25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 5 TEMMUZ 2003 CUMARTESİ HABERLER DÜNYADA BUGUN ALİ SİRMEN YÖK'edeŞÖK'ı Insanın aydınlanmadan yana olması, ondan nasibini alması ama sonra liberal düşünceye kar- şı çıkması mümkün değildir. özgürlükleri sonuna dek geliştirmeyi amaç- layan görüşler ancak bu özgürleştirmeyi nasıl sağlayacakları, onlara ekonomik ve sosyal içe- rikJer de katıp katmayacakları konusunda tar- tışılır. Türkiye'de kimi çevreleri eleştirmemiz, öz- gürlüklerin önünü açmak istemelerinden değil, olamaz da... Ama şabloncu, şekilci kafa liberal olamaz, bu gibi sözde liberallere "liboş" denmesi de bu yüzdendir. Uğur Mumcu'nun siyasal literatürümüze ka- zandırdığı liboş sözcüğü özgürlüğün önünü açarmış gibi görünürken, kimi başka baskılara, talana, yağmaya yol hazırlayanları ifade etmek- tedir. Ne yazık ki, liboşların sayısı zon zamanlarda iyice arttı. Hepsi de, özgürlükçü kisve içinde dolaşıyor- lar, hatta kimileri buna inanıyoriarda... Bunların söz konusu tavırlarına karşı çıktığı- nızda, sizi nemen çağdışılık ve özgürlük düşman- lığıyla suçluyorlar. Karşılanna hedef olarak, "Kemalist!" ulus dev- leti almışlar. Kemalizm geçen gün llhan Selçuk'un belirt- tiği gibi, nüfusu Müslüman olan bir ülkede ay- dınlanmadan başka, olsa olsa bağımsızlık an- lamını taşır. Ama hazretlerin bu sözcüğe neler yüklediklerini veya neler yüklemek istediklerini anlamak mümkün değil. • • • Ulus devlet, başlangıçtaki sağlam aydınlan- macı, sübjektivist ve demokratik tanımına kar- şın, 80 yılda çok parlak bir sonuç vermedi. Tek partililikten, tersine, yani çok partililiğe dönüşmeyi başaran devlet, zamanla hantal çağ- dışı bir görünüme büründü. Ne gariptir ki, çağa uyum yasaları yüzyılın bi- rinci çeyreğinin sonunda tek parti döneminde çıktığı halde, çok partili dönemde ulus devlet gittikçe çağdışı ve hantal bir görünüme bürün- dü. Doğrusu, biz de ulus devletin bugünkü han- tal, bugünkü yasakçı, lüpçüye kol kanat geren kuruluşundan kurtulması gerektiğine inanıyoruz. Türkiye çağa uyum sağlamak zorundadır. AB'ye gerçekten uyum sağlamaya çalışan çabalara destek vermek zorundayız. Üstelik, sonunda AB'ye giriş olmasa bile; çünkü bunlar çağın gereklerine uyum anlamını taşryor. Ama bunu şabloncu kafayla yapmaya kalkış- manın bir sonuç vermeyeceğini de görmek zo- rundayız. Şabloncu liberal yani liboş, biryasakçılığı ve- ya baskıyı kaldınrken öbürünü getirir. • • • YÖK çağımız gerçeklerine aykırı, baskıcı bir sistemdir. Onun kaldırılması doğrudur. Ama onu yaparken üniversiteler üzerinde şe- riatçı baskısını arttıracak, ŞÖK'ü (Şeriatçı Öğ- retim Kurumu) getirmek isteyenlere karşı çıkmaz da, YÖK'ü ŞÖK ile değiştiımeye kalkar veya bu- na alkış tutarsanız, kendinize ne derseniz de- yin, siz liberal değil, liboş olursunuz. Askerlerin toplumsal hiyerarşide, sivillerin önünegeçmeleri, askeri kurumlann sivil kurum- lardan üstün olmasına karşıyız. Böyle bir şey ka- bul edilemez. Ama siz bu hiyerarşiyi, halkın oylarının yüzde 25 ile hasbelkader, ıktidarın dizginlerini ele ge- çirenlerin, her istediklerini diledikleri gibi yap- maları anlamına gelen hiyerarşiyi getirmeye kal- kar veya bunları yapanlara alkış tutarsanız, li- beral değil liboş olursunuz. Biryandan askerin dokunulmazlığını, üstün- lüğünü kaldırıyoruz derken bir yandan kendi hırsızlığının ve uğursuzluğunun, dokunulmazlı- ğının zırhını pekiştirenlere alkış tutanlar liberal değildirler, olamazlar da, onlar olsa olsa liboş- turlar. Biz YÖK'e de karşıyız, ŞÖK'e de, asker üs- tünlüğü hiyerarşisine de, azınlıkla gelip bize hükmetmek isteyen, kendi pisliğini dokunul- mazlık zııtıı ile koruyan garip hiyerarşiye de kar- şıyız. CHP yönetimi genelge yayımladı Belediye adayına ilde görev yok CEMtLClĞERfiVI SAMSUN - CHP'de belediye başkanlığı se- çimine ginneyi düşünen partililer, kongrelerde yönetim kurullarmaaday olamayacak. _ CHP Genel Sekreteri Önder Sav tarafından kongre yapılacak 43 kentteki parti teşkilatla- nna gönderilen genel- gede yerel seçimlerde aday adayı olmak isteyen il ve ilçe yöneticilerinin kasım ayı sonuna kadar istifa edecekleri belirtil- di. Genelgede, "İlçe ve H kongrelerinde seçile- cek olan yöneticfler çok az bir süre görev yapa- caklardır. Budurumda 18Nisan 2004 yerel seçi- minde belediye başkanı, belediye ve D genel mec- lisiüyesi ohnayı düşünen partihier. kongrelerde 0 ve ilçe başkanlığı ve yö- netim kurulu ii>eükleri- ne adayolamayacaklar" denildi. Genelge uyannca, il ve ilçe örgütleri "mec- Bs" değil "yönetim ku- ruhı" olarak anılacak. ilçe örgütleri nüfiısu 100 binden az ilçelerde 10 üyeden, 100 binden çok ilçelerde 14 üyeden olu- şacak. D örgütleri de baş- kan dışında nüfusu 1 milyona kadar olan iller- de 14,1 milyondan faz- la illerde ise 20 üyeden oluşacak. „ Alemdaroğlu, AKP'nin YÖK yasa taslağını 'büyük bir gizlilik' içinde hazırlamasını eleştirdi: Hitler dönemindenbeter \ İstanbul Haber Servisi - Istanbul Üniver- sitesi (IÜ) Rektörü Kemal Alemdaroglu, Hitler ve Stalin döneminde bile YÖK Yasa Taslağı gibi gizlilik içinde hazırla- nan bir yasa olmadığını belirterek Mil- li Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ile müs- teşanna tepki gösterdi. ÎU Taşınabilir Kültür Varlıklan Koru- ma ve Onanm Bölümü Laboratuvan'nın ; açılış töreninde bir konuşma yapan Alem- daroğlu, YÖK Yasa Taslağı "nı sert bir dille eleşrirdi. "Ben çok rahabm arkadaşlar" ^ diye konuşan Alemdaroğlu. »;- dünyanın hiçbir ülke- * ;-. ,. sinde gizlilik için- de çıkan böyle bir > asanın olmadığını söyledi. Alemda- roğlu, "TotaKterre- jimlerde, Stalin dö- neminde,Hitierdö- neminde veya de- mokratik rejimler- de veya geçirdiği- miz ihnlal dönem- lerinde. hiçbir şe- kilde ünKersite gi- bi bir üstbilimku- AJemdaroğhı, YÖK yasa tasansı nedeniyle rumunun yasası AKP've yöneUk eleştirilerini sürdürdü. gizlilik içinde çık- • Hükümetin hazırladığı YÖK yasa taslağma ilişkin öğretim görevlilerinin tepkileri sertleşerek sürüyor. İÜ Rektörü Alemdaroğlu'nun yani sıra MÜ Rektörü Prof. Dr. Tunç Erem de AKP'nin asıl hedefinin üniversitelerde kadrolaşma olduğu endişesi taşıdıklannı vurguladı. marmştır. Ne yazık ki. Edebiyat Fakültesi'nin bu koridorlanndan feyz aldıklannı sandık- lan kişiler bugün müsteşar ve bakan olarak bugizlUiğihazırlamaktadır'' dedi. Milli Eği- tım Bakanı 'na ve müsteşara bunun doğru bir yöntem olmadığı mesajını gönderen Alem- daroğlu, şöyle devam etti: "Bu yöntem ancakböyle birtakun gizM do- laplarda kitapsaklamayı sağlar. Ortada açık bir taslak olmadığı sürece yöntem doğru de- ğiL Taslak çıknktan sonra da üniversitemiz görevini her zaman üst düzeyde yapar. ülke- nin zararma olacak bir taslağa hiçbir zaman evetdemez. Bütün mensuplanyla büükte İs- tanbul Üıüversitesi yazm en sıcak gününde de olsa dimdik ayaktaduf Prof. Erem: Oldubittiye getirfliyor Ünıversıtelerarası Kurul Başkanı ve Mar- mara Üniversitesi (MÜ) Rektörü Prof. Dr. Tunç Erem de, MÜ'nün rektörlük binasın- da yaptığı toplantıda, taslağın gizlilik için- de hazırlanmasından büyük kaygı duyduk- lannı dile getirerek tasannın bir oldubitriye getirilmeye çalışıldığını ıfade etti. Mustafa KemalAtatürk'ün bile ünrversitelerde reform için yıllarca uğraştığmı belirten Erem, u Re- formdbettegereklidir. Çünküdeğişime ^ça- ğa ayak uydurmak zorundayız. Ama bu. bu kadar kısa sürede yapüamaz. Ünhersiteler- den kimseden görüş alınmanuşOr ve bu tas- lağın kime hazırlaaldığuu da bümrvoruz" di- ye konuştu. "Hükümet "üniversitelere oksi- jen verelım' derken sanuım karbondioksit verecek. Taraflara sorulmaksızın yapüan bir tasan, reform tasansı değil, \ikim tasansı oiur. Bu >asanın geri çekilerek, tekrar ince- lenmesini istiyoruz." dedı. Hükümetin hedefınin, bazı rektörleri tas- fiye etmek ya da imam hatip okullannm önünü açmak olmasını düşünmek bile iste- mediğinı belirten Erem, "Hedef üniversite- lerde kadrolaşmak mı? Bu taslak böyle bir şey içerhorsa bu çok tehlikefl' olacaknr. Üni- versiteler cumhuriyetin kaleleridlr ve bunun yikümasuıa kimse göz yumamaz" dedi. YÖK ıse yaptığı yazılı açıklamada yük- seköğretım yasa taslağının kamuoyuna açık ve ilgili taraflann etkin katılımıyla hazırlan- ması gerektiğini bildınrken. konuya ilişkin basında yer alan haberlenn, YÖK'ü tedirgin ettiği belirtildi. YÖK, taslağın kamuoyuna açık ve ilgili taraflann etkin katılımıyla ha- zırlanmasının, bilimsel ve demokratik bir yol olacağım vurguladı. Hüseyin ÇeBk'ten yanıt Milh Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik ise Yükseköğretim yasa taslağı'm gizli hazırla- madıklannı belirterek, "Baa kişiler kendi saltanatiaruu ve statülerini sürdürmek için iddialarla ortava çıkrvorlar. Bizi bu iddialar- la, mahkûm erme>e çahşıyorlar" dedı. Çelik, Erkan Mumcu döneminde Milli Eğitim BakanlıgYmn web sayfasında konu- nun kamuoyuyla paylaşıldığını, rektörlerin de görüşleri alındığını belirtti. Yasa hazırlı- ğında yüzlerce bilim adamının katkısı oldu- ğunu ifade eden Çelik, şöyle konuştu: "Bizim zivaret ettiğimiz rektör sayısı en az 40-50. Ama baa rektörlerimizveyaYÖK'ün başındaki bazı insanlar. kendilerine buyu- run bunu beraber yapalım dediğimiz zaman ' Hayır 2547 sa\ılı Yükseköğretim Yasasrrun hiçbir virgülüne dahi dokunulması gerek- miyor. Aynen böyle kalması gerekir. Bizim buna yapacağımız katkı da yoktur' şeklinde ce\ap verdiler. Katkıda buhınmakistemeyen insanlarla, siz yapacağuuz bir yasayı payla- şamazsınız." CHP konuyu Meclis'e taşıdı GökçekHen neden hesap sormuyorsunuz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP, "devtetin kaynaklannı plansız, programsız projelerle israf ederek mihonlarca dolan heba eden Ankara Büyükşehfa- Belediye Başkanı Melih Gökçek'le ilgili olarak görevinin gerektirdiği sommluluğu yerine getirmeyerek görevini kötüye kullanan" Içışleri Bakanı Abdülkadir .4ksu hakkındaki soruşrurma önergesini imzaya açtı. CHP'liler metro ve sayaç ihalesi ile ilgili savlan TBMM gündemine taşırken, Gökçek'in seçimler yaklaşırken "belü bir partiye yaranmak için >alan yanhş yaünmlarla iş yapryor görünmeve çahşöğmı" söylediler. CHP Grup Başkanv ekilı Mustafa Öz\ürek dün Ankara milletvekillenyle birlıkte düzenlediğı basın toplantısında, Gökçek'in "müthiş bir dokunuunazhk içinde olduğunu, kimsenin kendisinden hesap sormadığmr söyledı. Özyürek, Gökçek'in önce Çayyolu metrosunu iptal ettiğini, Akay kavşağını alt-üst geçit haline getirerek ve Eskişehır yolunu genişleterek metro gereksiniminin karşılanacağını söylediğini aktardı. Eskişehir yolunun genişletilmesi için 16 milyon dolar harcanu"ken, tekrar fikir değiştirildiğini ve ^"~™~~~^"~--~"^~~ Kızılay-Çayyolu metrosunun Meclis bahçesinden geçirilmesi noktasına gelindiğini anlatan Özyürek, "Esas metro projesine, esld belediye başkanımız Murat Karayalçın'ın projesine dönüldü. Esas projeye dönülmesi doğrudur, ancak metro istasyonunun yerinin değiştirUmesi, Meclis bahçesinden geçirflmek istenmesi yanlışür. Aynca Çayyolu metrosu da 10 yıl geciktirUrniştir'' dedi. Özyürek, belediyelerle ilgiİi yolsuzluk savlannın TBMM Yolsuzluklan Araştrrma Komisyonu tarafından araştınlmasını istediklerini, ancak sonuç alamadıklannı vurguladı. Özyürek, Gökçek'e karşı görevinin gereğini yerine getirmeyen Içişleri Bakanı Aksu hakkındaki soruşrurma önergesini imzaya açtıklannı bildirdi. • CHP, "Devletin kaynaklannı plansız programsız projelerle israf etmekle" suçladığı Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek'le ilgili olarak görevinin gerektirdiği sorumluluğu yerine getirmediğini ileri sürdüğü Içişleri Bakanı Abdülkadir Aksu hakkındaki soruşturma önergesini imzaya açtı. İĞNELİ FIRÇA ZAFERTEMOÇÎN mmıu Bursa Kent Konseyi'nden suçlama Şeriatyuvalanması destekkniyor LEVT:NTGENCELL1 BURSA - Bursa Kent Konseyi, Uludağ'daki ta- rikat vıllalan ile kaçak ko- nutlann yıkımını Osman- gazi Belediyesi'nin yet- kilerini alarak engelledi- ği gerekçesıyle Bayındır- lık Bakanı Zeki Erge- zen'in Mimarlar Odası Onur Kurulu'na sevk edilmesini önerdi. Tayyare Kültür Merke- zi'ndeki toplantıda Os- mangazi Belediye Baş- kanı Hilmi Şensoy. Ba- yındırhk Bakanlığı'nın kaçak yapılaşmayı teşvik ettiğini yineleyerek, "Yıl- larca Uludağ'a plan üret- nıeyen, kaçak yapılara göz yumanlar şinıdi yeni kaçaklara yol açıyorlar. Bunlan da savunuyorlar" dedi. DSP'hYıldırım Be- lediye Başkanı Ramazan Altunöz de "Osmangazi Belediyesi'nin yetkisinin etinden alınması bir avuç rantiyeyi yüreklendirmiş- tir. Şeriatyırvalanması ya- pan birzihniyet desteklen- mektedir" dedi. Atatürkçü Düşünce Derneği Bursa Şubesi Başkanı Lütfii Kırayoğ- lu ise Hizbullah, Hizbut Tahrir, Süleymancılar, Nakşibendiler, Fethullah- çılar ile Ismail Ağa Ce- maati'nin Uludağ'daki yapılaşmanın içinde yu- valandığım, kaçak villa- lan olanların da bakanlı- ğın "intikam operasyo- nu"ndan medet umdugu- nu söyledi. Eski Makine Mühen- disleri Odası Bursa Şube- si Başkanı Gürhan Akdo- ğan'ın Bayındırlık Baka- nı Ergezen'in Mimarlar Odası Onur Kurulu'na sevk edilmesi önerisi ise alkışlarla karşılandı. Sözen, iktidann AB'yi kullanarak siyasal kazançlannı yasallaştırdığını söyledi Devlede uyumlu değîfler Nurettin Sözen. STVAS (Cumhuriyet) - CHP Sı- vas Millervekili Nuretrin Sözen, "tktidar ne ana muhalefetle ne Cumhurbaşkanı ile ne de askerle anlaşanuyor. Bu böyle girmez. İk- tidann,devletin herbirimiyle uyum- lu çahşması gerekir. Uyum olmah ki, yasalar çıksın, ekonomi raym- da gttsin" dedi. Sözen. CHP'nin millervekili dokunulmazlıklan kal- dınlmadan iktidara destek verme- yeceğiru söyledi. 2 Temmuz Sıvas olaylannın 10. yıldönümü törenlerine katılan Sö- zen, Sıvas'ta partisinin ilçe örgüt- leri ve köylerde incelemelerde bu- lundu. Hükümetle ilgili olarak yur- dun her yerinden şikâyetler geldi- ğini anlatan Sözen, "lşçrye,memu- ra smr zam, çiftçiyi doğrudan yar- dım adı amnda aldarnıa apaçık or- tada. tktidar, ana muhalefetie, Cum- hurbaşkanı ile, askerle anlaşanu- yor. tktidar böyle ohnaz'" diye ko- nuştu. Hükümetin şenatçı terör ör- gütü Hizbullah, Sı\as olaylan sanık- lan ve cumhuriyete karşı olan tüm güçleri kapsayan bir af tasansı ha- zjrladığına dikkat çeken Sözen, dev- letin yapılanması konusunda sözleş- meli memurluk gibi bir yöntem bu- lunduğunu ifade etti. Sözen, "Söz- kşmeiimemurhıktafldidar,cuma na- mazma girmedi diye memuru işin- den çıkarabiür. tşte bu yoDa hüca- y^ yol açmış olunur" dedi. 'Bir ileri iki geri oynuyoriar' Nurettin Sözen CHP'nin millet- vekili dokunulmazlığı kalkmadan ik- tidara destek vermeyeceğini belir- terek şöyle devam etti: u tktidar MecBs'te de bir ileri, iki gerioynuyor.YÖK ve yerelyönetim- ler gibi üilke ve cumhuriyet açısın- dan önemli anayasal değişikbkler yapmayı planlayan iktidar,CHPol- madan bu değişikiiği yapamaz. .4KP iktidan.Avrupa BirfiğTne üyeükadı arandatümgüçlerini kullanarak si- yasi kazançlannı yasaHaşürdL" IR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@cumhuriyet.com.tr Maliye Bakanı Kemal Unakrtan'ı bakan oluncayadektanımıyorduk. En azından ben tanımıyordum. Başba- kan Recep Tayyip Erdoğan'ın ken- disine "KemalAbi" öediği söyleniyor. Ker insana olduğu gibi kendisine de hiçbir önyargım yok. Son günlerde hakkında ortaya çı- kan bilgileri öğrendikçe ve bu bilgi- lere karşı tepkilerini izledikçe, bende birtakım yargılar oluşmaya başladı. Sanırım aynı yargılar toplumda da oluşuyor. Orman arazilerinin ve SlTalanlan- nın imara açılması konusunda AKP hükümetinde baştan beri büyük bir gayret göze çarpıyor. Bu gayretin, birçok orman alanının yağmalanma- sına yol açacağını, zaten yeşili az olan bu ülkede büyük birtahribat ya- şanacağını, konuya duyariı sivil top- lum örgütleri ve uzmanlar dile getiri- yorlar. AKP yine de ısrannı sürdürü- yor. önceki gün tasanyı Meclis'te ge- ri çekmeleri olumlu biradım.. ancak, Unakıtan'm Halleri güven verici değil. Tam bu ısrarsürerken, Kemal Una- kıtan'ın, ormanlık bölgeden tapusuz 52 dönümlük bir arazi aldığı ortaya çıktı. Kemal Unakıtan tüccar köken- li birsiyasetçi. Bu nedenle zamanın- da belki bir gün imara açılır diye ara- zi almasını, bir uzak görüşlülük ola- rak kabul edebiliriz. Buraya kadar, anlaşılır bir durum söz konusu. Anormal olan, bu 52 dönümlük ara- zinin ortaya çıkmasından sonraki tav- rıdır. Tapulu olmayan bir arazi, iman mümkün olmayan bir arazi kendi ik- tidan döneminde biranda imara açı- lıveriyordu. 52 dönümlük kıymetsiz bir Hazine arazisi, bir anda büyük bir rantadönüşüveriyordu. Bu andan iti- baren Unakıtan'm, bir siyasetçi ola- rak daha dikkatli davranması gerekı- yordu. örneğin CHP TBMM Grup Başkanvekili Mustafa Özyürek in çağnsını dikkate almalıydı. özyürek o araziyi Hazineye bağışlamasını is- temişti. Zaten arazi daha önce kamu- nun mahymış. Zilyetlikyoluyla birile- rinin kullanım alanı olmuş. Diyelim ki, böyle yapmak istemiyor. O zaman bu araziyi imara açmaya- cağını söyleyebilirdi. Bunu da yapma- dı, gayet pişkin bir şekilde, Deniz Baykal'asatacağını söyledi. Açıkça kamuoyu ile alay ediyordu. Burada ciddi bir ayıp söz konusu. Dün ortaya çıkan kaçak villa da gösterdi ki Unakıtan, işinin erbabı. Tüccar olmak kolay değil. Tüccariık- tan Maliye Bakanlığı koltuğuna uzan- mak ise hiç kolay değil. Maliye Ba- kanı gazetelerin yazdığına göre ka- çak villa sahibi. Kanunları çiğnemiş, işi kitabına uydurmuş ve bir villanın sahibi olmuş. Villa işinin ortaya çıkmasından son- ra Kemal Unakıtan'ı TVIerden izleme- dim. Fakat artık bende bir yargı oluş- tu, bu konuyu da pişkinliğe vuracak ve hiçbir şey olmamış gibi yoluna de- vam etmeye çalışacaktır. Bir yandan TBMM Yolsuzluklan Araştırma Komisyonu çalışıyor, hepi- mizi derinden yaralayan ürkütücü gerçeklerle yüz yüze geliyoruz. Yol- suzluklan takip etmekle görevli hükü- metin en etkili bakanlanndan biri, Ha- zineyi elinde tutan bakan kendi dö- nemlerinde çıkanlan kanunlariaspe- külasyon yapıyor. Kaçak villa rezalet- leri ortaya çıkıyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, yolsuzluklar konusunda heyecan ve- rici konuşmalar yapıyor. Bu arada umarım gazetelere de bir göz atıyor- dur. Maliye Bakan'ı Unakıtan'm tapu- suz arazisinin kazandığı rantın far- kındadır. Hazineyi eline teslim ettiği kişi, tam anlamıyla bir rantiyeci. Unakıtan'la ilgili ortaya çıkan bel- ge ve bilgiler, bunlar konusundaki pişkin tutumu, artık onun güvenilirli- ğine darbe vurmuştur. Böyle durum- da onun yapması gereken, kamuoyu önünde hesap vermesidir. SİT alan- larmın imara açılması tartışmalannın yapıldığı dönemde Unakıtan'la ilgili or- taya çıkan bilgiler korkutucudur, ür- kütücüdür, güven sarsıcıdır. Acaba da- ha bilmediğimiz neler varsorusu ka- falan karıştırıyor. Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ar- tık güveniliriiğini yitirmiştir. Doğru ola- nı, hakkında ortaya çıkan iddialarla il- gili inandıncı bir açıklama yapması ve kamuoyunu ikna etmesidir. Iknaede- mezse, onun önündeki yol istifa yo- ludur. DenizBaykal'a şaka yollu ce- vaplarverilerek geçiştirilecek birdu- rumla karşı karşıya değiliz.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear