02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
27 "MEMMUZ2004 SALI CUMHURİYET SAYFA 17 Hikümet. "Denâ-yoUan"iu klçülttü. Baştaki D harfini Etektronik posta: deniZ8OfflQcwnhuriyet.com.tr www.denizsoin.coin Te<: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Ecevh, aktif siyaseti bırakmış... "Bunun bir de pasifi var!" İntihar Menekşe: "Bayındıriık Bakanı, Psmukova daki tren kazasını tetevizyondar» gö-ünce intihar girşiminde bulundu. Japonya Bayındıriık Ba<anı, Tokyo'daki do<uz katiı binanın çstısından, Türkiye'nin Ulaştırma Bakanı ile telefon görüşmesi yaptıktan sonra indi." Kabine Levent Seçkin: "Tren kazasını makinistlerin üstüne yıkan AKP hükümetine önerim; Bakanlar Kurulu toplantılarını bundan böyle imanı bütün bir makinistle hızlandınlmış trende yapsınlar!" Yeni kaza Faik Öztat: "Hızlandınlmış trende olduğu gibi yine bilime sırtlarını çevirerek ve hiçbir önlem almadan liramızdan attı srfir atacaklar. Tüm ulusumuzu perişan edecekler. Yaşatacaklan çok büyük bir 'ekonomik kaza' ile Türkiye'yi ABD ve AB'nin istediği duruma getirecekler... dında "devlet" olan Devlet Demir Yolları ve hatta bir başka adında devletin adını taşıyan Türkiye Cumhuriyeti Devlet Demiryolla- n'nda, Ankara- Istanbul treni bilimden uzak bir şekilde hızlandınlıp kazaya çanak tutuluyor ve on- larca kişinin ölümünden sonra genel müdür yardım- cısı da "Her şey Allah'tan" diyebiliyorsa, bu işte bir "hikmet" vardır. 0 hikmet, "âdem"in Tann'nın adını kullanarak devleti din kurallanna göre yönetme he- vesidir! Her şeyi Allah'tan beklemek ve sorumluluğu Al- lah'a yüklemek, şeriat düzeninin en belirgin özelliği- dir. Türkiye henüz bu aşamaya gelemedi. Fakat öy- le bir noktaya geldi ki devletin çivisi çıktı. Nasıl mı? Yazmıştık... Bodrum Yalıkavak'ta devlet, köylüle- rin kıyıdaki evlerini ve arazilerini kamulaştırmıştı... Kamulaştırma demek, kamulaştınlan alanın kamu hizmeti dışında kullanılamayacağı demek. Adem işi Devlet, kamulaştırdığı arazilerdeki evleri yıkmış fa- kat araziyi kamuya kapatıp turizm yatırımı yapması için Jefi Kamhi'ye vermişti... Kamhi de yatırımını ya- parken kamulaştırılmış arazinin içine geçen yıl "Bod- rum tipi" bir villa inşa etmişti. Yasalar karşısında elle tutulacak yanı olmayan bu duruma köylüler itiraz edip mahkemeye başvurmuş- tu... Köylünün arazisini elinden al, evlerini yık, sonra araziyi başka bir kişiye ver, kendine villa yapsın! Mahkeme, bu uygulama karşısında villanın yıkılma- sına karar vermişti... Bakın sonra ne oluyor? Hazine avukatının talebi üzerine Bodrum 1. lcra Müdürfüğü'nün 2004/109 sayılı dosyası ile Muğla ili Bodrum ilçesi, Yalıkavak beldesi 9 pafta, 902 parsel- de yer alan Hazine mülkiyetindeki taşınmaz içinde bulunan yapının yıkımı isteniyor. Fakat Hazine avukatı, başlattığı işlemi takip etmi- yor; dosya masa üstünde kalmıyor. Ve bu süre içinde, Kültürve Turizm Bakanlığı Muğ- la Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Kurulu'na ta- rihsiz bir dilekçe ile bir başvuru yapılıyor. Başkan Doç. Dr. Serap Yaylalı, üyeler Prof. Dr. Adnan Diler, Yrd. Doç. Dr. Şakir Çakmak ve Yalıkavak Belediyesi adı- na temsilci üye Emre Saraçbaşı ile toplanan kurul, başvuruyu değeriendirip 30 Haziran 2004'te 3418 sayılı şu kararı alıyor: "Jefi Kamhi'nin Hazine arazisi- ne yaptığı villa, korunması gerekli kültür varlığı ola- rak tescil edilmiştir. Yıkılamaz!" Ortalıkta görünmeyen Hazine avukatı hemen icra- ya gidip villa için verilmiş yıkım kararının iptalini isti- yor. Bu da "âdem"in işi... Tren değil.. devlet çoktan raydan çıktı... SESSÎZ SEDASIZ (!) Anamur trafiğinde Anamurlu olmak Içişleri Bakanlığı'ndan Anamur Bölge Trafik Denetleme istasyon Amirfiği'nin uy- gulamalarıyla ilgili açıklama geldi. Emniyet Genel Müdürlüğü Trafik Hiz- metleri Daire Başkanlığı, Mersin'den ge- tirttiği video kayrtları incelemiş; bende- nizin radara 100 kilometre ile girip 95 ki- lometre ile çıktığım; arada 105 kilomet- J re hıza ulaştığım ve hız sınırını 25 saniye ihlal ettiğim saptanmış. Yanlış. 25 saniye tüm kayıt süresi olabi- lir. Radara giriş hızı ise 100 değil 98'di. Çünkü 33 TL 621 sivil plakalı otomobilde radar kontrolü yapan görevli sivil polisin iz- lettirdiği görüntüde 98 kilometre yazıyor- du. Bu durumda ya yerel polis Ankara'ya gönderdiği video görüntüleri üzerinde oy- nadı ya da Ankara'dakiler kayıtlan dikkat- li izlemedi. Bütün bunlar hiç önemli değil... Çünkü 83 milyon 100 bin lira cezayı peşin öde- yip hem kendi can güvenliğimi hem de başkalannın can güvenliğini tehlikeye dü- şürmeyecek ve özellikle Anamur polisinin pusuda yattığı yeri bildiği için o yer dışın- da karşıma çıkabilecek kural tanımaz ye- rel sürücülere dikkat kesilerek yoluma devam ettim. Içişleri Bakan/ığı'nın açıklamasında 1-10 Temmuz arasında Anamur poli- since hız sınınnı aştığı için radara yaka- lanan 33 L plaka grubundan Anamur'a bağlı taşıtların sayısı da verilmiş: 10 gün içinde 1 sürücü! Ne diyelim... Cezalan "yabancı"lar ye- sin; Anamurlular için kurulan trafik düze- ni devam etsin! Yüksek Yerilim Hattı Öküzler artık harabe trene ve hazır olmayan altyapıya bakarlar. erdincutku / yahoo.com 4 Açı'lann Getirdikleri TÜRKSENBAŞER KAFAOGLU "Marx'm Ekolojisi" krtabında, John Bellamy Foster "Marx 'ın toplum ve doğa analizi, gövde ya da metabolizma kavramfa- nyla anlam kazanır" diyor. Marx, Kapital'de. insanın doğa ile ara- sındaki süreci, insanın doğa ara- cılığı ile kurduğu, denetlediği, düzenlediği metabolik bir ilişki olarak tanımlamıştır. Yine Marx'a göre "19. Yüzyıl kapita- lizminin zorunlu birsonucu ola- rak ortaya çıkan doğa- insan bölünmesi, metabolizmada onanlmaz biryanlma yaratmış- tı" denmektedir. Ekosistemi en son planda görmek de ne yazık ki, son yüzyılın bir bulaşıcı hata- sı oldu. Gelişme ve çağdaşlık adırta bunlan gözardı etmemek, çok yönlü düşünebilmek gere- kir. Ne yazık ki bizler gibi düşü- nen çevreciler, çoğu kez bu hu- susta düş kınklığı yaşamaktayız. 14 Temmuz tarihii Cumhuri- yet gazetesinde yıllardır saygı duyduğumuz Sayın Mümtaz Soysal'ın. "Çevre ve Çerçeve" oaşlıklı yazısında BandırmaTat- lısc Kalınburun haikının ve bir ta- kım çevreci örgütlerin tersane yapımına karşı çıkmalannı anla- tan ve yorum katan yazısını oku- duğumuzda gerçekten çok şa- şırdık. Sayın Soysal'ın bu yazıyı yazmadan önce yeterli ve doğ- ru bilgi edinemediğini düşün- dük. Söz konusu yazıda, çelişki ve oelirsızliği de net olarak gör- mek olası. ömeğm bir paragafta; çevre- cilerin hepsi bir kefeye konarak: "Boyle bir olay olduğunda he- men vak'a mahalline üşûşen yeti yabancı birtakım sivil top- kjrn örgûtleıi çevreciliği kolayca Jrsanayi düşmanlığına dönüş- türnekte pek mahirdihef de- nilnekte; başka bir pargrafta ise "Tab'i, yerseçimi de tersa- ne çin el/erişlibaşka biryer var- ket bulabula doğa harikası bir tati köşesiseçmekolmazelbet. Taiısu Kalınburun mevkiindeki soun di herhalde budur" de- nilnektedir. Aslında geçen haftalardan bi- rinie bukonu ile ilgili bir yazım daCumruriyet'te çıkmıştı. Ora- daözetle de olsa konuyla ilgili gö'rüşlerimi belgelere dayana- rak anlatmaya çahşmıştım, ora- dan ya da bizlerden bilgi ve bel- ge alarak asıl olumsuzluklar ye- niden gözden geçirilebilinir. Ba- kış açıları değişik olabilir ama çevrecileri de böyle yerden ye- re vurarak haksızlık etmeyelim. Çünkü, her ne kadar demok- ratikleşmiş gibi görünüyorsak da her değerin özele ve paraya dönüştürülmek istendiği ülke- mizde son derece güç şartlarda eğer yöre sakinleri ve çevre ör- gütleri doğal kaynaklann amaç dışı kullanılmasına, binlerce kişi ile karşı çıkıp yaşanabilirlik mü- cadelesi verebiliyortarsa, buna sadece teşekkür edilmelidir. Ter- saneler elbet yapılmalı, ama uy- gun bir yerde ve önlem alınarak. Aynca sığ ve ekolojik çeşitliliği ile ekosistemi örülmüş bir kumsal- da; yerleşim bölgesinde; turistik bir plajda değil. Yöre sakinlerinden ve muhta- rından yaklaşık üç yıl gizlenerek bürokratik işlemlerin tamamlan- dığı; imar planı değişikliği yapı- larak kamusa! alanın bir anda tersaneye dönüştürülmesine onay verildiği ülkemizde de- mokrasiden, yöresel yaşanabi- liriikten nasıl söz edilebilir? Bu- rada ülkesini seven çevreci, eli- ni kolunu bağlayıp oturmalı mı- dır? Söz konusu alanın tersane ve kumsal alan olarak ayn ayn ekonomik verimlilik kıyaslanma- sı yapıldığında: tersanenin belli bir süreç için özel kişinin kârı mı yoksa doğal üretkenliğin gele- cek daha gelecek kuşaklara ka- dar sarkacak olması; topluma, çevreye ve ekolojik sisteme da- yalı faydası mı daha ağır basar? Işgalci ülkelerin iştahlarını ka- bartan doğal kaynaklanmızı ve bunlan korumak için onurluca çalışan çevrecileri incitmeyelim. Bizler, ülkenin ekonomik kalkın- masında doğru ve kirletmeyen sanayinin gelişmesinden yana çevrecileriz. Ancak sürdürülebilir sağlıklı yaşamm, şu süreçlerde deneti- minden asla emin olmadığımız doğal kaynaklanmızın korunma- sına bağlı olduğuna; bunun için de, halkın bilinçli ve örgütlü bir biçimde yaşanabilirliğine sahip çıkması gerektiğine inananlar- danız. HARBÎ SEMİHPOROY semihporoyfo yahoo.com HAYAT EPÎK TtYATROSU MUSTAFA HERŞEY ALLAH'TAN TARİHTE BUGÜJ\ MÜMTAZ ARIKV* 27 Temmuz utnc.mumtaz-arikan.com BESTECI 976'l>e 8USÜAJ, UK1LÛ SBSTECİ H4SAAI 72 YAŞIMDA ÖLDÜ. "TÜKAZ BEJLEJ&' AJ RUFV4 Y&e ALAAJ &GST£:C/HfH EN £K1 BELİIBGİA] S£SL/ Tp/ZK KAÜZJĞı Çjotc tcüç^jK YAşrr*, Z.IĞE gAŞLJ)y<4M A L , Ç Ç IYt g/lÇ. ICANUM7' OCMUŞTU- OAHA SOMISA VİYAK1A 'DA BATf ASIÜZ/Ği ÜZ£IS.İ\IE <SS/S£- NİM GÖRMÜŞ, DÖfüÛŞÜMPE DE Be.ST"£ ÇA- L/ŞMALAG//V/) KOYULMUŞTU. HAUC B2.Gİ- L.£fZINE VE FOL/eU-OeA »^«NLlClYA MINAN HASAfJ FE/ZJT- ALNAE. '/<V EN VAP*Tt GRAFİKER Photoshop. Freehand, Quark\pres programlannı bileo grafıker aramyor. E-posta: [email protected] SAKARYA 3. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN MEMOXÜN AÇIK ARTTIRMA tLAM Dosya No: 2004 96 Tal. Bir borçtan dolayı hacizli \e aşağıda cins, miktar ve kıymetleri yazılı maliar satışa çıkanlmışttr. Birincı arttırma 11.08.2004 günü saat 14.00-14.10 arasında Serdivan Eski Kazımpaşa Cd. N: 48 Adapazan adresinde yapılacak ve o günü kjymetlenn yüzde 60'ına istekli bulunmadığı takdirde 16.08.2004 günü aynı yer ve saatte 2. arttırma yapılarak satılacağı. Şu kadar ki. arttırma bedelinın malın tahmin edilen kıymetinın yüzde kırkuıı bulmasının ve satış isteyenın alacağma rüçhanı olan alacaklının toplamından fazla ol- masının %e bundan başka paraya çe\Tİlme ve paylann paylaştırma mas- raflanm geçmesinin şart olduğu, mahcuzun satış bedeli üzerinde yüzde 18 oranında KDV'nin alıcıya ait olacağı ve satış şartnamesinin icra dos- yasında görülebileceği. masrafı verildiği takdirde şartnamenin bir örne- ğinin ısteyene gönderilebileceği. fazla bilgi almak isteyenlerin yukanda yazılı dosya numarası ile dairemize başvurmaları ilan olunur. î 9.07.2004' Muhammen kışmet] Lıra WJ ÛÛO.OOÖ- 60 0OO.CHXi.0OO.- 20.000 000 OOC'- ".500.000000. )0.000M00O.- Ç.ÛOO.öûGÛOO.- 15.000.000.000- 1500.000.000.- 50 İW 000.000 - -Vdedı lad. 3ad. Ud Ud. :ad. lad lad lad. 2ad Cmsn Mahıyetı \eonemh nıKİıklenl Sımens bılgısâyar - be\m. klavye takımı A]pa hıdrolık pres 2 sı ADP J80.1 adedı \DP Otomahl pıstole makınesı ı Eser Makıne ı B!İgısa>arhkontro]lü ölçmt makınesı. Sıpcsıal Gffgı makınesı 4^50 kg 2002 model paı pat makınesı Gonmı '.akum makınesı. Aslıden ölçün makuıesı 2.5 m lık RomceBovaMak 1 180.2.20 m 'lık. Basın: 34401 İZMtR 2. ASLÎYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2000 380 Karar No: 2003'1077 Davacı Maliye Bakanlığı vekili tarafından davalı- lar Pertev llhan Karabaysal, Mehmet Koşkar, Atiye Koşkar, Hayat Kütükçüoğlu, Zafer Necati Kütükçü- oğlu. Fatma Sevil Koşkar, Serpil Koşkar (Terzioğlu), vs. aleyhine açılan tapu iptali davasının mahkeme- mizde yapılan açık duruşması sırasında: Davalı Serpil Koşkar (Terzioğlu) dosyada mevcut adreslerinde bulunamadığından, davacı maliye hazi- nesi 08.07.2004 havale tarihlı dilekçesı ile kesin hü- kümden söz edilmesi için gerekli şartlann oluşmadı- ğını. kadastro mahkemesi tarafından dava konusu ta- şınmazın denizın etki alanı içinde kaldığından bahis- le bir inceleme yapılmadığından kesin hükümden söz edilmesi ve bu nedenle red karan verilmesinin usul ve yasaya aykın olduğunu belirterek kararlann bir kere daha gözden geçirilerek mahalli mahkeme karannın bozulmasına karar verilmesini arz ve talep ettiğınden bahisle tashihi karar talep etmiş olup bu ilanın davalı Serpil Koşkar'a (Terzioğlu) tashihi ka- rar dilekçesinin tebliği yerine kaim olmak üzere teb- liği. tebligatın 7 gün içerisinde tebliğ edilmiş sayıla- cağı tebliğden itibaren 10 gün içerisinde cevap veril- mediği takdirde dosyanın yargıtaya sevk edileceği ilanen tebliğ olunur. 12.07.2004 Basın: 34302 İZMİR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2000'380-Karar No: 2003 1077 Davcı mali>e hazmesi vekili tarafından davalılar Perte\- llhan Karabaysal. Mehmet Koş- >ar. Aıye Koşkar. Ha\at Kütükçüoğlu. Zafer Necati Kütükçüoğlu, Fatma Se\ıl Koşkar, ierpıl <.oşkar (Terzioğlu), vs. aleyhine açılan tapu iptali davasının mahkememızde yapılan ıçık dLruşması sırasında: Davalı Serpil Koşkar (Terzioğlu) dosyada mevcut adreslerınden julunanadığından. mahkememizin 18.11.2003 tanh 2000/380 E-2003'1077 K. sayılı karan ia\aemali\e hazinesi \ekih tarafından temyiz edılmış olup, işbu temyiz Yargıtay 1. Hukuk Daıres'nın*2004 3065 esas 2004 6461 sayılı karan ile 31.05.2004 tarihinde onanmış olup. şbu Vrgıtay karannı bildirir ilanın yargıtay karannın teblıği yerine kaim olmak üzere. ıla- ıen teiığin son ilan tanhınden itibaren 7 gün sonra yapılmış sayılacağı. ilanen teblığınden tibare-15 gün içinde tashihi karar edılmedığı takdirde hükmün kesınleşeceğı ılanen tebliğ 'lummûl.07.2004 Basın: 34303 KADIKOY ASLİYE 6. HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2003 '318-Karar No: 2004 627 Da\acı Nevruze Sakıne Dörtlemez \ekili A\. Şevki Tengızer tarafından gaıp Firuz Arslan ve ihbar olunan Istanbul Muhake- mat Müdürlüğü aleyhine açılan gaiplik davasında: Mahkememızce \erilen 10.06.2004 tarih 2003'318 Esas 2004 627 Karar sayılı karann hüküm kısmmda. Da\anın kabulüne. Istanbul ili. Kadıköv ılçesı, Suadıye Mah. cilt no: 20 hane no: 18^0"de nü- ftısa kayıtlı, Habib ve Sacide oğlu 16.2.1953 Istanbul d.lu Firuz Arslan'ın gaipliğine. Hüküm fıkrasının usulen ilanına. H.K.nu gereğınce hesap edilen. 10. lOO.OOO.-TL'sı ilam harcından peşın alınan 7 .880.0O0.-TL'sı harcın mahsubu ile bakiye 2.22O.O0O.-TLsı harcın davacıdan tahsiline. Davacı tarafından yapılan masraflann kendı üzennde bırakılmasına. Temyizi kabıl olmak üzere davacı vekılınin vüzüne karşı karar verilmiş olup, ilanın gazetede vavımlandığı tarihten itibaren 7 gün sonra tebliğ edilmiş sayılacağı bu tarihten itiba- ren de gaıp tarafından 30 gün içerisinde kanun yollarına baş\ urulmadığı takdirde kesinleşeceği karar tebliği yerine kaim ol- mak üzere ilan olunur 23.06.2004 Basın: 34248 GÖRÜŞ PERİHAN ERGUIV Vedat Günyol Eskilerin deyimiyle "ismiyle müsamma " ışık- lı aydınlık yol, Aydınlanmanın öncülerinden bi- ri. O'nun tüm davranış ve yapıtlarına yansıyan hümanizması, toplumsallığı, Atatürkçülüğü, herkesi kendisine değil, çevresine, çağına yap- tıklarıyla değerlendirmesi, tüm duygusallığına karşın gerçekçiliğiyle hep öğretmen oluşu biz- lere de yansıdı, yolumuzu aydınlattı. En uzun ve mutlu öğretmenlik yıllarını geçir- diğiTaksim AtatürkLisesi'ndeki.solkarşıtı, ca- hil, faşist 2-3 öğretmenin ihbarıyla polisçe öğ- retmenler odasındaki dolabından alınan, suç unsuruymuş gibi el konulan Sabahattin Eyü- boğlu ile çevirisini yaptıkları Babeuf'ün Devrim yazılarından ötürü iki yıl göz altında işkenceler- le sorgulanıp hapis çilesiyle ağır cezada yargı- lanması aklanmasına karşın işlenmiş günahla- rın en büyüğüdür. Bu okulun öğrenciieri, Hasa- noğlan Köy Enstitüsündekiler gibi O'nun hep öz oğullan, kızları eşleri de evlatları oldular. Ve- dat ve Günyol adlarını taşıyan torunları da bun- lardan türedi. Sevgi halesi hep çevresini sardı. Ben kendisini ellili yıllarda Vezneciler'deki Türkiyat Enstitüsü'ndetanıdım. Babası gibi se- vip saydığı Dr. Adnan Adıvar'la o yıllarda Is- lam Ansiklopedisini hazırlıyorlardı. Ben de ay- nı yerde hocam Ahmet Hamdi Tanpınar ın is- temleri doğrultusunda yeni Türk Edebiyatı ta- rihi ve Namık Kemal üzerine çalışmalarday- dım. Bu konularda Avrupa'da kaçak yaşayan Namık Kemal ve makaleleriyle ilgili bilgileri hiç yüksünmeden kıymetli vakitlerini harcayarak bana belgeleriyle aktarıyordu. Fransız ihtihal yazarfanna ilgimi sağlıyordu. Bu ışıklı yolda Or- han Burian'la başlayan -UFuklar- dergisi Bu- rian'ın ölümünden sonra -Yeni Ufuklar- adıyla devam ederken de izleyicisi oldum. Derginin Cağaloğlu'ndaki küçücük mekanına sıkça gi- der insan sıcaklığını demine kattığı çaylarını içerdim. Tamamı elimde olan dergiyi onun da izniyle Fener'de açılan Kadın Kitaplığına arma- ğan ettim. Can dostları, yoldaşlan Azra Erhart, Saba- hattin Eyüboğlu, Cevat Şakir, eğer biraz ay- dınsam, benim erfenerim olagelmişlerdir. "Sait Faik 90 Yaşında" adlı derleme kitabı- mın en önemli belgelerinden biri de Günyol'dan bana aktarılan bir anıdır. Vedat bey Halide Edip'le çalışırken Mark Tvvain üyesi olan Ha- lide Hanım, Günyol'a "Derneğin o yıl edebiyat armağanını Türkiye yazarlanndan birine ver- meyi düşündüklerini" söyler o da bunun ancak Sait Faik olabileceğini önerir. Dernek Sait'in öykülerini inceler ve ödüle değer bulur. Ata- türk'den sonra böylece Mark Tvvain başarı ödü- lünü alan ikinci kişi Sait Faik Abasıyanık olur. Günyol 'la bu söyleşimiz kira ile oturduğu Su- adiye -Çoban Çeşme'deki- Yapı Kredi evlerin- deki mekanında olmuştu. Bu sohbet sırasında, üzüntüyle evi boşaltmasını istediklerini de ösy- lemişti. Öğrenciieri çareleranyorlardı. Bu ara 20 bin yapıtlı Kitaplığını Maltepe Cevizli'deki Tek- noloji hanel Kanalı Eğitim kurumlarına bağışla- dı. Kurumun kadirbilir kişisi ve Genel Müdürü Metin Gökyokuş Öncülüğünde "Vedat Gün- yol Kitaplığı" adıyla bağımsız bir bölüm kurul- du. Kendisine Demokrasi ve San'at dersleri öğ- retmenliği ve de kalabileceği bir lojman verilir. Son yıllarını kimselere muhtaç olmadan oğluy- muşçasına Metin Bey'in ve öteki evlatlarının onlara aktardığı insan sıcaklığı içinde ve her zamanki gibi mutluluğa bürünerek geçirdi. Son nefesine kadar bu ilgi sürdü. 09 Temmuz 2004'de kaybettiğimiz değeri ölçülemeyecek "Edebiyatımızın Cumhurbaşkanı'na ('Cemal Süreyya O'nu böyle nitelerdi) 10 Temmuz günü tüm dost, evlat, sevenlerinin katılımıyla adını taşıyan Kitaplığın önüne naşı getirilerek, duy- gulu ve görkemli bir veda töreni yapıldı. Ken- disi bu töreni görebilmiş olsaydı tüm alçak gönüllülüğüyle "ben neymişim yahu" diye mahcup ve şaşkın bir tebessümle olayı tiye alırdı. Işıklar içinde "Hak'ka yürüdüğüne" inan- dığım sevgili Günyol'un yapıtları ve anısı önün- de saygıyla eğiliyorum. BULMACA SEDAT YAŞAYAJS 1 2 3 4 5 6SOLDANSAĞA: 1/ Sulak yerler- de yetışen bir tür çayır otu. 2/ 2 Yabancı... Yur- dumuzun en önemli kayak merkezi olan 5 dağ. 3/Gemile- fi rin >'ükleme bo- şaltma yaptık- 7 lan yer... Kenar g süsü. 4/ Krali- çe... Manisa'da heryıldüzenlenengele- neksel şenliöe ve bu şenlıkte dağrtılan ma- cuna verilen ad. 5/Sıva- cıaracı... "Benim— ol- muş dilim ' Ne desem yârincinir" (Türkıi). 6/ ^ Duvar lambası. II Bi- 6 linç... Nazi partisinin 7 hücum kıtasını simge- 8 leyenharfler... Tannta- 9 nımaz. 8/ YelkenJi ge- milerde direklere çıkılması için verilen konut... Eli işe yatkın, becerikli. 9/ La Fontaine, MoBere, Racine, Cor- neifle eibı edebiyatçılann temsilcisi olduğu sanat akrmı. YUKARIDAN AŞAĞIY\: 1/Dağın en \*üksek yeri. 2/ Suyu, sıcak olarak yerden çı- kan hamam... Tabut. 3/Ayakyolu... Eski Mısır'da güneş tannsı. 4/Bir meyve... Bir noktarun uzaydaki yerini bul- maya yarayan çizgılerden yatay olaru. 5/îstek ve tutku- larda ölçülü davTanma erdemi... Bir resmi sulandınlmış renklerle boyama ya ada gölgeleme biçımi. 6/Yurdumu- zun bir bolümü... Iskambilde bir kâğıt. II Şöhret... Gü- zelötüşlüküçükbirkuş. 8/Soylu... •'Eveekrnekle — gö- türmeyi Böyle ha\alarda unuttum" (Orhan Veli). 9/ '- - Mumcu": Gazeteci ve vazanmız... îçki meclisi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear