Catalog

15MSAN2003SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER TÜPkiye'nin kurtduşu ATde • ANKARA(ANKA)- SHP Genel Sekreten Fikri Sağlar, Türkiye'nin gereken tüm şartlan yerine getirerek AB'ye gırmesı gerektiğini söyledi. Sağlar, yaptığı yazılı açüdamada, yaşanılan ekonomik ve toplumsal sıkıntılardan kurtulmak ve Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgenin istikrarsız yapısı karşısında güçlü durabilmesi için AB'ye gtrilmesi gerektiğini belirtti. Sağlar, Türkiye'nin AB'ye girmesi için gerekli olan uyum yasalannın hızla çıkanlması % e Kıbrıs sorununun çözülmesinin zorunlu oldugunu söyledi. Kıbrıs'ta zayıf biPİiktelik • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Gazi Üniversıtesi'nce düzenlenen •'Kuzey Irak, Kıbrıs, Ermeni Soykınmı ve Cumhuriyet" başlıkh konferansta konuşan Mümtaz Soysal, BM Genel Sekreten Kofi Annan'ın Kıbns planmın, Rumlann ağırhğını taşıyan bir federasyon öngördüğü için kabul edilmediğini söyledi. "Biz iki ayn devletten kunılu zayıf bır birliktelik istiyoruz" diyen Soysal, "Türk tarafını halkoyuyla saf dışı etmek istıyorlar. Bu plan iyı müzakere edilse bile 10 sene içinde adada bır tek Türk kalmaz" dedı. Hatipoğhı'na t iddiası • ANK\RA (Cumhuriyet Bürosu)-EskiMlT görevlisi hükümlü Korkut Eken'in de aralannda bulunduğu 8 sanığın yargılandığı yasadışı telefon dinleme davasında, müşteki diş hekimi Aydın Yiğit, saruklann eski milletvekili Omer Vehbi Hatipoğlu'nun "MlT'e çahştığT iddiasında bulunduklannı öne sürdü. Ankara 8. Ağır Ceza Mahkemesı'ndeki duruşmada dınlenen Yiğit, RP döneminde Keçiören Belediye Mechsı üyeliği yaptığuıı söyledi. Yiğit, bürosuna gelen sanık Cengiz Çelıkin kurum kimliği ile kendisini MÎT'çi olarak tanıttığını belirterek. "Bana Hatıpoğlu hakkında ileri geri konuşma. o. MÎT'e çalışıyor dedi" iddiasında bulundu. işadamıKohen ayncahklı öeğil • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Fahri Kasırga, "Neşter" ve "Orümcek Ağı" operasyonuyla tutuklanan işadamlan Mehmet Nazif Edin ile Erol Maks Kohen'in Ulucanlar Cezaevi'nde ayncalıklı yaşam koşullanna sahip olduklanna ilışkin iddialan yalanladı. îddialann "maksath" oldugunu belirten Kasırga, hiçbir tutukluya ayncalık tanınmadığını kaydetti. Yargıtay'da seçim • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu, 20 Mayıs 2003"te yaş haddinden emekliye aynlacağından, 28 Nisan'da Yargıtay Genel Kurulu'nda seçim yapılacak. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcı Vekili Erol Öcal, 11 Ceza Dairesi Başkanı Nun Ok, 10. Ceza Dairesi Başkanı Şener Güngör, 3 Ceza Dairesi üyesi Ergül Güryel, 1 Hukuk Dairesi üyesi Ahmet Uğur Turan, 11. Ceza Dairesi üyesi Hüseyin Demirörs'ün aday olarak adı geçiyor. Eğitimciler, AKFnin eğitimi yerelleştirme planının laikliği zedeleyeceğini belirtiyor ŞeriatazeminhazırlanıyorMAHMUT GÜRER ANKARA - AKP hükümeti- nin eğitimi yerelleştırerek be- lediyelere bırakmaplanına eği- timciler büyük tepki gösterdi. CHP Denizli Milletvekili ve TBMM Milli Eğitim Komıs- yonu üyesi Mustafa Gazalcı, yapılmak istenen değişikliğin devnm yasalan ve öğretim bir- liği anlayışına karşı oldugunu belirterek "Eğitim devletin as- li işidir. Belediyelere. vakıflara veya dernekkre bıralalamaz" dedi. Eğitimciler Derneği Ge- nel Başkanı Kasan Koç, "AKP, milieğitimişeriatadevredecek" derken Eğıtim-Sen Genel Baş- kanı Alaaddin Dinçer, AKP'nin eğitimi bu yolla paralı hale ge- • TBMM Milli Eğitim Komisyonu'nun CHP'li üyesi Mustafa Gazalcı, yapılmak istenen değişikliğin devrim yasalan ve öğretim birliği anlayışına karşı oldugunu belirterek "Eğitim devletin asli işidir. Belediyelere, vakıflara veya derneklere bırakılamaz" dedi. tirmek istediğini söyledi. Eğitimciler. önceki hafta Ba- kanlar Kurulu'nda görüşülen u kamu yönetimi temel yasasT taslağından, eğitimin merkezi yönetimin< ^emelyefldleri''nin dışınaçıkanlmasına tepki gös- terdiler. TBMM Milli Eğitim Komisyonu üyesi Gazalcı, AKP'nin laiklik, Atatürkçülük ve öğretim birliği temeline da- yanan milli eğitim sistemini bo- zacak anayasal ve yasal değişik- likler yapmaya hazırlandığını söyledi. Eğitimin yerel yöne- timlere devredilmesinin söz ko- nusu bile edilemeyeceğini kay- deden Gazalcı, "Eğitim sosyal devletintemel işidir. Belediyele- re, vakıflara, derneklere bıra- küamaz"diyekonuşru. Gazal- cı, AKP'nin Meclis'teki siyasal gücüne dayanarak laik ve bi- limsel sistemi kendi istemleri doğrultusunda değiştirmeye ça- hştığına işaret ederek eğitim sistemlerinin değiştirilmeden önce milli eğitim şûralannda tartışılması gerektiğini anlattı. Eğit-DerGenel Başkanı Koç, Türkiye'nin toplumsal yapısı- nın eğitimi yerelleştirmek için uygun olmadığını söyledi. Bir- çok il ve ilçede şenatçı tarikat- lann egemen olduğunun altını çizen Koç. "Eğitimin yereDeş- mesl şeriaü üstii kapaJı olarak getirmeye çahşmak, onu besle- mek demektir" şeklinde ko- nuştu. Koç yerelleşjnenın seçim yahnmı olarak da yapıldığuıı vurgulayarak "Eğitim beledi- yelere bırakıhrsa AKP 20 yü daha iktidar kahr" dedi. Eğıtım-Sen Genel Başkanı Dinçer de eğitimde yerelleş- menin AKP'nin yaptığı gibi değil, Avrupa'dakı örneklere bakılarak yapılması gerektiği- ni bildırdi. AvTupa'da beledi- yelerin okullann sadece eğitim dışı işleriyle uğTaşhğıru anlatan Dinçer, "AKP'nin tasansı ise tanıamen eğitimi özefleştirme üzerine oturtulmuştur" dedi. Eğitimciler, Mülı Eğitim Ba- kanı Hüseyin Çeük'ın "Zengin çocuklannın devietokuüannda bedava okututanasnu hazmede- nüyorum" sözlenni de eleştir- dıler. TBMM Milli Eğitim Ko- misyonu üyesi Gazalcı, bu tür uygulamalarla fırsat eşitliğinın bozulmaya çalışıldığını belirtir- ken "Eğitim devletin temel işi- dir" diye konuştu. STÖ'LER ORMAN RAPORU SUNDU Sezer: Kaygmızı paylaşıyorum MUSTAFA ÇAMR ANKARA - Cumhur- başkanı Ahmet Necdet Sezer, AKP'nin orman- lann sahşına olanak tanı- yan anayasa değişikliği konusunda, orman ve çevre alanında faaliyet gösteren sivil toplum ör- gütlerinin kaygılannı pay- laştığını söyledi. Sezer, kendisini ziyaret eden si- vil toplum örgütü temsil- cilerine, Anayasa Mah- kemesi'nin, ormanlann satışına olanak tantyan düzenlemeleri iptaline ilişkin kararlannı da anımsattı. 6 sivil toplum örgütü (STÖ) başkanı, AKP'nin ormanlann satışına ola- nak tanıyan anayasa de- ğişikliğininyaratacağı sa- kmcalan içeren raporu dün Sezer' e sundu. Kay- gılarını Sezer'e ileten STÖ başkanlan, anayasa değişiklığinın gerçekleş- mesi durumunda orman talanının önlenemeyece- ğini vurguladılar. Sezer, görüşmede, Anayasa Mahkemesı'nindaha ön- ce ormanlann satışına ilişkin verdiği ret karar- lannı anımsattı. Sezer'in üye olarak kendi ımzası- nuı da yer aldığı Anaya- sa Mahkemesi kararla- nnda, orman alanı dışuıa çıkanlan yerlerin satışı- nın anayasaya aykın ol- duğuna işaret ediliyor. Yüksek Mahkeme' nin 27 Eylül 1995'te oybirli- ğıyle aldığı bir iptal ka- rarında, "Yasa koyucu- nun belirtilen alanlann kullaıucılanna veya baş- kalarma satilmasmı sağ- layacak bir düzenleme yapması olanaklı değil- dir" ifadesine yer verili- yor. Yine Sezer'in imza- sının yer aldığı 14 Mart 1989 tarihli kararda, "Anayasanın 170. mad- desi,orman snm djşınaçı- kanlan yerlerin orman köytüsününyarartanma- sma aynlmasını öngördü- ğünden, iskân suretiyle bu yerlerintapusunu alan kişâerebu yerlerin miilki- yetinin devri anayasaya aykuıdu-" deniliyor. Mustafa Zeydan'ın ANAP'a katüunıvla biıükte TBMM'de temsil edilen parti sayısı 4'e vüksekli. (Fotograf: AA) ANAP, vekiline kavuştuANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Hakkâri Ba- ğımsız Milletvekili Mustafa Zeydan, dün düzenle- nen törenle ANAP'a katıldı. ANAP Genel Başka- nı An TaBp Özdemir, ANAP'ın ileri dönemde par- lamentoda grup ile temsil edilmeye başlanacağını söyledi. Zeydan'ın ANAP'a katılımıyla TBMM'de temsil edilen siyasi parti sayısı 4'e yükseldi. Zeydan'ın katılımı nedeniyle dün ANAP'ta il ve ilçe başkanlannın da hazır bulunduğu tören düzen- lendi. ANAP Genel Başkanı Ali Talip Özdemir, ANAP'ın battığı yerden çıkmaya başladığını belir- terek bundan sonra parlamentoda temsil edilecek- lerini söyledi. AKP hükümetini her nrsatta uyar- dıklanru, Kuzey Irak'taki gelişmeler konusunda dikkatli olmalannı istediklerini belirten Özdemir, "Bugün Türk ordusu Musul ve Kerkük'e insani yardınıgötürmesigerekirken bunu peşmergelerya- pıyor" dedi. Hükümet dışındaki partilerle "ortak akd" oluş- turmaya çahştıklannı, ancak sözlerini dinleteme- diklerini anlatan Özdemir, CHP'nin de etkili mu- halefet yapamadığmı söyledi. CHP, içtüzük değişikliğinin iptali isteminde FP'li vekillerin gerekçelerini kullanacak AKP'nîn silalıı kendisine döndüANKARA (CumhuriyetBü- rosu) - CHP, muhalefeti de\Te dışı bırakan TBMM Içtüzüğü değişikliği hakkında ıptal iste- miyle Anayasa Mahkemesi'ne başvuracak. CHP başvurusun- da, AKPTilerin geçen yasama döneminde FP milletvekiliy- ken benzer içerikteki içtüzü- ğün iptali içuı kullandıklan ge- rekçelere yer verecek. CHP Grup Başkanvekili Mustafa Ozyürek, temel yasa- lann görüşme biçiminin Da- nışma Kurulu'nda uzlaşma sağ- lanamaması durumunda TBMM Genel Kurulu'nda 330 oyla belirlenmesi yönündeki içtüzük değişikliği hakkında bugün ya da yann Anayasa • Geçen yasama döneminde benzer içerikteki içtüzüğün iptali için AKFlüerin kullandıklan gerekçelerin halen geçerliliğini koruduğuna işaret eden CHP Grup Başkanvekili Özyürek, "Bunlar Anayasa Mahkemesı'nin de itibar ettiği görüşler" dedi. Mahkemesi'ne başvuracaklan- nı bildirdi. Geçen yasama dö- neminde benzer içerikteki iç- tüzüğün iptali için AKP'lilerin kullandıklan gerekçelerin ha- len geçerliliğini koruduğuna işaret eden Özyürek, "Bunlar Anayasa Mahkemesi'nm de iti- bar ettiği görüşler. Anavasa, hu- kuk açısından bunlargeçerMr. Şinıdi pozisyonu değiştiği için AKP yüzde yüz tersiniyapıyor. Ama hukukpozisyonagörede- ğişmez" diye konuştu. Geçen yasama döneminde FP miUerveküiyken DYP'lüer- le birlikte Anayasa Mahkeme- si'ne başvurarak benzer içerik- teki düzenlemeleri ıptal ettiren AKP'lilerin iptal diîekçesınde şu görüşler dile getirilmişti: -Bu hüküm demokratik sis- temin temel unsuru olan muha- lefeti bütünüyle susturacak, ya- sama organını yürütme organı- nın emrine sokacak, hatta TBMM'yi, hükümetin gönder- diği tasanlan emir ve talimat- lar doğrultusunda yasalaştıran pasif bir kurum haline getire- cek niteliktedir. - Özel yasama usulünü sınır- lanamaz biçimde genişleten de- ğişiklik, keyfılik alanı yarat- mış ve imsiyatifı, partilerin uz- laşma eTdeminden iktidar ço- ğunluğunun oylanna terk et- miştir. Uzlaşmaya ve kültürü- ne önem \ermeyen yeni hü- küm, rejim bakımından da teh- likeler doğuracak, sürekli kriz üretecek "çıban başı" niteli- ğindedir. Hukuktan kaçan yü- rütme, yasamayı kuşatarak ve onun temel hukukunu askıya alarak dikensiz gül bahçesi ya- ratmak istemektedir. - Kural, iktidar-muhalefet dengesini altüst etmektedir, ik- tidar çoğunluğu, muhalefetten bir sayıya dahi muhtaç oknak- sızın üreteceği özel yasama usulleriyle parlamento platfor- munu, kendi güç merkezi ha- line getırecektir. Suur tanıma- yan gücün, üreteceği ucube ku- rallar, muhalefetsiz parlamen- tonun bir başka adıdır. Bu, cumhuriyetuı değiştiri- lemez temel niteliğinin içinin boşaltılması hareketidir. Düşük yoğunluklu demokrasimiz, milli iradenin temerküz me- kânmda (Meclis salonunda) can çekişmektedir, iktidar ço- ğunluğunca yürürlüğe konan bu kural, sivil darbenin ken- disidir. CHP'Lt YAŞAR NURl ÖZTÜRK'TEN ELEŞTÎRİ: ERTUĞRUL YALÇINBAYIR'IN ÎTtRAH: Hükümet dini kullanıyor Gül tezkerede isteksizdi tstanbul Haber Senisi - CHP Istanbul Milletvekili Yaşar Nuri Oztürk. AKP iktidannı eleştirerek "Bunlann dinle bir ilgisi yoktur. Dini bir kis\e olarak kullanryorlar. Bakın gerçek yüzlerini tezkere olaylan ve Irak işgaünde nasıl gösterdiler" dedi. CHP Bahçelıevler îlçe Örgütü tarafindan, Soğanlı Işık Düğün Salonu'ndan düzenlenen toplantıya katılan Yaşar Nuri Öztürk, Türkiye'de özellikle sağ partilerin yıllardır dini siyasete alet ettiklerini savundu. Öztürk, " Yurttaşlanmızm dini duygulan okşanarak, din kullanılarak siyaset yapıhyor. Türkiye'de dinsel olaylar \e inançlar istismar ediliyor. AKP özelhkle bunu yapıyor" dedi. Öztürk, Diyanet îşleri Başkanlığı'nı da eleştirerek bu durumun Türkiye'de belli bir kesime hizrnet verdiğini söyledi. Yaşar Nuri Öztürk, CHP'nin muhalefeti gerektiğince yapamadığı görüşlerine katılmadığını belirterek "CHP, MecBs'te tezkereyi gecirtmedL 100 milletvekilmi iktidar partisinden ayınp oy kullandırmak her baba> igidin harcı değfldir" diye konuştu. Bahçehevler'deki toplantıya katılan CHP Genel Sekreter Yardımcısı ve Istanbul Milletvekili Mehmet Sev^en de konuşmasında, CHP'nin Türkiye'yi yönetecek kadrolannın ne yazık ki muhalefette kaldığım anımsatarak ülkemizi yönetmeye hazır olduklannı söyledi. CHP'li Ahmet Güryüz Ketenci ise ülkenin içine düştüğü sıkıntuun sağ iktidar yönetimlerinden kaynaklandığını belirtti. J ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Tayyç Erdoğanın tezkere muhalefeti nedeniyle kabineye almadığı eski Başbakan Yardımcısı Ertuğrul Yalçınbayır, AbduDah Gül'ün başbakanİığı sırasında asker gönderme ve bulundurma tezkeresinin Meclis'ten çıkması konusunda isteksiz oldugunu açıkladı. Dönemin Kültür Bakanı Hüseyin ÇeHk'in yerine vekâleten "ret" oyu kullandığını anlatan Yalçmbayu, tezkereyi imzalamamak için istifa etmek istediğini söyledi. Yalçınbayır, önceki gün Habertürk'te "Basm Kulubü" programında ilginç açıklamalarda bulundu. Hükümetin Meclis'ten geçiremediği ikinci tezkereyi imzalamak istemediğini, Bakanlar Kurulu toplantısında Başbakan Gül'e "tstifa ederim" dediğini anlatan Yalçınbayır, milletvekili olarak da aykın oy kullanabileceklerini deklare ettiklerini söyledi. Yalçınbayır, dönemin Başbakanı Gül'ün tezkere için milletvekillerine fazla baskı yapmadığını belirterek bu konuda isteksiz davrandığını ifade etti. Yalçmbayır, Erdoğan'm bir sohbet sırasında kendisine "Bu savaş çıkmasın. işte o zaman büyükbaş bir hayvam partinin önünde kurban edeceğün" dediğini aktardı. Yalçınbayır, ÎU Hukuk Fakültesi'nde okuduğu dönemde Amerikan deniz piyadelerinin Dolmabahçe kıyılannda denize döküldüğü 6. Filo karşıtı eylemlere katıldığını da açıklarken "O günden bu yana da fikirkrim niç değişmedi. Sosyal demokrat nitefiM biriydini. bu bizim muktesebatimızdır" diye konuştu. POLİTtKA GÜMJÜĞÜ HtKMET ÇETİNKAYA Irak Müzesi... Mezopotamya tarihinin belgeleri Bağdat'ta yağmalanırken ABD askerleri olup bitenleri sa- dece izliyor!.. Irak Ulusal Arkeoloji Müzesi, binlerce yıllık ta- rihi eserierle doluydu, daha düne dek... Asuriardan Babillere; Sümerlerden Medlere; Perslerden Akadlara kadar elli bin parça hey- kel, antika, seramik ve mermer sütun, işgalin ar- dından yağma edildi... Bir televizyon kanalında müzenin müdür yar- dımcısı Nabhal Amin'i dinledim... Amin, "170 bin antik eseriparçaladılar" deyip ekledi: "Çelik kapılan bile kırdı yağmacılar..." Gözü dönmüş yığınlar müzeyi harabeye çevir- mişler... Attın toplar çalınmış, heykellerin bazılan kınlmış... Tahrip edilen ve çalınan eserler çok kıymetli... Akad Kralı'nın bakırdan yapılmış 4 bin 300 yıl- lık büstünün gözleri oyulmuş, burnu ve kulakla- n kopanlmış... Yağmacılar mücevherieri, tarihi yazılan alıp gö- türmüş!.. Bir uygarlığın yedi bin yıllık tarihini tahrip eden- ler, çalanlar insan olabilir mi? Batı uygartığının temeline dinamit koyan in- sanlık dışı birdüşünce, şimdi Mezopotamya ta- rihini talan ediyor... Ne yazık ki herkes bu talana seyirci kalıyor!.. 1991 yılındaki KÖrfezSavaşı'ndada yerel mü- zeler yağmalanmış, binlerce eser çalınmıştı... Bu yağmanın arkasında kimler var? Elbet uluslararası tarihi eser kaçakçılan!.. Çaltnan eserierin bazılan alıcı bulacak. bulama- yanlar ise çöpe atılacak... Irak'ın tarihi zenginliğinin korunması içinyoğun bir çaba var, ama ABD ve Ingilizler bunu hiç umursamıyor... Müzenin çelik kapılarını kıran, eserleri çalan ya da parçalayanlara ABD askerleri seyirci kaldı!.. Yazık, çok yazık!.. Bir uygarlık, bir tarih yok edildi!.. Binlerce yıllık eserler yağmalandı!.. Kimse dur diyemediL • • • Irak'ta yağmalama giderek artıyor!.. Bankalar, müzeler, saraylarsoyuluyor... Yıne bir televizyon kanalında izledim... On beş yaşlarındaki bir çocuğun sırtında lava- bo vardı ve kameralara gülümsüyordu... Bir başkası halılan rulo yapmış götürüyordu... Bu arada işgalci bir ABD askeri, beş artı yaş- lanndaki çocuğa dolar uzatırken ağabeyi araya girdi: "Sadaka istemiyoruz!" Gerçekten Irak'ta bir insanlık dramı yaşanı- yor!.. Ama Saddam ve Baas Partisi'nin üst düzey yöneticileri ortalıktayok!.. Nerede bunlar? Katamı kanştıran, gerçekten bir türlü içinden çıkamadığım olay şu: "Saddam'ın askerleri, fedaileri, polisleri, bü- rokratlan nerede?" Yaklaşık üç hafta süren bombalama ve füze- ler Saddam'ın askerlerini yok mu etti ya da dün- ya kamuoyunun bilmediği bir pazarlık mı yapıl- dı? Irak'ın BM'deki temsilcisi Muhammed Du- ri'nin açıklamasını unutamıyorum: "Oyun bitti!" Oyunun kahramanları kimdi? Bush mu, Saddam mı? Basra'da, Ümmü Kasr'da, Nasiriye'de üç hafta direnen halk, Bağdat'ta niçin kılını kıpırdat- madı? Irak'ta yaşananlara, ABD'nin bile beklemedi- ği kolay bir zafer kazanmasına bir türlü akıl erdi- remiyorum... • • • Irak'ta bir istilaya alkış tutanlar, kanlı topraklar üzerinde 'çıkar hesaplan' yapanlar, Irak Ulusal Müzesi'ni yağmalayan çapulculargibi ahlaksız de- ğiller mi? Iraklı çocuklara bahşiş veren siyahi ABD as- keri, insanlığın dramını yansıtan görüntüler, ka- dınlann çığlıklan, yüreği delinmiş zavallılar 'küre- sel dünyanın' yeni yüzü müdür? Işgal tanklannm üzerinde ABD askerleriyle se- vinç çığlıklan atanlar utancın mı, yoksa özgüriü- ğün mü görüntüteridir? Siz karar verin!.. hikmet.cetinkaya ' cumhuriyetcom.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet Çetinkaya ABD'nin Kürt Kozu ve Bağdat'ın Çocukları Tüm kitapçılarda GUnizi Ydyıncılıh 0.212 5121172