Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 14 TEMMUZ 2003 PAZARTESİ
8 HABERLERIN DEVAMI
TURKIYE
Istanbul
Edirne
Kocaeli
Çanakkale
Izmır
Manısa
Aydın
Denizlı
PB
Y
PB
PB
A
A
A
A
26
24
25
30
33
35
36
34
Sinop PB 28 Adana A 34
Zonguldak PB 25 Antalya
Samsun
Trabzon
Gıresun
Ankara
Eskişehir
Konya
Sıvas
PB
PB
PB
A
A
A
A
28
26
27
32
30
32
30
A 30 Kars
Mersın
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardın
Sıirt
Hakkân
Van
A
A
A
A
A
A
A
32
39
41
38
37
32
28
PB 26
0Aç*
Yurdun kuzey ke-
sımlen parçalı bulutlu,
Trakya gok gurultulü
sağanak yağışlı, dığer
yerler az bulutlu ve
açık geçecek. Hava
sıcaklıği Trakya'da
azalacak. Dığer yer-
ierdeeeartacak Ruz-
gâr kuzey ve batı yon-
lerden hafıf ara sıra
orta kuvvette esecek.
DIŞ MERKEZLER
Oslo
Helsınkı
Stockholm
Londra
Amsterdam
Bruksel
Pans
Bonn
B
PB
PB
A
A
A
A
A
2b
21
25
30
26
28
31
28
Münıh A 31 Zürih
Berlin
Budapeşte
Madrid
Vıyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atına
HB
PB
A
A
PB
Y
Y
A
2b
26
33
25
25
23
28
33
PB 31 Şam
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bışkek
Tıfhs
Kahire
Y
A
PB
PB
PB
Y
PB
A
2b
36
23
35
26
34
27
33
A 38
•Ta/iran
o -v <\L Çok buljtlu > Suiu kar > Gok guaıltülü
Sezer'den Bush'a mesaj
K Irakbaskını
kabııledüemez
Tersanelere büyük bağış!
AYHAN ŞtMŞEK
ANKARA - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer, ABD Başkanı George Bush'a Kuzey
Irak'ta yaşananlar ve ABD ile ilişkiler konusun-
da önemli mesajlar iletecek. ABD Büyükelçisi
Robert Pearson'ı bugün Çankaya Köşkü'nde
kabul edecek olan Sezer, Kuzey Irak'ta Türk as-
kerlerine yapılan baskının kabul edilemez oldu-
ğuna işaret ederek Türkiye'nin müttefiki olarak
gördüğü ABD'den müttefîklik ilişkisinin gerek-
lerini beklediğini vurgulayacak. Sezer, Türki-
ye'de görev süresi dolan Pearson'ı bugün Çan-
kaya Köşkü'nde kabul ediyor. ABD ile ilişkiler-
de gerginliğin aşılmaya çalışıldığı bir dönemde
gerçekleşecek olan Pearson'ın veda ziyaretinde
Sezer'in önemli bazı mesajlar vereceği öğrenil-
di. Öncelikle K. Irak'ta 11 Türk askerin gözaltı-
na ahnmasıyla yaşananlardan memnuniyetsizli-
ği dile getirecek olan Sezer, ABD'den bu olaym
sorumlulannın bulunarak benzer olaylann ya-
şanmaması için gerekenlerin yapılmasını isteye-
cek. Türkiye'nin dost ve müttefiki olarak gördü-
ğü ABD ile bugüne kadar birçok uluslararası so-
runda birlikte hareket ettiğini, iki ülkenin önün-
de birçok ortak stratejik hedefin de bulunduğu-
nu dile getirecek olan Sezer, yaşanan son olayla-
nn ilişkilere daha büyük zarar vermemesi için
beklentilerini iletecek. Sezer'in, ABD ile ilişki-
lerde gelişmeleri ay sonunda gerçekleştirilecek
MGK'yi beklemeden Genelkurmay Başkanı Or-
general Hilmi Özkök. Başbakan Recep Tayyip
Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Abdullah Gül ile
ikili düzeyde değerlendirmesi bekleniyor.
Çıkarları yasaların üzerinde
Amerika:Kontrol
dısı bir süper güç
• Baştarafı 1. Sayfada
rüm köşelerine yayümış olmasıyla" ortaya çı-
kıyor. Birçok kişi, ABD'nin, Ikinci Dünya Sa-
vaşı sonrasında kendisinin de oluşturulmasında
çaba gösterdiği BM'nin de dahil olduğu ulusla-
rarası sistemi, savaş sonrasında kurduğu mütte-
fîklik ilişkilerini "artık umursamamaya baş-
lamasından" kaygı duyuyor. Yazıya göre ayn-
ca, bu ülkenin oluşturduğu "güvenlik şemsiye-
sine" ihtiyacı olan birçok ülke de bunlan tartış-
ma konusu yapmamaya özen gösteriyor. Bu ba-
şat gücüne karşın ABD'yi yeryüzünde çok az
ülkenin, "kendi egemenliğine karşı bir tehdit
olarak gördüğü" de yorumda belirtildi. Ame-
rikan polirikası ile ilgili birçok uzmarun, bu gü-
cü "uysal" olarak değerlendirdiği, "en para-
noyaklar dışanda bırakılırsa bu uzmanlar
arasında, ABD'nin dünyayı ele geçirme hırsı
içerisinde olduğunu iddia edenlerin bulun-
madığı" kaydedildi. Yorumda, Avrupa'da ve di-
ğer ülkelerde yapılan kamuoyu yoklamalannda
halkın, "Bu ülke bizi bölmek istiyor" göriişü-
nü savunduğu ancak birçok ülkede de ABD'ye
karşı dostluk ve iyi niyet olduğu belirtildi. în-
giltere Dışişleri Bakanı Jack Straw'un, BBC'de
yayımlanan, "Birçok insan, sınırsız zenginliği
ve gücü dolayısıyla ABD'ye tatantılı" ifadesi-
nin de anımsatıldığı yazıda, bu durumun gide-
rek "moda" haline geldiği savunuldu. Irak'a
saldınnm, bu durumu daha da körüklediği, hat-
ta Almanya ve Fransa gibi çok yakın ülkelerin
yönetimlerini de kapsadığı kaydedildi.
• Baştarafı 1. Sayfada
len, ancak ilgili bakanlıkJann
iznine tabi işlemleri "izinsiz"
olarak gerçekleştiren veya söz-
leşmelerine aykın davranan ya-
tınmcılar hakkında açılan dava-
lardan; maddenin yürürlüğe giriş
tarihıyle birlikte vazgeçiyor.
Maddeyi ise Çavuşbaşı'nda 50
dönümlük tapusuz arazisı oldu-
ğu ortaya çıkan ve yeni kabul
edilen yasadan yararlanacak Ke-
mal l nakatın a bağlı Maliye
Bakanlığı uygulayacak.
Orman arazilerini imara aça-
cak yasayı TBMM'den geçiren
AKP, devlet ve Hazine tekelinde-
ki Ortadoğu'nun en büyük gemi
havzası Tuzla Gemi Yapım Sana-
yi Bölgesi'ni de 34 yıl sonra tam
anlamıyla özelleştiriyor. Tuzla il-
çesi, 22 Eylül 1969 tarihli (6-
12421 sayılı) Bakanlar Kurulu
karan uyannca. gemi yapım sa-
nayi bölgesi olarak tespit edildi.
İlçede bulunan, Hazine'nın özel
mülkiyetındeki taşınmazlar ile
devletin tasarrufu altındaki yer-
lere, üzerine Bakanlar Kurulu
karannca "tersane, çekek, do-
natım, yüzerhavuz, tekne imal,
yan sanayi fikrif saha" ve ben-
zeri tesisler kuruldu. Adlanna
kamu arazisi tahsis edilen ve leh-
lerine irtifak hakkı (kullanma
hakkı) tesis edilen yatınmcılar
tarafindan bu süre zarfında Ulaş-
tırma (Denizcilik Müsteşarlığı)
ve Maliye bakanlıklannın izninı
almaksızın birçok hukuk dışı iş-
lemler gerçekleştirildı.
AKP'nln gerekçelerl
AKP hükümeti de yasaya
koyduğu geçici 5. maddenin ge-
rekçesinde bunu şöyle sıraladı:
• Bu taşınmazlar üzerinde in-
şa ettikleri tesisleri kısmen ve-
ya tamamen üçüncü kişilere ki-
raya vermek,
• Şirket hisselerinı veya irti-
fak haklannı kısmen veya tama-
men devretmek,
• irtifak haklan üzerinde ipo-
tek tesis ettirmek.
• Borçlan zamanında öde-
Yıllık gelirleri
2.5 milyar dolar
Tuzla tersaneler bölgesi kamuoyunun günde-
mine bazen tersane işçılennin grevleri bazen de
onanm için kızağa çekilen gemılerde çıkan yan-
gın haberleriyle geldi. Haliç ve Zeytinbur-
nu'ndan 34 yıl önce Tuzla'ya nakledilen tersa-
neler tapusuz arazı üzenne kurulu. 49 yıllığına
kiralanan tersanelerin günümüzde 1.5 milyar
dolar ihracat ve 1 milyar dolar da bakım-ona-
nm olmak üzere 2.5 milyar dolarlık potansiye-
li var. 40 tersane yan sanayi ile birlikte bınlerce
kişiyi istihdam ederken, DlSK'e bağlı Lımter-
Iş Sendikası Genel Başkanı Kazım Bakış işçı-
ler adına dertli. Bakış, .AKP'nin geçici 5. mad-
denin gerekçesinde belirttiğı, "Sektörde çalı-
şan birçok kişi işini kaybedecektir" açıklama-
sını Cumhuriyet'e şöyleyorumladı: "Tersane-
lerde binlerce işçi çalışıyor. Ortalama ayda 1-
2 işçi iş kazasında ölür; lafı bile edilmez. O
koca gemileri yapan işçilerin büyük çoğun-
luğu da taşeron olarak çalışır. 10 bini aşkın
kişinin çahştığı tersanelerin resmi kayıtlan-
na baktığınızda bu gerçeği görürsünüz. Bu
rakam 1500-2000'i geçmez. işçi için, çalışan
için kölelik yasası çıkartüır, sermaye grupla-
n için ise başka yasalar."
Tersane sahipleri ise trilyonluk tesislere sa-
hip bu yerlere bankalann Hazine arazisi üze-
rinde kurulu olması sebebiyle gemi inşaat kre-
dilerine sıcak bakmadığını ifade ettiler. Tersa-
ne sahipleri yurtdışına "teminat mektubu"
veremedikleri için birçok gemi yapımı sipanşi-
ni kaçırdıldannı da sözlerine ekledi.
Geçici maddeyle
gelen af
Madde 8 - 4706 sayılı Kanun'a aşağıda-
ki geçici maddeler eklenmiştir.
Geçici Madde 5 - 22'9 1969 tarihli ve
6/12421 sayılı Bakanlar Kurulu Karan
uyannca, Gemi Yapım Sanayi Bölgesi ola-
rak tespit edilen Istanbul tli, Tuzla îlçesin-
de bulunan Hazinenın özel mülkiyetinde-
ki taşınmazlar ile Dev letın hüküm ve tasar-
rufu altında bulunan yerler üzerinde, bu
karar uyannca, tersane ve benzeri tesisler
kurmak amacıyla, adlanna kamu arazisi
tahsis edilerek lehlerine irtifak hakkı tesis
edilen ve bu maddenin yürürlüğe girdiğı ta-
rihten önce, ilgili bakanhklann iznine tabi
işlemleri izinsiz olarak gerçekleştiren ve-
ya sözleşmelerine aykırı da\Tanan yatınm-
cılar hakkında açılan davalardan; tahsıse
konu taşınmazın emlak vergisı asgari met-
rekare vergi değerleri esas alınarak hesap-
lanan değerin yüzde biri ile dava masraf-
lannı defaten ödemeleri, sözleşmeden do-
ğan mali yükümlülüklerini yerine getirme-
leri, yahnmcılann açtıklan davalardan vaz-
geçmeleri ve ilgili bakanlıklar ile yeniden
sözleşme yapmalan kaydıyla vazgeçilir, bu
şartlann yerine getirilmesi kaydıyla, dava
açılması gerekenler için ise dava açılmaz
ve tahsısleri devam eder.
Bu maddenin uygulanmasına ılişkin usul
ve esaslar, ilgili bakanhklann görüşü alı-
narak Maliye Bakanlığı'nca belirlenir.
memek gibi nedenlerle irtifak
hakkı sözleşmelerine aykın
davranmak.
Hazine, yatınmcılar lehine te-
sis edilen irtifak haklanmn ip-
tali için davalar açarken, birçok
yatınmcı hakkında da irtifak
haklanmn iptali için dava açıl-
ma aşamasına gelindi. Söz ko-
nusu madde gerekçesinde. "Ay-
kın davranışlann esasa değil
de şekle ilişkin olduğu" öne
sürülerek kısaca şöyle denıldı:
"Bu durumda olan yatınm-
cılar hakkında irtifak hakla-
nmn iptali için açılan davala-
rın Hazine lehine sonuçlan-
ması halinde bu taşınmazla-
rın üzerinde bulunan tesisler
süregelen hukuki ihfilafladan
sonra Hazine'ye intikal ede-
cek, bu tesisler yatırımcılara
yeniden tahsis edilinceye ka-
dar kapatılarak, eskiyecek,
bakımsız kalacak ve bu sek-
törde çalışan bir çok kişi işini
kaybedecektir.
(...)
Maddede belirtilen koşulla-
rın bu yatırımcılar tarafindan
yerine getirilmesi koşuluyla
hakiannda açılan davalardan
vazgeçilmesi veya dava açıl-
mayanların hakkında ise da-
va açılmaması ve tahsislerinin
devamı amaçlanmaktadır."
Af getirdiği \e bu nedenle
anayasanın istediği nıtelikli ço-
ğunluk olan 330 oyla kabul edil-
meyen geçici madde tartışma
yaratırken, AKP Istanbul Mil-
leuekili Emin Şirin, konuyu 10
Temmuz'da soru önergesiyle
TBMM'ye taşıdı. Şirin, Unakı-
tan'ın yanıtlamasını istediği ya-
zılı soru önergesinde. "Kanu-
nun geçici 5'inci maddesinden
hangi şirket, şirket ortakları
ve şahıslar yararlanacaktır?
Hangi davalardan vazgeçile-
cektir ve talep edilen meblağ-
lar ne kadardır? Tuzla bölge-
sinde Hazine arazileri üzerin-
de kimlere ait gayrimenkuller
bulunmaktadır? Kullanıcılar
kimlerdir ve kira şartları ne-
lerdir" sorulannı yöneltti.
Havacılar törenle
Yalova'ya uğuriandı
Hava Harp Okulu Öğrenci Alayı, 2003
Tatbiki Eğirim Kampına katılmak üzere
dün Taksim'de düzenlenen törenle Yalo-
va'ya uğuriandı. Hava Harp Okulu Öğ-
renci Alay Komutanı Hava Pilot Kurmay
Albay Sinan Şanlı komutasındaki 4O'ı
genç kız, 22'si çeşitli ülkelcrden misafir
olarak gelen toplam 981 kişilik Öğrenci
Alayı, Elmadağ'dan Taksim Cumhuriyet
Anıtı'na kadar tören yiirüyiişü yaptı. Öğ-
renci Alajı, Atatürk Kültür Merkezi
önünde Alay Sancağı'nın kapatılmasıyla
sona eren törenin ardından Kabataş Is-
kelesi'nden Şehir Hatlan tşlermesi'nin
"Prof. Dr. Aykut Barka" vapuruna bindi.
SÖYLESİ ATTİLÂ İLHAN
u Bize Yakışan da, Odur!.."
• BaştarafıArka Sayfada
"-...Ha doğru, onu unuttuk!" dedi. He-
men arkasından yâveri Celâl'i çağırttı,
Izzettin Çalışlar'ın telefonla bulunarak,
Eskişehir'e hemen gelmesini emredi-
yordu. O sırada açılan kapıdan Yunus
Nadi merhum içeri girince, ona da ilk
sözü:"-... Sen ne dersin bu Hatayişine?"
oldu ve Yunus Nadi merhum da şu ce-
vabı verdi:
"-... Paşam, senin bu işte blöf yap-
madığına büyük devletler kaani olunca,
Hatay senindir!"
"-... Aferin be! İşte seni bunun için se-
vehm, iç birkadeh!"
Atatürk'ün sıkıntıiı hali geçmiş, ne-
şeli bir hal almışt. Bu sırada trenin ha-
zır olduğu bildirildi ve kalktı (...) Sonra-
dan öğreniyordum ki o gün Ankara ile
birçok telefon muhâberesi olmuş, on-
lan Eskişehir'e davet etmiş, sıkıntısı
bundanmış!.." (Fahrettin Altay, '10 Yıl Sa-
vaş ve Sonrası I Görüp Geçirdiklerim'. s.
493/494, Insel Yayınevi, 1970.)
Ruslarla aramızdakl benzerllk...'
Şimdi mûcib-i merak olan şudur: 1937
yılı başında Mustafa Kemal'in, Suriye'yi
işgal etmiş Fransız Emperyalizmi'ne (ya-
ni Batı'ya) karşı takındığı, bu 'gerilla lide-
ri'tavrıyla; 1919 Mayısı'nda, Kuvayı Mil-
lîye'yi örgütlemeye giderken takındığı 'ge-
rilla lideri' tavn arasında ne fark vardır?
Eyleminde ve söyieminde, ne değişmiştir?
Hiç! Çünkü bakınız, dönemin Dışişleri Ba-
kanı Muhtar Bey, Meclis'teki konuşma-
sında TBMM Hükümeti'nin anbV Emper-
yalisttutumunu, kelimesi kelimesine, na-
sıl tanımlamıştı? Lütfen, dikkatle okur mu-
sunuz:
"... Bizim davranışlanmızla, Ruslann
davranışlan arasındaki benzeriik, sa-
dece Emperyalist ve Kapitalist devlet-
lere karşı yapılan bağımsızlık savaşın-
dadır; Emperyalizm'e karşı olan müca-
delede (aramızdaj bir değişiklik yoktur;
fakat Kapitalizm'le yapılan mücadele-
de, iki devlet birbirinden aynlır. (Çünkü)
Kapitalizm iki türlüdür, birisi Mondial
(Küresel) Kapitalizm, yani dünyayı ege-
menliğine aian Kapitalizm'dir. Rusya ile
Türkiye arasında yapılan anlaşmada
söz konusu olan Kapitalizm, Mondial
(Küresel) Kapitalizm'dir. Yoksa bizim içi-
mizdeki şeylere, değil dostlanmız, düş-
manlanmız bile kanşamaz: bu konuda,
özgürüz, serbestz!" (27 Haziran 1921)
Ingiltere ve müttefîklerini (Batı'yı),
1921'de çileden çıkaran da, işte bu 'öz-
gür ve bağımsız', anb/Emperyalist tavır-
dı; 1937'de çileden çıkaran da, aynı anti/
Emperyalist tavırdır. Farkındaysanız, gü-
nümüzde de, çileden çıkanyor. Bize yakı-
şan da odur.
Bu da, dört! -,
Ortak araştırma komisyonu iki gün aradan sonra 3. kez toplandı
Ankara, iddialan kabul etmedi
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - ABD ile oluşturulan ortak
komisyon, Türk askerlerinin gö-
zaltına alınması olayını incele-
mek için Ankara'da üçüncü kez
toplandı. ABD heyetine baskanhk
eden Korgeneral John Sylves-
ter'ın bölgede iki gün süren ınce-
lemelerinde elde ettiği bilgilen
aktardığı komisyonda, Kuzey I-
rak'ta görevli ABD askeri yetki-
lilerin iddialan ele alındı. Türk ta-
raftnın, özel time atfedilen iddi-
alan birçok kanıt sunarak kabul
etmediği öğrenildi. Görüşmelerin
bugün sürmesi bekleniyor.
Türk ve ABD'li yetkililer, hafta
sonu oknasına karşın çalışmalan-
AKP. Genel Kurul'da gece çalışması isteyecek
& madde bu hafta Meclis'te
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - TBMM, bu hafta gece mesaıle-
rine kadar varan yoğun bir çalışma
temposuna giriyor. 7. uyum paketi-
nin bu hafta Meclis'e sunulması
beklenirken, orman arazilerinin sa-
tışını öngören anayasa değişikliği-
nin oylaması ise haftaya bıralaldı.
AKP, bu ayın sonunda tatile gire-
cek olması nedeniyle uluslararası
sözleşmelerin yer aldığı 40 yasa ta-
sansını iki haftada TBMM'den çı-
karmayı planlıyor. tktidann gece ça-
lışması isteyeceği genel kurulda ya-
nn, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet
Sezer'in veto ettiği 6. uyum paketi-
nin TMY'nin 8. maddesinin kaldınl-
masıyla ilgili maddesi göriişülecek.
Aynı gün, Yargıtay seçimlerini yeni-
den düzenleyen yasa tasansı ile Hu-
kuk Muhakemeleri UsulüYasaTasa-
nsı göriişülecek. Meclis, çarşamba
günü Su Ürünleri Yasası'nda deği-
şiklik öngören tasanyı ele alınacak.
Aynı gün, Icra ve Iflas Yasa Tasansı
göriişülecek.
nı dün de sürdürdüler. Genelkur-
may Karargâhı'nda saat 10.00'da
başlayan toplantıda Türk heyetine
Genelkurmay Harekât Daire Baş-
kanı Korgeneral Köksal Kara-
bay. ABD heyetine de Korgeneral
John Sylvester başkanlık etti. Dı-
şişleri Bakanlığı'ndan üst düzey
diplomatlarla ABD'nin Ankara
Büyükelçiliği'nden yetkililer
de toplantıya katıldılar. Top-
lantınm akşam saat 17.00'ye
kadar uzaması dikkat çekti.
Edinilen bilgilere göre
Korgeneral Sylvester, bölge-
de iki gün süren incelemele-
ri hakkında komısyona bilgi
verirken Kuzey Irak'taki
ABD'li yetkililerin ısrarlı ol-
duğu bazı iddialar komisyon-
da masaya yatınldı. Türk ta-
rafının "suikast hazırlığı,
Türkmenlerin istikrarsız-
lık yaratmak amacıyla si-
lahlandınldığı" gibi iddıala-
n çeşitli kanıtlar ortaya koya-
rak reddettiği öğrenildi. Dip-
lomatik kaynaklar, ortak ko-
misyonun çalışmalannı bu-
gün de sürdüreceğini belirtti
GUNDEM MUSTAFA BALBAY
• Baştarafı 1. Sayfada
sorununu ortadan kaldırdı, af niteliğindeki bu uy-
gulamaları kamuoyuna "barış"olaraksunupbun-
ların arkasının geleceğini söyledi.
Vergisini ödemeyenden naylon fatura suçlusu-
na, devlete borç takandan Hazine arazisini işgal
edene kadar pek çok kesim bu uygulamadan ya-
rarlanıyor ya da yararlanmaya hazırlanıyor.
Art arda yaşanan iki büyük ekonomik kriz eko-
nominin bütün çivilerini yerinden oynattı. Bunun
sonucunda işyerinin ayakta kalması için yardım
edilmesi gereken kesimler var. Ancak AKP, uygu-
lamalarını salt onlarla sınırlı tutmadı. Geçen hü-
kümetler döneminde sözü bile edilemeyecek olan
afları barış adı altında başarılı bir icraat olarak
sundu.
Bu uygulamayla geçmişte, ormandakı hayvan-
lardan dağdaki sıse kadar her yerden esinlene-
rek adlandırılan operasyonlarda soruşturma ge-
çirip yolsuzlukla suçlanan kişiler de affedildi. Ar-
dından da araştırma komisyonları kurulup, adı
yolsuzluğa bulaşanlar hakkında işlem yapılması
gündeme geldi.
Buna ne denir?
Bir elinle affet, bir elinle mahvet!
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hep tersine
gidecek değil ya, dün de Mersin'e girtı. Erdoğan,
yukarıdaki degerlendirmeye yanıt olabılecek bir
değerlendirme yaptı:
"Hiç kimse ile siyasi kinimiz yoktur!"
25 milyar dolar + 25 yaş = yüzde 50 oy!
Bu durum çelişkinin sadece bir boyutu... Bir
başka boyut da şu:
Siyasi iktidariar kendilerini ekonomik olarak da
sağlama almak için dönem zengini yaratıyorlar!
Türkiye'deki yolsuzluğun önemli bir ayağı da
bu.
Giderek yaygınlaşan ve sistemleşen bu durum,
kendi içinde iki kola ayrılıyor:
1- llişki ağını genış tutup her iktidarla iyi olma-
nın ve o dönemin zenginleri arasında yer almanın
yolunu bulanlar.
2- İktidarla siyasi bağları da bulunup, o dönem
içinde yapılabilecek herşeyi becermeye çalışan-
lar.
Bunun en somut örneği, özelleştırme ihalelerin-
de görülüyor. Başta SEKA olmak üzere pek çok
devlet olanaklı işte, artık "al bayrak" deyince ak-
la sadece Türk bayrağı gelmiyor!
İşte bu noktada soruyoruz:
- Iktidara gelır gelmez devlet olanaklarını yanlı
dağıtmaya başlayanlar, devlet merkezli hortumu
kesebilir mi?
Kesebilir... Ama yerine başka bir hortum takma-
dan da edemez!
AKP kadroları kendilerine yönelik eleştirinin do-
zunu biraz ağır bulsalar hemen şu tanıma sanlı-
yorlar:
"Bu siyasal yolsuzluktur..."
Aslında fena bir tanım değil. Ancak bunu en
çok kimin yaptığına da bakmak gerekiyor. Erdo-
ğan, parti kongrelerinde sıklıkla orman vasfını yi-
tirmiş arazilerin satışını gündeme getiriyor. Mey-
dan okuyarak şöyle diyor:
"Orman vasfını yitirmiş arazi satışından 25 mil-
yar dolar gelir elde edeceğiz. Bunuişçiye, memu-
ra dağıtacağız. Bunun için gerekli anayasa deği-
şikliğlnin yanına 25 yaşta seçilme hakkını da ko-
yacağız. Meclis 'ten geçmezse size geleceğiz. De-
ğişikliği meydanlarda başaracağız..."
Eğer siyasal yolsuzluk diye bir tanım varsa, bu
sözlerin tümü onun ıçine girer. önce, haksız yere
işgal edilmiş bu yerlerin satışını gündeme getiri-
yorsunuz. Buradan gelecek parayı bir siyasal va-
ade çeviriyorsunuz. Işçinin, köylünün ağzına bir
parmak çam balı sürüyorsunuz. Bunun yanına
yüzde 4O'ı genç olan bir toplumda 25 yaşa seçil-
me hakkı koyuyorsunuz!
Bunun devamında şu mantığı kuruyorsunuz:
25 milyar dolar ve 25 yaş, eşittir 50... Benım
yüzde 50 desteğim var!
Bu mantığı Aristoteles duysa, pes eder, "Af-
federsiniz, siz önden buyrun, ben Aristo-kalas"
der...
an kcum@ttnet.net.tr
CHP ilçe kongreleri sona erdi
Merkezeyakın
isimler hazandı
Istanbul Haber Ser-
yisi - CHP Istanbul İl
Örgütü'nde ilçe kongre-
leri dün tamamlandı.
Kongrelen, geçen hafta
olduğu gibi genel mer-
keze yakın isimler ka-
zandı. CHP îstanbul'da.
geçen hafta sonu başla-
yan ilçe kongreleri dün
yapılan kongrelerle so-
na erdi. Parti içi muhale-
fetın tüzük ihlali yapıldı-
ğı ve naylon üye yazıldı-
ğı yönündeki itırazlany-
la başlayan kongrelerde
asıl yanş delegasyona
girmek için yapıldı. Es-
ki Istanbul İl Başkanı
Mehmet Bölük ün.
Adalar'daki ilçe kongre-
sinde, delege seçtirilme-
mesi için genel merkeze
yakın isimlerüı yoğun
çaba gösterdiği dikkat
çekerken ilçe başkanı-
nın H- ^ndekı sözleri,
Bi nsı üzeri-
ne zabıtlara geçirildi.
Pek çok ilçede de muha-
lıfler, naylon üyelere oy
kullandınlmasından ya-
kınırken ilçe başkanlık-
lannı şu isimler kazandı:
Adalar - Bülent Bavi-
ker. Avcılar - Bajram
Acar. Bakırköy - Hüda-
verdi Talay. Beykoz -
Metin Çanak. Beyoğlu
- Oğuz Ünver. Büyük-
çekmece- Ulvi Gökbu-
lak. Eyüp - Fikret Tut-
çuoğlu. Fatih- tlhan Ta-
bakoğlu. Gaziosmanpa-
şa - Mehmet Polat.
Güngören - Hüseyin
Ylmaz. Kartal - Nazım
Gülmez. Küçükçekme-
ce - tbrahim Semirt.
Maltepe - tbrahim As-
lan. Pendik - Muam-
mer Başaslan. Silivri -
Teoman Aydın. Şişli -
Ümit Oğuzcan. Tuzla -
Hasan Uzunyayla. Cs-
küdar - Basri Baysal.