Catalog

StYFA CUMHURİYET 17 EYLÜL 2005 CUMARTESİ HABERLER Endüstri HoMing iavası:6tahüye • ADANA (AA) - Merkezi Lonya'da bulunan Endüstri Holdıng'in "mallannın jagmalanması ve bazı iştı- laklerinın ucuza kapatıl- ması" iddiasıyla açılan da- vada aralannda Yakup K.ürşat Yılmaz'ın da bu- lundugu. Sultan Süleyman İCavrak, Şemsettin Kaya, Tamer Sözer. Erhan Tek- gül ve Hasan Hüseyin Acar'ın tutuksuz yargılan- mak üzere tahliyesine ka- rar venldi. Mahkeme, Be- kiı Fuat Duyanoğlu, Fevzi Çalışır, Mahmut Tuna, Mustafa Ertekin, Ali Oy- mak ve Doğan Oymak'ın tutukluluk halının devamı- na karar verdi. Sanık Erte- kin. "tutuksuz sanık olarak yargılanan emeklı yaıbay Korkut Eken hakkında 'kahraman" dıye söz ede- rek davanın açılmasına ne- den olan Ali Altunbaş, esas çete oluşturan kişidır. Polıs de bu çete oluşumu- nun içindedir" dedi Bu arada Kürşat Yılmaz, serbest bırakılmasının ardından polis tarafindan gözaltına alındı. Ppot. Aydırîın WHObaşansı • ANKARA(Cumhoriyet Bürosu) - Sağlık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Prof Dr Sabahattın Aydm, Bük- reş'te yapılan Dunya Sağ- lık Örgütü (WH0) 55. Av- rupa Bölge Komitesi Top- lantısı'nda, örgütün lcra Kurulu üyelığine seçildi. Aydın'ın 3 yıl boyunca sürdüreceği bu görevi, ön- ceki yıllarda Prof. Dr. Nus- ret Fişek, Prof. Dr. thsan Doğramacı ve Prof. Dr. Münevver Bertan'ın da yürüttüğü belirtildi. Öğretmen atamaları • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Milli Eğitim Ba- kanlığı (MEB). yayımladı- ğı genelgeyle. okullann yan yıl tatiline gıreceği ta- rihe kadar, il içinde öğret- men ihtiyacının giderilme- sine yönelik alınacak ted- birler dışında, her türlü atama. yer değiştirme, ku- ramlararası nakil için mu- vafakat ve diğer görevlen- dirme işlemlerine yönelik personel hareketlerini dur- durdu. Aynca, Milli Eği- tim Bakanlığı ve valilikler- den bu konuda bir talepte bulunulmaması da istendi. Baro saldıpının takipçisi olacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Barosu Başkanı Vedat Ahsen Co- şar, Ankara Büyukşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'in oğullannın ka- nştıklan ve iki meslektaş- lannın yaralandığı belirti- len saldınnın takipçisi ola- caklannı söyledi. Coşar, Ankara Adaîet Sarayı'nda- ki makamında yaprığı açıklamada, çarşamba gü- nü saat 22.30 sıralarmda meslektaşlan Kaan ve Me- tehan Doğan kardeşlerin kendisinı arayarak saldın- ya uğradıklannı ve yardım istediklerinı söyledi. Rehin işadamma 250 bm dolar • REYHANLI(AA)- Hatay'ınReyhanlı ilçesinden Irak'a giden ve 4 ay önce burada rehın alınan işadamı Ali Muşluoğlu'nun, aılesi tarafindan ödenen 250 bin dolar fidye karşılığı serbest bırakıldığı bildirildı. Havva Muşluoğlu, pazarlık sonucu. 250 bın dolar fidye karşılığında eşinin serbest kalmasınf sağladıklannı söyledi. Öğretim yılı, kalabalık sınıflar, kontenjan ve kayıt parası tartışmalanyla başladı CUMARTESİ Hâlâders alınmadıFİGEN ATALAY/ EMEL KHJÇ 2005-2006 öğretim yılının ilkhaftası, öğretmensiz okul- lar, bir sırada üç öğrencinin oturduğu 60 kişilık havasız sınıflar, Anadolu Liseleri"nde boş kalan kontenjanlar, kitap yerine fotokopilerin kuUarul- dığı derslerle başladı. Gazi Mahallesi'ndekı Ga- zi îlköğretim Okuhı'nda ya- şanan bağış skandalı ise okul- lardaki "Parayı veren düdü- ğüçalar"1 felsefesıni iyice or- taya çıkardı. Para vermeyen velilerin çocuklannın u sür- gön sınıfi"nda toplanması, yalnızca bu okulun velilerini değil. toplumun her kesimin- den insanı çileden çıkardı. • Eğitim-Sen Genel Başkanı Dinçer, pek çok okula özellikle öğretmen kaynak kitaplannın gitmediğini. bu nedenle öğretmenlerin kitap yerine fotokopi kullandıklarını söyledi. Dinçer. bu ayın sonuna kadar atamalan yapılacak sözleşmeli öğretmenlerin düşük maaş nedeniyle göreve başlayacaklannı düşünmediğini söyledi. Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaattin Dinçer, "Türkiye'de GaziMahaflest*ndekiGaziÜ- köğretim Okulu gibiçok okul var. Yıllardır pek çok okulda sınıflar böyle oluşturuluyor" dedi. Dinçer. pek çok okula özellikle öğretmen kaynak kı- taplannm gitmediğini, bu ne- denle öğretmenlerin kitap ye- rine fotokopi kullandıklannı söyledi. Öğretmensiz okullar Bazı okullar da derslere baş- layabilmek için öğretmen ata- ması bekliyor. Istanbul'un Beykoz ilçesindeki beş sınıf- lı bir ilköğretım okulu da bun- lardan bıri. Hıç öğretmeni ol- mayan bu okulun öğrencile- n ve vehleri. okullanna bir an önce öğretmen gelmesini istiyorlar. Sözleşmeli öğretmen ata- malan için bu ayın sonuna kadar süre bulunduğunu ha- tırlatan Dinçer, "Bu öğret- menterin göreve başlayacak- lannı düşünmüyorum. Kim 600 müyon üra maaşa Anka- ra'dan Istanbul'agider? Han- gi parayla ev kiraJayacak, na- sü geçinecekkr?w dedi. Sıcak, havasız sınıflarda uzun kollu önlüklerle terleyip duran mınikler. iki kişilık sı- ralarda üçer üçer oturmak zo- rundalar. Temiz hava. temiz tuvalet, kollannı rahatça kullanabile- ceklen rahat sıra gibi temel ge- reksinimleri bile karşılanma- yan bu çocuklann. iddia edil- diği gibi ezbere dayanma- yan.^öğrencimerkezfi" oldu- ğu vurgulanan yeni öğretim programından nasü yararlana- bileceği ise merakla bekleni- yor. Anadolu liselerine girebıl- mek için yıllardır Orta Öğre- tım Kurumlan Seçme Sına- vı'na hazırlanan öğrenciler ve anne-babalar ise büyük ha- yal kınklığı içinde. Bir oku- la yerleşemeyen öğrenciler, açık kontenjanlar için 3. ön ka- yıt dönemınin açılması umu- dunu hâlâ yitirmedıler. Milli Eğitim Bakanlığı, önümüzdeki yıl Özel Okulla- ra Giriş Sınavı ile OKS'yi bir- leştirerek tek sınav yapmak is- tıyor. Özel Okullar Bırliği Başkan Yardımcısı CemGü- lan ise iki sınavın birleşme- sınin çok büyük sakıncalar yaratacağına dikkat çekiyor. YAZELARI MEB 'E GÖRE SORUN YOK Kitap bilmecesi sürüyor ANKARA/İSTANBUL (Cumhu- riyet) - Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB) ücretsiz kitap dağıümında so- run olmadığını söylemesine karşm Ankara'nın merkezınde bile kitapla- nnı alamayan okullar bulunduğu be- lirlendi. Yasemin Karakaya Üköğretim Oku- lu'nda sadece 2. sınıf öğrencileri bü- tünkitaplarını alabildı. 1. sınıflar için Türkçe, matematik ve hayat bilgisi derslerinin öğretmen kitaplannın hiç- bin gelmedı. 3. sınıflar için Türkçe öğretmen kitaplan henüz dağıtılma- dı. 4. sınıflarda öğretmenlerin fen ve teknoloji dersi kitaplan dağıtılmaz- ken, öğrencilerin de sosyal bilgiler kitaplan dağıtılmadı. 5. sınıfta ise öğ- rencilerin matematik çalışma kitap- lan dağıtılmasına rağmen ders kitap- lan dağıtılmadı. Yine 5. sınıfta öğret- menlerin de matematik kitabı dağı- tılmadı. tstanbuTda da öğrenci- veliler özel- likle Anadolu hselerinin ders kitap- lan bulunamıyor. Veliler, "Ahnamız gerekençoksayıdakitapvarancakbu- lamıyoruz. Mİ1B Eğitim Bakanhğıya- yınlanndan çıkan kitaplara ulaşmak çok zor" diye konuştu. Cağaloğlu'nda kitap sırası bek- leyen öğrenciler de derslerinin baş- ladığını ancakkitaplan olmadığı için zorluk çektiklenni söylediler. Cumhurbaşkanı Sezer, Şevket Sabancrnın Bodrum'da yapbrdığı çok programlı lisenin açıuş töreninc katıldı. (Fotoğraf.AA) İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, egitimin, geleceğin güvencesi olduğu- nu belirterek "Yüce Atatürk'ün üke ve devrimleri ile aydınlatnğı yolda ilerle- mek, gösterdigi hedeflere ulaşabilmek için eğitim temel araçür'' dedi. Sezer, tüm yurttaşlan, olanaklan ölçüsünde eğitime destek vermeye çağırdı. Cumhurbaşkanı Sezer, işadamı Şev- ket Sabanci nın. eşi Hayırh Sabancı adı- na Bodrum Turgutreis"te yaptırdığı çok programlı lisenin açılış törenine katıldı. Sezer, törende yaptığı konuşmada, bil- gi çagının yaşandığı günümüzde eğiti- eğitimçağnsımin, tüm ülkelenn gelecekleriyle özdeş tuttuklan yaşamsal bir konu olduğuna işaret etti. îşadamı Şevket Sabancı"nın, eğitim gi- bi yüce bir amaç için olanaklannı sefer- ber ederek Türk insanının gönül zengin- liğine güzel bir örnek oluşturduğunu belirten Sezer, geçen yıl yaşamını yiti- ren işadamı Sakıp Sabancı*yı saygı ve rahmetle andığını kaydetti. Cumhurbaş- kanı Sezer, "TümynrttaşlanmrAk'urum ve kuruluşlarunızu sivil toplum örgütle- rimizi. olanaklanölçüsündeeğitimekat- kı sağfamaya, vürütülen kampamalara destek vermeye çağuıyorum" dedi. Açılış törenıne, 7. Cumhurbaşkanı Kenan Evren. eski Genelkurmay Baş- kanı emekli Orgeneral tsmafl Hakkı Ka- radayı, Cumhurbaşkanı Sezer'in eşi Semra Sezer, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri KemalNehrozoğlu ve eskı ba- kanlardan Kaya Erdem de katıldı. Sezer, aynca BodrunVun Yahşi belde- sinde engelhleri eğitmek amacıyla ya- pılan, "Yahşi Eğitim Uygulama Okulu ve tş Eğttim Merke2İ''nin açılışına ka- tıldı. Sezer, engellılerin gereksinimleri ve yaşadıklan sorunlann birey, toplum ve devlet olarak üzerinde durulması ge- reken bir konu olduğunu vurguladı. Türk eğiüıncileriAP'de Doğa Okulları'nın girişimiyle Avrupa Parlamentosu'nda düzenlenen konferansta Türk eğitim sisteminde getirilen değişiklikler, eğitim programlan ve eğitimcilerin eğitimi konulan tartışıldı ELÇts PÖYR\ZLAR BRtKSEL - Doğa Okulla- n'nın girişimleriyle dün Av- rupa Parlamentosu'nda, (AP) "Dil Oğreniminde Türk-Av- rupa Perspektiflerinin Payla- şnnı n konulu uluslararası bir konferans düzenlendi. Doğa Okullan'nın girişim- leriyle düzenlenen ve Türk ve Avrupalı akademisyen, bürok- rat ve siyasetçilerin katıldığı konferansta AB ve Türkiye arasında uyumu teşvik ede- cek bir eğitim modelinin ya- nı sıra Türk eğitim sistemin- de getirilen değişiklikler, eği- tim programlan, eğitimcile- rin eğitimi ve doğa konulu eğitim modelleri tartışıldı. Avrupa Parlamentosu'ndaki konferansa konuşmacı olarak Talim ve Terbiye Kurulu Baş- kanı Prof. Dr. Ziya Selçuk, ABGS Topluluk Programlan Koordinatörü Sevinç Atabay, Gazi Cniversitesi Eğitim Fa- kültesi Öğretim Cyesi Yrd. Doç. Dr. Bena Peker ve Ox- ford Üniversıtesi'nden Bill Bovvter, Belçikalı Hıristıyan Demokrat Parlamenter tvo Be- let katıldı. E\Tensel bir konu Konferansın açış konuşma- sını yapan Doğa Okullan ku- rucusu FethiŞimşek, Türk egı- tim kurumunun AP'de evren- sel bir konuyu tartışmaya aç- masının Önemine değindi. Şimşek, müzakerelerin ilk maddesınin eğitim olmasına işaret etti. Belçikalı Hıristi- yan Demokrat Parlamenter İvo Belet ise Türkiye ile üyelik müzakerelerinin 3 Ekim'de başlayacağına ınandığım söy- ledi. M^trİMDElâEŞtrSİZLİKaJP^HAREKETEGEÇİRDİ Zorunlu bağış uygulaması için soru önergesi cHPDENİZLİMİLLETVEKnJMUSTAFA GAZALCI 'Müli eğitim sistemi amacından uzaklaştırüıyor' HaberMerkezi- CHP Istanbul Mil- leUekilı Mehmet AK Özpolat, tstan- bul'da bir velinin ortaya çıkardığı ka- yıt parası skandalını TBMM'ye taşı- dı. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çe- Bk tarafindan yanıtlanması istemiyle TBMM Başkanlığı'na soru önergesi veren Özpolat, sosyal devlet anlayışın- daki aşınmamn bir sonucu olan *zo- runhıbağış" uygulamasının bir tür ha- raç olduğunu belirterek, hükümetin konuyla ilgilı ne tür önlemler aldığı- nı sordu. Medyayayansıyan bir olay- da, okul müdürü. öğrenci velisine ba- ğış miktannın 100 YTCden başladığı- nı, en az bu miktar kadar bağış yap- madığı taktirde öğrencininbagışta bulunma- yan yoksul çocuklar için açılan ayn bir sımfta tutulacağını söylediğini anım- satan ÖzpolaL özetle şu sorulan yö- neltti: • Bu haber dogru mudur. yoksaka- mera şakası mıdır? Bu faşizan anlaynş- la eğitimcilik ve idarecilik yapan baş- ka kaç okul bulunuyor? ^ Cocuklanmızın geleceğıyle oy- nayan bu kışilerden hesap sorulacak mıdır? • Söz konusu okul yetkilisinin be- yanındaki gibi kameralara ve velilere "kajit parası vermejin" derken okul yetkililerine de "biküginizi>apın'' diye mi talımat veriyorsunuz? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Denizli Milletvekilî Mustafa Ga- zalcı, Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB), amaçlanndan uzaklaşarak eği- tim sıstemine "lslamcT bir kimlik ka- zandırmaya çalıştığını \iirguladi. Ga- zalcı, "Milli eğitim sistemi, Atarürkil- ke ve devrimlerine bağh, hûr ve bflim- sel düşünme gücünesabip nitetiğinden uzaklaşönldı" dedi. Gazalcı, dün yap- tığı yazılı açıklamada, yaklaşık 5 bin lise öğrencisı üzennde yapılan "Türk Gençüği Konuşu\T)r" araştırmasında imam hatıp hsesı öğrencilerinin yüz- de 65'inin, toplam liseli öğrencılenn ise > r üzde 30'unun kendisinı tslamcı olarak tanımladığına dikkat çektı. Ga- zalcı, bu verilerin, milli eğitim siste- mindeki temel ilkelerinden verilen ödünlerin sonuçlan olduğunu söyle- di. AKP'nin politikalan ile eğitim sis- temini bilımsel, laık özünden daha da uzaklaştırdığını kaydeden Gazalcı, şöyle konuştu: "Yarablan iklim sonu- cunaMflüEğiumTemdKanunuamaç- lanndan uzaklaştınlarak Islamcı bir kimlik yaratılmaya çalışılmıştir. Lise- lerde din eğitiminin yetersiz olduğu, uygulamaiıdin eğitimi >apılnıasını sa- vunan Milli Eğitim Bakanı beili ki öğ- rencilerin tümünün kendisinı İslam- cı' olarak tanımlanmasuu çauşmaktadırT ATAOL BEHRAMOGLU Sanata Bu Düşmanlık Neden? Kültür Bakanı'nın ilginç bir kişiliği olduğu kuş- kusuz. Rus turistlere ilişkin değerlendirmesinden sonra benim yetişebildiğim en son özdeyişi şiir konusundaydı.Bakan'akalırsaşiirazgelişmiştop- lumlara özgü bir sanattı. Bir kültür bakanının ger- çek anlamıyla bir kültür insanı olması belki gerek- meyebilir. Sorumluluğunu bilen birteknisyen olma- sı yeterli görülebilir. Fakat anlaşılan, günümüzde- ki Kültür Bakanı ne biri ne öteki. Buna karşılık iri laf etmeyi ve bununla da yetinmeyip bir "devrim- ci" karartılığı ile taşlan yerinden oynatmayı sevi- yor. Oynartığı taşların yerine neyin konulacağı ise belli değil. Gerçekten öyle mi? Bence bu konuda en doğru saptamayı Berhan Şimşek yaptı: Ba- kan uyumuyor, bizlen uyutmak için uyuyormuş gi- bi yapıyor... Beman'ın saptaması, Devlet Tiyatro- su "operasyonu" ve AKM binasının yıkılacağına ilişkin duyuruyla gün gibi ortaya çıktı. Zaten dik- kat edilirse, DevletTiyatrosu operasyonu veAKM'ye ilişkin haberden sonra Bakan'ın topluluk içinde uyuma seanslan da sona ermiş görünüyor... Fa- kat acaba bizler uyandık mı? • • • Ülkemızde yaşanan toplumsal olaylar bir anda öyiesine karışıyor ki, insan neresinden tutacağını, konuya neresinden gırilmesi gerektiğini şaşınyor... Devlet Tiyatrolan Genel Müdürü'nün görevden alı- narak yerine yenı bir genel müdür atanması konu- su da böylesine çözülmesi güç bir yumağa dönüş- tü. Yeni genel müdür(vekili), sorunu kişiselleştirdi ve kim daha iyi genel müdür olur'a dönüştürdü. Oysa (Füsun AkatJı'nın konuya itişkin bir soruş- tuımaya birkaç cümlelik yanıtında pek güzel özet- lediği gibi), tartışılan şey kimın genel müdür olup olamayacağında değil yapılan işin biçıminde. Hiç- bir Kültür Bakanı, bir kültür- sanat kurumunun ba- şındaki kişiyi, canı öyle istedi diye değiştirememe- li. Bu yapılıyorsa sanatın ve sanatçının özerkliğin- den, özgüriüğünden söz edilemez. Atanan genel müdür vekilinin anlamadığı ya da anlamak isteme- diği şey bu olsa gerek. Fakat olay burada da kal- mayarak daha "vahim" boyutlar kazandı. Bunu da Tuncer Cücenoğlu'nun "Aydınlık" dergisinin 11 Eylül 2005 tarihlı sayısında yayımlanan yazısın- dan öğreniyoruz... • • • Cücenoğlu'nun yazısındaki alıntılardan öğrendi- ğimizegöre, "YeniŞafak", "Zaman"'ve "Tercüman" gazetesinde bazı köşe yazarlan (ki bunlardan biri Başbakan danışmanıdır), koro halinde, devlet ti- yatrolannın kapatılmasını ıstemekteler. Ortak gö- rüş, yazılardan birındeki şu cümlede özetini bulu- yor: "...bugünün gelişmiş Türkiye'sinde...tiyatro- yu devletin güdümünde tutmanın gereği yok..." Bu sözlerdeki yanlışlann hangi birini düzeltme- li? Yukarıdakı sözlerin sahibı, aynı zamanda Baş- bakanlıkdanışmanı olan köşeyazan, "bugünün ge- lişmiş Türkiye'sinde" özel tiyatrolann hangi güç- lüklerle karşı karşıya olduğunu biliyor mu? Aynı yazar ve koro arkadaşlan, bugünün gerçek- ten gelişmiş ülkelerınde, sadece tiyatrolann değil, tüm sanat kurumlannm ve bu arada yayınevleri- nin de, devletçe desteklenip desteklenmediği ko- nusunda bir araştırma yapmak zahmetine girdiler mi? Ve "Devlet Tiyatrosu" demek "devletin güdü- münde" tiyatro mu demektir? Onların özlediği yerel yönetimler devri gerçek- leşip süreklilik kazandığında bu yönetimlerin des- teklediği tiyatrolar olmayacak mı? Ve o zaman bu tiyatrolar bu yerel yönetimlerin güdümüne mi girecek? • • • Nereden bakılırsa bakılsın söz konusu olan şey sanat ve sanatçı düşmanltğıdır. Onun ardındaki amaç ise sanatı ve sanatçıyı kendi güdümlerine almaktır. Ülkenin gözü önündeki devlet tiyatrolannın "gü- düm"lenmesı kolay olmadığından siyasal iktidar bu kurumlan ortadan kaldırarak sorunu kökünden çözmek istiyor. Bunu başardıklannda sıra kendi güdümlü tiyat- rolannı kurmayave tüm ülkeye bir propaganda ara- cı olarak yaymaya gelecek... Bu bakımdan, devlet tiyatrolannın ortadan kal- dınlmasına ilişkin niyetlerin, devleti ortadan kaldır- ma niyetinden ayn düşünülmemesi gerekiyor. Her alanda olduğu gibi bu alanda da bazı omur- gastzlann aymazlığı ya da desteği ve işbiriikçiliği ile... ataol b(a cumhuriyet.com.tr. Faks:(0212)513 85 95 İki kişiyi oldüpdü, intihar etti • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara'nın Ma- mak ilçesinde astsubay tbrahım Sümbül. 2 kişiyi öldü- riip 2 kişiyi yaraladıktan sonra intihar etti. Aynldığı eşi Şaduman Kurşuncu'nun (31) kardeşı Hacer Kurşun- cu'nun evine gelen Sümbül. tartışma sırasında, Şadu- man Kurşuncu ve eski kaymbiraderi Alparslan Kurşun- cu (23) ile Demet Poruk (28) ve Nimet Potuk'u taban- cayla yaraladı. Sümbül. daha sonra intihar etti. Kurşun- cu ve Potuk olay yennde yaşamnu yitirdi. Banka müdupii oldûpuidıi • ADAPAZARI (AA) - HSBC Bankası Adapazan Şube Müdürü Selım Tokdemir (42), kimliği belirlenemeyen bir kişi tarafindan silahla vıırularak öldürüldü. Tokdemir, otomobilini park ettikten sonra bankaya doğru yürüdüp sırada, kimliği henüz belirlenemeyen bir kışinın silahlı saldınsına uğradı. Vücuduna üç kurşun isabet ettiği belirtilen Tokdemır, olay yerinde yaşamını kaybetti. Neo-Nazilep Atina'da • ATİNA (ANKA) - Yunanistan'da bugün yapılacagı belirtilen ırkçı festivale katılmak isteyen Neo-Nazile- rin Ahna'da toplanmaya başladığı bildirildı. Irkçı festi- vali düzenleyen Yunanıstan'm aşın millıyetçi Altın Şa- fak partısı adrna konuşan bir yetkıli, içlerinde tngilte- re. Almanya ve Belçıka'nın da bulunduğu pek çok Av- rupa ulkesinden 500den fazla Neo-Nazınin Atina'ya geldiğini söyledi. Helsinki İzleme Komıtesi'nın Yunan üyesi Panayote Dimitras da Yunanistan'da bu tür orga- nizasyonlan durdarabilecek yasa olmadığını söyledi.