25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 5 TEMMUZ 2005 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA 17 Geri alırn• •• Amerika, yerli özel şirketi Uno- cal'ın Çin şirketine; Fransa, yerli özel şirketi Danone'nin Pepsico'ya satılmasını engelliyor. Ya bizim "iş- bilir tüccar" geçinenler ne yapıyor? KamuyaaitTürkTelekom'u, Sey- dişehir Alüminyum'u, Tüpraş'ı, Er- demir'i adeta "pislik" gibi görüp el- den çıkarmaya kalkışıyoriar... CHP Genel Sekreter Yardımcı- sı Oğuz Oyan'ın dediği gibi, Tür- kiye'nin sadece kamusal şirket değil özel şirketler açısından bile bir ülke stratejisi beliriemesi gere- kiyor... Bankacılık gibi, iletişim gibi ül- kenin ekonomisini ve iletişimini, doğrudan yabancı denetimine so- kacak -hoş şimdi de o denetimin altındayız- uygulamalardan özen- le uzak durmak gerekiyor... OğuzOyan, "Şimdiki hedefiniz bu stratejik kurumları sattırma- mak. Ya satılırsa ne olacak? Ikti- dara gelirseniz geri mi alırsınız?" yolundaki sorumuzu şöyle yanıt- lıyor: "Süreci tersine çevirecek adım- lar atmak gerekir o zaman. Gerekirse yenilerini kuranz. ör- neğin, bankacılık sektöründe Zi- raat ve Halk Bankası gibi ihtisas bankalan işlevlerinden uzaklaştı- nlırsa, çiftçiye, esnafa ucuz kredi olanağı sağlayan bankalan yeni- den kurmak için derhal gereğini yerine getiririz." öylegözüküyorki, işbilir tüccar geçinenler Türk Telekom'u da, Tüpraş'ı da, Erdemir'idesatmak- ta çok zorianacaklar. Eğer satar- larsa, gün gelir devran döner. Halk, kendine ait olanı geri alır. Atatürk'ün sözüyte: Geldikleri gi- bi giderler... ISIK KANSL Ornek Dava DilekçesiKİGEM'in, "görevî ve yetkisi o/ma- yan Devlet Bakanı ve Merkez Banka- sı Başkanı tarafından imzalanan IMF niyet mektupları ve stand-by anlaş- malarının iptali" için açtığı davaya mü- dahil olmak isteyen çok sayıda kurum ve yurttaşın nereye ve nasıl başvura- caklannı bilemedikleri duyumunu aldık. Yurttaşlık görevini yapmak isteyen- ler için bir dilekçe örneği verelim: "3. Idare Mahkemesi Sayın Başkan- lığı'na, Dosya Esas No: 2005/1430 DAVAYA KAT1LMAK İSTEYEN: (Baş- vuracak kişinin ismi) DAVACI: KİGEM (Kamu Işletmeci- liği Geliştirme Merkezi Vakfı), Ankara DAVALI: TC (Hazineden Sorumlu) Devlet Bakanlığı, Ankara DAVA: Uluslararası Para Fonu'na (IMF) Türkiye adına verilen 26.04.2005 tarihli niyet mektubu ve IMF lcra Di- rektörieri Kurulu tarafından 11.05.2005 tarihinde onaylanan stand-by düzen- lemesinin yok hükmünde olduğuna karar verilmesi ve anayasaya aykınlı- ğın giderilmesi istemidir. AÇIKLAMALAR: Yukarıda dosya esas numarası verilen dava dosyasın- da; "yok hükmünde" olmasına karar verilmesi istenilen düzenlemelerden, tüm yurttaşları ilgilendiren ekonomik, siyasal ve toplumsal bir programdan, tarafımın da etkileneceği ve etkilendi- ğimiz açıktır. IMF ile yapılan her söz- leşme devlet ve dolaysız bir biçimde tarafımızın, yurttaşın da bütçesine ek mali yüklergetirmekte, bu husus men- faat ihlalinden öte hak kaybımıza da yol açmaktadır. Bu cümlelerden olarak; 2577 sayılı Idari Yargılama Usul Yasa- sı 31. maddesinin, Hukuk Usulü Mu- hakemeleri Yasası 53. maddesine yap- tığı gönderme nedeniyle açılan dava- ya müdahale etmek zorunlu hale gel- miştir. İSTEM: Yukanda açıklanan ve ken- diliğinden göz önüne alınacak neden- lerden dolayı, Ankara 3. Idare Mahke- mesi Başkanlığı önünde açılmış olan 2005/1430 E. sayılı dava dosyasına "müdahil" sıfatıyla katılmam için karar verilmesini saygılanmla arz ve talep ederim. Tarih, isim ve imza, adres bilgisi..." Bu dava kazanılmalı. Geleceğimiz için, çocuklanmız için, bağımsızlığımız için, yurdumuz için bu davayı kazan- makzorundayız... Recep Tayyip Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ile baş başa görüştü. Kimi görüşnnelerde ne tutanak tutan vardı, ne detanıklıkeden... CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, "Bu tür görüşmeler" diyor, "ah- baplık görüşmesi değildir... Ne varne yok, çoluk çocuk nasıl gibi laflar konuşulmaz buralarda." Ya ne yapılır? Onur öymen, "Devlettesüreklilikesas- Ahbaplık tır" diyor, "Elbette baş başa görüşmeler yapılır, ama o görüşmeyiyapan Başbakan ise, gorüşmeden çıkar çıkmaz, özelkale- mine veya Dışişleri Bakanlığı yetkilisine ana hatlanyla görüşmeyi anlatır ve bun- lar devletin resmi tutanaklanna girer. lle- ride o başbakanın yerine geçecek diğer başbakan da ogörûşmelende kimin ne söy- lediğini, ne vaat ettiğini o tutanaklardan öğrenir..." Bir de görüşmenin öncesinde yapılma- sı gerekenler var. Dışişleri'nden ve uzman- lardan brifing almak örneğin... Alıyortar mı? Onur öymen bu konuda da kuşkulu: "Kıbns konusu, Avrupa Biriiği konusunun geldiği nokta gösteriyor ki, uzmanlara yeterince danışmıyoriar..." ÇALIŞANLARIN SORULARI/SORUNLARI YILMAZŞİPAL Sosyal Güvenlik Kurumları ve Yetim Ayhklam SORU: Ben SSK emeklisi olarak kendi çahşmalanmdan do- layı emekli ayhğı almaktayım. TC Emekli Sandığı emeklisi olan babamın vefaü üzerine, evli olmayan kız çocuğu olarak bana ye- tim ayhğı bağjannuşü. Yeni bir yasa ile bu aytağımın kesileceği ve ödenen beBrB bir bölümünün de geri ahnacağı söylentileri do- laşıyor. Bu aybğuı kesilntesi ben ve benim gibi olanlar için bir y> kımdır. (H.Ö.) YANTT: 506 sayılı Sosyal Sigortalar Yasası'nın "Eş ve Ço- cuklara AyhkBağlanmasr başlıklı 68. maddesi, 6.8.2003 gün- lü Resmi Gazete'de yayımlanan 4958 sayılı yasa ile değiştiril- miştir. Yapılan bu değişiklikle, 6.8.2003 gününden önceki uygula- mada öngörülen: ı bağlanan ayüklar, Sosyal Sigor- ı tabi işlerde çalışmaya başladıklan »eden ay başuıdan itibaren kesifir" "Sigortahnınkız< ta'ya, Emekli Sanc veya evlendikleri tarihi I hükmü yerine, "VI - Sigortahnın kız çocuklanna bağlanan ayhklar, Sosyal Sigorta'ya, Emekli Sandıklanna tabiişlerde çalışmaya, buralar- dan gebr veya ayhk alnıaya başladıklan veya eviendikkri tarihi takip eden devre başuıdan itibaren kesitir" hükmü getirilmiş- tir. Böylece, 6.8.2003 tarihinden sonra, Sosyal Sigortalar Kuru- mu'ndan, TC Emekli Sandığı'ndan ve Bağ-Kur'dan kendi ça- lışmalan dışında, gelir ya da aylık alanların, SSK'den aldıklan yetim aylıklan kesilmişti. 9.7.2005 günlü Resmi Gazete'de yayımlanan 5386 sayılı ya- sa ile dunım düzeltilmiş ve 6.8.2003 tarihinden önceki uygu- lamaya dönülmüştür. "GEÇİCt MADE 91. - 6.8J003 tarihinden önce hak sahibi kız çocuklanna bağlanan gelir ve ayhklar; bunlann evienmele- ri, Sosyal Sigorta'ya, Emekli Sandıklarma tabi çahşmalan veya kendi çahşmalanndan dolayı buralardan gelir veya ayhk alma- lan halkri hariç olmak üzere geri ahnmaz (...) gelir veya ayhk- lan kesilen veya durdurulan kız çocuklarunn gelir ve aynklan, kesme veya durdurma tarihi itibanyla talep şarü aranmaksızın yeniden başlaühr." Sosyal Sigortalar Kurumu Başkanlığı'nın 11.7.2005 günlü 12-146 Ek sayılı genelgesinde konu açıklanmaktadır. "(_) 06/08/2003 tarihi itibam la kurumumuzdan gehr/ayhk al- makta olan kız çocuklan ile ana ve babalardan, kendi çahşma- lan dışında diğer sosyal güvenlik kuruhışlanndan geür/ay nk alanlann getir/ay hklan kesilmiş idi. 5386 sayıh kanunla 506 sa- yıh kanuna eklenen Geçici 91 'inci madde ile sosyal güvenlik ku- nımlanndan hak sahibiolarakgehr/ayhkahnalan nedeniyle ay- hklan kesilen kız çocuklan ile ana ve babalann ayhldannm ye- niden ödenmesine inıkân tamnmışür. (~) 1-Kız Çocuklan Geçici91'inci maddeuegetirflendüzenlemeyk, 06/08/2003 ta- rihinden önce hak sahibi olan kız çocuklanna bağlanan gelir ve ayhklann, bunlann diğer sosyal güvenlik kuruluşlanna tabi ça- hşmalan ve buralardan kendi çahşmalan nedeniyle gelir ve ay- hk almalan haünde kesileceği, kendi çahşmalan dışında diğer sosyal güvenlik kuruluşlanndan gehr veya aylık almalan hatin- de ise kesflmeyeceği öngörühnüştür. (_)" Bu uygulamaya göre sosyal güvenlik kurumlanndan kendi çahşmalan karşıhğı emekli ayhğı alanlara, dul ve yetim ayhğı da bağlayacak kurumlar: Emekli Ayhğı Alanlara Dul ve Yetim Ayhğı Bağlayan Kurumlar (1) Emekli Aylığı Emekli Aylığını Bağla\an kurum Emeldı Sandığı SSK Bağ-Kur (2) Dul Eşin Kurumu Emekli Sandıgı SSK Bağ-Kur Emekli Sandığı SSK Bağ-Kur Emekli Sandığı SSK Bağ-Kur Aylığı Oul Ayhğı Bağlanır Bağianır BaSlanır Bağianır Bağianır Baglanıt Bağianır Bağianır Bağianır (3) Vetim Ana-Babanın Kurumu EmeUı Sandığı SSK Bağ-Kur Emekli Sandığı SSK Bağ-Kur EmeUı Sandığı SSK Bağ-Kur Avlığı Vetim Ayhğı Bağlanmaz Bağlanmaz Bağlanmaz Bağianır Bağlanmaz Bağlanmaz Bağianır Bağlanmaz Bağlanmaz Urperten tablo Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Nuri Ok'un geçen hafta yaptığı konuşma çok yerinde saptamalan içeriyordu. "Çağdaşlığın karşıtı irticadır" dedi Ok ve ekledi: "Kısa bir süre önce Çankaya sırtlannda görülen tablo budur ve çok vahimdir." Bu sözlerte türbanlı bir grubun Cumhurbaşkanlığı Köşkü'ne yürümelerini anımsattığı anlaşılan Ok, devam etti: "Hepimizi urperten, endişeye sevk eden bu noktaya gelinmesinde belli odakSann Cumhuriyetin kuruluş felsefesi ve devrimlerine, Atatürkçü düşünceye ve demokratik sisteme karşı mevzi kazanma stratejisi saklanıp olaya sadece özgüriükler açısından yaklaşılmasınm etkisi olduğu da inkâr edilemez." Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı'nın ifadeleriyle "hepimizi urperten, endişeye sevk eden" bu gelişme ile ilgili cumhuriyet savcılannın herhangi bir soruşturma ya da dava açtığına ilişkin bir haber duydunuz mu hiç? KİM KİME DUM DUMA BEHİÇAK behicak@yahoo.com.tr OTOBÜSTEKİLER KEMALLRGENÇ k_urgenc(dyahoo.com "3J/II dftya ob letir f :rw/^3iF= HAYAT EPİK TtYATROSU MUSTAFA BÎLGIN ^^ hayatepik@mynet.com TÖRE CÎN^YETİ" tLKELLtetNİ PROTESTO EDEN "6ÜLDÜNYA- ŞARKISI TRTDE 5AN5ÜRE T/MQLMIŞ.. SİZE BU Ş VERELİM! BOŞVERMI5IM Ü .BOŞVER DÜNYAYA!.. TARÎHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAX 25 Temmuz tctcui.mumtaz-arikan.com DOLLFUSS ÛLDÜRÜLDÛL 1934-'TEBU6ÜN,AVUSTUBXA 8AfSA/CAfJ/ £N6EL8Ber OOLLFUSS, HAZİLEZ'İN BİR DARBE GİRİŞİ**/ SlfSASlU- OA A-Z X4Ç/NDA ÖLPÜRÛL&Ü. IŞSZ'PE BAÇBAKA/'J OLAN POLLFUSS, Ö2£LÜKLE İ7ALYAU DİKTATÖfZÜ MUSSOLİNİ'NİN SKONOMİK. VS POÜTİIC DESTE&INI CAĞLAMIÇTl, XAVAŞ YAVAŞ PİKTATÖeLÜĞE KAYAAA ^ w . _ _ f OLAN Y£Nİ BAÇ8AKAN,£aSYAÜS7Z£- R£KAGŞl BASKI urSUlAMAYA ICoYÜLMllŞTU. BU ARAOA, NAZiLe&'e ICARŞI DA TBBS TAVI0 TA- fCINkAASt, ONU YALMIZU&A İTMİŞTİ, SOMUNDA, OOLLFUSS, NA2İLEZ '/A/ DÜZ£NL£OİSİ BiK DAÇBE GİRİŞİMlNOE, BAŞBAKANUK. &İNASINOA TBBAN- CAYLA ÖLOÜRÛI-OÜ. tiÜKÜMEr BİRÜKLE&İ KISA SÜ&E İÇİHPB DURUMA BGEM&İ OLACAJCp'. SoUa, Oellfuss'un btr gfifme nâpdan fjgzi sa/Jınşı gSrülüu°K KADIKÖY 6. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN MENKUL AÇIK AKTIRMAİLANI Dosya No- 2005 927 Tal. Bir borçtan dolayı rehınlı \e aşağıda cıns, mıktar \e kıymetlerı yazılı mallar satışa çıkanlmıştır. Binncı artırma 11.08 2005 günü saat 12 30-12 40 Kadıköy. Içerenköy Değırmen>olu Cad. Bila No Içerenköy Bostancı Sanayi Otoparkı adresinde yapılacak \e o gün kıymetlerinin o o60'ına ıstekh çıkmadığı takdırde 16 08.2005 günü aynı >er ve saane 2. artırma yapılarak satüacağı, şu kadar kı ar- tırma bedelınin malın tahmın edılen kıymetının %40'ını bulması \e satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacağının rüçhanı olan alacağının toplamın- dan fazla olmasının \ e bundan başka paraya çe\ irme ve paylaştırma masraflannı geçmesinın şart olduğu, mahcuzun satış bedelı üzerinden ° o 1 oranın- da KDV'nın alıcıva aıt olacağı ve satış şartnamesınin icra dosyasında görülebıleceğı, masrafi verildiği takdirde şartnamerun bir örneğının ısteyene göndenlebileceğı. fazla bılgı isteyenlenn yukanda \azılı dosya numarası ile müdürlüğümüze başvurmalan ılan olunur. 15.07.2005 Muhammen kıymeti: 23 000^00 YTL' Adedi: 1 Cinsi (Mahiyeti ve önemli nitelikleri): 34 DF 6485 plakalı 2005 model Mitsubishi Carisma 1.9 GMF gûmûş renk, hususı oto. Basın: 35176 SAGNAK NtLGÜN CERRAHOĞLU Londra Kriterleri "Türkler" sergisi için nisan başında Londra'ya gtt- tiğimde "Avrupa 'nın gerçek ve tek 'çok kültürlü mer- kezi' işte burası!" demiştim. Heathrovv Havaalanı'nın göz alabildiğince uzanan pasaport kontrolü gişelerin- de Hintliler, Pakistanlılar, Araplar, Güney Amerikalılar, Çinliler, Ruslar... akla gelebilecek her ırk, millet, renk ve kökenden insan vardı. "Bir zamanlann New York'unu" andıran bir ıridar ve kültürler cümbüşü -"meltingpot"- ve diğer Avrup kentlerinden çok farklı bir soluk, çok özel bir atmos- fer bulmuştum Londra'da. Krta Avrupasf nı kaap ka- vuran "ırkçılık dalgası" henüz buraya ulaşmamıştı. Görünüşüne bakılırsa Ingilizler, "liberty and toleran- ce" -özgüriük ve hoşgörü- bayrağını henüz inditme- mişti. "Canlı bomba kâbusu", bu atmosferi on beş gün- de yok etti. Jean Charies de Meneze gibi "beyaz olmayanlar" için Londra artık tehlikeli bir kent. Yanlış günde, yanlış apartmandan, yanlış giysüerle çıkan 27 yaşındaki Brezilyalı elektrikçi Jean Charles de Mene- ze, Londra polisi tarafından "StockweH" metrosun- da, yolculann gözleri önünde güpegündüz vuruldu. 'Kıstırılmış tavşan gibi...' Görgü tanıklan Meneze'yi, "Fıldır fıldır korku dolu gözlerie etrafa bakan kıstınlmış bir tavşan gibiydi" di- ye anlattılar. "Ûzerinde yaz mevsimi için biraz kalın bir ceket, başında bir beysbol kasketi vardı. Koşa- rak vagona girdiğinde, polis olduklan ilk bakışta an- laşılmayan sivil giysili üç adam tarafından kovalanı- yordu. Sendeleyerek yere düşünce polislerden biri otomatik silahındaki kurşunlan yerde yatan adamın 'kafasına' boşaltıverdil" Meneze'nin talihsizliği, civarda, Scotland Yard'ın gö- zetim altında tuttuğu bir apartmanda yaşamakmış. "Şüpheli bir evden, şüpheli giysilerie çıkan Asyalı görûnümlü, koyu renkli bir adam" olduğu için, oto- matikman "şüp/7e//"bulunmuşve (sivil!) polisin "Dur" emrine uymayınca vurulmuş. Ingilizler "canlı bomba zanlısını kafadan vurmak" tüyosunu meğer Israillilerden almışlar. "Zanlı" ger- çekten de "canlı bomba" çıkarsa biriikte havaya uç- mak riskini bertaraf etmek adına... Israil güvenlik güç- leri "vücudun herhangi başka biryerine -mesela ba- caklara- ateş etmeyi sakıncalı" buluyormuş... Kılavuzu karga olanın.. derierya, öyle. "Londra kri- terierine" dönüşen "Israil kriterierinin" de ne olduğu- nu bu vesileyle iyice kavramış olduk. Ama aksi şey- tan! "Asyalı görûnümlü adam" ne "Iraklı", ne Hlistin- li" ne de "Pakistanir... kamikazelerle uzakyakın ilgi- si olmayan bir "Brezilyah" çıktı. Faşizmi de, emper- yalizmi de iyi tanıyan Brezilyalılar küplere bindiler. Londra'dan hesap soruyorlar "Vatandaşımızın 'zan- lı olduğunu' kolayına böyle nerden çıkardınız? Bu ne biçim iş?" diye... Ve işte 'kral çıplak!' Londra için çok ciddi bir skandal bu. Hiç şüpheniz olmasın. Şimdiden orda burda, "Ama efendim, ola- ğanüstû zamanlarbunlar! Olaganüstü zamanlarda ola- ğanüstü tedbirier alınır. Güvenlik-özgüriük seçimin- de hep özgüriük kaybeder. 'Kamikazelerie' kelle kol- tuk mücadele eüiğimizi unutmayın!" Kabili ezber- özür ve yorumlar çıkıyor. Ama ezberden konuşanlar dahi söylediklerine inanmıyoriar. Jean Charles de Me- neze'nin hayaleti ile eninde sonunda hesaplaşacak- lannı biliyoriar. Şehrin göbeğinde klasik bir "vahşi Batı" infazıyla öldürülen 27 yaşındaki elektrikçinin "canlı bombalar- la" ilgisi olmadığını açıklayan Ingiliz televizyonlann- daki ilk yayınlardan itibaren, Londra'daki rahatsızlık cümle aralanna sıkıştınlan anlamsız sözcükler ya da doldurulması güç boşluklarda, havada buz sarkaç- lan gibi asılı kalan ünlemlerde, gazetecilerin cevap- landınlması güç sorulannda kendisini hissettiriyor. Nerden bakarsanız bakın, çünkü Ingittere, Israil ola- maz. Kamikaze bombalanna "Hayat tarzımız değiş- meyecek!" demeçleriyle meydan okuyan Blair ve Elizabeth, bu sözleri yalnız "Avnıpah Beyazlara" hi- taben söylemiş olamaz. Emperyalist bir geçmişten gel- se de 1215'te "Magna Carta"yı yapan, demokrasi- nin beşiği bir ülkeden söz ediyoruz. "Çokkü/tür/üb/rkap/ta//zm"ve''semTaye''denbes- lenen Londra, işgal edilmiş topraklarda Şaron'un, Al- lah'ın gariban Filistinlilerine uyguladığı yöntemlerie yönetilemez. 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 1 1 b 6 1 1•I I I ı 7 8 9 J 1 \ i: 1 2 3 4 B U L M A C A SEDATYAŞAYAN SOLDANSAĞA: 1/ Kuzey Kafkasya'da yaşayan bir halk. 2/ Gü- müşbahğuıın küçüğü... Bir nota. 3/ Yerli malı simgele- yen harfler... Devinen bir nesnenin kü- çük bir zaman içinde hızında olu- şan değişmenin bu zamana oranı. 4/Tel- libirçalgı... Kadın- lann omuzlannı ört- mek için kullandık- ları geniş atkı. 5/No- tada durak işareti... 7 "Orhun—":Basket- 8 bolcumuz... Olum- 9 suzluk belirten bir önek. 6/Kale hendeği... Cin- sellik. 7/Temel, esas... "Kardaş, senin dediklerin yok / — çekilentoprakbu toprak değil" (F.H. Dağ- İarca). 8/Duyuru... "Joan—": ÜnlüIspanyolres- samı. 9/ Gönül okşayıcı söz. YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/ Melengiç de denilen ve mercimekten az bü- yük meyvesi olan bir ağaç. 2/Değerli bir taş... Te- İefon sözü. 3/Eski Mısu-'da güneş tannsı... Algı- lanan nesnelerin temel niteliği. 4/Ölçüt... Neptün- yum elementinin simgesi. 5/Geleneksel Türk ev- lerinde, bir tarafi dışanya açık olan oda. 6/Bir şe- yin fiyatını artırma... Isimler. 7/Hayat arkadaşı... Acıklı. 8/ Rütbesiz asker... YJK. Karaosmanoğ- lu'nun, Cumhuriyet'in ilk yıllannı konu alan ro- manı. 9/ Enflasyonun her türlü ölçüyü aşmasına verilen ad.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear