Catalog

SAYFA CUMHURİYET 11 ARALIK 2003 PERŞEMBE 8 Istanbul HABERLERIN DEVAMI TURKİYE S 12 Sinop S 11 Adana Edrrne 8 Samsun PB 9 Mersin B Kocaelı S 10 Trabzon Çanakkaie S 12 Giresun Izmir B T7 Ankara _Y 10 Diyarbakır PB 11 _Y 10 Şanlıurfa PB 12 8 Mardin PB 11 Marsa _B 12 Eskışehir 6 Siirt Aydn DenzJi _B 17 Konya B 16 Sıvas 6 Hakkân PB 10 4 Van Zonguldak S 9 Antalya B 20 Kars Yurdun kuzey ve do- ğu kesımlen parçalı çok bulutlu Doğu Karadenız ıle Doğu Anadolu'nun doğusu yağışlı, dığer yerier parçalı ve az bu- lutlu geçecek Yağışlar Doğu Karadenız'ın ıç kesımlef! ıle Doğu Ana- dotu'nun doğusunda karia kanşık yağmur ve kar, yağış alan dığer yer- lerde yağmur şekJınde olacak DIS MERKEZLER Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn B B B PB PB PB Y Y 5 4 3 7 2 2 3 5 Münıh PB 2 Zürih Berlın Budapeşte Madrıd Viyana Belgrad Sofya Roma Atina PB PB PB PB PB PB PB Y 4 3 11 1 2 5 12 14 PB 3 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflıs Kahire PB Y K Y PB PB K PB -4 11 0 12 10 11 0 24 PB 18 Taşkent •Tatıran bulutiu ^ Çok buluttu • Yağmuriu Gök gurültuKJ GLNCEL CLÎNEYT ARCAYUREK • Baştarafı 1. Sayfada muş. Ama benimsediği, desteklediği de ortada. Kötü niyetle yapıldığını sanmıyorum diyor. Başbakan'ın haberim yoktu dediği yönetmeliöin içeriğinde yatan olası tehlıkeleri askerler Diyanet7ş- leri Başkanı AJi Bardakoğlu na iletiyorlar. Gazeteler ve hatta Dıyanet işlerı yetkilılerı dınci eğitimi köriik- leyen yönetmeliği gümbür gümbür açıklıyor. Eleşti- rilere yazılı ve görsel basında yanıtlar veriliyor. Velakin, beyefendımizin yönetmelikten haberi yok! Ne zaman haberi oluyor? Cumhurbaşkanı Se- zer'in Bakan Mehmet Aydın ile Diyanet İşlerı Baş- kanı nı Köşk'e çağırmasından, kaygıları, kuşkulan söylemesinden, bu iki sorumlunun yönetmeliği ye- niden ıncelemek üzere geri çekeceklerini ifade bu- yurmalarından sonra.. haberi oluyor. Maşallahı var bu hükümetin, şeffaf mı şeffaf. Her bir birimı, bakanı, başkanı kendi alanlarında kendi başlarına buyruk hareket etmekte özgür mü özgür! Başbakan'a haber vermeden laik Cumhuriyetin te- mellerini sarsacak girişimler başlatıyor, sonuçlandı- rıyortar. Başbakan'ın haberi yok. Bir başka sorumlu da Milli Eğitim Bakanı Hüse- yin Çelik! Yönetmelikle, Kuran kursları okullara gi- riyor, kursların denetimi Milli Eğitim Bakanlığı'ndan alınıyor; haberi yok! Demek kı herhangi bir konuda, örneğin irtica gibi temel sorunlarda ödün veren girişimlerden RTE de, bakan da habersiz. Tabii yersen rafta dolma var! • • * Yönetmelığe neden gereksinıldiğini Diyanet Işleri Başkanı, Çankaya'yaaçıklamış; "Apartman altlann- da veya başka bilmediğimiz yerlerde çocuklanmızın dini eğitim almasındansa tamamen devletin kontro- lünde olan ve ne olup bittiğini herkesin açıkça gör- düğû eğitimi hedeflediklerini" söylüyor. RTE de sonradan "iyi niyetli bir çabayla bu konu- ya birdenetim getirilmek istenildiğini" savunuyor ya; Diyanet İşlerı Başkanı da o hesap! Gerekçedekı mantıksızlığa göz atalım: Dl Başka- nı'nın ifadelerinden anlaşılıyor ki; Türkiyemizde "apartman altlannda veya bilinmeyen yerlerde ço- cuklara dini eğitim veriliyor". Sormak lazım gelmiyor mu bu yetkili efendilere; sadece Diyanet Işleri'ne değil, Içişleri Bakanlığı'na, emniyet görevlilerine, savcılara, elbette Başbakan- lık koltuğundaki, kımseyi beğenmez, haklı eleştirile- re burun kıvıran beyefendiye: Apartman altlarındaki veya kimi -nedense polisin bir türlü saptayamadığı- bilinmeyen yerlerde gizle- nen Kuran kurslarını, yasaya aykırı karşı devrim yu- valarını, Tevhid-i Tedrisat'a ve anayasaya aykırı giri- şimleri ortadan kaldırmak laik devletin başlıca göre- vi değil mi? Bardakoğlu'nun Çankaya'ya söylediği gibi, dev- let denetimıne almak gibi tutarsız ve uydurma bir ge- rekçeyle Kuran kurslarını daha da genişleten bir yö- netmeliği neden yaşama geçiriyorsunuz? Tarikatlann elinde birer gericilik yuvası olduğu bi- linen yurt ve pansıyonları Kuran kurslanna koşut ola- rak yaz kış açık tutmak, çeşitli sakıncaları gözeterek 28 Şubat'ın getirdiğı "yaz Kuran kurslanmn süresi i- ki ayı ve haftada üç günü aşmaz" ifadesıni ortadan kaldırmak ve benzerı uygulamalar denetim gerekçe- siyle örtüşmüyor. Iktidar her olanağı kullanarak, kararlı biçimde laik Cumhuriyeti kemiren uygulamaları, özellik ve önce- likle milli eğitim alanında, yaşama geçirmeye çalışı- yor. Mehter yürüyüşüne benzeyen stratejileri; iki adım öne, bir adım geriye. Ortamın soğumasını bekliyor bu iktidar ve sonra.. bildiğini okuyor! Bilimin ışığı Tanöryaşıyor İstanbul Haber Ser- visi - İstanbul Ticaret Üniversitesi (ITÜ) Hu- kuk Fakülteşi Dekanı ve Istanbul Üniversitesi (IÜ) Hukuk Fakültesı Eğitim Öğretim Yardım- Iaşma Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Aysel Çelikel, "Si- yasi iktidarın ihmali- nin sonucu olarak hüc- re evleri, mezar evler oluşmuştur. Bu, irtica- nın (a kendisidir. İrti- canın beslendiği teröre karşı alınması gereken sosyal ve ekonomik tedbirler vardır. Bu tedbirler alınmadığı takdirde toplumun la- ik yapısının zedelen- me, kaldınlma tehlike- si vardır" dedi. IÜ Eğitim ve Öğretim Yardımlaşma Vakfi tara- fından, geçen yıl yaşa- mını yitiren bilim insa- nı-yazar Prof. Dr. Bü- lent Tanör anısına dü- zenlenen "Türkiye'nin Demokratikleşmesin- de Öncelikler" konulu ödüllü eser yanşması sonuçlandı. Yanşmada dereceye girenlerin ödülleri Eminönü'ndeki istanbul Ticaret Ünıver- sitesi'nde düzenlenen törenle verildi. Törenin açılış konuşmasını ya- pan Prof. Dr. Aysel Çe- İikel, törenin "Dünya tnsan Hakları Gü- nü "ne denk getırilmesi- nin tesadüf olmadığını belirterek "Yaşanan vahşi, acunasız etnik ve dinsel terör, füm çaba- lara karşın insan hak- lan bilincinin hedefîne ulaşmadığını göster- miştir" dedi. Terörün kuran kurslarını çağdaş eğitim kurumlannın al- tematifi olarak ortaya çıkararak çözülemeye- ceğini söyleyen Prof. Dr. Çelikel, AKP hükümetı- nin dinsel eğitim ya da aklın özgürlüğüne daya- nan eğitimden yana bir karar vermesi gerektiği- ni vurguladı. Avukat Dr. Ümit Kardaş'ın birinci, Ga- latasaray Üniversitesi Hukuk Fakülteşi öğren- cisi Mert Namlı'nın ikinci,IÜ Hukuk Fakül- teşi öğrencisi Berke Özengenç'in de üçüncü olduğu yanşmanın ödül töreninde konuşan Prof. Dr. Öget Öktem Tanör, eşi Bülent Tanör'ün ça- lışmaları ve mücadelesi hakkında bilgiler sundu. Törende aynca IÜ Hu- kuk Fakülteşi Dekanı Tankut Centel, tstabul Barosu Başkan Yardım- cısı Cafer Kaya, istan- bul Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi ve Ulus- lararası Insan Haklan Mahkemesi yargıcı Prof. Dr. Rona Aybay da Tanör ile ilgili anıla- nnıanlattı. Geri adım yok, erteleme var Hükümet, Kuran KurslanYönetmeliği'ne yansıyan görüşlerinde ısrarlı olduklan mesajını verdi. Diyanet îşleri Başkanlığı, tezlerinin doğruluğundan en küçük şüpheleri olmadığını vurguladı. ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezerın "belli gruplar tarafından kendi amaçlan doğ- rultusunda kullanılabileceği" uyansı üzerine Kuran kurslan yönetmeliğinden geri adım atan hükümet, "Yönetmeliği geri çekmiyoruz, erteliyoruz" açık- laması yaparak kendi görüşlerin- de ısrarlı olduklan mesajı verdi. Yazılı açıklamayı yapan Diyanet Işleri Başkanlığı, yeni yönetme- likle ilgili tezlerinin doğruluğun- dan en küçük bir şüpheleri olma- dığını vurgulayarak "din eğiti- minin başka taraflara çekile- rek örselenmesine fırsat tanı- mamak için yönetmelik deği- şikliğini ertelemeyi uygun bul- duklarını" bildirdi. Açıklama- da, yönetmeliğin siyasetle hiçbir ilgisi olmadığı, sadece Diya- net 'in inisiyatifi ile hazırlandığı savunuldu. "tlköğretim öğrencilerine yatılı Kuran kursu eğitimi ge- tiren, Milli Eğitim Bakanlı- ğı'nın okul ve pansiyonlarında Kuran kursu verilmesini öngö- ren, bu eğitimin imam hatip li- sesi mezunlannca da yerine ge- tirilmesine" olanak tanıyan Ku- ran kurslan yönetmeliği hükümet tarafından önceki gün geri çekil- di. Sezer'in uyansının ardından hükümette üst düzey toplantılar yapıldı. Hükümet, konjonktürel olarak yönetmeliği geri çekmeyi kararlaştınrken düzenlemenin içeriğini korumayı kararlaştırdı. Bu çerçevede Diyanet Işleri Baş- kanı Ali Bardakoğlu'nun baş- kanlığmda, kurumun başkan yar- dımcılannın yer aldığı ye Milli Eğitim Bakanlığı Din Öğretimi Genel Müdürü IrfanAycan' ın da çağnldığı bir toplantı yapıldı. Toplantıda Sezer'in; yönetmeli- ğin belli gruplar tarafından kul- lanılabileceği, Kuran kurslanmn Milli Eğitim Bakanlığı'nın yurt ve pansiyonlanndan yararlanma- sının yaratacağı sorunlar konu- sundaİd eleştirüeri ele alındı. Bu çerçevede Milli Eğitim Bakanlı- ğı 'ndan görüş istenmesi kararlaş- tınldı. Ancak yönetmeliğin özü- nün değiştirilineyeceği öğrenil- di. Yönetmeliği geri çeken hükü- met, "basında çıkan haberler- den" ise rahatsız oldu. Yönetme- liğin geri çekilmesinın önceki gün kararlaştınlmasuıa karşın ba- sına yönelik yazıh açıklama dün yapıldı. Diyanet Işleri Başkanlı- ğı tarafından yapılan açıklama- da, yönetmelığe ilişkin eleştırile- rin "rasyonel, bilimsel, objektif ve toplumsal gerçekliğe" uygun olmadığı, bunlann güven bunalı- mından kaynaklandığı suçlama- sı yapıldı."Diyanet'in yıpratıl- mak istenmesi bizleri rahatsız etmiştir" denılen açıklamada, Kuran kurslan konusunda reform paketi hazırlandığı bildirildi. Açıklamada, Kuran kurslanmn yeniden yapılanması ıle bu alan- daki hizmetlerin daha çağdaş ha- le getirihnesim amaçlayan yönet- meliğin "Diyanet üzerinden re- jim tartışmasına dönüştürul- düğü" suçlaması yapıldı. ODTU'de Babacan'a protesto ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - ODTÜ'lü öğrenciler, Devlet Bakanı Ali Babacan'ın ODTÜ'de konuşma yapmasına izin vermedi. Babacan'ın katıla- cağı panelin yapılmasını engel- leyen TKPTi öğrenciler; "Üni- versiteleri tarikat yuvasına çe- virdiniz" sloganlan attı. ODTÜ Işletme Topluluğu tara- fından düzenlenen ve dün yapıl- ması öngörülen "Türkiye Eko- nomisi" konulu panele konuş- macı olarak Bakan Babacan çağ- nldı. Saat 11.00'de başlaması ge- reken panel öncesi, TKP'li bir grup öğrenci, çeşitli sloganlar atarâk panelin yapümasını engel- ledi. Babacan'a "Üniversiteleri tarikat yuvasına çevirdiniz" dı- ye tepki gösteren öğrenciler, "Okullan satan bir hükümetin üyesini konuşturmayız" diye slogan attılar. ODTÜ Işletme Fa- külteşi Bölümü öğretim üyelerin- den Adil Oran, öğrencilere mü- dahale ederek "Bugünkü top- Ebadi'Barış Nobeli'nialdı Bu yılın Nobel Banş Ödülü'nü kazanan tranlı insan haklan savunucusu Şirin Ebadi, Norveç'in başkenri Oslo'da "kraliçeler" gibi karşılandı. Ebadi'nin başını örtmeden düzenlediği basın toplantısına basın büvük ilgi gösterirken İslamın demokrasi, kadın ve erkek eşitliği ve insan haklarıyla bağdaşan bir din olduğunu söyledi. Ebadi, kendisine verilen Nobe! Banş Ödülü'nün, "Müslüman ülkelerde a> nmcıJığa karşı mücadele eden bütün kadınlara" verildiğini söyiedi. ABD'nin 11 Eylül saldınîannı önesürerek insan haklannı ihlal ettiğini belirten Ebadi, bu durumu "ikiyüzlülük" olarak niteledi. (Fotoğraf: AP) lantıdan bizim amacımız bilgi edinmedir. Farklı görüşlere sa- hip olabilirsiniz. Ama başkala- nnın bilgi edinme hakkını pro- testo edemezsiniz" dedi. Protes- tocu öğrencilerle, panelin düzen- leyicisi durumda olan Işletme Fa- külteşi öğrencileri arasında da tartışmalar yaşandı. Protestocu öğrenciler, panelin yapılacağı sa- lonu terk etmezken; ODTÜ Rek- tör Yardımcısı Prof. Dr. Ahmet Acar'ın girişimleri de sonuç ver- medi. Bu tür olaylann ümversite öğrencilerinin sahip olacaklan zenginliği azalttığına işaret eden Acar, ODTÜ'de 20 bin öğrenci- nin ögrenim gördüğünü ve deği- şik fikirler ohnasının da normal olduğunu vurgulayarak; herkesin başkasının siyasi görüşüne say- gılı olması gerektiğini kaydetti. Panel ertelendi Protesto yüzünden panelde ko- nuşamayan Babacan ise OD- TÜ'de 1 saatlik bekleyişin ardın- dan üniversiteden aynldı. Çıkış- ta gazetecilerin sorulanm yamt- layan Babacan, panelin ertelendi- ğini, okul yönetimi ile öğrencile- rin toplantının başka bir tarihte yapıhnasım uygun gördüklerini belirtti. Babacan, diğer sorulara yamtlamadan üniversiteden ay- nldı. ODTÜ'lü ögrenciler ekono- miden sorumlu Devlet Bakanlığı döneminde, CHP Milletvekili Kemal Derviş'i de protesto ede- rek konuşmasını kesmişlerdi. Universitelerarası KururunYOK taslağı • Meslek liseliler alanlarında ilerleyecek • Disiplin yönetmelikleri üniversitelerce belirlenecek • Sınav sistemini Universitelerarası Kurul belirleyecek • Ortaöğretim başan puanının rolü artacak MAHMUT GÜRER ANKARA - Universitelerara- sı Kurul (ÜAK) tarafından hazır- lanan "Yükseköğretim Yasası Taslağı"nda son aşamaya gelin- di. Taslakta, mevcut yasada oldu- ğu gibi meslek lisesi öğrencileri- nin kendi alanlan dışında bir bö- lüm seçmeleri durumunda puan- lannm kınlması öngörülürken, meslek lisesi öğrencilerinin ken- di bölümlerinin lisans programla- nna, genel liselerle eşit şartlarda girmelerine olanak sağlanıyor. Buna göre meslek lisesinde elekt- rik öğrenimi gören bir öğrenci, elektrik mühendisliğine, genel li- se öğrencileriyle eşit koşullarda girecek. Kurulun tüm öğretim üyelerinin görüşlerini alarak ha- zırladığı taslakla ilgili çalışma son noktaya geldi. Rektörlerin çerçeve yasa niteliğinde olan tas- lağı yazarken en çok smav siste- miyle ilgili bölümde zorlandığı öğrenildi. Ana başlıklanyla tas- lakta şunlar yer alıyor: Meslek Liseleri: Taslakta öğ- rencilerin kendi alanlarında iler- lemeleri öngörülüyor. Buna göre elektrik öğrenimi gören öğrenci elektrik mühendisliğine, bilgisa- yar bölümünde okuyan öğrencı bilgisayar mühendisüğine, imam hatip hsesinde okuyan öğrenci de ilahiyat fakültesine gidebilecek. Kendi alanlannı seçmeleri duru- munda meslek lisesi öğrencileri ile genel Hse öğrencilerine eşit katsayı uygulanacak. Sınav Sistemi: ÖSSnin esaslannı Universitelerarası Ku- rul belirleyecek. Şu anda etkisi sadece yüzde 17-21 olan ortaöğ- retim başan puanının etkisi de yüzde 40'ın üzerine çıkanlacak. Mali Özerklİk:Yasataslağın- da mali açıdan torba bütçe uygu- laması öngörülüyor. Buna göre üniversiteler ödeneklerini bütün alacaklar ve istedikleri alanda kullanacaklar. Üniversiteler fa- kültelerarası kadro atamalanm da kendileri yapacaklar. Disiplin Yönetmeliği: Di- siplin yönetmeliklerini üniversi- teler kendileri belirleyecek. An- cak çerçeve yasada üniversitele- rin yapacağı disiplin yönetmeli- ğinin temel özellikleri yer alacak. Buna göre üniversiteler Atatürk ilke ve devrimleri ile çelişen yö- netmelikler yapamayacak. Yükseköğretim Kurulu: Yükseköğretim Kurulu"nunyet- kilerinin büyük çoğunluğu Uni- versitelerarası Kurul'a devredi- lirken, ÜAK karar, YÖK uygula- ma orgam olacak. Teziç rektörlerie buluşacak Öte yandan yeni YÖK Başka- m Prof. Erdoğan Teziç, bu ak- şam ÜAK komitesiyle yemek yi- yecek. Yemekte Teziç'e, hazırla- nan taslağın aynntılannın anları- lacağı öğrenilirken, YÖK Başka- nı "ndan kendi görüşlerini açıkla- ması istenecek. Hükümetten çıraldara da dini eğitim ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Mil- li Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kuru- lu Başkanlığı'mn Çıraklık Eğitim Merkez- leri'nde din dersi vermek amacıyla anket yaptığı öğrenildi. AKP hükümeti, Kuran kurslan yönetme- liğinde "geçici" geri adım atarken, bir yan- dan da diğer eğitim kurumlarında din ders- leri veriLmesi için çalışmalaruu sürdürülü- yor. MiUi Eğitim Bakanlığı'nın, çıraklık eği- timine din kültürü dersinin de eklenmesi için yapüğı çalışmalarda son aşamaya gel- diği öğrenildi. Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlıTahmTerbiye Kurulu Başkanhğı, "ba- zı kesimlerce" çıraklık eğitimi kapsamın- da dini eğitim verilmesi gerektiği düşünce- si doğrultusunda harekete geçti. Edinilen bilgiye göre, bakanlık, çıraklık eğitimine din dersi konulması için iller düzeyinde bir anket gerçekleştirdi. Ölerdeki Milli Eğitim yetkililerinin, çı- raklık eğitiminde hangi derslerin okutulabi- leceği yönündeki görüşleri öğrenilmeye ça- lışılan ankette, yöneticilerden dört ders ara- sından seçim yapmalan istendi. Ö Milli Eği- tim müdürlüklerindeki yöneticilerin yapü- ğı tercih sonucunda bilgisayar en fazla, din kültürü ve meslek ahlakı dersi ise en az ter- cih edilen ders oldu. Anketten istenilen so- nucun alınmaması üzerine Talim ve Terbi- ye Kurulu Başkanlığı'na tersi bir teklif gö- türüldü. Teklifte, çıraklık eğitimi kapsamı- na din kültürü dersi konulması yönünde ih- tiyaç bulunduğu belirtildi. Kurulun kara- nnm "olumlu" ohnası durumunda çırakla- ra da "dini eğitim" verilecek. Türkiye'de 346 mesleki eğitim merkezi bulunuyor ve bu merkezlerde toplam 292 bi- nifl üzerinde çırak eğitim görüyor. GUNDEM MLSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada Türkiye'nin 11 Eylülü! Bu saptamanın Türkiye açısından doğruluğu yanlışlığı tartışılır ama, görünen o ki ABD açısın- dan tartışılmaz. Hatta ABD'nin şöyle baktığını söy- lemek bile abartma olmaz: 15-20 Kasım, ABD'nin 11 Eylülü'nün uzantısı! ABD Başkanı Bush'un 20 Kasım saldırısından sonra Ingiltere'den ülkesine giderken yaptığı şu değerlendirmeyi de çerçevenin içine koyalım: "Terör bu kez Türkiye'yi seçmiştir. Türkiye'yi cephe olarak seçmiştir. Şimdi Türkiye terörte mü- cadelede bir cephedir!" Ziyarete geçelim... Grossman önceki gün Ankara'ya geldi ve şunu önerdi: - Türkiye'yi terörle mücadelede merkez ülke olarak görüyoruz. llişkilerimizi bu zeminde yeni- den tanımlayalım, yeniden yapılanalım! Her türlü değerlendirmeye açık bir öneri! llk bilgilere göre Grossman önerisinin arkasını şöyle getirdi: - Artık, toplu-tanklı hareket olanağı kısıtlı büyük üslerin yerine, daha küçük ama daha hareketli üsler oluşturalım. Bu bağlamda Incirlik Üssü'ne yeni bir biçim verelim. Türkiye'nin bu öneriye evetle hayın birleştirip "havet" dediği anlaşılıyor. önümüzdeki dönem ABD'nin getirdiği önerinin tartıştığı bir sürece ta- nık olacağız. Türkiye, NATO şemsiyesi altındaki kazanımla- rını yitirmek istemiyor ama, ABD'nin 21. yüzyılda yeni kurumlar oluşturacağı anlaşılıyor. Türkiye'nin bu gerçeğe dayaiı yeni düşünceler üretmesi ka- çınılmaz görünüyor. ABD'nin Varşova Paktı! ABD'nin Türkiye'ye getirdiği önerilere daha ge- niş bir açıdan bakalım... Irak savaşının hazırianışının altındaki düşünce şuydu: - 21, yüzyılı yeni Amerikan yüzyılı (YAY) olarak yerleştirmek istiyorsak Saddam'ı devirip deva- mını getirmeliyiz! Neydi devam? Irak, petrol ve su kaynaklanna sahip olmanın ya- nı sıra Basra Körfezi'nin de bir parçası... Orta As- ya ve Kafkaslar'dan denize açılmanın tek yolu Ka- radeniz değil, aynı zamanda Basra Körfezi... ABD, Irak'ta istediği yapıyı yerleştirdikten son- ra Türkiye'yi bir anlamda merkez olarak yapılan- dırıp devamında "Avrupa'nın içlerine" dalmak is- tiyor. Bulgaristan'da Burgaz yakınlannda Incirlik kadar olmasa bile ciddi büyüklükte bir üs kurdu bile. Romanya, ABD'ye her türlü askeri desteği vereceğini çoktan ilan etti. örneğin, Türkiye'de tezkerenin tartışıldığı dönemde Romanya hükü- meti, ABD'ye üs dahil her türlü desteği vermek üzere hazırladığı kararı parlamentodan sadece 2 fire vererek geçirdi. Macaristan'da da ABD'nin her türlü geçiş ve eğitim olanaklarına sahip bir üs- sü var. ABD'ye göre Avrupa'nın ana merkezi Polonya. Soğuk Savaş döneminde Almanya'da konuşla- nan Amerikan askeri vartığının şimdi Polonya'ya kaydırılması gündemde. Ister misiniz ABD, Varşo- va'da büyük bir karargâh kursun ve "Varşova Pak- tı" bir başka biçimde hortlasın! ABD, Irak'tan sağ üst yanına baktığında ise kar- şısına Iran, Kafkaslar ve devamında Orta Asya çı- kıyor. Gürcistan'daki gelişmelere bu pencereden de bakmak gerekiyor. Tiflis yönetimi ABD'yle iliş- kilerini sıkılaştınyor. "Kadife devrim"der\ sonra bu ülkeye ilk giden "büyükler" arasında ABD Savun- ma Bakanı Donald Rumsfeld'in yer alması önem- li. Rumsfeld yeni yönetime şunu söyledi: - Sıkıştığınızda ilk beni arayın! Bunun Türkçesi şu: Moskova'yı aramayın... Türkiye, "merkez" sözcüğünü çokyönlü düşün- meli, her anlamını dikkate almalı! ankcum << ktv.ttnet.net.tr Antalyay da türban eylemi • Baştarafı 1. Sayfada yen kız öğrencilere erkek öğrenciler ile öğrenci veüleri de ka- tddı" dedi. Bir öğrenci velisüıin kendisini tehdit ettiğini ifade eden Sanca, bu kişi hakkında da şikâ- yette bulunacağını söy- ledi. Kendilerinin yö- netmelikleri uygula- dıklannı vurgulayan Müdür Sanca, eylem- lernedemyle 10 öğren- ci hakkmda disiphn so- ruşturması açtıklannı belirtti. 20 gün önce bayrak töreninde türbanh öğ- rencilere müdahale et- mediği gerekçesiyle hakkında soruşturma açılan Müdür Yardımcı- sı Mehmet Kurt da dün istifa etti. Kurt, istifası- mn eylemlerle ilgili ol- madığmı savunarak "tsrifamın bugün ol- masının evlemlerle herhangi bir ilgisi yok. Yönetimle uyuşama- dığım için görevimden istifa ettim" diye ko- nuştu. Kurt'un meslek dersi öğretmeni olarak norm kadro uygulaması içinde değerlendirilece- ği belirtildi. Antalya Milli Eğitim Müdürü Adnan Men- deres Bulut ise "Zaten birkaç öğrenci. Eylem de değil. Mevzuat neyi gerektiriyorsa o yapı- lır"dedi. Bulut eyleme dışardan gelen bazı öğ- renci ve kişilerin de ka- tıldığına dikkat çekerek, soruşturma başlattıkla- nm söyledi. Antalya Anadolu tmam Hatip Lisesi'nde, daha önceden de tür- banla derse girmek iste- yen yaklaşık 10 öğrenci hakkında dosya bulunu- yor. Toplam 300 öğren- cisi olan okulda 180 kız öğrenci eğitim görüyor. Nüfus Cüzdanrmı yitirdim. Hükümsüzdür. ANIL YILDIZ