23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURtYET 22 EKİM 2004 CUMA HABERLER AVUKATLAR CRUBUNUN BASKAN ADAYI Belen: Once avukatiarın sorunu Çağdaş Avukatlar Grubu'nun Istanbul Barosu başkan adayı Bahri Belen. Çağdaş Avukatlar Grubu seçimlere Bahri Belen le giriyor. Yönetüne gel- diklerinde birinci hedefierinin "avu- kat" olacağını vurgulayan Belen, avukatlann ekonomik, sosyal ve mesleki sorunlannı çözmeyi amaçladıklannı söy- ledi. Avukathğın, yarguun asli ve kurucu unsurlanndan olduğunu vurgulayan Belen, avukatlann sonınlannın hukukun sorun- lanndan bağımsız olmadığını anlattı. Belen. "Hedef olarak avukatnğı ön pb- naçıkarmamızayTicahkhzümrev-aratınak içHKtepdi-.Naaihâkinılervesavcdanneko- nomikvesosyalsorunlançözûlmedikçeba- ğımsız ve adil yargı yapdamryorsa, ba avu- katiar için de geçetüdirr dedi. Başkan adayı Bahri Belen şöyle konuştu: "Avukatlann sağhk güvencesine kavuştu- rulmasu üç beş yerde olanaklansnmiı sağ- hk ünitesi açarak ya da özel sigorta şirket- lerine avukatm primödemesi suretiyle ger- çekJeştirifcmez. AvukamkKanunufleohış- turulan veşu anda 6 mflyon dotar birikmiş oian Sosyal Vardım ve Dayanışma ve Fo- nu'nu kullanarak, avukatlann hiçbir öde- me yapmasma gerek ohnaksızm 'ücretsiz' sağhk sigortasmı gerçekfcştireceğiz.'' Davalann uzamasma, adaletın gecik- mesine, avukatlann emek ve zaman is- rafina neden olan tstanbul'da adliyelerin dağıntklığı sorununa, artık baronun tnü- dahıl olma zamanının geldiğini kayde- den Belen, avukatlann yıllardır îstan- bul'a üç adliye önerdiğini, her ilçede üç adliye binası açıldığını, baronun sessiz kaldığını belirttı. Avrupa Birlıği bağlamında hukukun üs- tünlüğü ve insan haklannın tartışıldığı son dönemlerde baroların pasif kaldığını sa- vunan Belen, çağdaş avukatların bu konu- lan 1970'li yıllarda tartışmaya başladığı- nı ifade etti. Belen, barolann Avrupa Birliği sürecin- de ilgüi konulara daha etkin bir şekilde mü- dahalede bulunması gerektığını kaydetti: " YakmmayacagE. süreci sessizce iziemeve- ceğiz. tş işten geçtikten sonra tepki göste- rerek değU, zamanında müdahale ederek kamuoyu ohışturacağız. Yargıya yeteıü bütçe tsteyeceğiz. Baro marşıyla deği, et- kin, güçtö bir 'Avukat Korosû'yia!" Lütfi Kırdar'da yann yapılacak Istanbul Barosu seçimlerinde beş farklı grup yanşacak Baro,başkanınıanyor ECEVtTKILIÇ Dünyanın en kalabalık avukathk meslek örgütlerinden biri olan îstanbul Barosu'nda başkanlık se- çimleri, 23-24 Ekim tarihlerinde gerçekleştirilecek. Bu yıl 125. yaşı- nı kutlayan ve yaklaşık 18 bin üyesi bulunan baronun seçiminde 5 ayn grup yanşacak. Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda düzenlenen kongrenin ilk günü olan yann ko- nuşmalar yapılacak. Ikinci gününde ise avukatlar oy kullanacak. Aidatını ödeyemeyen avukatlann da oy kul- lanabileceği seçimlere katılımın faz- la olması bekleniyor. tlke Grubu'nun adayı Kâzım Kolcuoğlu, Çağdaş Avukatlar Grubu'nun adayı Bahri Belen, Baroda Birlik Grubu'nun adayı Mustafa Kuran, dinci olarak bilinen Çağn Grubu'nun adayı Muharrem Balcı ve Hukuk Grubu'nun adayı ise Prof. Dr. Ferit Hakan Baykal... KAZIM KOLCUOĞLU YENIDEN ADAY B aro genel kurulu öncesı, adaylarla programlannı konuştuk. Istanbul Ba- rosu Başkanlığı görevini yürüten Ka- znn Kokruoğhı. Önce îlke Grubu'ndan ye- niden aday oldu. Görev yaptıklan 2 yıl içınde avukatla- nn baroyla iletişimini sağladıklannı vur- gulayan Kolcuoğlu, "Bizden önce avukat- lar baroya yalnızca aidatlannı ödemek ve- ya uğradıldan disiplin soruşrurmalan ne- deniyle geliyoıiardL Ancak şimdi her tür- iü etkmüğe kaühyorlar"* dedi. A\iikatların sağhk güvencesinden yoksun olmalan ne- deniyle tüm sağlık sigortalanyla anlaşma yaptıklannı ve avukatlann özel primlerle sigortalı olduklannı belirten Kolcuoğlu, Kadıköy, Levent ve Kartal adliyelerinde Istanbul Barosu sağlık merkezleri açtıklannı anımsattı. Acil sağlık hizmetlerinin verildiği bu merkezlerin zamanla tüm adliyelerde açılacağını ifa- de eden Kolcuoğlu, oluşturduklan sağlık fonunda da yıl sonuna dek yaklaşık 9 trilyon lira birikeceğini kaydetti. Insan haklan ko- nusunda çaba sarf ettıklerıni belirten Kolcuoğlu, ABD ve Ingil- tere'nin Irak'ı işgaline karşı Uluslarara- sı Ceza Mahkemesf ne başvurduklannı anımsattı. Kolcuoğlu, "Ingfltere Başbakam, Savun- ma BakanıveGenelkurmay Başkanı hak- kında suç duyurusunda bulunduk. ABD, bu mahkemeyi tanımadıgı için onlar hak- landa suç duyurusunda bulunamadık. Ancak, ABDyetkflüerinin de tanık olarak dinlenmesini istedik Dünyada Irak sava- şrvia Ugili suç duyurusunda bulunan ilk kuruluş IstanbulBarosu'dur.Bizimsuç du- yurumuzdan sonra yaklaşık850 başvuru daha ohnuş" diye konuştu. Pamukova'daki tren kazasında delille- rin karartıhnaması için çalıştıklannı ifa- Başkanı Kolcuoğu. d e e d e n K o ı c u o g l U ) kazayla ilgili mahke- me tespitı yaptırdıklannı söyledi. Depremle ilgili göriilen davalan sürekli takip ettiklerini ifade eden Kolcuoğlu, biri uluslararası ohnak üzere 3 büyük sempoz- yum düzenlediklerini ve bu etkinliklerde yabancı vakıflar yerine hukuk fakülteleriyle işbırliği yaptıklanru kaydetti. IUSTAFA KURAN İKİ AVUKATEVİ' OLACAK B iriik Grubu'nun adayı Mustafa Kuran son 30 yılda Istanbul Barosu'nun hiçbir ciddi ça- hşmayapmadığıru savundu. Baro yönetimindeki anlayışı değiştire- ceklerini söyleyen Kuran, yakla- şık 5 bin avukatın açhk sınınnda yaşadığını belirtti. Baro yöneti- minin avukatlann sorunlanna çö- züm bulamadığıra iddia eden Ku- ran, "Avukaüar perişan durumda- 1" dedi. "Öğretmenevleri, hâkimev- kri var. Ancak sayüan 18 bini aşan avukatlannbir aradaobbflecekieri bir yer yok. Yönetüne geldiğimizde biri Avnıpa, diğeri Anado- lu yakasmda olmak üzere iki 'avukatevi'ni faatiyete ge- çfreceğiz" dıyen Kuran, mesleğe yeni başlayan avukat- lardan 3 yıl süreyle vergi alınmaması için çalışacağını ifade etti. Barolann demokrasınin önünün açılmasında aktif rol alması gerektiğini belirten Kuran, adalet meka- nizmasının avukatlann çabalanyla çalışacağını söyledi. MUHARREM BALCL AMAÇ BAĞıMSıZ BARO Dinci olarak bilinen Çağn Grubu'nun adayı Muharrem Bako. Baronun ideolojik aynmcılık yaptığını savunan Balcı, baroyu yalnızca bir meslek örgütü haline getireceklerini anlattı. Son yıllardaki yönetimlerin, baroyu siyasi mücadele aracı olarak kullandıklannı iddia eden Balcı şöyle devam etti: "Yargının bağımsızhğı için baro öncülük yapmahdır. Hukuk Ukelerini ihlal edenlere karşı mücadele edeceğiz. Üyderimizin farkh düşünce ve yaşayışlannı zenghüik olarak göreceğiz. Hak ve adalet arayanlar arasmda aynnı yapmayıp hak ve adateti ideolojilerin üstunde tutacağız. Sorunlann çözümünün 'hukuk'ta olduğunu büiyoruz." FERİT HAKAN BAYKAL: ŞEFFAFLIK SAĞLAYACAĞIZ Hukuk Grubu'nun adayı Marmara Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ferit Hakan BaykaL Istanbul Barosu'nun siyasi partilere ve ideolojilere endekslendığinı söyleyen Baykal, ,~ baroyu siyasetten anndırmak ve mesleki sorunlan çözmek için aday olduğunu ifade etti. "Avukatm avukaö olacağız" diyen • Prof. Dr. Fent Hakan Baykal şöyle konuştu: "Siyasetfe değfl, meslek sorunknyla • uğraşacağız. Ceçmiş dönemlerde ihalelerie ilgili tartişmalar yaşandı. Bu tarüşmalara baro ihale kurulu oluşturarak son vereeegiz. thale bilgikrini baro odalarmda ve internet sitelerinde flan ederek şeffafhk sağlayacağK." Evli kadınlann yüzde 39'u kocaya karşılıkverme ya da yemeği yakma gibi durumlarda dayağı haklı buluyor Afle içişîddette acı tabloANKARA (AA) - Türkiye'de evli kadınlann yüzde 39'unun, "kocaya karşıhk verme, para\ı gereksiz yere harcama, çocuklann ihmal edihne- si, yemeği yakma" gibi durumlarda kocanın kansıru dövmesinin hakh ol- duğunu düşünüyor. Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etüt- leri Enstitüsü, Sağlık Bakanlığı Ana- Çocuk Sağlığı ve Aıle Planlaması Ge- nel Müdürlüğü ile işbirliği yaparak evli kadınlann fiziksel şiddete ma- ruz kalmalanna ihşkin tutumlannı be- Urledi. DPT ve AB'nin finansal kat- kılanyla gerçekleştirilen araştırma, 10 bin 836 hanede, 15-49 yaşlan arasında 8 bin 75 evli kadınla görü- şüldü. Araştırmada, evh kadnılann aile içi şiddeft biçimlerinden özel-n Dayak IÇSelleştlrlllyor Evli kadınlann özellikle fiziksel şiddete ilişkin tutumlannı ne kadar içselleştirdiklerinin belirlenmesi amacıyla yapılan araştırma Türkiye'deki kadının durumunu ortaya koydu. Gerek kentte gerekse kırsal alanda yaşayan kadınlar arasında, "kadının kocasına karşılık vermesi" dayak konusunda en çok kabul edilen neden sayılıyor. Verilere göre, evli kadınlann yüzde 27'si "parayı gereksiz yere harcaması" ve yüzde 23'ü "çocuklann bakımını ihmal etmesi" durumunda kocanın kansını dövmesini haklı buluyor. likle fiziksel şiddete ilişkin tutum- lannı ne kadar içselleştirdiklerinin belirlenmesi amacıyla kadınlara, ko- canın kansını dövmesini haklı bu- lup bulmadüdanna ilişkin bir dizı soru soruldu. Cinsel lllşkl İçin baskı Kadınlann yüzde 39'u, "kadının yemeğini yakması, kocasına karşıhk vermesi, parayı lüzumsuz yere harca- ması, çocuklannın bakımını ihmal et- mesi ve cinsel münasebette bulunma- yı reddetmesi" gibi durumlardan en az binnı kocanın kansını dövmesı için haklı bir neden olarak görüyor. Veri- lere göre, evh kadınlann yüzde 29'u "kadının kocasma karşıhk vermesi'', yüzde 27'sı "parayıgereksizyerehar- camaa" \ e \iizde 2J'Ü "çocııklann ba- lanunı ihmal etmesi" durumunda ko- canın kansını dövmesini haklı bulu- yor. Kadınlann yüzde 6'sı "yemeği yakmayı" da dayak nedeni olarak ka- bul edıyor. Venlere göre, kırsal alan- da yaşayan kadnılann yüzde 57'si,be- lirtilen durumlann en az biri için ka- dının kocası tarafindan dövülmesıni haklı bulurken bu oran kentte yaşayan kadınlarda yüzde 32'ye düşüyor. En düşük oran İstanbul'da Gerek kentte gerekse kırsal alan- da yaşayan kadınlar arasmda, "ka- duun kocasma karşıhk vermesi" da- yak konusunda en çok kabul edilen neden sayılıyor. Doğuda yaşayan ka- dınlann yüzde 49'u belirtilen du- rumlardan en az birini dayak için haklı bir gerekçe olarak görüyor. Bu oran, İstanbul'da en düşük hesap- lanırken batıda yüzde 33, kuzeyde yüzde 36'ya düşüyor. Herhangl bir neden yeter Verilere göre, en az liseyi bitiren kadınlann bile yüzde 9'u, herhangi bir nedenle kannın kocası tarafindan dövülebileceğini düşünüyor. Hiç eğitımi ohnayan veya çok az eğitim görmüş kadınlann 3 'te 2'si yani yüz- de 62 si kadının koca dayağında en az bir nedeni haklı buluyor. BIRBAKIMA SERVER TANİLLİ TUYAP Şöleni Başlıyop.•• TÜYAP Şöleni, başta bir kıtap fuandır. Her güz İstanbul'da yapılır; bu gelenek, burada kuruldu. Son yıllarda, ilkbaharda, Istanbul'un dı- şına da çıktı, Izmır'e ve Bursa'ya aydınlığını götü- rüroldu. Kitabı da aşan, bir kültür fuandır bu. Kitaptan yola çıkıp sanatı da içine alan çok cep- heli bir kültürel hareketlenişi temsil ediyor. Şimdiden birtasan da var Istanbul dışında Bur- sa ve Izmir'le yetinmeyip bütün Anadolu'ya yayıl- mak düşünülüyor. Bir meşale, bir kentten ötekine dolaşacak. Türkiye'nin geleceğinde tutuşacak ay- dınlığa nasıl olur da inanmaz oluruz? • TÜYAP Istanbul Kitap Fuan'nın her yıl bir onur yazan da vardır. Bu onur yazanna, son bir iki yıldır, onur sanatçı ile onur eleştirmen katılıyor. Bu yıl onur yazan, bir usta şairimiz.Gürten Akın. Onun yanı sıra iki değer Onur sanatçı olarak Fet- hi Kayaalp ile onur eleştirmen olarak da Semra Germaner. Bu son iki değerimizden aynca bahsedeceğiz. Bugün ise Gülten Akın üstüne birkaç satır... Çağdaş şiirimizin önde gelen yaşayan birkaç temsilcısinden biri olan Gülten Akın üstüne, okur- lanmızın zaten bildıklenne ekleyeceğimiz bir şey yok. Olsa olsa, bellekleri tazeleyeceğiz. Ana Bri- tannica ile Ataol Behramoğlu'nun Son Yüzyıl Türk Şiiri Antolojisi'nde söyledikleri pek önemli. Gülten Akın, "halk şiirı geleneğinden çağdaş bir bakışla yarartanan" bir şaınmiz oldu. Yaşamı, Anadolu'yu gezmekle geçti. İlk şiirieri doğa, aynlık ve sevgi gibi temalann ege- men olduğu ürünler oldu. Onlan, Rüzgâr Saati (1956), Kestim Kara Saçlanmı (1960) ve Sığda (1964) adlı kitaplannda topladı. 1971 'de yayımla- nan Kırmızı Karanfil'de, şiinne birtarih boyutu ek- lenir ve toplumsal sorunlara yönelir şair. Gezip gördüğü yerlerden aldığı esınle zengınleşen ve coşkulu bir insan sevgisiyle yoğrulan şiiri, bu ye- ni dönemde ezilen insanı, "yaşam-halk ilişkisi"n\ öne çıkanr. Sonrakı yıllarda anonim kültürden, özel- likle destanlardan yararlanmıştır: Kurtuluş Sava- şı'nı konu alan Maraş'ın ve ökkeş'in Destanı (1972) ile Seyran Destanı (1979), bu ürünlerdir. Bunlaria, bir bütüne ulaşır şairimiz. Aynı zamanda çağdaş birdestan dili aranışı için- dedir. Yalnız şiir yazmakla yetinmeyerek şiir üstüne düşünen bir şairdir Gülten Akın. Şiiri Düzde Ku- şatmak (1983) adlı kitabında, halk kaynağına na- sıl inmek istediğini anlatırken, amacını şöyle açık- lıyor. "Halkta var olan öz ve biçımi diyalektik ola- rak yükseltmek, şiiri yüksettirken, halkın yaşamı- nı veyaşam biçimlerini yükseltmesine yardımcı ol- mak!" Şairimizin şiiri kadar, dünya görüşünün kumaşı da farkediliyor değil mi? Fuarda, işte böyle bir sanatçıyı dinleyeceğiz... • Fuar günleri boyunca (23-31 Ekim), çok zengin bir repertuvarda düşünecek ve tartışacağız. Kitaplar, açık oturumlar, dinletiler... Kitap olarak, Altan öymen'in anılanndan ve Değişim V///an'ndan bahsetmiştim; bir de, Vedat Türkiali'nin Kayıp Roman/ar'ından. Onlara, Ahmet Oktay'ın Gizli Çekmece's\n\ ek- lemelisiniz. Milliyet'\ okuduğunuzda, Melih Âşık'ın Açık Penceresi'nden bakmadan edemezsiniz. Orada, dünyaya ve yurdumuza dürüst, insancıl ve yurt- sever bir bakış dile getirilir. 0 köşede yazılmış ya- zılardan bir demet, Açık Pencere'den 2000'li Yıl- lar, arka arkaya iki cilt halinde yayımlandı (Itaki).. Hepsi de güncelliğini koruyon ama onlann gün- celliklennden çıkması, sizın ilginize bağlı. Dünya- nın ve ülkemizin değiştirilmesi yolundaki kavgaya katılmalısınız. Aynca, son günlerde, malum bir irtica ocağının üstüne, "mütefekkir" tabelası asılıp yeniden piya- saya sürülüyor. Tam da bu sırada, Hikmet Çetin- kaya'nın -Günizi Yayıncılık'tan çıkan- Fethullah Gülen'in 40 Yıllık Serûveni'nl bir daha okumalısı- nız. Bir de Fuar'da bir özleminiz, hepimizin özlemi, hep ayakta duracaktır: Hiç ummadığınız bir anda, bakıyorsunuz, Duygu Asena ile Serdar Turgut kal- kıp geliyoriar. Arkalanndan da Şükran Kurdakul! Neden olmayacakmış ki?.. BWde kadının adı yok • NEW YORK (AA) - Butün dünyada kadınlann konumlarının yukseltilmesi ve erkeklerle eşit şartlarda toplumsal, ekonomik ve siyasal yaşamda yer almalan için çaba harcayan Bırleşmiş Milletler'de (BM). kadın çalışanlann durumunun çok parlak ohnadığı ortaya çıktı. BM Genel Sekreteri Kofı Annan taranndan hazırlanarak BM Genel Kurulu'na sunulan bir raporda, örgüt bünyesinde çahşan kadınlann oranının erkeklere göre son derece düşük olduğu ve çoğunlukla alt seviyelerdeki işlerde çahştıklan belırtildi. Özgür Oniversite seminerteri I Istanbul Haber Servisi - Türkıye ve Ortadoğu Fonımu Vakfl"nın onculüğünde kurulan Özgür Ünıversıte'de 2004 güz dönemi dersleri yann Kadir Cangızbay'ın "Bilım ve Toplum" semineriyle başlayacak. Karadenizli sanatçı Birol Topaloğlu'nun dinletı sunacağı açılış töreni saat 15.00'te başlayacak. Ocak ayı sonuna kadar sürecek olan yeni dönemde tanh yöntemleri, Marksizmin Ka>Tİaklan, Türkıye Sol Tarihi. Büyük Ortadoğu Projesı gibi konularda uzmanlar. öğrencilenn de aktif katılımıyla seminerler verecek Bilgi için: (0212 243 54 81) - wwwozguruniversite.org. Karaciğer haftası başlıyop I Haber Merkezi - Türk Karaciğer Vakfi'ııın geleneksel olarak düzenlediği "Karaciğer Haftası" 1-8 Kasım tanhleri arasında başlayacak. Etkinlikler kapsamında 6 Kasım'da, Prof. Dr. Muzaffer Gürakar, Prof. Dr. Güngör Tümay, Doç. Dr. Necati Yenici taranndan, soru-yanıtlı halk konferansı verilecek Karaciğer hastalan ve yakınlan ile ilgilenenlerin ızleyebıleceğı konferans hakkmda a>Tintıh bılgi için telefon numarası şöyle: (0212 231 95 40-0212 232 53 70)
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear