Catalog

27 NİSAN 2005 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER ARSEN LÜPEN TURHAN SELÇUK DtÎRÜST TABİAILI İSTANBUL EFENDİSİ ABDÜLCİLNBAZ1 IN HARİETJLÂDE MACEHALARI KISIM IEKMİLİ BİRDEN -'^'î-5 .- -î Güvenlik güçleri tarafmdan yakalanan gemileri hiçbir kurum teslim almak istemiyor KaçakyakıtortadakalcüEMfcVE KAPLAN ANKARA - îstanbuTda akaryakıt kaçakçılığı yaparken yakalanan gemi ve tankerleri, sorumlu bınmJerin " Yer yok" diyerek teslim almaya yanaşma- ması nedeniyle kaçakçılıkla mücade- le sekteye uğruyor. Mali Şube Müdii- rü Mustafa Aktaş. "EHmde9 gemi var, gümriik teslim almıyor. Her gece rü- yama giriyor. Ne vapayım. gidip güm- riik müdürünü mü öldüre\inı" dedi. TBMM Akaryakıt Kaçakçılığını Araştırma Komisyonu, Istanbul'da in- celemelerde bulundu. Komisyonüye- lerinin valilik, emniyet, sahil güven- lik ve liman yetkilileriyle yaptığı top- lantıda dile getirilenler şöyle: Mali Şube Müdürii Mustafa Aktaş: 4926 sayılı yasa gereğı kaçak naklin- de kullanılan araçlann en yakın güm- riik idaresine teslim edilmesi gereki- yor. Ancak deniz araçlan, muhafaza • îstanbul'da, denizde yakalanan kaçak akaryakıtı teslim alacak birim konusunda kargaşa yaşanıyor. Kaçakçılık yaparken yakalanan gemiler gümrük ve limanJar tarafından teslim alrnmıyor. Mali Şube Müdürü Aktaş, teknelerin her gece rüyasına girdiğini belirtirken lstanbul Liman Başkanı Kurt ise "Teslim alırsak bizim rüyalanmız kaçacak" diyor. edecek yerleri olmadığı gerekçesiyle minatlannı yatırmazlarsa, zaten satı- kopuyor, her gece rüyalanma giriyor, gümrüktaraflndan teslimahnmıyor. Bu da kaçakla mücadelede yılgınlığa ne- den oluyor. Bu konuda yapüan toplan- tıda, deniz araçlannın tasfıye aşama- sına kadar lstanbul Liman Başkanlı- ğı'na teslim edileceği yönünde karar aündı. Ancak 7 motorlu, 2 motorsuz deniz taşın teslim edilememiştir. 'Gûmrûğûn yeri yok' Gümrük ve Muhafaza Başmüdür Yanhmcısı BülentGeçkin: Gümrüğün bu araçlan teslim alıp banndıracak yeri yok. Bunlan banndıracakolan, tes- lim alacak olan liman başkanlıklan. Şa- yet bunlar teminatlannı yatıhrlarsa araçlar sahiplerine teslim ediliyor; te- lıp irada intikal ettiriliyor. EmniyetMüdürVarduncta Söamez Demirtaş: Şu anda elimizde 6 aydır bekleyen 9 deniz taşıtı var. teslim ede- miyonız. 10 tanesini, 11 tanesini ya- kalayıp nereye koyacağız? Bu gemi- lerin içınde 60 ton. 80 ton mazot eli- mizde bekliyor. Tehlikeli birdurum arz ediyor, uçuyor, kaçıyor, gemi yanabi- lir. Gümrük ve Muhafaza Başmüdür Yardımcıs Bülent Geçkin: Aynı şey bi- zim için de geçerli. Biz de aldığımız araçlan, Maliye Bakanlığı Tas-lş'e teslim edemiyoruz. MaKŞubeMüdürüMustafaAktaş: Ben hâkıme gittim yalvardun. "Odüm denizdegemilerbaüyor. Ben nasl öde- rim onlan? Muhafazasryia ben sorum- luyum. Ne olur beni bundan kurta- nn" dedim. Bana, "Ben sana yazmı- şrnı karar, teslim edemiyorsun" dedı. Ne yapayım, gidip gümrük müdürü- nü mü öldüreyim? Kurt: Topu bize atryoriar lstanbul Liman Başkanı EnderKurt Bizim gümrük ve kolluk güçlerimiz- le gemi teslimiyle ilgili bir sorunu- muz var. Ancak diğer kurumlar da bu gemiyi saklamak için kendilerinin elin- de bulunan ımkânlan kullanmak ye- rine topu bize atıyorlar. Kanunen yet- ki verilen herhangi bir kurumumuz bu gemiyi teslim almazsa ve lstanbul Liman Başkanlığı bu gemiyi teslim alırsayine sorunlardevam edecek. Bu sefer bizim uykulanmız kaçacak 9 ta- ne gemi için, batacak çıkacak diye. Istanbul'da yediemin limanımız yok. Bir yediemin ümanı ihdası lazım. Tas- fıye aşamasına gelmiş gemınin liman başkanlığına teslim edilmesi yerine Tas-lş'e gönderilmesinde fayda vardır. V'aK Yarduncısı Mustafa Karsboğlu: Sahil Güvenlik Komutanlığı, görevı ih- mal ettiğı gerekçesiyle gümrük ve li- man yönetimi hakkında suç duyuru- sunda bulundu. Fatih Cumhuriyet Sav- cılığı kovuşturma başlattı KomisyonBaşkanı VahitKüen Eğer sorumluluklan varsa, yerine getirmi- yorlarsa, biz de suç duyurusunda bu- lunuruz, raporumuzda da belirtiriz. Ama görevi ihmal değil, kimin so- rumluluğu varsa, vatana ihanetten biz de suç duyurusunda bulunacağız. TAHÎŞ FİYATTAN ALIM YAPILDF SSKüaçtan 8 müyon YTL zararetti • Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun çeşitli bakanlık ve SSK müfettişleriyle yürüttüğü ortak çalışma sonucu hazırlanan raporda, devletin ilaç alımlannda 8 milyon YTL zarara uğratıldığı bilgisine yer verildi. Haber Merkezi - Başbakanlık Teftiş Kurulu, SSK'nin yıllarca fabiş fiyatla ilaç alımı yaptığını ortaya koydu. Dev letin uğradığı zarar ise 8 milyon YTL'yi buluyor. Roche ilaç fırmasına mali şube ekiplennce yapılan baskının ardından SSK'ye yapılan satışlar mercek alınmış Başbakanlık Teftiş Kurulu müfettışleri de sağlık. çalışma, maliye bakanlıklan ve SSK müfettişleriyle ortak inceleme başlatmışlardı. Müfettişlerin tamamladığı rapora göre, devlet ilaç alımlannda 8 milyon YTL zarara ugratıldı.Başbakan Recep Tay^ Erdoğan'ın onayına sunulan raporun fiyatlandırmayla ilgili bölümünün sonuçlandığı, ihale ile ilgili bölümünde ise çalışmalann de\ am ettiği ögrenildi. îhale soruşturması tamamlandığında suçlu görülen bürokratlarla ilgili işlem yapılacak. Hazırlanan raporda SSK hastanelerinin ilaç ahm fiyatlan ile özel ve vakıf hastanelerinin alım fiyatlan arasında çok büyük farklar olduğuna dikkat çekildi. tlaç alımlannda tek bir kurumun karar verici olmasının istismara yol açtığını belirten müfettişler daha etkin ve geniş bir mekanizma için ulusal ilaç bilgi ağı kurulmasını da önerdiler. 'Bakanlık genelgeye uymadı' Müfettiş raporu Sağlık Bakanlığı'nın genelgeye u>Tnadığını da ortaya koydu. Roche firmasının '•Neorecormon" adlı ilacı için ucuz ilaç genelgesinin tam olarak uygulanmadığı ortaya çıktı. Genelgeye göre Türkiye'de fıyat belirlenirken Avrupa'daki en ucuz ülke baz almıyor. Ancak Neorecormon için fiyat veren Sağlık Bakanlığı'nın bu ilacın en ucuz satıldığı Yunanistan yerine Portekiz'deki fiyah baz aldığı beliru'ldı. Rapor üzerine Sağlık Bakanlığı'nın da kendi içinde Teftiş Kurulu'nu harekete geçirdiği bildirildi. Yapılacak incelemede diğer ilaçlardaki uygulamaya bakılacak, ıthal edilen diğer ilaçlarda en ucuz fiyatın uygulanıp uygulanmadığı kontrol edılecek. Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun ilk raporu savcılığa da iletildi. Bu çerçevede savcılığın raporu inceleyerek dava açıp açmamaya karar vereceği belirtiliyor. Yüce Drvarfdaki duruşmada Kora\ Aydın'ın yakmlan tanık olarak dinlendl (Fotoğraf: AA) '2 trilyon liralık tasarnıT ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Eski Bayındır- lık ve Iskân Bakanı Koray Aydın'ın Yüce Divan'da yargılandığı daTrada tanık olarak dinlenılen kız kar- deşi Arzu Çağlayan, eşi AK Çağlayan'ın hesabındaki 2 trilyon üranın eşinin tasarrufu olduğunu söyledi. Da\-amn dünkü durusmasına sanık KorayAydın ile avukatı BülentAcar katıldı. Da\"ada, Koray Aydın'ın kız kardeşi Arzu Çağlayan ile eniştesi Ali Çağlayan tanık olarak dinlenildi. Arzu Çağlayan, konularla il- gili herhangi bir bilgisi olmadığını söyledi Yüce Di- van Başkanı Mustafa Bumin'in "Hesabınızdaki 2 trirvon 130 miharliraileyaklaşık900 bin doknn kay- nağı nedir" sorusu üzerine Çağlayan, ev hanımı ol- duğunu, eşinin tasarrufları bulunduğunu. aynntılı bilgiyi eşinin verebileceğıni kaydetti. Ali Çağlayan da ifadesinde, "Hesabımda gözü- ken bu para, ashnda tek paradır. Dolan önce Ha- zine bonosuna.sonraTürkLirası'na çevirdim. 2004 yıtanda 2 trilyon 130 milyar lira oldu. Konıis>onda büyük bir hâta\-ardır" dedı. Çağlayan" ın ıfâdele- ri üzerine söz alan Koray Ayduı, Ali Çağlayan'a gönderdiği paranın malvarhğında bildirdiği, ken- di hesabına açılan hesaptan gönderdiği para oldu- ğunu belirterek bunun kayıt altında yapılan bir iş- lem olduğunu söyledi. Duruşma, 31 Mayıs Salı gününe bırakıldı. CHPTİYILDIZ: Bubir şike fezlekesi ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - CHP Genel Saymanı ve Şanlıurfa Mil- letvekili Mahmut Yddc, "Hakkımda hazırlanan fedeke bir şike fezfckedir \ e \ apılan hukuk skanda- lıdir" dedi. TBMM'de dün gazete- cilerin sorulannı yanıtla- yan Yıldız, "Benimle ilgi- İi fezleke hazırtanursa isti- faederim" sözlen hatırla- tılarak hakkında hazırla- nan fezleke ile ilgili dü- şüncelerinin sorulması üzerine şunlan söyledi: "Bu bir şike fezlekedir ve yapılan hukuk skandah- dır. Benimle 5 vıldır husu- met içinde olan bir kişinin şikâyeti üzerine hazırlan- mış bir senaryodur. Fezle- ke somut delülere ve ra- porlarada>akoiarakhazır- lanır. Sadece şikâyete da- yah bir fezleke olamaz." Erdem'den tepkj CHP Genel BaşkanYar- dımcısı Eşref Erdem de Yıldız hakİanda düzenle- nen fezlekenin hiçbir hu- kuki dayanağı olmadığım ileri sürdü. İsmi yolsuzluk iddialanna kanşan Cemal Kaya'nm milletvekilliği düştü AKP transfer veküini feda etti ANKARA. (Cumhuriyet Bü- rosu) - Enerji ve Tabii Kaynak- lar Bakanlığı'ndaki yolsuzluk operasyonunda ihale pazarlığı- na girmekle suçlanan ve hakkın- da fezleke düzenlenen AKP'li Cemal Ka>'a'nın milletvekilliği düşürüldü. îstifası TBMM Ge- nel Kurulu'nda dün oylanan Ka- ya'ya yargı yolu açıldı. Içtüzük gereği görüşmesiz ger- çekleştirilen oylamaya Cemal Ka- ya katılmadı. 200 dolayında AKP • îstifası TBMM Genel Kurulu'nda oylanan Cemal Kaya'nın milletvekilliği AKP ve CHP miüetvekillerinin oylanyla düşürüldü. 200 dolayında AKP milletvekilinin katıldığı oylamada 9 milletvekili 'ret' oyu kullandı. Ayağ ve Nezir Nasuioğlu istifa- mn reddi yönünde oy kullandı. AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat ise çekimser kaldı. Oylamanın ardından basın top- lantısı düzenleyen Cemal Kaya, milletvekılinin katıldığı oylama- da, CHP milletvekilleri de ıstıfa- nın kabulü yönünde oy kullandı. AKP'den MeükÖzmen. Nurettin Aktaş. SelahatnnBe>Tİbe\, Man- nız Güler, Abdurrahman Anik LokmanAyva, Fehmi Uyamk, Ali "Ben yargı\1a shaset arasuıdaki korku duvannı yıktun" dedi. CHP Genel Saymanı Mahmut Yıkhzhakkındaki fezlekeyi anım- satan Kaya, DenizBaykaTaeleş- tirilerini sürdürdü. CHP'nin üç numaralı yöneticisinin cumhuri- yet savcısınca suçlandığını \-ur- gulayan Kaya, şunlan söyledi: "Sayın BavkaL vatandaş Cemal'i bıraksın, milletvekih' Mahmut'a baksui. Vatandaş Mahmutda Bav- kal'msağmavesohınas^nmasm." DUZYAZI ORHAN BÎRGtT Futbol Tek Kaie Oynanmaz ki Halkçı Parti'nin eski Genel Başkanı Prof. Dr. Aydın Güven Gürkan, uzun süreden beri geçirdiği hastalı- ğı yenme uğraşının yanında istese de istemese de ül- ke sorunlan ile de uğraşıyormuş. ATV haberde Ali Kırca'nın ekrana çıkarttığı hem bi- lim hem de siyaset adamı ile yaptığı kısa süreli söy- leşi sırasında Gürkan'ı hasta eden nedenlerin arasın- da, o ülke sorunlanndan doğan stresin de bulundu- ğunu öğrendik. Kamuoyumuzun Aydın Bey'le tanışması, 12 Eylül darbesinden sonrakı geçiş dönemine rastlıyor. Var olan sıyasal partiler, o arada Cumhunyet Hafk Parti- si de kapatılmış. Ecevit, Demirel, Erbakan ve Tür- keş gözaltına alınmış. Parti yöneticileri ile parlamen- terlere on ile beşer yıl politika yapma yasağı konul- muş. Birsüre sonra Danışma Meclisi adı altında, MGK'nin vesayeti altında bir güdümlü geçiş dönemı. Daha sonra da yasaklılann aday olamadığı genel seçimler. Sayın Gürkan, işte o dönemlerde sosyal demokrat seçmenin yönelmesi istenilen Halkçı Partfden ön- ce milletvekili.sonra da o partiye genel başkan oldu. önceki akşamkiTV söyleşisinde, son genel seçim- ler sırasında pariamento dışındaki bir eski siyaset adamı olarak yaşadığı düş kınkhklanndan söz etti. Ama asıl düş kınklığının nedeninin, bugün ortada "par- ti" kimliği ile dolaşan politik kurumlardaki yozlaşma- dan geldiğini de anlattı. Sözlerinı elbette birebır not almadım. Bu nedenle de aynen iletmem mümkün değil. Ama Prof. Gürkan, üstüne basarak diktatörlükle yönetilen ülkelerde kar- şılaşılan sorunlaria, "sözde" parlamenter demokra- si içinde görev yaptıklannı zanneden partiler içinde- ki oligarşik yapıyı kıyaslayarak asıl kabahatin ikinci- lerin omuzlannda olduğunu söylemek istedi bence. Ya da ben de öyle düşündüğüm için Gürkan'ın ko- nuşmasını bu türiü yorumladım ve değerlendirdim. Giderek yapayalnız kalmakta olan bir ülkenin va- tandaşlan olarak 28 ay önce işbaşına gelmiş bir ikti- dann yakasına yapışabilecek bir güçlü politikacı lide- rin varlığından haberiniz var mı? Genelkurmay Baş- kanı'nın 90 dakikalık uyan brifingi. Anayasa Mahke- mesi Başkanı'nın önceki günkü tören konuşması sı- rasındakı tepkiler. Kıbns, Ermeni sorununu kangren- leştirmek için ortalara dökülen defterier, anılar ya da belgeler. Ve tüm bunlann karşısına Başbakan Erdoğan'ın "Türkiye'de bir halkın, bir de halkın temsilcileri- nin mutabakatı vardır. Görünen o ki halkın mırta- bakatı ile kurumlann mutabakatı henüz oluşmu- yor" gerekçesi ile çıkmaya kalkışması. 3 Kasım "zaferl daha çok öteki partilerin yengisi- nin doğal sonucu değil miydi. Yüzde 37'lik bir çoğun- luk. O günkü Yüksek Seçim Kurulu ile Yargıtay Baş- savcılığı arastnda seçime katılıp katılamayacak par- tiler için yürütülen tartışmalar. Nasıl hastalandığı hâ- lâ bir "giz" olarak kalan Ecevit'in böldürulen partisi. ••• Tüm bunlan artıktarihin değerlendirmesine bıraka- lım. Erdoğan'ın yukanda alıntı yaptığım sözleri olanak bulursa hilafetın bile getırilebileceğini milletvekilleri- nin aklına sokmaya çaJışan merfıum Menderes'in konuşmasını çağnştırmıyor mu? 3 Kasım seçimlerinde yenilmiş olan partilerin he- nüz hiçbirisi tam sağlığa kavuşamadı. özellikle solda olanı, yapay parti olarak yaşam sürdürmekten hiç de şikâyetçı sayılmayan bir avunma stratejisi içinde hâ- lâ, mirasyedilik yapıyor. Karşısında ne Meclis içinde ne de dışında etkin bir muhalefet hareketi görmeyen iktidartar için tek kale oynama lüksü, arada bir ofsayt bayrağının kaldınlma- sı ile duraklarsa, takım kaptanı ya da topu her ıste- dikleri zaman ayaklannda tutmaya alışmış olan oyun- culan kızdınp küstürüyor. AKP'nin türban sorununda toplumsal mutabakat- tan söz ettiğini unutmuş görünmesinin nedenini, uzun süreden beri tek kale oynamaktan sıkılmış olmasın- da aramalıdır. Maşallah. CHP dün Oktay Ekşi'nin de köşesinde vurguladığı gibi, ana sorunlanmızı çoktan kendi haline bırakmış bir strateji izliyor. Daha doğru- su bir şeyler yaparmış görünerek kendisini avutuyor. Karşı takım diye ortalıkta gölge gibi dolaşanlan ayak bağı sayınca, arada bir ofsayt var diye bayrak kaldıran yan hakemlere kızmaktan küsmekten baş- ka çözüm yolu bulamıyor AKR Faks: 0 212 677 08 21 obirg'rt(a e-kolay.net ESKİ YÖNETÎCILERE SUÇLAMA Bakû-Ceyhan 'da yolsuzluk savı HaberMerkezi - Ba- kû- Ceyhan projesinin Türkiye bölümünü mercek altına alan Enerji Bakanlığı Teftiş Kurulu, bu kapsamda eski BOTAŞ Genel Müdürü Gökhan Bil- daa, dönemin proje di- rektörü HüseyinErsoj' ve diğer personel hak- kmda devleti zarara uğ- rattıklan gerekçesiyle suç duyurusunda bulu- nulmasım istedi. ntvmsnbc 'de yayım- lanan habere göre, Enerji Bakanlığı Teftiş Kurulu incelemeleri kapsamında Bakû-Cey- han projesinin Türki- ye kısmını da mercek altına alındı. Hazu"la- nan soruşturma rapo- runa göre, projede BO- TAŞ'tan kaynaklanan nedenlerle gecikmeler yaşandı ve bu nedenle 23 milyon 673 bin do- lar gecikme cezası ödendi. Rapora, gecik- menin sorumlulan da yansıdı. Habere göre, proje kapsamındaki çeşitli iha- lelere kanlacak bazı mü- teahhitlerin önyeterlilik seçiminde liste dışı bıra- kıldığı belirlendi. Boru hattı güzergâhının "B" kısmında ihaleyi kaza- nan Alarko'nun sonra- dan ihale dışı tutulduğu da saptandı. Bakü-Cey- han projesinin finans- manım sağlayanulusla- rarası konsorsiyumun bu duruma seyırci kaldı- ğı eleştirisi de raporda yer aldı. Raporun sonuç bö- lümünde eski BOTAŞ Genel Müdürii Bildacı ve dönemin proje di- rektörü Ersoy ve diğer personel, müteahhitle- re ilave para ödenme- sine neden olduğu id- diasıyla göre^'i ihmal- le suçlandı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Baka- nı Hilmi Gülere sunu- lan raporda söz konu- su personel hakkında devleti zarara uğrattık- ları gerekçesiyle suç duyurusunda bulunul- ması isjendi.