22 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 MART 2003 CUMARTCSİ CUMHURİYET SAYFA DIŞ HABERLER dishab(« cumhuriyet.com.tr 11 ABD Kuzey Irak'a yığınak yaparken KYB peşmergelerinin Karah Ancir'e ulaştığı öne sürülüyor KürtlerKerkük yolunda Kuzeyde Irak ordusunun geri çekildiği ve Kürt peşmergelerin Kerkük'e 20 kilometre kadar yaklaştığı bildirilirken KYB milisleri boşaltılan mevzileri yağmalıyor. Dış Haberier Servisi - Kuzey Irak'ın önemli kentlerinden ErbiFde ABD bom- bardımanı sürerken Kürdistan Yurtsever- ler Birlıği (KYB) peşmergelerinin, Ker- kük kentine 20 kilometre mesafeye ka- dar ilerlediği öne sürülüyor. El Cezire televizyonu ve AFP ajansı ta- rafından venlen haberlerde, peşmergele- rin kentin doğusuna 20 kılometreden da- ha yakın bir mesafeye kadar geldiği ve Karah Ancir bölgesine ulaştıklan belirtil- di. AFP'ye konuşan üst düzey bir KYB as- keri yetkılisı, durumu. "Irakordusu bittL Birtiklere kenti savıınmak üzere geri çekil- me emri verildi" şekJınde değerlendirdi. Irak Enformasyon Bakanı Muhammed Said El Sahaf, Kürt peşmergelenn Kerkük yolundakı bir me\ zıyi ele geçirdikleri ve Kuzey de Irak askerlerinin geri çekilme- ye başladıklan iddialannı yalanladı. 'Sınır muhafizlan mevzileri terk etti' New York Times gazetesi de Saddam Hü- seyin'e bağlı birlik ve sınır muhanzlannın, Kör- fez Savaşı'ndan bu yana koruduklan Ker- kük'e giden yoldaki mevzilerini ve kontrol noktalannı. 1000 Amerikalı paraşütçünün bölgeye inmesinden kısa süre sonra terk et- tiklerini. böylece Kerkük'e giden yolun açıl- dıgını iddia etti. Gazetede dün yayımlanan haberde, asker ve muhafızlann önceki gün öğleden sonra malze- melerini kamyonlara yükledikleri ve beklenme- j Bin askerparaşütle indi, ^ J uçaklarla askeri araçlar getirildi. SUUDİ ARABİSTAN Nakliye uçakları iniyor Sınır bölgesinde askerler Şamşamai Karah Ancir n I Irak askerlerinin çekilmesinin a J ardından IKYB peşmergeleri * 'etegeç/rd/ R dik şekilde mevzilerini terk ettikleri yazıldı. Haberde, "Saddam Hüseyin'in kuzeydeki savunma hattında ilk çatlağın beHrdiği ve Kürt bölgesindeki peşmerge ve shillerin (sa- vaşın siyasi ve ekonomik ödülü olarak nitelen- dirilen) Kerkük'e doğru yürüyüşe geçtikleri" belırtıldi. Gazetenin haberinde, Irak'ın kuzeyinde Kürtlerin denetimindeki bölgeye indirilen 1000 paraşütçünün, Saddam birliîderinin böl- geyi terketmesinde herhangi bir rolü olma- dığı, taraflar arasında tek bir kurşun bile atıl- madığı da vurgulandı. Saddam Hüseyin'in askerlerinin sayısı Kürt savaşçılardan fazla olduğu için peşmergeler şimdiye kadar Kerkük'e yüriiyemiyorlardı. Ancak şimdi durumun değiştiği bildiriliyor. Gazeteye açıklamada bulunan tnsan Hak- lan îzleme Komitesi araştırmacılanndan Han- ya Müftü, "Kerkük'te bir felaketin meydana gelmesini bekledigini'' söyledi. Müftü, "Kerkük'te etnikçaüşmalarvelrak- h görevHIere yöneiik cinayederin başlaması- nın önüne geçmek için i>i koordine edilmiş plana gerek olduğunu" savundu. Yağma olaylan başladı Bölgede şimdiden yağma olaylannın baş- ladığı ve Kürt komutanlann peşmergele- re, gazetecilerin bölgeye sokulmamasını emrettikleri belirtiliyor. Komutanlann, "Yağma olaylannın kamuoyuna yansuna- sı Kürt yönetimini zor durumda bırakabi- Br" dedikleri öğrenildi. Yağmalanan mal- lar arasında ise Iraklı askerlerin geride bı- raktıklan ağır makıneli tü- fekler, dürbünler, petrol lambalan, cephane sandıkla- n ve hatta plastik su bidonlan bulu- nuyor. Irak Enformas- yon Bakanı El Sa- haf, Kürt peşmer- gelerin ilerleyişi ve Kuzey'deki Irak askerlerinin geri çe- kilmeye başlaması ile ilgili iddialan ya- lanladı. Iddialan, "koaösyon güçle- rininpsikoloüksa- vaş stratejis çerçe- vesindeuydıırduk- lan söylentilerden biri" olarak niteleyen Irak- lı bakan, El Cezire'ye yaptığı açıklamada, Irak- lı Kürtlerin de aslında Bağdat yönetiminin yanında olduğunu savundu. Diğer yandan ABD'nin, çok sayıda askeri aracı hava yoluyla Kuzey Irak'a naklettiği bil- dirildi. Bölgedeki AFP muhabiri, aralannda cip ve kamyonlar bulunan araçlann, Erbil'in kuzeydoğusundaki Harir'deki pistte toplandı- ğını duyurdu. Sea Stalion tipi 4 helikopterin bulunduğu pist çevresinde zırhlı araç görül- mediği belirtildi. UMSFELDSUÇLADI Bush'uıı danışmanı, Kuzey Irak'a gittiği uçakla 200 asker ve silah götürdü Suriye veîran topun ağzında VVASHINGTON (AA) - ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld, Suriye'nin Irak'a askeri teçhizat sağladığını öne sürdü ve ABD'nin bu "düşmanca" davranıştan Suriye hükümerini sorumlu tutacağını söyledi. Rumsfeld, yaptığı basın toplantısında. "Bu ticareti düşmanca davranış olarak değerlendiriyoruz ve bu tür olaylardan Suriye hükümetini sorumlu tutacağız" dedi. Rumsfeld, asken malzemelerin Suriye sınınndan Irak'a girdiği, bunJann içinde gece görüş gözlüklerinin de bulunduğu konusunda istihbarat aldıklannı söyledi. ABD'nin Suriye'ye karşı askeri harekât tehdidinde bulunup bulunmadığının sorulması üzerine Rumsfeld, doğrudan yanıt vermedi ve yalnızca bu sevkıyatın askeri operasyonu "çok güçleştirdiğini" belirtti. Suriye'den malzeme sevkıyatının devlet destekli olup olmadığımn sorulması üzerine Rumsfeld, buna cevap veremeyeceğini, çünkü bunun bir istihbarat meselesi olduğunu söyledi. Rumsfeld aynca, tran'ı savaş sırasında Irak'a askeri personel sokmakla suçlayarak, bunlaruı ABD öncülüğündeki güçler tarafından savaşçı olarak değerlendırileceğini söyledi. Rumsfeld, "Irak'a Tommy Franks'in doğrudan kontrolü altında olmadan askeri güçlerin ve istihbarat personelinin girişlerinin, koalisyon güçlerine yöneiik potansiyel tehdit olarak algüanacağını" vurguladı. Irak, ABD Savunma Bakanı Donald Rumsfeld'in, Suriye'nin Irak'a askeri teçhizat sağladığı yönündeki açıklamasını yalanladı ve "saçma" olarak nitelendirdi. Irak Enformasyon Bakanı Muhammed Said El Sahhaf, yaptığı açıklamada, "Kardeş Suriye aleyhindeki suçlamalar mesnetsizdir. Rumsfeld bu tür yalanlar söylüyor. Bu adam en aşağılık yaratıktır. Garip bir vakadır" dedi. Halilzad tezkereyî deldi • ABD,TBMM'nin izin vermemesine karşın Türk üslerini kullanarak Kuzey Irak'a personel ve silah götürmüş oldu. SERKAN DEMİRTAŞ ANKARA - ABD, TBMM'nın izin vermemesine karşın Türk üs- lerini kullanarak Kuzey Irak'aper- sonel ve silah taşıdı. Başkan Ge- orge Bush'un Irak Danışmam Zal- may Halilzad. Kuzey Irak'a 200 Özel Tim askeri, silah ve mühim- mat taşıyan C-130 kargo uçağıy- la gitti. Uçak Türkiye'den kalka- rak Harir Havaalanına indi. ABD'nin bu rutumu, üs moderni- zasyonu için imzalanan Mutaba- kat Zaptı sınırlannın dışına çıkma- sı açısmdan önem taşıyor. Türk ordusunun Kuzey Irak'a girmesini önlemek için temaslar- da bulunmak üzere Ankara'ya ge- len Halilzad. Dışişleri Bakanlı- ğı'ndapazartesi ve salı yaptığı te- maslann ardından Kürt gruplar- la görüşmek üzere Kuzey Irak'a gitti. Halilzad ve Korgeneral Colby Broadwater, kargo uçağıyla önce- ki gün Kuzey Irak'taki Harir hava- alanma indi. Halilzad'm uçağında 200 asker ve silah da olduğu öne sürüldü. Kar- go uçağında tanksavar Javelin füze- lerinin de yer aldığı iddia edildi. Uçağm inmesinden önce bin ABD askeri paraşütle bölgeye indirildi ve havaalaru güvenliği sağlandı. C-130 kargo uçağının büyük olasılıkla In- cirlik Üssü'nden kalktığı kaydedi- liyor. Keşif Güç uçuşlannın durdu- Kürtgruplann, şu aşamadasüahlanyeterliotmadığı için harekâtm parçası olmayacaklan iddia edüiyor. (Fotoğraf: REUTERS) rulmasma karşın Incirlik'e iniş ve kalkışlar sürüyor. Uçağın hangi kapsamda üssü kul- landığı bilinmiyor. Uçağm Türk üs- sünden kalkıp Kuzey Irak'a gitme- si, askerle mühimmat taşıması Türk yasalannın çiğnenmesi anlamma geliyor. TBMM, üs ve topraklann kullanı- mı tezkeresini reddetmişti. Os ve li- man modernizasyonu için imzala- nan Mutabakat Zaptı da kargo uçak- lannın Kuzey Irak'a asker ve silah taşımasını öngörmüyor. Barzani ve Talabani ile görûştû Halilzad ve Broadwater'ın bölge- de harekethliğin arttığı bir dönem- de bölgeye gitmeleri dikkat çekti. Ha- lilzad'm IKDP lideri Mesud Barza- ni ve IKYB lideri Celal Talabani ile bir araya geldiği kaydedildi. Halilzad ve Broadwaterın, Ku- zey Cephesi'ne ilişkin olarak Kürt gruplannın desteği konusunu ele al- dıklan bildirildi. Kürt gruplan, şu aşa- mada silahlan yeterli ohnadığı için harekâtın parçası ohnayacaklannı belirtiyor. Buna karşın, Kerkük yö- nünde hareketlilik artıyor. ABD, im- zalanmayan Mutabakat Zaptı'nda Kerkük ve Musul'un denetimini Amerikan birliklerinin alacağını bil- dirmişti. Ancak bölgeye gönderilen asker sayısı, buna yetmiyor. M t , BM'deki bazı ülkelerin Türkiye'nin tavnnı örnek aldıklannı yazdı Aııkaıaclaıı destek aİHiamaması savaşı uzatb Dış Haberier Servisi - ABD'nin, Irak savaşmda Türkiye'nin tam desteğini sağlayamamasmm, savaşın uzamasına yol açan bir dönüm noktası olduğu öne sürüldü. Amerikan Washington Post gazetesindeki haber yorumda, iki ülkenin birbirini anlayamamasuun vanlan noktada önemli rol oynadığı ifade edildi. ABD'nin Türkiye'ye yaklaşma yöntemi eleştirilirken, yeni bir hükümetin iktidara geldiği günlerde George Bush yönetiminin, daha savaş kararmı ahnadan aylaf önce Ankara'dan "gerçekçi olmayan" isteklerde bulunduğu kaydedildi. Gazete, hem ABD'nin hem de Türkiye'nin yaptığı yanlış hesaplann, güçlü bir kuzey cephesinin açılmasını önlediğini savundu. 'Beceriksiz diplomasi' 2. tezkerenin geçmemesini, savaşta önemli bir "dönüm noktası" olarak nitelendiren gazete, ABD yetkililerinin, Türkiye'nin tutumunun savaşı uzatabileceğini kabul ettiğini, bu durumun "beceriksiz diplomasi ve karşüıklı yanhş anlamalaı m" sonucu olduğunu savundu. Haberde, tam askeri işbirliği öngören tezkerenin reddinin, ABD'nin dünyadaki diğer diplomatik çabalanna da zarar verdiği ve Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ndeki bazı küçük ülkelenn. Türkiye'nin durumundan cesaret aldığı sa-vunuldu. Sonuçta ıki ülke ilişkilerinin ağu- bir darbe aldığı öne sürülürken, ABD'nin Kuzey Iraklı Kürtlere yardım sağlamasmın. Türk ordusunda Amerikan niyetlerine ilişkin kuşkulara yol açtığı belirtildi. AÇIKÇA ŞÜKRÜ SİIVA GÜREL Siyah-Beyaz Basmakalıplaşmış, hepimizin düşünmeden ka- bullendiğideğerlendırmelervardır. "Siyah"\n, kö- tülüğü, kederi, kötü kaderi ve tabii karanhğı sim- gelediği ya da çağnşiiffıŞ1 :b u n a k a r ?l l l k "öe/a^""1 ise saflığı, iyiliği dürüstlüğü,yeniliği,başlangıcıve tabii aydınhğı simgelediğ' Va d a çağnştırdığı en yay- gın basmakalıplardandır. Belki de renkler, zrtlıkla- n yeterince ortaya k o y m a d l 9 l - t a m tersine ister is- temez bir "uyum"u Ön e Çikarttığı için, fotoğraf ve sinema sanatında, zıt l l k l a r ı v e farklılıklan vurgula- ma amacına daha'çok renksiz yapıtlarla ulaşılma- ya çalışılır. Insanoğlunun maceralannda da, herzıtlığın, her farkın siyah-beyaz fotoğraflar gibi belirginleştiği, vurgulandığı anlar, dönemler vardır. Bunalım ve savaş böyle dönemlerdir. Şimdı, yanı başımızda- ki insanhkfelaketi devam ederken ortaya konulan tutum ve davranışlar, adeta bütün renkli boyaları silmiş ve gözlerimizin önüne siyah-beyaz insan ve toplum manzaraları çıkartmıştır. Bu siyah-be- yaz resme dikkatli bakmamız ve geleceği de na- sıl "resimleyeceğimizi" şimdiden düşünmemiz ge- rekir. Bu haksız, ahlaKsız savaşın bizim için orta- ya çıkarttığı tarihsel fırsat budur. Bakınız, artık eski boyalan dökülen ve "savaş bo- yalannı" sürmeye de fırsat bulamadıklan için kar- şımızda "çıplak", oldukları gibi görünüverenlerin bize verdikleri siyah-beyaz fotoğraflara... Bakınız daha savaştan önce savaş çığırtkanlı- ğı, "tezkere lobiciliği" yapanlann şimdiki haline. Yal- nızca ie\ev\zyon\arda"bizimkiler Bağdat yolunda" diyebilen "yorumcu"6an, "Bağdat'a tamgaz" û\- ye manşet atan gazetenin sahip ve yöneticilerin- den söz etmiyorum. Bakınız, Güngör Uras'ın Milliyet'te yazdığı gi- bi, beyaz masalarda oturup, "garson devlef'e "si- pariş" veren TÜSlAD'ın, boyasız, makyajsız hali- nin bizesunduğugörüntüye. Uras, "bilmeyen TÜ- SİAD'ı, AB üyesi biryabancı ülke sanacak... Tür- kiye'ye nota verdiğini, notada sıralananlar yapıl- mazsa Türkiye'nin parasının kesileceğini veya Türkiye'nin TÛSİAD tarafjndan işgal edileceğini sanacak!" diye belirtiyor Özilhan'ın açıklamasın- dan çıkan, artık gizlenemeyecek, "boyanamaya- cak" izlenimi. Ne istiyor, ne buyuruyor TÜSİAD başkanı? Bazılannı sıralayalım: (1) Annan Planı kabul edilsin, Kıbns sorunu böylece çözülsün, (2) AB ne istiyorsa yerine getirilsin, (3) Kuzey Irak'a Türk askeri girmesin, (4) Irak konusunda ABD ne istiyorsa yerine getirilsin, (5) IMF anlaşması 2006'ya dek uzatılsın, (6) Özelleştirmede yabancılara ko- laylık sağlansın. AKPyayın organlarından bin, özilhan'ı "kolaka- pağının altındaki Bush" diye manşet yapıp, bir gün önce AKP iktidanna ihtarlar yağdıran TÜSİ- AD'ı eleştiriyor. Keşke bugünler için AKP iktidan hazırlanırken, siyaset ve toplum "mühendisliği"^ya- pılırken benzer tutumu gösterebilselerdi. Demek ki, boyalar dökülünce, çirkinlikler de gözüküyor. Verilen bu siyah-beyaz, "vesikalık poz", yorum gerektirir mi? Aslında yabancı sermayenin uzan- tılannın, dış politikada ulusal çıkariar yerine yaban- cı isteklerine teslim olmayı savunmalarından da- ha doğal ne olabilir? Aslında üretmeden ve bir yandan yabancı ürünlerin komisyonuyla, öte yan- dan da devleti borçlandırarak kazanç sağlayan- lann "aman bu yapı değişmesin, hatta dışanya da- ha da bağımlı hale gelelim " diye haykırmalanndan daha doğal ne olabilir? Bu "savaş manzaraları", aslında gelecek için öğretici de oluyor. Artık, topluca katledilen siville- rin can acıtan görüntüleri bu savaşın niteliğini giz- leyemiyor. Artık Urfa'yadüşen "akıllı"füzeler, yaş- lı çiftçinin düşürdüğü "üçüncü kuşak" savaş ma- kinesinin zavallılığı zihnimizi açıyor. Artık Türkiye ve dünya için yeni bir aydınlık "manzara" tasarla- manın zamanıdır. Öztin Akgüç, Cumhuriyet'te, borç sarmalından kurtulmamız için toplumumuzun büyük çoğunlu- ğunun özveriye hazır olduğunu belirterek, bir "borç denkleştirme fonu" oluşturulmasını öneriyor. Her- halde bu fona en büyük katkıyı, şimdiye kadar devlete verdikleri borcu kat kat geri almış olanlar- dan beklememiz doğal karşılanacaktır. Geleceği, bu son fotoğraflarda belirginleşen "beyaz"lıklan vurgulayarak kurmahyız. Türk halkı- nın bilinç ve duyarlılığı, özverili, nitelikli emeğimiz ve şimdiye kadar bütün zorluklara karşın ekono- mimizi sırtlamış bulunan Denizli'deki, Gaziantep'te- ki, Istanbul'daki küçük ve orta ölçekli üreticileri- miz, bu fotoğrafta parlıyor. Artık "siyah-beyaz" gibi kararlı, radikal birözgüvenli bakış benimseme zamanıdır. ABD irak'ta ihale kaptırmıyor Sırada telefon varNEW YORK (AA) - ABD, petrol ve inşaat- tan sonra Irak'ın tele- fon şebekesine de göz dikti. Savaştan sonra Irak'ın onanmı için ül- kenin petrol kaynakla- nnı kullanmayı planla- yan ve inşaat ihalelerinin güverüik soruşturmasın- dan geçmiş Amerikan firmalanna verilmesini savunan ABD. Irak'ta kurulacak yeni cep te- lefonu şebekesinin de Avrupa değil Amenkan standartlanna uygun ol- masını istedi. Avrupa ülkeleri GSM standardını kullamrken Amerika'da, Qualcomm firmasının geliştirdiği CDMA standardı geçer- li. Bu yoldaki öneri, "Amerikahlara iş olana- ğı sağlanıak ve kazanç- lannı arttırmak istedi- ğun" söyleyen Calıfor- "niyalı bir Kongre üyesi tarafından yapıldı. Dar- rell tssa adlı milletveki- lı, "ABD'nin Irak'taki cep tekfonu şebekesini tümden iptal ederek ye- rine Amerika'daki stan- darda uygun şekilde ye- ni bir şebeke inşa etme- sini" talep etti. Issa, "böylece Ame- rikan fîrmalannm hem mabeemesaöşmdanhem de işletme hakkından para kazanacaklannj" belirtti. ABD ve Ingütere'nin, BM kararı olmadan Irak'a savaş açmasını engellemeye çahşan an- cak başanlı olamayan Fransa ve Almanya'nın, ellerinden kaçır'dıklan Irak'la ilgili çeşitli iha- lelerin yanı sıra cep te- lefonu ihalesini de kay- betmelerinin, Atlantik ötesi ilişkilerin daha da gerginleşmesine neden olacağı düşünülüyor.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear