22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
30 HtSJN 2003 ÇARŞAMBA CUMHURİYET TYIC IIADFDÎ 1J ııı~ ri/\rırjr|iiT5 1 JM\ dishab@cumhuriyet.com.tr SAYFA 11 Felluce kasabasında Amerikan askerleri, ABD'yi protesto eden gruba ateş açtı, en az 13 kişi öldü Gösteri özgürlüğünekurşunDışHıberlerServisi-Bağdat'ın 50 ki- lometre bahsındakı Felluce kasabasında öneeki akşam, Irakhlann cami çıkışın- d a ABD askerlerine yönelik protesto gösterisı düzenlediği, ABD askerlerinin ateş açrnası sonucu en az 13 kişinin öl- düğü bildirildi. Amerikan kaynaklan, açılan ateşe karşılık verdiklerini kayde- deıken görgü tanıklan, gösteri sırasında bir Iraklının taş atması sonucu ABD as- keriennin ateş açtığını söylediler. Açılan ateş sonucunda en az 13, bazı kaynaklara göre 17 Iraklı öldü. Görgü ta- nıklan ölenlenn 6'sının 7-8 yaşlarında- ki çocuklar olduğunu kaydetti. Felluce 'de, ABD askerlerinin, akşam namazının ardından cami çıkışında Irak'taki ABD varlığını protesto eden ve ıçlerinde Saddam Hüseyin fotoğra- fi taşıyanlann da bulunduğu kalabalı- ğa ateş açtığı kaydedildi. Öncekı gün Saddam Hüseyin'in 66. doğum günüydü. Yaklaşık 200 kişilik kalabalığa açılan ateş sonucunda bazı kaynaklara göre 13, bazı kaynaklara göre 17 kişi öldü. Yaralı sayısı da kımi kaynaklarda 45 olarak belirtilirken ki- mi kaynaklarda 70 olarak veriliyor. Katar'dan yayın yapan El Cezire televizyo- nunun muhabın, olayın, ABD askerlenni pro- testo eden bir Iraklının taş atması üzerine çık- tığını duyurdu. Reuters muhabirine konuşan Felluce sakinlerinden bazılan, gece yansı bir okulun yakınlannda gösteri yapan Iraklılara Amerikan askerlerinin ateş açtığını söylediler. Bir imam ise silahsız göstericilerin Amerikan askerlerinin işgal erfiği okula giderek oradan aynlmalannı istediklerini, ancak askerlerin ateş açtığını belirtti. Göstericilerin okulun ye- niden açılması için askerlerin bınadan çıkma- sını istedikleri kaydedildi. Kasabada düzenle- nen cenaze törenini izleyen muhabir, yas tu- tanlann, "Ruhumuz, kanımız siz şehitiere fe- da olsun" diye slogan attıklannı bildirdi. ABD askerleri çrolak kadın resmi dağrtıyor Felluce kasabasındaki gençlerin, kasabanın de- netimıni elinde tutan ABD askerlerinin çıplak kadın resimleri dağıtmasuıdan uzun süredir ra- hatsız olduğu da gelen haberler arasuıda. Felluce'deki Amerikan askerleri Reuterse yorum yapmayı reddederken Bağdat'taki üst düzey yetkililer de konuyla ilgili bilgileri olma- dığını belirttiler. 82. Hava Tümeni'nden Ame- rikalı Albay ArnoM Bray yaptığı açıkJamada. Iraklı protestoculann arasından bazı kişilerin ateş açması üzerine Amerikalı askerlenn karşılık verdiğini ve 7 kişinin vurulduğunu kaydetti. Kasaba sakinlerine göre, Amerikalı askerle- rin varlığını protesto eden kdşiler öğrenciydi. Al- 1 rak'ın Felluce kasabasında ABD'yi protesto eden kalabahğa açılan ateş sonucu içlerinde çocuklann da olduğu en az 13 kişi öldü, onlarca kişi yaralandı. ABD'li yetkililer, protestoculann içinden ateş açıldığını savunurken görgü tanıklan bir kişinin taş attığını ileri sürüyor. bay Bray, bazılannın silahlı olduğunu belirte- rek "Onlara ne tür öğrencflerin AK47 taşuhğı- nısorun" dedi. Bray. okul bmasıru karargâh ya- pan askerlere kalabalıktan bazı kişilerin ateş açhğını söyledi. Felluce'deki olay Musul'da ön- cekı gün ABD askerlerine saldıran 6 Irakluun öldürülmesinin ardından meydana geldi. Cumar- tesı günü de Bağdat yakınlannda ABD askerle- rinin denetimindekı bir cephanelikte yaşanan patlamanın ardından içlerinde çocuklann da bu- lunduğu en az 12 Iraklı yaşamını yitirmişti. 44VE47ELEGEÇTİ Sürgündekilerle 'Iraklılar' ABD'nin rolü konusunda anlaşmaya varamadı Eskipetrol bakanıve Basra valisi teslim oldıı Dış Haberler Servisi - Irak'ın eski Petrol Bakanı ve Saddam Höseyin'in danışmanı Amir ReşjtMuhammedEl Ubeydi'nin, Amerikan birliklenne teslim olduğu kaydedildi. Irak'ın Basra Valisi Yelid Hamid Tevfik El Tikriti'nin de, Iraklı muhalif grup Irak Ulusal Kongresi (INC) ve Amerikalı yetkililere dün Bağdat'ta teshm olduğu bildirildi.ABD'nin 55 kişilik en çok aranan Iraklılar listesinde 44'üncü sırada bulunan El Tikritı, hazırlanan ıskambil destesinin de "Sinek sekizlisi"ydi Katar'daki ABD Merkez Komutanlığı'ndan yapılan açıklamada El Ubeydı'nin gözalnnda tutulduğu bildirildi. ABD'nin 55 kişilik en çok arananlar listesinde 47. sırada bulunan, "Fûze Adam" lakaplı El Ubeydi, petrol bakanlığının yanı sıra Irak ordusunda da görev yaptı. Irak'ta hem fuze geliştirilmesi hem de diğer ülkelerden satın alınmasında u kjntadam" olarak görülen El Ubeydi, petrol bakanlığı görevınden Ocak2003'te alınmış, sonra Saddam'ın silah danışmanı olarak yeniden göreve başladı. El Ubeydi'nin, "DoktorMikrop" olarak bılinen mikrobiyolog eşı Rihab Taha da ABD tarafindan aranıyor. Daha önce şu isimler ele geçirilmişti: Saddam'ın bilimsel danışmanı Emir Hummadi El Sadi, Saddam'ın üvey kardeşleri Vifoanİbrahim Hasan ElTîkriti ile Barzan Ibrahim Hasan El Tıkriti, Baas Partisi yetküisi Semir Abdülaziz El Nedm. Maliye Bakanı Hikmet tbrahim EJ Azzavi, Yüksek Eğıhm Bakanı Humam AbdülhaHk Abdülgaffur, Saddam'ın damadı ve özel sekreteri Cemal Mustafa Saltan El Tikriti, Başbakan Yardımcısı Mııhammed Hamza BZübeydi. askeri istihbarat servisi başkanı ZüheyrTalü) Abdükettar £1 Nedb, Hava Kuvvetleri Komutanı Müzehim Hasan El Tîkriti, Ticaret Bakam Muhammed Mehdi SaHh, Başbakan 1. Yardımcısı Tank Ariz, General Hüsam Mııhammgri F.min. Muhalefet takvim çıkardı HUbeydL • Bağdat'ta yapılan toplantıda, 1 ay içinde "ulusal konferansın" yapılması kararlaştınldı. Geçici hükümetin bu konferansta oluşturulması öngörülüyor. Irakh muhalifîerin bir bölümü bugün yine toplanacak. Ancak bu kez toplantıya ABD'li yetkililer katılmıyor. Dış Haberler Servisi - ABD'nin ülkedeki rolüne iliş- kin görüş aynlığına düşen Irak- lı muhalifîerin bir bölümünün ABD'li yetkililerin bulunma- dığı bir toplantıda bugün bir araya gelmesi bekleniyor. Bağdat'ta önceld gün yapı- lan muhalifler toplantısında Iraklılar ile ülkeye yem dönen eski Iraklı sürgünler arasmda görüş ay- nlıklan ortaya çıkmış, ülkede kuru- lacak geçici hükümette ABD'nin alacağı rol üzerine farklı görüşler ileri sürülmüştü. Sürgünden dönen Iraklılar, "ülkeyiyalnızcalrakhlann yönetmesi ve ABD'nin küçük bir rol üsrJenmesigerektiğini'*. diğerleriyse "ABD'nin daha fazia rol üsrJenmesi gerektiğini, çünkü Saddam Hüse- yin'in devrilmesinden sonra ülkeye geri dönenlere güvenemeyecekferi- ni" savunuyorlardı. Muhalif liderlerin, bugün yapma- yı düsündüklen toplantıda, geçıci yö- Başkent Bağdat'ta yapılan muhalifler toplanüsında ülkenin getecegi tarbşıkh. (Fotoğraf: AP) netimin başına geçmesi planlanan ABD'li emeklı general Jay Garner'ın ve diğer Amerikalı temsilcilerin ka- tılımının beklenmediği kaydedildi. 'ABD güvenBgi sağlasur Ahmed Çelebi'nin lideri olduğu Irak Ulusal Kongresi 'nin (IUK) söz- cüsü Zaab Sethna. Garner'ın, muha- lif liderlerden oluşan 6 kişilik Başkan- lık Konseyi'nin toplanmasma destek verdiğini, ancak toplantının, ABD güvenliği sağlama garantisı verirse ya- pılabıleceğim söyledığım belirtti. Irak'ın kuzeyindeki Selahaddin kentinde şubat aymda yapılan mu- halif gruplar toplantısında, 6 kişilik Başkanlık Konseyi'nin kurulması kararlaştınlmıştı. Konseyde Irak Kürdistan Demok- ratik Partisi (IKDP) lideri Mesud Barzani Irak Kürdistan Yurtsever- ler Birliği (IKYB) liden CelalTala- bani, Ahmed Çelebi, Sünnilerin tem- silcisi olarak Adnan Paçacı. Şiilerin temsilcısi olarak lyad ADavi ve Irak Islam Devrimi Yüksek Konseyı (TtDYK) Başkan Yardımcısı Abdü- laziz El Hakiıni yer alıyor. IlDYK, Irak- ın geleceğıyle ilgili ABD himayesinde düzenlenen hiç- bir toplantıya katılmayacaklannı açıkladı. IlDYK sözcüsü Ha- mid El Bayati, siyasi düzenle- meler konusunda sadece Irak- lılann söz sahibi olduğunu kay- detti. IKDP askeri yetkilisi Nnri Şavis ise ülkenin istikrannın garanti altına alınması amacıy- la Irak'ta ABD'ye ait askeri üs olmasını kabul edeceğini açık- ladı. Şavis, "1 yd kadar sür- mesi gereken geçici dönemden sonra koaBs\t>n güçleri Iraktan ayrılmahdır, ancak ABD'nin bunu taldben geride askeri üs- ler bırakması düşünülebiür" dedi. Herkes eşit tenısil edüecek' IKDP hden Mesud Barzani kendi bölgelerinde birçok so- runu çözdüklerini ve bu mode- li örnek olarak sunacaklannı A söyleyerek önce güvenlik so- İA rununun çözülmesi gerektiği- ni söyledi. Barzani, "Geckiyönetimbir ayiçinde kurulacak. Yönetimde her- kes eşittemsil edüecek. Yani geçici hü- kümettegruplann nüfusuna göre bir dağıhm sistemi ırygulanmayacak. Ye- niyönetimin 6 kişiden ohışması plan- lanı\t>r" dedi. ABD'li ve Ingiliz yetkililerin, Irak- lılarla, ülkenin siyasi geleceğiyle il- gili olarak gelecek ay Irak'ın kuze- yinde yeni bir toplantı yapmayı plan- ladıklan kaydedildi. Öncekı gün yapılan toplantıda 1 ay içinde "ulusal konferansm" yapıl- ması karara bağlandı. Geçici hükü- metin bu konferansta oluşturulması öngörülüyor. ABD 1991 'den sonra bu ülkede bulundurduğu 10 bin askerinin tamamını geri çekecek Washington Suudileri terk ediyor Dış Haberler Servisi - ABD, 1991'denberiSuudi Arabistan'da bulundurduğu ve Irak savaşıyla birlikte sayısı 10 bine ulaşan askerini, bu ülkeden geri çekmeye başladığım bildirdi. ABD Savunma Bakanı Donaid Rumsfekt, Körfez ülkelen gezisi çerçevesinde bulunduğu Suudi Arabistan'da, meslektaşı Prens Sultan Bin Abdüflaziz'le görüştü. Görüşme sonrasındald basın toplantısında, Irak'ın ^özgürleştirilmesmin'' Körfez'deki durumlan değiştirdiğini kaydeden Rumsfeld, bu durumun, Araerika'nın bölgedeki • Suudi Prens Sultan Bin Abdüllaziz Güneyden keşif harekâtının sona ermesinin ardından, Amerikan askerlerinin artık bölgede kalmasının gerekli olmadığını vurguladı. askerlerini azaltmasını getirdiğini söyledi. Rumsfeld, "tid ülke arasmdaki ilişkfler, diplomatik, ekonomik ve askerkör'' dedi. Prens Sultan Bin Abdüllaziz de "Güneyden keşif harekâtının sona ermesinin ardından, Amerikan askerierinin arük bölgede kalmasının gerekli olmadığmı vurguladı. Prens Abdüllaziz, "Ancak bu, askerlerin gttmesini bizbn istediğuniz anlamma getaûyor'' şeklinde konuştu.Geziye katılan ABD'li Amiral Dave Nkhois, gazetecilere yaptığı açıklamada, Suudi Arabistan'daki ABD askerinin neredeyse tamamınıngeri çekileceğini söyledi. Nichols, ü^k'm güneyindeki "uçuşa yasak bölge'' operasyonlanmn bitmesıyle birlikte, artık Suudi Arabistan'da asker bulundurmaya gerek kalmadığmı bildirdi. Bir başka ABD'li yetkiliyse, geri çekilmenin, "karşıhklı anlaşmanm" sonucu olduğunu kaydetti. Suudi Arabistan'daki ABD Birleşık Hava Operasyonlan Merkezı, 1991 Körfez Savaşf ndan sonra kurubnuş ve Irak savaşında hava akınlannın kontrolü buradan yapıbruştı. ABD'mn 1991 'den beri bölgede bulunan yaklaşık 5 bin askeri, savaşla birlikte 10 bine yükselmişti. Uzmanlar bu gelişmenin, siyasi ve askeri açıdan önemine dikkat çekiyor. BBC'nin Ortadoğu uzmam Roger Hardy, Suudi Arabıstan'daki Amerikan askeri varhğırun, Washington'm bölgedeki konumunun "birsembohT' olduğuna dikkat çekerken birçok Suudi vatandaşınm, bunu, "Amerika'nm boyunduruğunda ofananm kanıü" olarak gördüğünü kaydetti. Hardy, Usame bin Ladin'in, 11 Eylül saldınlannm gerekçesi olarak Amerikan askerinin bu ülkedeki varlığını gösterdiğini de ekledi. AÇIKÇA ŞÜKRÜ StNA GÜREL f Büyük Ayetullah Geopge W. r Çoğulcu toplumlarda, ayn düşüncelerin kendi gerekçeleriyle savunulması ve siyasal aJanda etkin- lik sağlaması, yalnızca siyasal partilerin varlığıyla değil, aynı zamanda bütün siyasal sistemi temsil ettikleri çıkar ve düşünceler doğrultusunda etkile- meye çalışan baskı grupiannın etkınlikleriyle de sağlanmaya çalışılır. Böyle oluşan bir siyasetin en iyi yanı, işleri siyaset yapmak ya da siyasetçiye da- nışmanlık olmayanlann, yani etkili olmayı yurttaş- lık görevi sayan herkesin, ülke siyasetinde tuzu ol- masıdır. ABD'nin de böyle çoğulcu bir ülke olması, aslın- da uzun solukta olumlu bir "Amerika" imajının oluş- masına da en önemli katkıyı yapagelmiştir. Yoksa, hele şu günlerde George W. Bush ve onun yöne- timiyle dünyanın gözünde ozdeşleşen ABD, bu kir- li görüntüden kendisini uzun dönemde de kurtara- mazdı. "Bush ve onun gibiler eşittirABD" izieni- mini kalıcı kılmayacak her Amerikan "aykın" sesi, Amerikan halkının uzun dönemli çıkarian bakımın- dan çok olumludur. Belki dünya bakımından da... Çünkü Bush yönetiminin yalnız bağnaz olmakla kalmayıp, uluslararası tehdit niteliğine de dönüş- meegilimitaşıyan "rıegemonyac/'tutumunundiz- ginlenecegi ilk yer, belki de ABD olacaktır. İyi ki, "tek" Amerika yok. İyi ki ABD, yalnızca "Bush'un Amerikası"ndan ibaret değil! Ama bu yazıda ele alınan, "Bush'un ABD'si"... ABD'de, Tayyip Erdoğan'ın özlediği bir siyasal sistem var. Ama bu sistem, oradaki Tayyip'ler is- tedi diye değil, tarihin ve ülkenin kendi koşullan için- de zamanla yoğrulup, ortaya çıkmış... Yürütme, yasama ve yargı arasmda sağlam bir karşılıklı de- netim ve dizginlemeyı sağlayan bir "Güçler Aynlı- ğı", sistemin özünde duruyor. O koskoca ülkede elbette yerellikleri de öne çıkartan bir "federal" ya- pı var ama, kimsenin aklından anayasanın temel hü- kümlerini, yasamadaki çoğunluğuna güvenip de- ğiştirivermek geçmiyor. Belki Başkan -bizdeki Tay- yip'lerin özlediği gibi- kendisiyle birlikte gelen ve gidecek olan kamu goreviilerini seçebiliyor ama, öy- le "vücut dilimden anlıyor, leb demeden leblebiyi ağzından çıkanyor" diye kimseyı göreve getiremi- yor. Üst düzey kamu görevlileri, Kongre'nin onayı- na bağlı olarak atanabiliyor. Şımdi, Irak'a nasıl birbiçim verileceği konusun- da "Başkan'ın adamlan" birbirlerine düşmüşler, ABD yönetimine yakın -"en yakın" dersem başka- lan kıskanabilir!- gazetecilerden Yasemin Çongar bildiriyor Biryanda Savunma Bakanlığı Pentagon, öte yanda da Dışişleri Bakanlığı, Irak'ta kurulacak yenı yönetimin "Islami" niteliği konusunda farklı düşünüyortarmış. Bir Pentagon yetkilisi, "Irak, herhangı bir radikal Şii örgütünün yutabileceği ya da birparçasını ko- parabileceği bir pasta değil" derken, Savunma Bakanı Rumsfeld de eklemiş: "Irak'ta Iran tipi bir rejime izin verilemez." ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri ise, "eğer Irak halkının çoğunluğu isterse, Islami ilkelere dayalı bir rejimin de mümkün olabileceğinı"söy\em\ş. Colin Powell da, "Neden Islami an/ayışla biçimlendiri- len bir hükümet modeli aynı zamanda demokra- tik olmasın" diye sormuş. Bir ABD'li diplomat da, "Irak'ın, Türidye tipi laikliği benimseyebileceğini hiç sanmıyorum" diye eklemiş. Aslında bütün sorun, Irak nüfusunun neredeyse yüzde 60'ını oluşturan Şiileri "yatıştırmak" gibi gö- rünüyor. Tabıi asıl sorun, işgali bile beceremeyen, varlıklan kendilerine "emanet" hale gelmiş insan- lan ve onlann varlıklarını nasıl koruyacağı hakkın- dafikri olmayanlann, şimdi nasıl bir siyasal yapı oluş- turacaklan konusunda da benzer biçimde davran- malanndadır. Belki de Bush'u "Büyük Ayetullah" ilan edip, sorunu öyle çözeceklerini sanıyoriardır. Ama, sorunlann daha "derin" olanı, Türkiye'nin Irak'ta olan biten karşısındaki sessizliğidir. Kırmı- zı çizgilerln renk değiştirmesi, Türkmenlerte özel biriiklerimizin bile temas kuramaması nasıl sineye çekildiyse, şimdi de Islamcı yönetimle demokrasi- yi bağdaşır gösterme çabalannı da hoş karşılayan- lar, acaba kimin "vûcut dili"ne göre tutum takını- yorlar? Sular bulandıkça, kimin hangi stilde kulaç attı- ğını bilemez hale geliyoruz. Bush mu ayetullahlı- ğa özeniyor, Tayyip Erdoğan mı Bush'luğa, bt- lemiyoruz. Ama, birilerinin kafasındakiler, yani "ılımlı Islam", "demokratik Islami devlet", yeni- den ve bu kez yeni bir "Amerikan rüyası" olarak bu yakınlarda biçimleniyor. Ankara 'Olmazlarını' vurguladı Kuzey Irak'ta federal sistem uyansı ANKARA (Cnmhu- riyet Bürosu) - Türki- ye, Kürt gruplara Irak'ta federal sistemi "ikiko- şulda" kabul edilemez gördüğü mesajını ver- di. Irak Kürdistan Yurt- se\erler Bıriiği (TKYB) temsilcısi Behram Sa- lih'e, Irak halkının "kendi siyasi sistemini özgürce bemiemesme" saygı duyulduğunu ile- ten Ankara, "Ancak Irak kin baştan, dışan- dan federasyonun da- yatılmak istenmesine karşıj'E.Birgrurjunhâ- kimiyetine dönüşecek bir federas\on istemi- yoruz" uyansı yaptı. DCYB üst düzey tem- silcisi Behram Salih, başkent temaslarında ABD'yle Irak'm yeni sıyasal sistemi için yap- tıklan görüşmeler hak- kında bilgi verdı. Anka- ra, olası bir federal sis- tem konusunda uyanla- nnı yinelerken, bölge- de PKK-KADEK var- lığına müsamaha gös- terilmemesini istedi. Türkmenlerin yaşadığı sıkıntılar konusunda da IKYB'nin dikkati çe- kildi. Behram Salih, Dışiş- leri Bakanlığı 'ndan ay- nlırken yaptığı açıkla- mada, Kuzey Irakhlann Türkiye'nin laik de- mokratik modelinı olumlu bir örnek ola- rak gördüklerini de ifa- de ederek, "Irak'ın komşulan ve Irak nal- kı için ohımhı sonuçbr doğuracak bir çözüm ohışrurmada komşula- nmızla, özeffikle de Tür- kiye ile beraber çahşa- cağımıza inanryorum" görüşünü kaydetti. IKYB temsılcisi görüş- mede, Türkiye'nin "tüm Irak halkmı tem- sil edecek bir rejim ku- ruhnası'' yönündeb dü- şüncesine katıldüdan- nı belirtti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear