Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
Cumhuriyet
İmtiyaz Sahibi: CUMHURİYET VAKFI
adma İLHAN SELÇUK
Genel Yavın Yönetmeni: İbrahİm Istıhbarat Cengiz Yıldırım • Ekonomı. Öz-
YlIdlZ • Yaziişleri Müdürii SaKm 'em Yüzak • Kültür. Eeemen Berkdz • Spor
Alnadan^^nnımlıı MıirhV Mohmrt Abdulkadir \ ûcelman • Makaleler Sami Ka-
raören • Düzeltme Abdullah Vazıcı • Bıl-
gı-Belge. Edibe Buğra • Yun Haberlen Meh-
met Faraç # Avrupa Temsılcısı: Güra> Öz
p Müctür
Sucu 9 Haber Merkezı Müdürii:
Hakan Kara
Ya>inKunılu.llhanSelçıık(Baş- \nkaraTemsılcısı:MustafaBalba> AtaturkBuhanNo I25Kat4 \lue!>sese.Mı^urü
-
kan).EmreKongar(Danışman), Bakanlıklar Tel 41950:0("T
hat). Faks 41950r«tzmırTemsılcısı Erol Erkui •
Orhan Erinç, Hlkmet Çetin- SerdarKıak.H ZıvaBh 1352 S 2 3 Tel 4411220. Faks-4418745 R,,tT, ı,l p m thmet
kaya, Şükran Soner, Ibrahim « ^dana Temsılcısı Çetin Viğenoğlu, tnonu Cd 119S Mol 1 "l l t
": î
'e m
*
Yüdız, Orban Bursalı, Musta- Tel 363 12 11. Faks: 363 1215 AnalyaTemsılcısı \hmetOruçoelu '""
fa Balba>, Hakan Kara. Cumhum et Cad 80 5 Tel 0242 248005" Fax 2430^09
Korulsan 0
tış Fazilet
• Grne! Mûdur Can Çnğdaş • Ge-
nel Müdur \ rd ı Satış ı Tüh> Mudu
Dölen # MuJür
%
nd ı Pazanama, Hakan Kar
• Mudur'lni ı F naib « OperasMM ı Ertan
Özdemır 0 Pazanama Dırektonj Tüla\ Tonın
Tel 212 '<Jî"W Fab u2!2'-Ml2-r
Yayunfaı>an: \
Tei m : : ı 5 i
Uûn Haber "ta\ınuiık^Ş TudocagıCad 3>U1 Cagaioçlu34334 Istanbul PK_ 246-Suiecı î 4 4 ' i k .
1 *515 Bısla: Merkez Gazele Dergı Basun \ avinaiık San. \T TIC AŞ Bartara> Buhan V Nt Genel Dağttun: BBDMedez
4AĞl'STOS2003 tmsak. 4.09 Güneş. 5.55 Öğle: 13.1" Ikindı: P.09 <\kşam:02^ Yatsı. 22.04
Bunchden'e
I Haber Merkezi -
Zeki Triko'nun
2003
koleksiyonunun
çekimleri için
kamera karşısına
geçen ve Paris
moda haftasının
gözde modelleri
arasında gösterilen
Tanya' moda
dünyasında fırtına
gibi esiyor.
Kusursuz fiziğiyle
ünlü manken Gisele
Bunchden'e rakip olarak gösterilen model
Zeki Triko için verdiği pozlarla beğeni
topladı. Daha önce mayo finnalannın
tekliflerini geri çevirdiğini söyleyen 'Tanya'
'Mayo firmasıyla çalışmak riskli iştir' diyor.
Güvenli cinsel yaşam kitapçığı
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Sağlık
Bakanlığı, ergenlik dönemindeki gençlere
dağıtılmak üzere "güvenli cinsel yaşam"
konulu bir kitapçık hazırladı. Broşürün "Geç
olsun da güç ohnasın" başlığı altında
yayımlanan bölümünde, "Erken yaşta cinsel
ilişkiye girmenin tüm olumsuzluklan ile siz
mücadele etmek zorunda kalacaksınız"
denerek gençler uyanlıyor. Kitapçıkta, cinsel
ilişkiyi ertelemenin gence zaman kazandınp
zor durumda kalmasını engellediğinin de
akıldan çıkanlmaması isteniyor. Kitapçıkta,
gençlerden "Birbirinizi iyi tanıyor musunuz?,
Doğru kişi ve doğru zaman mı?, Cinsel yolla
bulaşan hastalıklan biliyor musunuz?" gibi
sorulan kendilerine sormalan istendi.
Kalkan: Jackson Batman'a geliyor
• BATMAN (Cumhuriyet) - Batman'da 4-8
Ekim tarihleri arasında düzenlenecek Kültür
ve Sanat Festivali'ne dünyaca ünlü pop
yıldızı Michael Jackson davet edildi.
Belediye Başkanı Hüseyin Kalkan,
anlaşmanın sağlandığını söyledi.
Türkiye'nin ünlü sanatçılaruıın yanı sıra pop
yıldızı Michael Jackson'ı da davet ettiklerini
anlatan Kalkan, "Jackson'ın Batman'a
gelmesi için uzlaşma sağladık. Bu işin
sponsorluğunu Iş Bankası üstlendi. Önce
îbrahim Tatlıses ile anlaşmıştık ama Michael
Jackson ile uzlaşınca vazgeçtik" dedi.
Doğum günü böyle kutlanırS
• Haber Merkezi -
81'likMaryMetz, ^
82. yaşgünü
şerefine hava
akrobasisı
yapmaya
hazırlanıyor.
Birçok insanm
genç yaşuıda bile
cesaret edemediği
bu spor dalı
Metz'e vızgeliyor.
Cünkü obir
adrenalin tutkunu. Öğretmenı Dave
McCullough'un direktifleri doğrultusunda
Kanada'daki VVestlock Havaalanı'nda
hazırlık yapan 'yaşh' kadının doğum günü
aslında 11 Kasım'da... Fakat Mary Metz,
uçmak için daha fazla dayanamamış...
5 evlilikten biri akrabayla
• ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Türkiye'de yapılan her 5 evlilikten 1 'inde
eşlerin akraba olduğu ve evliliklerin yüzde
70'inin birinci derece kuzenler arasuıda
yapıldığı, akraba evliliklerinden doğan
çocuklarda anomali riskinin 2 kat arttığı
bildirildi. Genelkurmay Başkanlığı'nın
resmi intemet sitesinde, GATA
uzmanlarınca hazırlanan "Engelli Çocuklar"
konulu çalışmaya yer verildi. Türkiye'de 5.5-
6 milyonun üzerinde engelli bulunduğu ve
aileleriyle konunun 20 milyon insanı
ilgilendirdiğinin vurgulandığı çalışmaya
göre, Türkiye'de yapılan her 5 evlilikten
1 'inde eşler akraba.
«
ffi'f? oÇuK,'
Gıdalara eklenen katkı maddeleri dikkatli kullanılmazsa kansere neden oluyor
^femeklerdeki düşmanİZMİR (Cumhuriyet Ege Büro-
su)- Teknolojik gelişmelerle birlik-
te gıdalarda daha fazla kullanılan
katkı maddeleri, insan sağlığını teh-
dit ediyor. Yaklaşık 2 bin 800 çeşit
kimyasaluı, gıda üretiminde doğru-
dan katkı maddesi olarak kullanıldı-
ğı belirtilirken bunlann amacına uy-
gun biçimde ve en az düzeyde tüke-
tilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Özellikle aromalı, alkollü ve asit-
li içeceklerde. et ve süt ürünlerinde.
düşük kalorili tatlandıncılarda, et
aroması veren maddelerde, marga-
rin ve diğer kalori düzeyi düşük yağ-
larda, hazır çorbalarda sıkça rastla-
nan katkı maddeleri herkesin günlük
yaşamında bulunuyor.
Oellşmlş ülkeler denetliyor
Başta kanser ve alen ik hastalıklar
olmak üzere zararlan da bulunduğu
kaydedilen bu katkı maddelerinin,
Türkiye gibi gelişmekte olan ülke-
lerde labaratuvar ve ekipman eksik-
liği nedeniyle dikkatli tüketilmesi
gerektiğine dikkat çekiliyor.
Gelişmiş ülkelerde gıda katkı mad-
delerinin kullanımının sıkı biçimde
denetlendiğine değinen Uludağ Üni-
versitesi Ziraat Fakültesi Gıda Mü-
hendisliği Bölümü'nden OğuzKıhç
ve Eminelkm konuya ilişkin görüş-
lerini. TSE'nin Standard dergisinde
belirtti.
Kimyasal maddelerin antimikro-
biyel ve renk kararmasını engelleyen
maddeler olduğunu belirten uzman-
lar. bunlann özellikle kurutulan ka-
yısılarda üzümlerde ve diğer meyve-
lerde, kızartılan veya dondurulan
patateslerde, şarapta, sofralık man-
tar konservelerinde yoğun kullanıl-
dığım anımsattı.
Vltaminleri yok ediyor
Katkı maddelerin gıdalardaki B vı-
taminuıı yok ettiğini, ateş ve nefes
darlığma neden olduğunu, özellik-
le astımlı kişiler tarafindan kullanıl-
maması gerektiğini vurgulayan Oğuz
Ikın ve Emine Kılıç şu görüşlere
yer verdiler:
"Bugün yaklaşık 2 bin 800 çeşit
Idmyasahn, gıda üretiminde doğru-
dan katkı maddesi olarak kullanıku-
gı biliniyor. Kullanılan gıda katkı
maddesi, amacı uygun ve kullanım
miKtan minumum düzeyde olmah.
Bu maddelerden bazılannın kanser
yaptığından şüpheleniliyor. Bazıla-
rnun da alerjik ve diğer rahatsızhk-
lara neden olduğu görülmektedir."
Almanya cıvıl cıvılAlmanya'daki moda fuan dünyanın ünlü moda fîrmalaruu bir araya getirdL Dünyanın
en büyük tekstil ve moda fuan olan ve 45 ülkeden yaklaşık bin 500 fırmanın katıldığı
CoUection Premieren Düsseldorf (CPD) Fuan'nda Türkiye'yi 115 fırma temsil ediyor.
Fuara katılan moda fırmalannın sunduğu ilkbahar yaz kreasyonlan ise Alman\a"yı
çiçek bahçesine çe>inU. 6 Ağustos Salı günü sona erecek ve toplam fuar alanı 220 bin
metrekare olan CPD Fuan'ıu, 25 bin kişinin zi>-aret etmesi bekleniyor. (AP)
Şövalyeden çağrı:
Munzur9
a dokunma
TLINCELİ (Cumhumet) -
ABD'nin Irak'a saldınsuıı
protesto etmek amacıyla
Ankara'da şövalye kılığına
giren gazeteci Osman
Akkuş, dün de Tunceli'de
at binerek "Munzuruma
dokunma" diye slogan
attı. Akkuş, Başbakan
Recep Tayyip Erdoğan a
da "tsterse ona at
binmesini öğretebiBrim"
diye seslendi. 4. Munzur
Doğa ve Kültür Festivalı
renkli etkinliklerle
sürüyor. Festi\ale katılan
Osman Akkuş da şövalye
elbisesiyle at üstünde kent
merkezinde tur attı.
"Munzuruma dokunma''
diye slogan atan Akkuş'a
Tunceliler alkışlarla destek
verdi. Festival etkinlikleri
kapsamında "Basın Ahlakı
ve GazeteciHk" konulu
panele gazetecüer Musa
Ağaçık, Ferit Demir, Fevâ
Argun, Erdoğan Aydın ve
Ökkeş Karaoğlanoğhı
katıldı. Basının ıçınde
bulunduğu olumsuz
koşullan gündeme getiren
gazetemiz muhabiri Ferit
Demir, "Güneydoğu'da
çahşan gazateciler zaman
zaman sıkınnlar
yaşryor" dedı.
Gazeteci OsmanAkkuş şövalye kıhğında şehirturu atn.
Diyarbakırlı arastırmaci:
Ballard gerçekte
ne arıyor?
DİYARBAKTR (Cunıhurijet Bürosu) - ABD'li
araştırmacı Richard Ballard ın Nuh Tufanı'nı
araştırmak üzere Karadeniz'de araştırmalara
başlaması tartışma yarattı. Diyarbakırlı araştırmacı
Mehmet Masum Süer, Nuh Tufanı'nın
Mezopotamya'da yaşandığını iddia ederek "Nuh
lufanı'nm Karadeniz veya Ağn'da diretilmesinin
altında başka nedenler olduğunu sanıyorum" dedi.
Süer, Gılgamış Destanı, Tevrat, Kuran ve Asur
kitabelerinde tufanın Mezopotamya'da yaşandığına
ilişkin kanıtlar olduğunu ileri sürdü. Tufanla ilgili
196O'lı yıllarda özellikle Amerikan istihbaratının
araştırmalar yaptığıru anlatan Süer, "Bflimsel
çe\Teleri ilgüendirmesi gereken bu konuyla, OA'mn
ilgilenmesi dikkat çekici'" dedi.
Mercan Dede've vann akşam llhan Erşahin ve Özcan Deniz eşlik edivor
Açıkhava 'karışacak'
Kültür Senisi - Secret Tribe projesi ile Avrupa
turnesini sürdüren ve büyük bir ilgiyle
izlenen neyzen, bendir sanatçısı, besteci,
prodüktör ve DJ gibi farklı sanatçı
kimliklerini bir arada taşıyan Mercan
Dede (nam-ı diğer DJ Arkm Allen) yann
akşam saat 21.00'da Most Production'ın
düzenlediği 14. Açıkhava konserlerinde
Cemil Topuzlu Açıkhava Sahnesi'nde
Fusion Project kapsamında bir konser
verecek. Mercan Dede'ye gecede
konuk sanatjı olarak saksofoncu tlhan
Erşahin ve Ozcan Deniz eşlik edecek.
2003 'te Mercan Dede ve ekibi haziran
ayından itibaren 10 ülkeyi kapsayan
Avrupa turnesine çıkmışlardı.
Radiohead, Janüroquai, Jethro Tull
gıbı ısımlerle aynı sahneyi paylaşan
sanatçının son durağı Istanbul.
Amerika'da sahibi olduğu, Nublu isimli
cafe/performans mekânında yeni sesleri
ve değişik müzik türlerini bir araya
getiren ve grubu Love Trio ve Wax Poetic
ile Brezilya ve Almanya'da konserler
verecek olan sanatçı uzun bir aradan
sonra bu buluşma için Istanbul'a geliyor.
Müzisyen kimliğinin yanı sıra oyuncu
kimliği ile de tanrnan Özcan Deniz
gecede yapacağı vokalle sanatçıya
eşlik edecek.
Mercan
Dede.
SÖYLEŞİ ATTİLÂ İLHAN
'... Bilin Bakalım, Kim Konuşuyor?...'
(... yoksa yanlış mı hatırlıyorum?
Galiba, şöyle biryerde kalmıştık: Belli bir zaman ve
belli bir toplumda; halkla aydın, ya da işçiyle 'solcu'
ve 'ilerici'; yalnız çıkar düzeyinde değil, kültür düze-
yinde de bir ve beraber olmadtkça; o toplumda, 7/e-
riciliğin' -Sosyalizm'in de- dinamikleri işlemez, hat-
ta işlemez değil, ışletılemez! Zaten bu yüzden de, Em-
peryalizm, üçüncü ülkelerin aydınlannı, kendi kül-
türüne 'kaydınp' bu 'aykınlığı' sağlayarak; o top-
lumlar üzerindeki denetimini pekiştirir.
Konu açıldı mı, yıllardır J. M. Albertini'nin, işin per-
de arkasını açıklayan ünlü kitabından, alıntılar yap-
mışımdır. ('Azgelişmişliğin Mekanizması', May Ya-
yınlan 1974). Şimdi de, yaptığımız tespitlerı A'dan
Z'ye doğrulayan, başka bir kalemden, başka bir alın-
tıyı paylaşacağım; aslında onu, dakikasında tanıma-
nız lâzım ya, bakalım hanginiz, metnin sonuna var-
madan, kim olduğunu kestirebilecek?).
Temell içlmlzden çıkarmak zorundayız../
"... bir ulusun kafası bozuk oldu mu, orada hal-
kın büyük çoğunluğunun amacı başka bir hede-
fe, kendilerine 'aydın' denilen kesim ise, başka bir
zihniyete sahiptir. Bu iki kesim arasında, tam bir
uyuşmazlık, tam bir karşıtlık vardır Aydınlar, asıl
kalabalığı kendi amacına yönlendirmek ister; halk
ve yoksullar ise, bu aydınlara bağlanmayı istemez;
o da, başka bir yön belirlemeye çalışır. Aydın ke-
simi, yol gösterip akıl vermekle, çoğunluk halkı,
kendi amacına inandırmayı başaramazsa, başka
araçlara başvurur, halka hükmetmeye, ona zor kul-
lanmaya başlar; halkı baskı altına almaya kalkı-
şır. Işte burada asıl irdelenecek noktaya geldik.
Biz halkımızı, ne ilk yöntemle, ne de zor kullanıp
dayatmakla, kendi hedefîmize sürüklemeyi başa-
ramadığımızı görüyoruz, neden?..."
"... (çünkü) bunu başarmak için, aydın kesimiy-
le halkın zihniyet ve hedefi arasında, doğal bir
uyum olmak gerekir, yâni, aydın kesiminin, hal-
ka vereceği akıllar, halkın ruh ve vicdanından alın-
mış olmalı. Oysa bizde, öyle mi olmuştur? Aydın-
lanmızın halka gösterdiği yollar, ulusumuzun ru-
hundan alınmış idealler midir? Kuşkusuz hayır! Ay-
dınlanmız arasında çok iyi düşünenler vardır; fa-
kat genel olarak şu yanlışa düşeriz ki, inceleme
ve araştırmalanmıza temel olarak, neredeyse da-
ima kendi ülkemizi, kendi tarihimizi, kendi gele-
neklerimizi, kendi özellik ve gereksinimlerimizi
almayız. Aydınlanmız belki bütün dünyayı, bütün
diğer uluslan tanır, fakat kendimizi bilmeyiz...".
"... aydınlanmız, ulusumu en mutlu ulus yapa-
yım der; başka uluslar nasıl olmuşsa onu da ay-
nen öyle yapalım der; fakat düşünmeliyiz ki, böy-
le bir düşünce, hiçbir zaman başanlı olmamıştır.
(Çünkü) bir ulusun mutluluk saydığı şey, diğer ulus
için felaket olabilir; aynı neden ve koşullar birisi-
ni mutlu ettiği halde, diğerini mutsuz edebilir.
Onun için halka gideceği yolu gösterirken, dün-
yanın bütün bilimierinden, buluşlanndan, gelişme-
lerinden yararlanalım, ama unutmayalım ki, asıl
temeli içimizden çıkarmak zorundayız...'"
"... milletimizin tarihini, ruhunu, gelenek ve gö-
reneğini, doğru, sağlıklı, dürüst bakarak, görme-
liyiz. ttiraf edelim ki, hâlâ ve hâlâ, aydın kesimi-
nin gençleri arasında^ halkla ve yoksullaria uyuş-
mazlık sürmektedir. Ulkeyi kurtarmak için, bu iki
zihniyet arasındaki aynlığı durdurmak; yürüme-
ye başlamadan önce, bu iki zihniyet arasındaki uyu-
mu gerçekleştirmek gereklidir. Bunun için de, bi-
raz halk kitlesinin (yoksulların), yürüyüşünü hız-
landırması; biraz da aydınlann, çok hızlı gitmesi
lâzımdır. Fakat, halka yaklaşmak ve halkla kay-
naşmak, daha çok ve çok daha fazla, aydınlara
düşen bir görevdir..."
Yazık Câzi'nin emeklerineı...
Meraklısı, elbette kestirebildi; bazılarınız, acaba o
mudur, diye tereddüde düştüler; besbelli çoğu-
nuz, bilemedı. Oysa Türkiye'nin bütün eğitim, öğre-
tim, yönetim ve komuta birimlenne, duvarlara asılma-
sı gereken bu tarihi sözler; Gâzi Mustafa Kemal Pa-
şa'nındır. Cumhuriyet ın ilan edileceği yıl, Türkoca-
ğı'nda verilen çay ziyafetinde, Konya gençlerine söy-
lediklerinden alınmış; herkesin anlayabilmesi için, sa-
dece biraz sadeleştirilmiştir. Tarihi, 20 Mart 1923,
alındığı yer, Hakimiyet-i Milliye gazetesinin, 26 Mart
1923 tarihh nüshası. (Söylev ve Demeçleri, Cirt II,
s. 137/147, Türk Inkılap Tarihi Enstitüsü Yayınla-
n, 1952).
Daha ilk bakışta görülen nedir? Gâzi'nin, 'Azge-
lişmişliğin Mekanizması'nı, J. M. Albertini'den on
yıllarca önce tespit ettiği ve bu 'mekanizmanın' işle-
yememesi için, kültür bileşiminde ortaklık konusun-
da, aydınları ve halkı uyardığı mı? Aksi halde 'Ulusal
Kültür Sentezi'nin yolunu açmak için, işeTarih ve Dil
Kurumları'nı tesis etmekle başlar mıydı? Ortak birta-
rih ve dil bilinci olmadıkça, halkla aydın arasındaki öz-
deşleşmeyi sağlayamazsınız ki!
Fakat asıl vahim soru, sanırım şudur: Gâzi ölür öl-
mez, Yunan/Latin adımını atarak, Avrupa'ya; arka-
sından Atlantik adımını atarak, Amerika'ya çok teh-
likeli kültür kaymalanm gerçekleştirip, aydınlarla hal-
kı, birgüzel birbirine 'yabancılaştıranların 'Atatûrk-
çülüğü' kimselere vermeyişlerine ne demeli? Sonuç
ne midir, açık ve ortadadır Yeni bir yüzyılın başında
Hındıstan, Çın, hattalran, 'ulusal kültür bileşimi'
yolunda ılerleyen, -ustelik nukleer- bırer ülke- Türki-
ye ise, yalnız dış değil, içişlerinı düzenlemek için bi-
le, 'ecnebı'nın dumensuyunda, ondan medet uman
garip bir 'emır kulu'; Nükleer de olamıyor.
Yazık, Gâzi'nin emeklerine!...
e-mailrtilahan " isnet.net.tr
http://www.bilgiyayinevi.com.tr/ailhan
Faks:0-212 / 260 19 88