22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
22 NİSAN 2005 CUMA CUMHURİYET SAYFA Eektronlk posta: denizsomdcıımhuriyetcofn.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212J12 44 97 17 Çenboğa Kadıköy Kızıltoprak'taki öğretmen evinin nöbetçi müdür yardımcısı Tuncay Çerboğa, önceki gün panoya duyuru asmış; kandil münasebetiyle alkol servisi yapılmayacaktır. Sorulduğunda bundan sonra böyle olacağını söylüyor. Adamın görevi, öğretmenlen günah işlemekten korumak! - Öğrenciler aç kalıyormuş... "Okumak karın doyurmuyori" E Yeni Papa Türk jjS düşmanıymış. B Papayı bulduk! EFENDİLER; yann, egemenliğin ulusa ait olduğu ilan edilecek; egemenlik kayıtsız koşulsuz ulusundur, denilecek. Çok kişi ne dendiğini tam anlamayacak ancak içinde bulunduğumuz koşullar nedeniyle bağımsızlığını elde etmek için herkes yaşamını ortaya koyacak. öbür gün, egemenliğin yanında bağımsızlık da elde edilecek ve hepiniz için yeni bir dönem başlayacak. Bundan sonrası çok daha önemli olacak. Efendiler, dikkat ediniz yann ilan edeceğiniz egemenliğiniz ve öbür gün elde edeceğiniz bağımsızlığınız, daha sonraki günlerde elinizden alınmasın! Egemenliğiniz ve bağımsızlığınız alenen elinizden alınmasa bile kâğıt üzerinde kalmasın! En kötü olanı budur. Kendinızi egemen ve bağımsız sanarak başkalanna kul ve köle olabilirsiniz. YannEfendiler! Bugün sizi kul ve köle yapmak isteyenler yann da, öbür gün de, daha sonraki günlerde de hep olacaktır. Sinsice içinize sızacaklardır. Sizden birilerini satın alacaklardır. Tarih, sinsilik ve satılmışlıklarla doludur. Açın okuyun! Tarihten ders almazsanız, yanndan sonraki günlerde egemenliğin kayıtsız koşulsuz ulusta olduğunu söylemek, bu sözü taşlara duvariara yazmak sizin egemen olduğunuzu göstermeyecektir. Efendiler! Dikkat ediniz, egemenlik çocuk oyuncağı değildır. Ulusa! egemenliğinizle oynanmaya başlandığı anda gereken tepki gösterilmezse ulusça tecavüze uğranılmış demektir ve bu durum sizi kul ya da köle yapmak isteyenlerin iştahını daha da kabartacaktır. Bundan sonrasında ulusal egemenliği unutmaya ve unutturmaya başlar; yılda bir kere de olsa dikkatleri çoluk çocuğa yönlendirirsiniz. Çocuklar tabii ki geleceğinizdir ama ulusal egemenliğiniz olmadıktan sonra hem çocuklannızın hem torunlannızın geleceği kulluktur, köleliktir. Çocuklar, oturtulduklan koltuklann gerçek sahibini bilemez ve büyüdükleri zaman ulusal egemenliğin ne anlam ıfade ettiğinin farkına varamaz; şarkı söyleyip dans etmek sanır. Acı ama gerçek budur! Efendiler... Yann, egemenliğin ulusa ait olduğu ilan edilecek; öbür gün bağımsızlık elde edilecek. Siz astl daha sonraki günleri düşünün! Koltuk Erol Uyar "Bu ülkede koltuğa oturanlar mı saçmalamaya başlıyor yoksa saçmalayanlar mı koltuklan kapıyor?" Gidişat Hamza Saykan: "Ispanyollar 1500'lü yıllarda süreklı batıya giderek Hındistan'a ulaşılacağına inanıyoriardı. Bizimkiler, 2000'li yıllarda sürekli batıya giderek Iran'a ulaşmaya çalışıyor!" Özel Kalamış Okulları kapamrken ÖZEL Kalamış üsesi, Fen üsesi, llköğretım Okulu ve AnasmıfTndan oluşan Özel Kalamış Okullan kapanıyor. Okul yönetiminin velilere gönderdiği yazıda, 54 yıl boyunca her gün biraz daha gelişerek büyüyen okulun son yıllarda yaşanan sosyo-ekonomik olumsuzluklar nedeniyle bu eğitim yılı sonunda ilgilı yasa ve yönetmeliklerin ilgili maddeleri uyannca kapatılacağı bildiriliyor. 500 öğrenci başının çaresine bakacak! Özel okul sonuçta ticari bir iştetme. Tıcarethaneyi kapatmaya yasal bir engel bulunmuyor. Ancak eğitimci etiği, okulun yeni öğrenci almayıp \ son öğrencisini mezun ettikten sonra kapatılmasını gerektiriyor. Her ne kadar özel okullar piyasasında büyük bir ekonomik kriz yaşanmıyorsa da varsayalım Kalamış Okullan, mali bir batağın içine düşmüş ve bu nedenle hemen kapanması gerekryor olabilir. Böyle bir durumda bile yine eğitimci etiği; başka bir sermayeye okulu satmayı gerektirmiyor mu? Kalamış Okullan'nı "okul" olarak satın almak isteyen başka özel okullar varken, buna yanaşmamak ve büyük bir inşaat şirketiyle kat karşılığı lüks daireler ya da bir holdingle özel hastane pazarlığı yapmak neyin nesi oluyor? Yüksek Yerilim Hattı erdincutfcugı yahoo.com Şimdi devir, 80 günde devri sanal âtem! Hem Müslüman Hem Demokrat MERİÇ V^LİDEDEOĞLU Geride bıraktığımız şubat ayında Prof. Dr. Nihat G. Kını- koğlu, Cumhuriyet'te (25.2.2005) çıkan "Din, Şeriat ve örtünme" başlıklı makale- sinde, tek Tannlı dinlerin dinsel ve dünyasal yaşam alanlarını, bunlann ayrımını bılimsel bir anlatımla ortaya koyuyordu. Prof. Dr. Kınıkoğtu: "Dinin esaslan (ınancın ahlak kuralla- n) ile şeriatı (ibadetler ve sos- yal ilişki kurallan) birbirinden farklı şeylerdir" diyor, ardın- dan: "Şeriat ve ibadet kural- lannı değişmez şekillere bağ- lamak şeriata ve kurallara tap- maktır, şirktir. Değişmeye di- renen her canlı, her sosyal düzen yok olur" diye de ekli- yor. Ord. Prof. Sabri Şakir An- say da aynı görüşteydi; yani dünyasal yaşam alanı ıle din- sel yaşam aianını birbirinden ayrı tutuyordu.(1) 19. yüzyıl kimi Islam din adamları da bu görüşün ya- nındaydılan dünyasal alanla il- gili kurallan, dinin temeli olan inanç (itikat) alanından ayır- mak için bunları "Fer'i Hü- kûmler", ikinci dereceden ku- rallardiyeadlandınp, bu kural- lann değişebileceginden söz etmişlerdir.(2) Bu iki alanın birbirinden ay- rılması tek Tannlı her üç din için de çok önemlidir, bu ayn- mın ilk kez Hıristiyan toplum- lannda benimsenmesi, dinin siyasal yapının ve toplumsal yaşamın düzenlenmesinin kaynağı olmaktan uzaklaştınl- ması ile sonuçlanmış, kısaca- sı laikliğe vanlmıştır; böylece bu aşamayı yakalayan ülke yurttaşlannın "hem Hıristiyan hem demokrat" olma olanağı doğuyordu. TekTannlı ilk din olan Muse- vilikte ise günümüze dek böy- le bir ayınm yapılıp kabullenil- memiştir; yani bu dinin temsil- cisi olan Israil'de laiklik henüz tüm ulusça benimsenip yürür- lüöe konmuş değildir. Tsraıl'in bir anayasası yok- tur; meclisteki Şas partisine göre anayasa kutsal kitaptır. 2000'li yıllarda başbakan olan Ehud Barak, "laiklik devrimi" dedıkleri bir dönüşümü baş- latmış ve yapılmak istenenle- ri özetle şöyle sıralamıştr. Eğitim biriiği reformu, evlili- ğin devletçe gerçekleştirilme- si (medeni yasa), kimi dinsel topluluklaratanınan ayncalık- lann kaldınlıp herkes için eşit- lik sağlanması, cumartesi günleri çalışma yasağının kal- dınlması, bir anayasa hazırlan- ması gibi. Ehud Barak seçimi kaybe- dince bu atılım da askıya alın- dı, dolayısıyla Israil'de dinin dünyasal yaşamı düzenle- mekten, "siyasal meşnıiyetin kaynağı" olmaktan tümüyle uzak olduğu söylenemez, bu bağlamda gerçek bir demok- rasiden söz edilemeyeceği gi- bi Israil'de "hem Musevi hem demokrat" oluştan da söz edi- lemez. Üçüncü tek Tanrılı dinde, Müslümanlıkta bu olanak "la- /fc'Türkiye Cumhuriyeti devte- tinde yaratılmıştır; yaklaşık bir buçuk milyarlık Islam dünya- sında yalnızca yetmiş milyon- lukTürk'ıye'de seksen yıldır Is- lamın dünyasal ve dinsel ala- nı birbirinden aynlmıştır, böy- lece demokrasi ve Islam bir arada yaşayabildiğinden, Türk insanının "hem Müslüman hem demokrat" olmasından söz edilebilir. öteki Islam toplumlarında bu aynmın yapılamamasının nedeninin dinden kaynaklan- madığını belirten Prof. Dr. Kı- nıkoğlu, bunun kanıtı olarak da: "Bugün dininizi famam/a- dım" (Maide - 3) ayetini ve bu ayetten sonra da "hukuki ayetlerin tebliğ olmaya devam etmesi"n\ göstermektedir. Suriye, Fas.Tunus, Mısır gi- bi Islam ülkelerinde bu aynm şöyle kenanndan köşesinden algılanıp kimi uygulamalara geçilmişse de laiklikten, dola- yısıyla demokrasiden söz et- me olanağı yoktur. öte yandan zaten Batı - özellikle ABD- bu oluşumun, bu aynmın Jslam toplumlann- da eksiksiz uygulanmasından yana değil; dahası Türkiye'de- ki uygulamanın da sulandınl- masını istemekte; üzücü olan iktidann da bu görüş doğrul- tusunda olup bu yolda kendi- ni programlamasıdır. (1) Ord. Prof. S. Ş. Ansay, Hu- kuk Tarihinde Islam Hukuku, Ank. Ünv. 1953. (2)A.g.y. KİM KİME DUM DUMA BEHİÇAK behicakfn turk.net ÇİZGlLÎK KÂMİL MASARACl kamilmasaracitı mynet.com BULUT SATAt BEBEK (0% Mü? -cr NURAYÇtFTÇt KAV-MlşhKrtLA bEYRıMCı 1 — s bulutbebeki" hotmail.com ıl^T'PAR ] HAYAT EPtK TtYATROSU MVSTAFA BİLGÎN hayatepikia nrynet.com 2B YASALAŞIftSA BÖYLE. KONFERANS ELMAU ATATURKÇU DÜŞÛNCE DERNEĞI - ANTALYA CUMOK ÇAĞRtSI AB YAUUUUU ve GBÇBOER Yılmaz DİKBAŞ Afaşhrmacı Yazar - Kımya Mûhendıslen Odası Antalya il Temsı/c/sı Sen geimezsen bir eksiğiz! Tarıh: 22 Nisan 2005 Cuma, Saat: 20.30 Yer. Eltnalı BelecJiyesi Konferans Salonu Iletişim-Bilgi: Malık ASUTAY: 618 68 75 ve 76 - 0 532 673 5715 Hıcran KARABUDAK: 247 6717 - 0 532 325 05 63 23 NtSAITDA ANKARJTDA U MKÜSTEYİZ! TARÎHTE BUGÜN MLMTAZ ARIKAN .\ısan unnc.mumtaz-arikan.com 'kPAMOL SENmmsi'YLE UNLÖ N, FKAHSIZ BESTECİSİ EPOUARD DA ÖLDÜ. İSPANYOL A*U1 B FRAUVC, SOİIUOD, ^ ^ 6iSi BESTECILEZ- 0 RÇfl Ç . AUCAtC, UZUM YAPtn, 'İSPAHYOL. SCNFO 'E PA&UD SABASA S^lAftçYKO HAYSANUSfNI KAZANMISTt. BAKIŞ AÇISI Dr. GÜRBÜZ ÇAPAN KutsaHapımız ve Biz Biz toplum olarak, topluca ve aynı anda konuş- mayı severiz. Herkes her konuda derin fikir sahibi- dir. Topluca dolaşmayı, topluca hareket etmeyi se- veriz. Topluluk nereye biz oraya... Bakın Trabzon'a.. 2000 zatı muhterem topluca 6 kişinin üstüne nasıl gidiyor. Topluluğu kızdırdı diye mahkememiz de 6 kişiyi tutukluyor. Tek yönde, topluca hareket bizim vazgeçilmezimizdir. Dün de Gönen'de 700 yurtta- şımız Gönenlilere kûfredilmiş diye 7 saat bir mey- hane önünde nöbet tutmuş. Biz küfrü sevmeyiz. Kü- für edeni linç ederiz. Artvinli meyhaneci Gönenlile- re küfrediyor. Vay adi! Hiç Gönenli meyhaneci kü- für ediyor mu?ü 1976 yılı tıp fakültesinde okuyoruz. Diyarbakır'ın Ulu Camii'nden çıkan bir grup Müs- lüman, camiyi yakmayalım diye Allahu ekber nida- lanyla 1.5 km. yol yürümüşler... Kâfirterin olduğu tıp fakültesine doiğru. Emniyet Müdüriüğü'nün, Çarşı Karakolu'nun önünden geçmişler, kimse görme- miş, duymamış! 500-600 kişilik bir güruh ellerinde uzun sopalar, baltalar, bıçaklaryürüyorlar Allah, Al- lah nidalanyla.. bizden başka ne gören, ne duyan var! 0 gürültüye dışan fırlıyoruz. Ne olduğunu an- layamadan bir arbede... Son hatırladığım; okulun giriş kapısında pejmür- de kılıklı, elinde bıçaklı birisi. Ne oluyor? Kimsin? Kelimeyi şahadet getiren zat "Şehit olecağım!" Üzerine yürüdük. Bu sefer cebinden kirli- beyaz bir mendil çıkararak "teslim oluyorüm" diye bağırma- ya başladı. Elinden bıçağını ve mendilini alıp yola saldınyoruz? Bakıyor, gözteri fal taşı gibi açılmış "Gedem mi? Bişey yapmecek misiniz? Gedem mi?" Gülüyoruz. Hadi git diyoruz. Gidip-gidip ge- ri bakıyor. Ağlar mısın, güler misin? Ey halkım ne- dir senden çektiğim? O zamanlar, komünistler ve Aleviler cami yakar- dı! Bütün camileri bir biryaktık! Maraşta, Çorum'da, Zile'de, Elazığ'da bol bol cami yaktık! Bir Aleviler yakıyor, bir biz solcular yakıyorduk! Bir yanş bir ya- nş.. sorma gitsin... Kış yaz hep cami yakarak ısınır- dık. 1980 sonrası halkımız yeniden yapmaya baş- ladı camilerini. Yoksa dinsiz-imansız gidecektik!.. Bayrak Bir ulusun toplam değeridir... Ortaklaşa onurudur. Hudutlan ve insan topluluğunun ortaklaşmış sem- bolüdür. Herkesin dibinde tartışmasız, güven için- de duracağı bir imgedir. Bunun sevgisini tartışmak abesle iştigaldir. Tartışan densiz olabilir. Aklı salim kimsenin böyte birgaflete düşeceğini sanmam. Bayrağa saldın, Misak-ı Milli'ye saldındır. Ceva- bı da dünde hazırdır... Talat Pasa'nın Sirkeci Ga- n'na gidip askere er yazılması ömek yurttaşlıktır. Edime işgaline karşı eski bir başbakan er yazılabit- miştir. Yoksa oturduğu yerden ahkâm kesmesinin, yurttaşlan birbirini boğazlamaya teşvik etmenin, yurt ve bayrak sevgisiyle hiçbir alakası yoktur, ola- maz da. Ulusal onurumuzu, değerlerimizi, güvenli- ğimizi koruyacak ciddi bir ordumuz, azımsanmaya- cak polis gücümüz ve adalet sistemimiz var. Biz ar- tık kabile değil, modem devletiz. Herkes ödevini ya- pıyor ve yapar. Durumdan vazife çıkarma gayret- keşliğine de enge) olacaklannı sanınm. Kökünden kopmuş ipsiz- sapsızlann toplanma sı- ğınma yeri olmamalıdır bayr-ağımtzın attı. Sahi-? Doğ- da bile bayrağı yakmayanlar Mersin'de 2 çocuğa niye yaktırsınlar. Yoksa bu batmakta olan bir bay- rak fabrikasının ucuz numarası olmasın? Akıl akıl gel bize de takıl... Hûkümet Basiretsiz hükümet, geç, kısık sesle bu olaylara karşı çıkıyormuş gibi yapıyor. Ezilmiş, horlanmış, yoksul, umutsuz kalabalıklar öfkelerini kendilerin- den daha zayıflarakusuyor...Kendilerineözgü öte- ki yaratıp onlara şiddet uygulayarak rahatlamaya çalışıyor. Bu birilerine iyi gelmemeli... Yann size de sıragelir... Etrafımızdarenklerayaklanıyor... Iktidar- lar kaçacak delik bulamıyorlar. Devlet; Iş-aş-özgürlük üçlemesiylevar olur. Iş-aş bulamıyorsanız bile özgürtükleıie oynamayın... öz- güriük bir gün size de lazım olur. Medeni insan; ötekiyle banş içinde yaşayabilendir. Mersin'de Kûrt, Trabzon'da Tayad'lı, Adapaza- n'nda demokratik kitle örgütü olmak, Gönen'de Art- vinli olmak öteki olmak için yeterlidir. Her an linç ka- pıda... gurbuzcapanıa eksev.org. tr Fax:0212 672 73 79 1 2 3 1 B U L M A C A SEDAT YAŞAYA1V SOLDANSAĞA: îyîstanbul'un Çatalca ilçe- sinde, Kapa- 21 dokya'daki 3 kaya yerleş- melerineben- zer ma|ara- lar. 2/ Bir za- man birimi... OğuzKağan 1 2 3 4 üe özdeşleşti- rilen Hun im- paratoru. 3/ En uygun durum ya da zaman... İyi, gü- zel. 4/ Çok işleyen, 2 canlı,hareketli...As- 3 ya'da bir ırmak. 5/ îki tarla arasuıdaki smır... Eskiden har- man ürünlerinclen onda bir oranırtda 8 ahnan vergi. 61 Ka- 9 [___ lınbağn-sağm son bölümü. 7/ Tuzağa düşî şey... Sıtma mikrobunu aşılayan srvrisinek. 8/ Ha- lojenler grubundan bir element... Eski bir Hint tannsı. 9/ Közlenımş patlıcan, sarımsaklı yoğurt ve kıymayla yapılan bir yemek. YUKARTOAN AŞAĞIYA: 17 Edebiyatta, övej- ^^ görünüp yerme, yeriyor- muş gözüküp övm e sanah. 2/ Olen kimsenin vü- cudu... Daha iyi, Ve|.3/Çıplak, tüysüz... "O" gös- terme sıfatımn e$,ki biçimi. 4/Bir gıda maddesi... Bir kadın giysisi. 5/YahyaKemal' in hece ölçüsüy- le yazdığı tek şiirı... öğütülmüş tahıl. 6/Uluslara- rası Para Fonu'nvm simgesi... (iemide yelkenlerin açılması. 7/NecatiCumah'nın, bir adı da "'Tütün Zamanı" olan romanj Y.\K, safha. 8/ "Akdeniz anania" de den,len kansızlık hastahğı. 9/ Keten tohumu... Kimi ^tiaierden elde edılerek cilacılık- ta kullanılan bir t^j- zamk-reçine.. ,
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear