25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 4 OCAK 2005 SALI 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE Istanbul Edirne Kocaelı Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli K PB Y PB PB PB Y Y 6 6 7 7 10 8 10 7 Sinop Y 8 Zonguldak Y 6 Antalya Samsun Trabzon Giresun Ankara Eskişehır Konya Sıvas Y Y Y K K K K 9 9 9 3 1 3 -1 Y 14 Kars Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkârı Van Y Y Y Y Y Y K K 13 13 7 11 9 8 0 4 K -4 Butun bolgelerımız par çalı çok bulutlu, Marma- ra'nın batısı ve kıyı Ege dışında kalan tum bolge lerımız yağışlı geçecek Yağışlar Doğu Karadenız kıyıları, Akdenız ıle Gu- neydoğu Anadolu'da yağmur ve sağanak, Ba- tı ve orta Karadenız kıyı- larında Karla kanşık yağ- mur, yağış alan dığer ke- sımlerde onemlı bır değı- şıklık olmayacak DIŞ MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Parıs Bonn HB K Y Y Y PB PB PB 6 1 9 13 9 8 4 6 Münıh PB 4 Zürıh Berlın Budapeşte Madrıd Vıyana Belgrad Sofya Roma Atına Y Y PB PB Y K B Y ö 7 10 6 6 1 12 10 PB 3 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflıs Kahıre K Y PB Y PB Y PB PB -1 7 -12 12 8 co -4 19 Y 12 QAç,k Parçalı bulutlu Sıslı B u l u t l u t Çok bulutlu Yağmurlu 3 Kariı GUNCEL CUNEYT ARCAYUREK • Baştarafı 1. Sayfada lara ne ölçüde dik durduğu ortada. Dışardaki yaltaklanmayı içeride başarı diye sa- tan manzara başarı ise, bu başarının böylesinde hikmet aramak gereksiz. Gerçekleri halkımıza anlatmak için canını dişi- ne takanlar, verilen ödünleri, yeni dayatmaları ne ölçüde açıklarsa açıklasınlar; duyarsız, tepkisiz medya söylenenleri duymazlıktan, görmezlikten gelmekte kararlı. Dik duruyormuş! Zarar-yarar dengesinde ikti- dara avuç açmış bir medya, dış baskılara doksan derece eğilen bir iktidarı elbette dik duruyor diye satacak. Çarpıcı eleştiri işsizlikle mi ilgili? Işsizlik soru- nu dünya sorunuymuş. Dünyanın çözemediği so- runu bizden çözmemizi istemeyin demeye geti- riyor. llk kez işsizliğin nüfusun yüzde 10'u oldu- ğunu kabul eder görünüyor, ama bir başka amaç- la. Iktidara geldiklerinde yüzde 10 olan işsizliği yüzde 9.5'lere indirmişler! Yılda beş yüz bin kişi- ye iş sağlıyorlarmış... Iki yılda iki milyon. Iki yıl son- ra dört, altı yıl sonra altı milyon işsiz işe kavuş- muş ve böylece 60 milyonluk Türkiye'nin yüzde 10'u, 6 milyonu işsizlikten kurtulacak. Efendiler sayesinde ülke herkese iş ve aş cen- netine dönüyor. Bu kez dünyayı utandıracak bir reform mu dev- rim mi artık medyamız ne ad takarsa işte onu ba- şarmış olacak! • •• "Dünyaya kapalı değil dünyaya açık bir Türkiye kuruyoruz" diyor son meydan nutuklarında. Dünyaya açık bir Türkiye nasıl sağlanacak? O kolayyy! Rumlara verirsin Kıbrıs'ı, satarsın KKTC'yi- Kı- ta sahanlığı haklarından ödünler vererek Ege'yi Yunanistan'a bağışlarsın. Ruhban okulunu açar, ekümenikliği kabul edersin. Kuzey Irak'ta Kürt devletini tanır, Türkmenlerin ezilmesi pahasına Kerkük'ü Kürtlere verirsin. Güneydoğu'yagelince... Hafif hafiftezgâhako- nulan oyunlar geliştikçe bir iki nutukla karşı çıkar gibi görünürsün ve lakin... Gitti gider. Bunları yapmanın bir bedeli olacak. O da AB gölgesinde, ABD uşaklarının desteğinde başkan- lık sistemini Türkiye'ye kabul ettirmek ve Çanka- ya'daki koltuğu tahta çevirerek bütün dünyaya açılmak! Efendiler, efendiden aldıkları buyrukla hareke- te geçtiler. Kamuoyunu başkanlığa alıştırma turları başla- dı. Başkanlık sistemini yalaka basın esnafı tartış- maya açtı. Sıra öteki holdinglerde. Başkan oldu mu, saydığımız "kolaylıkları" sağlayarak Türkiye- mizi dünyaya açacak! • *• Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer seçim sisteminde değişiklik yapılarak barajm yüzde 10'un altına İnmesindeki zorunluluğa işaret etti ya; AKR bu uyarıyı hemen kendi planlarıyla karıştırıp kokteyle dönüştürdü. Başkanlık sistemi olmadan baraj indirilirse fe- laket olurmuş. Nasıl? Irili ufaklı bütün partilerTB- MM'ye girer, istikrar bozulurmuş. Bu tezi kim savunuyor? Çok partili çok katılım- cı demokrasiye gönül verdiğini söyleyen günü- müzün iktidar sahipleri... Neleryapılması gerekiyormuş? Barajı indirmek yerine anayasa değiştirilip 100 adet Türkiye mil- letvekilliği seçim sistemine oturtulmalıymış. Nasıl olacakmış? Yüzde 10'luk baraj koruna- cak, barajı aşan partiler450 milletvekilliğini pay- laşacak ve 100 Türkiye milletvekili için baraj ko- şulu aranmayacak, her parti oy oranına göre mil- letvekili çıkaracak. Yüzde 4 oy alan dört, yüzde 2 alan iki... Enyük- sek oyu AKP alacağı için Türkiye milletvekilliği- nin çoğu AKP'ye... Parti de parti ha! Sezer'in çıkışına karşı bütün olasılıkları içeren çalışmalar yapıyorlarmış. Öne sürdükleri öneriler 'B' planıymış. Sıkıştılar mı çı- karırlar 'C planını! • •• Türkiye'yi dünyaya açıyor ama neden eşi Emi- ne Hanım'la kızlarının başlarını dünyaya açmı- yor? Yeni iş reformuna tepkl Almanya J da protesto gösterileri BERLİN (Cumhuriyet) - Almanya'da yeni yılla birlikte uygulanmaya başlanan yeni iş piyasası reformlan "Hartz 4", birçok kentte düzenlenen gösterilerle protesto edildi. Pro- testo gösterileri, başta başkent Berlin olmak üzere Köln, Bremen, Hamburg, Braunschwe- ig, Lüneburg, Stuttgart'ın yanı sıra 20 kentte yapıldı. Hamburg'da yaklaşık 100 gösterici Çalışma Ajansı'nı işgal etti. Berlin'deki pro- testo gösterileri sırasında göstericiler ve polis arasında küçük çaplı çatışma çıktı. Alman- ya'nın 81 kent ve kasabasında planlanan pro- testo gösterilerine katılımın beklenenin çok altmda olduğu belirtildi. "Işsizlik Parası 2" olarak adlandırılan yeni uygulamayla işsizler daha az para alacak ve "ahîak dışı" olmayan bütün işleri kabul etmek zorunda olacak. Ye- ni yasanın uygulamaya konmasıyla ortaya çıkması muhtemel sorunlar nedeniyle Çalış- ma Ajansları'nda yığılmalar olması bekleni- yor. Ote yandan, 2004 yılının Aralık ayı ra- kamlanna göre Almanya'da yaklaşık 4.43 milyon işsizin olduğu açıklandı. Alman haber ajansı DPA'nın haberine göre, aralık ayındaki işsiz sayısı, bir önceki aya göre 175 bin arttı. Işsizlik oranına rağmen iş piyasasındaki kötü gidişin duracağına dair bazı işaretlerin oldu- ğu da kaydedildi. \ Sulu kar ı Gok gurultulü Dışişleri Bakanı, banş sürecine Türkiye'nin katkılannı görüşeceklerini söyledi Gül'ün ilk durağı KudüsANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışiş- leri Bakanı Abdullah Gül, İsrail ve Filistin ziyaretine büyük önem verdiğini belırterek "Her iki tarafla da iyi ilişkiler içinde olan Türkiye olarak barış sürecine katkı yap- mak bize düşen en büyük görev" dedi. Dışişleri Bakanı olarak Israil'e ilk zıyare- tini gerçekleştiren Abdullah Gül, programın- da yaptığı düzenlemelerle ince mesajlar ver- di. İlk olarak Kudüs'e giden Gül, burada Fi- lıstin'den sorumlu olan Kudüs Başkonsolos- luğu'nu ziyaret etti. İsrail tarafımn akşam ye- meği önerisine karşın aynı saatlerde Kudüs Başkonsolosluğu'nda olmayı tercih eden Gül, burada Türk Kültür Merkczi'ni ziyaret etti. El Halil'deki Türk subay ve polis görevlile- riyle de görüşen Gül, Kudüs'te açılması plan- lanan Türk şehitliği hakkında da bilgi aldı. Gül'ün İsrail ve Filıstin'e iki yıldır yapmayı planladığı ziyaret, İsrail tarafımn Arafat ile görüşülmesine ızin vermemesı nedeniyle er- telenmişti. Bakan Gül, Israil'dekı resmi te- maslanna bu sabah Haremüşşerıf'i ziyaret et- tikten sonra başlayacak. 'Yeni bir iklim ortaya çıktı' Gül, temasları öncesınde yaptığı açıklama- da, ilk ziyaretin önemine dikkat çekerek Or- tadoğu banş süreciyle ilgili Türkiye'nin kat- kılannın neler olabileceğinın ele ahnacağını kaydetti. "Sürece ilişkin yeni bir iklimin or- taya çıktığını" ifade eden Gül, "Bu olunılu iklim iyi neticelerle sonuçlanabilir. Türki- ye olarak barış sürecine katkı yapmak, Türkiye'nin üzerine düşcn en büyük görev- dir" diye konuştu. Temaslarında bu konunun öncelikli olacağını belirten Gül, ayrıca diğer siyasi ve ekonomik konulann ele ahnacağını kaydetti. Filistin'e çarşamba günü yapacağı ziyaretin Filistin başkanlık seçimleri öncesin- de olmasının da ayn önem taşıdığını söyleyen Gül, "Seçimlere katkı sağlamak Türki- ye'nin önemli görevlerinden biridir. Ilükü- metimiz bununla ilgili çeşitli hazırlıklar yapmıştır" dcdi. Seçimin şeffaf, demokratik ve başanlı geçmesini beklediklerini ıfade e- den Gül, seçimler için Türkiye'den de millet- vekili, diplomat ve akademisyenlerden oluşan gözlemcilergideceğini kaydetti. Gül, seçimin Filistinlileri banş sürecinde çok daha güçlü kılacağına olan inancını dıle getirdi. Süphell araç kontrol edildi Tel Aviv'de, Türkiye'nin Tel Aviv Büyükel- çisı Feridun Sinirlioğlu, Israil'in Ankara Bü- yükelçısı Pinhas Avivi tarafından karşılanan Gül Kudüs'egeçerekTürkiye'nin Kudüs Baş- konsolosluğu'nu ziyaret etti. Başkonsolusluk binası önündeki bir şüpheli aracın kontrolü nedeniyle binaya yanm saat bekledikten son- ra giren Gül, burada yaptığı açıklamada, böl- geyı zıyaretinin banşa katkı açısından önem- li bir ziyaret olmasını ümıt ettiğinı kaydetti. Özcan Çınar tstanbul Sarıyer'deki bir evde işlenen cinayetlerin duyulmasının ar- dından olay yerine gelen kurbanların yakınları sinir krizi geçirdi. Po- lis, cinayetlerin ardındaki kişi ya da kişilerin belirlenmesi ve kaçırıl- dıkları öne sürülen üç kardeşin bulunması için çalışma başlattı. Çınar ailesine ait olduğu belirtilen araçlar da aranıyor. (Fotoğraflar: AA) Sanyefde kuşkulu dnayet Derya Çınar İstanbul Haber Servisi - Sanyer'deki bir evde Şamil Çınar, eşi Satı Çınar, çiftın üniversite öğrencisi kızları Derya Çınar (22) ve 3 ya- şındaki yeğenleri E.Y. ölü olarak bulundu. Evde bulu- nan Yılmaz (30), Özcan (26) ve Muşar Çınar (24) adlı kardeşlerin de kaçırıldrığı öne sürüldü. Tarabya Cumhuriyet Ma- hallesi Okul Sokak 24 numa- radaki binanın 2. katında ya- şayan Çınar ailesinden 4 ki- şınin öldürülmesiyle ilgili olarak Sarıyer Cumhuriyet Savcıhğı inceleme başlattı. Evde, yaklaşık 8 adet boş ko- van ele geçırıldıği, kullanılan tabancanın da 7.65 milimet- re çapında olduğu tespit edil- di. Evin kapı ve camlarında zorlama görülmediği belirle- nirken, cinayetin gece saatle- rinde işlenmiş olabileceği üzerinde duruluyor. 'Ticari anlaşmazlık' Toplu cinayetin, evın kar- şısındaki kahvehanede otu- ran ve sabah olmasına karşın ışıkların yandığını, evin önünde araçların bulunmadı- ğını fark eden Çınar ailesin- den bır kişinin, zıle basarak yanıt alamaması üzerine po- lise haber vermesiyle ortaya çıktığı bildirildi. Polis yetki- lileri, toplu cinayetin siyasi bir yönü bulunmasının zayıf olduğunu belirterek, kaçırıl- dıklan iddia edilen Yılmaz (30), Özcan (26) ve Muşar Çınar (24) kardeşlerin, Mah- mutpaşa'da daha çok mont üretimi üzerinde çalışan iş- yerlerının olduğunu, olayın da buradaki ticari bir anlaş- mazlık sonucu gerçekleşebı- leceğı ihtimali üzerinde dur- duklannı kaydettıler. Kaçırıldıklan öne sürülen kardeşlere ulaşılması, Çınar ailesine ait olduğu belirtilen 34 UL 9843 plakalı mınibüs ile 34 UP 9843 plakalı oto- mobilin bulunması ve faille- rin yakalanması amacıyla başlatılan çalışmalar sürüyor. Bulgaristan'da yakalandı 'Demirel polise rüşvet önerdi' SOFYA/ANKARA/tSTANBUL (Cumhuriyet) - Sahibi olduğu Ege- bank'ın ıçini boşaltarak bankayı 1 milyar 200 milyon dolar zarara uğratmak suçun- dan yargılanan Yahya Murat Demirel, yakalandığı Bulgaristan'da polise 100 bin Euro rüşvet teklif etti. Hakkında yurtdışına çıkış yasağı bulu- nan Demirel ile Esenler, yılbaşı gecesı "RızaTerzioğlu" adlı balıkçı teknesiyle Karadeniz üzerınden Bulgaristan'a kaçtı. Burgaz Limam'na saat 22.30 sıralarında giren tekneye Bulgar polisi ve Interpol ta- rafindan ortak operasyon düzenlendi. Tek- nede bulunan Demirel'in serbest kalmak için sınır polısine önce 40 bin, daha son- ra da 100 bin Euro rüşvet teklif ettiği, an- cak polisin bu rüşveti geri çevirdiği bildi- rildi. Demirel ve eşi Ayşegül Esenler'in üzerinde 25 bin dolar ve 29 bin Euro na- kit para da ele geçirildi. Murat Demirel ve eşiyle birlikte teknede bulunan Zafer Arı- kan adlı bir Türk yurttaşı da gözaltına ahndı. Demireller, Türkiye'ye iade için tutuklandılar. Burgaz Soruşturma Servisi'den biryet- kılı, Demirel, Esenler ve Ankan'ın 4 gün içinde Türkiye'ye iade edıleceklerini söy- ledi. Operasyon sırasında polıslere 100 bin euro rüşvet teklif edildiğinide doğru- layan yetkıli, rüşvet suçlamasıyla dava açılabıleceğinidebildirdi. Demirel'inkul- landığı "RızaTerzioğlu" adlı balıkçı tek- nesinin kaptanı ve üç tayfası hakkında ise insan kaçakçılığı yapmak ve sınır kanu- nuna muhalefet suçlamalarıyla dava açı- lacağı açıklandı. İstanbul Cumhuriyet Savcıhğı ise dün Yahya Murat Demirel hakkında, TMSF tebhgat görevhsi Ahmet Ocak'ın hürri- yetıni tahdit ettiği gerekçesiyle 5 yıla ka- dar hapis cezası istemiyle dava açtı. Hükümetten önemli kararlar EBRU TOKTAR • Doğrudan gelir desteği artık üreticilere verilecek. Teknolojiyi kullanan çiftçiye daha çok destek verilecek. Yeni mazot desteği yolda. Elektrik ve sulama borçları yeniden yapılandırılacak. Pamuk destek fiyatları açıklanacak. Gübre desteği yapılacak. lir Desteği ödemelerinin tarla sahiplen- ne değil, mahsulünü belgeleyen çiftçi- ye verilmesi kararlaştınldı. Toplantıda alınan diğer önemli karar- lar da şöyle: • Tanm üretimınde teknolojik ola- nakları değerlendiren çiftçilere daha fazla Doğrudan Gelir Desteği ödemesi yapılacak. Örneğin sertifikalı tohumluk kullanan ya da toprak tahlili yaptıran çiftçi daha fazla desteklenecek. • Çiftçilere mazot desteği yapılacak. 2003 yılında çiftçilere 500 dekara kadar olan araziler için dekar başına 3.9 mil- yon lira olan mazot desteğinden farklı bırmodel uygulanacak. "Benzinlikler- den indirimli mazot verilmesi", arada- ki farkın daha sonra akaryakıt istasyon- larına aktarılması gibi seçenekler üze- rinde duruldu. ^ Pamuk destekleme fiyatları Erdo- ğan tarafından açıklanacak. ı/ Elektrik sulama borçlan yeniden yapılandırılacak. Faizlerin silinınesi ya da borçta indirime gidilmesi gibi seçe- nekler üzerinde duruluyor. • Gübre fiyatlan desteklenecek. ANKARA - Uygulanan tanm politi- kası nedeniyle muhalefetin eleştiri ok- larına hedef olan ve son günlerde sesi- ni yükselten çiftçilere sus payı vermek isteyen hükümet, çözüm arayışına gir- di. Başbakan Tayyip Erdoğan'ın tali- matı çerçevesinde dün bir araya gelen bakanlar, "doğrudan gelir desteğini 2005 yılından itibaren toprak sahip- lerine değil, üreticiye vermeyi, çiftçi- ye gübre ve mazot desteği yapmayı, pamuk destekleme fiyatlarını açıkla- mayı, elektrik sulama borçlarını yeni- den yapılandırmayı kararlaştırdı. Çiftçilerin artan eleştirilerinden rahat- sız olan Erdoğan'ın talebi üzerine dün Başbakanlık'ta tanm toplantısı yapıldı. Toplantıya; Başbakan Yardımcısı Ab- düllatif Şener, Tanm ve Köyişleri Ba- kanı Sami Güçlü, Devlet Bakanı Ali Babacan, Başbakanhk Müstcşarı Ömer Dinçer, Hazine Müsteşarı tbra- him Çanakçı, Maliye Bakanlığı Müs- teşan Hasan Basri Aktan katıldı. 2005 yılından itibaren Doğrudan Ge- 6. Teknik Kongre 'Tanm kesimi cezalandınldı' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türk Mü- hendıs ve Mimar Odafarı Birliği (TMMOB) Zıraat Mühendısleri Odası'nca (ZMO) Milli Kütüphane Toplantı Salonu'nda "6. Teknik Kongre" düzenlendi. Kongrede hükümete eleştiriler yöneltildi. CHP lideri Deniz Baykal, Türk tanmını tanmcıların değil, maliyeciler ve Hazinecilerin yönlendırdiğini söyledi. Baykal, AB üyeliğimn tanm alanında desteğin sağlana- cağı, sorunların çözümünü kolaylaştıracağı yö- nünde Türkiye'de bir beklenti olduğunu, ancak 6 Ekım AB Komisyonu Raporu ve 17 Aralık AB Konsey Kararı ile bu beklentinin çok ciddi şekilde şaştığını anlattı. Tarımın çok sancılı olduğunu belirten Baykal, bu kesimin cezalan- dınldığını ifade etti. DYP lideri Mehmet Ağar da "Yıllardan beri bu toprakları alınteriyle sulayan insanların bu derece hakir görüldü- ğü bir dönem olmamıştır" dedi. Tanm ve Köyişleri Bakanlığı Müsteşan Haşim Öğüt, bakanlık tarafından "tarım stratejisi belgesi" hazırlandığını bildirdi GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafı I. Sayfada geldi. Gezi güzergâhı, Türkiye'nin AB süreci dışın- daki bir başka konumunu ortaya koyuyordu. Türkiye hem AB'nin genişleme planı içinde görü- nen hem de ABD'nin Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) kapsamında yer alan tek ülke. Aynı durum NATO açısından da geçerli. Türkiye hem BOP ve hem NA- TO zemininde ABD'nin muhatabı olan tek ülke... Bu bağlamda, AB sürecinin gölgesinde kalan Türk-Amerikan ilişkileri ister istemez hem sorunlu hem zorunlu görünüyor. Iki sıcak durum var: 1- Kıbrıs'ta ABD, AB'nin yapmadığını yapar da KKTC limanlarına selam verir mi diye umut ediyo- ruz... 2- Irak'ta terör örgütüne göz kırpmaktan göz aç- tırmama politikasına geçer mi diye bekliyoruz... Armitage'ın dünkü dizi temaslarından ilk çıkan so- nuçlara göre, her iki konuda da umut verici gelişme yok. ABD kendi istemleri için "hemen karar" istiyor, Türkiye'nin istemleri için "Birbakalım" diyor! Kıbrıs'ta hükümet bütün kartlarını açarak oynadı- ğı için gözler Türkiye tarafında değil. Türkiye, iste- neni verdi, daha ne ıstenirse verecek, eğilimini güç- lendirdi. Rumlarsa baskı altında olmak bir yana, Tür- kiye'ye yönelik baskıların artmasını bekliyorlar. Bu or- tamda orta yolu Ingiltere bulabilir. 2005'in ilk yarısın- da AB dönem başkanlığını yapacak olan Lüksem- burg için Kıbrıs gibi bır sorun lüks... Burkacak yeri- ni de bulması zor. Ama 2005'in ikinci yarısında dö- nem başkanlığını alacak olan Ingiltere bir hazırlık ya- pıyor olabilir. Terör örgütünün Kuzey Irak'taki faaliyetlerini dik- katle izlemekte olan ABD, konuya salt kendi güven- liği açısından bakıyor ve Türkiye'ye şunu söylüyor: "Arkadaş, bunlarbizim kuvvetlerimiz için tehdit de- ğil. Burada durmalanndan hoşnut değilsen bir af çı- kar, topraklarına çağır. Bu iş çözülsün!" Durum bu zeminde d-emirlenmiş duruyor. Kuzeydeki güvenlik! ABD'nin Türkiye'den istediklerine gelince... Armitage'ın Kuzey Irak'taki gruplara özel bir gü- vence verdiğine, onlara Başkan Bush'un bir mektu- bunu ilettiğine ilişkin haberleryalanlandı. Bunlarya- lanlansa da yalanlanmasa da görünen gerçek şu: ABD, Irak'ın en güvenli bölgesi olarak kuzeyi görü- yor. Birliklerini de usul usul kuzeye kaydırıyor. Kerkük yakınlarında büyük bir üssün altyapısını tamamladı. Kuzey Irak'taki gruplarda ABD'nin bu duygularını kö- reltmemek için elinden geleni yapıyor! Görünen bu... Kuzey Irak'ın gerçek anlamda güvenli bir bölge olması için Kürt grupların dışındaki kesimlerin iyice sindirilmesi gerekiyor. Son dönemde Musul ve çev- resinde sürdürülmekte olan operasyonların özünde bu yatıyor. İşte böyle bir ortamda Armitage geldi, An- kara'dan şunu istedi: Arkadaş, Irak'ta 30 Ocak'ta seçimlerın yapılması için öncelikle güvenlik, bir de yeterli katılım gereki- yor. Sünni gruplar katılmamaktan yana. Senin onlar üzerinde belli bir ağırlığın var. Bunu göster! Armitage'ın buna bağlı ikinci istemi de şöyle özet- lenebilir: Arkadaş, sen Irak'a komşu ülkeler zirvesine üye- sin. Dışişleri Bakanı, Ortadoğu gezisınin bir ayağını bu çerçevede yapıyor. Gül, öteki ülkelere de bu yön- de etki yapsın. Yorum için biraz erken, ama endişemiz şu: Türkiye, 9O'lı yıllar boyunca Kuzey Irak'ın merke- zi otoriteden uzak, hatta otoritesiz kalması için işlev üstlendi. Bu zaman diliminde ABD, burada istediği gibi yapılandı, istediği gibi yapılandırdı. Şımdi de I- rak'ta Amerikan işgalinin yerleşmesı için Türkiye'den işlev isteniyor. Işgalin parçası olmaktan kurtulduk, dileriztaşero- nu olmaya kalkmayız! ankcum(<< cumhuriyet.com.tr Sendikal haklar ihlal ediliyor' Grev ertelemelerine ILO tepkigösterdi ANKARA (AA) - Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO), geçen yıl- larda 3 kez grevi ertele- nen Kristal-lş'in başvu- rusu üzerine verdiğı ka- rarda, "cam grevinin, milli güvenliği tehdit ettiğine ilişkin yeterli gerekçe bulunmadığı, grev ertelemesinin, sendikal hak ihlali ol- duğunu" belirttı. Kristal-tş'in grev erte- lemeleri ve Paşabahçe Eskişehir fabrikasındaki işten çıkarmalarla ilgili başvurusunu gündemıne alan ILO Sendika Öz- gürlüğü Komitesi, hükü- metten de aldığı açıkla- manın ardından karara vardı. Komitenin karan, ILO Yönetim Kuru- lu'nca onaylanarak ya- yımlandı, aynca Kristal- lş'e gönderildi. Kararda, "hüküme- tin, işten çıkarmanın sendikamn işyeri yetki- sini önlemeyi amaçla- dığına ilişkin Kristal- İş'in iddiaları konu- sunda herhangi bir yo- rum yapmadığı" kay- dedilerek hükümetten, "sendikal ayrımcılık olaylarının yaşandığı Türkiye'de, işçileri sen- dikal ayrımcılığın her türüne karşı koruya- cak yasal değişiklikleri yapması" istendi. Ka- rarda, "Hükümet, Eski- şehir Paşabahçe fabri- kasında yaşanan işten çıkarmaların soruştu- rulmasını ve eğer sen- dikal nedenlerle işten çıkarıldıkları saptanır- sa işçilerin herhangi bir ücret kayıpları ol- maksızın işlerine geri dönmelerini sağlamah- dır" denildi. "Cam grevinin milli güvenliği tehdit ettiği- ne ilişkin yeterli gerek- çe bulunmadığı, bu ne- denle grev ertelenme- nin sendikal hak ihlali olduğu" belirtilen ka- rarda, "cam, lastik ve belediye hizmetleri gibi ulusal güvenlik ve genel sağlıkla ilgisi olmayan alanlarda pek çok tek- rarı olan erteleme uy- gulamalarının, grev hakkını önleyici nite- likte ve ILO sözleşme- lerine aykırı olduğu" ifade edildi. Kararda, scndikaların, toplusöz- leşme yapabilmesi için aıanan işyeri barajının da sendikal özgürlüğe aykı- rı olduğu kaydedildi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear