Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 29 MART 2003 CUMARTES
HABERLER
DUNY4DA BUGUN
ALİ SİRMEN
'Savaşa Hayır'
Demenin Yaşı Kaç?
Nazi Almanyası'nın Condor Birlikleri, 1937
yılında faşist Franco güçlerini destekiemek
için, Bask kenti Guernica'nın pazaryerini
havadan bombaladılar.
Saldırganlar o gün, pazar kurulacağını
biliyorlardı. Amaç, sivil halkı kınp yıldırmaktı.
Nazi Almanyası 2. Dünya Savaşı'nın provasını
yapmaktaydı.
Pablo Picasso'nun bu olayı konu alan ve
artık, demokrasiye dönmüş olan ülkesinde
bulunan (uzun yıllar New York Modem Sanatlar
Müzesi'nde durmuştu) tablosu Guernica,
savaşın dehşetini ve bütün canlılar üzerindeki
korkunç etkisini gösteren bir başyapıttır.
Orada savaşın büyük küçük, boğa, at, ak
güvercin, kadın, çocuk, erkek ayırmadan
herkesi aynı şiddetle vuran bir ölüm makinesi
olduğunu tüyleriniz ürpererek görürsünüz.
Evet savaş, hele hele çağdaş teknolojinin
vardığı aşamada kullanılan silahlarla ayırım
yapmadan herkesi eşit vurur. Artık cephe
gerisi yoktur.
•••
Bu durumda herkesin, mesleği, cinsiyeti, yaşı
ne olursa olsun, yaşamı savunmak ve savaşa
"hayır" demek hakkı vardır.
Bu hakkın yaş sınırı yoktur. Olsa olsa, insan
büyüyüp kemale erdikçe, bu hak bir ödeve
dönüşür.
Türkiye bir yaş haddi ülkesidir.
Yaş haddinin sınırlanna uymayanlara hemen
haddi bildirilir.
Yıllar yıllar önce Galatasaray Lisesi'nin 11.
ya da 12. sınıfında iken, arkadaşlarımız
karatahtaya "Kıbns Türktür" yazmıştı.
Sosyoloji öğretmenimizin, bu yazıya bakıp
bize verdigi nasihatı hiç unutmadım.
- Onu büyüklerimiz biiir, siz buna kanşmayın!
demişti.
Ne garip, 15 yıl sonra, Kıbns harekâtı
olduğunda, o yazıyı yazan arkadaştan daha
da gençleri can verdiler.
Her şeyi büyüklerimiz biliyordu, ama
küçüklerimiz can veriyorfardı.
Büyüklerimizin bir haJt bilmediğini yaşayarak
öğrendik.
Biz yine şanslıydık. Dolabında Nâzım'ın
şiirleri ve komünizm hakkında yazılar bulunan
bir gencin hayatı karartılmıştı.
• • •
Ankara'daki Toygar Börekçi llköğretim
Okulu'nun 3. sınıf öğrencisi Merve, sınıf ve
koridor duvarlarına "Savaşa hayır" pankartı
asmış.
Ve de kıyamet kopmuş....
Müdür, neyse ki, öğrenciyi değil, bu davranışa
engel olmayan öğretmeni müfettişlere şikâyet
etmiş, teftiş yapılmış.
Halil Ibrahim Dedelek şikâyet nedenini
şöy\e açıklıyor:
- Çocukların kafalarına böyle şeyleri
sokmayın.. bu bir propagandadır...
"Savaşa hayır", "ölüme hayır" demek,
yaşama selam çakmak, sevgiye kucak açmak
demektir.
Bu bir propaganda mıdır Sayın Dedelek?
"Savaşa hayır!" propagandadır da, "Bayrağı
bayrakyapan al kandır I toprak eğer uğrunda
ölen varsa vatandır" şiiri, sağlıklı eğitim midir?
Hemen belirteyim, ben bu şiiri Merve'nin
yaşında öğrendim.
Savaşa hayır demek, yaşamı ve hakça
paylaşımı övmek propagandadır da, marşlaria
yetişmek mi sağlıklı eğitimdir?
Işte Sayın Dedelek, sizin sağlıklı eğitiminizle
yetişen kuşaklarınız ve de vardıkları yer!
Şimdi bir şey sormak istiyorum, Sayın
Dedelek'e ve de Milli Eğitim'in bütün
sorumlulanna:
- Beyler "Savaşa hayır" demenin yaşı kaç?
- Hangi yaşta ve hangi koşulda, "Ölüme evet"
diyen sizlere karşı özgürce "Ölüme hayır",
"Yaşama evet" diye bağırabileceğiz?
Eğer ölüme evet ise insanlık ve vatanseverlik,
izin verin de biz almayalım!..
Karanlık günlerin tanığı
Burhan Karadeniz
yaşammı
DıYARBAKIR(Cum-
huriyetBürosu)-Güney-
doğü'dal990'lıyılllarda
gazetecilere yönelik sal-
dınlardan yaralı kurtulan
tek kişi olan Burhan Ka-
radeniz, Almanya 'da ya-
şamını yitirdi. Karade-
niz'in cenazesi dün Di-
yarbakır'da kitlesel bir
katılımJa toprağa verildi.
Burhan Karadeniz,
1973 yılında Diyarba-
kır'da dünyaya geldi. Şe-
riatçı terör örgütü Hiz-
bullah, Karadeniz'in mes-
leğe başladığı sıralarda
faili meçhul cinayetlere
başladı. 199 l'degazete-
ciliğe, kapatılan Yeni Ül-
ke gazetesinde adım atan
Karadeniz, o günlerde he-
men her gün yaşanan fa-
ili meçhul cinayetlerin
yanında, meslektaşlan-
nın da saldınlar sonucu
öldürüldüğunü yazdı.
Karadeniz daha sonra
yitirdi
yine kapatılan Özgür
Gündem gazetesinde
mesleğine devam eder-
ken birçok kez ölüm teh-
didi aldı. 5 Ağustos
1992'de sabah erken sa-
atlerde yalnız başına evin-
den gazete bürosuna doğ-
ru yürüyen genç gazete-
ci saldınya uğradı. Arka-
sından yaklaşan bir kişi
ensesine tek kurşun sıka-
rak kaçtı. Vücudunun bü-
yük bölümü felç olan Ka-
radeniz 'in tedavi için
yurtdışına gönderilmesi-
ne dönemin Sağlık Ba-
kanı YridmmAktunayar-
dımcı oldu. 10 yıldır Al-
manya'nın Bochum ken-
tinde yaşamını sürdüren
Karadeniz, evinde ölübu-
Iundu.
Karadeniz'in cenazesi
dün uçakJa Diyarbakır'a
getirildi ve Mardinkapı
Mezarlığı 'nda toprağa ve-
rildi.
Dağyanı Köyü mezrasına düşen Tomahawk nedeniyle hava sahasından fîize geçişleri durduruldu
Şanlıurfa'ya üçüncüfüze• Şanlıurfa'nın Birecik
ilçesine bağlı Özveren Köyü
ile Viranşehir'e bağlı Ayaklı
Köyü yakmlarma 23 Mart
günü iki füze düşmüş, olayda
ölen ya da yaralanan
olmamıştı.
ŞAMJURFA (Cumhuriyet) - Şan-
lıurfa'da, Birecik ve Viranşehir'in
ardından Tomahawk olduğu belırti-
len patlamamış bir füze de merkeze
bağlı Dağyanı Köyü Büyük Mürdesi
mezrasına 4 ana parça halinde düştü.
3. füzenin düşüş nedeninin anlaşıl-
masına kadar Türk hava sahasından
füze geçişleri durduruldu.
Dün sabah saatlerinde, Dağya-
nı'na bağlı Büyük Mürdes mezrasın-
daki vatandaşlar "Alo 156 Jandar-
ma"yı arayarak, mezralarına füze
düştüğü yolunda ihbarda bulunduJar.
Bunun üzerine olay yerine giden
jandarma ekipleri, mezranın 300
metre batısında ekili araziye, yakla-
şık 1 kilometre çapında bir alana ya-
yılmış 4 ana parça halinde patlama-
mış füzeye ait olduğu tahmin edilen
parçalar düştüğünü belirledi. Füze-
nin dün Akdeniz'den ateşlenen 20
Tomahawk'tan bıri olduğu tahmin
Mezranın 300 metre
batısında ekiti araziye,
yaklaşık 1 kilometre
çapında bir alana
yayılmış 4 ana parça
halinde, patiamamış
füzeye ait olduğu
tahmin edilen
parçalar düştü.
Füzenin dün
Akdeniz'den ateşlenen
*;-olduğu tahrain
edJhyor.
ediliyor. Jandarma ekipleri çevrede
güvenlik şeridi oluşturdu, olay yeri-
ne kimse yaklaştınlmadı.
Yetkililer füzelerle ılgili Adana In-
cirlik Üssü'den uzman ekip beklen-
diğini söylediler.
Tarlasına füze parçaları düşen
köylülerden Ahmet Çakır, Şanlıur-
fa'ya 57 kilometre mesafedeki mez-
ralanmn uzennde sabaha kadar çok
sayıda uçak geçtiğini ve köylülerin
gürültüden uyuyamadığını belirterek
şunJan anlattı: "Yere doğru, ateşlen-
miş dinamit fitili gibi bir ışık hızla
düştü. Daha sonra bazı yerierden kı-
vücımlar gördüm. Parçalar benim
130 dönümiük hububat ekili arazime
düştü. Çok korktuk. Çünkü bir süre
önce Birecik ve Viranşehir'e Toma-
havvk füzesi düşmüştü. Parçalara faz-
la yanaşmadık, kimyasal bir şey olur
diye korkruk."
Radyoaktif şüphesi
Dağyanı Köyü Muhtan Mustafa
Karakuş da parçalann sabaha karşı
düştüğünü, yaklaşık 15 parça gördü-
ğiinü belirterek, durumu hemen gü-
venlik güçlerine bildırdıklerini söy-
ledi. Şanlıurfa'nın Birecik ilçesine
bağlı Özveren Köyü ile Viranşehir'e
bağlı Ayaklı Köyü yakınlanna 23
Mart günü iki füze düşmüş, olayda
ölen ya da yaralanan olmamıştı. Vi-
ranşehir'e bağlı Ayaklı Köyü yakın-
lanna düşen güdümlü merminin
"radyoaktiir madde içerip içermedi-
ği inceleniyor. Kanserle Savaş Da-
iresi Başkanlığı. Türkiye Atom
Enerjisi Kurumu'na (TAEK) bir yazı
yazarak, Ayaklı Köyü yakınlanna
düşen füzenin radyoaktif olma ihti-
mali bulunduğunu belirterek, konu-
nun incelenmesini istedi.
Pışişleri: ABD durdurdu
Dışişleri Bakanlığı Sözcü Vekili
Hüseyin Diriöz, Türkiye topraklanna
bir füze daha düşmesi üzerine
ABD'nin Türkiye üzerinden füze
atışını geçici olarak durdurduğunu
bildirdi. Türk toprakJanna daha önce
düşen iki füze sonrasında da benzer
sürecin yaşandığını belirten Diriöz,
Türk hava sahasının açık olduğunu
vurguladı. Diriöz, basını bilgılendir-
me toplantısında, 3 Amerikan savaş
uçağının önceki gün Incirlik'e mec-
buri iniş yaptıklanm doğruladı.
Kuzey irak
Yardımkr
karaborsaya
düştü
FERİTDEMtR
TUNCELİ-Kuzey
Irak'ta Celal Talabani ile
Mesud Barzani'ye bağlı
peşmergeler kendi
halkını sıkıntıya sokuyor.
Irak'a saldınyla birlikte
Kuzey Irak'taki halkın
durumu da giderek
kötüleşiyor. Bölgede
temel gıda
malzemelerinin yam sıra
UNICEF ile Avrupa'daki
çesitli kuruluşlann
gönderdiği yardım
paketleri halka
ulaşmıyor. Ilaç, süt ve
bisküviler dükkânlarda,
eczanelerde ve
karaborsada yüksek
fıyata satılıyor. Yardım
kuruluşlannın hastaneler
için gönderdiği aletlerin
ıse kaçak yollardan
Iran'a götürüldügü
belirtiliyor. Yardım
malzemelennın
peşmergeler tarafindan
piyasaya verildiği ileri
sürülüyor. ABD
Başkanı'na 23 Kongre
üyesinin gönderdiği
mektubu önce medya
mensuplanna dağıtan
peşmergeler, halkı
Türkiye ve Türk askerine
karşı kjşkırtmak için
Erbil, Süleymaniye,
Zaho ve Dohuk'ta
binlerce bildiri dağıttı.
Mektupta, Türk
ordusunun Kuzey Irak'ı
istila etmek üzere
girmeye hazırlandığı
ifadesine yer veriliyor.
ÎĞNELİ FIRÇA ZAFERTEMOÇtN
İlhan Selcuk EÜ'de konustu:
Irak'tan sonra
sıra kimde?
Gazetemiz Imtiyaz Sahibi ve Yayın Kurulu
Başkanı verdiği konferansta Amenka'nın Irak
operasyonunun, yeni bir dünya imparatorlu-
ğıı amacı taşıdığını vurguladı.
tZMtR (Cumhnriyet Irak savaşı mı yoksa Tür-
Psikolojik
savaşı
gazeteler
yapıyor
tSTANBUL (AA) - Türkiye Gazete-
ciler Cemiyeti (TGC) Başkanı ve ga-
zetemiz yazan Orhan Erinç, gazeteci-
lerin, şiddeti haklı gösterecek ve kış-
kırtacak yayın yapamayacağını belir-
terek "Bugün görünen veya göriinme-
yen iki savaş var. Biri topla tüfekle ya-
ptfryor. Biri psikolojik savaş. Bunu da ga-
zeteler yapıyor" dedi.
TGC Basın Senatosu, IVecmiTanyoIaç
başkanlığında Burhan Felek Spor Salo-
nu'nda bir araya gelerek "TürkryeGaze-
tecfleri Hak ve SorumhılukBildirgesi kap-
sanunda savaş ve gazetecinin yaklaşunı"
ile "IşGüvencesi Yasasj'nın ertelenmesi-
nin sonuçlan" konulanm ele aldı. Top-
lantıda konuşan TGC Başkanı Erinç, bil-
dirgede yer alan gazetecinin görev tanı-
mına işaret ederek gazetecilerin şiddeti
hakJı gösteremeyeceğine dikkat çekti.
Iş Güvencesi yasa tasansına da deği-
nen Erinç, söz konusu yasarun 5953 sa-
yılı yasa kapsamındaki gazetecilerede
uygulanacağı hükmünün eklendiğini
anımsattı. Ertelenen yasarun, 1475 sayı-
lı Iş Yasası'nın içine ekJenmek istendi-
ği, bunun da gazeteciler açısından birta-
kım sakıncılar doğuracağını söyledi.
Ege Bûrosu) - Gazetemiz
tmtiyaz Sahibi ve Yayın
Kurulu Başkanı Ühan Sel-
çuk, Amerika'nın Irak
operasyonunun, yeni bir
dünya imparatorluğu ama-
cı taşıdığını vurgulayarak
"Bu sadece IrakSavaşı de-
ğfl. Türkiye'nin de savaşı.
Amerika gerçek yüzünü
ortaya seriyor. Irak'tan
sonra sıra kirnegekcek" di-
ye sordu.
Selçuk, dün Ege Üni-
versitesi (EÜ) Kampus
Kültür MerkezTnde, rek-
törlük tarafindan düzen-
lenen "Savaş ve Banş" ko-
nulu bir konferans verdi.
Konferansında, Ameri-
ka'nın Irak'a saldınsı ve
Türkiye'yle üişküerinı an-
lamak için doğru düşün-
menin önemini vurgula-
yan Selçuk, insanın ilk
ayağa kalktığı günden sa-
nayi devrimine kadar ge-
çen süreçte, aydınlanma
devrimi ve yaşanan geliş-
melere karşın paylaşun sa-
vaşlan olduğunu anımsat-
tı.
Amerikan'ın gidip, Sad-
dam'ın tarlasına el attığı-
nı vurgulayan Selçuk, şöy-
le konuşru: "Biz Türkiye
Cumhuriyeti olarak, tar-
latnızı ahnak isteyen em-
peryabzme karşı verdigi-
miz bir ulusalkurtuhış sa-
vaşıyia kurulduk. Yeryü-
zünde böyle kurulan baş-
ka Wr devletyok. Acaba bu
Idye savaşı mı? Türkij'e
bugün eğertezkereyigeçjr-
seydi,kuzeycepheaaçdsây-
dı, ne ohırdu acaba? Ame-
rika ne \apacaktj acaba?
Bana kahrsa Amerika,böl-
gedeld tüm haritalan ye-
niden şekfflendirecektL ün-
paratoıiuğa bağh harita-
lar yapüacakn. Bunun kan
işe Ortadoğu'dan başladL
Amerika Federe Devletle-
ri gibi bütün Ortadoğu'da
federe de\1etler kurmak
istiyor. Bu.Amerika ne dün-
yanın, ne de Türkiye'nin
dostudur. Bunu viOarcayaz-
maya çahşbk. 'Siz komü-
nistsinız, bedel ödeyecek-
siniz' dediler.Hesabınıvtr-
dik. Bu savaş Amerika'nın
gerçek yüzünü tüm dün-
yadayeniden ortaya çjkar-
dL Yüreginde insan olan
herkes bu savaşı reddeder.
Reddetnıi>orsa mutlakaçj-
kan vardır."
Son zamanlarda Kıbns,
AB öne sürülerek "Türki-
ye Cumhurryeti'ni de par-
çalanm*' dayalmalan yapü-
dığını anımsatan Selçuk,
"Bunlar Bush takımının,
tarihibilmevenlerinpalav-
ralandır.TürkrveCumhu-
riyeti'ni dümadahiçbirgüç
parçalavamaz" dedi. Sel-
çuk, savaş ortamında bazı
medya kuruluşlannın tu-
tumunu da eleştirirken so-
runlann çözümü için ör-
gütlenilmesi gerektiğini
\oırguladı.
NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR oralcalislar@mynet.com oralcalislar@yahoo.corr
Irak'a saldın, insanlığın canını ya-
kryor. Savaş, silah endüstrisinin ne ka-
dar vahşi ve can alıcı olduğunu göz-
ler önüne seriyor. Savaş, emperya-
list açgözlülüğün kendi çocuklannı
bile ölüme sürdüğünü bir kez daha
canlı görüntülerle kanrtlıyor. Savaş, bir
ülkeyi, o ülkenin insanlannı, o ülke-
nin tarihi ve kültürel mirasını yok edi-
yor. Bütün bunlann hepsi gözümüzün
önünde cereyan ediyor. Savaş, in-
sanlığın vicdanında derin yaralaraçı-
yor. Bunun sonuçlannı önümüzdeki
yıllarda göreceğiz. "Teröriı önlemek"
sahtekârlığının nasıl yeni şiddet ve
öfkeler yarattığını, yeni eylemler iiret-
tiğini göreceğiz.
Irak'a saldınnın başlamasıyla biriik-
te ABD ve Ingiltere'de yönetimlere
olan desteğin arttığı ortaya çıktı. Bu
olgular, ulusların "milliyetçi saldır-
ganlığa" ne kadar yatkın olduğunu da
gösteriyor. Başka bir ülkenin üzerine
bomba yağdırmayı haklı görecek bir
kamuoyu acaba yalnızca Ingiliz ve
ABD kamuoyu mu? Yoksa bu da baş-
20 Yaşmda Bir Kız
ka bir insanlık durumu mu? "Kuv-
vetliysen saldır ve bana olanaklarya-
rat" bir evrensel "milliyetçi parano-
ya" mı?..
"Saldır ve başan kazan" ilkesi bu-
gün ABD ve ingiliz kamuoyundan
destek görüyor. Biliyoruz ki, Sad-
dam Hüseyin de 1980'li yıllarda Ba-
tı'nın desteğiyle Iran'a saldırdığmda
kendi halkının desteğini alıyordu. Ulu-
sun bir saldırganlık için ikna edilme-
si dünyanın her yerinde mümkün.
Geri toplumlarda bu daha kolay. Üs-
telik bunlann hepsi "ulusal çıkarlar",
"kendini savunma"gibi gayet masum
ifadelerle dile getiriliyor.
• • •
Eminim ki, ABD ve Ingiliz kamuoyu
şu anda en çok, esir alınan ve öldü-
rülen çocukları için endişe duyuyor.
Yann buna yenileri eklenirse diye kor-
kuyor. Halbuki, Irak'a saldın başladı-
ğından bu yana, bırakın kendi yurdu-
nu savunurken ölen Irak askerierini,
yüzlerce Iraklı sivil öldürüldü. Bu du-
rum, ABD ve Ingiliz kamuoyunu aca-
ba ne ölçüde rahatsız ediyor?
• • •
Başkasının yerine kendimizi koya-
rakdüşünmek, insan olmanın önem-
li ölçülerinden birisi. ötekini savuna-
bilmek, zor ama gerekli olan bir in-
sanlık görevi. Önümde bir yıldır ce-
zaevinde yatan bir genç kızın mek-
tubu duruyor. Bu mektubu okuyun-
ca yeniden kendimizi onun yerine ya
da onun yakınlannın yerine koyabili-
riz. Tıpkı Irak'taki insanlann dramına
duyduğumuz acı gibidir bu da.
"Size, Gebze Ozel Tıp Hapisha-
nesi'nin hücrelerinden yazıyorum.
19 yaşında girdiğim hapishanede
şimdiyirmimi doldurdum. Biray ön-
ce Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutuke-
vi'nden hücrelere getinldik. Tutuklan-
mamın hikâyesini size anlattığımda
ne kadarhukuk dışı ve kara mizah ol-
duğunu siz de göreceksiniz.
Ben esas olarak hücrelerdeki tu-
tuklu ve hükümlülere mektup yazdı-
ğım için şimdi kendim tutuklu duru-
ma düştüm. TBMM'ye verilen dilek-
çelerin altına ben de imza toplamış-
tım. Suçum bu. İmza kampanyasın-
da ise Tecrit kaldınlsın, ölümler dur-
durulsun' deniyordu. Ben de hazır-
lanan bu metinlerden birkaç tane al-
dım ve imza topladım. Bu imzalar ve
hapishaneye yazdığım mektuplar
çantamdayken gözaltına alındım.
Tüm suçum tecrit kaldınlsın ve
ölümler durdurulsun diye imza at-
mam ve bazı arkadaşlanmdan imza
toplamam. Hücrelerdeki insanları
yalnız bırakmamaktı amacım. Bir yıl
önce insanlar hücrelerde yalnız kal-
masın, tecritlerde yaşamasınlar di-
yen kişilerden birisiydim. Şimdi ken-
dim hücrelerdeyim. Cezaevlerinde
tecrityok diyenlere şimdi diyorum ki;
ben tecritle karşı karşıyayım. Çok
açık olarak tecridi yaşıyorum. Çok
lüks denilen hücrelerde şimdi ken-
dim yaşayarak nasıl olduğunu anlı-
yorum. Tecrit yok diyenlere, ben bu
satırlarımla tüm kamuoyu önünde
sormak istiyorum: 'Hapishanedeki
bir kişiye mektup yazmakla bir insan
nasıl terör örgütü üyesi olabiliyor?' De-
mek ki tecrit öylesine pervasızca uy-
gulanıyorki, dışandan birkjşinin mek-
tup yazmasına bile tahammül edile-
miyor. Ülkemizde yaşanan hukuk-
suzluğa ömek birkara mizah dava be-
nimkisi. Arkadaşlanma birkaç imza
atbrmam ve tecrittekiinsanlarla mek-
tup aracılığıyia sohbet etmem DHKP-
C'ye üye olmama delil olarak göste-
riliyor. Biryıldır tutuklu olduğum da-
vada 7Mayıs'takimahkemem 3. du-
ruşmam olacak. Bu davada 15 yıla
mahkûm edilmem isteniyor."
Ebru Gümüşoğlu, yaşad/klannı
böyle anlatyor... Savaş ortamında bel-
ki bu çığlığın da bir anlamı olabilir.