Catalog

SAYFA CUMHURİYET 9 TEMMUZ 2002 SALI HABERLERlN DEVAMI • * G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafi 1. Sayfada giterresı... Parti içinde fırtınanın, medya deyimiy- e depremin öncü habercisiydi. Rahşan Hanım, eşine "Bülent, Bülent! Hüsamet- tinbueveaslagiremezzz" diye sert çıktığından. Bü- lent Bey'ın de eşıni kıracağına Özkan'la devlet iş- lerini relefonla görüşmeyi yeğlediğinden söz edilir oldu. Geçende bir gazetede CHP'ye ve Ecevit'e bü- yük hızmetler veren Orhan Birgit'ın, Rahşan Ha- nım'ın dırenmesiyle son seçimde adaylıktan nasıl vazgeçirildiğı hikâyesi, özkan'la ilişkili söylentileri ctoğrular içerikte. Zira o öyküde Rahşan Hanım'ın eşine Ortıan Birgit'in adaylığını asla kabul etmeye- cegini söylediğı yazıldı. Bu nolctaya nasıl gelindiğini içeren bir soruyla olaya bakmak ne kadar anlamsız. Oteden beri ta DSP'nin kurulduğu yıllardan, son seçimde birinci parti çıkıncaya, iktidar olduğu yıl- lara kadar Rahşan Hanım, belli başlı şikâyet konu- suydu. Fakat, Rahşan-Bülent ikilisinin DSP'yi ken- dı malvartıkları gibi kabul etmeleri, ne derlerse, ne yaparlarsa DSP milletvekillerinin ses çıkarmaksı- zın arkalarından gitmesini ister olmaları, partideki disiplin anlayışını lider sultasına dönüştüren bir ol- gu olarak göze çarptı. Zaten bilinen bir gerçek, Ozkan olayıyla somut biçimde kanıtlandı: Ecevrt- ler'de vefa duygusuna yer yok! Ecevitler (birkaç kez burada değindik) işlerine gelen kişilerle (gazeteciler bu sınıfa dahil) iyi ilişki- lerkurar, amaözellikle Rahşan Hanım'ın gözünden düşen kişi ya da kişilerle sürdürülen olumlu ilişki- ler derhal kesilir. 11 yıl Ecevit'e hizmetedenHüsamettinözkan'ın Rahşan Hanım'ın gadrine uğraması Bülent Bey'in açıkladığı gibi sadece "saldınlar karşısında kendi- sini ve hükümeti yeterince savunmadığı" gerekçe- siyle açıklanamaz. Yeni bir başbakanla bu hükümetin devam etme- si neden isteniliyordu? Ecevit'in sağlıklı olduğunu kanıtlamaya çalışan bütün davranışlarına karşın; bir değil iki hastalıktan malul olması, artık çagdaş bir başbakana yaraşır hızlı devinimlerden yoksun kalması, gerçek nedenler. Partideki kaynaşmanın temel nedeni, partiyi ve hatta hükümeti (tabii Bülent Bey'in tam desteği ve katkısıyla) Rahşan Hanım'ın tek başına bugünlere değin eleştiri kabul etmez bir anlayışla yönetmesi. Şu satırlar yazıldığında DSP'nin milletvekili sa- yısı 128'ten 113'e inmişti. ••• Ecevit son TV söyleşisinde "politikada duygusal- lığayerolmadığını"söy\edi amavefaduygusunun bir yerde geçerli olabilecegini kendisine soran da olmadı. Ecevit soruyordu: "Başbakanlık'tan gitme- mi istiyorlar, kabahatim nedir söylesinler" dedi. Işte dün öğleden sonra özkan'la 1 saatlik görüş- mesinde "görevinde kalmasına gereksinmediğini" söyledikten sonra gelişen (daha da gelişeceği söy- lenen) dizi olaylar, istifa mektuplannda ağır suçla- malar, sorusunu pekâlâ yanıtlar içerikte. • • • Çokca sorulan soru; şimdi ne olacak, erken se- çime gidilme karan arifesinde bir hükümet bunalı- mıyla mı karşılaşacağız? Yoksa, Bahçeli'nin çok önce söylediği gibi "Sayıca MHP'nin çok gerisine düşmesine karşın Ecevitistifa edinceye kadar Baş- bakanımızdır" kuralı geçerli mi olacak? Ya da DSP'deki çözülmeye karşın (yeni bir hü- kümet arayışına geçmeden) AKP nin "dışardan desteği" ile 3 Kasım'a kadar Ecevit'li hükümet ayakta mı kalacak? Hani eski Ecevit olsa, bu olaylar karşısında bir an duraksamadan istifa ederdi. Ama bugünkü Ece- vit ne yapar, kestirmek zor. Gerçek şu: Ecevitler elleriyle büyüttükleri için parti bünyesinde kimseye söz ve hareket hakkı ta- nımadıkları DSP'nin bitişini izliyorlar. Kitabe-i seng-i mezara "hiçbir şeyden çekmedi Rahşan Ecevit'ten çektiği kadar" yazdırarak! Dün belki şaşkınlıktan susan ANAP, erken seçim çağnsıyla gelişmelerin bir ölçüde tetikçisi duru- munda olan MHP bugün konuşacaklar ve... Sağduyu egemen olduktan sonra er veya geç Türk toplumunun siyasal, hatta ekonomik yaşamı neden normale dönmesin? "Mani zail olduktan sonra" her şey olabilir. Gazioğlu'na kesin ihraç istemi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AKP kurucu üyesi Mehmet Gazioğlu, kesin ihraç istemi ile Merkez Disiplin Kurulu'na (MDK) sevk edildi. Gazioğlu, Genel Başkan Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik eleştirileri nedenıyle 16 Nisan 2002 tarihinde MDK tarafindan 1 yıl süreyle geçici olarak ihraç edilmişti. MÜ'nün rektöru Tunç Erem oldu • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Cumhurbaşkanlığı Basın Merkezi'nden yapılan açıklamaya göre, Cumhurbaşkanj Sezer, anayasanın 130. ve 2547 sayıh Yüksek Öğretim Yasası'nın 13. maddeleri uyannca, Yüksek Öğretim Kurulu'nun önerdiğı adaylar arasından Marmara Üniversitesi Rektörlüğü'ne Prof. Dr. Tunç Erem'i atadı. Cinton Tüpkiye'de • Istanbul Haber Servisi - Eski ABD Başkanı Bill Clinton, Türk-Amerikan Işadamlan Derneği'nin (TABA) davetlisi olarak Istanbul'a geldi. Bill Clinton, bugün Çırağan Sarayı'nda dûzenlenecek yemekte "AB Yolunda Türkiye-Avrupa-ABD tlişkileri" başlıklı bir konuşma yapacak. Şoför kayboldu avukat öMü • tstanbul Haber Servisi - Istanbul 3. Asliye Ticaret Mahkemesi'nin önünde bir müvekkilinin duruşma sırasını bekleyen Avukat Ahmet Annağan Aygen, kalp krizi geçirerek yere yığıldı. Bir doktor tarafindan ilk müdahalesi yapılan Aygen, daha sonra adliye önünde sürekli bekleyen ambulansa götürüldü. Aygen, ambulansın sürücüsünün bulunması ve önüne paık edilen araçlann çekihnesinin ardından hastaneye kaldınhrken yolda can verdi. Ktşlata'mn acfc öNimsüzteşiyor • tstanbul Haber Servisi - Küçükçekmece Jîeîediyesi, üç yıl önce uğradığı suikast sonucu yaşamını yitiren gazetemiz yazan Ahmet Tarer Kışlah'run adıru, doğum gününde ölümsüzleştirecek. Küçükçekmece Be!ediye Başkanlığı, Kışlah'nın doğumgünü olaa 10 Temmuz'da (yann) düzenleneyeceği törsnle, Sultanmurat Mahallesi'nde yaptığı paıfca, Kışlairnm adını verecek. DSP'de istifa depremi• Baştarafi 1. Sayfada Bakanı Hasan Gemici ise Zon- guldak'ta örgütüne danıştıktan sonra istifasmı bugün açıklaya- cak. DSP'de "Özkan artçı dep- remi", daha sonra 18 milletve- kilinin istifasıyla sürdü. Böyle- ce partiden istifa edenlerin sayı- sı 22'ye ulaştı. Ecevit'e muhale- fet olarak bilinen 9'lar ise istifa etmeyeceklerini açıkladılar. Ankara'yı sarsan süreç, Baş- bakan Yardımcısı Özkan'ın dün saat 16.00'daBaşbakanEcevit'le görüşmek için resmi konuta git- mesiyle başladı. Bir saat süren görüşmeninardından Başbakan- lık'a giden Özkan, yazılı açıkla- mayla istifasını duyurdu. Öz- kan'ın yazılı açıklaması şöyle: "11 yıldan bu yana Sayın Başbakan'la biriikte DSP'de si- yasi yaşamımı sürdürmekte- yim. Beş yıiı aşlan bir süredir de Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı olarak görev yap- maktayım. Siyasete girdiğim günden bu yana hep Sayın Ge- nel Başkan'a bağlı kalmaya, doğruluğa, diirüstfüğe, uzlaş- maya, hoşgörüye diyaloğa ve sabuiı olmaya büyük özen gös- terdim. Ülkenin ekonomik den- geleri, siyasi istikran ve koalis- yonun uyumunu gözermek için, elimden gelen her rürlü gayre- ti gösterdim. Bugün de tilkemi- zin ekonomik ve siyasi durumu ile ilgili değerlendirmelerimi bir kez daha Sayın Başbakan'a ifade ertim. Göriişmemizde Sayın Başba- kan'ın benim çalışmalarıma artık gereksinimi olmadığı or- taya çıktığından, DSP'den ve bakanlık görevimden istifa edi- yorum. Bugüne kadar Sayın Ecevit ile geldim onunla gide- rim, dedim. Bugün bu sözümü de rutuyorum. Hatta onun iste- ği üzerine, ondan önce gidiyo- rum. 11 yıl sonra Sayın Başba- kan'dan siyasette duygusallığa yer olmadığını da öğrendim. Ülkemin ve toplumun çıkarla- n için bundan sonra da üzeri- me düşen görevi yapacağım. ECEVİT-ÖZKAN HELALLEŞTİ' Özkan, Ecevit ile görüşme- sinden önce Başbakanlık Müsteşan Ahmeî Şağar'm odasında Devlet Bakanı Önal ve Kültür Bakanı Talay ile bir araya geldi. Toplantıda, Ece- vit'in Ozkan'ın istifasını iste- mesine karşı hazırlık yapıldı ve hep biriikte istifa karan alındı. Alınan bilgiye göre gö- rüşmede Ecevit, Özkan'ı, ken- disine yönelik eleştirilere ses- siz kalmakla suçladı. Ecevit, "Benim dışımdaki hükümet Bugüne kadarki çalışmalanm- da bana destek veren bütün ar- kadaşlanma ve kamuoyuna en içten şükranlanmla sevgi ve saygılanmı sunuyorum." Ecevtt hedef alındı Özkan'ın istifasını açıklama- sının ardından Ankara'da "DSP depremi" başladı. İlk olarak ka- bineden Kültür Bakanı Istemi- han Talay ile Devlet Bakanı Re- cep önal, Ecevit'i hedef alan açıklamalarla istifa ettiler. Talay, Ecevit'e gönderdigi ve isim vermeden Rahşan Ecevit'i de eleştirdiği sert açıklamalar içe- ren dilekçesinde şu ifadelere y- er verdi: "Bir süreden beri DSP Genel Merkezfnden kaynakla- nan ve Sayın Özkan'ı, şahsımı, bakanlanmızı ve milletveküle- rimizi hedef alan yıpratıcı bazı açıklamalar yapılmaktaydı. Ben bunları önemli bulmadı- ğım ve bu oyunlara değer ver- mediğim için görevimi sürdür- meye devam ettim. Çünkü için- de bulunduğumuz siyasal ve ekonomik koşullar, herkesin sorumluluk içinde hareket et- mesini gerektiriyordu ve ben böyle davrandım. Ancak 7 Temmuz'da C\N Türk'te yap- tığınız açıklamalarda, sizin DSP kaynaklı bu asılsız açıkla- malardan rahatsızük duyma- djğınız, aksine benzer görüşle- senaryolarına da gereken tepldyi vermediniz. Bu da soru işareri yaratıyor" dedi. Özkan ise bunlann genei merkez kaynaklı "iftiralar" olduğunu vurgulayarak "Her zaman size bağb ve sadık ol- dum" dedi. Özkan, bu sözlerine Ece- vit'in yanıt vermemesi üzeri- ne, "Hakkınızı helal edin" dedi. Bunun üzerine Ecevit'in de "Helal olsun siz de helal edin" karşılığinı verdi. ri paylaştığınızı üzüntüyle öğ- rendim. DSP Genel Merke- zi'nin küçük parti hesapları içindeki senaryolarına itibar etmeniz, güven duygularımı hayal kınklığına dönüştürmüş bulunmaktadır. DSP Genel Merkezi ile biriikte şahsınıza karşı da hissettiğim güvensizlik nedeniyle. DSP'den de hükü- metteki Kültür Bakanlığı gö- revlerimden istifa ettiğimi bil- gilerinize arz ederim." Recep önal: Partlde etlk llkelerden uzaklaşıldı Devlet Bakanı önal da "De- ğerli Genel Başkanım" diye başladığı dilekçesinde şu ifade- leri kullandı: "Kamu yöneriminde 35 \ıl başarılı bir biçimde çalışarak edindiğim birikimle, halkıma hizmeti sürdürebilmekiçin li- derliginizdeki DSP'de 1999 yılı başında siyasi yaşamıma başladım. Üstlendiğim görev- leri, ülkemin yarannı ön plan- da tutarak, partinin temel il- kelerine gönülden bağlı bir milletvekili ve bakan olarak, bana güvenenleri mahçup et- memek çabası içinde yerine getirnıeye çalıştım. Partimizin karşüıklı sevgi ve saygı teme- line dayanan vefa duygusunu ve uzlaşma kültürünü esas alan etik ilkelerinden son Mfalan Başbakanhk'ta bekledi %% ** -• tin Ozkan, saat 17.40'ta istifasını resmen açıkladıktan sonra saat 19.00'a kadar Başbakanlık'ta kaldı. Bu süre içinde DSP'den isrifalar peş peşe açıklandı. Özkan, istifaların ardından Başbakanlık'taki makamından eşvalarını aldıktan sonra 06ALS 65 plakalı arabasına bindi. L zaktan Başbakanlık önünde bekleyen basın mensuplannı selamlayan Özkan, son anda fikir değişrirek basın mensuplarına kısa bir açıklama yaptı ve gazetecilere veda etti. Özkan'ın so- rulara gülümsenıeye çalışarak yanıtlar vermesi dikkat çekiri. "Değerli basın mensupları. 5 senedir biriikte görev vaptik. Yağmur. ç'amur, kar demeden hep bizleri takip ettiniz; hiçbir zaman görüşme fırsatı bulamadık sizlerle. Hepinize teşekkür ederim" diyen Özkan, ısrarlı sorular üzerine, yazılı açık- lama yaptığinı, sorulara yanıt vermeyeceğini ifade etti. Özkan, "DSP'nin parçalanması için bir çaba içinde olmadım. Ben şimdiye kadar en çok ülke meselelerine baktım; bugünkü koşullar bu durumun olmamasını gerektiriyordu. Siyasi hayatıma millervekili olarak devam edeceğim" dedi. (Fotoğraf: AA ı Hükümet sarsılıyor• Baştarafi 1. Sayfada lılannın Meclis'te grup oluştu- rarak yeni bir oluşum içine gi- | rebilecekleri bildirildi. Dışişle- ri Bakanı fsmail Cem'in Baş- bakan Bülent Ecevit'in açıkla- ması ve Devlet Bakanı Kemal Derviş'inkarannı beklediği bil- dirildi. Derviş'in de birkaç gün içinde istifası bekleniyor. Özkan'ın istifasının ardından DSP'de başlayan deprem, hem DSP'yi hem de hükümeti sars- tı. özkan'ın istifesını izleyen is- tifalarla DSP, parlamentoda bi- rinci parti olma özelliğini yitir- di. Istifalar sürerken 40 dolayın- da milletvekili genel merkezde toplantı yaptı. Devlet Bakanı j Şükrü Sina Gürel, Orman Ba- f^ianı Nami Çağan ve ÇevTe Ba- kanı Fevzi Ayteldn de bu top- lantıya katıldı. Genel Başkan Yardımcısı Tayfun tçü, istifala- nn hükümeti etkjleyeceğini san- madığını söyledi. Kulislerde, hükümet ortaklanyla anlaşma sağlanması durumunda Ecevit başbakaniığındaki hükümetle sonbaharda seçime gidilebile- ceği vurgulandı. OrtakJann bu yönde bir mesaj vermemesi du- rumunda, Ecevit'in başbakan- lıktan istifa etmesi bekleniyor. Cözler Dervl; ve Cem'de Bir süre önce Ecevit'i çekil- meye çağıran muhaliflerin, isti- fa etmeyi düşünmediği bildiril- di. Muhalifler, uzun süredir "partinin sandalve sayısını MHP'nin altına düşürmenin sorumluluğunu üstlenmeyiz" diyordu. îsmail Cem'in tavn da merak konusu oldu. Cem, Istan- bul'daki programuıı yanda ke- serek Ankara'ya dÖndü. ö z ^ kan'ın ekibi Derviş ve Cem'in kendileriyle biriikte hareket edeceği mesajlan verdi. Cem'in Başbakan Ecevit'in açıklamala- nnı beklediği öğrenildi. Der- viş'in karanrun da Cem'in tav- nnda etkili olacağı kaydedildi. Birkaç gün içinde Derviş'in de istifa edeceği söyleniyor. İstifa eden Devlet Bakanı Recep Ö- nal, bugün için Özkan ile Der- viş'in yemekte biraraya gelece- ğini söyledi. Özkan'ınekibinin bundan böyle ne yapacağı konu- sunda da çeşitli değerlendirme- ler yapıldı. istifa eden milletve- kili sayısının 20'ye ulaşması ne- deniyle, Meclis'te bir grup ku- rulabileceği vurgulandı. Özkan ekibinde, Cem ve Derviş'le bir- iikte yeni bir oluşuma gidilebi- leceğı değerlendirmesi yapıldı. Talay: Parlamentoda grup oluşturacağız günlerde uzaklaşümaya baş- landığını görmek beni üzmek- tedir. Parti içi tartışmaların medya Önünde yapılmasının, partimizin bütünlüğüne za- rar verdiğine ve ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik ve sosyal zor koşulları daha da ağı/laştırdığına inanıyo- rum. Ülkemiz yararına gör- mediğim bu yeni eğilimin için- de olamayacağımdan göre- vimden ve çok sevdiğim par- timden ayrılıyorum." Mustafa Yilmaz: Ecevit Inatçı istifa eden Devlet Bakanı Mustafa Yılmaz ise Ecevit'in 4- 5 ay önce Başbakanlık görevin- den istifa etmesi halinde bu olay- lann yaşanmayacağına dikkat çekti. Yıhnaz, "Ecevit, hırslı ve inatçı olduğu için istifa etme- di" dedi. Ecevit'i bu konuda da- ha önce uyardığını ifade eden Yılmaz, "Kalbim rahat" diye konuştu. Devlet Bakanı Hasan Gemici de dün yazılı bir açıkla- ma yaparak ıstifasuıı bugün Zon- guldak'ta yapacağı basın toplan- tısıyla açıklayacağını bildirdi. Milletvekili »stlfaları Bakanlann ardından DSP milletvekillerinin partilerinden istifası başladı. Geç saatlere dek isrifalar sürerken baskıya girdi- ğimiz saate dek istifa ettiğini açıklayan milletvekillerinin ad- lan şöyle: TBMM Başkanvekili ve Gazi- antep Milletvekili Ali Ilıksoy, Manisa Milletvekili Cihan Ya- zar, Istanbul Milletvekili Bahri Sipahi, Mardin Milletvekili Mustafa Kemal Tuğmaner, Ar- dahan Millervekili Faruk De- mir, Afyon Milletvekili Gaffar Yakın, Mersin Milletvekili Akif Serin, Izmir Milletvekili Hakan Tartan, Istanbul Milletvekili Pe- rihan Yılmaz, Muğla Milletve- kili Tunay Dikmen, Balıkesir Millervekili Tamer Kanber, Uşak Millervekili Hasan Özgö- bek, Adana Millervekili tbra- him Yavuz Bildik, Aydm Mil- letvekili Halit Dikmen, Di- yarbakır Milletvekili Abdul- samet Turgut, Amasya Mil- lervekili Gönül Saray Alp- han, Zonguldak Milletvekili Tahsin Boray Baycık, Hatay Milletvekili Ali Günay. 'Özkan'm vefası, evladın oteslndeydl' TBMM Başkanvekili Ilık- soy, istifasının ardından yaptı- ğı açıklamada, şunlan kaydet- ti "Ecevit'in DSP'de uzun süredir yardımcısı olarak ça- lışan Sayın Özkan'a karşı grup başkanvekillerinin ifa- deleriyle örtüşen açıklama- larda bulunması hepimizi üzmüştür. Biz DSP'ye gelir- ken bir yuvaya geldiğimizi düşünüyorduk; o yuvada sevginin, vefanın oimasını beküyorduk. Son olayda gör- dük İd, siyasette duygusallı- ğa yer olmadığı anlayışı ve vefasızlığın hat boyutlara vardığı böyle bir yuvada kal- ma şansımız yokru." Özkan'a yapılamnu çok büyük haksız- hk" olduğunu vurgulayan Ilık- soy, "11 yıldır Özkan'ın gös- terdiği vefayı, hiçbir evlat ba- basına dahi göstermezdi. Eğer Özkan'a vefasızük ya- pıldıvsa bu siyasette herkese yapılacağının en açık örne- ğidir. Şu anda bizim tepkile- rimiz vefasızlığadır. Şu anda yeni bir oluşum içinde deği- İiz" diye konuştu. Tartan: Yeni oluşum olablllr Izmir Milletvekili Tartan ise yeni oluşumlann olabilecegini herkesin bildiğini söyledi. Ecevit'in farklı biçimde yön- lendirilmeye çalışıldığıru be- lirtenTartan, "Türk halkı çok farklı şeyler bekliyor. Ekono- mide ciddi sıkıntılar var a- ma parti içinde tartışmala- rın, DSP külrürüyle ilgisi yok.Bu noktada miİletten al- dığımız gücü en doğru şekil- de kullanma gereğini duy- duk ve gereğini yaptık" dedi. ^Kültür Bakanlığı görevinden ve partisinden istifa eden tste- mihan Talay, Türkiye'nin yeni bir oluşuma gereksinimi oldu- ğunu belirterek parlamento içinde grup oluşturacaklannı açıkladı. Eker: İstifa etmedim GUNDEM MUSTAFA BALBAY • Baştarafi 1. Sayfada ğunu ortaya koyuyor. 18 Nisan 1999 seçımleri ön- cesinde DSP'nin milletvekili adayları belirlenırken önceliği Rahşan Ecevit almıştı. Vekil listelerıni tek tek kontrol etmişti. Bu süreçte bir grup adayı da Öz- kan saptamıştı. Onların önemli bir bölümü Özkan'la biriikte hareket ediyor. Bir başka deyımle DSP içinde su yüzüne çıkan aynlık, daha listeler yapılırken başlamıştı. Rahşan Ecevit geçen günlerde 9'larla konuşur- ken altını çizmişti: "Ben size niçin soğuk bakayım? Tümünüzü liste- ye ben aldım!" 2- Özkan ne yapar? Grup kuracağı ve devamında yeni oluşumların içinde yer almayı hedefleyeceği anlaşılıyor. Yapabilir mı? Bu, Ecevitler'in güçsüzlügüne bakar. Ecevit 4 Ma- yıs günü hastaneye gittiğinde partinin yüzde 95'ine hâkimdi. Bu oran mayıs sonunda yüzde 85'e indi. Haziranda yüzde 80 oldu. Gelinen noktada yüzde 70'lere inmış görunüyor. Bir hamleyle bunu yukarı çekebilir mi? Artık tek başına zor. Yeni bir açılım... Partiyi se- çimli kurultaya göturüp yeni kadrolar... Belki, yeni bir soluk yaratabilir. 3- DSP ilk kez MHP'nin altına düştü. Denge 1-2 milletvekili arasında gidip geliyordu. Şimdi kapatıl- maz bir fark var. Artık MHP 120'lerin üzerinde, D- SPIOO'lerde... Devlet Bahçeli bunu kullanır mı? Görünüm kullanmayacağı yönünde. Ancak Bah- çeli'nin pazar günü açıkladığı seçim karan, bu du- rumla da ilişkili. Başkentte konuşulan onlarca se- naryo arasında şu olasılık akla yakın: Bahçeli, Ecevit'siz arayışın aynı zamanda MHP'- siz arayış olduğunu gördü. Bu gündemin bir parça- sı olmak yerine, gündemi belirleyici adım atmayı yeğledi ve attı. Hükümet ortakları seçime iktidarda gitmek isteyeceğine göre, bu tutkal onları birbirin- den ayırmaz ve sonbaharda seçime gidilir. Cem beklemede 4- Cem ve Derviş ne yapar? Dengelere bakarlar. Her iki bakanın da özkan'la belli bir dirsek teması vardı. Ancak bu temas, öz- kan'ın Ecevit'ten aldığı güce dayanıyordu. Ecevit'in Derviş'i başbakan yardımcılığına getire- bileceği, konuşulanlar arasında. Cem de son iki gündür bütün taraflarla temas halinde. Işlediği ana konu şuydu: "Şu aşamada önemli olan partinin bütünlüğüdür. Aman yanlış yapmaym." Bütünlük bozulduğuna göre, Cem'e de gelece- ğini belirleme hakkı doğdu. Ecevit'in "küçük olsun, benim olsun" karannı sürdürmesi durumunda Cem, farklı arayışların içinde olabilir. Cem şu aşamada Ecevit'in açıklamasını bekleyecek, Derviş'i gözle- yecek... Ecevitler'in merkezi tutumu sürerse şöyle bir baş- lık da gündeme gelebilir: "DSP Ecevitler'e kalıyor!" 5- Haziran sonunda su yüzüne çıkan 9'lar ne ya- par? Şu aşamada DSP içinde yüzmeye devam etme kararındalar. "Siyasette kul var" demeyen 9'lar, sağlıklı bir "siyasi kulvar" arayacak. Ecevitler bu arayışa yanıt verebilır mı? Sanırız onların gündemindeki birinci soru bu de- ğil. 6- Aklın yolu ne? Seçim... Demokratiksistemlerdehertürlüsıkışıklığınbaş- lıcaanahtarı seçimdir. Bu konuda en katı parti MHP bile bugünkü noktaya geldikten sonra, artık seçim tarihıni saptamak sistemin emri görunüyor. Hükümet direnirse, şimdi kendi elinde görünen seçim tarihini saptama gücünü de yitirebilir. ankcum@ttnet.net.tr YOK'ten çiftestandart DSP Muş Milletvekili Zeki Eker, istifa delikçesinin TBMM'ye ulaştığının belir- tilmesine karşın, Cumhuri- yet'e partisinden istifa etme- diğini açıkladı. B Baştarafi 1. Sayfada üniversitelerinin rek- törleri büyük sorunlar- la karşılaştı. Cumhur- bakanlığı'na gönderi- len aday listelerinde YÖK'e yakın olmayan Emin Halıcı'run 9 Ey- lül'e, Fikri Canoruç'un Dicle'ye ve Ferit Ber- nay'ın Ondokuz Ma- yıs'a atanması, sorun- lan da beraberinde ge- tirdi. Üç üniversite de kadro ve ödenek alın- masında büyük sıkıntı yaşadı. Aradan geçen 2 yıla yakın sürenin ar- dından OndokuzMa- yıs'a talep edilen 1200 kadronun yabıız- ca 320'si verildi. 9 Ey- lül'de ise sorunlann önemli ölçüde aşıldığı belirtildi. Ancak bir dönem Hizbullah'ın fakülte sekreterliği düzeyinde örgütlendiği Dicle Üni- versitesi'nde sorun bit- miyor. YÖK son olarak 52 devlet üniversitesine 3 bin 935 kadro dağıtır- ken Dicle'ye yine am- bargo uyguladı. Döner sermayeyi 5 trilyon borçla devralan, 2 tril- yonluk yolsuzluk ve 21 milyarlık zimmeti bel- geleyen, 22 öğrencinin eğitim fükültesine usulsüz alındığmı orta- ya çıkaran yeni rektör Fikri Canoruç, kadro ambargosunu aşamı- yor. Cniversitede 105 akademik elemanın öz- lük haklan verilmiyor, 200 kişi kadro bekliyor. Öğretim elamanı sıkın- tısı giderek büyüdüğü için bazı fakülte ve yüksekokullarda ders- lere lise öğretmenleri giriyor. Çevre il ve il- çelere açılması düşünü- len yeni yüksekokul ve fakülteler için de vize verilmiyor. Akademik yükselmelere olanak tamnmıyor. Sağlık bi- rimlerindeki kadro sı- kıntısı, hizmeti aksaü- yor. Yatırun projeleri de engelleniyor. Tarikatçı suçlamala- n nedeniyle seçileme- yen Mehmet Özay- dın'ın yerine 31 Tem- muz 2000'de atanan Canoruç, tüm bu so- runlan çözebihnek için YÖK Başkaru Gü- rüz'den randevu da ala- mıyor. Çiçeğinin bile kabul edilmediğinden yakınan Canoruç, çev- resine şöyle yakını- yor:"Bizi boğmak için her şeyi yapıyorlar. Kadrolarımızi alamı- yoruz, Soruşturma- İarda verdiğimiz ceza- lar onaylanmıyor. Eli- mizi kolumuzu bağla- masına karşın Atatürk ilkelerine ve cumhuri- yetin temel nitelikleri- ne yürekten bağlı, bi- limsel, demokratik ve laik değerierin hâkim olacağı çağdaş ve üretken bir üniversite yaratmak için çabala- rınıız sürüyor."