14 Kasım 2024 Perşembe Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 HAZİRAN 2004 CUMA CUMHURİYET SAYFA 17 3 s Y'ÖK'ün yüzlerce dönüm arazui varmış. Deseıüze YÖK arazi obnuş! Bektronft posta: denizsomdcumhuriyetcom.tr Tel: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 97 - Talabani, PKKye afistemiş... "Kendisi ne zaman affedildi!" Toptan satışAmerika Birleşik Devletleri, Türkiye'den Trakya'da yeni bir üs, Mardin-Batman-Silopi arasında 18 bin asker bulundurma ve bu askerter için Türkiye'ye bildirimsiz girip çıkma hakkı, Incirlik'teki üssü genişletme ya da Batman'da yeni bir hava üssü, Istanbul'da Sabiha Gökçen Havaalanı'nı kullanma hakkı, Trabzon, Samsun ve Iskenderun'da birer deniz üssü, Boğazlar'dan bildirimsiz geçiş hakkı istiyor. Konu hükümeti aşıyor..^ Bu tafepferi ancak Özelleştirme Idaresi Başkanlığı karşılayabilir. "Türkiye'yi Toptan Satış Ihalesi" açılması gerekiyor. Bakarsınız Avrupa Birliği de ihaleye katılır; kıran kırana bir satış oluri Öz(iir)güp •H stanbul'dakı NATO zirvesinin güvenliği için po- I lis müdürieri beyin fırtınası yapıyor. Istanbul I Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah zirveye —I yönelik olası birsaldınya karşı ortaya bir komp- \o teorisi atıyor: "Bomba yüklü bir helikopter hava- dan geliyor. Aynı anda bomba yüklü bir kamyonet ba- rikatlan yararak vadiye giriyor. Uzun namlulu silahlı bir kişi polis ekiplerine ateş açıyor ve vücutlarına bomba sarmış başka bir grup da vadiye girmeye ça- lışıyor. Bu durumda ne yaparsınız?" Polis müdürlerinden biri yanrt veriyor: "Hiç vakit kaybetmeden kaçanz!" Toplantıya katılanlar kahkahalarla gülüyor; polis müdürieri rahatlamış oluyor... Fakat aslında düşündürücü bir durum... Sen ha- vadaki kuşları bile kontrol altına aJma iddiasındasın, fakat havada bomba yüklü bir helikopter tasarlaya- biliyorsun. Belli ki Istanbul'daki NATO toplantısı, daha doğru- Beyin Salatası su ABD Başkanı George W. Bush'u rahat ettirme planı polis müdürlerinin sinirierini fena halde germiş; beyin fırtınası, beyin salatasına dönüşüyor! Biz de kendimize göre beyin fırtınası pardon beyin salatası yapalım... Başka bir teori geliştirelim: "Roketatariarla donatılmış polis helikopterleri ha- vada dolaşıyor. Beton barikatlann önünde polis pan- zerleri bekliyor. Makineli tüfeklerin bulunduğu hafif zırh\ı araçlar vadinin çeşitli kavşaklarını tutuyor. Uzun namlulu polisler çatılardan çevreyi gözlüyor. Terörle mücadele ekipleri tam teçhizat devriye geziyor. Çe- vik kuvvet ekipleri ara sokaklan tutuyor. Bu sırada elinde 'NATO'ya hayır' yazan küçük bir kartonla ba- rikata doğru mayolu bir genç kız yürüyor. Bu durum- da ne yaparsınız?" Olası yanrtlar: "En uygun çatıdan en keskin nişancımızla tek atış yaparak, kızı kalbinin tam ortasından vururuz..." "Hafif zırhlı araçlardan makineli tüfekle yaylım ate- şi başlatınz; kızı, çevresindekilerle birlikteöldürürüz." "Iki panzeri üzerine süreriz. Panzerierden biri kızı ezip geçerken öteki panzerden basınçlı su püskür- terek asfafttaki kanı temizleriz." "Kızı, terörle mücadele ekibinden 50 kişiyle önden, çevik kuvvet ekibinden 50 kişiyle arkadan kuşatınz. Çemberi daraltarak kızın üzerine çullanınz. Artık Al- lah ne verdiyse... Sonrasını bilemiyorum. Kızparma- ğının ucunu oynatırsa ağzına biber gazı, gözüne göz yaşartıcı gaz sıkanz. Durumuna göre baldınna elekt- rikli tabanca da sıkabiliriz." "Helikopterden roket atışlan yaparak arkasındaki binayla birlikte kızı imha ederiz." "Amerikalılardan yardım isteriz!" Kökçe: "I- rak'a özgürlük gö- türen Bush, NATO toplantısı için geldiği Is- tanbul'a da özgürlük getiriyor. Şimdilik kara, deniz, hava ulaşımı ile CIA'dan habersiz soka- ğa çıkmak yasak!" SESSİZ SEDASIZ (!) Paşa, Hasan ağayı imtihan ediyor! 1959 yılında 11 yaşında Selimiye Askeri Ortaokulu'na giren ve 1992 yı- lındaTürkSilahlı Kuvvetleri'nden ken- di isteği ile aynlan emekli yarbay Do- ğan Kapkıner, son günlerde kimi "paşa"lann gazetelere açıklamala- nnı okuyup, bunlann ikinci cumhu- riyetçilere nasıl malzeme yapıldığı- nı görünce Elazığ'da anlatılan bir öy- küyü anımsatma gereği duyuyor "Bir zamanlar Elazığ'a bir paşa ta- yin olur, gecenin geç vakti şehre iner ve ilk iş olarak Elazığ'da lafı sözü din- lenir esprili kim varsa onu görmek is- ter. Kendisine herkesin bildiği Hasan ağadan bahsederier. Paşa hemen Hasan ağanın bulu- nup, olduğu gibi getirilmesi emrini ve- rir. Zaptiyeler Hasan ağaya paşanın emri olduğunu söylerler ve o kar kış- ta adamcağızı geceliği ile paşanın kar- şısına dikerier. Paşa önce Hasan ağayı imtihan et- mek ister. Hasan ağa durumu pek kavramış olmadığından sabıria cevap ver- meye çalışır. Paşa, örneğin 'Elma melma der- ler Hasan ağa, elma ne melma ne' der. Hasan ağa sabıria cevap verir... Bezeri saçma sapan sorulardevam eder. Nihayetinde bizim paşa, 'Paşa ma- şa derier Hasan ağa Paşa ne, maşa ne' diye sorar. Hasan ağa sabnnın sonuna gelmiş olmalı ki 'Paşa ağır olur, akıllı olur, la- fını bilir, sözünü bilir... Onu dinleyen- ler hürmet gösteririer... Maşa da se- nin gibi olur... Gecenin bu vaktinde bunlan sormak için mi çağırdın beni karşına' yanıtını verir." Çirkin Amerikalı Istanbıırda... ALPASLAN BERKTAY Onakimi "Küresel Haydut" diyor, "Canavar", "Dracula"... Bazısına göre "Büyük Şey- tan".-. Alman Adalet Bakanı Bayan Gmelin, Hitler'e ben- zetiyor. KKTC Cumhurbaşka- nı Denktaş, "Küresel Kov- boy" diyor. Insanlık için birta- lihsizlik, yüz karası, gen bo- zukluğu mu? Tüm uluslarara- sı kurallan, ahlak, insanlık öl- çülerini çiğneyene ne denile- bilir? Yiğit, namıyla anılır. Ona vietnam'da "Çirkin Amerika- lı" dediler; öylece de -baş rol- de Marfon Brando- filmi çev- rildi. Neden sevmiyoriar? Per- sona non grata.. Istenmeyen kişi... Işte, o geliyor! Niçin "Çirkin"7 Irak'ı haydutlarbastı. Petrol hırsızlan. Süslenecek, örtüle- cek yanı yok, düpedüz hay- dutlar bastı. Yerin altını, üstü- nü, Mezopotamya uygarlıkla- nnı yağmaladılar. Kitlesel im- ha silahlan, terör masallan da boş çıktı. Birleşmiş Milletler'i de arkalarından sürükleyip yatancı tanık yaptılar. Yalan, zulüm, işkence, tecavüz... Hepsi de "demokrasi!'" adına! Kanada'ya sığınan ABD as- kerleri, "Bize Iraklıların insan- dan sayılmayacağı öğretildi. O zaman öldürmek daha ko- lay" dediler. Kurbanınatasma takıp sürükleyen işkenceci kız England, "Eğlenceli oluyor" diye açıkladı. Bundan daha çirkin, ahlaksız savaş olamaz! Iraklı, yurdunu savunmak için ıntihar saldınsında canını ve- riyor, çünkü başka silahı yok. Saldırganın kiralık katilleri ise ınanmadığı savaş yüzünden bunalıma girmekten o intihan yapıyor... Ve vatanları için blenlerede "terörist" diyorfar! Terör, ABD icadı.. Teröristini yetiştiriyor, sonra onu Tora- Bora mağaralannda kovalıyor! handıncılığını tümüyle yitiren ABD emperyalizmi dökülüyor. Ye bu diz boyu kokuşma, VI- rtnam'dakini aşacak... Haydutlar bu kez Istan- bul'da. (Hayduda, diplomatik lezaket kollayıp "Haydut" tememek, gerçeğe saygısız- ktır.) NATO, Varşova Paktı ile alkacaktı; ama hâlâ yerli ye- ınde; giderek de küreselleşi- yor. NATO niçin var, kimi sa- vunuyor, petrol bölgelerine "ABD demokrasisi!" mi götü- rüyor? Atlantik nere, Orta As- ya nere? Saldırganlık başka nasıl olur? Türkiye'nin bu sal- dın paktında ne işi var? Bun- lann, Bush'uyla, NATO'suyla, Istanbul'da ne işi var? Bu ge- lenler, Türk halkının dostu de- ğildir! Bu konuda "Meclis arit- metiğiniz" yetmez, halkoyla- masına gidilmelidir! Ya bunla- rı çağıranlar? Orta Asya'daki Haçlı Seferi'ne zalim küffar ile birlikte mazlum Müslümanla- ra karşı katılacak mısınız? Çir- kin Amerikalı Anadolu'da ye- ni üsler istiyor, verecek misi- niz? Hem de, Ulusal Mücade- le'nin başladığı yer ve tarihte, 19 Mayıs'ta ve Samsun'da.. Uğrundayurtseverierin hapis- lere düştüğü, infaz edildiği, Demirel'in, "Üs yoktur tesis vardır" dediği Incirlik Üs- sü'nün genişletilmesinden başlayarak... Eşitlikte karşılık- lılık şarttır; Mehmetçike reva gördüğü o çuvalı, Çirkin Ame- rikalının başına geçirebilecek misiniz? Onu da bırakın, size çok gördüğü kırmızı halıyı o- nun önüne döşemeyebilecek misiniz? önceki Amerikancı- lanmızın da hakkı yenmeme- li, Demirel de Clinton'un uça- ğının basamaklanna, Istan- bul'daki öbür devlet başkan- lannın hiçbirineyapmadığı bi- çimde, kırmızı halı döşetip de- rin saygılannı sunmuştu; siz de bunu mu yapacaksınız? Artık açık olmak zorundasınız, yoksa ne Isa'ya yaranabilirsi- niz ne de Musa'ya... Sadece bütün bir ulusun onurunu çiğ- nemiş ve gözünden büsbütün düşmüş olacaksınız. Sizlere kim "milli" diyecek, kim "Müslüman"? Bush'un da- yatmalannı nasıl yeniryutulur hale getirebileceksiniz? Bu is- tekleri yerine getiren, kendi ipini kendi çeker. Bush ve NATO'su, hangi düşmana karşı geliyoriar? Onlardan başka düşman mı var? Hak ettiği tüm sıfatları yutmaya, protokol diline uy- maya çalışarak söylenebile- cek söz: Sayın Bush, "Perso- na non grata"; lütfen NA- TO'nuzla birlikte evinize dö- ner misiniz? KÎM KİME DUM DUMA BEHÎÇAK behhak ı turk.net ÇİZGİLÎK KÂMtL MASARACI kamilmasaraci <ı mynet.com KEDl LEVO APTİÜKA aptull ı hotmail.com HAYAT EPtK TÎYATROSU MLSTAFA BILGİ EMEKl,fLERİNİZDEN ' KESÎNTI YAP \ SATILIK BASKI ÖNCESİ CİHAZLARI 1 - Kodamatic 720 banyo makinası (aslen glunz&jensen 720'dir) Ebat: En 720 mm. Boy sonsuz. 2- Repromak gün ışığı kontakt makinası Ebat: En 800 mm. Boy 600 mm. 3- Repromak gün ışığı kontakt makinası Ebat: En 700 mm. Boy 550 mm. 4- Siyah-beyaz çıkış makinası Tel: 512 05 05/ 409 TARİHTE BUGÜN MÜMTAZARIKAN 25 Haziran wmc.mumtaz-arikan.com HOFFMANN E.T.A. 1822.'DE 6UGÛN,ÛMUJ ALMAAI YAZAR Ve KtÜZitCÇİSÎ eeuST THeODOft AMADeUS UO&MAHN 4& mŞtNDA 6U>Ü- ICSACA HOPFMAA0V £TA. Dır£ AMIIAN SA - NA7TÇI,AlM4H tSOtAANTİZMİ'NtN ÖueMLİ TBMSİL- citee/MDe*/O/. MOZAZT tse SEsrnoı/eN'e eürü< Ğ VE ZAMAMAJM MÜ2İK £t£Ş- OLARAK ÇDK ÛNLÜYOÜ. 18O8'P€, SAUI- Acesr&ASt MÜZJK oiee/crö/sıoâüNe G£ri- f, AGAPA BeST&C&Z YAPMfÇTT • AMA, HOFFMAMN'fN ASIL YerEUGĞl, OÜŞ GÜCÜUE OAYANAN OOĞAÜSTÜ ÖYKİİLER YAZMADAK/ SAŞA - Rıstypı. Bu rü/eûA/ USTAS/ SArtLAN £DGA£AUAN POE BİL£, ONPAN ÇOK £TK/L£A/MfŞp. 8İR. YAPITT DA, SESTEC/ OFF€NBAC#'A EAJ ÖHEMLİ OP£££- Tİ OiAA/ n HOFFM4MV'/M MA£AUAg/"hlt İA EB ANKARA...ANKA... MÜŞERREF HEKİMOĞLU B Salla! Rahmetli babamı çok anımsıyorum son gün- lerde. Tren yolunun kenarında eski bir köşkte oturuyoruz o zaman. Trenler gelip geçiyor, ma- kinistleri düdük sesinden tanıyoruz. En uzun tren sesini Koca Mustafa duyururdu bize. Hay- darpaşa'dan yola çıkınca düdüğünü çalıyor, uzun soluğunu her yana duyuruyor. Tren yolun- daki evden Yeşil Bahar Sokağı'na taşındık da- ha sonra. En uzun düdük çalan kişileri silmedik yaşamımızdan. Babacığımı çok sık anımsarım. Her yere trenle gider, bizim de aynı yolculuğu yapmamızı isterdi. Uzun düdüklü trenlerin ma- kinistlerini sevgi ve saygı ile anlatırdı bize, ma- sal kişileri gibi düşünürdük onları. Hava soğuk, buz gibi ama tekerlekler dönüyor raylarda. Zaman içinde Koca Mustafa'lar, Hulusi'ler dönemi gerilerde kaldı. Otobüs, tramvay geldi gündeme. Ancak babamın raylarla dostluğu sona ermedi. Zaman içinde trenler geride, tramvaylar, otobüsler önde ancak babam mut- lu değildi. "Taşıma suyla değirmen" diye söz ederdi tüm kara taşıtlarından. Demiryolları 6'ncı Bölge Müdürü Yaşar Tat- lısu'ya telefonla ulaşamadım. önerdiği sloga- nı içten paylaşıyor, destekliyorum. "Trenlere taş atma, el salla" diyor Sayın Müdür. Acı ama ger- çek, taş atanlan görmezlikten gelemeyiz. On- ce bir sevgi düdük çalıyor, yollarda, istasyon- larda. Küçük öğrencilere sevgi treniyle bir yol- culuk. "Trenlere taş atma, el salla " diyor Sayın Mü- dür. Bilançoyu görünce dehşete düşüyor in- san. Adana-Mersin tren yolunda 2002 yılında 1034,2003 yılında da 624 taş/ama olayı gerçek- leşiyor. Çarpıcı bir bilanço: 39 kişi yaralanıyor, 11 milyar liralık da kayıp oluşuyor. Bununla bit- miyor, geçen yılın tren taşlama olaylan bilanço- su daha şaşırtıcı! 76 kişi yaralanıyor, parasal kayıp da 75 mil- yara ulaşıyor! Bu olayda da bilgisizlik, eğitimsizlik çıkıyor karşımıza. Demiryolları gerektiği gibi işletilmi- yor. Taş atanlar, bütçedeki parasaf zararın ne- denini bilmeyenler, demiryollannın kaybına se- yirci kalıyor. Peki çaresi? Eğitim konusu soru- nu burada da gündemde. Sonuç ortada, ancak karşı önlemler de ortada. Yaşar Tatlısu daha ileriye gidiyor, trenlerin taşlanmasını önlemek için din adamlarından da yardım istiyor. Bu olayda da her şey sevgiye, eğitime bağlanıyor. önlemleri de buradan bekliyor: "Trenlere taş at- ma, el salla " diyor Tatlısu. Bu slogan yaşam bi- çimine dönüşünce taş atan elleri durdurmak için eğitim gerekiyor her şeyden önce. Eğitim ve sevgi treni başan taşıyor istasyonlara. Taş at- ma, el salla! BULMACA SEDAT YAŞAYAS 1 2 3 4 5 6 7 SOLDANSAĞA: 1/ Sadrazam, vezir, beyler- beyi gibi dev- 2 let adamlan- nın verdiği yazılı emir. 2/ Ispanyollann 5 sevinç ünle- 6 mi... Pirinçle -, pişirilen bir tür yemek. 3/ ^ Kerestesi sert 9 ve kokulu bir ağaç... Kale hende- ği. 4/ Bol ve güçlü olarak çıkan... Yapı- 2 sına girdiği sözcüğe "kendi kendine" an- 4 lamı katan yabancı önek. 5/ Kars yakın- 6 lanndaki ünlü eski- çağ kenti... Eski dil- 8 de bulut. 6/ Çıplak 9 vücut resmi... Öbür dünya. ahiret. 7/Eskiden şa- irlerin kasidelerinde övgüsünü yaptıklan kişiler- den aldıklan para ya da armağan... Aşıboyası. 8/ Turşusu yapılan bir tür yaban soğanı. 9/Muğla- Marmaris karayolunda bir dağ geçidi... Radyum elementinin simgesi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Osmanh devletinde sarayın korunmasını ve kentin güvenliğini sağlamaİda görevli asker. 2/ Muğla'nın bir ilçesi... Aynı cinsten olan şeyler arasındaki ince fark. 3/Galibiyet... "Ağntma, acı verme" anlamında eski sözcük. 4/Tavlada "iki" sayısı... Karadeniz'in kuzeyindeki iç deniz. 5/Öz- su... "Göl sanırdık ne zaman dalsak — gözleri- ne" (F. N. Çamlıbel). 6/ "Samtt" de denilen ve sözsüz oynanan köy seyirlik oyunlaruıın genel adı... Bir gösterme sıfatı... Şarkı, türkü. 7/Para- mızı simgeleyen harfler... Istanbul Boğazı'ndan Marmara yönüne olan doğal akıntının lodos et- kisiyle ters yöne dönmesi. 8/YılmazGüney'in bir filmi... Berkelyıun elementinin simgesi. 9/Okya- nusya'da ve Güney Amerika'da yetişen büyük bir orman ağacı. Benimle yakından ilgilenen ve iyileştiren I.Ü. Tıp Fak. Dermatoloji Kliniği mensuplanndan başta; Prof Dr GÜZİN ÖZARMAĞAN'a ve Dr. DİLEK BAHÇEKAPILI, Dr. BANU ÖTKÜR, Dr. EMİNE NUR RİFAİLOĞLU, Dr. GÜHER BOLAT, Hem DURDL ÖZGÜR'e teşekkür ederim. x Emekli Öğretmen SERPİL KILIÇ
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear