25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 19 KASIM 2005 CUMARTES 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Kocaeli Çanakkale Izmır Manısa Aydın Denızlı SY SY SY SY SY SY SY SY 13 13 18 15 16 16 16 16 Sinop SY 19 Adana SY 20 Samsun Trabzon Gıresun Ankara Eskişehır Konya Sıvas PB PB PB Y .Y Y PB 19 20 18 13 15 14 11 Zonguldak SY 16 Antalya SY 19 Kars Mersin Dıyarbakır Şanlıurfa Mardin Sıırt Hakkân Van SY PB PB PB PB PB PB 20 15 18 14 13 9 8 PB 8 Butun bolgelenmız parçalı çok bulutlu. Mar- mara, Ege Akdenız, Iç Anadolu'nun guneyı ve batısı, Batı Karadenız. Orta Karadenız ın ıç ke- sımlen Dogu Anado- It nun öat/sı ile Adıya- man Gaaantep ve Kilıs çevrelerı yağrşfr geçe- cek Hava sıcaklığında ooemlı bır değışıklık ol- mayacak DIS MERKEZLER Oslo Helsmkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn PB K K PB PB PB PB K ü 3 0 7 8 6 4 4 Münıh PB 5 Zurih Berlin Budapeşte Madrıd Vlyana Belgrad Sofya Roma Atına K K PB K K K PB Y 4 4 15 3 3 4 13 20 PB 4 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahıre PB B B B B B PB PB U 18 -1 19 13 16 9 23 PB 19 •Tahran Pançalı bLİut'u : S.S ç< '—ı, BuMiL ^ Çok Dulutlu • YaOmur'u Gök gunjltülu GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada diği cağdaş ülkeler düzeyine ulaşmak olduğunu ve Atatürk çizgisine bağlı kalırsak başanya ula- şabileceğimizi söylüyor. Aynı günlere rastlayan "ikiRTE". RTE'nin takıy- ye uygulayarak bir öyle bir böyle konuşmasına, ör- neğin din amaçlı açıklamalanndan sonra sözcüsü Akrf Beki'nin eline yazılı bir açıklama vererek ka- muoyundaki sert tepkileri önlemeye çalışmasına biz alıştık. Allah birdir dışında açıktan söyledikle- rine artık inanmak zor, hatta olanaksız. Batı için bir yüzünde din kurallan, öteki yüzün- de Atatürk'ü kullanan iki RTE yok. Ortadoğu'da maşa gibi kullanabilecekleri tek bir RTE var! • • • • Batı, Türkiye'de yaşananlara lakayt. örneğin Ko- penhag ölçütleri arasında din kurallarıyla yöneti- len bir devlete yer olmadığını anımsamıyor bile. Başbakan'ın Danimarka'da PKK organı Roj TV temsilcilerinin bulunduğu basın toplantısına katıl- mayışını AB adına Olli Rehn eleştıriyor; lakin RTE'nin Avrupa Birliği'nin yargısal bir parçası olan AİHM'nin din adamlanndan (ulemadan) görüş alın- masını içeren dayatmasına karşı çıkmıyor. Bizdeki aklıevvel yalakalar ayn bir âlem: dava- cıyı haklı bulan, devletin kazandığı davayı bizi bağ- lamaz diye reddeden bu hükümeti savunuyoriar. • • • Içeri de dışan da bir başka âlem. Bölücülerin ey- lemleriyle tepki göstermeyen dışarıdakilerle ilgili gelişmeler dikkat çekici. Şemdinli olaylannı yargı araştınyor. Pekâlâ! La- kin nedense toplumsal devinimlerin içyüzünü araş- tırana... devletin uyarılanyla değil, PKK'nin siyasal uzantısı olarak görev yapan siyasal kuruluşun is- tekleri doğrultusunda çatışmalann, kepenk indir- melerin birden sona ermesindeki nedenleri, niçin- leri ortaya koymaya (yargısal ve yönetsel) çaba gösterene rastlanmıyor. Devletin temsilcisi Hakkâri Valısı Erdoğan Gür- büz'ün Şemdinli ve Yüksekova'daki olaylann "öte- ki yüzüne" bakan... örneğin DEHAP'lı belediye başkanlan ne istiyorsa halkın onu yaptığına deği- nen açıklamalannı savcılarsoruştunmaya almıyor. Sözü edilenler ise devletin valisini devlete şikâyet edecek kadar cüretkâr. Yüksekova'da özellikle (Önceki gün) cenazele- rin geçeceği güzergâhta oturan polis ve askerter- le, lojman yetersizliği nedeniyle kirada oturan ka- mu görevlilerinin, saldın olasılığına karşı evlerini terk ettikleri dikkate alınırsa... devlete karşı PKK emriyle Hakkâri'de daha neler olabileceğini kes- tirmek olanaksızdır. Dikkatinizi bir başka noktaya çevirelim: Güney- doğu ve Doğu illerimizde görev yapan jandarma- yı eleştirel gözle irdeleyip gereken önlemierin alın- masını isteyen son AB llerleme Raporu'nun açık- landığı günün ertesinde Hakkâri'de olayların baş göstermesi, garip ama üzerinde durulması gere- ken bir olgu değil mi? AKP ve CHP kan kaybettl Memura göre dört parti barajı geçiyor ANKARA (ANKA) - Kamu çahşanlannuı kurduğu ve 18-35 yaş arasındaki kdşilerin de iş başvurulan için girdiği memurum.com ınteraet sitesınde, "Bugün se- çim olsa hangi partiye oy verirsiniz" konulu bir anket yapıldı. Söz konusu ankete 55 bin 255 kişi katıldı.An- kette, yüzde 28.08 ile AKP birinci parti olur- ken MHP yüzde 15.58 ile ikinci, CHP yüzde 13.35 ile üçüncü, DYP yüzde 10.73 iledördün- cü parti oldu. Ankette, Anavatan Partisı'ne yüzde 8.18, SP'ye yüz- de 7.38, SHP'ye yüzde 3.08 oy çıkarken, karar- sızlar 4.59 çıktı. Ankete katılanlann 9.4'ü ise diğer partilere oy verdi. Sıcaklık 8-10 derece azalacak Meteorolojiden kar uyansı tstanbul Haber Ser- visi - Meteoroloji Genel Müdürlüğü, tüm yurtta hava sıcaklığının bu- günden itibaren 8-10 derece birden azalacağı- nı, karla kanşık yağmur ve kar yağışının göriile- ceğini açıkladı. Soğuk ve yağışlı hava, bugün yurdun kuzey kesimin- den başlayarak pazarte- si tüm yurdu etîdsi alfı- na alacak. Yetkililer, so- ğuk havaya karşı vatan- daşlan tedbırli olmaya, araçlannın bakımını ve eksiklerini tamamlama- ya çağırdı. Bu arada, Is- tanbul Büyükşehır Be- lediyesi. yaklasan kış koşullanm dikkate ala- rak Istanbul'u 9 bölgeye ayırdı. Afet Koordinas- yon Merkezi'nde (AKOM) 2005-2006 yı- lı kış zirvesi yapıldı. Is- tanbul Belediyesi Genel Sekreteri Mesut Pektaş başkanlığındaki toplan- tıda alınan kararlara gö- re, olumsuzhavakoşul- lanyla mücadele için kenttekı müdahale istas- yon sayısı ise 145"ten 204'e çıkanldı. Yine gaspçı dehşeti • ISTANBUL (AA) - Bağcılar'da, içınde para olan çantasıyla taksiye büıen Bahn Kına (32) tak- smın önünü kesen 3 gaspçı tarafından sılahla vu- rularak öldürüldü. Güneşli'dekı bır banka şube- sinden para çeken Bahn Kına, tkıtelli'ye gıtmek için bir taksiye bindı. Taksının önünü otomobille kesen 3 kişi, arka koltukta oturan Kına'ya sılahla birkaç el ateş ettıkten sonra, içınde para olan çan- tasını alarak kaçtı. Kzna'nın gaspçılar tarafından alınan çantasında 15 bin YTL olduğu öğrenıldı. Çöp kovasınayerleştirilenbombanınpatlaması sonucu 1 kişi öldü, 12 kişi yaralandı Beylikdüzü'nde patlama Jandanna ve polis olay yerinde birlik- te inceleme yaptı. (FATlH ERDOĞDU) tstanbul Haber Servisi - Istanbul Beylıküzü'nde çöp konteynerine konan bomba- nınpatlaması sonucu 1 kişi öl- dü, 12 kişi yaralandı. Istanbul Valisı Muammer Güler "Parça tesirli A-4 tipi bom- ba ihtimali var, cep telefonu düzenekli" dedı. Istanbul'da son günlerde ar- tan bombalı saldınlara birye- nisi daha eklendi. Beylikdü- zü'ndeki Tatilya Eğlence Merkezi'nın karşısındaki üst geçidin ayak kısmında bulu- nan çöp konteynennde saat 18.30 sıralannda şiddetli bu- patlama oldu. Patlamada, oto- büs durağında bekleyen ve ya- ya olarak geçenlerden Berkay Doğan. Candemir Apaydın, Aslan Çağlayan, GülayTan, Tanjn Şirin, "babası Mecit Şi- rin, Gûlay Güz, Mustafa Sa- yar, Büşra Oto, Ömer Ak- çura, Faruk Aslan vekimlı- ğı belirlenemeyen 2 kişi yara- landı. Yaralılardan Mustafa Sayar (36) kaldmldığı hasta- nede yapılan tüm müdahalele- re karşın yaşamını yıtirdı. Ya- ralılardan ÖmerAkçura ame- hyata aluurken, bacağında do- laşım bozukJuğu olan Faruk Aslan ise Istanbul Tıp Fakül- tesi Hastanesi'ne se\k edildi. Diğer yaralüar ise çevrede bu- lunan özel hastanelere kaldı- nldı. Patlamada, olay yeri ya- knımda bulunan bir otomobil- de de hasar meydana geldi. Is- tanbul Valisi Muammer Güler. Emniyet Müdürü Ce- lalettin Cerrah ile yarahlan hastanede ziyaret etti. TÜBİTAK-MAM'I GEZDİ Erdoğanyine üniversitelere yüklendi Haber Merkezi - TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi 'ni (MAM) gezen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan,YÖK'ü eleşti- rirken dıle getirdifi, "Büyük üniversiteler arasında Türk üniversiteleri yok" sözlenni yı- neledı. Erdoğan, "Neden dön- yanın en i\i, en iddjalı bir, hat- ta birkaç üniversitesine sahip değiliz? Teknolojide, bilimde, sanatta. düşflnce üretiminde bağımlı bir ülke olmaktan hız- la uzaklaşıp. kendi kaynaklan- mıa barekete geçirmek zorun- dayız" dedı. Erdoğan, dün TÜBlTAK'm Gebze Yerleşkesi'nde temaslar- da bulunarak MAM Başkanveki- li ÖnderYetiş'ten bilgi aldı. Yer- leşkede konuşan Erdoğan,Ar-Ge desteklerinin katlanarak arttığı- m belirterek "2005 sonu itiba- rıyla Ar-Ge çabşmalanna 110 miryon dolartık destek vermiş olacağız" dedi. Üniversitelere yönelik eleştirilerini burada da sürdüren Erdoğan, "Bilim in- sanlanmız topluma, iş dünya- sına kapab kaldı.Toplumla, sa- nayiyle, iş dünyasıyla ilişkisi sağiıkb geliştirilemedi. Bilim insanına layık olduğu değer ye- terince verilmedi, verilemedi. Oysa bu alanda gelişen dünva- ya ayak uyduracak, rekabet edecek bir değişim gerekü. Hü- kümet olarak bu değişimin pe- şindeyiz" diye konuştu. Abdullah Gül.22 Kasım'da Almanya Başbakanı olması beklenen Merkel'le bir araya geldi. Merkel'i Türkiye'ye davet eden Gül, Merkel'in bu davete olumlu yanrt verdiğini söyledi. 'AB araç, değişim amaç' Dış Haberler Servisi - Dı- şişleri Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdullah Gül, "Bizim amacınuz, ne olursa olsunAB değildir. Bizim esas amacınuz, Türldye'yi değiş- rirmektir. Türldye'yi trans- formasyona uğratmaktır.AB bunun bir vesDesidir" dedi. Almanya'da bir dizi temas- larda bulunan Dışişleri Baka- nı Gül, Türk gazeteciler için Türkiye'nın Berluı Büyükelçi- liği'nde basın toplanhsı düzen- ledi. Temaslan kapsamında 22 Kasım'da Almanya başbakanı olması beklenen Demokrat Birlik Partisi (CDU) Genel Başkanı Angela Merkel ile görüşmesini de değerlendirdi. Gül, yenı Alman hükümetinın de bugüne kadar Türkıye ile AB arasında alınmış olan tüm kararlara bağlı olduğunu be- lırttı. Gül, "Almanya, Türki- ye'nin bu süreci en iyi şekil- de işletmesi için elinden gele- ni yapacaktır. Bizim amacı- mız ne olursa olsunAB değil- dir. Bizim esas amacımız, Türldye'yi değiştirmektir. Türldye'yi transformasyona uğratmaktır. AB bunun bir vesilesidir" dedı. Gül, Merkel'in kendisine Suriye ziyaretini de sorduğu- nu, kendisine bu konuda bilgi verdiğini kaydetti. Mesud Barzaninın Merkel ile görüşmesi konusunda ne düşündüğü şeklindekı bir so- ruya karşılık Gül, "Ne olacak ki. Bizim meselelerimiz bize yeter. Barzani, Merkel ile gö- rüşebilir. BarzaniTürkiye'ye geldi. Benimle görüştü. Sa- yın Başbakan'la görüştü. Bu görüşmelerde neler konuşu- luyor. bunlar önemlidir. Irak konusunda Almanya'nın ve Türkiye'nin görüşleri birbi- rine paraleldir. Irak'ın birli- ğinin, toprak bürünlüğunün korunması" karşılığını verdi. Arpah ölünce Van'da 4 çete 9 çıkü Yüzüncü Yıl Üniversitesi 'ndeki soruşturmada, daha önce görevsizlik kararı verilen 'fişleme' ve 'manevi cebir 'suçlamaları iddianameyegirdi ANKARA (Cumhuriyer) - Van Cumhurıyet Başsavcılı- ğı'nca Prof. Dr. Yücel Aşkın ın da aralannda bulunduğu görevli- ler hakkındakı davanın iddiana- mesine, çete suçlamasının teme- Iindeki "fişleme" ve "manevi cebir, baskı ve tehdit" unsurla- rının EnverArpah'nın intihann- dan 1 gün sonre eklendıği ortaya çıktı. 2 Eylül'de görevsizlik kara- n veren savcıhğınArpalı'nuı ölü- münün hemen ertesinde aym ko- nulan dava kapsamına ahnası dikkat çektı. Soruşturmaya başlandığı gün- den bugüne değin tartışmalan sü- ren Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın da aralannda bulunduğu yöneticile- re ilişkin davamn iddıanamesin de ilginç rastlanular yer aldı. tddianameye, Aşkın başta ol- mak üzere sanıklara atılan ve te- mel suçlamalar arasında yer alan "fişleme", manevi cebir ve bas- kı suçlamalannın davamn açıl- masından bır gün önce eklendiğı ortaya çıktı. Soruşturmadaki rast- lantılar bununla da sımrlı kalma- dı. Savcılık, Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Rektörii Prof. Dr. Aşkın'a yönelik soruşturmaya başlanmasından sonra suçlama- lann önemli bir bölümünü kapsa- yan Aşkın hakkındaki "Kişisel verileri hukuka aykın olarak kaydetmek ve toplamak, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek, mal bildiriminde bulunulması hakkındaki kanuna muhalefet etmek, külrür ve tabiat varhk- lannı koruma kanununa mu- halefet etmek ve görevi körüye kullanmak suçlanndan" 2 Ey- lül 2005 tarihinde "görevsizlik" karan vererek dosyayı başsavcı- lığa gönderdi. 2 ay sonra yeniden Savcılık görevsizlik karan ve- nlen konulan, cezaevınde ıntıhar eden EnverArpah'nın ölümünün ertesi günü olan 14 Kasım'da ye- niden ana dosyaya dahil ettı. Id- dianamede, bu durum şöyle anla- tıldı: "...Rektör ve yönefimi ta- rafından 2547 sayüı yasanın AŞKIN HÂLÂ YOCUN BAKIMDA YUSUF ZtYA CANSEVTR VAN - Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi Başhekimi Doç. Dr. Hü- seyin Avni Şahin. Rektör Prof. Dr. Yücel Aşkın'ın genel sağlık duru- munda iyileşme görüldüğünü, an- cak hayati riskin tümüyle yok ohna- dığmı söyledi. Önceki gece geç saatlerde YYÜ Kampusu'ndaki Radyoloji Ünite- si'ne kaldmlan Rektör Yücel Aş- kın'ın MR'ı çekildi. Başhekım Doç. Dr. Hüseyin Avni Şahin, şu bilgile- ri verdi: "Bu inceleme sonucunda hocamızda 'aort' dediğimiz atar- damarında genişleme olarak yo- rumlanabilecek anevrizma tespit edildi. Hastamızın sağlığı elverdi- ği ölçüde de ileri tetkik ve girişim- sel tetkikleri yapılabilecektir. Bundan kastım, anjiyografik in- celeme hastanın genel durumu iyileştikten sonra yapüabilir. Çün- kü kendisi de bir risk oluşturur." 7/L ve 13/b-4. maddesini psiko- lojik bir baskı, akademik ve idari görev yönünden bir tehdit aracı olarak kullandığı ve yap- makta olduğumuz ana soruş- turma dosyası ile birlikte de- ğerlendirilmesi ve unsuriannrn bir arada tartışılması gereke- ceğinden Van Başsavcılığı'na göndermiş olduğumuz görev- sizlik kararına konu suçlardan olan, hukuka aykın kişisel veri toplamak ve özel hayatın gizli- liğini ihlal etmek suçiarı, suç ilişkisine dayah hiyerarşik ya- pılanma içerisinde işlendiği, ta- nık beyanlan ve toplanan diğer bUgilerden anlaşıidığından re- sen yeniden Başsavcıvekilliği- mizce bu suçlar yönünden de hazıriık soruşturması başlatıl- mış olup 14 Kasun 2005'te ana dosya ile birleşrjrilmiştir." Soruşturma kapsamında 11 Temmuz'da tutuklanan Genel Sekreter Yardımcısı Enver Arpa- lı 13 Kasım'da Van Kapalı Ceza- evı"ndeintib.aretmistı. Arpah'nın ıntıhanndan bir gün sonra, eylül- de görevsizlik karan venlen ve çete suçlamasının temel ayakla- nnı oluşturan suçlann 14 Ka- sım'da yeniden dahıl edilmesi dikkat çektı. Arpalı 'nın intihann- dan 2 gün sonra da iddianame ta- mamlanarak dava açıhnıştı. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada tülük tüm Türkiye'de, Türkiye'nin yönetiminde var. Tablo şu: Içbanşciddibirtehlikealtında. Güneydoğu'dan gelen terör haberlerinin boyutu ve içerıği değişti. Büyük kentlerde kapkaç, hırsızlık, gasp ve ben- zeri olaylar olağan hale geldi. Bır profesör hasta- neye gelırken cinayete kurban gıdıyor. Bır kadını öldüren 20 yaşındakı gencin daha önce 270 kez polis karakoluna girıp çıktığı anlaşılıyor. Ekonomı IMF'nin güdümünde bir yerlere doğ- ru gidıyor. Enflasyonun düşmesi olumlu. Ancak gazetelerin ekonomı sayfalarında, Türkiye'nin muhteşem olduğunu söyleyen yabancıyla cari açı- ğın krize neden olabileceğini söyleyen yan yana. Bu durum, kaç kilo olduğumuzu başkasına sor- mak gıbi bir şey! Çevre ülkelerle ilişkilerimiz kötüleşiyor. Irak'ta- ki istikrarsızlığın başımıza ne ış açacağını dürbü- nü ters çevirerek gözlemeye çalışıyoruz! Yunanis- tan'la işler iyiymiş gibı gıderken Atina, iki ülke so- runlarını AB'nin önüne koyup Türkiye'yi tatlı tatlı yalnızlaştırıyor. • • • Türk/ye'nin özeti böyleyken AKP iktıdarı sorun- ların bır parçası olarak hareket edıyor. Hatta iç güvenlığimizle ilgili sorunların önemli bir bölümü AKP'nın tutumundan kaynaklanıyor. Annç, Erdoğan ve Gül, Türkiye'nin değerlerini bir ormana benzetip çam devirme yanşına girdiler. Siyasal görünümün özeti de şöyle: AKP kan kaybediyor ama, iktidar seçeneği ola- rak yükselen bır parti yok! Bu çarpık bir durum. Sıyasetin doğasına ters. Kimı kesimler, seçım görününce halk tercihıni bel- li etmeye başlar, öne çıkan partiler belli olur, di- yor. Bu tez elbette doğru ama, halk yukarıda sı- raladığımız sorunların çoğunun farkında. Bunlara bakan bir kişinin, "Ülkenın sorvnlannı şu parti çö- zer" diye düşünmeye başlaması gerekmiyor mu? AKP, devlet kurumlan içindeki sinmişliği, siyaset- teki seçeneksizliğı fırsat bıldi, doludizgin gidiyor. • • • Işte CHP, 31. Olağan Kurultayı'nı böyle bir or- tamdatopluyor. 1983 seçimlerinin olağanüstü ko- şullan bır kenara konursa, solda ilk kez tek parti dönemı yaşanıyor. Bugünkü ortamda CHP'yi zor- layacak bir sol parti yok. Bu, CHP yönetimi açı- sından rahatlık değil, çok ciddi bir sorumluluk. Genel Başkan Deniz Baykal'ın. Türkiye'nin te- mel sorulanna getırdığı yaklaşım, partinin çizgisi ve geleneğiyle örtüşüyor. ABD ve AB, Türkiye'de çok partıli tekseslilık istiyor. Kim iktidara gelirse gelsin, onların ıstediklerini kabul etsin! CHP, bu yörüngeye oturmayınca çok kızıyorlar. Bır bakıma, Türkiye'deki demokrasiyi gereğinden fazla buluyoriar! Kurultay öncesi CHP yönetiminde şöyie bir yak- laşım hissediyoruz: Türkiye'nin hali ortada, halk bu duruma baka- cak, sonunda bize çok kızanlar bıle başka çare yok deyip CHP'ye oy verecek! Bu yaklaşım CHP'yi barajın üstünde tutar ama, iktidara götürmez. Devleti kuran CHP, bugün devleti bataklıktan çıkarıp 21. yüzyıla taşıma sorumluluğuyla karşı karşıya... CHP'den, Baykal'dan beklenen şu: Bu sorumluluğun bılincinde olan, dirseğini bi- raz geriye atınca halka değen, güven veren bir yö- netim oluşturması! ankcumtâ cumhuriyet.com.tr Açıklamaları rahatsızlık yarattı Ankara'dan Barzani'ye uyan H Baştarafı 1. Sayfada dir. Ama bizler şu anda, federal demokratik ve çoğulcu bir Irak kurma uğraşındayız" dedi. Barzani, "Irak'ta işler yolunda gitmezse \e ülke bir iç savaşa sürüklenirse bağımsızlıktan başka alternatifleri olmayacağım'* da söyledi. Terör örgütü PKK'nın sadece sıyasi bır sorun olduğunu savunan Barzani, K.Irak'ta PKK'nin önemli bir mevcudıyeti bulunmadığını öne sürdü. Barzani, "PKK'nin varlığı, Türkiye'nin içindedir. Sorun, Türkiye'nin içindedir. Onların Irak-Türkiye sınınndaki, Türkive-Kürdistan sınınndaki dağlık bölgelerdeki me\ cudiyeti, bu sorunun varuğını örtbas etmek için kullanılmamah. Mesele, siyasi bir meseledir" dedi. Barzani PKK'yi bir terör örgütü olarak görüp görmediği sorusuna ise "Bu soruya yanıt vermeyecegim. Ben diyorum ki, Türkiye'deki Kürt sorunu siyasi bir meseledir. Bunun çözümü de siyasi ve demokratik bir çözüm olmalıdır" yarutım verdi. Dışişleri Bakanlığı'ndan alınan bilgilere göre ise Türkiye "bağımsız Kürt devleti kunılabüeceğine" yönelik açıklamalannın ardından Barzani'yi Irak Devlet Başkanı Talabani aracılığı ile ve doğrudan uyardı. Dıplomatık kaynaklar da Barzani'nin bu yöndeki açıklamalannın Hakkâri ve ilçesi Şemdinli'deki olaylan körüklediğini dile getirdi Kaynaklar. "Bu, Barzani'nin Türkiye'deki iç siyasete ovnamasından başka bir şey değildir. Ancak gerekh' uyarılar yerine ulaştı" değerlendirmesini yaptı. CHP Genel Başkan Yardımcısı Onur Öymen de, Barzanı'nin bir dönem Türkıye ile birlikte PKK'ye karşı sılahlı mücadeleye katıldığını ancak şimdi yaptığı açıklamalarla gerilimi tırmandırdıgını söyledi. Oymen, Barzani'nin bölge ile ilgili demeçlerine dikkat etmesi gerektiğim vurgularken hükümetin Barzani'ye hiçbir tepki vermemesinin ise büyük talihsizlik olduğunu söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear