Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SSYFA CUMHURİYET 18OCAK2004PAZAR
HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Isaitaul S 14
Brne S 13
Kxaelı S 15
ÇinaKkal e S 14
Izrir B 15
S/aiisa B 14
A<<jın B 15
Dsnizli S 10
Z:ngulds*k PB 10 Antalya
Sınop
Samsun
Trabzon
Giresun
Ankara
Eskişehir
Konya
Sıvas
PB
PB
Y
PB
S
S
S
S
10
10
11
12
5
3
5
-1
B 16 Kars
Adana
Mersin
Dıyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkân
Van
B
B
PB
PB
PB
PB
K
K
1b
16
8
9
8
8
0
3
K -1
Yurdur doğu kesım-
len çofc bulutlu. Doğu
Karadenız'ın doğusu ıle
Doğu Anadolu'nun do-
ğusu karia kanşık yağ-
mur ve kar yağışiı. dığer
yefier parçalı ve az bu-
lutlu geçecek Marma-
r
a ıle yurdun ıç Kesımle-
nnfle yer yer sıs gorule-
cek. Hava sıcaklığı gu-
ney ve batı bolgelen-
mtzde artacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksei
Paris
Bonn
K
K
K
Y
PB
PB
Y
PB
-8
-4
-4
6
4
4
6
6
Berlin K 1 Moskova K 0
Budapeşte Y 5 Aşkabat PB 14
Madrıd B 11 Astana B -16
Viyana
Belgrad
K 4 Taşkent PB 11
8 Bakû Y 15
Sofya
Roma
_K 4 Bışkek
Y 14 Tiflis K -1
Atina PB 14 Kahıre Y 18
Münih 6 Zürih K 3 Şam PB 13
SıSII r "v Buut LJ > Çok bulutL Yağmu'iu ;
SUIL kar ı Gök gürültülü
G U I \ C E L CÜNEYT ARCAYÜREK
I Bmşta-rafı 1. Sayfada
Mank-emesi'ne başvuracağını söylüyor.
Oiay anlamsız biçımde büyütülüyor.
Dernokratik bir seçim yaptığı içın KKTC'yi övüyo-
ruz. Oem okratik kurallan ışlettiğı, başsavcının açıkla-
dıŞı g örü şle yetinmeyerek anayasal bır sorunda asıl
rrerci olasn Anayasa Mahkemesı'nden yorum isteyen
bi- pairti karanna karşı çıkıyoruz.
Gelıelinn makas kurbanı haberiere.
TSK'nin Kıbrıs'ta adil ve kalıcı bir çözüm ıstediğı,
askerin Kıbns'la ılgıli parametrelennde değişiklık ol-
madığı yazıldı ve fakat...
Genellcurmay Ikınci Başkanı Orgeneral ilker Baş-
buğ'mn a Itı çizilerek yazılması gereken birkaç cümle-
si medyadayer almadı.
Oysa, sözcükleri dikkatle seçerek konuşan Orge-
neral Başbuğ diyor ki:
•'Sorurmjn çözümünün yakın gelecekte sağlanaca-
ğmı tahrmn etmek doğru değildir. Soruna çözüm bu-
lunması, mayıs ayına kadar olması bizim de temenni-
mszdir. Ama başka oyuncularda var. 'Nihaı sonuca ka-
dar uzun ve zorlu bir yol vardır'".
• • •
"Nitıai sonuca kadar uzun ve zoıiu bir yol" bizdeki
kimi aklı «evvellerin yazıp çızdiği gıbi, heıtıalde soru-
nun mayı;s ayına kadar çözümleneceği anlamına gel-
mıyor.
BM) Gerıel Sekreteri'nin görüşmelerin yeniden baş-
lamasını isteyecek olan Türkiye'ye nasıl biryanıt ve-
receğı be-llıdeğıl. Rum lıderi Papadopulos'agönder-
diğı mektuptaki ifadeleri mı kullanacak, başka koşul-
lar mı öne sürecek, bugünden bilmek olanaksız.
24 Ocak'ta RTE ile görüşeceği söylenen Kofi An-
nan, Papadopulos'a yazdığı gibi. "çözûme yönelik
gerç&k bı'r istek ve siyasal irade görmek istediğini" yi-
neleyecek olursa... merak buyurmayınız. Bu nokta
kolay.
Lakin taendı adıylaanılan planın görüşmelerden ön-
ce referanduma sunulmasını isterse veya sözü edilen
ön gönişmetalebimızi reddederse... ne diyeceğiz Ko-
fi'ye, ne yapacağız? Papadopulos gıbi, "görüşmeler
yapılıp kirni sonuçlar alınmadan referanduma gidile-
mey&ceğptni" söyleyebilecek miyız? Ön görüşmede
direnebilecek miyiz?
• • •
CHP'nin kamu reformu yasa tasansını hazırlayan,
geçmişi bılınen Başbakanlık Müsteşarı Ömer Din-
çer'e ve tabıı, aynı görüşleri paylaşan AKP iktidanna
karşı başıattığı, aylardır beklenen eylemci muhalefe-
ti; RTE "sululuk" diye niteledi.
Şımdidlen bir kaygı sardı ılgili çevreleri. Kendıne öz-
gü nedenlerie Türkıye'nin öne sürdüğü koşulları An-
nan kabul etmezse; RTE, acaba bu durumu "sulu bir
davranış" dıye karşıiayabilecek mı?
Daria b»iryığın yanıtsız soru var. Annan'a, Rum'a ka-
bul ettirrneye çalışacağımız olmazsa olmaz koşullar,
üç aşağı beş yukarı biliniyor. Fakat Rumların örneğin
14 Eylü! 1 922 tarihini Türkler tarafından katledilen Yu-
nanlılann tarıhsel anısı kabul eden, Kıbns'ı "Elenizmin
kopmazbirparçası" gösteren Rum parlamentosu ka-
rarı masaya yatırılacak mı?
Fuat Veziroğlu, gönderdiği son mektubunda,
"Anadolu'yuişgal ve tahrip eden Yunanlıiann Atatürk
tarafından denize dökülmesinin Rum parlamentosu
tarafından 'soykırım' olarak ilan edildiğini" vurgula-
dıktan sonra, "karşımızdaki zihniyetı" bir kez daha
anımsatıyor. 80 yıl önceki Istiklal Savaşımızı unutma-
yıp irvtikam duygulannı dile getirenlerin 30 yıl önceki
Barış Harekâtı'nı unutmalarının olanaksızlığına ışaret
ederek şöyle devam ediyor
"Annan Planı kabul edildiği takdirde Rum paria-
mentosunun bu kararı yürûriükte kalmakta devam
edecek, hatta bizl de bağlayacak ve Kıbns Türkleri de
Istiklal Savaşı'nı soykınm olarak nıtelemeyi kabul et-
miş olacaktır. Çünkü Annan Planı sayfa 75. madde
12'ye göre Rum devletinin almış olduğu karariar (ulus-
lararası hukuka veAnnan Planı 'na aykın olmadıkça)yü-
rûriükte kalacaktır. Bu karar hukuksal değil, siyasal ni-
telikte olduğundan uluslararası hukuka aykın olduğu-
nu öne sürmek de mümkûn olmayacaktır".
Konuyu önemsememiş olacaklar ki; hükümetten.
Dışişleri yüksek bürokratlanndan ses çıkmadı, es geç-
tiler.
Orgeneral Tolon'dan sert mesaj
'Bu memleketin
hainleri de var'
İZMİR (Ege Cum-
huriyet Bürosu) - Ege
Ordu Komutanı Orgene-
ral Hurşit Tolon, Kıb-
ns'ta "ver kurtul" yak-
laşımıru benimseyenle-
rin olduğunu vurgulaya-
rak "Bu memleket hep
gûzel insan yetiştirirdi.
Son zamanlarda hain
de yetiştirmeye başla-
dı. Haini yoksa 'Vere-
liın kurtulalım' diyen
Idm?" dedi.
Irak'ın toprak bütün-
lüğünün Türkiye için
önemli olduğunu belir-
terek "Kürt federasyo-
nunun" ıleride bağım-
sız devlete dönüşeceği-
ne dikkat çekti.
İzmir'in Karaburun il-
çesine bağlı Eğlenhoca
Köyü'nde yurttaşlara hi-
tap eden Ege Ordu Ko-
mutanı Orgeneral Hurşit
Tolon, Kıbns ve Irak'ın
toprak bütünlüğüne iliş-
kin mesaılar verdi. Kıb-
ns'ta son gelişmeleri de-
ğerlendiren Orgenaral
Tolon, şunian söyledi:
"Bazı kimseler, 'Ne var
yani verelin şu Kıbns'ı
kurtulalım' diyor. 1974
öncesinde kövlerinde
mezalimi, zulmü yaşa-
yan kadınımız, kızı-
mız, canını veren evla-
dımız, bebelerimizi ne
çabuk unuttuk biz...
Bu memleket hep gü-
zel insan yetiştirirdi.
Son zamanlarda hain
de yetiştirmeye başla-
dı. Haini de var... Yok
diyemeyiz ki... Haini
yoksa 'Verelim de kur-
tulalım" diyen kim?"
Tolon, Irak'ın toprak
bütünlüğünün Türkiye
için önemli olduğunu
belirterek Irak'ın parça-
lanmasının, Türkiye'yi
ilgilendirdığini söyledi.
Orgeneral Tolon. "Bu
parçalanma olayı baş-
langıçta, etnik temele
dayalı. yani Kürt fede-
rasyonu adı altında bir
federasyon olur. Irak'-
ta başlangıçta federas-
yon olur, gelecek yülar-
da bakarsınız bağımsız
devlete dönüşür ki, bu
hedefleri 1908'lerden
beri vardır. Arkasında
da îngiltere vardır, Ba-
tı vardır. Bunu biliyor-
sak, kitaplar yazıyorsa
söylemeyelim mi?" dı-
ye konuşru.
CHP'den savcılara çağrı• Baştarafı 1. Sayfada
yutlanyla teorik temele otur-
tulması için mücadele eden bir
kimlik olarak karşımıza çıkı-
yor" değerlendirmesini yaptı.
Ömer Dinçer'in "siyasal ısla-
mı yönlendiren, düzenleyen,
planlayan, programlayan ve
şimdi uygulamaya koymaya
çalışan bir misyon üstlendi-
ği"ni sa\TJinan Topuz, şunian
söyledi: "Ömer Dinçer'in dü-
şüncesi, tslamın kurallannın
devlet yönetimine egemen ol-
ması esasına dayamyor. Sayın
Recep Tayyip Erdoğan'ın temel
felsefesi de budur. Türkiye
Cumhuriyeti devletinin otur-
duğu temel dayanakları sars-
mak, onların yerine İslami
esasları getirip koymak... Sa-
yın Dinçer, bu düşüncenin uy-
gulayıcısı olarak uygulamada
görevlidir. Türkiye Cumhuri-
yeti Anayasası yürûriükte ol-
duğu sürece, bu düşünce yapı-
sının hayata geçirilmesine ola-
nak yoktur. Demokrasiden ya-
rarlanılarak Cumhuriyetin ve
laikliğin köküne kibrit suyu
ekilmek isteniyor.Türkiye'nin
rejimi ile ilgili taşıdığımız en-
dişeler giderek artmaktadır."
Ömer Dinçer'in Kamu Yöne-
timi Temel Kanunu Tasansı
adıyla Türkiye Cumhunyeti'ni
yeniden düzenleyen hareketın
başına getirildiğini anımsatan
Ali Topuz, "Sayın Başbakan ve
bazı bakanlar, bir yandan la-
iklik ve Cumhuriyet üzerine
nutuk atıyorlar, ama el altın-
dan da Ömer Dinçer'in görev-
de kalmasına izin veriyorlar"
dedi.
Topuz. ortada açıkça bir kasıt
bulunduğunun altını çizerken
sözlerini şöyle sürdürdü: "Bü-
tün savcılara, bu devletin ana-
yasasına bağlı hareket edilme-
sini savunan bütün kurum ve
kurullarına bu meselenin üze-
rine gitmeleri için bir defa da-
ha çağrı yapıyorum. Hem ana-
yasaya aykın düşünceleri sa-
vunacaksın, hem bunları uy-
gulamaya koyacaksın hem de
yönetimin başında olacaksın.
Bu da suç olmayacak. Böyle
bir şeyi akhm almıyor."
Komisyon TSK'yi de kapsasın' dedi
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kamu
Yönetimi Temel Yasa Tasansfnı CHP'nin
protestosu sonucu AKP milletvekilleriyle gö-
rüşenTBMM Içişlen Komisyonu,Türk Silah-
lı Ku\-\etleri'nin de yasa kapsamına alınma-
smı önerdi. AKP yönetiminin, tasanyı TB-
MM Genel Kurulu'na gelecek hafta getirme-
yi planladığı, ancak yerel yönetimler yasa tas-
lağıyla eşzamanlı olarak çıkanlması için yü-
rürlük maddelerinde erteleyerek yerel seçim-
ler sonrasına bırakacağı ileri sürüldü.
Talı komisyon olarak tasanyı görüşen tçiş-
leri Komisyonu'nun aslı komisyon olan Ana-
yasa Komisyonu'na gönderdiği raporda, ka-
mu yönetimi temel yasa tasansının kapsamı-
nın genişletilmesi ıstendi. "Tasan üniter ya-
pıya aykın değildir. anayasa ve cumhuriye-
tin temel niteliklerine her yönüyle uygun-
dur" denilen rajx>rda, AKP millervekillerinin
şu görüşleri kayda geçirildi:
• Milli Eğitim Bakanlığı'mn taşra teşkila-
tınııı kaldınlması ve yerel yönetimlere de\Te-
dilmesi doğru bir yaklaşımdır. Bu konuda ta-
sanda geri adım atılmış olması yanlıştır.
• Genelkurmay ıle Milli Sa\aınma Bakan-
lığı'mn da bu kanun tasansından istisna tutul-
muş olması doğru değildir. Müsteşar ve ge-
nel müdürlerin görevleri sona ermesme rağ-
men Milli 83x11^113 Bakanhğı Müsteşan'nın
görevde kalması yanlıştır.
• Milli Savunma Bakanlığı'na getinlen is-
tisna da yanlıştır ve kalkmalıdır.
• Emniyet Genel Müdürlüğü'nün düzen-
lemeye uyarlanması güçtür. Polislık, bir disıp-
lin mesleğidir ve hiyerarşık bir yapılanması
bulunmaktadır. Emniyet teşkilatınm Milli Sa-
vunma Bakanhğı ve MlT'te olduğu gibi ya-
pılanması doğru olacaktır. Dolayısıyla istis-
nalar getırilecekse Emniyet teşkilatınm bu
kendine özgü yapısının da dikkate alınması
gerekir.
• Istisnalar çoğaldıkça kanun tasansının
sorunlan çözme yeteneği de azalmaktadır. Bu
nedenle istısnalan olanaklı olduğu ölçüde az
tutmakta yarar vardır.
Hükümet, komisyonlardan geçen tasanyı
gelecek hafta genel kurul günderrüne aldırma-
ya hazırlanıyor. Ancak tasannın Meclis'ten
çıkanlması yerel yönetim düzenlemesiyle eş-
zamanlı olacak. Tasannın görüşmeleri ta-
mamlandıktan sonra yürürlük ve yürütme
maddelerine geçilmeyerek yerel yönetim dü-
zenlemesinin genel kurula getirilmesi bek-
lenecek.
TSfden
S önemli mesaj
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Türkiye, iç ve dış politikada kritik gün-
ler geçirirken Türk Silahlı KuvTetleri
(TSK), Genelkurmay 2. Başkanı Orge-
neral tlker Başbuğ aracılığıyla önemli
mesajlar verdi.
Genelkurmay Başkanhğf nca düzen-
lenen basın bilgilendirme toplantısında
TSK'nin görüşlerini ileten Orgeneral II-
ker Başbuğ "un açıkJamalannda öne çı-
kan unsurlar şöyle:
• Toplantıda Başbakan Erdoğan'ın
ziyareti öncesinde Washington yöneti-
minin PKK unsurlanyla mücadeledeki
isteksizliğinden duyulan rahatsızlık net
bir şekilde ifade edildi. Genelkurmay'ın
bu ifadelerle hükümete de Washing-
ton'dakı resmı temaslar sırasında PKK
gündemıne ilışkin mesaj verdiği değer-
lendirildi.
• Başbuğ, bu yöndeki düşüncelerini
"Temelde ABD ile tedbirler konusun-
da bir aynlığımız yok. Artık daha faz-
la zaman açısından beklememizin
zorlaştığını kendilerine ifade ediyo-
ruz. Beklentimiz, artık önümüzdeki
kısa bir süre içinde ABD'nin bu terör
örgütüne yönelik askeri eylemlere
başlaması zorunluluğu istikametin-
dedir" ifadeleriyle dile getirdi.
• Başbuğ, TSK'nin, PKK'nın son dö-
nemdeki faaliyetlerine ilişkin değerlen-
dirmesini anlattı. TSK, PKK'nin hem
yurtiçinde hem de yurtdışında siyasal-
laşma faaliyetlerini arttırdığmı gözlü-
yor. TSK'nin, terör örgütünün yurtiçi fa-
aliyetlerine ilişkin olarak hükümeti,
yurtdışı faaliyetlerine ilişkin olarak da
Amerikan hükümetini uyardığı kaydedı-
liyor.
\/ Başbuğ. TSK'nin Kıbns'a ilişkin
değerlendirmelerini aktanrken yeni bır
bakış açısı getirmedi. Kıbns ile ilgili
olarak "milli dava, adil ve hakça çö-
züm" gibi kalıplan kullanmayı tercih
eden Orgeneral, ısrarlı sorulara karşın
"Annan PlanT'nı telafîuz etmekten ka-
çındı.
^ Başbuğ, Dışişlen Bakanlığı'nın
Annan Planı'na ilişkin hazırladığı tutum
belgesine dair yorumda bulunmadı.
Ergun Balcı'yı andık
Gazetemiz dış politika yoramcusu ve yayın
kurulu üyesi Ergun Balcı (1931-1999) dnn
ölümünün 5. yıldönümünde Zincirliku-
yu'daki mezarının başında anıldı. Törende
konuşan gazetemiz yazarı ve Türkiye Gaze-
teciler Cemiyeti (TGC) Başkanı Orhan
Erinç, Balcı ile Cumhuriyet"te bir aile orta-
mında çabştıklarını belirterek sözlerini şöy-
le sürdürdü: "Bugün içinde bulunduğumuz
dış politika ortamına baktığımızda. ABD ve
AB ile ilişkileri. Kıbns ve Irak'ı düşündüğü-
müzde, Balcı gibi bir dış politika uzmamna
ne kadar ihriyacımız olduğu anlaşılıyor. O,
görevini yaparken hiçbir meslek dışı ilişki-
ye girmedi, sadece gazetecilik ilkelerine uy-
gun olarak olayları değerlendirdi. Balcı, seç-
kin bir gazeteciydi." Törene, Erinç'in yani
sıra Balcı'nın kız kardeşi Nükte Canal ve
eşi Uğur Canal, gazetemiz yazarları Hikmet
Çetinkaya, Şükran Soner, eski Cumhuriyet
çalışanlanndan ve Balcı'nın yakın dostu
Şevki Adah, 1998'de yitirdiğimiz çizerimiz
Ali Ulvi Ersoy'un eşi ve Balcı'nın kuzeni
Alev Ersoy ile Dış Haberler Servisi eleman-
lan ve diğer çalışanlar katıldı. Dış Haber-
Jer'deki"çocukları,'"'Ergunabilerinin"me-
zannı çiçeklerle donatırken Adalı mczara
Balcı'nın en sevdiği gazete olan Internati-
onal Herald Tribune'in dünkfi sayısını ve bir
adetsigarabıraktı. (FotoğrafVEDATARIK)
Sanatçılardan tepki: Yasa bir aldatmaca
İZMIR (Cumhuriyet Ege
Bürosu) - AKP'nin Meclis'e
altıncı kez getırdiği Kamu Yö-
netimi Temel Yasa Tasansı'na
tepkiler giderek bü>aiyor. Sivil
toplum kuruluşlan. yasanm bir
aldatmaca olduğunu vurgular-
ken SES Izmir Şube'si başta ol-
mak üzere çeşitli sivil toplum
kuruluşlan ve partıler halkı bıl-
gilendirmek için salı gününden
itibaren meydanlara çıkacak.
TOBAV Izmir Şubesi, Kültür
Sanat-Sen tzmir temsilcılığı,
Resim ve Heykel Müzesini Ko-
ruma ve Geliştirme Derneğı,
yaptıklan ortak açıklamada,
AKP'nin sosyal devlet anlayı-
şını tersj'üz etme çabası içinde
olduğunu belirttiler. Tasannın
bir aldatmaca olduğu vurgula-
nan açıklamada, "Tasarının
en önemli gerekçelerinden bi-
ri. istihdam edilen kamu per-
soneli sayısının aşın şişkin ol-
masıdır. Kamu personelinin
nüfus içindeki oranı tngiltere
ve Fransa gibi ülkelerde yüz-
de 8-12 iken, Türkiye'de yüz-
de3.2'dir"denıldı."
SES İzmir Şube Başkam Er-
gün Demir de söz konusu tasa-
nnın kamu hizmetlerini özel-
leştırmeyı, kamu emekçilerini
iş güvencesiz, sözleşmeli, per-
formansa göre ücretlendirdiği
bir sistemde çalıştırmayı hedef-
lediğini söyledi.
Tasannın IMF ve Dünya
Bankası'nın direktifleriyle ha-
zırlandığını belirten Demir, ta-
sannın bir parçası olan Sağlık-
ta Dönüşüm Programı'nın sağ-
lık sistemini daha da bozacağı-
nı vurguladı.
23 OCAK'TAKİ TOPLANTIYA KATILACAK
Dinçer Hn MGKkorkusu
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) -Başbakanlık Müs-
teşan Ömer Dinçer, irticayı
izlemekle görevli Başbakan-
lık Takıp Kurulu'nun (BTK)
başkam sıfatıyla 23 Ocak'ta
yapılacak Milli Güvenlık Ku-
rulu (MGK) toplantısına katı-
lacak.
Toplantıda, irticai faalıyet-
lere ilişkin BTK raporunu su-
nacak olan Dinçer, 19-21 Ma-
yıs 1995'te yazdığı laiklik ve
cumhuriyet karşıtı makaleyi
savunmakta ise güçlük çeke-
cek. Dinçer'in, askerlerın ma-
kalesine yöneltebileceği so-
rulara karşı hazırlık yaptığı
ifade ediliyor.
Dinçer, Başbakanlık Müs-
teşan sıfatı taşıması nedeniy-
le 28 Şubat sürecinde irticai
faaliyetleri izlemekle görevli
BTK'nin de başkanı olarak
görev yapıyor. Dinçer'in, Is-
lamı sermaye, cemaatler, va-
kıflar ile eğitim ve kamudaki
irticai faaliyetlerin durumu
konusunda nasıl bir rapor su-
nacağı ise merak ediliyor.
PAPANDREU'DAN ANLAŞMA ÖNERÎSt
'Harcamaları azaltalım'
DEDEAĞAÇ (AA) - Yu-
nanistan Dışişleri Bakanı
Yorgo Papandreu. Türkiye
ile Yunanistan arasında sa-
vunma harcamalannın azal-
rılmasına yönelik bir anlaşma
imzalanması önerisinde bu-
lundu. Seçim çalışmalannı
Batı Trakya'nın Dedeağaç
kentinde yaptığı konuşmayla
başlatan Papandreu, böyle bır
anlaşmanın Yunanistan'daki 7
Mart seçimlerinin ardından
imzalanabileceğıni belirtti.
Yorgo Papandreu, "Barış
benim hayalimdir. Bu ne-
denle Türkiye hükümeti ve
halkına çağnda bulunuyo-
rum. Yıllık bazda savunma
harcamalannın eşit şekilde
ve aşamalı olarak azaltılma-
sı için anlaşmaya varalım"
dedi.
Papandreu. böyle bir anlaş-
maya vanlması durumunda,
her iki ülkede de muazzam
üretim kaynaklannın toplum-
sal kalkınmaya yönelik çalış-
malara sevk edilmekte serbest
kalacağını belirtti.
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
I Baştarafı 1. Sayfada
karar vermesine fırsat bırakmadan apar topar vekâle-
ten atamaların yapılmasına kadar bir dizi konu yine şu-
nu anımsatıyordu:
Hükümet, devtete karşı!
AKP'nin tartışmaya fırsat vermeden çıkarmaya ça-
lıştığı pek çok yasa, yerel seçimiere dayalı görünüyor.
2- Atanan kişilerin yapıları, devlet hakkındaki düşün-
celeri ayrıca incelemeye değer. Daha Başbakanlık Müs-
teşan'yla ilgili tartışma bitmeden, Milli Eğitim Bakanhğı
Müsteşan'ndan derin bir kişilik saptaması geldi:
"Ben ûmmetçiyim!"
Bir kişi elbette ben ûmmetçiyim diyebilir. Düşünce
özgürtüğü çerçevesınde bu görüşe katılırsınız, katılmaz-
sınız ayn konu. Ancak, o kişi laikeğitimi benimsemiş bir
sistemin milli eğitimini yönlendirmekten sorumluysa,
burada ış degişir.
3- Konu atamalardan açılmışken, bir başka güzel ör-
nek deTasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) ba-
şına getırilen Abdullah Soydaş Arkadaş, daha önce
banka boşaltmaktan yargılanıyor. Yasalara göre, imza
yetkisi de yok. Şimdi, batan bankaların sorumluluğuna
getiriliyor.
Batan bankalann kabaca 4 bin kadar büyük gayri-
menkulünün olduğu tahmin ediliyor. önümüzdeki gün-
lerde bunlann satışı söz konusu.
Bakalım nasıl bir satış olacak!
Az alış bol veriş!
4- Avrupa Birliği maceramızın nasıl bir süreç içinde
olduğu, Prodi'nin Türkiye ziyaretiyle bir kez daha orta-
ya çıktı. Bir okurun dünkü elektronik posta mesajı şöy-
leydi:
"Prodi'nin konuşmalarını canlı yayınlardan dikkatle
dinledim. Adam diplomatik biçimde bizi nasıl almaya-
caklannı açtkladı. Ama ertesi gün gazetelenn çoğu, sı-
cak mesajlar diye verdi. Acaba ben başka birini mi din-
ledim!"
Erdoğan'ın, "Ya Türkiye ile AB'nin ilişkisi olması ge-
reken mecrada ilehemeye devam edecek ya da isten-
meyen yönlere sürüklenecek" sözleri 2005 başı için ba-
zı mesajlar içenyordu!
5- ABD ile ilişkilerimizde de bol veriş olduğu ama, faz-
la alış olmadığı bir kez daha ortaya çıktı. Hafta içi bri-
finglerinden ABD ile ilişkilerimiz açısından çıkan sonuç-
lar şunlardı:
a- Incirlik'i ABD askerterinin rotasyonu için vermek,
yararımıza.
b- Irakta bizim istemediğimiz yönde bir devlet yapı-
sı tartışılıyor.
c- ABD'nin Kuzey Irak'taki terör örgütüyle mücade-
lesi tatmin edici düzeyde değil.
Erdoğan'ın önümüzdeki hafta sonu başlayacak ABD
gezisinin havası da böyle görünüyor:
Alışveriş... Ama az alış bol veriş!
6- Kıbns'taki durum ciddiyetini koruyor. Içte-dışta,
Kıbrıs'ta ne olursa olsun bir an önce çözüm olsun ha-
vasındakiler, Ankara'yı sıkıştırmaya devam ediyor. An-
cak Ankara'da henüz kamuoyuna açıklanabilecek net-
likte bir ortak bakışın oluşmadığı dikkati çekiyor. Bu
bağlamda önümüzdeki cuma günü yapılacak MGK top-
lantısı aynca önem taşıyor.
7- işte bir haftanın kısa özeti. Bu tablo insana şunu
söyletiyor
Ankara'da hüzün var!
Hükümetin, devlet organlannı yoran icraat yöntemi...
Ulusal konuların medyada sağlıklı biçimde tartışıla-
maması...
Başta AB olmak üzere dışandan bakışın, "hükümet
çokiyiama, Türkiye kötü" diye karikatürize edebilece-
ğimizyüzeyselliğı...
Yargıya ilişkin tartışmalan da yarına bırakalım...
Gidiş, Ankara'daki fay hatlarını hem çoğaltıyor hem
de derinleştiriyor!
ankcum/ ktv.ttnet.net.tr
AL GÖZÜM SEYREYLE
IŞIL ÖZGENTÜRK
Bir Maofıkrası
I Baştarafı Arka Sayfada
BuArarat filmini eleştir-
mek, herkes bıze düşman
demekten daha zor bir du-
rum. Çünkü o zaman top-
lum en büyük korkuyu,
kendisıyle yüzleşmeyi ya-
şayacak! Buna var nusınız?
Bu zor. Şili'de. Arjan-
tin'de ve daha dünyanın
pek çok ülkesinde, askeri
darbe yapan ve binlerce in-
sanın ölmesine, sürgün
edilmesine, işkence gör-
mesine neden olan askeri
zevat yargılandı. Bizde du-
rum ne° Hadi hep birlikte
düşünelim. Bizimkiler
sonsuza dek en itibarlı in-
sanlar olarak yaşayacaklar.
Biz üç asken darbe gören-
ler bile bu yüzleşmeyi yap-
maya korkuyoruz, genç in-
sanlar ne yapsınlar? Baş-
kaldınnın tek biçimi olarak
uyuşturucu kullanma>T gö-
rüyorlar.
Bitmedi, henüz en büyük
korkumuz depremle bile
baş edemedik. Deprerrun
yaptığı tahribat dış güçle-
rin yaptığı tahribatın kaç
misli? Bunu hiç düşündük
mü°
Saymakla bıtmiyor. Ben
derim ki. ana korkulanmız
bize yeter. Önce onlardan
kurtulmaya, onlarla yüz-
leşmeye başlayayım, bakın
o zaman dış düşmanlanmız
nasıl azalacak.
seyreyle(n isilozgenturk
ACI KAYBIMIZ
Cemiyetimiz üyesi, Sürekli Basın Kartı
sahibi değerli arkadaşımız
GÜLTEN ÇİÇEK
TURAL'ı
16 Ocak 2004 Cuma günü kaybettik.
Kaybı topluluğumuzda üzüntü yaratan
Tural'ın cenazesi 17 Aralık 2004 Cumartesi
günü Türkiye Gazeteciler Cemiyeti önünde
yapılan törenin ardından
18 Ocak 2004 Pazar günü toprağa
verileceği Bandırma'ya götürüldü.
Gülten Çiçek Tural'a Tanrı'dan
mağfıret, kederli ailesi ve üyelerimize
başsağlığı dileriz.
TÜRKİYE CAZETECİLER CEMİYETİ