Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 29 MART 2003 CUMABTESİ
HABERLER
Sivil toplum örgütleri, ormanlık alanlann satışma ilişkin anayasa değişikliğine tepkili
Orman talanınakılıfyasası
HIZLI ÇOLLEŞME TEHLlKESt
Yeşilalanlanmız
kırmızı alarm
veriyor
LATtFMUTLL*
. evcutyasaların
ormanlık alanları
horumaşa ve
geliştirmeyeyetmediği
açık Milletvekilleri
arasından, ormanlan
en az masrajla en çok
geliştirebileceğini
belirten, Orman Bakanı
olarak
görevlendirilmeli. Yok
ise bu göre\i dışardan
bir uzmana vermeliyiz.
Danıştay bir kez daha, Sanyer'de 160 hektarlık
ormanlık arazinin Koç Üniversitesi'ne tahsisinin,
anayasa ve yasalara aykın olduğuna karar verdi.
Bu üniversitenin, bu yerde temelini Cumhurbaşkanı,
merasimle ve büyük dileklerle atmıştı. tnşaat bitri,
öğrencıler yerleşti, geçen zaman içinde Türkiye'deki
üniversitelerin en iyileri arasına girdi, mezunlar verdi.
Şimdi ne olacak? Kanuna uymayan tahsıs iptal edildi:
Universite binalannı yıkıp yerine ağaçlar mı
dikeceğiz? Danıştay'ın bu karan uygulanırsa,
toplumun zarar göreceği açıkça görülüyor. Danıştay,
hükümetin hazırladığı yasa ve tüzük tasanlannı
inceleyerek görüşlerini bildiren ve idareye karşı açılan
davalara bakan yüksek bir yargılama organı olarak,
Cumhuriyet döneminde vatandaşlann ve devlette
çalışanlann güvencesi olmuştur. Bu davada
Danıştay'ın kendi düşünce ve görüşlerini dikkate
almadan karar verdiği anlaşılıyor. Yetkileri daha geniş
olsaydı, karar topluma yararlı olarak çıkabilirdi.
Örneğin kesilen ağaçlann on misli, hatta çok daha
fazla bir alana, yeni ağaç dikme ve onu yaşatma
cezası verilerek sonuçlandınlabilirdi.
Yasalar yeterslz
Yüzyıllar boyu örfı hukukla yönetildiğimiz için yeni
kanun koyma alışkanlığımız yok. Imparatorluk ve
Cumhuriyet döneminde sekiz yüz yıla yaklaşan süre
içinde bir kez evrensel yasalar çıkarmıştık. Yasa
çıkaran padişahımızı bütün dünya Kanuniadı ile
anmaya başladı.Kanuni"den sonra geçen üç asır
boyunca belirli ve kalıcı bir kanun çıkarmadık. Çünkü
Islam hukuku, padişahlann kanun yapma yetkisini
sınırlıyordu. Özel hukuk alanında padişahlann kanun
koyması söz konusu değildi. Tanzimat Dönemi'nde
alacaklı devletler, o zamana kadar bulunmayan. Ceza
Kanunu, Ticaret Kanunu, lcra fflas Kanunu, Noterlik
Kanunu ve diğerlerinin çıkanlmasını, şart
koşmuşlardı. fldnci değişim cumhuriyetin ilk
yıllannda yaşandı.
1926'da başlayan hulcuk
reformunda bu kez alan
genişletilerek kıta
Avrupası'nındiğer
ülkelerinden bazı yasalar
alınarakbize
uyarlanmıştı.
tnsanlann yapöğı
kanunlar uzun ömürlü
olmuyor. Toplumsal
yaşam çok hızlı değişiyor.
Zaman içinde
kanunlanmızı
güncelleştirmez isek onlar
yararsız, geçersiz, hatta
zararlı hale gelebılirler.
Mevcut yasalanmız
ormanlarımızı korumaya
ve geliştirmeye yetmiyor. Orman kanunlanmızın
himayesine aldığı orman köylüsü, ülkemizin en fakir
kesimini oluşturuyor. Ülkemizin yüzölçümünün
yüzde 26 sı orman alam sayılıyor. Bu alan ülkenin
dörtte birinden fazla, 20 milyon hektar. Bunun yansı
bozuk, yansı iyi vasıflı orman. Dahası, korumak ve
geliştirmek üzere ormanlan teslim alan kuruluş,
ormanlan geliştirmediği gibi, her yıl büyük zararlarla
karşımıza çıkıyor. Oysaki ona teslim edilen ormanlar
bizim üzerine titrediğimiz milli servetimiz. Orman
idaresi 50 yıl içinde ormanlann üçte ikisini kaybetti.
Ormanlar kırmızı alarm veriyor. Türidye hızlı bir
çölleşmeye doğru gidiyor. Ormanlarımızı işleten
Orman Bakanlığı ve Orman Genel Müdürlüğü'nün
vergi mükelleflerine getirdiği yük yılda 224 milyon
dolar. 10 milyon dekar ormanı işleterek elde edilen
gelir, on milyon dolan bulmuyor.
Bakanlar Kurulu sorunu çözebllir
Bu bakanlıkta ne olup bittiğine bir göz atarsak,
zarann nedenini görebiliriz. Orman Genel
Müdürlüğü'nün 27 Bölge Müdürlüğü, her bölgede iki
müdür yardımcısı, 8 şube müdürü ile şeflüder vardı.
12 Eylül bunun israf olduğunu gördü. Orman
BakârüığYnı kaldtfdı. Orman Genel Müdürlüğü.
Tanm Orman ve Köy fşleri Bakanlığı adında toplandı.
1987'den sonra oy avcılığı için eski teşkdlat yeniden
lcuruldu. Hem daha büyük bir kadro ile. Bugün IMF
yalnız orman için değil, Türkiye'deki tüm taşra bölge
müdürlüklerinin kapatılmasını istiyor.Türkiye bizim
yaşam alanımız. Bu ülkeyi çölleşmeden
kurtarmahyız. Orman Bakanı olacak değerli kişiye
şunu sormalıyız: Devlete yük olmadan, 20 milyon
hektar alanı işletirken her yıl ne kadar
genişleteceksiniz? Milletvekilleri arasından,
ormanlan en az masrafla en çok geliştirebileceğini
belirten. Orman Bakanı olarak görevlendirilmeli. Yok
ise bu görevi dışardan bir uzmana vermeliyiz.Aklın
yolu budur. Son söz: Koç Üniversitesi' nin,
binalannın yapımı için kesilen ağaçlann sayısının
katlan kadar ağaçlan, orman sayıldığı halde. bir çalı
bile bulunmayan alanlara dikmesini istemekten başka
çaremiz olmadığını unutmayalım. Bakanlar Kurulu
bu küçüi pürüzü ülke lehine çevirebilir. Aynca orman
idaresinin ve bakanlığının neden zarar ettiğini
sorabilir \e bu kuruluşu kâra geçirecek yasalan
Meclis'e sevk edebilir.
* Bilgi Üniversitesi ve VakıfBaşkanı
IŞIKKANSU
ANKARA-AKP hükümetinin
ormanlann satışına olanak tanı-
yan ve önceki gün Anayasa Ko-
misyonu'nda kabul edilen ana-
yasa değişikliği önerisinin orman
yıkımına yol açacağı, önümüz-
deki yaz aylannda orman yan-
gınlannı arttıracağı uyansında
bulunuldu. Kırsal Çevre ve Or-
mancıhk Sorunlan Araşürma Der-
neğı, değişıklıkle onnan yıkımı-
na yol açılacağını vurgularken,
Orman Mühendisleri Odası da
(OMÜ) bu girişımı "Dünyanın
akciğerlerine toplu inıha hareke-
ti" olarak nitelendırdı.
AKP hükümeti tarafindan ha-
zırlanan ve "orman talanına" ya-
sal kılıf içeren anayasa değişikli-
ği önerisi tartışmalara ve tepkile-
re neden oluyor. Kırsal Çe\Te ve
Ormancılık Sorunlan Araştırma
Derneği tarafindan hazırlanan ra-
porda, AKP'nin "500 bin hektar
• Kırsal Çe\Te ve Ormancılık Sorunlan Araştırma
Derneği yetkilileri, önümüzdeki yaz orman
yangınlanndaki olabilecek artışlardan iktidar ve Orman
Bakanı'nın sorumlu olacağı uyansı yaparken, Orman
Mühendisleri Odası yasayı, "Dünyanın akciğerlenne
toplu imha hareketi" olarak değerlendirdi.
orman arazisinin metrekaresi 5
dolardan saülarak 25 miNar do-
lardde eüne" hedefınin orman yı-
kımına neden olacağı kaydedildi.
'Savlar tutaraz'
Anayasa değişikliğine gerek-
çe olarak gösterilen "Orman ni-
tetiğini yitiren yerler saülacak"
savlannın futarsız olduğu belirtı-
len raporda, şu görüşlere yer ve-
rildi: "Herhangi bir yerin üzerin-
deki ağaç ve ağaççıklar herhangi
bir yolla kaldınlabilir ya da doğal
nedenlerteortadan kalkabilir an-
cak kendisj kaldınlamaz, Nitetigi-
ni tümüyle değiştirebilmesiise an-
cak insan efiyie gerçekleştirilebi-
lir.. Eğer dönüştürülmüşse, bu da
aynı yasaya göre bir suçtur. Dola-
ytaylada •orman nıteliğıni tam ola-
rak yitirmış'sayılanyerleriçin ya-
püması gereken işiem vardır; es-
kiden orman olan bir yeri bu du-
ruma getirenleri ctzalandmnaktır,
ödüllendirmek değiL Ne var kt
şimdilerde, öncekilerden çok da-
ha kapsamlı olarak gündemi ge-
tirilen 'bu gibi yerleri kullanıcı-
lanna satrna' yaklaşnnıyla sorum-
lular ödüllendirilıniş olmaktadır.
Bu ödüllendirme başkalannı da
özendirecek. orman yıkımlannın
önüne geçilemejecektirr
Kırsal Çevre ve Ormancıhk So-
runlan Araşnrma Derneği 'ninOr-
AKPnin "500 bin hektar ornıan
ararfsininımtrekareâ5
mancılık Özel Ihtisas Komisyo-
nu ve Ulusal Ormancılık Progra-
mı'nda da, anayasa değişikliği
önerisinin "orman yıkunı" anla-
mına geleceğine \-urgu yaptı. Ya-
sa ya da anayasa değişikliğinin
gündeme geldiği dönemlerde or-
man yangınlanndaki artışa da dik-
kat çekilen raporda özetle şu uya-
nlaryeraldı:
Yangm uyansı
"Orman yangınlannnı, orman-
laria ilgili hukuiksal tarüşmalann
gündeme getirildiği ve bu türden
açıklamalann rastgele yapıldığı
ydlarda doruğa çıkmaa da ger-
çeği açıkhkla oıtaya koymakta-
dır. 1950-1977 dönenıinin seçim,
orman yasası değişikliği gibi tar-
üşmalarm gündemde olduğu yü-
laruıdaki ortalama yangın sayısı
ve yanan alan genişfiği; aynıdö-
nemin butürdenyasal düzenkme-
lerinyapdmadığıöteki 14>ihnaitş-
kin ortalama değeıierinden sıra-
sıyla 1.86-3.54-1.93 kat daha bü-
yüktür." 1961 ve 1982 anayasala-
nnda "Ormanlann tahrip edffl-
mesine yol açan siyasi propagan-
da yarHİamaz" hükmüne yer ve-
nldığı arumsatılan raporda, Orman
Bakanı Osman Pepe'nin, mutla-
ka ormanlann satışına yönelik
açıklamalannın "açıkça suça teş-
vik" olduğu vurgulandı.
Toplu imha'
OMÜ tarafindan yapılan açık-
lamada da, AKP hükümetinin
kaynak yaratabilmek için "tüm in-
sanlann gelecegi olan dünyanın
akciğerlerini tophı imha hareke-
tine" giriştiği vurgulandı.Öneri-
de, "Devtetormanlan kanuna gö-
re, devletçe yönetiür ve işletiür"
hükmüne "veişfeöirlir'' ıbaresi ge-
tırilerek, ormanlann özel kişi ve
kuruluşlara devredılmesinin yo-
lunun açıldığı vurgulandı.Orman-
lann da 49,99 yıllığına kıraya ve-
rilmesınin yolunun açılacağı be-
lirtilen açıklamada, bu yolla or-
manlann talan edileceğınin açık-
ça ortaya çıktığı ifade edildi.
AKP'nin atamalannda yasalara karşı 'esnek' isimler öne çıkıyor
Türban sorunu okulda çöziüecekBARIŞDOSTER
AKP hükümetinin parti taba-
nından gelen baskılar nedeniyle,
türban sorununu. okullarda çöz-
meye çalışacağı öne sürüldü.
Başbakan Recep Tayyip Erdo-
ğan'ın, öncelikli gündem madde-
leri arasında olmadığını açıkladı-
ğı türban sorunu. parti yönetimi-
ni, taban karşısında güç durum-
da bırakınca, kimi AKP'li yöne-
ticilerin. "Bu mesele TBMM 'de
çözühnüyor. Biz de bu işi yerinde,
okullarda çözelim. Çözmeje ya-
nasjnayan yöneticiler için de ge-
rekeni yapahm" düşüncesini or-
taya attıklan ifade edildi.
Tayin ve sürgünlerde bu doğ-
• İstanbul'daki çeşitli ilçelere milli eğitim müdürü
atanırken, iktidara yakın isimler seçilmesinin temelinde
bu ilçelerdeki imam hatip okullan olduğu belirtiliyor.
rultuda hareket edildiği, türbana
karşı yasalan uygulayan yöneti-
cilerin etkisiz kılınmak istendiği
belirrildi. îstanbul'da Kartal, Pen-
dik, Maltepe ve Kadıköy ilçele-
rine milli eğitim müdürü atanır-
ken, AKP'ye yakın isimlerin ter-
cih edilmesinin temelinde yatan
bir başka gerçeğin de, bu ilçeler-
deki imam hatip okullan olduğu
vurgulandı.
Üç imam hatip lisesi olan Kar-
tal'ın AKP'liler tarafindan özel-
likle önemsendiği ifade edilerek,
çok sayıda AKP'li yöneticinin
çocuklarının, Kartal Anadolu
İmam Hatip Lısesi'nde eğitim
gördüğüne dikkat çekıldi.
Niğde'de 'garip' atama
Daha önce soruşturma sonucu
Beykoz'dan Adalar'a atanan Ze-
ki Gürsul. Kadıköy Ilçe Milli
Eğitim Müdürlüğü'ne atanırken,
ABD'de yaşayan Fethullah Gü-
len'e yakınlığıyla bilinen Bahat-
tin Gök de, idari yargı karanyla
Pendik Ilçe Milli Eğitim Müdür-
lüğü'ne döndü.
Niğde'nin Atatürkçü görüşle-
riyle bilinen Milli Eğitim Müdü-
rü YaşarSezgin ise, vekâleten yü-
rüttüğü görevinden alındı. Yeri-
ne, Merkez İmam Hatip Lise-
si'nde DinKültürüveAhlakBil-
gisi öğretmeni olan Hahl Ibra-
him Vaşar vekâleten atandı.
Mesleki kıdemi, Sezgin'e gö-
re çok daha az olan Yaşar'ın, AKP
Nığde ll Başkam'nın kız karde-
şıyle e\li olduğu. 1998-99 döne-
minde türbana olan yaklaşımı ne-
deniyle, 3 Kasım seçimleri önce-
sinde de AKP'lileri okulunda top-
lamak ve parti propagandası yap-
makla suçlandığı için soruşturma
geçirdiği öğrenildi.
DÜZELTME
Nüfus kayıtlanna Nevım olarak yazılan adun Ka-
dıköy3 AshyeHukukHâkiınlığı'ndenvenlen28 22003
tanh ve 2003 116-165 sayılı karar ile NEVİN olarak
düzeltilmiştir.
llan olunur. NEVİN ULAŞ
SİVAS 2. ASLtYE HUKUK
MAHKEMESrNDEN
2002 507-2003 134K
Davaci Alaeddin Ercanlı tarafindan davalı Fatma
Ercanlı aleyhine açılan boşanma davasında venlen
kararda. Tüm aramalara rağmen adresı tespıt edilme-
yen ve gıyabında venlen boşanma davasında Sivas
merkez Ferhatbostan Mahallesı cılt no 15. kütük sıra
no 36O'ta nüfusa kayıtlı Mustafa ve Meviüde oğlu
8.5.1939 doğumlu Alaeddin Ercanlı ile ayru hanede
nüfusa kayıtlı bulunan Recep ve Hatıce kızı 9.2.1944
doğumlu Fatma Ercanlı'nın medenı kanun 166 11
maddesı gereğınce boşanmalanna karar venldığı ılan
olunur. Basın: 14253
BİLECİK SULH HUKUK
MAHKEMESt'NDEN
Esas No: 2002 125 Karar No: 2003 88
Da\acı Erol Ekşı vekılı tarafindan da\alılar Ercü-
ment Kemal Özoğul. A\şe Canan Özoğul, Murat A>-
taç Özoğul \e dahılı da\alı '»'aşar Özoğul aleyhlenne
açılan ortaklığın gıdenlmesı davasınm yapılan yargıla-
ması sonunda; Mahkememızın 2^.02.2003 tanh ve
2002 125 E. 2003 88 K savılı karan\la davanın kabu-
lü ile Bılecık ılı Merkez. Jstıkla) Mahallesı. Ardıçlık
mevkıı. 116 ada, 39 pafta. 35 ve 39 parsel sayılı taşın-
mazlann üzenndekı ortaklığın satılarak gıdenlmesıne.
hıssedarlara tapudakı paylan oramnda paylaştınlması-
na karar venlmıştır.
Tüm aramalara rağmen bulunamayan davalılar Er-
cüment Kemal Özoğul. Ayşe Canan Özoğul. Murat
Aytaç Özoğul ve dahilı davalı Yaşar Özoğul'a karar
teblığı venne kaım olmak üzere ılanen duvurulur Adı
geçenlerın ılan tanhınden ıtıbaren 8 gün içerisınde ka-
ran temyız edebıleceklen. aksı takdırde karann kesuı-
leşeceğı ılanen tebhğ olunur. 20.03.2003
Basın: 14384
ALANYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEİN
Dosya No. 2002/839
Davacı Ganime Daştan tarafindan mahkememize açılan gaiplik davasının yapı-
lan yargılaması sırasında ilan )apılmasına karar verilmekle,
Bayburt ilçesi. Göldere Kö\ü. 0086 Cilt. 0004 Kütük Sıra No'da nüfusa kayıtlı
Mütahip ve Ganime'den olma 31 10.1974 d.lu Canan Daştan 7 12 1989 tanhın-
den bu yana sağlığından ve ölümünden haber alamadıklannı. ölümüne muhakkak
gözü ile bakıldığını ıddia etmiş olup adı geçen Canan Daştan'ın nerede bulundu-
ğunu veya ölmüş ise hangi tarihte vefat ettiği hususlannda bilgi ve du>"umlan
olan kışilerin ilanı müteakip üç ay içinde mahkememizin 2002/839 esas sayılı
dosyasına bilgi verilmesi hususu ilan olunur Basın: 14362
DENİZLt 3. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
EsasNo: 1997/253 Karar No: 2001/784
Davacı Vakıflar Genel Müdürlüfü'ne izafeten \akjflar Bölge Müdürlüğü vekili ta-
rafindan davalılar Esat llhan, Fatma Küçükadam, Hunye Kınşçı mırasçılan, vd. aley-
hine mahkememızde açılan kamulaştırma bedelının arttınlması davasının yapılan yar-
gılaması sonunda mahkememızden verilen 12 10 2001 tanhli karar da%acı vekılı tara-
fından verilen 17.5.2002 tanhli dilekçe ile temyiz edtlmiş, ışbu temyiz dilekçesi Ali
ve Huriye'den olma, 9.1.1941 d.lu Denizli merkez kiremitçi Mahallesı nüfusuna kayıt-
lı, Dükkânönü Mahallesı lstıklal Caddesı No. 62 Kat. 7 D 18'de mukim iken adresin-
den taşınan davalı Erol Kırışçi'ye tebliğ edilemedığınden 7201 sayılı yasanm 28.
maddesine göre ılanen tebliğı gerekmektedır
llan tarihinden ıtibaren 10 gün içerisınde temyıze cevap vermesı, aksı takdirde dos-
yanın yargıtaya gönderileceğı ılanen tebliğ olunur Basın: 14400
İSTANBUL 11. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN
Dosya No: 2002 799
Davalı: Ismaıl Zafer Beyazlıoğlu, Valı AJcı Cad. No: 35/2 Çınarcık-Yalova
Mahkememize davacı Zühal Beyazlıoğlu vekılı Av. Cuma Hamiş tarafindan davalı
Ismail Zafer Beyazlıoğlu aleyhine açılan boşanma davasının yapılan dunışması sıra-
sında venlen ara karan uyannca.
Bıldınlen adreste bulunamadığınız davetiyeye verilen meşruhattan ve zabıta tahki-
katından anlaşılmakla. dava dilekçesi ile dunışma gününün ilanen tebliğine, duruşma-
nın 13 5.2003 gûnü saat 10.30'a bırakılmasına karar venhruştır. Davaya 10 gün içinde
cevap vermenız, belli edilen gün ve saatte mahkemede hazır bulunmadıgınız veya bir
vekıl tarafindan temsıl edılmedığınız takdrrde tahkikat ve yargılamaya yokluğunuzda
devam edıleceği ve hüküm verileceğı ihtar olunur. (213 ve 377. mad.)
Tebliğ makamma kaim olmak üzere dava dilekçesi ve dunışma günlü davetiye teb-
lig ve ilan olunur. 26.3. 2003 Basın: 14588
CUMARTESİ
YAZILARI
ATAOL BEHRAMOĞLU
Yeni Ortaçağın Saldırısı
Umutla başlayan yeni bin yıl, utançla, kederle,
acıyla sürüyor. Bugün artık birçok kişi gibi ben de,
ikizkulelerfaciasının gerisinde, Irak'asaldıran güç-
lerin en azından parmağının bulunduğunu düşü-
nüyorum... öylesine ileriye dönük bir planhlık ve
öyle ince hesaplanmış bir acımasızlık, eski orta-
çağın değil yeni ortaçağın ürünü olabilirdi ancak...
• • •
Neden yeni ortaçağ? Soruyu yanıtlamak için
önce eski ortaçağın ne olduğunu anımsamamız ge-
rekiyor. Eski ortaçağ, özetle, aklın değil dogmanın
egemenliğidir. Rönesans ve hümanizmle aşılan
eski ortaçağ, insanların akıldışı inançlar ve buyruk-
laria yönetildiği, karanhk içgüdülerce yönlendiril-
diği bir dönemdir. Tıpkı bu gün, Ortadoğu'da,
Amerikan-lngıliz askerlerinin, birer robotmuş gibi
yönlendirilip yönetildikleri gibi... Bu insanlann be-
yinleri açılıp incelense orada aklın ışığıyla karşılaş-
mak olasılığı çok düşüktür. Onun yerine, önyargı-
lar, hayvanda da bulunan içgüdüler ve ancak bir-
takım uzmanhk bilgileri bulunabilecektir... Çünkü
yeni ortaçağ, bu yeni robot-ınsanı, bu yeni sürü in-
sanını yaratmayı başardı... Ve bu yeni robot-yara-
tık eski ortaçağ insanından çok daha geri ve teh-
likeli... Çünkü daha donanımlı, daha kibirii, acı-
masızlığında daha duyarsız...
• • •
TVekranlarındaki "tutsak" Amerikalı askerierin
görüntüleri belleklerden uzun süre silinmeyecek...
Şaşkınlık, korku, yabancılık ve baştan aşağı birza-
vallılık... Sanki bilgisayarlannda savaşçılık oynar-
ken beklenmedik bir şey olmuş, kendilerini zaman
tünelinin başka bir bölümünde, gerçekliğin karşı-
sında buluvermişler... Dangıl dungul Ingilizcesiyle
soru soran Arap bu zavallı robot-yaratıklardan çok
dahahakiki...Mavzerkurşunuylahelikopterdüşür-
düğü söylenen ya da bunu yaptığına inanılan yaş-
lı köylü, bir bilgisayar oyununun kuklası ya da bir
karton film yaratığı değil, gerçek bir efsanenin kah-
ramanı... Bizim yaşadığımız coğrafyada efsanele-
re hâlâ inanılmaktadır. çünkü bu hayat, tüm yok-
sulluğuna karşın hâlâ efsaneleryaratabilecek can-
lılıkta ve hakikiliktedir...
• • •
Ortadoğu'ya, yoksul ülkelere uygariığı, eğitimi,
gelişimi, tutsak Amerikalı askerin TV'deki görün-
tüsünde simgelenen bu yeni ortaçağ yaratığı mı
getirecek? Yoksa sözlerinden, suratlanndan yalan,
sahtecilik, siniklik akan başkanları, başbakanlan,
masum insanlann kanı akmadayken gelecekteki
yatınmlarının bilançosunu şimdiden hesaplayan
yatınmcıları mı? Ya bu insanlann bizdeki yandaş-
lanna, destekçilerine, yardakçılanna, kendi akılla-
rını herkesin aklından üstün sayan "sömürge ay-
dınlan"na, yeni mandacılara ne demeli? Irak'taki
hiç beklemedikleri direnişin onlan ne kadar üzdü-
ğünü, ama yeni ortaçağın kaçınılmaz zaferinden
umutlannı kesmediklerini tahmin edebiliriz...
• • •
Üstün teknolojiyle donanmış yeni ortaçağın za-
feri gerçekten kaçınılmaz mı? Böyleyse eğer. bu-
na insanlığımızın sonu da diyebiliriz... Fakat in-
sanlık, böyle bir sonu, hiç değilse henüz hak et-
miyor... Eski ortaçağa son veren hümanizm ve
kuşkusuz ki onun bir aşaması olan toplumsalcı dü-
şünce ayağa kalkar ve halkın hâlâ efsaneler yara-
tabilme yeteneğıyle güç biriiği yapmayı başarabi-
lirse, yeni ortaçağın kendi karanlığında boğulma-
sı pek de güç olmasa gerek...
ataol b@cumhuriyet.com.tr.
Faks:(0212)513 85 95
Kıymetli kardeşim
Sinema yazarı, televizyoncu
ERMAN ŞENER'İ
kaybedişimizin 1. yılında
takdirle ve özlemle anıyor,
ışıklar içinde yatmasını diliyorum.
Prof. Dr. CÜNCÖR $ATlROĞLU
KOOP-C'DEN DUYURU
Kooperarifimizin genişletilmiş Y'önerim Kurulu
toplantısı 30 Mart 2003 Pazar günii saat 14.00'te
AR.MADA OTEL'de
(Adres: Ahırkapı Sok. No: 24 Cankurtaran-tst.)
yapılacaktır.
Kooperatifın tüm ortaklarına açık olan bu
toplantıya katılmanızı; göriiş, öneri ve
eleştirilerinizle katkı koymanızı önemle duyururuz.
Koop-C Yönetim Kurulu
TÜRKİYE - AVRUPA VAKFI'NDAN
DUYURU
Türidye - Avnıpa \"akfı Bınncı Olağan Müte\ ellı He\ et Top-
lantısı 5 N'ısan 2003 (Cumartesı) günü saat 14 OO'te The Mar-
maraOtelı Opera Salonu'ndatoplanacaktır Nısap sağlanama-
dığı takdırde toplantı 12 Nısan 2003 (Cumartesı) günü aynı
saatte, aynı yerde yapılacaktır Toplantı gündemi aşağıdadır
1. Açılış. Başkanın konuşması \e sa\gı duruşu.
2 Konuk konuşmacı.
3 Dıvan seçımı.
4. Çalışma Raporu'nun okunması.
5 Denetım Kurulu Raporu'nun okunması.
6. Raporlar üzenne görüşme ve aklama.
7. Yeni dönem faah\et programı.
8. Yıllüc bütçenın okunması \e görüşülmesı,
9 Seçımler.
10 Kapanış.
ŞİŞLİ 4. ASLİYE HUKUK
HÂKİMLİĞİ'NDEN
Dosya No 2002 1 ^50
Davacı Bırsen Erdem vekılı Av Murat Cano tarafin-
dan açılan gaıplık da\asmın yapılan duruşmasında. Bay-
burt Merkez Kıratlı Köyü, Cılt 117, Hane. 18'de nüfusa
kayıtlı bulunan da\acınm eşı Selamı Erdem'ın ka>ıp ol-
duğu ve kendısınden bir haber alınamadığından bahısle
gaıplık karan talep edılmış olmakla. Yukanda adı vazılı
Selamı Erdem hakkında bılgı ve malumatı olanların bu
gazetenın yavın tanhınden ıtıbaren 6 a\ içinde gerekli
bılgı ve malumatlannın Şışlı 4 Aslıye Hukuk Mahkeme-
sı'nın 2002 1750 esas savılı dosvasına bılgı vermelen
hususu MK'nın 33. maddesı ve müteakip maddelen gere-
gınce ılan olunur 3.3.2003 Basın 14520