25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
29 OCAK 2003 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 'Yurttaşlık satma'ya tepki • ANKARA (Cumhuriyet) - Cumhuriyetçi Demokrasi Parrisi (CDP) Genel Başkanı Yekta Güngör Özden, "'Bir işadamının kaynak bulmak amacıyla 20 bın dolara Türk yurttaşlığı satalım. milyarlarca dolar kazanalım" önerisini "sıcak" bulan Başbakan Abdullah Gül'e tepki gösterdi. Özden "Bu öneri ve tutum Türkiye Cumhuriyeti'ne temel olan ilkelerin. özellikJe Misak-ı Milli ve demokratik Türk ulusçuluğu kavramlarının, Atatürk"ün belirttiği gibi 'yüzyıllardan beri yaşanan ulusal yıkımlann yarattığı bilincin ve sevgili yurdun her köşesini sulayan kanlarm üriinü' olduğunu kavrayamamış olmarun bir göstergesidir" dedi. YTP: Bürokrasi çökertiliyor • ANKARA (Cumhuriytrt) - Yenı Türkiye Partısi Genel Başkan Yardımcısı Metin Şahin, AKP hükümetinin hızla kadrolaşrnasına tepki göstererek "'Hükümet bürokrasıyi çökertiyor. huzunı bozuyor" dedi. Şahin, hükümetin Avnıpa Bırliğı, Kıbns ve Lrak konusunda ülkenin meşguliyetinden yararlanarak. devletin yetişkin insanlannı görevden almasının büyük bir kıyım olduğunu bildirdi. Arınç'tan Yargıtay'a ziyaret •ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - TBMM Başkanı Bülent Annç, Yargıtay Başkanı Eraslan Ozkaya ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sabih Kanadoğlu "na zıyaret iadesinde bulundu. tlk olarak Özkaya'yı ziyaret eden Annç. daha sonra da Kanadoğlu ile görüştü. Gazetecilerin sadece görüntü almasına ızin verilen zıyaretlerin ardından Annç. Kanadoğlu tarafından uğurlandı Yuvacık Projesi araştırılacak • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Kamuoyunda 'Yuvacık Barajı projesi' olarak bilinen İzmit Kentsel ve Endüstnye! Su Temin Projesi ile ilgili yolsuzluk ıddialannı araştırmak amacıyla AKP tarafından verilen önerge doğrultusunda TBMM Araştırma Komisyonu kurulması kararlaştınldı. Projeyi yürüten eski İzmit Büyükşehir Belediye Başkanı. CHP Kocaeli Milletvekili Sefa Sirmen, CHP grubuyla birlikte araştırma komisyonu açılması yönünde oy kullanırken yargılanan AKP milletvekillerinin dokunulmazlıkJannın kaldınlmamasını eleştirdi. Büyükelçi Akıncı yaşamım yitfpdi •ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Dışişleri Bakanlığı'nda uzun yıllar görev yapan, Madrid'den merkeze yeni atanan Büyükelcı Uğurtan Akıncı. yaşamını yitirdi. 1938 doğumlu olan Akıncı, Madrid Büyükelçiliği görevi öncesinde merkezde müsteşar yardımcılığı görevınde bulundu. Akıncı, evli ve bir çocuk babasıydı. Düzeftme • Gazetemizin dünkü sayısında 5. sayfada yer alan '"Terörün nedeni etnikçilik" başlıldı haberimızde. TBMM Faili Meçhul Cinayetleri Araştırma Komisyonu üyesi Mustafa Yıhnaz'ın adı yanlışlıkla Mehmet Yılmaz olarak yer almışhr. Düzeltir, özür dileriz Orman arazilerini yandaşlanna vermek için anayasa değişikliğine gitmeyi planlıyor AKP 'den peşkeşhazırlığıÖZLEMGÜVEMLÎ AKP hükümeti, Türkiye ge- nelinde orman özelliğini kay- betmiş 3.7 milyon dönümlük arazınin satışı için anayasa de- ğişikliği yapmaya hazırlanı- yor. Çevreciler, gerçekleştiril- mesi planlanan bu değişikli- ğin özellikle îstanbul için "ger- çekbir katfiam" olacağına dik- kat çekerek, tasannın AKP'ye oy veren kesimlerin yoğun ola- rak yaşadığı Sultanbeyli ve Ömerli gibi yerleşim yerlerin- deki hazine arazilerini kapsa- masına dikkat çekiyorlar. AKP, geçen hükümet döne- minde Anayasa Mahkeme- • Söz konusu arazilerin, AKP'ye oy veren kesimlerin yoğun olarak yaşadığı Sultanbeyli ve Ömerli gibi yerleşim yerlerinde bulunması dikkat çekerken bu arazilerin satışından 10 katrilyon lira gelir hedefleniyor. si'nin iptal etmesi nedeniyle gerçekleştirilemeyen, orman özelliğini yitiren arazilerin sa- tışı için yeniden çahşmalara başladı. 2001 'de çıkanlan, Ha- zine'ye ait taşınmazlann satı- şını öngören 4706 sayılı yasa- nın "orman özefliğini yitirmiş arazilerin " (2-B) satışı için anayasada da değişiklik yapı- lacak. Çünkü orman arazileri diğer kamu arazilerinden fark- lı olarak anayasa hükmü gere- ği satılamıyor. 2-B arazileri ise yalnızca or- man köylüsüne satılabiliyor. Bu arazilerin bulunduğu, baş- ta İstanbul olmak üzere pek çok ilde 2-B alanlannda ise orman köylüsü oturmuyor. Yandaşlara saülacak AKP hükümetinin yandaşla- nnın yoğun olarak bulunduğu Ömerli ve Sultanbeyli'deki 2- B'lerin orman köylüsü olma- yanlara da satüması için yasal değişiklik yapmaya hazırlan- dığı iddia ediliyor. Bu arazile- ri almak isteyenlere taksit im- kânı sağlanacağı, satışta Imar Kanunu'nda yer alan kısıtlama- lann geçerli olmayacağı belir- tiliyor. Sultanbeyli ve Ömerli'deki bu alanlann neredeyse tama- mının fundahk olduğunuanım- satan Doğal Hayatı Koruma Derneği'nin eski Proje Koor- dinatörü Gökmen Yalçın, fun- dalıklann Bern Sözleşmesi, AB Habitat Direktifi kriterle- rine göre dünya yüzeyinde yer alan en nadir yaşam alanlan listesinde yeraldığını ifade et- ti. Yalçın, "Hükümetin niyeti ne ohırsa olsun 1984'te imza- lanan uluslararası sözleşme ve diğer anlaşmalar bağlayiadu"" dedi. Doğal Hayatı Koruma Vak- fi, Türkiye'nin Çe\Te Koruma Bölümü Başkanı Ahmet Bir- sel de devletin bu araziye sa- hip çıkması gerektiğine dik- kat çekerek, "Fopülerizm uğ- runa orman arazisinin yağma- lanmasma karşıyız" dedi. TEMA Vakfi yöneticileri de anayasa değişikliğinin, orman varlığını elden çıkaracak şe- kilde değil, koruyacak ve ge- liştirecekniteükte olmasını is- tediler. Adalet Bakam Cemil Çiçek dün TOBB Başkanı Rifat Hisarcıkhoğhı'nu ziyaret ettL (Fotoğraf: AA) Bakan Çiçek davanın zamanaşımına uğramayacağını savundu Adalet. Manisa'nın Desinde ANKARA (Cumhuriyet Bü- rosu) - Adalet Bakam Cemil Çi- çek, Manisa davasının zamana- şımına uğramasını önlemek için Yargıtay'ın gerekli duyarlıhğı göstereceğini belirtti. Çiçek, dün Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başka- nı Rifat Hisarcıkhoğlu nu ziya- ret etti. Gazetecilerin Manisa davasında yargılanan polislere gerekli tebligatın yapılmaması nedeniyle davanın zamanaşımı- na uğrayacağını anımsatması üzerine Çiçek, davada mahalli mahkemenin karannı verdiğini ve dosyanın şu anda Yargıtay'da bulunduğunu söyledi. 'Dava Türkiye'nin JtibarT Bu davanın Türkiye'nin dış itiban ve AB ile ilişkiler açısın- dan öneminin Yargıtay hâkim- leri tarafindan da bilindiğine işa- ret eden Çiçek şunlan söyledi: "Bunu bfliyorum. Haricmde de biMyorum,içeriden de bfliyorum. Onun için temenni ederim ki Türkiye'yi sıkuıüya sokacak bir durum ortaya çıkmaz. Tebliga- tın yasalarda yolu yöntemi var- dır. Onun gereği Yargıtay tara- findan yapıhr." 2 KATRÎLYON GELlR HEDEFLENİYOR Elektriğe de ' geliyor HACER BOYACIOĞLU ANKARA - AKP hükümeti, vergi affindan sonra elekt- rik borçlannı da affetmeye hazırlanıyor. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı'run üzerinde çalıştığı modele gö- re, birikmiş elektrik borçlannda faiz kaldınlacak. Borçlar Toptan Eşya Fiyatlan Endeksi'ne (TEFE) bağ- lanacak ve 24 aya varan ödeme olanağı sağlanacak. Edinilen bilgiye göre, Enerji ve Tabii Kaynaklar Ba- kanlığı, birikmiş elektrik borçlannın yeniden yapılan- dınlması için bir süredir yürüttüğü çahşmalan tamam- lama noktasına getirdi. Buna /?. ., . , j^_., göre, elektrik borçlan tanm- Dınkmıs elektrik *a ,s u l a m a b o r ç | a n v e d l ğ e r borçlar olarak 2'ye bölüne- cek. Diğer borçlar kapsa- mında bulunan birikmiş elektrik borçlannın peşin ödenmesi durumunda top- lam tutann yüzde 20'si ora- nında indirim yapılacak. Ba- kanhğın, elektrik borçlannı yeniden yapılandırarak 2 katrilyon liralık bir gelir he- deflediği belirtiliyor. Bakanlık, meskenlerde kullanılan elektriğin 150 kilo- vatı aşması durumunda farklı fiyat uygulamasına da son vermeyi planlıyor. Halen, meskenlerde 150 kilo- vata kadar olan elektrik kullanımlannda birim fiyat 129 bin 750 lira olurken kullanımın 150 ldlovatı aş- ması durumunda bu rakam 194 bin 625 liraya çıkıyor. Cumhuriyet' in konuyla ilgili sorulannı yanıtlayan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakam Hilmi Güler. proje- lere ilişkin yasal düzenlemelerin önümüzdeki günler- de Bakanlar Kurulu'nda imzaya açılacağını belirtti. Güler, düzenlemeyle borç ödemelerinde hareketlilik sağlamayı amaçladıklannı da sözlerine ekledi. tirihniş elektrik borçlannın fatleri silinecek ve ana borç TEFE'yebağlanacak Peşin ödemelerde ana borçtanyüzde 20 oramnda indirim yapılacak, taksitli ödemelerde ise borç 24 ayayayılacak. Genel merkez yönetimi, toplumsal muhalefete öncülük etmemekle suçlanıyor CHP tabanında muhalefet sancısı SERDARKIZIK İZMtR-CHP örgütleri, seçim sonuçlannı, partinin muhalefet- te izlediği tutumu ve yaklaşan yerel seçimlen tartışıyor. Parti üst yönetimi, seçim sonuçlan- nı ve izlenen genel politıkalan başan olarak değerlendirirken ta- bandan farklı sesler yükseliyor. CHP'de hareketli günler ya- şanıyor. Bornova ve Karşıyaka danışma meclisleriyle birlikte Narhdere'deki yerel seçimlere hazırlık toplantısı, sert eleştiri- lerle geçti. Seçımlerin hemen ardından başlayan ve bugün de sürdürülen muhalefet toplantı- lannda da benzer yaklaşımlar öne çıktı. Çeşitli muhalif gruplar, par- tinin geleneksel politikalann- dan uzaklaşmasının seçimlerde başanyı engellediğini, TBMM'de etkili tavır takınıl- madığını savunuyorlar. Yöne- ticiler ise eleştiren kesimlerin başlangıçta önseçim istedikleri- ni, buna karşın merkez yoklama- sıyla aday olmayı içlerine sin- dirdiklerine dikkat çekiyorlar. Bu eleştiri, belirli ölçüde haklı- lık taşıyor. Ancak kişisel çıkar- lardan uzak muhalefet yapanlar da yok değil. Örneğin Narhde- re'deki toplanhda seçim sonuç- lannı ve izlenen politikaları onaylayan ve her zaman Bay- kal'ın yanında yer alrruş millet- vekilleri BülentBaratah ile Tür- kan Miçoğullan'na. Karşıyaka Danışma Meclisi'nden gelen eleştirilerin örgütteki yansıma- lan etkili oldu. Konuşanlann hemen hemen tümü, seçim so- nuçlannı başansız, izlenen po- • Çeşitli muhalif gruplar, partinin geleneksel politikalanndan uzaklaşmasının seçimlerde başanyı engellediğini, TBMM'de etkili tavır takınılmadığını savunuyorlar. litikalan yersiz bulduğunu be- lirtti. CPfP'nin bırakın toplum- sal muhalefete öncülük etme- yi, parti sorumluluğunu bile ye- rine getirmediği savunuldu. De- mokrasi sorununun Ta>>ip Er- doğan'ın başbakanlığına indir- gendiğini, öyle ki türban konu- sunda bile gerekli tepki göste- rilmeyerek, bu alanın meşrulaş- tınlmasına yol açıldığını vur- gulayanlar da oldu. Örneğin Eski Karşıyaka tlçe Başkanı Süha Bariak ın eleşti- rilerine bakalım: "Seçimlerden başanyla çıkd- dıguıı söylemek kandırmacadır. Biz, seçim sonuçlannı tartışa- hm, kurulta>da tarüşalım diyo- ruz. Genel merkez, tarüşüacak bir şey yok diyor. Danışma Ku- ruhı toplannlannın canh geçme- sl, tarüşüacak bir şeylerin oldu- ğunu açık seçik ortaya koyu>or. AB kriterleri dr\orlar. Biz, siya- sete de bu kriterlerin gjrmesini isoyomz. Üç geneiikiyerei seçim başansıztağının ardından parti b- derfiği kottuğunda oturanlariçin AB kriterlerini istiyoruz. Bö\1e bir genel başkan hangi Avnıpa ülkesinde\ar? Aynca parti. Mec- Bs'te mu halefet görwini deyete- rince yerine getirmiyor. Sanki Türkiye'nin gündemindeErdo- ğan'ınbaşbakan yapıhnasından başka bir sorun yok." Onceki gece Kültürpark'ta yapılan muhalefet toplanhsında Mavi Akını ıııasaya yabrddı ANKARA-CHP Enerji Ko- misyonu, bugûne dek çeşitli usulsüzlük iddialanyla gün- deme gelen Mavi Akım Pro- jesi'ni masaya yatırdı. Proje- nin Türkiye'nin büyük oran- da Rusya'ya bağımlı olması- na yol açacağına işaret eden komisyon, denizin 2 bin 150 metre derinliğindeki yüksek basınç nedeniyle boru kınl- ma riskinin çok yüksek oldu- ğu uyansında bulundu. Komisyonun kasım-aralık bülteninde, Mavi Akım Pro- jesi işlendi. Bültende, projey- le ilgili şu unsurlara dikkat çekildi: - Her iki ülke tarafinda, de- niz dibine inenyamaçlarve de- niz dibi, jeolojik yapı bakı- mından tehlikeli olarak tanım- lanıyor. 2 bin 150 metre derin- likteki çokyüksek basınç, ola- sı dönme ve kınrma gibi kuv- vetlerle birleşince boru kınl- ma riski çok artıyor. - Asıl sorun borunun dö- şenmesinden daha çok, ba- kım ve onanmında. Hat yapıl- sa bile sorunlan aşabilmek için çok yüksek maliyet gere- kecek. - Projenin toplam yatınm maliyeti 3 milyar 39 milyon dolardır. Bu maliyetin karşı- lığında ortaya konulan para hibe değil, kredidir. Bu para- nın geri ödenmesini sağlaya- cak kaynak Rusya'dan gelecek gazın Türkiye'deki tüketiciye satüması ile elde edilecek pa- ra, yani tarifedir. Çok daha ucuz altematifler varken, bu pahalı proje ile Türk tüketici- si, fahiş fatura ödemeye mah- kûm edilmiştir. - Karadan gelecek Azerbay- can gazı ya da lrak gazı gibi seçeneklere kıyasla, yatınm ve işletme maliyetinin çok yüksekohnası kaçıralmaz olan Mavi Akım gazının, tüketiciye yansıyacak olan maliyetinin de (tarife) çok yüksek olması kaçınılmazdır. - Rus gazının 200l'deki sınır teslimi fıyatı 1000 metreküp için ortalama 133 dolardır. Avrupa'da Rusgazınabukadar fahiş bir bedel ödeyen ülke yoktur. Rus gazı, Türkiye'ye ekonomik olarak çok pahalıya mal olmaktadır. Rus gazının ucuz olduğu iddiası ise görül- düğü gibi asılsızdır. da benzer görüşler dile getiril- di. Barlak'ın buradaki yakla- şımlan dikkat çekiciydi. Bu kez Bariak şu değerlendırmeleri yap- tı: "Son zamanlardaki gelişme- ler, partideki baskı ortamunn artbğmı gösteriyor. Bunun ömek- lerini >r\K seçimlerinde de gör- dük. Geçügimiz günlerde Genel Sekreter Yardımcısı Bülent Ba- ratata, beledrv^ başkan ada>1an- nıbeliriediklerinisö>1edLSizna- sıl beürlh'orsunuz? CHP'nin ge- lenekleri yerlebirediliyor.Aday olacaklan betirkmegöre\i örgü- teaitrJr." Toplantıda sert bir eleştiri de DİSK Genel Sekreteri Musa Çam'dan geldi. Seçim sonuçla- nnı başanlı bulmayan Çam, ge- nel merkezin bu konuda sağlık- lı bir tartışmadan da kaçındığı- m savundu. Çam'ın hesabına göre Baykal başkanhğındaki beş seçimde CHP toplam yüzde 56.7 oy aldı. Her seçim başına düşen oy yüzdesi 11.2. Bu oranın ba- şanyı göstennediğini vurgulu- yor Çam ve ekliyor; "Cumhurtveti kuran 80 yü- hk parti. 15 a>hk ve genel baş- kanı, başbakanı bile belli olma- yan. şaibelerle dolu bir partiye mağlup edilmiştir. Partinin ge- lenekleri,ideolojisi vesiyasal ter- cihleri bırakümış, sadece bara- jı aşmakiçin Kemal Der\iş, Ya- şar Nuri Öztürk, Bayram Meral ve Zülfü Livaneli gibi parti ge- leneğiniyansrtma\an isimlerden medet umulmuştür. Bütün bun- lann hiçbirisi çözüm olmanuş veparti,AKPkarşısındahezime- te uğratümışür.'" CHP örgütlerinde kazan kay- nıyor..... POIİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETtNKAYA Pülümiip'ün İnsanları... Televizyon ekranlanna yansıyan görüntüler insa- nın içini acıtıyor... Soğuktan titreyen çocuklar!.. Tüpgaz alan kadınlar!.. Ellerinde plastik kaplarla yemek kuyruğuna gi- ren yaşlılar!.. Bir kadın ağlayarak anlatıyor: "Soğuktan çadırlarda yatamadık, yıkılan evimi- zegittik..." Pülümür burası!.. Tunceli'nin bir ilçesi... Yoksulluğun egemen olduğu yörelerimizden bi- risi Pülümür... Terörün vurduğu bir yerleşim merkezi... Eğer sarsıntı 3.5 saniye değil de 20 saniye sür- seydi Pülümür yerle bir olurdu... Depremden en fazla kamu binalan hasargördü!.. Her depremde olduğu gibi, yine aynı fotoğraf- larla karşılaşıyoruz... Hırsız müteahhit!.. Umursamazlık, insan yaşamını hiçe saymak!.. Ben Pülümür'e yıllar önce gittim... Oradaki yaşamı çok iyi bilirim!.. Yaşama kenetlenmiş güleç yüzlü insanlar gör- düm yoksul olmalarına karşın!.. Okuyan, yazan Türkiye'yi ve dünyayı iyi izleyen!.. 1990-1998 arası terörden çok çekti o bölgede yaşayan insanlarımız!.. Sol kimliklerinden ötürü çok acı yaşadılar!.. Tam bellerini doğrultmaya kalkmışlardı ki, dep- remle yeni bir acının içine gömüldüler!.. Pülümür Belediye Başkanı Mesut Coşkun ba- kın ne diyor: "1992 depreminde yıkılanların yerine yeniden yapılan kamu binalannın hasar görmesi çok il- ginç..." • • • 1992 depreminden sonra 262 yeni konut yapıl- mış Pülümür'de... Konutlar çok katlı olduğu için Pülümüriüler ilgi göstermemiş... Pülümüriüler, Ankara'daki yetkilileri uyarmış: "Burası deprem bölgesi, beş katlı konutlardan vazgeçilsin..." Ne yazık ki kimse dinlememiş... O beş katlı binalar oturulmayacak hale gelmiş son sarsıntıda... Belediye Başkanı Mesut Coşkun diyor ki: "Deprem konutlannın ve Yatılı Bölge llköğretim Okulu'nun inşalan sırasında terör korkusu yüzün- den yeterince denetim yapılamadı..." Pülümür'de kış zor geçer!.. Yollar kardan kapanır, köylere ulaşım gerçek- leşmez!.. Yıllar önce bir Pülümür akşamında, gençlerie konuşmuştum... O akşam bir yer yatağında uykuya hazırlanırken odanın penceresinden dışanya bakmıştım... Yıldızlı birgeceydi ve ben üşüyordum... önceki gece televizyon ekranlannda soğuktan üşüyen çocuklan, ağlayan kadınlan, ellerinde plas- tik kaplarla Kızılay'ın aş ocağında yemek kuyru- ğunda gördüğümde 30 yıl önceyi yeniden yaşa- dım... Birden aklıma Fazıl Hüsnü Dağlarca'nın dize- leri geldi: "Kardaş, senin dediklerin yok, I Halay çekilen toprak bu toprak değil. I Çık hele Anadoluya I Kam- yonlarta gel, kağnılaria gel gayri IO kadar uzak de- ğil- Çamı bitmiş kavağı azalmış, I Gamla örtülü ba- yıhar, çıplak değil. I Yedi ay kıştan sonra, I Yeşe- ren senin yaşamındır, I Yaprak değil." Yıllar önce Pülümürlü gençler işsizdi!.. Yürekleri kıpırkıpır atıyordu... Devrimci mücadelede saf tutup, Türkiye'nin ka- derini değiştireceklerine inanıyoriardı!.. • • • Ve ben dün sabah Rahşan Ecevit'in 'Pülü- mür'de Aşk' adlı oyununu okurken Pülümürlü ha- mal Mustafa'yı değil, Pülümürlü devrimci Hıdır'ı düşündüm... Yıkılan deprem evlerinin, kamu binalannın fotoğ- rafına baktım... Belki mevsimler soğumuş, sular azalmıştı... Tarifsiz sıkıntılar içindeydim... Dağlarca'nın dizelerinde uzun bir yolculuğa çık- mış gibiydim: "Gün doğar, tarla kuşlan uçuşurlar Ağır bir aydınlık, bildiğin şafak değil. öyle dalmış ki yüzy/llar süren uykusuna, Uyandıramazsan Uyanacak değil.' Evet... Pülümür'de çocuklar üşüyor... Pülümür akşamlannda yaşam donuyor... YaDavos akşamlan nasıldı, Tayyip Bey, Abdul- lah Bey? Türbanlı leydiler, Davos'ta havalar nasıl- dı, anlatır mısınız? Eh, kurban derilerni de THK dışında herkes top- layacakmış! Tarikatar kasalannı dolduracakmış!.. lyisiniz, iyi!.. hikmetcetinkaya" cumhuriyet.com.tr Faks numaramız 0212/ 513 90 98 r-Hikmet ÇETİNKAYA KUBİLAr OLAYI ve TAPİKAT KAMPLARI G ü n i z i v a y ı n c ı I ı k Tel: 0212-512 42 19 Faks: 512 11 72
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear