Catalog

SAYFA CUMHURİYET 25 MAYIS 2004 SAL 8 HABERLERIN DEVAMI TURKIYE İstanbul Edırne Kocaeli Çanakkale Izmır Manısa Aydın Denizlı Y PB Y PB PB PB PB PB 18 25 20 19 27 26 27 26 Sinop Y 19 Adana B 29 Samsun Y 22 Mersin B 27 Trabzon Y 19 Diyarbakır B 32 Gıresun _Y 19 Şartlıurfa B 33 Ankara Y 24 Mardın B 29 Eskişehir Y 16 Sıirt B 28 Konya B 26 Hakkâri B 23 Sıvas Y 24 Van B 18 Zongu/dak Y 16 Antalya B 26 Kars PB 19 Yurdun kuzey ve ba- tı kestmlen parçalı ve çok bulutlu, Marma- rs'nırı doğusu, Karade- nız. Iç Ege ıle Iç Anado- lu'nun kuzeyı sağanak ve gökgurûftulü sağa- nak yağışlı, dığer yerter az bulutlu ve açık geçe- cek. Hava sıcaklığı. yur- dun kuzeybatı kesımle- nnde hıssedılır derece- de duşecek. dığer yer- lerde biraz artacak. DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksef Pans Bonn Y PB Y PB > B B A 15 17 8 20 16 17 22 24 Berl/n A 14 Moskova Y 16 Münih B 17 Budapeşte Madrid Vıyana Belgrad Sofya Roma Atina Zürih PB Y PB PB PB A Y B 19 17 18 20 18 22 22 20 Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tiflis Kahire Şam A PB PB B Y PB B A 30 20 29 28 23 17 32 35 Bulutlu k Çok buluttu K a f l 1 lukar V Gdk gurultuıü G U N C E L CÜVEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada na ses çıkarmadı. Iki yıl sonra A/nerikalı yetkililer, başta Dışişlerı Ba- kanı Colin Powell, imha silahları savını yalanlayan açıklamalaryaptı. Bu Amerika, Irak'ta işkencenin dik âlâsını yapar, insan hakları raporunda Türkiye'deki işkence oiay- larını eleştiren bir tutum takınır. BuAmerika, Irak'ta bir düğünü "Yabancı savaşçı- iar var" diye bombaladığını duyurur, oracıkta 15'ı çocuk 45 kişıyi öldürür, fakat yalancılığı bir iki gün sonra bir kasetle kanıtlanır. Bu Amerika, Kuzey Kıbrıs'taki referandum sonuç- lannı demokratik, halkın eğilimini yansıtan bir olay diye yorumlar ve fakat: Kuzey Kıbrıs halkının özgür iradesiyle seçtıği Cum- hurbaşkanı'nın, Rauf Denktaş'ın artık hafkı temsil etmediğini ilan etmekte tereddüt etmez. Amerıka'nın kuyruğunda ve doğrultusunda politi- ka izlemeyen Denktaş, zaten 30-40 yıldır ABD tara- fından istenmeyen adamdı. ABD müdahalelenyle Kıbrıs'ta Türk toplumu aley- hıne, Rumlar lehine çözüm olanaklannı kabul etsey- dı; kuşku yok, Denktaş'ı, ABD bir numaralı devlet adamları lıstesine alacaktı. Denktaş, Ankara hükümetlerinin de desteğiyle uzun yıllarABD'nın, Ingiltere'nin, kısacası ikili görüş- meier yoluyla çözüm üreteceğine inanılan iki toplum dışındakı etkıli güçleri dışladı. Bu politıka uzun zaman geçerli oldu. Ne vakit ki, meşruluğunu "büyükdevletinhimayesinde"kan\tia- mak amacıyla AKP iktidara geldı. Kıbns politikaları ABD-AB ekseninde yeni bir ivme kazandı. Politik yaşamını d/ş güçlere bağlayan MA Ta- lat'tan yeterince garanti aldıktan sonra AB ve ABD, seçimleri kazanmasına var güçleriyle destek verdi- ler ve şimdi... • • • Karen Fogg'la başlayan süreçte ektikleri tohum- ları biçiyorlar. MA Talat'ın Washington'a davet edilmesıyle Ku- zey Kıbrısla ilgili ABD tezgâhı gün ışığına çıktı. Ku- zey Kıbns'lı biryönetıcinin ABD Dışişleri Bakanı'ndan kabul görmesi gelişmelerin alacağı yeni yönü pekâ- lâ gösterıyordu VVashington'ın sesi koro halinde yükseliyor. ABD Dışişleri Bakanlığı Kıbrıs Özel Koordinatörü Tho- mas Weston, bir demeçle baklayı ağzından çıkar- dı. Referandum sonuçlarının açıklanmasından sonra Batılı ağızların geveleyip durduklan bir karan açıkla- dı VVeston. Kıbrıs Türklerini (dikkat; adamlar açıkla- malarında KKTC demiyor) Talat'ın temsil ettiğini, Denktaş'ın "eskilider" olduğunu ilan etti. Fakat VVeston bilineni yınelemesinin dışında, ge- leceğe dönük dikkat çekicı bir saptama yapıyor. Diyor ki VVeston, "Türklertanınmakya da bağım- sız devlet olmak istemiyorlar. Sadece ekonomik açı- dan kalkınabilmek için yardım istiyoriar". • • • Bu iki cümle bugünlere değin gizlice yürütülen po- l/tikaların sonuçlarını su üstüne taşıyor: Birincisi; ABD gibi hâlâ Annan Planı'ndan geri adım atmayacağını söyleyen ve Rumların egemen- liğinde Türkleri azınlık durumuna düşüren Birleşik Kıbrıs'aşapkaçıkaran Talat'ın... KKTC'nintanınma- sını ve bağımsız bir devlet olarak yaşamasını iste- yen Denktaş'a neden yeğlendiğini açığa vuruyor. Ikincisi; günlerce süren ve hangi önemli gizli odak- lardan geçtiği bilinmeyen Talat'ın, VVashıngton gö- rüşmelerinde Kıbnslı Türklerin tek isteğinin izolas- yondan kurtulmak içın ABD'den "yardım" istediği, ABD'nin de tanınma istemeyen Talat'a, "Kıbns Türk toplumunun tecrit halinin sona erdirileceği, (Dünya Bankasf nın da katılacağı) ABD'nin ekonomik alan- da katkısının sembolik olmayacağı" sözünü verdiği kanıtlanıyor. Üçüncüsü; başbakanıyla, dışişleri bakanıylarefe- randumdan bir gün önce, referandumda Rumlar An- nan Planı'nahayırderse, KKTC'nintanınmasıiçinel- den gelen bütün çabaların sarf edileceğini söyleyen Ankara'nın; ne yazık ki, VVashington'dan olmazzz diyen ufacık bir uyarı aldıktan sonra tam gaz tornis- tan ederek tanınma kararından birden vazgeçtiği or- taya çıkıyor. Amerikan politikası cuk oturuyor: VVashington'a bir RTE yetmedi, Talat'la etti iki! Erinç, Erdoğan'la görüştü 'Gazetecilik kimliğiyok oluyor' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Ga- zeteciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan Erinç, "Basındaki taşeronlaşma gazetecilerin kimli- ğini ortadan kaldırıyor" dedi. Başbakan Re- cep Tayyip Erdoğan, TGC Başkanlığı'na yeni- den seçılen Ennç ve berabenndekı yeni yönetım kurulu üyelerini Başbakanlık'ta kabul etti. Devlet Bakanı Beşir Atalay'ın da katıldığı kabulde ko- nuşan Erinç, yeni dönemde basın sektöründeki sorunlann büyük kısmmm çözüme kavuşmasmı umduklannı belirtti. Erinç, Basın Kanunu'ndan sonra, çalışanlarla çalıştıranlar arasındaki ilişkıyi düzenleyen kanunun günün koşullanna uygun hale getirilmesı gerektiğinı kaydetti. Basındaki tekelleşmeden de bahseden Erinç, ilgili kanun- larda mutlaka değışiklik yapılarak tekelleşmenin önüne geçilmesi gerektiğıni söyledi. Erinç, ana- yasada basın özgürlüğü ile çelişen maddeler bu- lunduğuna ve bunların değiştirilmesi gerektiğine dikkati çekerek bastndaki taşeronlaşmanın gaze- tecinin kimliğini ortadan kaldırdığina işaret etti. TGS İstanbul'a yeni başkan • İstanbul Haber Servisi - Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) İstanbul Şube Başkanı Ali Er oldu. Olağan Genel Kurufda seçılen yeni yöne- tım kurulunun yaptığı görev dağılımına göre baş- kan yardımcılığına Sergül Yolcu. şube sekreterlı- ğine Kudret Topçu, malı sekreterliğe Eylem Uçar Düzyol getırildı. Ahmet Şık ve Gamze Erbil de yönetim kurulu üyeleri olarak görev aldılar. ABD'nin önerisi nıasada• Baştarafı 1. Sayfada ilettiğı ve Cumhuriyet'in ortaya çıkardığı önerinin etkisi Konya Üssü ile sınırlı kalmıyor. Önerinin kabul edilmesi durumunda emsal oluşturabilecek. ikili anlaşmalar çerçevesinde ABD'ye tahsis edi- lebilecek yeni üslerde de "tatbi- kat" gerekçesiyle Amerikan as- keri güçleri bulunabilecek. Konya Üssü Meclis'ten kaçırıldı Türkiye ile ABD arasındaki savıınma işbirliğinın temelıni, 1980 yılında imzalanan Savun- ma ve Ekonomik Işbırlıği Anlaş- ması (SEİA) oluşturuyor. SE- ÎA'da, ABD"nin Türkiye'deki yaklaşık 20 üsten yararlanması öngörülüyordu. Bugün ıse bun- lardan yalnızca tncirlik. Ankara ve Izmir'deki üsler kullanımda bulunuyor. Edınilen bılgılere gö- re 1980 tanhli SEİA'da yer al- mayan Konya Üssü. Türkiye ile ABD arasında 1987 yılında ya- pılan "mektup teatisiyle" AB- D'nin kullanımına açıldı. SElA. bu mektup teatisiyle genişletil- miş oldu. 1997 yılında imzala- nan uygulama anlaşması ıle de Konya Üssü'nün kullanunının esaslan belirlendi. ABD yönetiminin Türkiye'den olası yeni üs taleplerinde de "Türkiye'nin NATO vüküm- Ifilükleri veABD ile ikili anlaş- maJarı" öne sürülerek Meclis'in bypas edilmek istenebileceği be- lirtiliyor. Bush yönetimi, yeni küresel güç stratejisi kapsamında AVTU- pa'dakı bazı askeri unsurlannı Türkiye'ye kaydırmayı planlı- yor. Ancak özellikle Irak'ta son dönemde yaşananlar nedeniyle kamuoyunda orta\ a çıkan tepki, Meclis'e gitme konusunda hem ABD yönetimi hem de AKP hü- kümetini korkutuyor. ABD elçlliğl sesslz Cumhuriyet'te ABD'nin üs- leri kullanma talebine ilişkin 18 Mayıs'ta yayımlanan haber, ay- nı gün ABD Büyükelçiliğı tara- fından yalanlanmıştı. Dışişleri Bakanlığı da v aptığı açıklamay- la yalanlamaya katılmışn. Ancak Cumhuriyet'in dün ortaya koy- duğu belgelerin ardından büyü- kelçilik v e bakanlık herhangi bir açıklama yapmadı. Öymen: Truva atı olmamalıyız CHP milletvekilleri, Türkiye'nin üs olarak kullanılmasının kabul edilemeyecegini vurgulayarakABD'nin istemlerinin parlamenter rejimi zedeleyeceğini belirttiler .4NKAR.A (Cumhuri- yet Bürosu)- ABDrun Türkiye'den askeri alan- daki isteklerine ilişkin ha- berimiz kamuoyunda ge- nişyankıbuldu. CHP Ge- nel Başkan Yardımcısı Onur Öymen, Türki- ye'nin ABD'nin "Truva atı" olarak gösterilme- mesi gerektigini söyledi. CHP milletvekili İnaJ Batu. ABD'nin Türki- ye'de parlamenter rejimi cıddi şekilde zedeleyecek önerilerde bulunmasının yanlış olacağını belirtti. Onur Öymen, AB- D'nin Türkiye'den istek- leri ve bunlann doğura- cağı sonuçlann TBMM tarafindan tartışılması ge- rektiğini vurguladı. Tür- kiye'nin "ABD'nin Tru- va atı" olarak gösteril- mesinin yanlış olacağını anlatan Oymen, şu görüş- leri diie getirdi: "Dış po- litika üzerinde yapısal bir değişiklik yaparak. sanki bir başka ülkenin uçak gemisiymiş gibi bir izlenim uyandırma- sı, bölge ülkeleriyle kar- şılıklı güvene dayanan ilişkilerimizi zedeler. Türkiye'nin, gerçekten Atatürk'ün koyduğu dış politıka ilkelerini sür- dürmesini zorlaştırır. TabiikiABDiledostluk ilişkilerini sürdürürüz, ama Türkiye'ji bir ABD üssü haline gerirmek, bir Filipin haline getir- mek son derece yanlış olur." Öymen, çok dik- katlı olunması gerektiği- ni vurgularken ABD'nin "Dünvanın enerji kay- naklarının yüzde 75'i lncirlik Üssü'ne 1 mil- Uk mesafe içinde" de- ğerlendırmesini yaptığırıı kaydetti. AB Ile llişkileri bozar Oymen şöyle konuştu: "Enerji kaynakJan üze- rindeki etkinliklerinin güvence alfına alınması için üs istiyorlarsa Tür- kiye karşı çıkmalı. Ama Türkiye ve ABD ortak çıkarları için proje ya- pacaklarsa bu ayrı de- ğeriendirilir. Aynca ABD dostluğunun bir gereği değil bu. AB ile de ilişkilerimizi etkiler." Inal Batu da ABD'nin isteklerini yadırgadığım belırterek ' "ABD'nin Irak'a demokrasi getir- me iddiasıvJa girip,Tür- kiye'de parlamenter de- mokrasi rejimini ciddi şekilde zedeîeyecek böy- le önerilerde bulunması son derece yanhştır" de- di. ABD ıle BM ve NATO çerçevesinde işbirliği ya- pılabileceğını anlatan Ba- tu. "Bu modellere Tür- kiye olumlu yaklaşabi- lir. ama bunları. TBM- M'yi bypas ederek Tür- kiye\\i maceralara sü- rükleme hevesine itibar edllmemeli" dedi. ÖĞRENCİLERDEN PROTESTO - Panelde, bir grup öğrenci "NATO'suz dön- ya, YÖK'süz üniversite istiyoruz" yazılı pankart açarak "emperyalist politika- ların temsilcisi" olarak tanımJadıklan Den iş'i protesto erti. Derviş protestoyu "Kopenhag Kriterleri'ne tam uyum sağladı" diye yorumladı. (GÖKÇE UYGUN) Denş:ABD 'nmyapüğıinsanhkdış İstanbul Haber Servisi - Yıldız Teknik Üniversitesi Iktisadi ve Idari Bilimler Fakültesi'nce "21. yüzyılda sosyal demokrat politikalar ve Tür- kiye" konulu panelde konuşan CHP istanbul Milletvekili Kemal Derviş, ABD'nin Irak'taki uygulamalarıru in- sanlık dışı olarak niteledi. Kriz içinde olan ülkelerin IMF'yi dışlamalannın mümkün olmadığını söyleyen Derviş. "Göreve geldiğimdeTürkiye'nin dış borçlarının nasıl silinebileceğini ko- nuştuk. Bu konunun tartışılması ge- rekir. Dış borç nedeniyle yatınm ya- pılamıyor"dedi. Galatasaray Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Seyfettin Gürsel ve Koç Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Fu- at Keymanm da katıldığı panelin oturum başkanı gazetemiz Yayın Ku- rulu Danışmanı ve yazarımız Prof. Dr. Emre Kongar. "Ülkemizde sosyal demokrasinin sorunlarından biri ekonominin IMF'ye, siyasetin de AB'ye endeksli olması. Diğeri ise si- yasi partiler düzeyinde. CHP'nin yönetim ve temsil sorunu var" dedi. Türbanla sorunum yolc' Derviş, Kadrn Girişimciler Derne- ğı'nin aylık toplantısına da katılarak "Kimlik, Türkiye veAvrupa" baş- lıklı konuşma yaptı. Özgürce bir dav- ranış olmak kaydıyla türbanla hiçbir sorunu olmadığını vurgulayan Derviş, Türkiye'de Kürtçe haber olmamasuıı eleştirerek. bölücülüğe prim veren bu tür katı tutumlar olduğunu belirtti. Almanya'da yasağa karşı ortak hareket karan aldılar. Bağış toplamaya hız verdiler İrtica gruplan türban içinbirleşti AIVKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Almanya'da yaşayan Türk yurttaşlan arasrrıda örgüt- lenen irticai gruplann bu ülkede türban yasağırun gündeme gel- mesi durumunda ortak hareket etme yönünde karar aldıklan be- lırlendı. Güvenlik birimleri Al- manya'da faaliyet gösteren en büyük grup İslam Toplumu Mil- li Görüş Teşkilatı'nın (IGMG) bu ülkedeki yandaşlanndan ba- ğış toplamaya hız verdiğini sap- tandı. Örgüt, faaliyetlerirun Al- man Anayasayı Koruma Teşki- latı'nrn raporlannda yer alması nedeniyle bir dizi önlem aldı. Fransa'da devlet okullannda türbanın yasaklanmasının ardın- dan aynı uygulamanın Alman- ya'da da gündeme gelmesi üze- nne bu ülkedeki irticai gruplann temsilcileri brr araya gelerek bir değerlendirrne toplantısı yaptı. Bu toplantıda, olası "başörtüsü yasagına" karşı ortak hareket et- me karan alındı. Bu karann alın- masında özellikle Türkiye'deki Milli Görüş'ün Almanya'dakı uzantısı olan îslam Toplumu Milli Görüş Teşkilatı'nın (IG- MG) etkilı olduğu kaydedildi. IGMG faaliyetlennin Alman- ya Federal Anayasayı Koruma Teşkilatı ve Eyalet Anayasayı Koruma Teşkılatı"nın raporlann- Reformları izleme Crubu toplandı. Cül 'AB'ye bahane bırakmayacağız' dedi Kürtçeyayın çalışmalarına hız ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Ba- kanı Abdullah Gûl, Türkçe dışında dil ve lehçeler- de TRT'den yayın için çalışmalannı hızlandırdıkla- nnı belirterek "Yayınların başlaması için tedbir- leri aldık. Bunu yakında açıklayacağu" dedi. AB Reform izleme Grubu, Gül'ün başkanlığın- da, Adalet Bakanı Cemil Çiçek ve Içişleri Bakanı Abdülkadir Aksu'nun katılımıyla 5. toplantısını yaptı. Gül, yaptığı açıklanıada, AB ile ilişkilerde çok önemli bir dönemece girildiğüıi kaydederek "Biz AB'ye biçbir babane bırakmak istemiyo- ruz" diye konuştu.Toplantıda, AB-Türkiye Ortak- lık Konseyi sonuçlannın değerlendınldiğini anla- tan Gül, "Anayasa değişikliği çerçevesinde çıka- rılacak kanunları süratli bir şekilde tamamlaya- cağız. Komisyonlarda nihai noktaya gelen Türk Ceza Kanunn'nu da temmuz ayı içerisinde bitir- meyi hedefliyoruz" dedi. Gazetecilerin sorulan- nı da yanıtlayan Gül, gayrimüslimler için ibadetha- neleraçılacağını ancak bu ibadethanelerin devlet ta- rafından yapılmayacağmı, yapnnı konusunda yasal ve idari kolaylıklar sağlanacağını ifade etti. Gül, Heybeliada Ruhban Okulu'nun açıhnası konusu- nun ele alınmadığını, bununla ilgili ayn bu- çalış- ma yapıldığını sözlerine ekledi. Gül, anadilde yayınla ilgili TRT Kanunu'nda bir değişiklik yapılıp yapıhnayacağına ilişkin soruyu yanıtlarken de bugün TRT Yönetim Kurulu'nun toplanacağını ve bu konuda bir çözüm bulunacağı- na inandıklarını vurguladı. Gül, "Çünkü bu ko- nuyia ilgili kanunlar çıktı. Yeni bir kanuna ihti- yaç olmadığı kanaarindeyiz. TRT Yönetim Ku- rulu bu konuyu oturup tartışsın, biz de bu ko- nuyu tartışacağız" dedi. da yer alması üzerine örgüt yö- neticilerinin bır dızi önlem al- dıklan da belirlendi. Bu kapsam- da IGMG'nin kendisıni ılımlı bir grup olarak göstermeye v e olası yasaklamalardan kurrulmaya yönelik faaliyetlere ağırlık v ere- ceği,Alman nıakamlannın tavrr- lannın sertleşmesi durumunda hazırlıksız yakalanmamak ve fa- aliyetlere gizlice devam edebil- mek amacıyla önceden önlem al- dıklan da kaydedildi. Yeni okul yapılıyor IGMG'mn özellikle son dönemde Türkiye'deki yan- daşlannın basın yaym v e pro- paganda faaliyetlerine destek amacıyla bağış toplamaya hız verdiği de tespit edildi. Ayn- ca örgütün, 130 bin Euro'ya mal olacak 600 öğrenci kapa- sıtelı bır okulu 2004-2005 yı- lına kadar tamamlamak üze- re Iran'da birprotokol imzala- dığı, bımun yanı srra 120 bin Euro'ya bir hastane inşa ede- ceği de belirlendi. Almanya merkezli çalışma yapan "Tehdit Altındaki Halklar Cemiyeti" (GFBV) adlı kuruluş da "Türldye'de şube açnıak ve insan hakla- rı konusunda çalışmalar yapmak" amacıyla IG- MG'nin İnsan Haklan Masa- sı'na başvuruda bulundu. G U N D E M ML'STAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Dayanışmanın, işbirfiğinin, hedefe ulaşma karar- lılığının bütün örnekleri var. Türkiye'de iktidarlar değişiyor ama, onlann çarkı değişmiyor. Başarıyla sürdürüyorlar. Kutlamak ge- rek. Alaattin Bey, yurtdış/nda yakalanınca, "Cezamı Türkiye'de çekmekistiyorum" dedi. lade ettiler. Bir süre devam eden inişli-çıkışlı Türkiye serüveninden sonra, yasaklı olduğu halde "Yurtdışına çıkmakisti- yorum"dedi. Bu kez çark tersine ışledı. Türkiye, Ça- kıcı Bey'i yurtdışına iade etti. Haberlerin ayrıntılan ilginç. Çakıcı adım adım izleniyor. Demek ki, yurtdı- şına kaçmamazlık etmesin diye, özen gösterdiler. Gitmeden önce birkaç şehirdolaşıyor. Demek ki, ve- da ziyaretlerinde bulundu. Gidiş kesinleştikten sonra dakırmızı bültenleara- nanlar listesine kondu. Artık yeşil yok, moda kırmı- zı... Arkadaşlar, siyasilerle iş tutacak olur; yönetıcile- rin kırmızı telefonu dahil, her şey ellerinin altında... Arkadaşlar iş yaşamına girecek olur; özel uçaklar yetmez, kırmızı halılar ayaklarının altında... Arkadaşlar yurtdışına gidecek olur; kırmızı pasa- port değerinde, hertürlü vize, giriş-çıkış işlemlerı ön- ierinde... Arkadaşlar spor dünyasına yön vermeye girişir; kırmızı kart dahil, hertürlü karardillerinin ucunda... Arada bir kırmızı büftene girerler ama, sorun de- ğil. Öteki kırmızılar onu örter. 3 S: Spor, siyaset, sermayel Hanı arkadaşların güç dayanaklarını anlatmak için "3 S" formülü var desek yeridir: Spor, siyaset, sermaye... Her biri ötekinden güç alıyor ve çarkın tüm dişli- leri tamamlanmış oluyor. Girişte arkadaşların örgütlülüğünden söz ettik, deneyimlerini ve uzmanlıklannı ihmal edersek hak- sızlık etmiş oluruz ki; onlara haksızlık etmek, yakı- şık almaz... Mahkemeye mi çıkarılacaklar; yasaların püf nok- talannı, hangi maddelerden yargılanacaklarını en az hâkim ve savcılar kadar biliyorlar. öte yorum yap- mayalım. Seçimler mi yaklaşıyor; nerede hangi hareketin kazanacağını çoktan öngörüyorlar ve aday haz/rlık- larını ona göre yapıyorlar. Halka inmek mı; toplum içinde ne kadar büyük sempatı kazandıkları pek çok televizyon dizısiyle de ortaya çıktı. Adamlar icabında rol icabı ölse bile, ce- naze namazları kılınıyor. Cezaevine mi düştüler; işlerini orada da aksatmı- yorlar. Cezaevınde holding kuran da çıktı. Cezaevi yönetimi sorun değil. Devlet katında haklarında bir rapor-karar mı ha- zırlandı; devletin ilgili kurumundan önce haberieri oluyor. Anında önlemlerini alıyorlar. Emnıyet Genel Müdürlüğü Kaçakçıhk ve Organi- ze Suçiarla Mücadele Daıresi'nin hazırladığı rapor da saptamalarımızı doğruluyor. Rapor, arkadaşların iş sahalarını şöyle sıralıyor: "Inşaat, toptan gıda, tekstil, giyim, lokanta, taşı- macılık, turizm-eğlence, otomobil, petrol nakiiyatı ve ticareti. dövizalım-satımı, talih oyunlan..." Gördüğünüz gibi yok yok. Çok yönlü girişimcilik böyle olur. Raporun, arkadaşlann organik yapısıyla ilgili bölümünde şu saptama var: "Hedeflerine daha çok devleti meydana getiren kurum, kuruluş ve kişiler vasıtası ile ulaşmaya çalış- tıklan, organikyapıyı besleyen ve yaşamasını sağla- yan asıl gücün de bu olduğu belirtenmiştir." Arkadaşları kutluyoruz. Orgütlü güç böyle olur. Uyacağın kuralları kendin seç... Gücünü göster, kırmızıda geç! ankcum " cumhuriyet.com.tr Asgari ücret için ilk randevu • ANKAR.4 (ANKA) - Asgan Ücret Tespit Komis- yonu. 1 Temmuz 2004'ten geçerli olacak asgari ücre- ti belırlemek üzere cuma günü ilk toplantısını vapa- cak.Türk-lş. temmuz başından geçerli olacak yeni asgan ücretin, bu tarihte 4814 mılyon liraya çıkacak olan en düşük memur maaşı düzeyinde belirlenmesi- ni istiyor. Bunun için ise briit asgari ücretin yüzde 59 artışla 671 milyon liraya çıkanlması gerekiyor. Kerkük boru hattında patlama • KERKÜK (AA) - Irak petrolünü Kerkük'ten Cey- han Limanı'na aktaran boru hattında patlama meyda- na geldiğı bildirildi. Petrol şirketinin sözcüsü Cuma Ahmed. yerel saatle 19.00 sulannda Kerkük petrol yataklannı Dibıs istasyonuna bağlayan boru hattında meydana gelen patlamanın ardından, yangın ihtimali- ne önlem olarak pompalamanın durdurulduğunu söy- ledi. AFP, patlamayı sabotaj olarak duvurdu. YÖK'ten askeri temsrtci ayrıMı • Haber Merkezi - YOK Genel Kurulu'ndaki Ge- nelkurmay temsilcisinin çıkanlmasını öngören ana- yaşa değişiklığınin onaylanmasıvla üyeliği düşen, YÖK'ün asker temsilcisi Erdoğan Öznal görevınden avnldı. Öznal'ın avnlmasıyla YÖK Genel Kuru- lu'nun üye sayısı 22'den 21 'e düştü. Öznal. son dö- nemde hazırladığı imam hatip liselerine ilişkin rapor- la medyanın gündeminde yer almıştı. Zorlu 1 dan krail'e enepji santralı • A.NKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Zorlu Enerji. tsrail'de 800 milyon dolara üç enerjı santralı inşa edecek. Şirketten yapılan açıklamaya göre, 3 enerji santralının inşaatıru Zorlu Enerji Grubu bünyesinde- ki Zorlu Endüstriyel ve Enerji Tesisleri AŞ 400 milyon dolara gerçekleştirecek. İkısi Güney, diğeri de Kuzey Israil'de inşa edilecek tesisler için İsraılli enerji şirketleri ile yapılacak anlaşmalann niyet mektubu bugün Ankara'da imzalanacak. Kürtler içm raportör M PARİS (AA) - Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclısi (AKPM) Kültür, Bilim ve Eğitım Komis- yonu, İngiliz parlamenter Russel Johnson'ı, "Kürtlerin kültürel durumu" konusunda raportör tayin etti. Komisyon, İngiliz parlamenterin, 7-12 Hazıran arasında Güneydoğu .\nadolu Bölgesi'ne bir çalışma zıyareti düzenlemesuıi kararlaştırdı ve bununla ilgili taslak program hazırladı.