Catalog

18 EYLÜL 2005 PAZAR CUMHURİYET SAYFA |\^ |J |_j J. U XI. kuttur(5 cumhuriyet.com.tr 15 KULE CANBAZI SUNAYAKIN Kızılmaske'nin taytı!..Benim çocukluğumda, çızgi roman okuyan çocuğa adam olmayacak gözüyle bakılırdı. An- nem, elinde Teksas, Tommiks olan çocuklarla arkadaşlık yapmamam içın süreklı olarak uya- nrdı beni. Misafırliğe gittiğımiz bır evde, evin oğluyla oynamak üzere kapandığımız odasın- da yüzlerce çızgi roman vardı. Belli ki, anne ve babası Teksas, Tommiks okumasına kanşmı- yoriardı. Ne oynadığımızı merak eden annem, benı onca çizgı roman arasında görünce ses çı- karmadı ama çok değil. beş dakika sonra ye- meği ocakta unuttum bahanesıyle apar topar çıktığımi2 o eve bir daha da hiç gıtmedık! Tüm bu yasaklamalar Red Kit'i sevmeme engel olamadı. Tüfekler. tabancalarpatiar, ama kımsecikler ölmez Red Kit'te. Üstelik, Dalton kardeşkrden oluşan çete, günümüzdeki birçok televizyon dızisinin aksine kahraman değil, ap- tal olarak gösterilir. Benim kuşağımın kanun- suz işler yapan çetelere özenmemesi belki bi- raz da bu yüzdendir Öyle ya, Avarel Dalton'un özenilecek ne yönü olabilir ki!?. Red Klt ve Dalton kardeşler Red Kit'te cenaze levazımatçısınm ve akba- balann yüzü gülmez hiçbır zaman. Dalton kar- deşler çetesinın peşıne takılan, onlann yolun- da gıden yalnızca bır kışi vardır; o da aptal kö- pek Rin Tin Tin'dır. Kımse ölmez dedıysek, hata yaptık! Ölen bır tekkişi vardır Red Kıt'te kı, o da gölgesidir. Yal- nız kovboy Red Kit, gölgesinden hızh silah çe- kerek onu vurur'.. Burada gölge herhalde " De- rin Devlet" olmaktadır 1 Elbette ki, kovboy fılmlennde olduğu gibi çizgı romanların çoğunda Kızılderililer vahşi olarak göstenlmıştır. Hele bir "Kuümaske" var kı, Afhka yerlilennın arasında taytla dola- şan ve o sıcağın altında nasıl pişık olrnadığına bir türlü aklım yatmayan bu Beyaz Adam, ben- ce çızgi roman kahramanlannın en komigıdır. Her ne kadar kendısı, yumruk attığı insanın yü- zünde kafatası ızı bırakan yüzüğüyle on kap- lan gücü ettığı Afhka ormanlannda dolaşsa da Amerika'da bir sevgıhsi vardır! Kızılmaske, kabaran cınsel organı taytın al- tında gizlenemez hale gelince, sevgilısinin evi- run yolunu tutar. Bu yol oldukça meşakkatlidir! Öncelikle tebdil-i kıyafet edıp uçağa bıner ki, burası da apayn bır maceradır. Bızımkinin ya- nında bir de kurt köpeğı \ ardır. Hostes, gayet kıbar bir dille uçağa hayvanla binilemeyeceği konusunda Kızılmaske'yi uyanr. Beyefendı ne karşıhk \ erir dersiniz " O bir hayvan değil, kurt!" Haaa! Anlaşıldı, hayvan başka, kurt başkay- mış!.. Çızgi romanın karelerinde Kızdmaske'yi uçağın içinde hayvan olmayan kurtuyla yolcu- luk ederken görürüz; zavallı hostes de ürkek ba- kışlarla arkadan, dikkat çekmemek için taytını çıkaran, ama yakalan kalkık pardesüsü ve şap- kasıyla yolculuk yapan bu ganp adamı süz- mektedir. Sonunda sevgilisinin yaşadığı kente varır bi- zimki. Serüvenin bu karelerinde banyoda yıka- nan bir kadın görürüz. Erotik bir çizim yoktur buralarda; görüntü omuz üstündedir... Derken. pencerenın camına vurur binsi 1 .. Kadın, ha\- luya sarınarak banyodan çıkarve oturduğu gök- delenin bılmem kaçıncı katındaki penceresı- nin yanına gelır? 0 da ne? Bızimki orada, bı- nanın dış cephesınde bır tuğla kalınlığındaki pervazda durmaktadır. Aaa! Bre maskesı kızıl adam, sen ne zaman, nasıl çıktın oraya? Sevgi- lisinin evıne büyük bır gizlilik içinde geldiği- ne bakıp da sakın kadını evlı sanmayın. Mak- sat heyecan olsun, Kızılmaske'nın gizemli da\ - ranışlan okuru merak içinde bıraksın dıyedir. tyı, güzel, hoş da, be taytlı kardeşim, uçağa bındin. kanzmandan bir şey kaybetmedin de asansöre bınsen neyin eksilirdi?.. Ama ben an- ladıııım; abazanlıkbizımkimn kafasına öylesi- ne vurmuş ki, asansör bekleyecek hali kalma- mış, düz duvan tırmanıyor. Çizgi roman kahramanlan arasında haline en çok acıdığım Kakafoniks'dir; hani, Aste- riks'in köyünde lir çalıp şarkı söyleyen ozan!.. Zavalh Kakafoniks, kötü şarkı söylüyor di- ye her serüvenin son karesınde köy meydanı- nın ortasındakı ağacın ya gövdesıne ya da bır dalına bağlanıyor. Ben bu çırkın görüntüyü on yıl önce de bir yazımda kınamıştım. Tamam, adamın adı Kakafoniks ama köyde başka ozan yok ki! Diyelim ki, adam kötü şarkı söylüyor diye susturdun; peki sen ne yapıyorsun? Köyün tek ozanının susturulduğu, daha doğrusu şarkı söylemesinin engellendıği son karede Asteriks ve arkadaşlannın yaptığı tek şey domuz yiyip şarap içmek. 'Manlsa Tarzanı' Ahmet Bedevi Bir de Tarzan var ki, onun Ahmet Bede- vi'yle amlmasını içıme hıç sındiremiyorum. John VVeismûiler'in filmınden sonra kent hal- kı 'Manisa Tarzanı' diye seslenir Ahmet Be- devı'ye. Oysa, onun sıyah bir şortla dağlarda yaşaması, Tarzan'dakı gibi bir uçak kazası so- nucu olmamıştır. Manisa Apaçısı, (Evet, ben- ce Manısa Apaçisı!) bilınçli bir tercihle dağlar- da kır çiçekleri, yırtıcı kuşlar ve yılanlarla ko- yun koyuna yaşamayı seçmiştir. 0, ağaçlan sar- maşıktan sarmas.ığa atlayacağı bir yol olarak görmez, yol yapımı ıçin ağaçlann kesilmesine karşı çıkar. Işın aslını ararsanız, Ahmet Bedevi'ye ma- dalya gibi bir ad takmaya hıç gerek yoktur; çün- kü onun bir madalyası zaten vardır!.. Ahmet Bedevi, bir zamanlar işgalcilere kar- şı efelerin Özgürlük türkulen söylediği dağlar- da, Istiklal Madalyası kazanmış bır direnışçisı olarak gezınmıştir ve onun bu özellığini çok az insan bilmektedır. Pekı, neden dağlarda, uçurumlann kıyılann- da yaşamıştı Ahmet Bedevi? Çok sevdiği kansıyla bır dağ yolunda yürür- ken ayağı kayan kadın uçuruma yuvarlanır... Ahmet Bedevi, sevgıhsınin yanından kayıp git- mesıne engel olamaz, son bir hamle yapsa da tutamaz onu... 0 kara günden sonra da dağlardan, uçurum- lann kıyısından, yani kendısıni kansına en ya- kın hissettiği çizgiden hiç uzaklaşmaz! Göçünyaşama yansıyışı Şükran Moral, 'Çaresizler' sergisinde göç kavranunı irdeliyor. Kültür Senisi - Maçka Sanat Galerisi 15 Ekim'e dek Şükran Moralın 'Çaresizler' adlı kişisel sergisıne ev sahipliği yapacak. Serginin kuratörleri Roma Üniversı- tesı Çagdaş Sanat Müzesı MLAC müdürü Simonetta Lux ve yardımcısı Domenico Scudero. Roma'da yaşa- yan Moral 1993 yılından bu yana uluslararası sanat dün- yasında yer almakta Sanatçı çalışmalanndakonformist olmayan sanatsal performanslanyla politik ve kültürel kontrol noktalan sarsmayı hedefliyor. Seçtığı temalar: Din, akıl hastaneleri, marginaller, genelev ve morg... 1997 Uluslararası Istanbul Bienalı'nde gerçekleştirdi- ği işlerden biri 'HAMAMV 1995 ten bu yana 'Sanat Tarihine Güvenmeyiniz' başlığında bir seri iş yaparak sanat sıstemını eleştıren sanatçı Avrupa kültürü ile Türk kültürünü çok ıyi göz- lemlıyor. 2004 yıhnda Roma Çağdaş Sanat Müzesi'nde MLAC 'Apocalips' adlı kişesel sergisinde savaşı ve so- nuçlannı sanat seyircisine performansuı gerçek oyun- culan rolünü vererek acı-ironik tavnnı yeniden vurgu- lamıştı. Sanatçı, Maçka Sanat Galensi'ndeki kişisel ser- gisinde ise gündemden hiç düşmeyen 'göç' olayuu ele alan 'Çaresizler' vıdeosuyla, fotoğraf ışleriru sergile- mekte. 2003 yılında gerçekleştırdiğı bu videonun mü- ziğinde Müzeyyen Senar'ın 15 yaşındayken taş plağa okuduğu 'Bülbül ne gezersin Çukurova'da?' adlı tür- küsü kullanıldı. Şükran Moral sergilenen dığer fotoğ- raflarda kaçaklann nerede biteceği bilinmeyen denız yolculugunu metafor kullanarak bülbül kuşlannın ka- nadını; görsel anlamda, kaçaklara ve seyırciye hediye etmekte. Sergı, pazar ve pazartesi hariç her gün 13.00- 19.00 saatleri arasında Maçka Sanat Galerisı'nde görü- lebılir. (0212 240 8023) RIHİSI KıiTiRVE SANAT VAKFI Ölümünüfl 2i Yıl dönümünde MEHMETSUCÜ W m e ^ . . . çalişmavla, tarihın - - - kardarna deften 1 1 F V T T T I olan9azetelerin YL JL I Lt \J Ld koHebıyonundo Y A S A K L A R I • dağılor, belleğıımzi toparbmış.. Bu kitap tarihin karo'aTia deften değil... Tar h n not defterı ilhan SELÇUK GÜNİZIYAYINCILIK Tel: 0.21251211 72 SemtfıPoro/unçizgiieri fc... tobi SV'JÜ kmyomı 20 Evlul 2Ü05 Sal» gunu s^i 12.30'da Zıncıriıkuu Aı. anü mezan baiinda olacağız. Ylne tiirkülerie. çiçeklerle. Ataoi BEHRAM0GWnw Sıdûa Sl'nun koouşması\la veRnfai Sa Dostlar Korosu tie Toplantıdan >onra Ruh; Su Kultür \e Sanat Vakfsmla türkuler so\kme\e de\atn ede*.efı/ Saai l^/i r da Ruhi SU Belgeseli'nı izieyecegız.. RtHİ Sl KîLTÎR \l S\NAT VAKFI \\httn tşik Sf>kak 44 C^-\rrimapt Kuı 2 Br\r>ilu. Isıanhul Trl IO 212) 24.S 1S 9f> - 24? 40 32 ta\ ıl) 2J2) 292 15 72 AĞRI tL ÖZEL tDARESİ tL DAİMİENÇÜMEN BAŞKANLIĞI'NDAN 1. Mülkı\etı Ağn II Özel Idare^f ne an Dofubevazıt ılçesı Sandana kö>û kale cıvar\ meskunde bulunan 2 C parsel uzennde kavıth 2 hektar 2^93 "2 m2'lık vem fabnkası arsa. makına aksamlan ve me\- cut demırbaşlarnla bırlıKte salılacaktır 2. Shale. 28S6 savılı D1 K. "nun 35 a nİaddesı gereğınce IİC\P\L1 TEKLİF USULL) ıle yapılacaktır 3. Satılacak taşınmaz malın lYem Fabnkasınm) tahmını ıhale bedetı 555 851 00 YTL'dır 4. tşın geçıcı temınatı 16 676 00 ^TL'dır Geçıcı lemınat ıçın deslet Ihale Kanunu'nun 26 maddesın- de belırtılen değerler geçerlıdır 5. Bu ışe an 05 10 2005 Çarşamba gıinû saat 10 00'da 11 Oze! tdaıe Mudürluğü tl Daıını Encümen top- lantı salonunda vapılacaktır 6. thale ıle ılgılı şartname \e sözleşme tl Ozel İdare Müdürlüğü'nde meiaı saatlen ıçensınde görulebılıı 7. ls- leUılenn ıhale>e katılabılmelen ıçın a) Noterden lasdıklı nüfus cüz- dan suretmı \e muhtardan tasdıklı ıkametgâh ılmühabennı, b) Ihale temınanm >atırdığına daır belge \e\a temınat makbuzunun aslı. c) Teblıgat ıçın adıes beyanı. \arsa ırtıbat ıçın telefon \eva faks numara- sı ıle elektronık posta edresı. d) Vekâleten ıhaleve katılma halınde ıs- teklı adına katılan kışmın noter lasdıklı vekâletnamesı ıle noter tas- dıklı ımza sıri."ülennı ıbraz eönelennı. e) Tûzel kışı olması halınde teklıf vermeve >etkıh oldugunu göstenr belge üe ımza sııküiennı. f) tsteklının onak gmşıra olması halınde şeklı \e ıçenğı ılgılı mevzuat- larca belırlenen noter tasdıklı ortak gınşım be> l annamesuu. g) Gerçek kışı olması halınde. noter tasdıklı ımza be>annamesı. thale komısvonuna 05 10 2005 Çarşamba gûnü saat 10.00'a kadar ıhale komıs)onu ba^kanhğına teslım edılmesı gerekmektedır 8. Telgraf \e>a faksla yap\lacak müracaatlar ıle postada meydana ge- lebılecek gecıkmeler kabul edılmeyecekor 9. thale komısyonu 2886 sayılı Kanun'un 29 maddesı gereğınce ıhaleyı yapıp yapmamakta ser- besttır tlanolunur Basın 42533 DtV-RÎĞt SULH CEZA MAHKEMESİ EsasN'o 2005 22 - Karar No 2005 91 Kara A\cılıgı Ranunu'na muhalefeı suçundan sanık Abuzer oğ- lu, 1963 doğumlu Alı Yıldız'a mahkememızden \enlen 13 07 2005 tanh \e 2<X)5 22 Esas. 2005 91 Karar sayılı. zamana$ı- mı sebebnle davanın düşürulmesıne. emanette ka>ıtlı a\ malzeme- lennın mûsaderesıne yer olmadığına ve sahıbı sanıklara ladesıne daır karar tüm arastırmalara rağmen teblığ edılememış olup. tş bu ılanın gazetede vayınlandıktan (7) gün sonra sanığa teblıg edılmış sa\ılacağı ılanerî teblığ olunur 08 09 2005 Basın. 43147 T.C. DİVRİĞt KADASTRO MAHKEMESİ Esas No 2002 13 - Karar No 2005 36 Da\acı. \lenmet Alı Başpınar tarafından daMİılar Battal Çamlıca <.e mus.tereklen aleyhıne açılan kadastro tespıtıne ıtıraz \e tescıl davasın- da. Sıvas ılı, Dı\nğı ılçesı, Başoren koyu. KızıKatak mevkıınde bulu- nan 132 ada 12 sayıh 1082" 7 70 m2 tarla vasftndakı taşınmazın kadastro tespıtınde oldugu gıbı tescılme. Tum sonışturmalara ragmen adreslen tespıt edılemeyen davalı mırasçılan Şenfe Çamlıca. Celal Çamlıca. Alı Yusuf Çamlıca. Muharrem Çamlıca. Penhan Çamlıca. Fende Çamlıca. Alı Çamlıca. Hüse> ın Çamlıca. Guller Çamlıca. Melek Çamlıca. Nadı- re Çamlıca. Fatma Çamlıca, Vlahmut Çamlıca. Şehnban Çamlıca. A>şe Çamlıca. Melek Çamlıca. Saıt Çamlıca. Mahmut Çamlıca'nın adreslen meçhul jlduğundan gerekçelı karar leblığ edılememış.. ılan yoluyla tab- lıgıne karar \enlmış olmakla. İş bu ılanın gazetede >ayımlandıktan on beş gün sonra yukanda ısmı geçen da\alı mırasçılanna teblıg edılmış sayılamğı ılan olunur 0609 2005 Basın 43144 ESİNTİLER ZEYNEP ORAL Türklüğü Alenen Aşağılama... 1 Orhan Pamuk hakkında "Türklüğü alenen aşağılama" suçundan, üç yıla kadar hapis ceza- sı istemiyle dava açıldı. Bu yetmedi, belki elimizden kaçar, 'yok olur', başka bir ülkeye sığınır, sınırlarımızdan çıkar gi- der, ya da ülkede kalır ama adresinde buluna- maz, tebdili kıyafet dağlarımızda mağaralarımız- dagizlenir, tanınamaz, bulunamaz, estetik arne- liyatla yüzünü değiştirir, (ne bileyim, aklıma da- ha bır sürü olasılık geliyor) özetle, hak ve hukuk devleti olan Türkiye Cumnuriyetı, ya Oıtıan Pa- muk'u "Türklüğü alenen aşağıtama" suçundan yargılayamazsa, cezalandıramazsa diye, açılan davanın ılk duruşmasına, "polis zonjyla getiril- mesi" içın karar çıkarıldı. Artık herkes rahat etsin. Ortıan Pamuk elimiz- den kaçamaz. 16 Aralık'taki ilk duruşmaya po- tis zoruyla getirilecek! Evet, birileri Türkiye'yi ve Türklüğü fena halde alenen aşağılıyor... Ama kim? Elbet yasalara saygımız sonsuz. Gençliğimde 141 ve 142. maddeler vardı. Şimdi de301. mad- de... Yenı TCK hazırlanırken ifade özgürlüğünü kısıtlayan maddelere çok itiraz edıldi ama dinle- yen olmadı. Bugün bu maddeden yargılan Or- han Pamuk dışında benim bildiğim (mutlak bil- mediklerim de vardır) gazeteci yazarlar Emin Karaca, Hırant Dink ve yayıncı Ragıp Zarako- lu da var. Orhan Pamuk ve Isviçreli gazeteciye verdiği ta- lihsiz demeciyle ilgili düşüncelerimi daha önce yazdığım ıçin (20 Şubat-Cumhuriyet) bugün özellikle şu "Türklüğü alenen aşağılama" konu- suna dönmek istiyorum. Sizı bilmem ama, ben, o demeçten değil de, çok başka şeylerden aşağılanmış hissediyorum hem kendımi, hem Türklüğü... örneğin soygunculuğun alıp başını yürümesi, soyguncuların alkışlanması... örneğin bu ülkede ekonomik uçurumun büyü- mesi, varlıklılann daha varlıklı, yoksullann daha da yoksulluğa itilmesi... örneğin yok "namus", yok "töre" diye diye, çocukların, kızların, kadınların aile meclisi karar- larıyla öldürülmesi... Bu vahşeti işleyenlerin her seferınde paçayı sıyırması... örneğin ülkemde çocukların hâlâ eğitimsiz ka- labilmesi... Bunlar onur kırıcı ve yeterince aşağılayıcı... Ama işkenceci polislerin "adreslehnde buluna- mayıp" yıllarca mahkemeye getirilememesi; ül- ke medyasının, irili ufaklı renkli gazeteleri vetüm kanallanyla televızyonlann ıştah kabartıcı teca- vüz olaylanna odaklanması daha mı az aşağıla- yıcı?.. Beni asıl aşağılayan ve onurumu kıran, Türk milliyetçiliğinin ve Kürt milliyetçiliğinın kışkırtıla- rak tırmandırılması, şiddet sarmalında bu ikisi- nın düşman kılınması, kışkırtanlann yanına kâr kalması... Bu düşmanlığı önleyecek hiçbir yol yordam düşünülememesi... Beni asıl aşağılayan ve onurumu kıran, 50 ki- şinin idam edildiği (bıri 18'ini bile doldurmamış- tı), 7 bin kişi için idam talep edılen, 30 bin kişi- nin işinden olduğu, binlerce insanın cezaevine tıkıldığı, işkencegördüğü, yüzlercesinin işkence- de öldüğü, tüm derneklerin kapatıldığı, kurum- lann, üniversıtelerin hallaç pamuğu gibi atıldığı, hukukun yok sayıldığı 12 Eylül faşist darbesinin hesabının hâlâ sorulmamış olması! Evet, haklısınız, birileri "Türklüğü alenen aşağ- lıyor". Ama kim? Kim ya da kimler acaba... www.zeyneporal.com faks: 0212.257 05 57 BUGÜN • ANTREPO 5te 19 30da '9. Uluslararası tstanbul BienalT kapsamında Duman, Roll dergisinin davethsi olarak konser verecek. • frSAK'ta 17.00"de toplu dia gösterimi. (0 212 292 42 01) Bu ülkenin düşünen insülar gazeteniz EKON Haftalık mevzuat rehberi MM MASAÜSTÜ eki ile biıiikte her pazartesi masarnzın www.makroekonomi.com