Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 29 EYLÜL 2004 ÇARŞAMBA
14 KULTUR kultur(5 cumhuriyet.com.tr
Faster Pussycat! Kill! Kill! (1965)
jT)uss Meyer'in,
J\. kendine özgü
biçemi, abartılı
anlatımı, parlak
yaratıcılığı, 50'lerin
tutucu Amerika'sında
böylesine cesur
filmler çekmesiyle,
yaptığı sinema
zaman içinde
yeniden düşünülmeyi
hakediyor.
Beyond The ValleyOf The Dolls (1970)
82 yaşmda ölen Russ Meyer Amerikan Yeraltı Sineması'nın önemli isimlerindendi
fiknlerin ilginçyönetmeniASLISELÇUK
24 bin dolara çektiği, sinema ta-
rihine ilk soft porno olarak geçen
"The Imnıoral Mr. Teas" (Ahlak-
sız Bay Teas / 1959) füminden 1
milyon doların üstünde kazanan,
Amerikan Yeraltı Sineması'nın
önemli adlanndan yönetmen, se-
narıst, yapımcı, kurgucu, kamera-
man Russeü Albion Meyer, 82 ya-
şında yaşamını yitirdi. 21 Mayıs
1922'de Kaliforniya, Oakland'da bir
polisle hemşirenin oğlu olarak dün-
yaya gelen Russ Meyer, daha 12 ya-
şındayken, 8 mm'lik kamerasıyla
amatör filmler çekmeye giriştı.
15'indeyse ulusal Eastman-Kodak
yanşmasında ikinci oldu. Ikinci
Dünya Savaşf nda savaş kamera-
manlığı yapan Meyer, savaş bitin-
ce ilgi çeken bir pazar olan çıplak
fotoğraflar yayımlayan dergilerde
serbest fotoğrafçı olarak çalışma-
ya başladı. Bu dergilerin en ünlü-
sü de Playboy'du.
50'lerin sonunda erotik, soft por-
no filmler çekmeye girişen Me-
yer, çevrede "Çıplaklar Krah" ola-
rakünlendi. "EveAndTheHandy-
man" (Ha\^va ve Becenkli Adam
61), "The tmmoral West and How
It VVas Lost" (Ahlaksız Batı Nasıl
Kaybetti, 62), "HeavenlyBodies"
(Tannsal Bedenler 63), "Fanny
Hill: Memoirs Of A VYoman Of
Pleasure" (Fanny Hill: Bir Zevk
Kadınının Anılan 64), "Faster
Pussycat! KU1! Kill!" (Çabuk Ke-
dıcik, Öldür, Öldür / 65), "Mon-
do Topless" (Üstsüzler Dünyası /
68) vb. fılmlerinde cinsel açlık çe-
ken kadın rollerini, karikatürü an-
dıran, abartılı iri göğüslü kadınla-
ra oynattı.
Erotlk slnemanın kültlerl
Şiddeti, cinsel sapkınlıklan mi-
zahla harmanlayarak senaryolan-
nı yazdı. yönetti, görüntüledi, kur-
guladı, yapımcıhğını üstlendi. Par-
lak, cilalanmış bir yaratıcılıkla çıp-
laklığı ve cinselliği gizemli bir kış-
kırncılıkla örterek görüntüleyen, di-
yaloglarına özentili ucuz entelek-
tüel konuşmalar katan Meyer, ken-
dine özgü bir dünya yaratmıştı.
Çalışmalan giderek erotik sine-
manın kült filmleri arasında yer
aldı, ticari açıdan da her zaman
başanlı oldular. Filmlerinin afişle-
riyse "tri göğüsler öldürücü olabi-
lir" sloganlanyla doluydu, bu tür
kadınlar onun saplantısıydı. Ilkel
entrikalarla, alaycı açık saçık ko-
nuşmalarla süslü yapımlan cinsel-
liği zekice sömürdü. Hollywood'ca
aşağılanan, hor görülen, sıradan
bir zanaatkâr sayılan sinemacının
"Vıxen" (Dişi Tilki / 68) filmınm
şaşırtıcı başansırun ardrndan 20th
Century Fox şirketi büyük bir iş-
tah ve istekle ona Hoüyvvood'un ka-
pılannı açtı. 76 bin dolara mal olan
"Vfasen" yönetmene 6 milyon do-
lar getirince 20th Century Fox,
Meyer'in yine şiddet ve seks içe-
ren "Beyond The Valley Of The
Dolls" (Bebekler Vadisinin Öte-
sinde 70) ve "The Seven Minu-
tes" (Yedi Dakika 71) filmlerinin
yapımcıhğını üstlendi.
Pornonun öncüsü
1989'da 16. Uluslararası Mos-
kova Film Festivali'nde "Amerikan
Sinemasında Cinsellik" başlığı al-
tında Meyer'in filmleri göstenldı
ve büyük ilgiyle karşılandı. 1996'da
kendisiyle yapılan bir söyleşide
yönetmen, fîlmlerini "Kötü,çirkin
şeylerin karşısında duran güzelük-
ler.tutkulu vapıtlar" olarak tanım-
ladı.
"Vixen" ve senaryosunu film
eleştirmeni Roger Ebert'la birlik-
te yazdığı "SupervKens" (Süper Di-
şi Tilkiler/ 75) filmlennm gözka-
maştıran gişe başarısının ardından
eleştirmenlerce de yarancdığı onay-
lanan sinemacı, çalışmalanndaki
başansında o iri göğüslü görkem-
li kadınlann büyük payı olduğunu
hiçbir zaman yadsımadı. Hayran-
lannın çoğunluğunun kadınlar ol-
duğunu da belirtti. Kadın izleyici-
nin gözünde kıncı olmaktan hep çe-
kindiğinden hiçbir zaman hard por-
nografıye yönelmediğini de vurgu-
layan Meyer, sinemasını şöyle açık-
lamıştı:
"Erotik filmlerim pornonun ön-
cüsü olarak algüanabüir. Ama ben
hiçbir zaman hard porno çekme-
dim. Filmlerim kışkırtıadırlar, gül-
dürmek, eğlendirmek içindiıier.
Her şeyden önce ikiyüzlülüğe yö-
nelmiş ince birer alaydııiar." Russ
Meyer'in adı her ne kadar Ame-
rikan Yeraltı Sineması'nın içinde
anılsa da kendine özgü biçemi,
abartılı anlatımı, parlak yaratıcı-
lığı, 50'lerin tutucu Amerika'sın-
da böylesine cesur filmler çekme-
siyle, yaptığı sinema zaman için-
de yeniden düşünülmeyi hakedi-
yor.
Akademi İKSEV 18 Ekim'de çalışmalanna başlıyor
Sanat eğitiminde atılım
HİCRAN ÖZDAMAR
tZMÎR - Sanat eğitiminde "sivil hareket"
başlıyor. Izmir Kültür Sanat ve Eğitim Vakfi (ÎK-
SEV), müzik ve sahne sanatlannda her yaştan
gence kapılannı açarak eğirim vermeyi amaç-
lıyor. Amatör sanatçılarla profesyonel sanatçı-
lan buluşturarak kalıplan yıkmayı amaçlayan
ÎKSEV, "Akademi IKSEV b'aşlığıyla* 18
Ekim'de geleceğin sanatçılannı yetiştirmek için
çalışmalara başlıyor.
"Sanata dokunmak" isteyenleri bir araya ge-
tirmek istediklerinı belirten Akademi İKSEV
kuruculanndan Prof. Dr. ErsinOnay, müzik ve
sahne sanatlan alanında çağdaş, yenılıkçi, öz-
gün sanatçılaryetiştırmeyi amaçladıklannı kay-
dediyor. Akademi tKSEV'in "her dalda; her
yaş, her gereksinim, her düzey için eğJtim" il-
kesini benimseyerek yola çıktığmı vurgulayan
Onay, devlet ya da özel kurumlardan farklı ola-
rak bir sivil hareket başlattıklannı söylüyor.
Plrlştlna'nın desteğlyle gerçekleştl
Sanatta gençlere gelişim olanaklan sunan
serbest bir kültür organı olarak hizmet verme-
yi planladıklannı belirten Onay, "Akademi İK-
SEV, amatörfer. sanatçı- öğrencilerve kendi ala-
nında uzman profesyonel sanatçüan. sanat dost-
larmı bir araya getirerek birükte sanat yapacak-
lan, sahne paylaşaeaklan. projeler üretecekle-
ri bir platfonn oluşturmayı amaçhyor. Sanatçt-
larla izieyiciler arasmdaki hendegi kapatmayı
isthoruz. Okulöncesinden başlayarak ilk, orta
ve yükseköğretiın çağmdaki çocuk ve gençlere,
sanat dallannda nıesleki öğrenim, sanaûn bir
dahyla ilgilennıek isteyenlere de amatör eğitinı
olanağı sağlanacak" dıyor.
Eski tzmir Büyükşehır Belediye Başkanı Ah-
met Piriştina'nın, restore edilen sayaç atölye-
sını ÎKSEV'e tahsis ermesiyle kurumun yerle-
şik bir alana kavuştuğunu anlatan Onay, bunun
projenın yaşama geçirilmesinde büyük katkı-
sı olduğunu kaydediyor. 18 Ekim'de başlaya-
cak programın, müzik ve sahne sanatlanna ye-
tenekli ve bu alanlarda kariyeryapmak isteyen,
öğrenimlerinı herhangi bir eğirim kurumunda
sürdüren çocuk ve gençler için açıldığını söy-
lüyor. Öğrencilerin yetenek, düzey, kabul sınav-
lanyla alındığını belirten Onay, 120 öğrenci-
leri bulunduğunu, en küçük öğrencilerinin 4 ya-
şında, en büyük öğrencilerinin de 64 yaşmda
olduğunu açıklıyor.
Öğrencilere, piyano. diğer çalgılar, koro-şan,
bestecılik, klasik bale ve modern dans dalla-
nnda eğıtim vereceklerini kaydeden Onay, eği-
tım çahşmalarının bütünleyici, birleştirici bir
ışlevi olacağıru belirtiyor. Eğitimlerin ardın-
dan amatör koro, orkestra, oda müziği, tıyatro
ve dans topluluklan oluşturulacağını dile geti-
ren Onay, Akademi ÎKSEV bünyesinde, Tür-
kiye'nin müzik ve sahne sanatlan alanında ya-
şanan sorunlann ele alınacağı bir "sanat kon-
seyi" kurulacağım da belirtiyor.
İlk olarak Mehmet Cüleryüz'ün sergisi konuk olacak
Yeni bir galeri: X-ist
Kültür Servisi - Sanat dünyasma yeni bir
soluk getirmeyi amaçlayan X-ist, yann Ga-
leri X-ist'in kapılannı sanatseverlere açı-
yor. Galeri ilk oîarak MehmetGüleryüz'ün
'Erkekler' adh sergisine ev sahipliği yapa-
cak.
30 Ekim'e kadar sürecek olan sergide,
sanatçınm yağlıboya, ve kraft kâğıt üzeri-
ne akrilik yapıtlan ile desenlerinin sunul-
duğu en yeni yapıtlannı görmek mümkün
olacak.
Güleryüz, 'Erkekler' adlı sergisinde 'er-
kekegemen' bakışınhâkimolduğubirtop-
lumu sorgulayan çahşmalara imza atıyor.
Sanatçı, egemen olan erkeğin aym zaman-
da nasıl tutsak da olabildiğini sorguluyor.
Nişantaşı'nda açılacak olan Galeri X-ist,
daha önce Karşı Sanat Çalışmalan'nm da
yöneticiliğini yapmış olan Kerimcan Gü-
leryüz ve koleksiyoner Daryo Beskinazi ta-
rafmdan kuruldu. Sanatın gelecekteki ya-
ratıcılannı keşfetmeyi, sanatçılann ortak pay-
Galerinin iki kurucusu Kerimcan Güleryüz
ile Derya Beskinazi.
dası olmayı hedefleyen X-ist'in genç ku-
ruculan, bir diğer amaçlannı da "'Türkiye'de
koleksiyonerlik bilincinin yaygınlaştınlma-
sını sağlamak" olarak anlatıyor.
(0 212 291 77 84)
Festival kapsarrunda Semaver Kumpanya da alan gösterisiyle küçük izle>ici> le buluşacak.
ÇocuUara 'minifest'Kültür Servisi - Istanbul
Kültür ve Sanat Vakfi'nın
geçen yıl ilk kez
düzenlediği çocuk şenliği
'minifest', bu yıl da 8 - 10
Ekim tarihleri arasında
Maslak Parkorman'da
gerçekleşecek. 'minifest',
üç gün boyunca 10.00 ile
17.00 saatleri arasında her
yaştan çocuğa çeşitli
sanat dallanyla iç içe olma
firsatı sunacak. Istanbul
Kültür ve Sanat Vakfı
tarafindan Aygaz, Iş Bankası,
Renault ve Turkcell"in
destekleriyle
gerçekleştirilecek olan
'minifest'in medya sponsorlan
ise Jetix (Çocuklar için
televizyon kanalı FoxKids'in
yeni adı) ve Miço dergisi.
'Minifest' boyunca çocuklar
Parkorman'ın değişik
alanlanna yayılmış olan
atölye çahşmalanna katılarak
sanatın birçok dahyla
tanışabilecekler. Her gün
farklı bir atölye çalışmasına
katılabilecek olan çocuklar,
arkeoloji atölyesi 'Kazahm
Bulahm', beden atölyesi
'Renklerk Dans', cam
atölyesi, çalgı yapım atölyesi
'Yapalun Çalaİım', doğa-
tiyatro- müzik atölyesi
'Oyuna Davet', el becerisi
atölyesi 'Bir Şehir Yapahm',
el sanatlan atölyesi
'Rengârenk', hareket
tiyatrosu ve doğaçlama
atölyesi 'Oyun KurahnT,
• Minifest el sanatlanndan
dansa, tiyatrodan müziğe,
arkeolojiden mime birçok
etldnliği çocuklarla buluşturacak.
Üç gün boyunca 10.00 ile 17.00
saatleri arasında her yaştan
çocuğa çeşitli sanat dallanyla iç
içe olma firsatı sunacak.
illüzyon atölyesi 'Sihirii
Eller', 'Kendin Kendini Çal',
masal drama atölyesi
'Masaldan Oyuna', modern
dans atölyesi 'Dans Edeünı,
pandomim atölyesi 'Mini
MiniMim', sirk atölyesi
•Adiejos Sirk Okulu', WWF
Doğal Hayatı Koruma
Derneği'nin 'Doğa Oyunian'1
çalışmalanndan istediklerini
seçebilecekler. Küçük
konuklar a>nca, basketbol
atölyesinde spor yapabilecek,
'DoğadaBirGün'
programıyla doğayı
keşfedebılecek ve Rahmi Koç
Müzesi tarafindan hazırlanan
'Mini Müze'yi gezebılecekler.
Çocuklara yönelik sahne
gösterileri kapsamında ise
'minifest'in Açık Sahne"sinde
'Slicky Familj', Cimcim,
illüzyonist Lee Alex ve Tugay
Başar'ın gösterileri, Büyülü
Sahne'de de 'Konuşan Taş' ve
'Bebek Fü" tıyatro oyunian ile
'Renklerle Dans' göstensi
sahnelenecek. Aynca alan
gösterilerinde Les Oiseaus De
Luxe, Anatole Sokak
OjTmculan ve
Semaver Kumpanya
çocuklarla buluşacak.
'minifest' için Istanbul
Kültür ve Sanat
Vakfi'nın Milli Eğirim
Bakanlığı U Milli
Eğıtim Müdürlüğü ve
Beyoğlu Belediye
Başkanhğı ile
gerçekleştirdiği
işbirliği doğrultusunda
saptanan pilot okullardan
toplam 1000 öğrenci de
'minifest'in konuğu olacak.
Geçen yıl üç günde toplam 11
bini aşkın konuğun katıldığı
etkinliğin, geleceğin sanat
dostlan için her yıl daha da
geliştirilerek yinelenmesi
hedefleniyor. minifest biletleri
8-9-10 Ekım tarihlerinde
Parkorman girişinden
sağlanabilecek. Bu yılki bilet
fiyatlan büyükler için 7.5
milyon lira, 3-12 yaş çocuklar
için 5 milyon lira olarak
belirlendi. 0-2 yaş çocuklar
için giriş yine ücretsiz olacak.
Çocuklar minifest
programındaki tüm atölye
çalışmalan ve gösterilere
ücretsiz olarak
katılabilecekler. Biletlerini
önceden almak isteyenler 30
Eylül'den itibaren ÎKSV'ye ve
Beyoğlu Emek Sineması
Filmekimi gişesine
baş\Tirabilecekler.
(Bilgi için: 0 212 334 07
40/334 07 82)
DEFNE GÖLGESİ
TURGAY FİŞEKÇİ
Bazığ-Harpufta
Fırsat buldukça yurdun çeşitli yeıierinden gelen
çağrılara uyarak yola düşüyorum. Bir araya geldiğim
insanlaria şiirin iyileştirici aydınlığında ülkenin, dünya-
nın, insanın sorunlannı paylaşıp bugüne, geleceğe
bakıyoruz.
23-25 Eylül günlerinde yapılan 12. HazarŞiirAk-
şamlan'na katılmak için Elazığ'a çağnldığımda, tutu-
culuğuyla ünlü bu kentimize biraz da çekinerek git-
tim.
Anadolu'nun en eski yerteşim yerlerinden Harput'u,
yapılan dev barajlarla üç yanı sularta çevrilmiş bu top-
raklan görmek istedim.
Tahir Abacı'nın Harput-Elazığ Türküleri (Pan Yayın-
cılık) adlı incelemesini okuduktan sonra bu yörenin halk
müziğiyle klasik Türk müziğinin birtür bileşimi olan öz-
gün müziğine de ilgi duymuştum.
Taş Devri'nden bu yanayerleşim alanı olan Harput,
Anadolu'da kurulmuş bütün uygariıklann izlerini taşı-
masıyla açık birtarih müzesi özelliği taşıyor. lö 3. yüz-
yıla, Urartulara dek giden ünlü kalesi, 12. yüzyıldan,
Artuklu Beyliği döneminden kalma camileri, ayakta ka-
labilmiş özgün taş evleriyle bulunmaz bir tarih sahne-
si. Ancak bu son derece önemli tarihsel alanın hâlâ
sit alanı içine alınmamış olması, kent içinde ve çevre-
sinde yeni yapılaşmalann senbestçe sürüyor olması
akıl alır gibi değil.
Harput Kalesi önünde kurulan sahnede Kültür ve
Turizm Bakanlığı Elazığ Devlet Klasik Türk Müziği Ko-
rosu'nun 'Bir Nağme, Bir Şiir' adlı dinletisinde sah-
neye çıkan, Harput müziği geleneğinin yaşayan son
temsilcilerinden Paşa Demirbağ'ı dinlemek, unutul-
maz bir anı olarak kalacak içimde.
Fırat Üniversitesi'nin yayımladığı, Yeni Türk Edebi-
yatı Ana Bilim Dalı öğretim üyelerinden Tarık Öz-
can'ın Şiirin Kıyısında Bir Ömür Nurvllah Ataç kitabı
da benim için Elazığ günlerinın güzel bir armağanı ol-
du. Aynı bölümde Oktay Rifat, llhan Berk, Cemal
Süreya, Ataol Behramoğlu üzerine yapılmış tezle-
rin yayımlanmayı beklediğini de öğrendim.
Kız Meslek Lisesi'ndeki söyleşimizde, karşımda o
denli pınl pınl ışıyan gencecik yüzlerle karşılaştım ki,
geleceğe olan güvenim pekişti.
Hazar Şiir Akşamlan, şiirden çok müzik program-
lanyla başanlı geçtı bence. Harput Kalesi'ndeki din-
letinin yanı sıra, kapanış töreninde de Elazığ Musiki
Konservatuvarı Harput Korosu ile Kültür ve Turizm
Bakanlığı Türk Dünyası Müzik Topluluğu güzel ımüzik-
leriyle dinleyenleri mutlu etti.
Şiir programlannda ise günümüz şiirini yansıtabile-
cek bir çeşitlilik yoktu ne yazık ki. Azerbaycan, Kınm,
Kırgızistan, Bulgaristan, Yunanistan, Makedonya, Ko-
sova, Amavutluk'tan Türkçe yazan şairlerin çağnlma-
sı olumlu bir çeşitlilik yaratsa da Türkiye'den çağnlan-
lann büyük çoğunluğunun çağdaş şiirin uzağında,
manzume düzeyinde ürün verenler olması, şenliğin şi-
ir düzeyinin düşüklüğüne yol açtı.
Gelecek yıllarda Hazar Şiir Akşamlan'nın daha ni-
telikli bir şenlik olması ısteniyorsa, günümüz şiirinin bü-
tün eğilimlerinın dengeli bir biçimde temsil edilmesı-
ne özen gösterilmesini dilerim.
Elazığ, Urfa ve Kerkük'ten de geçen tarihsel Bağ-
datYolu'nun üzerinde bulunuyor. Konuksever, sıcak-
kanlı insanlannın Urfa ve Kerkük ağızlannı andıran ko-
nuşmalan, saygı ve hoşgörü dolu davranış biçimleri,
kentlerine gelenleri özenle ağırlamalan, kültürie insan
sıcaklığının harmanlandığı güzel günler armağan etti
bizlere.
Uçak yolculuğunun iyi bir yanı da insanın ülkesini
bir uçtan bir uca yukarıdan izleyebilmesi. Eskişe-
hir'den Elazığ'a dek bin kilometreye yakın bir alanda
neredeyse hiç ormanlık alan görememek iç acrtıcı gel-
di bana.
Keban Barajı yapılalı yıllar olmasına karşın Elazığ çev-
resi de tümüyle çıplak dağlaria kaplı. Barajlar yalnız-
ca elektirik elde etmek için mi yapılır? Bu sulann bi-
razı da çevrenin ağaçlandınlması için kullanılamaz
mı?
turgaya fisekci.com
Ismet Kür'e Saygı Etkinliği
• Kültür Servisi - Türkiye Yazarlar Sendikası
(TSY) tsmet Kür'ün yaşamını ve yapıtlannı genç
kuşaklarla paylaşmak amacıyla bugün 14.30'da,
Istanbul Orhan Kemal Kütüphanesi 'Ismet Kür'e
Saygı' Etkinliği yapıyor. Kütüphane müdıresı
Ayten Şan'ın konuşmasıyla açılacak etkinlik bir
panelle sürecek. TYS Genel Sekreteri Gülsüm
Cengiz'in yöneteceği panelin konuşmacılan şair ve
yazar Güngör Gençay, şair ve yazar Sennur Sezer,
ÇtKEDAD Başkanı Dr. Necdet Neydım, Çocuk
Yayınlan Derneği Başkanı Nur îçözü ve Hukukçu
Turhan Dogu. Etkinhk, Ismet Kür'ün izleyicilerle
söyleşisiyle son bulacak.
K U L T U R # Ç I Z I K
K A M İ L M A S A R A C I