22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 1 HAZİRAN 2003 PAZAR 8 HABERLERÎN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edime Kocaelı Çanakkaie Izmır Manısa Aydın Denızlı PB PB PB PB B B B Y 24 29 25 26 29 28 27 23 Sinop PB 25 Adana Y 28 Şamsun PB 23 Mersin Y 27 Trabzon Gıresun _Y 22 Dıyarbakır Y 28 2 22 Şanlıurfa Ankara PB 23 Mardın Eskışehır PB 25 Sıırt Konya Y 23 Hakkârı Sıvas Y 19 Van Zonguldak PB 23 Antalya Y 26 Kars Açık B 24 Butun bolgeler par- çalı, yer yer çc* bulutlu, Guney Ege'nm ıç kesım- len, Akdenız, Iç Anado- lu'nun guney ve doğu- su. Doğu Karadenız ıle Doğu ve Guneydoğu Anadolu bolgelen sağa- nak ve gok guoıltjlu sa- ğanak yagışlı geçecek Hava sıcaklığı yurdun ıç ve doğu kesımlerınde tnraz artacak, batıda de- ğışmeyecek DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Pans Bonn Münih A A A Y PB PB Y PB Y 22 18 18 26 28 29 30 25 28 Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atına B Y Y Y Y PB Y Y 28 28 29 24 32 26 25 26 Zürıh Y 29 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bışkek Tıflıs Kahıre Y Y Y B Y Y B B 18 25 18 28 21 17 22 32 B 29 ^ ÇoK buıutlu . YagmurL jKartı S u l u k a r k Gok gurultulu G U I V C E L CÜNEYT ARCAYÜREK • Baştarafı 1. Sayfada AB'ye üyelik çabalan mı? Ekonomik gösterge- ler mi, sosyal ve rejimsel zorlamalar mı? AKP'nin AB saplantısının hangi nedenlere dayandığı hâlâ anlaşılmış değil. AB koşullannı gerekçe göstererek kafalarından atamadıkları kimi Islami töreleri yerleştirmeyi mi hedefliyorlar, henüz tam anlamıyla belli değil. Şimdilik çağdaşlığa soyunmuş, Batılı bir gö- rüntü veriyorlar. Sokakta Batılı, evde ise kafalar türbanlı. • • • AKP, çoğunluk partisi tezkereyi reddettiğinden beri ABD'ye kendini nasıl affettireceğinin sıkıntı- sını çekiyor. Bush'un hınkdeyicilerinden yazarSafire, Was- hington'ın Türkiye politikasını özetledi: "Affet a- ma unutma." Amerika, affediyor izlenimi veriyor. Unutmuyor. Tezkereyi geçirsek, askerlerine Türkiye'den yol da versek ABD, Kuzeylrak'a "karışmamızı" is- tiyor muydu? 0 sırada iki ülke heyetleri arasında yapılan derin müzakerelerde Türk askerinın Ku- zey Irak'taki varlığıyla ilgili ABD çekinceleri bası- na yansımadı mı? ABD kodamanlarının şimdilerde tezkereyi ba- hane ederek Irak'la ilgili isteklerımizden uzak dur- maları siyasal bir numara. Aslında bugün tezke- renin onaylanmamasından memnun. Nimetlerini topluyor. Iraklı Kürtlere vaatlerinı gerçekleştirmeye mani Türk engelinden kurtuldu. Türkiye'nin PKKterörüyle ilgili kaygılarını mut- laka gidereceğini söylüyor. Ama Kuzey Irak'taki az sayıdaki Türk askeri varlığının çekilmesini is- tiyor. Beri yandan da ikili ilişkilerin düzelmesi için Kuzey Irak Kürtlerine vaat ettiği "imtiyazları" ta- nımamızı "şart koşuyor". Türk askerinin Irak'ın belalı bölgesinde konuş- lanmasını, üstelik bir bölük askeri bir araya geti- remeyen Polonya'nın komutasına girmesini istı- yor. VVashington doğrultusunda hareket etmeye 3lı- şık IMF de överken uyanyor. Tabii bir ana koşulu başta söyleyerek. Programı virgülüne dokunma- dan uygulamak kaydıyla... ABD, pusuya yatmış, bir milyar dolarlık Irak yardımını vermek için IM- F'den olur bekliyor. • • • MGK'den sonra başlayan yeni süreçte AB pa- ketinin daha önce hükümetin açıkladığı öğelerle mi, yoksa kuruldaki görüşmelerin ışığında yeni baştan düzenlenerek mi Meclis'e gideceği belli değil. RTE'den çok Abdullah Gül konuşuyor bu ko- nuda. öncelikle ABD konusunda gönlü ferah. "Resmi olmayan birçok kanalın ilişkileri sıkıntıya soktuğunu" öne sürüyor. Tek bir Allah'ın kulu "Resmi olmayan kanailar nedir, kimdir", örneğin Amerika'dan çıkmayan, üst kademelerle sürekli konuşan RTE'nin başdanışmanlan mı diye sor- muyor. Askerler sanki olağan dışı bir şeyler istemiş gi- bi; Terör Yasası'ndaki 8. maddeyi kaldırma yeri- ne maddeye Türkiye koşullarına uyacak bir içe- rik verilmesi nedense düşünülmüyor. Bağımsız Kürt devletinin ilanından sonra, Gü- neydoğu'daki seçim mıtinglerinde "yeni devlete katılmayı hedefalan" Kürtçe konuşmalar yapılma- sını kabul edecek miyiz? Askerlerin özel TV'lerde Kürtçe yayınına karşı çıkmasından sonra, hükümetin görüşü nedir? Bi- linmiyor. Dışişleri Bakanı Gül'ün söylemleri, bu kaygıla- rı, kuşkuları ve eleştirileri karşılamaktan uzak. ör- neğin özel TV'lerde anadilde yayını serbest bırak- mayı savunurken "Bunlar" diyor, "serbestolacak, ama kontrollü olacak... Bu mekanizmalar kurula- bilir." GüPler kontrol mekanizması kurana kadar, Gü- neydoğu'da aportta bekleyenler Üsküdar'a çok- taaan geçmiş olacak. Üstelik bu devlet Türkiye'de yayın yapan bin- lerce radyo ile yerel özel TV'leri denetim altına ala- bilmiş gibi... Gül'ün ayaklan yere değmeyen yukardan söz- leri inandıncı ve doyurucu olmaktan çok uzak! Gül bir devlet adamı gibi konuşmaya çalışıyor ya; (tabii meskenlerde ibadet yeri açılmasının AB'nin hangi koşulundan kaynaklandığına, sa- kıncalarına değinmeden) "Reformlargözü kapa- lıyapılmaz" gibi bir ifade kullanıyor. Aç gözünü diyorsun, açmıyor. Gül sürekli gü- tümsüyor. RlJHİ Sli KÜLTÜR VE SANAT VAKFI \mM0im Kühür Merkez/ Pözörtesi, Sdot lO.oo GJJRJJNJfAS!£)rMlA$MA OERNeGİNIN EMLSlLKÜy[ÜRJ^_SANATVAKFÎ Ayhan işık Sofcaî: 34 özvenm Apî. K^t 2 Beyoöiu, tetanbul Te> 1217) 245 4O 32 - 245 33 96 * Fafcs (21 ?} Z92 î 5 72 Bölücülük yapılıyor• Baştarafı 1. Sayfada mekân gerekmiyor" dıye ko- nuştu. Apartmanlarda isteyenle- rin mescit açmalanna olanak ta- nınmasının, farklı dinden olan- lan, dini farklı yorumlayanlan, din dışı olanlan, dinı bıreysel yaşayanlan baskı altına alacağı- nı ıfade eden Kaboğlu, "Bir di- ne inanmama ve din dışı kal- ma özgürlüğü de din ve inanç özgürlüğünün kapsanıına gi- rer. Bu tasarı sayesinde, nor- malde özel hayatın bir parça- sı olan ibadet, komşuların de- netimine giriyor. Üstelik, ana- yasanın 24. maddesi, kimsenin dini inanç ve kanaatlerini açıklamaya zorlanamayacağı- nı hükme bağlamış. Dolayısıy- la bu tasarı anayasaya da ay- kırT'dedı. Ibrahim Kaboğlu tasannın la- ikliğin özüyle çeliştığinin altını çizerek dinlerde ibadet yerleri- nın bağımsız, ibadete özgü me- kânlar olduğunu, miman ve me- kânsal açıdan farklı olduklannı, apartmanlann bodrum katının bu açıdan da sakıncalı olduğu- nu söyledi. 'Blnalar paylaşılacak' Kaboğlu şöyle devam etti: "Apartmanların bodrum ka- tında temizlik ve sağhk kural- larına uyulmaması dine aykı- rı. Otoparkı olmayan apart- manlara bir de mescit eklen- mesi imar hukukuna ve şehir- ciliğe aykırı. Apartmanda ezan sesle mi okunucak. >ok- sa amfî mi kullanılacak? Bu şekilde binalar dinsel cemaat- ler arasında paylaşılacak." tlahiyat uzmanı \ e CHP Istan- bul Milletvekıh Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk de hükümetin bu tasansımn "uyum yasası değil, yıkım yasası" olduğunu söyle- di. "Bu girijim, tüm dinler açı- smdan da, Islam açısından da vanlıştır. Örtülü baskı yaratır. Ikiyüzlülüğü ve riyakârlığı özendirir" dıyen Öztürk, tasa- ndakı düşüncelerin dinin bütün venlenne aykın ve ınsanhk dışı bir futum olduğunu anlattı. "Av- rupa Birliği, apartman getto- su kiliseler mi istiyor" diye so- ran Öztürk, tasannın yasalaşma- sı durumunda, Türkiye'ye bü- yük kötülük yapılacağını, büyük yaralar açılacağım sa\Tindu. Baskılar artar' Sıyaset bilımcı Prof. Dr. Meh- met Ali Kılıçbay da ülkemizde yeten kadar cami ve mescit ol- duğunu belirterek "Gerçekçi ol- AtatürkçüDüşünceDerneği'nden anlamlı yemek Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Beşiktaş Şubesi'nin bu yıl 4."sü gerçekleştirilen gele- neksel akşam yemegi İTÜ Sosyal Tesisle- ri'nde gerçekleştirildi. Yemekte konuşan Be- şiktaş Şube Başkanı Uğur Seten, Türkiye'nin siyasi ve iktisadi konularda dışa bağımlı ola- rak yaşadığını belirterek "Şu anda Türki- ye'nin imam hatip çıkışJı Tayyip'lere değil; doğru, karariı, yürekli ve devrimci liderlere ihtiyacı var" dedi. Çok sayıda ADD şubesi, yönetici ve üyelerinin de katıldığı yemeğin tüm geliri, ADD'nin maddi koşullan yeter- siz, başarılı üniversite öğrencisi üyelerine bı- rakıldı. Yemekte ayrıca, Ulusal Kanal'a Ata- türkçü çizgisi ve ilkeli yayınlarından ötürü bir ödöl verildi. (Fotoğiraf: EVRİM KAYA) mak gerekirse, bu yasa çıkar- sa kat malikleri, apartmanla- rında ibadethane açılmasına karşı çıkamaz. Çiinkü, çok çe- şitli baskı mekanizmaları dev- reye girer ve insanlar karşı çık- maya korkar. 'Dınsız misin', 'Gâ\ur musun' suçlamaların- dan çekinir" dedi. Cerglnllklere neden olur Marmara Ünıversitesı Sosyo- loji Bölümü Başkanı Prof. Dr. Nilüfer Narlı ıseAB'nin savun- duğu ibadet özgürlüğünün, her- kesin özgürce ibadet etmesı ve kimsenin ınancından dolayı dış- lanmamasını öngördüğünü ıfa- de ederek "AB, her binada iba- dethane açüabilsin demivor" dedi. Nilüfer Narlı, birçok mu- hafazakâr Anadolu kasabasın- da, Sünnilik dışı îslam yorumla- nnın ve başka dini anlayışlann ibadethane açarken zorlanacak- lanna, bu çabalannın gergınlik- lere neden olacağına dikkat çek- erek "Sünni nüfusun yoğun ol- duğu yerlerde cemevi ya da ki- lise nasıl açılacak? Dini veci- belerini yerine getirmeyen in- sanlar baskı altında kalmaya- cak mı"dıye sordu. Istanbul Barosu Başkanı Ka- zım Kolcuoğlu da tmar Yasası ve Kat Mülkıyetı Yasası'nda ya- pılması planlanan değışıklıkle- rin, tarikatlan meşrulaştırmak için planlandığını söyledi. Kolcuoğlu, "Oylamayla apartman içinde ibadethane açılabileceği düzenleniyor. Bu oylamada hayır' oyu kulla- nanlar dinsiz ilan edilecek. Üs- telik başka dinlerden olanlar da dışlanacaklar. Başka dinle- rin mensupları apartman için- de ibadet etmiyorlar. Bu deği- şikliğin gerekçesi demokratik- leşme olamaz" dıyen Kolcuoğ- lu, AKP'nin, tarikatlann, özel binalarda ve apartmanlarda kur- duğu e\ len meşnılaştırmaya ça- hştığmı vurguladı. Ahlak polisinin yasakladığı kıyafetlerin Türk kumaşından olduğu iddia edildi Iran'da 6 dar pardösüler' Türkiye'den TAHRAN (AA) - Iran'da kadınlann giy- mesi yasaklanan dar ve kısa pardösülerin Türkiye'den getirildiğı iddia edildi. Tosee gazetesinin dünkü haberine göre, Terzi Esnafi Derneği Başkanı Muzaffer Çe- menruyi, bu pardösülerin kalitesine bakıldı- ğında, Türk kumaşından olduğunun anlaşıl- dığını, bunun da pardösülerin Türkiye'den getırildiğini gösterdiğini savundu. Çemen- ruyı, üç ya da dört yırtmaçlı pardösülerin başkent Tahran'ın Afsenye ve Muşunye semtlerinde Afganlar tarafmdan gizlice üre- tildığinı, dikkat çeken elbiselenn çoğunluk- la Türkıye'den olmak üzere kaçak olarak Iran'a sokulduğunu söyledi. Kısa ve vücut hatlannı belli eden pardösü- lerin toplanması için bir hafta süre kaldığını söyleyen Çemenruyi, bu süre dolduktan son- ra yasak konulan pardösüleri üretenler ve sa- tanlarla mücadele edecekJerini belirtti. tran'da ahlak polisi, kadınlann vücuda ya- pışan, dar, vücut hatlannı belli eden ve kısa olan pardösüleri fazlasıyla tercıh etmesi ne- deniyle, bu pardösülerin üretımini ve satışını yasaldamıştı. Bu pardösülerin toplanması için ilgili taraflara bir ay süre verilmişti. Yasak ka- ranndan sonra Besıcler (gönüllü milisler) Tahran'ın batısmdaki Gülıstan semtinde bu tıp pardösüleri satan mağazalara saldırmış, kavga çıkarmış ve pardösülen yırtmıştı. BÎNGÖL'E 12 KAMYON MALZEME CHP'likadınlardan depremzedelereyardım BtVGÖL (AA) - CHP Ka- dm Kollan'nın organizasyo- nuyla Bingöl'e getirilen yar- dım malzemeleri depremzede vatandaşlara dağıtıîdı. CHP Kadın Kollan Genel Başkanı ve Istanbul Milletvekili Gül- dal Okuducu, kentteki yetki- lilerin sorunlar dışında "başka meseleler"le ilgilendiklerini gözlemlediğini söyledi. Okuducu ile yine Istanbul milletvekilleri Sıdıka Aydo- ğan, Bihlun Tanaylıgil ve par- ti üyesi yaklaşık 60 kadın, 12 kamyondan oluşan yardım malzemesiyle birlikte geldik- leri Bingöl'de Vali Hüseyin Avni Coş'u ve Belediye Baş- kanı Feyzullah Karaaslan'ı makamlannda ziyaretetti. Yaşanan depremin ardından park ve sokaldarda kurduklan çadırlarda yaşamlannı sürdü- ren depremzede vatandaşlan da ziyaret eden Okuducu ve beraberindekiler. yardım mal- zemelenni dağıtn. Depremden sonra Bingöl'e ilişkin kamu- oyuna yansıyan bilgilerin ek- sik olduğunu gördüklerini dile getiren Okuducu, "tşsizlik ve yoksulluk burada çok yay- gm, bir de bunun ardından deprem vunınca sorunlar üst üste binmiş bir durum- da. Kentte hiç kimsenin ha- linden memnun olmadığını ve insanlarda güven duygu- sunun kalmadığını gözlemle- dik. Yetkililer sorunlan çöz- mekten. insanları rahatlat- maktan çok başka meseleler- le ilgileniyorlar" dedi. OLAYLARI GÜVENLlK GÜÇLERİYATIŞTIRDI AKP KongresVnde yumruklar konuştu SA\AŞ KURKLU ADAJNA - Adalet ve Kallan- ma Partisi'nin dün yapılan Yü- reğir Ilçe Kongresi olaylı geç- ti. Tanm ve Köyişleri Bakanı Sami Güçlü'niin de katılarak bir konuşma yaptığı kongrede, adaylardan birinin listesinde olan delegelerden 20 kadannın istifa ederek diğer adayın liste- sine geçmesı ile başlayan olay- larda yumruklar ve tekmeler konuştu. Ikı adayın yanştığı seçimi 27 oy alan Ali Cebe'nin karşısında 356 oy alan Bilal Nadir Gök kazandı. AKP'ninYüreğir Ilçe Kong- resi dün Yüreğir Kapalı Spor Salonu'ndayapıldı. Kongrede konuşmalar yapılırken, birpar- tilinin ayağa kalkarak, "Taba- na, teşkilata sahip çıkılsın. Adaylar arasında ayrıcalık yapılmasın" demesi ortahğuı bir anda kanşmasına yol açtı. Bir partilinin de divan masa- sına yönelerek tekmelemeye başlamasıyla ateşlenen ortam, iki aday yandaşlannın birbiri- nin üzerine yürümesi, ardından yumruk ve tekmelerin atılma- sıyla tam bir meydan kavgası- na dönüştü. Kavga polisin müdahalesi ile önlenirken, bu kez salon karşılıklı arılan sloganlara sah- neoldu. Gök yandaşlannın at- tığı "Başkan Bilal" sloganı, Cebe yandaşlanndan "Hırsız Bilal" yanıtını alınca ortalık yeniden gerildi, ancak polisin orada olması yeni bir kavganın çıkmasım önledi. Çınar Lisesi basketbolda Dünya Şampiyonu • Baştarafı 1. Sayfada Bursa Çınar Lısesı Basketbol Takımı, 3 yıl önce de Nevşehir'dekı Dünya Şampiyona- sı'nda 3. ohnuştu. Çınar Lisesi, Brezilya'da- kı turnu\ r uya son anda katılabilmışti. Şampi- yon ekıbın Brezilya'daki organizasyona gide- bılmesi için açılan ihaleye tek şirket katılın- ca, ihale yasası gereği ihale iptal edılmişti. Şampiyonaya gıdememe tehlikesiyle karşı karşıya kalan Çınar Lisesi; Başbakan Recep Tayjip Erdoğan'ın, AKP Bursa millervekil- lerinin devreye gırmesi ve THY'nin olanak- lanyla şampiyonaya gitmışti. Çuıar Lisesi Basketbol Takımı bugün Bursa'ya gelecek. Bu ardadaÖSYM'mn yürürlükteki kurallan- na göre Çınar Lisesi basketbolculan, Dünya Şampiyonası'nda final oynadıklan için sınav- sız spor akademilerine girebilecekler. Yönet- melikJerde yapılan değişiklikJe dünya şampi- yonalannda final oynayan ekiplerde yer alan öğrenci sporcularla eşdeğer şampiyonalarda bireysel sporlarda finale çıkan öğrenci spor- cular, şampiyon olsun ya da olmasm spor aka- demilenne sınavsız griyorlar. G U N D E M MLSTAFA BALBAY I Baştarafı 1. Sayfada reken düşmanımızın adı belli: Terör... Artık bu kılrfın içine her şeyı sığdırırız. Geçen gün bizim çocuklardan acemi bir grup, haber getirdi: "Usame Bin Ladin'/n izini sürüyoruz. Bulmak üzereyiz..." Hemen uygun bir dille emir verdim: "Usame Bin Ladin bulunduğu yerde derhal sak- lanacak!" Bu ortamda herifi bulmanın ne âlemi var. önü- müzdeki günlerde nereye saldırmak istersek, Usame orada, deriz... Bugünlerde herkesin aklında bir soru var; Sad- dam nerede, koca devrim muhafızları nerede? Ikinci Körfez Savaşı öncesi hazırladığımız plan- lar usul usul ortaya çıkabilir. Olsun, ne önemi var. Al işte, Irak'ta kitle imha silahı olmadığını, bunu savaş bahanesi olarak uydurduğumuzu söyledik. Kim ne diyebildi? Güzelim ortaçağ, herşey ne kadar rayındaymış. En büyük güç, ne derse o. Su 100 derecede kay- namaz mı dedi, evet kaynamaz. Dünya dönmez mi dedi, evet dönmez. İşte şimdı de medyam ara- cılığıyla böyle bir dönemi başlatabilirim. Uyulacak ilk kural şu: "ABD yönetiminin doğru dediği doğru, yanlış dediği yanlıştır." Bakın o zaman dünya nasıl düzene giriyor. Kör- fez Savaşı, Saddam diyordum, araya nelergirdi... Saddam'ın etrafındaki adamlan satın almak hiç de zor olmadı. Önce onların güçlennin çok abartıl- masını sağladık, sonra da koca orduyu deplas- manda 20 günde deviren bir süper güç unvanı al- dık. Bu yöntemi sevdim... 'Tarihi de değiştirsem...' Bizim petrolcülerle, silahçılarla Irak'tan sonra sı- ra nereye gelsin diye şöyle bir beyin cimnastiği yaptık. Cimnastiği fazla kaçınnca beynim tutuldu. Masajla düzelttiler. Iran'ı diyoruz, içten çökertsek. Bunlar 2 bin yıl- dır devletmiş. Biraz fazla yaşamışlar. Içlerinde Azeriler varmış. Onları tatlı tatlı kaşısak. Sonra Türkiye'ye dönsek, "Bunlann azötede kendidev- letleri var. Onlarla biheşirler, siz de iki devlet tek u- lus halınde Orta Asya'ya engelsiz gidersiniz. Ne güzel olur" desek... Ooof of, söz Türkiye'ye geldi... Bu Türkleri bir türlü anlayamadım gitti. Havucu sopa, sopayı ha- vuç sanıyorlar, sonra da avuç açıp mırıldanıyor- lar! VVashington'da dilenip Ankara'da dağrtıyorlar. Bir bakıyorsun her şeyı vermeye hazır bonkör, bir bakıyorsun sırtını dönmüş nankör... Bir o halleri- ne, bir bu hallerine baka baka beni kör edecek- ler, kör! Bugünlerde Irak konusunda hata yaptıklarını, burunlarını sürte sürte kabul ettiımeyi planlıyo- rum. önce bunu kabul etsinler, sonra yeni istek- lerimi söyleyeceğim. Artık demokrasi memokra- si istemiyorum. Madem ille demokrasi diyorlar. Parlamentolarından şöyle bir karar alırlar, olur bi- ter: "ABD'nin bölgede atacağı heradım Türkiye ta- rafmdan demokratik bir şekilde desteklenecektir. Türk topraklarını, limanlannı istedikleri gibi payla- şacaklardır. Paylaşımcı demokrasi budur." Gırtlaklarına kadar borçları var, anlata anlata gırtlak kalmadı, hâlâ cırtlak konuşuyoriar. VVolfo- vvitz'e dedim ki 'VVolfo git bunlara söyle, ya diz- lenmin önünde eğilip, biz ettik sen etme derler, ya da kendilerı bilir...' VVolfo çok yumuşak ifadelerle iletti... Geçenlerde raftan savaş planı sandığım bir kt- tap çektim. Değilmiş. Içindekilere canım sıkıldı, ne demek istedığıni anlamadım. Tarihte, büyük im- paratorluklar her sorunu silahla çözmeye giriştik- İeri andan itibaren çökmeye başlamışlar. Tarihhaltetmiş...Bugünleri bir düzene koyayım, tarihte olup bitenleri de değiştireceğim... Herkes bilsin, bütün dünya eyaletim... Bunu böyle yaz eyyy medya, ey aletim! ankcum@ttnet.net.tr HABERiN TEK ADRESi İŞÇİ HAREKETİNDEN YÜKSELEN ÇÖZLBvi ŞALTERİNECEK HÜKÜMETGİDECEK! • İŞÇİ EYLEMLERİNE ÇFTÇİDEN BÜYİK DESTEK • AMERİKA. KERKÜKTE ASKERİ ÜS KURACAK • ORGENERAL BÛYÜKANIT: MESAJIMİZ TÜRK HALXINtN CHNAMİK GÛÇ4-ERİr<£DR! • YAZAR-MUZIK ELEŞTİRMEN! AHMEÎ SAY: 27 MAYIS1A GELEN MÛZJK PATLAMASJ • BRmSHPETROLEUM'UN BAŞKANI TLRKİYEYE NEDEN GELDİ? Aydııtlık HER PAZAR BAYİLERDE
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear