25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
5 TEMMUZ 2003 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYEA 17 Ankara' gelme dersî Bir zamanlar Bülent Ecevit'in vesikalı- ğındaki gölge olarak bilinen eski Başba- kan Yardımcısı Hüsamettin Özkan, TBMM Yolsuzluklan Araştırma Komisyonu tuta- naklanna göre, görev süresi boyunca hiç rnedyaya çıkmadığını, fazla konuşmadığı- nı söy/emiş. Çok doğru. Birdoğru daha var: Medyanın, görev sü- resi içinde Hüsamettin özkan ile ilgili olum- suzhaberlervermektenözenlekaçınması... Ne zaman Hüsamettin özkan iktidardan düştü, Özkan'a ilişkin her türlü haber üze- rindeki sansür kaiktı! Bir başka doğru daha: Medya sektörün- de çalışan kime sorsanız, aynı dönemde medya yöneticileri ile kapalı kapıJar ardın- da en çok konuşan, temas kuran, eşgüdüm sağlayan ve olayları "yönlendiren" kabine üyesinin Hüsamettin Ozkan olduğunu söy- ler Hatta bir gazetenin Ankara temsilcisi, Hüsamettin Özkan'ın hoşuna gitmeyen bir haberin manşete çıkmasından sonra ken- disine bilgi sızdırmayı bıraktığı için özkan'ı ziyaret ederek konuyu açıklığa kavuşturduk- larını bile yazmıştı. Bugün Başbakan Re- cep TayyipErdoğan iktidarda. Onun "ağa- oey" diye hıtapettiği eski "Bereket Vakfı yö- neticisi Kemal Unakrtan da Maliye Baka- nr. Hem de medya sahiplerinin özel ilgi ala- nı olan özelleştirme Idaresi Başkanlığı'nın bağlı olduğu Maliye Bakanı! Işte o Maliye Bakanı'nın, SİT alanlanna imar izni veren. orman alanlannın ta/an edil- mesine olanaktanryan tasanlargündemdey- ken, orman vasfını yitirdiği ileri sürülen Ha- zine arazisinde "tapusuz" malı olduğu be- lirleniyor. Medyada tıs yok! Bir zamanlar medyanın korunan yıldızı Hüsamettin özkan, YolsuzlukJanAraştırma Komisyonu'nda demiş ki: "Allah, bana bir kere dahaAnkara'ya gelmeyinasip etme- sin." Unak/tan, özkan'ın sözlerinden ders ç/karmalı... IJIK KA.VSl Affettim gitti! Tasandan tek tümce: "Bu kanunun amacı, siyasi ve ide- olojik amaçla suç işlernek için kurul- muş terör örgütleri mensuplarının topluma yeniden kazandınlması, top- lumsal huzur ve dayanışmanın güç- lendirilerek devam ettirilmesidir." Işte bu tek tümce ile: Enselere tek kurşun sıkan, boğaz- lan kesen, kadınlann cinsel organla- rını satırla parçalayan, yüzlere kez- zap atan, dehlizlerde ya da yeraltına kazılan koridorlarda insanlan zincire vurup açlıktan öldüren, domuzbağıy- la bağlayıp farelere kemirten, boyun- larından iple düğümleyip evin altına diri diri gömen, sonra o evin üstünde oturup afıyetle yemek yiyen Hizbul- lahçılar... Çetin Emeç'i, Uğur Mumcu'yu, MuanvnerAksoyu, Bahriye Üçok'u, AhmetTanerKışİalı'yı, Onat Kutiarı, Gaffar Okan'ı öldüren katiller... Gencecik öğretmenleri uykulanndan uyandınp görevyaptıklan okulun önün- de kurşunlayan PKK'liler... Madımak Oteli'ni ateşe verip tek- bir sesleri ve sevinç çığlıklan arasın- da içindeki insanlann cayırcayıryan- masmı izleyen Sıvas katliamı hüküm- lüleri... Hepsi, ama hepsi, "Biz yaptık, siz yapmayın, pişman olduk" dediler mi bir kere, hop dışardalar... Domuzbağcılan, yanık kokulu yarn- yamlar, gözü dönmüş yobazlar, par- maklannın ucundan hâlâ kan damla- yan katiller "topluma yeniden kazan- dınlınca", "toplumsal huzur ve da- yanışma güçlenecek"m\ş\ Ağabeyimiz Amerika böyle istiyor, AKP iktidan da ikiletmiyormuş. Aferin, afili affınızı afişe ettiniz; afa- kanlar bastı, er geç aforoz edecek halk sizi. Ooğa Demeği, Su Araştırmalan Derneği, TEMA, ÇEKÜL, Biyologlar Derneği, Deniztemiz/Türmepa, Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunlan Araştırma Demeği, Kuş Araştırmalan Derneği, Turçek, Çevre İçin Hekimler Derneği; Avrupa Birfiği sözleşme ve belgelerini taramışlar, bir döküm çıkarmışlar. AKP iktidannın yasalaşması için ısrar ettiği "ormanlan satma, doğat SlTalanlannı imara açma ve resmi staiüye AB'cîye dikiz sahip alanlarda maden arama" gibi girişimlerinin Kopenhag ölçütlerine, AB katılım ortaklığı belgesine, Avrupa Yaban Hayatj ve Yaşam Ortamlannı Koruma Sözleşmesi'ne, AB HAB1TAT direktiflerine, AB kuş direktifine, Avrupa Ormanlan Korunması Bakanlar Kurulu Konferansı kararlanna aykırı olduğunu bir bir belirlemişler. Dışisleri Bakanı Abduflah Gül'ün, "AB önünde engel olan hangi hassas konu varsa onlan da getirin. Buyılsonuna kadar gerekli yasal düzenlemelerin tümünü bitirmeliyiz" sözünü anımsatıp diyorlar ki: "Iktidann, AB standartlannı benimsemeye ve bunu yasal uygulamalara yansrtma konusunda samimi olmadığını, anayasamızı ve doğaJ korvma alanında uyulması gereken uluslararası sözJeşme/eri hiçe sayarak ulusal prestijimizi zedelediğini, yanlış politikalar sonucu doğal alanlanmızı yağmaya açtığını, alan işgali gibiyasadışı kazanç fırsatlannı devlet eliyle olanaklı kılarak ülkemizdeki gelir dengesizliğini körûklediğini, AB'nin doğal koruma mevzuattnı hayata geçirmeden önce ülkem/zde korunacak alan bırakılmayacağını kamuoyuna ilan ediyoruz." flkiz Yasalar ve KADEK'in Yol Haritası.- El üstündeki ajan Türkiye Cumhuriyeti'nin "laik ve ulus devlet" yapısını hep sorgulayagelmiş eski CIA görevlisi Graham Fuller, her ne kadar çağnldığı ODTÜ'de öğrencilerin protestoları üzerine konuşamadıysa da ASAM'ın (Avrasya Stratejik Araştırmalar Merkezi) düzenlediği ve haziran ayında Ankara'da yapılan "3. Uluslararası Avrasya Konferansı"nda görüş açıkladı, çeşitli televizyonlarda da programlara katıldı. Prof. Dr. Ünsal Yavuz uğramıştı geçenlerde. Fuller'in Türkiye'de el üstünde tutulmasını çok yadırgıyordu doğrusu: "Tünkiye sınınna adım attığı anda apar topargeri gönderilmesi gereken böyle bir kişinin konferanslara çağnlması, ekranlara çıkarılmasını anlamak olası değil..." KİM KİME DUM DUMA BEH/ÇAK behicakıc turk.net Dr. Vakur KAYADOR Prof. Dr. ÜmitÖzdağ, Avru- pa Birliği beklentileri nedeniy- le Türkiye siyasal elitinin, ülke- ye yönelik olumsuzluklar kar- şısında savunma refleksini yi- tirdiğini söylüyor... Çok yerin- de bir belirieme... Şunu ekle- mek gerekiyor: Türkiye'nin bu zaafının farkında olan ABD ve Avrupa Birliği, organize biçim- de Kuzey Irak'taki uydu Kürt devletinin Türkiye coğrafyasın- da yayılmasını gerçekleştirme- ye çalışıyor... Hakkını teslim et- mek gerekiyor, Sayın özdağ bu noktaya da ısrarla dikkat çekiyor. Bunu gereksiz bir kay- gı, paranoya olarak yorumla- yanlar, büyük Atatürk'ün söy- lemiyle -en azından- "gafletve dalalet" içindedirler. Sessiz sedasız parlamen- tomuzdan geçirilen "Ekono- mik, Sosyal, Kültürel Haklar Sözleşmesi" ile "Kişisel ve Si- yasal Haklar Sözleşmesi" ABD'nin KADEK'e bir yol ha- ritası çizmesine zemin hazır- lıyor. Ikiz yasalar o/arak anılan bu yasalann ilkinin 1. madde- sinin 1. ve 3. bentleri bütün halkların kendi kaderlerini ta- yin hakkına sahip olduğunu, bu hak vasıtasıyla halkların ken- di siyasal statülerini serbest- çe tayin edebileceklerini; eko- nomik, sosyaJ, siyasal gelişme- lerini serbestçe sürdürebile- ceklerini, ayrıca sözleşmeye tarafbütün devletlerin bu hak- kın gerçekleştirilmesi için ça- ba göstermekle yükümlü ol- duklarını belirtiyor. Türkiye bu maddelere herhangi bir çe- kince koymuyor. 196O'lı yıllar- da mazlum uluslann bağımsız- lıkiannı kazanmaJannı sağlayan bir ilke, 2000'lerin başında merkez ülkelerin, çevre ülke- lerin siyasal ve ekonomik bü- tünlüklerini parça/ama aracı olarak kullanılabiliyor... Diğer sözleşmenin, doğal zenginfikleri ve kaynaklan halk- lara bırakan hükmünün 1. mad- de 2. bendinde; halklann do- ğal kaynaklan ve zenginlikleri üzerinde kendi yaranna ser- bestçe tasarrufta bulunabilece- ği, sahip olduğu maddi kay- naklardan hiçbir koşulda yok- sun bırakılamayacağı bildiriliyor. llk sözleşmeyle parçalanma- n n yasal dayanağı oluşturu- lu-ken ikinci sözleşmeyle bu- lun nasılyapılacağı -güzelce- açıklanıyor. Şimdi ayrıntılara girmeden ABD'nin Kuzey Irak'ta yaptık- lannı, uydu bir Kürt devletikur- mak için gösterdiği çabaları anımsayalım. Ardından AB'nin ülkemize kabul ettirdiği ikiz ya- salarla ABD'nin KADEK'e çiz- diği yol haritasını genel olarak -ama dikkatle- izleyelim. Bu haritanın ilk durağında KADEK militanlanna af çıkarmak, Ku- zey Irak'taki 5000 KADEK mi- litanının önemli bir bölümünü ülkemize sokarak siyasallaş- malarını sağlamak bulunuyor. Ikiz yasalar bu adımlann atılma- sı için gerekli ortamı sağlıyor. Daha sonra sırada, şimdilerde • yavaşça telaffuzedilen, kulak- lannalıştınlmasınaçafışılan "fe- derasyon " talebi yeralıyor. Or- ta ve uzun erimli zaman dilimi- nin ardından "seltdeterminas- yon" hakkına da sıra gelecek. EğerTürkiye attına imza koy- duğu yasalann hayata geçiril- mesinde çekingen davranırsa Avrupalı dostlarımız bize 2004'te müzakere tarihi ver- meyiverirler. Aynca aynı yıl her türlü sınır anlaşmazlığının La- heyAdalet Divanı'na götürüle- ceği göz önünde tutulursa han- gi sorunlaria karşılaşacağımız ortaya çıkacaktır. Sadece bun- lar mı?.. Hertürtü dış müdaha- leye açık, ekonomik krizlere duyarlı ekonomimizJe oynamak çok zor olmasa gerek. Bu yön- de bir baskının ayak sesleri za- ten duyulmuyor mu? AB ve ABD gibi büyük siya- sa) biriikler, IMF - Dünya Tica- ret örgütü - Dünya Bankası gi- bi finans kuruluşlarıyla ülke- mizdeki ılımlı Islamcı-neolibe- ral-aynlıkçı ittifak son derece ör- gütlü ve bilinçli biçimde bu pro- jeyi gerçekleştirmeye çalışa- caklar. Türkiye de bütün ulusal güç/eriyle, iç dinamikleriyle bu kirii oyunu bozmak için var gü- cüyle çabalayacak. öyle anlaşılıyor ki 2004 yılı çok şeyin açıkça ortaya çıktı- ğı bir tarih, -adeta- bir milat olacak. 12 Haziran 2003 Perşembe tarihli, aynı sütunda yayımlanan "Irak Operasyonu ve Biz" baş- lıklı yazımm ikinci paragrafında- ki "2002 Kasım seçimleriyle ABD 'nin pek hoşnut olmadığı parfamento modeliortaya çık- mçö'cümlesi, doğaldırki "hoş- nut olduğu" olacaktı. HARBİ SEMİHPOROY semihpomyfn yahoo.com HAYAT EPİK TIYATROSU MVSTAFA BİLGÎ: AMASRA SULH HUKUK MAHKEMESİNDEN Sayı: 2002,74 Es. 2002 147 Karar. Davacı Hasan Özbayındır vekili tarafından davahlar Amasra Tapu Sicil Müdürlüğü ve Faöna Işbilen aleyhine açılan tapuda isim tashihi davasmdz mahkememizde yapılan yargılama sonunda; Amasra ilçesi Kum MahaJİesi 1381 parselde Futuhat Işbılen: Ha- san ktzı olarak beJirtilen kaydın düzeltılerek Fatma Işbilen; Hasan kı- a olarak tapu siciline kaydedilmesine karar verilmış davalı Fatma Iş- jilen'tn adresi tespit edilememiş olup karar kendisine teblig edileme- nijtır. lşbu karar Fatma tşbilen'e ılanen teblig olunup 15 gün içerisınde tiraz etme hakkı olduju ilan olunur. Basın. 26622 BIR ORMANIN OBMAN VASFTNI K/yBETMESİNDEN... BIR AÖAMIN ADAMÜK VASFINI KAYSETMEStDİR nokta DAHA KORKUNÇ OLAN ŞEY \ ı t r KEDİ LEVO APTÜUKA aptull a hotmail.com TARtHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 5 Temmuz ıctttc.mumtaz-arikan.com SATILIK ya da KİRALIK DEVREMÜLK BODRUM - Torba - SlMPA'da 17 - 31 Temmuz, 2 - 1 6 Ocak. Tel: (O 216) 414 84 10 (0 216)336 01 21 Öğrenci kimjiğimi ve pasomu kaybettim. Hükümsüzdür. RACİA APAR M4Sr/l YAVUClMf /CM. 192.5'TT 8UBÜN, y/tSTTAC KtSMI 77IA//T7UV. P&4AJSI2 M4UBIC£ COULLET 7Xl2APtNDAM YAPIL4N VE EL MANİVELAStnA KOL4Y- CA tCUUAMILAN ÎKİ AY0.I 7~rP~ 7E/Cİ KALJ>lgAÇLI öJ A G/g/ LAR (ÇİM ÇOK OlA- Ç yATA*?TAN AYKt Ğ SAGNAK MLGÜNCERRAHOĞLU Berlusconi Bildiğiniz Gibi... Itafyan dönem başkanlığı başlamadan bitti mi? Bu henüz ortada birsoru amadarbeyediği kes/n. Oy- sa yıl sonundaki hükümetlerarası konferansa evsahip- liği yapacak, önemli bir dönem başkanlığı olacaktı bu. Avrupa anayasasına şekil verecek, 25 ülkeye genişle- yen birliğin lokomotifi olacaktı. 1957anlaşmasıyla Roma'dastartalanAB;Avrupaana- yasasmın temellerini gene burada atarak Roma'da bir kez daha "tarih yazacaktı". Italyan dışisleri aylardır bu randevuya hazırfanıyordu. Iraksavaşında "eski-yeniAv- rupa" arasında ikiye bölünen eski kıtayı Berlusconi "to- partayacak"; Bush'un açtığı yaralan sararak VVashing- ton ve Brüksel arasında "arabuluculuk" yapacaktı. Italya Başbakanı'nm Avrupa Parlamentosu'nda şöy- lebirağz/nı açması, bu yüksek çrtalı beklentileri tuz buz etmeye yetti. "Arabuluculuk" şöyle dursun, tarihi 60 yıl geri götüren bir yara açtı Berlusconi. Avrupa Parlamentosu'nun çatısı altında kendısini eleştiren Alman parlamenter Martin Schulz'a: İtal- ya'da Alman toplama kamplan konusunda fılmyapılı- yor. Siz gardiyan rolünde çok iyi olursunuz!" demesi, dönem başkanlığını ilk günden "kâbusa" çevindi. 'Demokrasi turistieri'nin (!) intikamı... "Toplama kampında size gardiyan rolü verelim" (!) esprisi, geçmişin hatıriatılmasından hoşlanmayan Al- man halkını çileden çıkardı. Italya Başbakanı'nm söz- lenni 'Hem şekil, hem içerik itibanyia kabul edilmez" bulan Schröder, küplere bindi. Irak savaşından bu ya- na gergın olan Berfin-Roma ilişkileri neredeyse kopma noktasına geldi. Bunlar yetmiyormuş gibi, Avrupa Pariamentosu'yta da aynca paralel bir kriz yaratan Italya Başbakanı; ken- disine tepki gösteren tüm diğer Avrupa pariamenterie- rine de "demokrasi turistleh" diyenek hakaret ettı. Bu söze çok sinirlenen Avrupa Parlamentosu'nun Sosya- Iıst-Yeşil milletvekilleri deSchröder ve Schulz'a eklem- lenerek Berlusconı'ye bayrak açtılar. Cepheyı genişletmekte, ortamı germek ve kutuplaş- tırmakta -her zamanki gibi- üstüne yok Italya Başba- kanı'nın. Alman kamuoyu bir yandan, Avrupa parla- menterlen öte yandan... Başladığı gün böyle biryaylım ateşı aftında kaldı Çızme'nin dönem başkanlığı. SchröderveAvrupa Pariamentosu hemen Beriusco- ni'yi "özürd//e.'"çemberinealdılar. "Cavaliere" ileson- radan özel bir telefon konuşması yapan Schröder Ital- ya Başbakanı'ndan istediği cevabı aldığını, meselenın kendisi için kapandığını söyledi söylemesine ama mes- lektaşını dönem başkaniığının gerektirdiği rol adına "uyardığını" da sözlerine eklemeden edemedi. Avrupa Pariamentosu Baskanı Pat Cox ise çetin cevız. Eski bir gazeteci olan lıiandalı (liberal demokrat) başkan ısrarla "Kamuoyu önündegelmeyen özûr, özür değildir" diyor ve: "Olay Avrupa Parlamentosu'nda cereyan etmiştir, özürde orada yapılmalı!" diye daya- tıyor. Aksi halde Avrupa Pariamentosu'na ayak bastığı hervesiledetepkiylekarşılanacak Berlusconi. öyle an- laşılıyor. Itatyanlann öfkesi Italya Başbakanı'nm başı Strasbourg krizi yüzünden yalnız yurtdışında değil kendi ülkesinde hükümet orta- ğı Gtarrfranco fini ile de derde girmiş durumda. Ber- lusconi'yi onaylamadığını açıkça belirten Başbakan Yardımcısı Fini de "Özûr dile!" diye bastînyor ve orta- ğından mesafe alıyor. Cumhurt>aşkan/ Ciampi, AB Ko- misyon Başkanı Prodi, hep "sıkıntıda". Muhaiefetten yükselen eleştiri bombardımanı bitmek bilmiyor. Ber- lusconi'ye Çizme'de bir tek Kuzey Birliği partisinin ırk- çı/popülist liden Umberto Bossi ve birde Atlantik öte- sinden ABD Başkanı Bush sahip çıkıyor. Irak krizinde Avrupa üzerinde "böl ve yönet" politi- kası uygulayan VVashıngton, görünen o ki, bu çizgide ısrartı. Berlusconi'ye kayıtsız şartsızdestek vermeyede- vam ediyorBush. Herkesin kınadığı konuşma için VVas- hington'dan "tebrik" yolluyor. AB içindeki her tür çat- lak, pürüz, kavga.. Bush'un makbulüne geçıyor. "Reel politika"üan başka hiçbir şeyi önemsemeyen Berlus- coni de zaten Washington ve Bush dışında kimseyı umursamıyor. Italyan dönem başkanlığı daha altı ay sürecek. Ba- kalım daha netergöreceğiz. Bu sadece başJangıç. "Ser- lusconi show" devam ediyor. Az sonra! B U L M A C A SEDAT YAŞAYA1S 1 2 3 4 SOLDANSAĞA: 1/ Pastacıhk- ta ve halk he- kimJiğinde kullaruian kü- çük hindistan- cevizi... Ko- nut. II Muğ- la'nın bir ilçe- si... "Bir — geçiyorkaldı- nmdan, Kü- furler, şarkı- lar. türküler, laf atmalar" (Orhan Veli). 3/Birçeşittop mermisi. 4/BağışIa- 2 ma...Bilgiçliktasla- yan kimse. S'Sm du- rumunageürilmişha- vadan elde edilerek ışık araçlarında kul- lanılan birgaz... Bir 8 gezegen. 6/Mehmet 9 Akif Ersoj'un toplu şiirlerini içeren kitabı. 7/Ağırlık ve uzunluk öl- çüleri için kabul edilmiş yasal ölçü modeli... Bir nota. 8/ Çöl bölgelerinde bazı çukurlann tabaru- ru kaplayan tuzlu ve killi toprak... Şarkırun sert bir biçimde vurgulandığı disko müzik üslubu. 91 Gemilerde yolculann hizmetine bakan görevli. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Korkak, alçak, kalleş ldmse. II Osmanhlarda kapıkulu askerlerine ve kimi görevlilere üç ayda bir verilen ücret... Şenliklerde caddelere kurulan süslü kemer. 3/ "Hadi ver ellerini ; Ufkumdan esen — yellerine" (Behçet Necatigi])... Japon- ya'dabirkent. 4/Kriz. 5/"Hile, dümen" anlamın- da argo sözcük... Gemide yelkenlerin açılması için verilen komut. 6/ Tombul, iri yapılı. II Dü- zelme, iyileşme... Romanya'rnn plaka işareti. 8/ Ilaç... Ağn Dağı'na verilen bir başka ad. 9/Bir ili- *:niz... Bozkır. a
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear