22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA + CUMHURİYET 21 TEMMUZ 2003 PAZARTESİ OLAYLAR VE GORUŞLER AÇI MUMTAZ SOYSAL Hazımsızlık SEDAT ERGİN'ın Amerıkan Buyukelçısı'yle yaptığı mulâkat bazı şeylenn "stratefik ortak"ça da hazmedılmedığını gosterıyor. VVashıngton, Turkıye'dekı sıyasal sıstemın halkyığınlarında- kı /aygın beklentıye doğru yanıt venştnı ve Irak savaşına bulaşmak ıstemeyışını bır turlu haz- medememekte Sayın Buyukelçı, "KuzeyCep- hesı" kararının, yanı Turkıye'nın Amerıka'yla bıriıkte kuzeyden Irak'a gırme vaadının, o sıra- da henuz resmı srfatı bulunmayan Sayın Erdo- ğan'dan değıl de "hukumet'ten geldığını soy- lemekte ısrarlı Konunun 3 Aralık 2002 akşamı Buyukelçılık ıkametgâhında yenen Wolfowitz- Erdoğan yemeğınde konuşulduğunu kabule yanaşır gozukmuyor Kısacası, VVashıngton, o zaman daTurkıye'yı Ortadoğu'da benzerten hıç eksık olmayan "Şark- van" yonetımlerden bın saymış, sıstemın çark- lannı yok bılıp "gunun guçlü adamı" olarak go- zuken kışıyle "antant kalma"y\ yetertı gormuş- tur Sıstemın, herhangı bır Batı ulkesınde oldu- ğu gıbı normal ışleyıp halkın ıstedığı sonucu doğurmuş olması, Arap dunyasını, Batı'yı ve bu arada stratejık ortaklıktan "Buyük ortak ıs- ter, kuçukyapar"\ anlayan Amenka'yı da şaşırt- mıştır Dunyanın bır bolumu Turkıye'den hep de- mokrası ve ınsan haklanna saygı ısterama, de- mokrat ve ınsan haklanna saygılı olabılecekle- nne bır turlu ınanmadıkları "zalım halıfe-sulta- nın tonınlan" bu kavramlan onların ışıne gelme- yen konulara uygulayınca da apışıp kalır Yunan uygarlığının ve Hırıstıyanlığın onem- lı topraklanndan olan Anadolu'nun Turk- lerce fethedılıp vatan yapılmasını Batı nasıl ko- lay hazmedememış ıse, aynı Turklenn Viyana onlerıne kadar gelışlerı de hazmı henuz tam ta- mamlanmamış tarıh sayfalarından bın olarak kalmıştır Sevr'de Turklerın deftennı durduğu- nu sanan Batı, Lozan'ı da hazmedememıştır Bırakın "tam yetkılı uye" yapmayı, Turklenn AB ye gırme başvurusunda bulunmalan bıle hazmedılmesı zor bır gırışımdır Batı ıçın. Çunku, kabul edelım etmeyelım, Turkluğun Av- rupa'ya en buyuk katkısı, Hırıstıyanlık dunyası- nın zaman zaman kendısıne karşı bırieşıp hep bırlıkte sılaha, kaleme ve dolambaçlı dıploma- sıye sarılmasına vesıle olmasıdır Bızımkıler ko- nuşmalarını "Hayırtara vesıle olsun" dıye bıtır- dıkçe, onlar "Hayırlı vesıle eskısı gıbı mı olacak acaba^" dıye urpertı geçırırler Batı, Istıklâl Harbı'nı olduğu gıbı, dun 29 yı- lı kutlanan 1974 Kıbrıs harekâtını da haz- metmış değıldır Son ıkı yuz yıldır yene yene Ku- çuk Asya'ya kovduklan Turkun Anadolu'dan Haçlı Seferlerı'nın kalıntısı bır adaya taşarak ve ustelık kendı gucunu kullanarak haklanna sa- hıp çıkması onlar ıçın kolay hazmedılecek bır olay değıldır "HazırAB konusu gundeme geldı, burvnla- nnı surte surte şunları oradan çıkaralım " deyış- lerı, emın olun, bundandır Alınterının onuru, DlSK'ın ve T. Maden-lş'ın unutulmaz Genel Başkanı KEMAL TÜRKLER katledilışının 23. yılında saygıyla anıyoruz. TÜRKİYE DEVRİMCİİŞÇİSENDİKALARI KONFEDERASYONU ve BİRLEŞİK METALİŞÇİLERİ SENDİKASI Kemal Türkler'ı anma programı: 22 Temmuz 2003, Salı Saat 11 OO'de Topkapı'dakı mezan başında anma Saat 14 OO'te Bırleşık Metal-lş Genel Merkezı'nde (Bostancı) belgesel gostenmı, soyteşı ve muzık dınletısı Edebiyat Liseleri... Ya Sonrası... DTC Fakultesf nden bır rakam vermek gerekırse, Ingılız Dılı ve Edebıyatı Anabılım Dalı'nda 650, Batı Dıllen ve Edebıyatlan Bolumu'nde 2500 oğrencı vardır Fakultenm toplam lısans oğrencı sayısı 6000'dır Bu sayıya karşın her yıl fakultemıze 1200 oğrencı vermekte ısrar edılmektedır Prof. Dr. Necdet ADABAĞ DTCF Dekam M ıllı Eğıüm Baka- nı Hüseyin Çe- Kkbırkonuşma- sındaulkemızde edebiyat lisele- ri'nın eksıklığının duyulduğunu, fen lıselen gıbı edebiyat lıselen- nın de var olması gerektığını, ve en kısa zamanda yaşama geçınle- ceğını, aynca Fransızcanın da ağır- lıklı dıl olacağını soylemış Ben- ce çok yennde bır yaklaşım Bu- gun gazetelere baktığımda ılgınç bırhaberlekarşılaştım DunyaFel- sefe KDngrelen'run 103 yıllık geç- mışı varmış ve ılkkez bır îslam ul- kesınde toplanıyormuş (*) Bu gerçek, bır kez daha edebıyat-fel- sefe bılımın ne denlı gereklı oldu- ğunu vurguJayan bır gostergedır Bu konu, 197O'lı yıllarda yıne gundeme gelmıştı ama hıçbır şey yapılamamıştı O zaman çok ha- yıflanmıştık Bukezn'olurbılın- mez ama Sayın Bakan'ı duşunce- sınden oturu kutlamak ıstıyorum Bır edebıyatçı olarak edebıyata boylesıne bu- onem vermesı ede- biyat bılımıyle uğraşan çoğu kı- şıye örnek olmalıdır dıye duşü- nuyorum Kulturün temel taşlanndan bı- n olarak gorulmesı gereken ede- bıyatın lıselenmızde gerektığı bı- çımde okutulmadığı ve oğretıl- medığıbılınenbırgerçektır Doğ- ru olan eskısı gıbı edebiyat oğret- menlenmn de yetıştınlemedığı- dır Bır başka deyışle, edebiyat fa- kultelenmızın, gereksınıme yanıt veremedıklendır Bukonuyabıraz- dan doneceğım Ancak edebiyat lıselen ıle ılgılı aklıma takılan bır ıkı konuyu yuksek sesle duşun- mekıstıyorum llkı soz konusu h- selerde, orneğın, Yunanca, Latın- ce okutulacak mı 9 Farsça, Arap- ça olacak mı r> Yoğun edebiyat ders- lennın yanında yoğun bıçımde ta- nh, psikolojı, felsefe, sosyolojı, Doğu ve Batı mıtolojısı, sanat ta- nhı, Yunan, Latın edebiyat tanh- len okutulacak mı 9 Bu dersler hangı yontemle venlecek, uygu- lamalı yanlan olacak mı 9 îşlenen konularla ılgılı semınerlerduzen- lenecek mı 9 Etkın boyutta araştır- ma ve ev odevlen venlecek mı 9 Ve hepsınden onemlısı bu lıseler- den mezun olan oğrencıler, tum saydığımız bu bılgı ve becenlen edındıklennı varsayarak, sonra gı- deceklen edebiyat •akultelerınde aradıklannı bulabılecekler mı 9 Dahası, en yetkın bıçımde edebi- yat fakultelennı de ı ıtırdıkten son- ra tum oğrendıkJeımı oğretmen olarak gıdıp lıselerde genç ınsan- lara oğretebıleceklemı 9 Edebiyat fakultelennın bugun ıçınde bulundulJan koşullarda lı- selerden gerçek anlamda yetışmış varsayılan oğrencılenn soz konu- su fakultelerde aradıklanm bula- bılmelen olanaksızdır Öa temel ne- denden oturu olanaksızdır llkı, edebiyat fakultelennde edebiyat eğıtımı gerektığı bıçımde yapıtna- maktadır Bır başka deyışle, or- neğın, Batı edebıyatı okuyan bır oğrencı o ulkeyle ılgüı edebryat bıl- gısıne şoyle ya da boyle ulaşabı- lıyorsa da soz konusu edebiyat urunlennın doğmasına neden olan toplumsal ve ekınsel ortamdan ha- bersız kalmaktadır Bır edebiyat oğrencısı duşunun kı felsefe psı- kolojı ya da sosyolojı, estenk oku- madan o fakulteden mezun olsun ve edebiyat fakultesı mezunu ol- duğunu ıddıa etsın. Yada yıne Ba- tı dıllennde okuyan bır oğrencı Latınce ya da Yunanca okumasın Aynı şekılde klasık arkeolojı oku- yan bır oğrencı yıne Latınce ve Yu- nanca bılmeden dıploma alsuı Bır başka daha ılgınç ornek Türk dı- lı \e edebıyatı okuyan oğrencımn Farsça ve Arapça bılmemesı gıbı Sanınm, dunyanrn hıçbır yennde boyle bır uvgulama yoktur Otekı temel neden edebiyat fa- kultelenne yazılma bıçımıdır Ya- zılmalann fakultelere değıl, ana- bılım ya da bolumlere yapılmış olmasına dayalıdır Dunyanın her tarafında edebiyat fakultesıne ya- zılan oğrencı o fakultenın bır oğ- rencısıdır Zorunlu olarak alaca- ğj derslervardır, seçmeh olarak ala- cağı dersler ayndır Edebiyat fa- kultesıne yazıldığı ıçın olmazsa olmaz okuyacağı derslenn (antro- polojı, felsefe, psikolojı vs gıbı) yanı sıra hoşlandıgı derslen de alabılır ve mezun olduğunda ede- biyat fakultesıne yakışır bır eğı- tım-oğretımle mezun olmuş olur Ancak, bızde, yazıldıgı anabılım dalı ya da bolum derslennden baş- ka dışandan alacağı dersler rast- lantıya bağlıdır En azından bızım fakultede boyledır Ve aldığı ders- ler çoğunlukla anabılım dalı ya da bolumu çok yakından ılgılen- dıren konulara -soz konusu ulke- nın edebıyatına ve dılıne- aynl- mış derslerden oluşmakta ve bır edebıyatçı ıçın gereklı olan temel bılımlenn seçımı rastlantısal ola- rak oğrencmın kendısıne bırakıl- mıştır Edebiyat lıselen açılırken bu okullara oğretmen yetıştırecek olan edebiyat fakultelenne de bır çekıduzen vermek gerekır Bu za- mana kadar fen lıselennden edın- mış olduğumuz deneyımlere ba- karak kaç oğrencımn fen lıselenn- den mezun olduktan sonra fen fa- kultelennde oğretmen olarak ozel eğıtıldıklenne bakmak gerekır Kaıumca, açüacakolan edebıyatB- sderinin temeiişlevitophunbinm- ciler \anında geleceğın edebiyat oğretmenlennı yetişürmek olma- hdır. Bu nedenle açüacakolan ede- biyatlıselen ıle edebryat fakuitele- ri arasmda bir eşgudüm sağlamak; öğretmenliği albenisi olan bir mes- lek durumuna getirmek ve gele- cek kuşaklara özgun ve bih'me da- yab edebiyat eğıtimi \ermektir. Yoksa edebiyat lıselen de fen Bse- lerininyazgısınıpaylaşmakzonın- dakalırtar. Bu bağlamda ılk ağızda edebi- yat fakultelenndekı çarpıkhğın, dızgesızlığın, rastgelelığın gıdenl- mesı ve eğıtım- oğretım mufre- daünın daha etkın edebiyat bılgı- sım hazırlayıcı nıtelıkte olması gerekmektedır Aynca edebiyat fakultelennı boylesıne doldurma- mak gereğı vardır DTC Fakultesrnden bır rakam vermek gerekırse, tngılız Dılı \e Edebıy atı Anabılım Dalı'nda 650, Batı Dıllen ve Edebıyatlan Bolu- mu'nde 2500 oğrencı vardır Fa- kultemn toplam lısans oğrencı sa- yısı 6000'dır Bu sayıya karşın her yıl fakultemıze 1200 oğrencı ver- mekte ısrar edılmektedır Acaba "Türkiye'nin gerçeği" bunu mu gerektınyor yoksa 9 Uygulamalı derslen yok dıye -kı olması gere- kır, şu anda fakultemde dıl labo- ratuvarlan olmadığı gıbı, hazırlık sınıflanndakı 60-70, kımı zaman 120 kışıyle nasıl dıle hazırlık ya- pılır dıye oldum olası duşunmu- şûmdur- ya da herkes unıversıte okuyacak dıye edebiyat fakultele- nne bu kadar çok oğrencı almak, gençlenn geleceğını karartmak, duşlennı yıkmak anlamına gel- mektedır Boylesı bır ortamda mesleksel uğraşlanna donuk kararsızlıklar \ardır Gerektığı bıçımde eğıtım- oğretım alamadıklan v e donanım- lı yenşemedıklen ıçın oğretmen ol- mak ısteyen edebiyat fakultesı me- zunlanna zorunlu olarak bır buçuk yıllık tezsiz yuksek eğitimi getınl- mıştır Edebiyat lıselennınvear- dından edebiyat fakultelennın ger- çek anlamda ışlerhk kazanması belkı de bır gun tezsiz yuksek b- sans gereğini ortadan kaldıracak ya da salt uygulamaya donuk da- ha kısa sureli bir eğitim gerektire- cektir. Bu da gençkrmıizi oğretmen olmak yolunda yureklendirecek \e bugun tezsiz yuksek lisans eği- timinin orta direkailekre getirmiş olduğu parasal yuku ortadan kat- dıracakür. Bugunku uygulamaya bakıldığında oğretmenlık oncesı eğıtım ve oğreümın kımı bolum- lerde beş buçuk, kımı bolumler- de altı buçuk yıl olduğu gorulecek- tır Aynca guncelde eğıüm fakûlte- lenmn edebiyat fakultelenne go- reatanmadaoncelığı\ardır Sayın Bakan'rn bu-edebıyatçı olarak bu ayncalığı gıdennek ve ıla fakul- te mezunlannın eşıt koşullarda yanşmalannı sağlamak amacıyla bır sınav dızgesı getirmek ıstedı- ğını bılıyoruz Bıze gore, hakça bır uygulama yapmak ıstıyorsak ya bu ıkı fa- kultenm mezunlanna donuk ola- rak ışlevlennı kesın bıçımde be- lırleyeceğız, orneğın, eğıtım fa- kultesı mezunlannı ılkoğretım okullannda. edebiyat fakultesı me- zunlanm da lıselerde gorev lendı- receğız ya da Sayın Bakan'ın on- gorduğu bıçımde tezsiz yuksek lı- sansını alanlar arasında hangı fa- kulteden -edebiyat ya da eğıtım- mezun olduğuna bakılmaksızın sınavla geleceğın oğretmenlermı seçeceğız Salt oğretmenlık ıçmha- ztrlanmış olan bu sınavı da taraf- sız bır kurum olan ÖSYM'nın yapması gerektığını de goz ardı et- meyeceğız Kımılenmn bu sozlenmızden sıkıldığını ve bıze kaşlannı çattı- ğım goruyorum Yapacak bır şey yok Bunlan soylemenın bır go- rev sorumluluğu olduğu kanısını taşıyorum (*) Ertuğrul Özkok, Hürrtyet Köktendinciler, şeriatçılar... Demet IŞIK S ıvas koktendıncı katlıarrunın, mahke- me aşamasında tanıkhğıma, neden Madnnak'ta yakıldığımı anlatabıl- mek ıçm, kışılığım, mesleğım \ e dunya go- ruşumu açıklayarak başlarruştun Ben hukuk ınsanıyım, hukuk alanında yırmı uç yıl devlete hızmet verdun Ata- türk'un kurduğu cumhunyehn, laık eğıtım sıstemının, bağlamsız ve baskısız yetıştır- dığı, duyunç (vıcdan) ve ınanç sahıbı, du- şunen, tartışan, yazan, konuşan bınsıyım Ben Mustafa Kemal'ın "Anadolu Hare- keti'nm Anadolu halkının tam bağımsızlı- ğı, ınsan hak \e ozgurluklen, dm ve du- yunç ozgurluğu ıçm yapıldığma, mağdur halklann kurtuluşunu hazırladığına ınanı- yorum Ben Türk Devrimi'mn, benı ve halkımı dev lete, sadece ve sadece yurttaş kımlığı \ e statusu ıle bağlayan laık devlet. laık hukuk sıstemmın temelı olduğunu bıhyorum Ben ozgur duşunen, akla, bılgıye, bılune dayanan, çağın bılımsel ve teknolojık ge- lışmelen ıle aydınlanmış ve onlan kullana- bılen, ınsan değenne, ınsanın fızıksel ve moral butunluğune, uısan haysıyetıne uy- gun yonetmek ve yonetılmek hakkım kazan- mış halktan yanayrm Ben ırk, dın, dıl, etruk koken ayınmı ya- pılmayan, yetenek ve kulturlennı gehştır- mek hakkmı kullanabılen halkın var oldu- ğu, ozgur, bağımsız refah ıçmde yaşayan bır Turkıye ve halkmdan yanayun Işte Madı- mak'ta bunun ıçın yakıldım Bıze Madı- mak'ta bunun ıçın zulmedıldı, bağımsız ve çağdaş Turkıye adına duşunen, yazan, tur- ku soyleyen ve yırmıh yaşlann yaşama se- vmcım yaşayamadığı ıçın gozlen açık gı- den otuz yedı ınsan bunun ıçın katledıldı Dm devletçılennm, şenatçılann cumhu- nyet yıkıcılannın nefret dolu, ınsanlıktan uzak gozlennı gorduk, nefeslennı duyduk yangın çığlıklannın arasında Madımak yangınının Cumhurbaşkanı'run dedığı gıbı "hsdkuı halkla çabşmasmda" olmedık Başbakan'ının ıfadesı ıle "birotel sahibinin kendisinin kundakladığı bir oteTde yanmadık, muhalefet lıdenmn hezeyanı ıle tt bir futbol maçnun olağan heyecanıiçinde" yedı saat terorle karşı karşıya yaşamadık ama bakıyorum da ne kadar kor, ne kadar bılınç- sız ve vurdumduymaz ınsanlann elınde yan- mışız, yakılmışız Bız Madunak'ta, bılm- sın b . beledıye başkanırun nezaretuıde, em- nıyet mudunmun gozetımınde, valının, gar- nızon komutanmm, tugay komutanınm, ıçış- len bakanının, başbakanın, cumhurbaşka- nmın gozu onunde, dın dev letçılen, Mus- luman halkı dm adına somuren orgutlu şe- natçılar tarafindan yakıldık Bunlar unu- tulmasın Unutulmasm kı şımdıkı ıktıdann, ortalı- ğı bulandınp, aradan şenatı besleyecek eğı- tım duzenlemesını kaçıran, zıyaretlerde ku- sur etmeyıp tatlı guluşlerde gencı adımla- n atan, olmayan dın adamlanna manılmaz rakamlarda kadrolar alan, eşlenne ortturduk- len turbanlan ıle îslam dunyasında Turkı- ye Cumhunyetı'ne. temsılıne hıç yakışma- yan, tesetturlu moda onculuğu yapan bu ık- tıdan daha ıyı tanıyın, daha ıyı tartın Sıvas katlıamı sıze, dine vehalkasaygısızkökten- dinciler'ın, şenatçılann varlığmı unuttur- tnasm OKURLARA İBRAHtM YILD1Z Cumhuriyef i Anlamak Son gunlerde yıne Cumhurıyet gazetesıne yo- nelık saldırılar suruyor. Şerıatçı gazetelenn, ha- karete varan yayınlarına yanıt vermek bıle ge- reksız Ancak, bazı gazetelerde Cumhurryet'ın gun- deme getırılmesını nasıl anlamlandırmalı'? Ga- zetemıze yonelık bu ofkenın kaynağı nedır? Cumhurıyet, gazetecılıkten odun vermeden gorevını yapmaktadır Geçen hafta Irak'takı gelışmeler en ayrıntılı bıçımde gazetemızde yer almıştır Yolsuzluklarla ılgılı heraynntı haberleştınlmış, komtsyon raporlan yayımlanmıştır Eğıtım sayfalan, sağlık sayfalan, tunzm haberlen ve orman yangınlarının asıl sorumluları tum çıplaklığıyla okurlanmıza ıletılmıştır Vurgulamak gerekır kı, çağdaşlığın ve bılımın yanında olan Cumhurıyet, aydınlanmanın ga- zetesıdır AKP'ye karşı nrnyız? Turkıye'de ıktıdarlar, hangı sıyası goruşten olursa olsun, kımı zaman Cumhurıyet'ı hedef olarak gormektedır Neden? Çunku Cumhurıyet, ıktıdarlarla çıkar ılışkısı ıçınegırmeyeyeltenmemektedır Herkoşuldaba- ğımsızlığını korumaktadır Bu bağımsızlık, Cum- hunyet'e gerçeklen yazabılme ozgurluğunu sağ- lamaktadır. Cumhurıyet, çızgısınden odun ver- meden yayıncılığını surdurmekte, gerçeklerı dı- le getırmektedır Genış toplumsal kesımlerın sozcusu durumundadır Haksızlığın karşısında- dır Bılımın, hukukun, demokrasının yanındadır Cumhunyet'ı, sağcısıyla solcusuyla, ınsanla- rın gozunde saygın yapan, bu ozellıklerıdır 3 Kasım'dan bu yana AKP ıktıdarının acemı- liğını, basıretsızlığını, orgutlenme çabalarını ya- zıyoruz, yazacağız da Cumhunyet'ın anayasası bellıdır Bundan odun vermemız beklenemez Ne bır partıye bağlryız ne de bır patron gaze- tesryız Altını bır kez daha çızmekte yarar var Cum- hurıyet, vakıf gazetesıdır Çalışanların ortak ol- duğu bır gazete Okurlann desteğı ıle ulkenın en pahalı, en az sayfalı gazetesı olarak yaşamını sur- dunmektedır Saldırıların temel noktası da burada yatmak- tadır Haydut Devlet Irak'ı ışgal eden Amenka, var olduğunu one sur- duğu kımyasal sılahlara henuz ulaşamamıştır Gorunen o kı, yalnızca bulunduğumuz bolge- nın değıl, dunyanın ımparatoru olma sevdası, ABD'ye pahalıya patlayacaktır Irak, ABD ıçın bır "bataklığa" donuşmektedır Gazetelerde her gun Amerıkan askeıienne yo- nelık saldırı haberlen yer almaktadır Bu sureçte gerek ABD'de gerek Ingıltere'de kamuoyunun hukumetlere yonelık muhalefeti degıderekyukselmektedır Her ıkı ulkenın lıder- len, eleştın ve suçlamalarla karşı karşıya gelmıştır Son gunlerde pıyasaya çıkan "Haydut Dev- let" adlı kıtap, bu çerçevede genış yankı yarat- mıştır "Haydut Devlet" hangısı? Kuba, Kuzey Kore, Iran, Surıye mı, yoksa ABD'nın kendısı mı? Amerıkalı gazetecı VVilliam Blum, kıtabında ışte bu soruya yanıt arıyor özgurluk ve demokrası adına, suıkastlar, ış- kenceler, toplu kıyımlar, hukumet darbelerı, kıt- le ımha sılahları kullanımı Yenı Hayat Kutup- hanesı'nın yayımladığı bu kıtap, dunyanın tek su- per gucu olma hevesındekı bır devletı tanımak ıçın bır rehber nıtelığı taşıyor Haydut Devlet' ı okuyanlar resmı yalanlan, pro- pagandayı, ABD'nın kuresel mudahalecılığının eleştırısını bulacaklardır Iyı haftalar Gereği Düşünüldü Savcı ve yargıç olarak Istanbul ve yurdumuzun çeşıtlı yerlennde gorev yapan değerlı hukukçu Basri Akgiray, yurt gerçeklennı ve sıyasal yaşamını da dıle getıren anılannı kıtaplaştırdı Doğalgaz fırsatında son günler! 340 milyon abonelik bedeli Güvence bedeli de 5 taksit! Hemen arayın! Danışma Hatti: 444 36 36 www.igdas.com.tr Bu koşullar 26 Mayıs 21 Temmuz 2003 tarıhlen arasında geçerlıdır Sanayı kuruluşları kampanyaya dahıl değıldır 4 İ S T A N B U L B Ü Y Ü K Ş E H İ R B E L E D İ Y E S İ İGD AŞ"Gökyüzüyle Arkadaş"
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear