Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
1 2 AĞUSTOS 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA
J v L J J - i l U J K kulturcgcumhuriyet.com.tr 15
Sinemayı sanata dönüştüren, sayılı Hollywoodyönetmenlerinden Tim Burton imzalı yapım gösterimde
ÇikolataDisneyland'ı
SUNGU ÇAPAN
Bütün yetenekleriyle teknolo-
jinin olanaklannı, kimi çocukluk
takjnrılanyfa kanşık birtakım pe-
ri masalları anlatmak için sefer-
ber ettıği, Beter Böcek, Makas
Eller, Hayalet Sövari, Ed Wood,
Çılgın Marslılar gibi filmleriy-
le son 15-20 yılda çağdaş Ame-
rikan sinemasının hayal gücü ge-
niş, önemli yaratıcılan arasında
ön saflan tutan, absürd mizah an-
layışından kılık kıyafetine, dün-
ya görüşünden saçının rengine ve
şekline kadar tam bir pop kültür
ikonu ve özeJlikle yeniyetme,
genç kuşaklann gözdesı olage-
Ien, 'büyümemiş çocuk' yönet-
menJerden Tim Burton'un son
filmi bugün başlıyor: Char-
lie'nin Çikolata Fabrikası. Bur-
ton. Roald Dahl'ın yayımlandı-
ğı 1964'ten günümüze kadar, çe-
şitlı kuşakları etkileyegelen,
Türkçe de dahil çeşitJi di 1lere
çevrilmiş, ünlü modem çocuk
klasiğini beyazperdeye uyarlamış
Charlie'nin Çikolata Fabrika-
Charlie and the Chocolate
Factory / Yönetmen: Tim
Burton Senaryo: John
August, Roald Dahl'ın
kitabından / Kamera:
Philippe Rousselot / Müzik:
Danny Elfman / Oyuncular:
Johnny Depp, Freddie
Highmore, David Kelly,
Helena Bonham Carter,
Noah Taylor, James Fox,
Christopher Lee, Deep
Roy, Missi Pyle, Adam
Godley / ABD-fngiltere
2005 (WB)
sf yla.
Roald Dahl hayranlığı...
Tam da 'roman gibi' klişesine
uygun, ınışı çıkışı bol bir gezgın-
ci-serüvenci hayatı sürmüş, Nor-
veç asıllı İngiliz Roald Dahl
(1916-1990), yetişkınlere yöne-
lik, cinsellik ağırhklı, duygusal,
karanlık, kasvetli ve mizaha da
açık kapı bırakan romanlan, öy-
küleri kadar yetişkinlerin anlayış-
sızlığına, bencilliğine karşı rüm
tepkisini dile getirerek ve hayal
gücünü tümüyle fora ederek dök-
türdüğü çocuk romanlarıyla ta-
nınmış bir yazar bilindigi gibi.
Bazı eserferinin sinemaya akta-
nlmasında, (genellikle sonuçlar-
dan pek memnun kalmasa da) ki-
mi zaman bizzat senanstliği de
üstlenmişti (Kiss Kiss 1960,
Chitty Chitty Bang Bang 1967,
The Night Diggerl971, Switch
Bitch 1974, Tales of the Unex-
pected 1979. The VVitches
1990). Hatta zaman zaman Pat-
ricia Neal gibi Hollywood yıl-
dızlanyla büyük aşklar da yaşa-
mıştı.
Burton'un, çocukluktan hayra-
nı olduğu Roald Dahl'ın dünya-
sıyla örrüşen yaratıcılığı, yakla-
şıîc on yıl önceki James and the
Giant Peach-James ve Dev Şef-
tali'yle (1996) ilk ürününü ver-
mişti. Dahl'ın sinemadaki yansı-
ması da denebilecek Burton'un
Makas Eller, Hayalet Süvari ve
Ed Wood'dan sonra yeniden göz-
de oyuncusu Johnny Depp'le iş-
birliğine girişerek Ingiltere'deki
Pinewood srüdyolannda çektiğı
bu ikinci Roald Dahl uyarlaması,
tipik bir çocuk filminden çok ön-
celikle herkesin içindeki çocuğa
hitap eden, fantastik bir masal.
1971 'de Mel Stuart' ın yönettı-
gi, Gene Wilder'ın Wonka'yı
oynadığı, ancak yazann hiç be-
genmediği, müzıkal ağırhklı Ro-
ald Dahl adaptasyonu Willy
VVonka and the Chocolate Fac-
tory 'den 34 yıl sonra Tim Bur-
ton'un imzaladığı bu yeni uyarla-
ma, zaman-mekânın belırsiz ol-
duğu, farklı yorumlara açık kita-
bın yapısına bütünüyle sadık kal-
Charlie Bucket'imiz (Freddie
Highmore bıraz donuk kaçmış bu
rolde), adeta yüzyılıru şaşırmış bir
Charles Dickens romanından fır-
lamış bir kahraman gibi.
Charlie"nın her gün önünden
geçtığı ve saçtığı nefis kokularla
bütün çocuklann rüyalarına giren
fabrikada, yıllar önce çalışmış bü-
yükbabası Joe'nun (David Kelly)
anlatımıyla perdeye yansıyan
Willy Wonka (Johnny Depp yine
şahane bir uyumsuz kompozisyo-
nu çıkanyor) karakteri, yendigin-
de ağızda kuşların şakıdığı(!) şe-
kerlemeler, yemeğin yerini alacak
rıkasını dış dünyaya kapatan ve
yabancı diyarlardan, kabile halin-
de getirttiği, kakao bağımlısı Um-
pa-Lumları köle gibi çalıştırarak
üretimini sürdüren, kendini dış
dünyaya kapatmış bir patron o.
Derken Wonka, çikolatalanna
gizlenmiş 5 altın bileti bulan 5
şanslı çocuğu, bütün sırlarını ve
büyüsünü gösterecegi fabrikası-
na davet edip gezdireceğini ve iç-
lerinden birine fabrikayı devrede-
cegi sürprizini ilan edince bir bi-
let avıdır başlıyor. Filmin olduk-
ça eğlenceli bu bölümünde bileti
bulan 4 çocuğu tamyoruz peş pe-
K.itabm görsel karşılığını bulmanm üstesinden gelen yönetmen, yeni ve hoş
bir pop kültür bulamacı karmış. Duygusallıkla sadizmin iç içe geçtiği hikâyesine
karşın, temaları, üslubu ve kaynaklan bakımından her zaman kendine özgü
standartlar tutturmuş yönetmen Tim Burton'un, gişe ve eleştiri açısından epeyce
zikzaldar çizmiş filmografisinin, kuşkusuz ilginç ve seyredeğer işlerinden biri.
mış. Çeşitli kulelerin göğe yük-
seldiği, son derece görkemli bir
şatoyu andıran, tarihin en büyük
çikolata fabnkasının gotik tatta-
kı görüntüleriyle açılıyor film.
Fabnkanın gölgesinde kalan iş-
çi mahallesindeki, delik deşik ça-
tısından içerı karlar yağan bir ku-
lübede, annesi, babası (Helena
Bonham Carter, Noah Taylor),
yataktan çıkamayan yaşlı büyük-
babalan ve büyükanneleriyle bir-
likte yaşayan, sabah akşam pata-
tesle Iahana çorbasına kaşık sal-
layan, 11 yaşındaki, yoksul ama
namuslu aile çocuğu, halim selim
sakızlar ve her boydan, çeşit çeşit
enfes çikolatalar üreten, dehayla
çılgınlık arasında gidip gelen, so-
luk benzı, ağır ağır çıkan sesı, bo-
guk boğuk konuşması, kocaman
gözlükleri, silindir şapkası ve te-
mizlik takıntısını gösteren ameli-
yat eldivenleriyle tuhaf. garip bi-
ri.
5 altın bllet...
Aslında tüm sevimlilığine kar-
şın, ürettigi çikolatalann formül-
lerinin çalınmasma kızıp tüm per-
sonelini kapı önüne koyarak fab-
şe. Bu 'fantastik dörtlü', şişko,
pisboğaz Alman veledi Augustus
Gloop (Philip VViegratz), zengin
babasının (James Fox) şımarttığı,
tam dayaklık Veruca Salt (Julia
VV'inter), menajer kılıklı annesi-
nin (Missi Pyle) habire doldurdu-
gu, sürekli sakız çiğneyen, yanş-
macı Violet Beauregarde (Anna-
sophia Robb) ile bilgisayar-vi-
deo oyunu ustası, saldırgan ve
ukala Mike Teavee'den (Jordan
Fry) oluşuyor. Masal bu ya, yılda
ancak 1-2 kez çikolata yiyebüen
Charlie, sonuçta beşinci altın bi-
leti bulacak ve 'biz çıkalım kere-
vetine' durumlarıyla kanşık,
"Hiçbir şey imkânsız değildir"
ve "Uslu, terbiyeli olan kazanır,
açgözlü, hırslı olansa kaybe-
der" mesajının öne çıktığı bir fi-
nale bağlanacaktır film.
Wonka'nın geçmişine bağlan-
dığımız bazı geriye dönüşler saye-
sinde, aşın disiplincı, dişçı baba
(yıllann vampiri Christopher
Lee) baskısıyla Wonka'nın böyle-
sine tuhaf biri oluşunu açıklayan
Burton, onun da öteki çocuklar-
dan pek farkı olmadığını vurgulu-
yor. Aslında dikkatleri üsrüne
çekmekten, fabrikasıyla, buluşla-
nyla şişinmekten, alkışlanmaktan
hoşlanan bir 'çocuk' VVonka.
Fantastik bir gezl
Müzikal parodi gösterileriyle
hikâyeye renk katan tüm Umpa-
Lumpaları Hintli Deep Roy'un
canlandırdığı film, sincaplann ce-
viz kırdığı, çikolata ırmaklanyla
kakao çağlayanlannın şırıl şınl
aktığı, yemyeşil şekerleme çayır-
lannın göz aldığı kimi sahnele-
riyle fantastik bir geziye çıkan-
yor seyircısini. Kıtabın görsel kar-
şılığını bulmanın üstesinden ge-
len yönetmen, yeni ve hoş bir pop
kültür bulamacı karmış. Duygu-
sallıkla sadizmin ıç içe geçtiği hi-
kâyesine karşın, temalan, üslubu
ve kaynaklan bakımından her za-
man kendine özgü standartlar tut-
turmuş yönetmen Tim Burton'un,
gişe ve eleştiri açısından epeyce
zikzaklar çizmiş filmografisinin,
kuşkusuz ilginç ve seyredeğer iş-
lerinden biri bizce.
KÜLTÜR • SANAT (0212) 293 «9 7»
AYNADAKI YANSIMANA NE KADAR GUVENEBILIRSIN ?
BENOIT MAGIMEL
NATACHA REGNIER OLIVIER G0URME7
GIZEMLIGECMIS
BIR HARRY CLEVEN FILMI
IFHM T T M > m m>w kırtUn.an «««.«mtoftihıltoıı Ir
sw*a»HflE wıti 'ia «Ü ö •« vü
ımttame ntett n a m t ı n»
MrMAIBB ."JSSTİ 'A îl ^ l
1
^ î l Î"J1
M M M n»« -i TÎ rs ^ TS M
iMaannaM> n< f ı ti ts 'i -a rı
« « • M !W13 T« tiS '!•! '": M M
^aK r:€jr « sa r-i r! M
<o6«.ia>««c -(*»[ -ı a '-i -ı •- n
n«jra>Eiu* rırıı a ^ «
«»«•l'Uîie nerı a «» «s a s*
«•jao: r:«"« :-ı . : u -?ı -:
•MMTMIıaMf ît»'4r M
«S»»W «H68 M X ta
•a»! sjiıîvHr.--!
MMum mtnt a a t c r<
TDNY TAKITANI
C/UfTOtSPECTFUMM 2166513330 1110-13:20
... Yenf baçlayan/ar.
Tony Takitani
"Tony Takitani", yeni haftanın bugün
gösterime giren bir başka ilginç filmi.
Kurosawa ve Mizoguçi'yle 20. yüzyıl
Japon sinemasının en baba yönetmeni sa-
yılan, minimalist sinemanın öncüsü Ya-
sujiro Ozuyu ustası bellemiş. Jun Içi-
kawa adındaki yeni bir yönetmenin 2004
Locarno Festivali'nde FIPRESCI Ödü-
lü'nü kazamış "Tony Takitanf'si, 2.
Dünya Savaşı yıllannda bazı karanlık iş-
lere bulaşıp hapse girmiş, trombon çalan,
caz müzisyeni bir babanın (Nişijima Hi-
detoşi), annesi 3 günlükken ölmüş, içine
kapanık ve sevgisiz büyümüş, yalnızlık-
tan mustarip ama başanlı bir illüstratör
olan oğlu Tony'nin (Issey Ogata) hikâ-
yesini anlatıyor. Jun Içikawa'nın Haru-
ki Murakami'nın eserinden aktardığı
filmin müzikleriyse Japonya'nın David
Bowie'si, ünlü şarkıcı ve besteci Ryuçi
Sakamoto'nun.
Babasının Amerikalı arkadaşının adı-
nı verdiği, yalnız ve suskun Tony'nin çe\
r
-
resince hep alay konusu edilen adjyla ba-
şı derttedir çocukluğundan beri. Ilgisiz
babasuıdan uzak, anne se%gisinden yok-
sun yetışerek aranılan bir çizim ustası
olan Tony, yalnızhğına ilaç gibi gelen aş-
kı keşfediyor günün birinde. Kendınden
çok genç bir kızla (Miyazawa Rie) evle-
niyor. Ancak mutluluğu uzun sürmüyor.
Tek kusuru sürekli yeni giysiler almak
olan, alışveriş bağımlısı kansı ölüveri-
yor. Ardından kansere yenik düşen baba-
sını da kaybediyor. 'Yalnızlık hapisha-
nesi'nde ebedi mahkûm Tony, kansına tı-
patıp benzeyen yeni birkadın (Yumi En-
do) buluyor ve ondan her gün eski kan-
sının gıysilerini giymesini istiyor. Acaba
Tony yalnızlıktan kurtulma firsatını yine
elinden kaçıracak mıdır?
Aşınlıklardan kaçınan, yalın, düz bir
dramatik yapı. Karartmah geçişler, sabit
planlar, uzun plan sekanslar. Genellikle
kamera hareketlerini en aza indirgemiş,
küçük, sıradan, gündelik olay ve durum-
lara yoğunlaşan, duru, minimal bir anla-
nm. Bir anlatıcımn ağzından dinlediği-
miz Tony'nin melodramsı hikâyesinde
sadeliği ve yaünhğı kendine özgü bir tar-
za dönüştürüyor yönetmen Jun lçikawa.
"Tony Takitani'', fesrivalde kaçıran si-
nemaseverler için öncelik taşıyan ve Ozu
hayram bir yönetmenin keşfedilecegi,
minimalist bir Japon filmi.
Fantastik Pörtlü
Orümcek Adam, Hulk, X-Mengibi po-
püler çizgi romanlannın öncüsü olarak
yaklaşık yaran yüzyıldır ABD'de yayım-
lanan Fantastik Dörtlü de sonunda sine-
maya transfer oldu. Ünlü Stan Lee'nin
yaratnğj, Jack Kirby'nin çizdiği Fantas-
tik Dörtlü, genelde uzaydan gelen saldı-
n ve tehditlere karşı dünyayı korumak ve
kurtarmak görevini üstlenmiş, aile gibi
takılan süper kahramanlardır. Tim Sto-
rj-'nin yönettiği "Fantastic Four- Fan-
tastik Dörtlü"de, deneysel bir uzay araş-
tırmasında kozmik ışınlara maruz kaluı-
ca bazı özel yetenekler ve beceriler ge-
liştirerek "süperleşen" kahramanlan-
mız, ezeli düşmanlan Dr. Doom'a (Juli-
an McMahon) karşı mücadele ediyorlar.
Çizgi roman uyarlaması filmlerin tirya-
kisi seyirciyi mestedecek nitelikteki Fan-
tastik Dörtlü de bugün başhyor.
KEDÎ GOZU
VECDİ SAYAR
Bir ŞeyVar
Bugün güzel şeylerden söz etmek istiyordum.
Türkiye'nin dört bir yanında gerçekleşen düzeyli
kültür-sanat etkinliklerinden...
En başta, her yaz sayıları biraz daha artan yaz
okullarından. Dinlenceyi kültür ve sanatla buluş-
turan bu etkinlikler arasında, ilk aklıma gelenler,
Filiz Ali'nin Ayvalık'taki Müzik Akademisi, Zerrin
Boynudelik ve eşinin Adatepe'deki Taşmektep'],
Latife Tekin'in Gümüşlük Akademisi...
Tatilde felsefe, tarih tartışabilmek her Türk gen-
cine nasip olmaz elbette. Bunu seçen gençleri se-
lamlamakla yetiniyor, önümüzdeki günlerde Diki-
li'deki 'Evrensel Gençlik Kampı'n\ bir kültür-sanat
şölenine dönüştürmek için çabalayan gençlere
ve onlara omuz veren demokrat sanatçılara ba-
şarılar diliyorum. Tabii, Dikili Festivali'ni yeniden
ayağa kaldıran Osman Özgüven'e de... Bir se-
lam da, Assos'ta 'Homeros okumalan'nı gerçek-
leştiren başta Cevat Çapan, tüm güzel insanla-
ra...
Varsın, politikacılanmız "sarmısak festivali" se~
nin, "patlıcan festivali" benim dolaşadursunlar,
tatillerini kültür ve sanat etkinlikleri ile zenginleş-
tiren insanlanmız bize yetiyor.
Bu insanların birbölümü, tatillerini her yıl oldu-
ğu gibi bu yıl da Datça'da, "Can Şenl/ği"nde ge-
çirmeyi planlamıştı. Ne yazık ki, bu günkü gaze-
tede "Şenlikyapılmayacak" haberi ile sarsılacak-
lar. Gerekçesini algılamakta zorlanacakları -ben
de anlamış değilim hâlâ- bu karar, onları mutsuz
edecek biliyorum.
Datça Açıkhava Tiyatrosu'nda Cezmi Ersöz,
Genco Erkal, Jülide Kural, Haluk Çetin'li şiir ve
müzikgecesini, "İkinciYeni", "Can YücelŞiiri"'ve
"ölümünün 10. Yıldönümünde Turgut Uyar Şiiri"
başlıklı tartışmalarını nasıl özlemle beklediklerini
biliyorum. Şenlik programında yer alan şair ve
yazar dostların, Ülkü Tamer, Metin Cengiz, En-
ver Ercan, Orhan Koçak, Metin Üstündağ, Eş-
ber Yağmurdereli, Metin Celal, Egemen Ber-
köz, Zeki Coşkun, Muzaffer llhan Erdost, Do-
ğan Hızlan, Arife Kalender, Bedirtıan Toprak,
Sezai Sanoğlu, Namık Kuyumcu, Dinçer Sez-
gin, Nevzat Çelik'in katılacağı paneller, söyleşi-
ler, şiirdinletilerinden mahrum kalacaklar... Geçen
yıl yitirdiğimiz Necatt Abacı'nın anısına gerçek-
leştirmeyi planladığımız 'Çizgili Fotoğraflar' ser-
gisinı, Penguen ve Hayvan çizerlerinden 'Çizgi-
lerie Can Yücel' sergısini izleyemeyecekler...
Türkiye gerçeklerı, bu etkinliklerden mahrum
bıraktı Datçalıları. Ama, enseyi karartmayın, bir
başka zaman ve bir başka mekânda gerçekleşir
'Can Şenliği'... Can Yücel'in anısına yakışır bir bi-
çimde...
Bugün, onu yitirişimizin altıncı yıldönümünde
başka şeylersöylemekisterdim. En iyisi, onu "Şe-
yist" şiiriyle anmak belki de...
... "Biz talebeyken şeydik
lyi arkadaştık şeylen
Biliyorsunuz şeylen şey olunmaz
Ben bir şeyi bitirince babam
Şey dedi şey partisine girdim
Zaten şeyle evlenmiştim
Şey şeye gidelim dedi gittik
Şeysiz de olmuyor döndük
Iki şeyim oldu büyüdüler
Doktor sende bir şey var diyor şimdi
Tabiy bende bir şey var: sayamadığın kadar
Çünkü ben bir şeyim
Her şey de bir şeydir ama
Ben başka bir şeyim
Ben şeyim"
Can Yücel
vecdisayar@yahoo.com
Çalınan kültür varlıkları aramyor
• A\KARA (AA) - Türkiye, çeşitli
müzelerden çalınan değerlı kültür varhklannı
halen anyor. Eserler arasında kâğıt üzerine
yazılmış I. Mahmut ve I. Abdülhamit'in
tugralan ile Antalya Perge ören yerindeki Tann
Kestros kabartmasmın ana blokundan
kopanlarak çaiman baş kısmı da bulunuyor.
Başında çelenk bulunan sakalh erkek başı,
dönemınin özelliklerini taşıyan değerli bir tarihi
eser olarak tanımlanıyor. Sabancı Müzesi'nin
bahçesinde bulunan ve süslü tepelik kısmı ve
ayaklan çaiman çeşme de aranan eserler
arasında yer alıyor. Orhangazi Türbesi'nde yer
alan sanduka örtüsü de çalınanlar arasmda.
VVatepgate skandab fflm ofeıyor
• LOS AINGELES (AFP) - Watergate skandalı
Meryl Streep, Gvvyneth Paltrow ve Annette
Bening'in başrollerini oynayacağı bir filme konu
oluyor. Tiyatro oyunu 'Dirty Tricks'ten (Kirli
Oyunlar) yola çıkılarak beyazperdeye
aktanlacak filmin senaristliğini ve
yönetmenliğini Ryan Murphy yapacak. 1972'de
Washington Post gazetesi muhabirleri Bob
Woodward ve Carl Bernstein'in, ABD Başkanı
Cumhuriyetçi Richard Nixon"ın rakibi George
McGovern'in seçim kampanyasım yürüttüğü
Watergate binasındaki telefonlan gizlice
dinlettiğini belgeleyerek ortaya çıkardıklan
skandalın yanktlan iki yıl sürmüştü.
üsta oyuncu Nejat üygur'un 78. yaşt
• İSTANBUL (AA) - Usta tiyatro oyuncusu
Nejat Uygur, 78. doğum gününü sahnede
kutladı. '3. Kadıköy Tiyatro Festivali'
kapsamında Özgürlük Parkı'nda beğenilen
oyunu 'Cibali Karakolu'nu sahneye koyan
Uygur'a, belediye görevlilerince sürpriz bir
parti hazırlandı. Kadıköy Belediye
Başkanvekili Gürsel Tekin, Uygur'a çiçek
armağan ederken, sahne arkadaşlan ise kavuk
hediye etti. 62 yıldır sahnede olan Uygur,
'Nasrettin Hoca Avrupa Birliği'nde adlı bir
oyun yazdığını bu oyunu sahneye koyacağını
da belirtti.
Bugün
• NÂZIM HİKMET KÜLTÜR
MERKEZİ'nde 21.15'te 'Borunu Öttür' adlı
filmin gösterimi. (0 216 449 06 89)