25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SA^TFA CUMHURİYET 17 EYLÖL 2005 CUMARTESİ KULTUR kuftur(Ş cumhuriyet.com.tr . Uluslararası D-Marin Klasik Müzik Festivali 10-13 Eylül'de Bodrum Turgutreis'te yapıldı klasikmüzik coşkusuAYTAÇ V:\LiMAN Emeıkli Orgeneral 41. Jiara Kuvvetlen Komutam sezonu festivalleraçısın- daı» çok verimli ve başanh geçti. Birc^ok sahil kentinde. yöresel.ulu- sal ~ve evrensel değerleri yaşatan ese«~lerle halkımıza ciddi bir kül- tür Jıizmeti sunuldu. Kjışkusuz bu organizasyonlar- daı» biri de Bodrum-Turgutreis'te 10-33 Eylül tarihleri arasında "D- Ma^in"de yapılan Uluslararası Klatsik Müzik Festivalı idı. R*ı festhalde ulusaldan e%Tense- le. "baroktan moderne kadar çok gen_îş biryelpaze içinde klasik mü- ziğiaı en seçkin eserlerine yer ve- rilrniştir. Eserlerin farklı dinJeme alışlkanlıldanna sahip insanlara hi- tap edecek şekilde seçilmiş olma- sı n«edeni> le festival olağanüstü il- gi gormüş ve hedeflenen amacına ulaş:mıştx S<evgi ve banş konseptine da- yarMİınlan festıvalin bu alandaki ana teması farklılıklan minimize ede-cek bir anlayışın yurdumuzda hâkim olması idi. nitekım yurtçın- de çok farklı dünya görüşüne sa- hip insanlann yurtdışından özellik- le Yunan adalanndan olmak üze- re b»irçok tunstin festivale ilgi gös- termesi memnunıyet verici idi. E»inleyicilertatlı serinlikteki bir yaz gecesinin kendine özgü orta- mı içinde öncelikle Gün Batımı Konserleri'nde, doğanın o muhte- şerra resmı ile müziğin aynı güzel- likt<eki duygusal tınılannı buluş- turatn dınletilerini ızleme imkânı buNdular Halka açık olarak ger- çekJeştirilen bu bölüm düşünül- düğıinden daha fazla ilgi gördü. IConserin takdim görevini üst- lenrne zarafetini ve nezaketini gös- teren saygıdeğer Halit Kıvanç Be- yefendi'ye (Arzu etmedikleri için say,gı sözcüğünü özellikle kullan- madım) özellikle şükran duygula- nnu ifade etmek istiyorum. Her zamanki hıtabet yeteneği ve ken- dine has esprili konuşmalan ile kalplerimizi fethetti. Konserden baleye İLk gece konsen değerli orkest- ra şefi Rengim Gökmen ın yöne- timinde Bursa Senfoni Orkestrası eşliginde Glinka nın Russian ve Ludmilla operası uvertürü ile baş- ladı. Önemli bir Rus bestesi olan Mihail Glinka, Kafkasya'yı gezer- kerı bölgedeki dağlılann müzıkle- rini dinlemış, Kabardey köylerın- dekâ düğünlerde bulunmus, Lezgin- ka danslannı izlemiş ve çok beğen- miştir. 10 Eylül gecesı konsennde dinlediğımiz "Russian ve Ludmil- la" isimli operada Lezgınka'dan büyük ölçüde yararlanmıştır. Duy- gulann coşkulu bir şekilde ifade edildiği gûzel bir uvertür dinledik. Aynı gece Paganini'nin 1. Keman Konçertosu'nu Alexander Mar- kov'dan dinleme imkânı bulduk. Markov; klasik müzik seyircisinin yakından tanıdığı çok özel bir ke- man virtüözü; Paganini'nin büyük bir teknik gerektiren duygu yüklü müstesna eserini büyük bir ustalık- la çaldı ve büyük bir beğeni top- ladı. Papagani'nin o muhteşem eseri çalınırken çevredeki ağustosbö- cekleri de kusursuz bir şekilde eser- lere eşlik ettiler. Aynı gece, hatıralanmda özel bir yeri olan film müzikJerinden ve Napoliten eserlerden seçmeler ile programadevamedildi. Özellikle olgunluk yaşamını idrak eden biz- ler için bu program ayn güzellik vesilesi oldu. Yeri gelmişken film müzıklerİYİe ilgili birkaç hususa te- mas etmeden geçmek istemıyo- rum. Bilindiği üzere, bir filmde vazgeçilmez üç unsurdan bıri de müzıktir. Müzik filmde, yönetme- nin elindeki anlatım araçlanndan en önemhsidir kuşkusuz. Bazen filmler o filmde geçen bir müzik- Alexander Markov Paganini'nin 1. Keman Konçertosu'nu çaldL fevgi ve banş konseptine dayandmlan festivalde ulusaldan evTensele, baroktan moderne kadar çok geniş bir yelpaze içinde klasik müziğin en seçkin eserlerine yer verilmiştir. Eserlerin farkJı dinleme alışkanlıklanna sahip insanlara hitap edecek şekilde seçilmiş olması nedeniyle festival olağanüstü ilgi görmüş ve hedeflenen amacına ulaşmıştır. le anılır hale gelir. Bu ilk ge- ceki programda da bu güzel- liği yaşadık. (Bilindiği gibi. film sektörünün ilk yıllann- da sessiz sınema döneminde Dimitri Şostaköviç müzik ha- yatının ilk günlerinde film müziği yazmış. ancak sık sık film seyretmeye daldığından çalmayı unutuyormuş. Bu da küçük bir anekdot.) Daha sonra Frasız empres- yonizminın temsilcilerinden Ravel'in Bolero'su eşliginde izlediğimiz bale, bizleri 1581 de Fransada Kral VHen- ri ile Floransa'daki ünlü aile- nin kızı Maria de Medici'nın evlenişi sırasında icra edilen "Kraliçenin Cüldürü Bale- si"ne götürdü. Çünkü bu ba- le, türünün ilk örneği idi. Eser, gecenin derinlerinde. ayn bır dünyaya götürdü bizleri. îkınci gece, Gün Batımı'nda yıne bır keman ustası ile biz- den de bir mükemmel yorum- cu izledik. Tedi Papaprami ve Cana Gürman Gün Batı- mı ile budenlı duygusal bir bütün- niden düzenlendığini biliyoruz. A nlamh bir kültür hizmeti olduğuna /M inandığımız bu festival ile toplumun her / I kesitinden, duygulu insanların sevgi ve jL -A. barışın geliştirilmesi adına daha duyarlı bireyler olarak daha gür bir sesle insanlığın kardeşliği için mücadele edeceklerine inanıyorum. Çünkü mü- zik, hoşgörü dünyamızı zenginleştirir. D-HARIN 1 Piyano sanatçısı İdil Biret festivabn son gecesi konserde. leşme yaşanmaya değer bir gecey- di. Gn, kırmızı gökyüzündeki ay ışığının görüntüsü ayn bir güzel- lik kattı. Çok iyi bir program ve bir o kadar da uyumlu beraberlik din- leyicileri çok memnun etti. •çaykovski Gecesi' Kuşkusuz ıkincı gecenin, gece konseri Çaykovski gecesi idi. Bi- lindiği gıbi bestecinin müziğinde görülen trajik ıstırap ile tath duy- gusalhk arasındaki bağ, beş ve al- tıncı senfoni lerinde de belirgın bir şekilde görülür. Dinlediğımiz al- tmcı senfoni son senfonisidir, tra- jik yönü ağır olan bir bestedir. Esa- sen bestecinin bütün eserlerinde Rus melakoli duygusunu hissede- bilirsıniz. Yorumcu, esenn bütünü ile bestecinin duygu dünyasını mü- kemmel bır şekilde aktardı. Besteci bu eseri Moskova ya- kınlanndakı Klın kasabasında kal- dığı evde besteledi: bu eserin din- lediğımiz şeklıne gelinceye kadar bırçok kere besteci tarafından ye- Eser bestecinin kaderci dünya gö- rüşünün bir ifadesidir. Aslında ken- di eserini yönetmek üzere 1893 yılında Petersburg'a gittiği zaman yakalandığı koleradan ölmüştür. Bu nedenle söz konusu eser bes- tecinin kaderi ile yakınen ilgilidir. Gecenin ikincı Çaykovski eseri 1. piyano konçertosu idi. Besteci- nin en popüler eserlerinden birisi- dir. Değerli orkestra şefi Işın Me- tin, yönetımındeki Bilkent Senfo- ni Orkestrası eşliginde değerli yo- rumcumuz. ulusal onur kaynağımız ve sanat elçimız Gülsin Onay ta- rafından her zamanki gibi olağa- nüstü yorumlandı. Üçüncü gece, değerli arpist Şi- rin Pancaroğlu ve beraberindeki arkadaşlarının müziğinın duygusal ortamı bızlen banş. dostluk ve hoş- görü dünyasına götürdü. Dördüncü gece. yine Gün Batı- mı konsennde Ametist Klarnet Beşlisi'nin baroktan romantik dö- neme kadar uzanan çok geniş bir yelpaze içinde sergiledikleri eser- İer beğeni ile izlendi. Aynı günün gece konserinde Bach' ın piyano konçertolan Belg- rad Senfoni Orkestrasf nın bayan şefinin yönetiminde değerli yo- rumcumuz, ulusal onurumuz ve sanat elçımiz İdil Biret tarafından her zamanki gibi olağanüstü bir şekilde yorumlandı. Özellikle or- kestra şefinin kendısine has yöne- tim üslubu dınleyıcilerin ilgisini çekti. Malumlarınız olduğu üzere sa- nat sevgisi, müzik içgüdüsü ve ya- rahcılığı bünyesinde toplamış olan J.S. Bach'ınmüziğindeki inanılmaz zekâ ve akıl bugün dahi tartışıl- maktadır. Eski dinı müziklerden, zamanın popüler armonık müziği- ne kadar çoğu zaman bunlann bir sentezi ve çeşitlemeleri ile Bach'ın müziği bildiğiniz gibi apayn bir dünyadır. Son gecenin özelliği bildiğiniz gibi, geleceğimız küçük yıldızla- nmızın gecesi olması idi. Bu anlamlı geceyı değerli or- kestra şefı Hakan Şensm 'un yöne- timinde îstanbul Filarmonia Or- kestrası renklendırdi. Çoksesli müzik adına umutlandığımız ve gurur- landığımız bir gece oldu. Hasan Gökçe Yorgun, As- lan Büyükkaya ve Nü Ko- camangil festhalin yıldız- lan idı. Temennimiz bu yıl- dızların, ışıklannın artan bir şekilde parlayarak sanat dün- yamızdakı yerini almasıdır. Son gece senfonik dansla- nn bü>ülü melodileri ile ta- mamlandı. Anlamlı bir kültür hizme- ti olduğuna inandığımız bu festival ile toplumun her ke- sitinden, duygulu insanla- nn sevgi ve banşın gelişti- rilmesi adına daha duyarlı bireyler olarak daha gür bir sesle insanlığın kardeşliği için mücadele edeceklerine inanıyorum. Farklı müzik kültürleri bir arada Çünkü aydınlanmanın, duygusal ve estetik yönünü geliştiren müzik, hoşgörü dünyamızı zengınleştınr. Bu bakım- dan farklılıklan asgariye indiren en önemli bir araçtır. Bu yönüyle de şiddet ve kavganın ortadan kalkma- sına yardımcı olur. Farklı kültürle- rin müzikal değerlennı bir ortak pay- dada buluşturur. Dolayısıyla sağlıic- lı bir sosyal düzenin yaratılmasına bu yönüyle katkj sağlar. Arjantin'de tango. Amerika'da caz. lspanya"da flamenko müziği sanatın toplumsal işlevini gösteren mükemmel örneklerdir.Başta Do- ğuş grubunun yönetim kurulu baş- kanı Sayın Ferit Şahenk Beyefen- di ohnak üzere çok yönlü ve çok kapsamlı bu uluslararası festivalin mükemmel bir şekilde gerçekleş- mesine yardımcı olan ve emeğı ge- çen herkese sevgi ve şükranlanmı özellikle ifade etmek istiyorum. Ancak ailevı sebeple aramızda bu- lunmayan Saym Ferit Şahenk Be- yefendi'ye bu vesile ile tazıyeleri- mi ifade etmeyi bir borç telakki ediyorum. Önümüzdeki yıllarda farklı bir konsept ve anlayışla bu fes- tıvalin gerçekleşmesini içtenlikle temenni edıvorum. (0212) 2*3 t*7t Sanatçı Pekcan Koşar'ı kaybettik Kültür Servisi - Tiyatro ve sinema sanatçısı Pekcan Koşar. Yalo^a"nın Çınarcık ilçesındeki yazlığında eşi Selma Ankan tarafından ölü bulundu. Koşar uzun süredir kalp tedavisi görüyordu. Çınarcık Cumhuriyet Savcılığı, Koşar'ın cesedini, kesin ölüm nedeninin belirlenmesi için Bursa Adli Tıp Kurumu morguna gönderdı. Tiyatro ve sinema sanatçısı Koşar, 'Şeytan Diyorki', 'Hammar,'Sevgili Halam", 'Kuv\et Macunu'. 'Tamam mı Devam mı?'. Ah Nerede \'ah Nerede', 'Gelinin Ödü Patladı". 'Hüdaverdi', 'Ölüm Tarlası", 'Kocamın Nişanlısı' adlı filmler. 'RumuzGoncagüF. 'Çıplak Vatandaş" ve 'Özgürlüğün Bedeli' adlı televizyon dizilerinde oynamıştı. SANATA BAKIŞ SELMİ ANDAK Yaylı DöPtlü Aşkına Bir Konser' Geçen hafta Cumhuriyet'te "Sanata Bakış" kö- şemızdeki yazımda, "Ne yazık ki, gerçek sanat ve müzikyerine rating kaygusunun bolca yeraldığı ma- gazin etkinliklerinin önüne geçilsin demiyoruz. Çün- kü, sanat kavramında müzik özgürdür ve sanatya- saklanamaz. Ne var ki, gerçek sanat etkinliklerine gereken önem, destek, katkı, değer ve herşeyden önce sevgi aşılansın" demiştim... Işte, kısa bir sü- re henüz geçmeden gerçek sanata ve müzik olayı- na en güzel, en önemli bir konser örneği gerçek- leşti: Etkinliğin adı "Yaylı Dörtlü Aşkına Bir Konser"... Yıllarönce, îstanbul Belediye Konservatuvan'nda, ölümsüz müzik otoritesi, koro eğitmeni ve viyolon- selist Muhiddin Sadak döneminde yetişen ve ko- ro üyelıği yapan çok değerli dostum Yüksek Mü- hendis ve Bariton Eşref Denizhan'ın, eşi Doçent Dr. Muazzez Garipağaoğlu ile birlikte kurduklan "Sabahat Denizhan Kültür Sanat Merkezi", bu ya- zımın başında belirttiğim "Gerçek Sanat ve Müzik" konusunda ve alanında kayda değer, olumlu, ideal etkinlikler yaratıyoriar ve seçkin bir izleyıci kitlesine dinletiyorlar... Dörtlü'nün Devamı sayılan ve ilk kurulduğu yıl "îstanbulKuartet"adını taşıyan başanh dörtlü, şim- di günümüzde iki müzisyen yerine yeni iki müzis- yen ile çalışarak, başanlannı sürdürüyor. Şöyle ki, yeni Dörtlü'nün formasyonu şimdi şu sanatçılan içeriyor: Seda Subaşı (1. keman), Ayda Tunçboyacı (2. keman), Deniz Yücel (viyoia), Çağ Erçağ (viyolon- sel). İzlediğimiz "Yaylı Dörtlü Aşkına Bir Konser" baş- lıklı etkinliğin programında şu besteler seslendiril- di: F. Schubert - Kuartet - Satz De mınör - Allegro Assai, A. Dvorak "American Kuartet fa majör Op 96 - Allegro ma non troppe - Lente - Melto Vıva- ce - Vıvace ma non troppe"... Bu Dörtlü'den izle- diğimiz bu eserler, evrensel karakterleri, ezgisel ol- duğu kadar, ritmik ve vurgulayıcı nitelikleri ile tam değerınde ve uyumlu yorumlayış ile başanya ulaş- tı. Sırası gelmişken bu Dörtlü'nün değerli sanatçı- lannı kısa özgeçmişleri ile tekrar müziksever ve sa- natseverlerimize tanımlayalım: Seda Subaşı îstan- bul doğumlu. îstanbul Belediye Konservatuvan'nda Dr. Erdoğan Saydam ile, sonra Prof. Saim Akçıl, Tunç Ünver ile keman çalıştı. 1991 'de Viyana Mü- zik Akademısi'nde Prof. Sivo ile yetiştı. Avrupa, Amerika, Asya'da birçok başanlı konserler verdi, ün- lü orkestralara başkemancı olarak katıldı. Halen îs- tanbul Devlet Opera ve Bale Orkestrası ile çalışmak-' ta, Akbank Oda Orkestrası'na katılmaktadır... De- niz Yücel Izmir'de doğdu. Yüksek yeteneği, duy- gusallığı ile müzik tutkusu içinde çalışmalannı südür- mektedir. Avrupa, Amerika, Asya'da başanlı kon- serlere katılmakta, ünlü orkestralar ile birlikte çalış- maktadır... Ayda Tunçboyacı Istanbul'da doğdu. Yurtıçinde ve yurtdışında başanh konserlere katıl- dı. İzlediğimiz Dörtlü'ye bu yıl katıldı... Çağ Erçağ izlediğimiz Dörtlü'de viyolonsel çalıyor. Birçok mü2ik ustası ile çalışarak yetişti. Üstün bir yetenek olarak konserlere katılıyor. IMlll MEHMET SUCU 12 E Y L Ü L YASAKLARI Mehmef Sucu bu çalışmavfa, tarıhın olan gazetelerın ko*!e<s yoncnda dağ lan befleğiTczı toparlarr'ş Bu kıtap tanhfn karafama deften değıl Tanhın nc* deffen l'han SELÇUK GÜNİZİ YAYINCILIK Tef: 0.212 512 11 72 Semth Poroyun çtzgtfen /fa . KULTUH • SANAT 2005 EN İYİ YABANCI FİLM OSCAR'ADAYI İĞİCEKETİÜI MÜZİĞİ bir KAY POLLAK fılmi 1FİLM Bes o^u ALKAZAR N sar'as- MOV1EPL£X ^ . GAZJ EURIMAGES a COŞKUN SABAM 'ad «,-v HOLLYWOOD PAR>D1SO e CAPfTOL SPECTBUM 14 312 425 01 00 1 Balçova AGO«A ESKtŞEHİR K1UCO&.U 15- -4Û0 - 1 6 30 3C '4O0 - "630 - 190C 2' 30 4O0- '630 19-00-21 30 400- '630 19-00 21 15 330- 1600- 1830-2TOO 400- 1630- 1900-2130
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear