25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
7 EKİM 2004 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 17 i E HO0 Bıts/ı; mvaşta buş, ekranda tuş! Hektronik postac demzsoin9cuinhuriyetcom.tr www.denizsom.com Tet: 0.212.512 05 05 Faks; 0.212J512 44 97 F. Baykurt Erzincan'ın Geçit beldesinde, Fakir Baykurt Kültür Evi'nin CHP'li belediye başkanı tarafından kapatıldığı; fakat "kapatıldı" denmemesi için kültür evi tabelasının göz önünden uzaktaki belde hizmet binasına taşındığını biliyor musunuz? Az(g)ınlık Anıl Öçal: "AB Kürtlerin de aralannda bulunduğu öteki topluluklann haklannın arttınlması gerekçesi ile Lozan'da değişiklik istiyor. Anadolu'da yeni müstemleke oluşturan AB, bu gidişle Türkiye'de Türklere de azınlık hakkı tanır inşallah!" - Anne sûtü doğal mucizeymiş... "Çocuklann süt içmesi de ekonomik murize!" ürklerin büyük çoğunluğu bin yıl önce Isla- miyet yerine Hıristiyanlığı seçmiş olsaydı bu- gün Türkiye için "llımlı Hıristiyan" modeli mi öngörülecekti? Almanya, Fransa, Italya. Yu- nanistan'da halkın Hıristiyan olmasına karşın bu ülke- ler neden "llımlı Hıristiyan" olarak tanımlanmıyor? "llımlı Islam" modelini neden Hıristiyanlar öngörü- yor ve Türkiye için "llımlı Islam" ne anlama geliyor? Hıristiyanlann öngördüğü "llımlı Islam", Hıristiyan- laria uyumlu ve Hıristiyanlığın uygun gördüğü bir Is- lam anlamına gelebilir mi? "llımlı Islam" olduğuna göre "llımsız Islam" da var mıdır; varsa ılımlı ile ılımsız arasındaki Islami fark ne- dir? Hıristiyanlann uyum sağlayamadıklan Islam ülkele- ri için "llımsız Islam" denebilir mi? Âmerika'nın, Suudi Arabistan gibi Islam şeriatına bağlı koyu bir din düzeni ile ilişkilerini uyumlu bir şe- kilde sürdürürken, Libya gibi içinde halk cemahıriye- llımlı Sorular sini de barındıran sosyal bir Islam düzeni ile uyum sağlayamaması nasıl açıklanabilir? Almanya'daki Islamcılann, Alman yetkililerin bilgisi dahilinde maket silahlarta yaptıklan cihat gösterileri "llımlı lslam"ın birparçası mıdır yoksaTürkiye'deki la- ik düzeni yıkmak isteyenlere verilmiş birödün müdür? Islamın "ılımlı" olması için önkoşul, Batı emperya- lizminin güdümüne girmek midir? Türkiye'de Diyanet Işleri Başkanlığı'nın Kuran'ın ye- niden yorumlanmasına ihtiyaç duyulduğunu açıkla- ması, "Müslümanlığın güncelleştirilmesi" çalışması başlatması; Hıristiyanların öngördüğü "llımlı Islam" modeline yerel bir katkı olarak değerlendirilebilir mi? "Ilımlı lslam"da dinin hangi kurallan kamu yönetim- inde geçerli olacaktır? Din kurallannın kamu yönetimi- ne girmesi halinde laiklik ilkesi ne olacaktır? Türki- ye'de din kurallan kamu yönetimine girmeyecekse, kimi iç ve dış çevreler laik düzenden neden rahatsız olmaktadır? "Ilımlı Islam" modelinde kamusal alanda türbanın yeri nedir? Türbana serbestlik getirilirse, kamusal ala- na kara çarşaf da girecek midir? Kara çarşafa izin ve- rilip verilmemesi; Kuran'ın ilgili buyrukiannın yeniden yorumlanmasına göre mi, yoksa "llımlı Islam" mode- lini yaratan Hıristiyanlann görüşüne göre mi karara bağlanacaktır? Kara çarşafın kamusal alana girmesi halinde "peçe" istemlerine ne yanıt verilecektir? "Ilımlı Islam" modeli içindeki bir Türkiye'nin Avrupa Biriiği ile müzakerelerini sürdürürken, Afganistan mo- deline sürüklenmesinin önü nasıl kesilecektir? Türkiye'de "llımlı Islam" modeline geçilirse, üyelik için Türkiye ile müzakere sürecinde Avrupa Biriiği'nde- ki siyasetçilere de "llımlı Hıristiyan" olarak davranma kriteri getirilecek midir? AlmanGöksel Kaya: "Enver Paşa Almanya'ya güvenip, Birinci. t Dünya Savaşı'na girerek Anadolu'yu Avrupa'nın işgaline uğratmıştı. RTE de Almanya'ya güvenip AB'ye girme uğruna ülkemizi Avrupa'ya yem yapmasın!" SESSİZSEDASIZ(I) Vuslat, bir başka bahara kalırken Son 50 küsuryılın kısabirözetini çı- karmış Akrf Kökçe: "Yıllardır, evde kalmış kızlar gibi; göz süzmekten gözlerimiz şaşı, çeyiz düzmekten sırtımız kambur, görücü ağırlamaktan mutfak tamtakır kuru ba- kır oldu. Yıllardır görücüye çıkıyoruz... Heyetlerin biri geliyor, bıri gidiyor, üs- telik hepsi de beğenıyor ama nafile. NATO'su gelir beğenir, Avrupa Biriiği gelir beğenir, IMF'si, Dünya Bankası ge- lir beğenir. Gelirter, görürler, beğenirler... Söz keser, nişanlar takar, düğün için şartlar öne sürüp gıderier. Aç derier; üsler, sınırlar, limanlar, te- sisler açılır. verderier; ihaleler, madenler, orman- lar, kıyılar verilir. Gir derier; ambargolara, savaşlara gi- rilır. Kaldır derier; gümrükler, yasalar kaldınlır. Kapa derier; fabrikalar, işletmeler, madenler, sendikalar kapatılır. Yetmez, yetmez, yetmez... Yasalar değıştirilir, komşulara savaş açılır, özelleştirmeler yapılır, demokrasi rafa kaldınlır, aydınlar içeri tıkılır. Koreleregidilir... Amerikan dostlan dernekleri kurulur... Komünizme savaş dernekleri açılır, Köy Enstitüleri kapatılır, ülke çöplük ya- pılır, faizler ödenir. Ama vuslat hep başka bir bahara ka- lır!" Yûksek Yerilim Hattr Bush'un stratejisi: Irak'ta sıcak savaş, Türkıye'de ılımlı Islam, seçimlerde soğuk duş' erdincutku:.« yahoo.com 78 Yıl Sonra Yeıü Bir Ceza Yasası... Av.SEKPİLÖZOK* Temel yasalar devletin yurttaşına bakışını ortaya koyar ve parlamentoların sa- yısal çoğunlukla çıkardığı yasalar, çıkarıldıklan dönem- lerin politikalarının ürünleri- dir. Bu nedenle "hukuk devle- ti" olmakla, "kanun devleti" olmak farklıdır. Içinden geçtiğimiz dö- nemde değiştirilen temel ya- salarımızın bir yandan "ru- hunu" kavramak, diğer yan- dan "sözünü" anlamak için çabalarken yasa koyucula- rın "hukuk devleti" olmak konusundaki samimiyetleri- ni de irdelemek zorundayız... Eğer, yeni yasalarımız ileri adımlar ve çağdaş kazanım- lar sağlıyorsa bunu toplum olarak hak ettiğimizi düşün- memiz gerekirken, ne garip- tir ki tüm yasa değişiklikleri- ni Avrupa Birliği'nin "dayat- ması" olarak algılıyoruz. Avrupa Biriiği ne menem bir şeydir ki, belırlediği tak- vime uygun hareket edebil- mek, ödevini yapmamış öğ- renci durumuna düşmemek için parlamentomuza fazla mesai yaptırıyor, iyileştirme yapmak yerine, hukuk siste- mimizi adeta bir harman ye- rine çeviriyoruz... Mevcut yasalarda değişik- lik yapabilmekte ancak yeni bir yasa ile olanaklıolduğun- dan, Meclisimiz tek bir yasa ile onlarca kanunun bilmem kaç maddesinin değiştiril- mesini sağlıyor ve buna da "uyum yasası" deniliyor. Meclis aht komisyonlann- da bu kadar süratli yasalaş- ma çalışmalarının yapılması, bir uyum yasası içinde birbi- riyle hiç ilgisi olmayan onlar- ca yasada değişiklik yapıl- ması, bu değişiklik önerileri- nin birileri tarafından paket- ler halinde hazırlandığını dü- şünmemize yol açıyor ki bu değişiklik yasalarının adının da "uyum paketi" olarak anılması boşuna değil... Biz neye uyuyor, neye uy- duruluyoruz... Işte yeni Türk Ceza Yasa- mız. Temel bir yasanın dilini sadeleştirmek, günün koşul- larına uygun hale getirmek, gerekli değişiklikleri yapmak mümkün iken yeni, yepyeni bir yasa yazıldı. lleride çok yazıp çizeceğiz ama sadece bir örnek olarak 31. madde "çocuk adına " elde edilebil- miş haklardan geri adımdır. Ceza Yasası genel bir yasa olduğu için yürürlük tarihin- den itibaren kendinden ön- ce çıkan özel yasaların uy- gulanmasına son verecek ve çocuklann yargılanmalarıyla ilgili Çocuk Mahkemeleri Ku- ruluş Kanunu işlevini yitire- cektir. Bizler bu konuda yapılma- sını talep ettiğimiz değişik- likleri milletvekillerinedosya- lar halinde gönderirken itiraf etmeliyiz ki "zina" konusu- nun "suni gündem madde- si" olarak yer alacağını hiç düşünmemiştik. Tasarı Ge- nel Kurul'da görüşülürken olumlu değişiklik beklentile- ri "zina" tartışmaları arasın- da kayboldu, kaybedildi... Bu nedenle yazımın başın- da belirttiğim gibi "yasa ko- yucunun hukuk devleti olma konusundaki samimiyeti" ir- delenmelidir. Suni gündem yaratılarak önemli konuların görmezden gelinmesi, oldu- bittilerin sağlanması ve ha- valarda uçuşan onlarca, yüzlerce yasa ve değiştirilen maddeler arasında yasa ko- yucu nasıl birçözüm bulmuş biliyor musunuz?.. Ceza hukukunun genel prensibi olarak "kanunu bil- memek mazeret teşkil et- mez" idi... Yeni Ceza Yasası'nda ise "... sakınamayacağı birhata nedeniyle kanunu bilmediği için meşru sanarak suç işle- yenlerin sorumluluğu olma- yacak"... Yani, yasa koyucu da, Av- rupa Birliği'nin uyum paket- lerinin içinde neler olduğunu bilmenin zorluğunun farkın- da olmalı ki, yurttaşına böy- le bir "kaçış" yolu göster- miş... Ama yine de ne olur ne ol- maz, okuma yazma bilen her yurttaş yeni Türk Ceza Yasa- sı 'nı edinsin ve boş zaman- lanndaokumayabaşlasın, 1 Nisan 2005'e kadar zama- nınız var... * Kocaeli Barosu Çocuk ve Kadın Hakları Komisyonu Başkanı ÇİZGİLtK KÂMİL MASARACl kamilmasaraci a mynet.com H A R B İ SEMİH POROY semihporoyt ı yahoo.com HAYAT EPİK TlYATROSU MISTAFA BİLGÎ\ ORHAN KEMAL Cemlle BİZJM SÇN.OrKANI YONETICİLERtNE ORHAN KEM/VLİN "CEMTLF' ADLI ROMANINI BÜTÜN İŞCİ ARKAÖAŞLARA HEO.tYE ETMELERİNÎ ÖNERECESIM.. BÖYLECE SINIFIMIZIN ROMAIMCISINA BORCUMUZU BİRA2CIK ÖDEMİŞ OLURUZ BELKfı. hayatepik o mynet.com EPSILON YAYINCZU.KA BU ARASINDA ORHAN KEMALT HATIRLADI6I ICIN TEBRIKLER VE TESEKKURLeR fiyûti:2.9OOOOO TL L_J r ı ı i TARİHTE BLGÜN MLMTAZ ARIKA.\ 7 Ekim ıcmc.mumtaz-arikan. com LUNA 3 1953 'DA 8ÜGÜN, AY'lM SÖBÜKlMeYEU YÜ- ZÜUÛU İLK FOTOĞRAFLAGl ÇEKİLMÎÇrİ- SOVYETLER. BİRLİĞİ'NİU, AYNI YfUKI 8A- ŞlNOA, "LUKIA £ "IB 8AŞLATMIŞ OLDU6U AY PR.O6IZAMI, İUC KGZ GÖRJÜMMEY£U yÜZUM FOTOĞRAFLARlUl Ç£K£N "UlNA Dİ A fa/M İLE& £ E Ş M E L £ , SO*/YETr LER SİGLİÇı, AVtrt YUZEYtAJE ÇEŞİTLİ ARAÇLAfZIHf YUMUÇAK 8/Ç'<MD£ t'MPİ- RECatCTİ. UJNA SER.İSİNDEN İMŞ4NS(Z. A&AÇLA&LA YER.YÜZÜUE TELEVİZYON YAYINI VE AY TOP/SAĞINDAN otctat, Luma 3 gâr-üfu </of:. KİRAUK İŞ MAKİNBJERİ ARANIYOR EXCAVATÖRLER, CAT 953-963 CAT D8K-D8N 0 312 354 09 48 - 0 533 362 69 65 EhJıyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. BARIŞ TEPE Eski Beyoğlu keyfinin yaşandığı Çatı Passage Restaurant'ta sonbahara girerken; Sanatçı ve Yazar'lara sürekli indirim, 22 Kasım'a kadar %20 genel indirim. Pasaj keyfini yaşamanız için bekliyoruz. Istıklal Caddesı No 348/10 Suriye Pasajı 34430 Beyoglu Tel (0 212) 251 00 00 Faks: (0 212) 252 75 80 www catırestaurant com • info@catirestaurant.com SARAİ7TEKİRDAĞ SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2004/54 Tekirdağ ili. Saray ılçesı. Sulh Hukuk Mahkemesi'nde 16.2.2004 tarihinde davacı Sevinç Gürmen'ın davalılar Eıgin Akıncı. Rahmiye Malkoç, Nusret Türkmen. Ismail Gökhan Türkmen, Ayten Koşar, Haşim Bıçkıcı. Sevim Bıçkıcı (Kaya). Sevinç Bıçkıcı (Çavdaroğlu), Mustafa Bıçkıcı, Neriman Şahin, Nesrin Karabaş. Gülten Malkoç, Emnıllah Malkoç, Hasibe Malkoç, Tülay Malkoç. Hüse\in Evirgen, Neriman Özkan. Şükriye Özal, Mürrune Malkoç, Kenan Malkoç, Bahtiyar Malkoç, Halit Malkoç, Hilmi Malkoç. llhan Cabbar, Ayşe Malkoç. Halit Malkoç, Narin Candan aleyhlenne açılan ortaklığın giderilmesı davasında tüm aramalara rağmen Hasibe Malkoç'a dava dilekçesi ve duruşma günü tebliğ edilememiş olup; Saray ilçesi, Beyazköy kö>ü hudutlan içerisinde kalan Çayırlar mevkii. parsel 1375 28 pafta sırasında, taraflann ortak murisi Fatma adına kayıtlı Beyazköy'de bulunan 5260 miktarlı taşınmaz üzerinde- ki ortaklığın satış yolu ile giderilmesıne karar verilmesi istenilmiş olup, mahkememizde açılan 2004/54 esas sayıh dosyasında davalı Hasibe Malkoç"a dava dilekçesi yerine kaim olmak üzere duruşma gününün 24.11.2004 saat 11.30'a muallak olduğu ılanen tebliğ olu- nur. 27.09.2004 Basm: 44715 DÜZ ÇİZGİ ÜMİT ZİLELİ AB'nin Dayanılmaz Yalanlarıi Çok akıllıcaydı, çoook! Avrupa Biriiği Komisyonu'nun Türkiye'ye ilişkin "ller- leme Raporu" sözde dün saat 14.00'te açıklandı. An- cak açıklanacak pek bir şey kalmamıştı! Raporun başı. sonu, ortası ve de içinde yer almayıp da "ima edilen- ler" dahil hemen tümü günler önceden basına sızdınl- mıştı! - Peki, niçin sızdınlmıştı? Çok basit, Türkiye'nin tepkisini ölçmek için! Bugüne dek hiçbir ülkeye uygulanmayan ağırtaştınlmış müzake- re şartlan karşısında Türkiye'nin nasıl bir tavır takınaca- ğını merak ediyorlardı, öğrendiler: - TeslimiyetU! Ortaya çıkan "şartlar" karşısında bizim pek etkili, Newsweek'e bile kapak olan Başbakanımız, CNN'e de- meç patlatan Dışişlen Bakanımız dahil eveleme gevele- me dışında doğru dürüst bir tek laf etmediler, edemedi- ler... Zamanlama nedeniyle bu yazı resmi açıklamayı bek- lemeden kaleme alındı. Ancak şapka düşüp kel görün- düğü için beklemenın de pek bir anlamı yoktu. Zaten or- taya çıkan tabloya göre ortada bir müzakere filan da yok- tu... - Tek taraflı dayatma vardıü! Halkımıza önemle duyurulur! Peki, müzakere için bir tarihin bıle yer almadığı bu ra- porda neler var? Neler yok ki! öncelikle, hadi Komiserimiz Verhe- ugen'in sözcükleriyle söyleyelim, "Müzakereferin so- nucu açık bir sûreç, herhangi bir ülke istediği za- man durdurabilir." Bu açıklamarnn Türkçesi şöyle olu- yor:. - Omeğin, Kıbns Rum kesimiya da Yunanistan, ya da 25 üyeden herhangi biri "istemiyorum" dedi- ği anda bu iş yatari Tavsiye karannda Türk işçilerinin Avrupa'da serbest dolaşımını "daimi" olarak kısıtlayan bir ifade de büyük olasılıkla yer alacak. AB'ye girişi oralarda iş bulmak, eli- ni kolunu sallayarak yerieşmeye gitmek olarak algılama inadını sürdüren çok sayın halkımıza önemle duyurulur! Rapor 2014'ten önce hiçbir şey olamayacağını büyük bir incelikle gözümüze sokarak, en erken 2020'leri işa- ret ediyoıi Aynca bütün engellemelere karşın kahraman- ca direnıp 2020'lere ulaştığımızı varsaysak bile yine ga- ranti yok. Çünkü referandum var! Fransa, Türkiye'nin üyeliğini müzakerelerin bitiminde halkın oyuna götürecek bir yasa çıkarmaya hazırlanıyor. Üstelik AB Komisyo- nu'nun yeni başkanı Joe Brosso'da bu fikri çok sıcak bulup, "Türkiye sorvnu çok önemli bir konudur. Bu konuda karar, ancakAvrupa halklannın onayı ile alı- nabilir" dedibile. Bu arada unutmadan komşumuz Bulgaristan'la, Ro- manya'ya 2007'de birliğe alınacaklan müjdesi verildi bi- le. Kimse "birdakika, önce referandum yapılsın, müza- kerenin sonu açık bırakılsın"filanda demedi. Hayretü! Yalan söylemeye devam! Bitmedi! Fransızlar, Türkiye'nin "Ermeni soykınmını" tanımaya zorlanmasını istiyor. Rumlar, Türkiye'nin Kıbns Cumhu- riyeti'ni tanımasını, Türk askerinin adadan çekilmesıni ve Türk göçmenlerin geri dönmesini istiyor. Gördüğünüz gi- bi bu arkadaşlar şu atasözünü çok iyi biliyor: - Isteyenın bir yüzü kara, vermeyen zencı! Biliyorsunuz, AB Lozan AntJaşması'nda da değişiklik bekliyor. Nedir bu değişiklik? "Azınlık kavramı ve hakla- n" konusunda açılım! Yani, Kürtlerin de azınlık olarak ka- bul edilmesi ve tüm topluluklann haklannın arttınlması! Kısaca "bölün artık şu ülkeyi eyaletlere" diyecekler ama diyemiyortar! Ne gam; ona da sıra gelecek nasıl ol- sa! ingiliz The Times gazetesinın geçen gün yaptığı yorum, aslında tüm söylenenierin en güzel özetiydı: - Avrupa Türkiye'ye yalan söylemekten vazgeç- meli... Bugün Cumhuriyet dahil, tüm gazetelerderesmirapo- ru okuyacaksınız. Lütfen bir kereye mahsus hepsini alın, yan yana koyun ve okuyun... Içerden ve dışardan utanç verici bir yalan kuşatmasına hedef olduğumuzu gözleri- nizle göreceksiniz... - Ama yalnızca bakmayın, görün! - O zaman Türkiye Cumhuhyeti'nin nasıl tasfıye edildiğini de göreceksiniz!!! E-posta: umrtzilelin ttnetnet.tr Nüfus cüzdanımı kaybettim. Hükümsirzdür. MUSTAFA TAŞ B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 SOLDANSAĞA: 1/ Yolcu ge- milerinde, genellikle üst güvertetıin altına rastla- yan güverte. 2/ Herhangi birtörendeya da gösteride -, yer alan kala- balık... Bir 8 meyve. 3/ 9 Düşman si- perlerine doğru yer altından açılan dar yol... Dökme demir. 4/ Anton Çehov'un 3 bir oyunu... Bir gö- 4 revin yürütülebil- mesi için merkez 6 olarak seçilen yer... 7 Suudi Arabistan'ın plaka işareti. 5/ Komşu. 6/Renyum elementinin simgesi... Kaldı- nlacak bir şeyin üzerine geçirmek için halattan yapünuş çember. 7/Orta Avrupa'daki dağ sırası... AJtın, gümüş ya da başka madenleri döverek oluş- turulan ince yaprak. 8/ Naylondan yapılmış olta ipi. 9/Muğla-Marmaris karayolunda bir dağ ge- çidi... Şarap mahzeni. YUKARTOAN AŞAĞIYA: 1/Gerçeğe aykın, uydurma söz ya da haber. 2/Bi- riyle ya da bir şeyle eğlenme ve onu küçümseme... Enis Batur'un bir romanı. 3/ Pissulann akıp git- mesi için yapılan yeraltı arlcı... îskambilde kı ma- ça rengine verilen bir başka ad. 4/ Bir hayvan... Aritmetikte bir kuvvetin derecesini veren sayı... Nazi partısinin hücum kıtasını simgeleyen harf- ler... 5/ Bir tapınağa ya da tekkeye çekilip ibadet eden. 6/Birnota... Genellikle çocuklann kuş vur- mak içinkullandıklan lastikli çatal. 7/Yiğit... kah- raman... Yazılı kâğıt. 8/Yapay ve bireşimli ham- madde ile tek kat çekilmiş iplik. 91 Sık sık küçük ve önemsiz kazalar yapan kimse... Yılanın deri değiştirirken attığı deri. ş t
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear