23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 HAZİRAN 2002 SALI CUMHURİYET SAYFA 17 Tet: 0.212.512 05 05 Faks: 0.212.512 44 07EteMroffikpostadenasornecumhunyetcom.tr - Meclis'te birANAP'lı ile bir MHP'li yumruklaşmış... "Koalisyon Boks Tumuvası basladı!" Advantage Malımüşavir Haldun Guner, Advantage kartın, 9 miyon 500 bin 590 lıralık çecikmiş borç için br aylık toplam 4 milyon 744- bin 134 lira ile yüzde 49 93 faız uyguladığından yakınmıştı. Advantage nin kurumsal ıtetışım bölümünden Dıdem Izgi, gecikme faizınin ilk ay ıçin yüzde 9.95, 30 günü aşan sürelerde ise yuzde 13.95 olduğunu bildirdi. Haldun Güner'in kart numarasıyla başvurması halinde daha ayrıntılı bılgi verebileceklerini söyledi. lusal Futbol Takımının Teknık Dırektoru Şe- nol Güneş ıçın futbol •'otorrtelen"nın çoğu çok ağır konuştu ve yazdı Guneş'ın karız- masının ve karıyerının olmadığı one surul- du, "koylu" dendı. Futbol "otontelen", eleştınlennde haklıydı Çunku Şenol Guneş, onların gıyındığı gıbı gı- yınmıyor, saçlarını onlargıbıtaramıyor, onlann eğlen- ce yerlerınde gorunmuyor, cumlelerının arasına ya- bancı sozlukler serpıştırıp konuşmuyor, onlar gıbı davranmıyorveyaşamıyordu Guneş, onlann kuçum- sedığı bır dunyanın, başka bır dunyanın ınsanıydı. Kamuoyunun onune "otorıte" olarak çıkan onlar ıse, ashnda futbol sosyetesının kaymak tabakasıydı Turkıye'de her alanda, kaymak tabakaya ayak uy- duramazsanız ne kanyerınız olur ne de kanzmanız Ağzınızla kuş tutsanız sızı yok sayarlar. Onlar her şeyı bılır Onlar her şeyden anlar Duşunebılıyor musunuz'? Şenol Guneş'ın 48yıl aradan sonraTurkıye'yı Dun- Sosyeteya Kupası eleme grubundan çıkartıp fınallere gotur- mesı bıle karıyer sayılmadı Turkıye fınallerde bınncı turu, ıkıncı turu, çeyrek fı- nalı geçıp yan fınale gelınce, yanı dunyanın dort ta- kımından bin olunca futbol sosyetesı Şenol Guneş'ın bu başarısını eskı teknık dırektorler Fatih Terim ve Mustafa Denizli'ye pay çıkartarak kuçumsemeye çalıştı Tenm ve Denızlı'nın katkısı yadsınamaz ama futbol sosyetesının mantığıyla genye donup baktığınızda 2002 Dunya Kupası'ndakı başarının altında 1900'le- rın başında futbola gonul verenlere kadar ınmenız gerekır. Orneğın bır Ali Sami Yen, bır Hüsnü Ka- yacan olmasa Turkıye'de futbol olmazdıi Sosyete, Guneş'ın karızmasıyla da yakından ılgı- lendı Koylu damgasını vurmak ıçın gıyımınden sa- çına kadar eleştırdı . Yetmedı, nasıl olması gerektı- ğını gostermeye kalktı, bılgısayar ortamında saçına brıyantın surup arkaya doğru havalı bır şekılde tara- dı, artıstlere benzetmeye çalıştı Yıne bılgısayar or- tamında gıysılerını değıştırdı kendıne gore bır "tıp" ya- ratmaya çalıştı.. Sosyetenın her şeyı yapmaya hakkı vardır, hatta gerçeklerı bıle kendınce sanallaştırmak dahıl . Bu kural yalnızca futbol dunyasındageçerlıdeğıl. Ede- bıyatta da boyle sıyasette de . Ekonomı dunyasın- da da boyle, gobek dansında da Ustelık onlar tek- nık dırektorden de anlariar, gobek dansozunden de1 Neyse kı Şenol Guneş, "koylu" olmaktan gocun- muyor, bıldığı yolda yurumekte kararlı davranıyor.. Bır de halkımız kendını kuçumseyenlere karşı ay- nı tepkıyı gosterse, onların yazdıklannı okumasa, soy- ledıklerını dınlemese Işte o zaman Turkıye dunya- da bır ust tura çıkacaktır! Kütüp Suleymaniye Kıituphanesı Müduriuğü'ne bağlı olarak çalışan Üskudar'dakı Hacı Selım Ağa Kutuphanesi, bır ay kadar once demir makası ıle kapı kılıt zıncırı kınlmak suretiyle soyulmuş olup; çalınan çok sayıda tarihi el yazması kitabın aranmasına devam edilmektedir. SESSİZ SEDASIZ (!) Yüksek Yerilim Hattı erdıncutku ı yahoo.com TUStAD AB >e laf ettırmıyor TlSSıad1 Yolsuzluğun politikası üzerine iki kitap ikı kıtap Bınnı Cumhurıyet'ten arkadaşımız Aykut Küçükkaya yazmış Alnından Vururlar, Beyaz Enerjı Dosyası Kitabın onsuzunde Hikmet Çetin- kaya şoyle dıyor "Beyaz Enenı Operasyonu, 2001 yı- lına damgasını vurmuştu Haberler ^ f e hep unutulur. Aykut, operasyonla J H p Ama Beyaz Enerjı Dosyası kapandı gıttı Ikıncı kıtabı Cumhunyet'ın eskı çalışanlanndan Halil Nebiler yazmış Yolsuzluğun Ekonomı Polıtığı "Bu sıstemın ıçındeyolsuzluğu, yağ- mayı, ruşvetı, kııiı parayı aramanın an- lamı kalmıyor Bırdongu surup gıdıyor Sıstem ışlıyor Sıstemın amacı daha fazla kâr Daha fazla kâr ıçın, daha sarsılmayan hukumette lıderte ba- kan ıhşkısıne kulak kesılıyor, soygun duzenındekı zıncırın halkalarını bır bır ortaya koyuyor SavcıTalatŞalk'ınyu- reklı tutumu, Başbakan Bülent Ece- vıt'ın kayıtsızhğı, Mesut Yılmaz'ın bu konuya yaklaşımı Sankı bır fılm ızlı- yoruz Cumhurbaşkanı Ahmet Nec- det Sezer ne demıştı Ulkeyı soydurt- mayız 1 " fazla yatınm gerekıyor. Daha fazla yatınm demek, daha fazla sermaye bı- nkımı anlamına gelıyor Sermaye durduğu yerde bırıkmedı- ğıne gore, ıkı şeyden bın olacak Ya klasık sermaye bırıkımı kurallan ışle- yecek ya da başka yolsuzluklar ve ah- laksızlıklarla her yol denenecek ya da daha nsklı ama daha kârlı yasadışı tı- carete başvurulacak" Zanıana Demir Atmak ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI LATtF MUTLU Bılgı Unnersıtest Kurucu ve VakıfBaşkanı 17 yuzyılın şafağında, Top- kapı Sarayı'nda vefat eden Osmanlı sultanlanndan bırın- den gerıye 44 çocuk kalmıştı. Yaşam boyu Istanbul'un dışı- na hıç çıkmayan bu padışahın hukumranlığı ve ılgısı Harem Daıresı uzenne ıdı Doğum ve olum tarıhlerı dışında şahsına bağlı onemlı bır olay yoktu. Ancak, saltanatı donemınde meydana gelen ve tarıhe '1585 tağşışı' olarak geçen o- lay (devaluasyon), Osmanlı ekonomısının tarıhınde bır do- num noktası olarak kabul edı- lır O gune kadar eşıne rastlan- mayan boyutlardakı bu tağşiş (paranın ayannı duşurme) 16. yuzyılda yaşanan altın çağın kapandığını haber verıyordu. Osmanlı AKÇE'sının değerı yuzde 70 duşurulmuştu. Fıyat- lar buyuk bır hızla artıyor, halk kendı parası yenne Avrupa pa- rasını tercıh edıyordu Pıyasa DUKA ve REAL gıbı yabancı paraların hucumuna uğramış- tı Bu fıyat artışlan küçük du- raklamalarla cumhuriyet dönemine kadar aralıksız siırüp geldi. Cumhunyetın ılk yıllarında, 20 yıl ara verdıkten sonra 1946'da başlayan fıyat artışla- n bugun hâlâ onune geçılmez bır enflasyon olarak buyuk halk kıtlelerını ezmeye devam edıyor Osmanlı Devletfnın 16 yuz- yıl bıterken parada yaptığı bu buyuk tağşiş bunalımlara, ıf- laslara ve kanlı ısyanlara yol açmıştı Tarıhler bu donemın başlangıcını, duraklama, daha sonra gerıleme ve sonunda çokuş donemı olarak nıtelen- dırmektedırler 17 yuzyılın başlangıcında ^rupa'da, Aydınlanma ile bır- ıkte başlayan, ıcatlar, keşıfler <ıe yenı arayışlar sureklı artış gostererek hâlâ devam edıyor fynı tarıhte Osmanlı toplumu- nun ıçıne duştuğu örf ve âdet Kapanından, bız bugun bıle kendımızı kurtarabılmış değı- lız. Dort yuz yıldan bu yana, Av- rupa sureklı yukselırken bız neden gerılıyoruz 9 Neden 1 ? Bunun nedenını gorebılmek ıçın tekrar 17 yuzyıla kısa bır goz atmamız gerekıyor Osmanlı Devletı'nın uzun suren mutlakıyet donemınde, yasalar padışahlann çıkardığı fermanlardan oluşuyordu Pa- dışahın yetkısı, şerıat kuralla- rı, orf ve âdetler ile sınırlı ıdı Şenat sultanın uzerınde olan bır guçtu ve sultan tarafından değıştırılemezdı Kanunlar ve âdetler orfe ba- ğımlı ıdı Örf ıse belırlendığı ve yazıya dokulduğu zaman ka- nun olur ve kendıne aykın bu- tun kanunlar ile âdetlerı ılga ederdı. Fatih ve Kanuni devrınde yapılan derlemeler dışında, pozıtıf hukuk alanında bır ıler- leme yoktu Şerıat ile orf ve âdetlerın dışına çıkılamıyordu 17 yuzyılda geçeriı olan ku- rallan padışahlar da değıştıre- mıyordu O doneme demir at- mış bır gemı gıbı bız olduğu- muz yerde donup duruyoruz Tanzımat'tan berı çağdaş laşma gayretı ıçınde bulundu- ğumuz halde. çağdaşlığın ge- rektırdığı yasalan, bırturlu ken- dılığımızden çıkaramadık Os- manlı nın son donemınde Av- rupa'ya borçlanmıştık Borç veren ulkeler, alacaklarını ga- rantıye almak ıçın kendı yasa- lannı kullanmamızı ıstıyorlardı 1856 Islahat Fermanı'ndan sonra, anayasa dahıl pek çok yasa Avrupa'dan alınarak yu- rurluğe konmuştu 150 yıl son- ra bugun yıne aynı sureçlerı yaşıyoruz O zamanlar yenı yasaları çı- karmamızı yalnız Avrupa ıstı- yordu Bugun, Avrupa 30 ya- sa duzenlemesı ıstıyorsa, Amenka (ABD) on beş yasa çı- karmamızı ıstıyor Hem de 15 gun ıçınde. Amenka mucızesını meyda- na getıren onculerın, Avru- pa'dakı orf ve âdetlere başkal- dıran ve yenı arayışlar ıçınde olan gozu pek goçmenlerden oluştuğunu bılıyoruz Turkı- ye'yı kuçuk Amerıka yapaca- ğız, dıyen yonetıcılerımızın bu olgunun farkında olmadıkları ıçın ınsan yetıştırme sıstemı- mızı, orf ve âdetlerıne bağlı gençler yetıştıren kurumlar olarak goruyorlardı 1981'den once yururlukte olan unıversıteler yasasında, unıversıtelerın amaçları ara- sında, örf ve âdetlerine bağ- lı gençler yetiştirmek hük- mü vardı. Anayasa Mahke- mesı bunu, anayasanın baş- langıç hukumlerıne aykırı ve dığer bazı maddelen de zede- ledığı gerekçesı ile 1975 yılın- da ıptal etmıştı Boylece top- lumda 4 yuz yıldan ben surup gelen tutucu örf ve âdetlerin terk edılme zamanı geldığıne ınananlarda bır sevınç yarat- mıştı 1981 yılındayururluğegıren Yuksek Öğretım Yasası, Ana- yasa Mahkemesı'nın ıptal et- tığı bu hukmu katlayarak ve vurgulayarak yenıden getırı- yordu Yururluktekı yenı yasa- nın amacı, mıllı, ahlakı. ınsanı, manevı ve kulturel değerlerı taşıyan örf ve âdetlerimize bağlı gençler yetıştırmektır, şeklındedır Ataturk devrımlerı ile bağ- daştırılma olanağı bulunma- yan bu tutuculuğu, dışardan gelecek bır uyanyı bekleme- den, bız kendımız değıştırme- lıyız Cumhunyetın geleceğını gu- vence altına alacak genç ku- şaklan, yuzyıllar oncesı toplum duzenının gereksındırdığı ve yarattığı orf ve âdetlere bağlı tutmak, Ataturk devnmlen ve bu devrımlenn temelını oluş- turan ılkelerie bağdaştırılamaz Çağdaş uygarlık duzeyıne ulaşmak ıçın topluma yenı bır dınamızm verecek, devrımcı, atılımcı ve gırışımcı gençler ye- tıştırecek yenı bır eğıtım anla- yşına ulaşmanın yollarını aç- malıyız u HARBl SEMİH POROY semihporoyCa yahoo.com TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 28 \fayıs CİN'I YAK/NLASTIRAN YAZÂR İ832OB BUGUN ÜHLU KADIN YAZAR PEARL BUCK, AMEfÜKA'OA &OĞPU. BlfZ. MISYOME&IH K1ZIYPİ VE ÇOCUK VAŞ7A AILBSlYLE ÇlN'E 6>- DECBCTı. ILK oĞBENtMıUt ŞAU6fiAY'OA YAM- CAK SOfitRA AAABRJKA'PA rAMAMUYACAKTI. 1SS4'7E TEKRAG ÇJfJ'E DÖMECJEK VE 6ENÇ MlSYoKlEÜ JCHM LÛSSING SUCK'LA EVLEN£- C&CTIR. PEARL SUCJC,UZUN YtLLAg ÇtN'OE ICALACAK VE OIZAYLA rUS/LJ ROKAAhiLAH. >MZ- MAYA KOYULACAHTie. BU ULKEYl VE lUSAN LARIMI YAKINDAN TANiyAN YAZAZtN YAPlT- SAT7 DÛfJYASMDA gUYÛK İLSIYLE V£ ONA PUÜ7ZS& ÖDU- LJJ SAMSUN 2. İCRA MÜDÜRLÜĞÜ'NDEN GAYRİMENKULÜN AÇIK ARTTIRMA İLANI DosyaNo 1998 1763 Esas Satılmasına karar \enlen gaynmenkulun cınsı, kıymetı, adedı, e\safı 1- Satılacak gaynmenkulun ozellıklen Samsun ılı 19 Mayıs Mahallesı 9 pafta, 245 ada 216 parsel 7 2 cılt 7430 sahıfede bulunan arsa nıtelıgmdekı taşınmazdakı 10 1435 arsa paylı (9) no'lu mesken, 10 1435 arsa pavlı (13) no'lu mesken, 10 1435 arsa pavlı (14) no'lu mesken \e 10 1435 arsa paylı (15) no'lu meskenlenn kat ırtıfakı olarak tapuda kayıtlı fakat uzennde ınşaata ba^lanmamış olması nedenı ile boş arsa nıtelığın- dekı 246,75 m2 vuzolçumundekj 100 \ ıl BuK'an'na \akın sıgorta hastanesı vanında, beledıyenın her turlu hızmetlennden yararlan- makta olan ve yapılaşmanın bıttığı bolgedekı çevresı 5-6 katlı bınalarla çe\nlı arsadakı toplam 40 1435 arsa payı olup, beledıye ımar planında bıtışık nızam altı katlı konut alanına ısabet etmektedır Satılacak aaynmenkulun değen Arsanın metrekare değen 300 000 000 - TL ve toplam değen 7 4 025 000 000 - TL olup, satılacak olan 40 1435 riıssenın değen. 2 063 414 630 - TL'dır Bınncı satiş gunu ve saatı 05 08 2002, saat 14 00-14 10 Ikıncı satış gunu ve saatı 15 08 2002. saat 14 00-14 10 2- Satılacak gaynmenkulun ozellıklen Samsun ılı, Çanakçı koyu. \kdogan mevkıınde, F36dO3cB pafta, 82 parsel, 82 sahıfede bulunan tarla nıtelığındekı 20000 m2 yu- zolçumundekı taşınmaz olarak tapuda kayıtlı olup. Akgol koyu hudutlannda bulunan kıraç ve ekım yapılamaz nıtelıkte tarladır Be- ledıye ımar planı dışında kalmaktadır Satılacak gaynmenkulun değen 2 200 000 000 - TL'dır Bınncı satîş'gunu ve saatı 05 08 2002 saat 14 15-14 25 Ikıncı satış gunu ve saatı 15 08 2002 saat 14 15-14 25 Satış şartlan: 1- Satış yukandakı şartlarda Samsun 2 Icra Mudurluğu'nde açık arttınna suretiyle yapılacaktır Bu arttınnada tahmın edılen kıy- metın yuzde 75'ını ve ruçhanlı alacaklılar varsa alacaklan mecmuunu ve satış masraflannı geçmek şartı ile ıhale olunur Boyle bır bedelle alıcı çıkmazsa en çok arttıranın taahhudu bakı kalmak şartıyla yukandakı şartlarda ıkıncı arttırmaya çıkanlacaktır Bu arttır- mada da bu mıktar elde edılememışse gaynmenkul en çok arttıranın taahhudu saklı kalmak uzere arttırma ılanmda gostenlen muddet sonunda en çok arttırana ıhale edılecektır Şu kadar kı arttırma bedelının malın tahmın edılen kıymetının yuzde 40'ını bulması ve sa- tış ısteyenın alacağma nıçhanı olan alacaklann toplamından fazla olması ve bundan başka paraya çevııme ve paylaştırma masraflan- nı geçmesı lazımdır Boyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebı duşecektır 2- Arttırmaya ıştırak edeceklenn, tahmın edılen kıy- metın yuzde 20'sı nıspetınde pey akçesı veya bu mıktar kadar mıllı bır bankanm temınat mektubunu vermelen lazımdır Satış. peşm para ıledır alıcı ıstedığınde 20 gunu geçmemek uzere mehıl venlebılır Tellalıye resmı. ıhale pulu tapu masraflan, tapu alım harcı, eğıtıme katkı payı ve ozel tuketım vergısı alıcıya aıttır Bınkmış vergıler satış bedelınden odenır Satış şartnamelennde belırlenen oranda KDV alıcıya aıttır 3- Ipotek sahıbı alacaklılarla dığer ılgılılenn (*) bu gaynmenkul uzenndekı haklannı hususıyle faız ve masrafa daır olan ıddıalannı day anağı belgelen ile on beş gun ıçınde daıremıze bıldırmelen lazımdır Aksı takdırde haklan tapu sıcıh ıle sabıt olmadıkça paylaşmadan harıç bırakılacaklardır 4- Ihaleye katılıp daha bonra ıhale bedehnı yatırmamak suretiyle ıhalenın feshme sebep olan turn alıcılar ve kefıllen teklıf ettıklen bedel ıle son ıhale bedelı arasındakı farktan ve dığer zararlardan ve aynca temerrut fatzınden muteselsılen mesul olacaklardır thale farkı ve temerrut faızı avnca hukme hacet kalmaksızın daıremızce tahsıl olunacak, bu fark. varsa oncelıkle temınat bedelınden alınacaktır 5- Şartname ılan tanhmden mbaren herkesın gorebılmesı ıçın da- ırede açık olup masrafı venldığı takdırde ısteyen alıcıya bır orneğı venlebılır 6- Satışa ıştırak edenlenn şartnameyı gonnuş ve mun- derecatını kabul etmış sayılacaklan başkaca bılgı almak ısteyenlenn 1998 P63 Esas sayılı dosya numarasıyla mudurluğumuze baş- VTannalan ılan olunur 17 06 2002 Not tşbu satış ılanı ılgılılenn adreslenne teblığ ıçın gondenlmış olup, adreslenne teblıgat yapıla- maması hahnde ve adresı tespıt edılemeyenler ıçın de tşbu ılanın ılgılılenn ılanen teblıgat yenne kaım olmak uzere ılan ve ıhtar olu- nur (*) Ilgılıler tabınne ırtifak hakkı sahıplen de dahıldır Basın 38461 KALEM METİN ERKSAN Tarih ve Tarihbilim Felsefe/Tarıhı Prof Dr 'u Macit Gökberk (1908- 1993) "Kant ıle Herder'ın Tarıh Anlayışlan" adlı, 1948'de yayımlanan 128 sayfalık kuçuk fakat onemlı kıtabında, bu ıkı duşunurun tanhbılım kap- samındakı duşunme yontemlerıne ılışkın, şoyle bır saptama yapmıştır "Kant'ın duşunmesındekı ol- çulu ağırbaşlılığa ve nesnel (objektıf) sakınganlı- ğa (ıhtıyata) karşılık, Herder'ın duşunmesınde atıl- ganlık ve oznel (subjektıf) canlılık vardır " (sayfa: 2/3) M Gokberk'ın bu tanımının yalın anlatımı şudur: Kant'ın (1724-1804) tanhbılım kapsamındakı du- şunme yontemı nesnel'dır Herder'ın (1744-1803) tarihbilim kapsamındakı duşunme yontemı oz- nel'dır. M. Gokberk kıtabında, bu ıkı unlu duşunu- run tanhbılım kapsamındakı ıkı ayn duşunme yon- temıne ılışkın, çok duşundurucu ve oğretıcı ornek- ler vermıştır Tanh anlayışı veya tarıhsel duşunme; 18. yuzyıl aydınlanması ıçınde "Tanhbılım" olmuştur. "Tanh Bılıncı", "Tanh Felsefesı" aynı yuzyıl ıçınde oluşan kavram ve tenmlerdır Karl Manc'ın (1818-1883) oluşturduğu, "Tanhbılım Bılımlenn Anasıdır" ku- ramı gıderek genel kural olunca, Tanhbılım"; bı- lımsel duşuncenın kok bılım dalı olmuştur Tanh- bılım duşunme yontemı kesınlıkle nesneldır. Tanh- bılım kapsamındakı duşunme yontemı kesınlıkle oznel olamaz Tanhbılım kapsamındakı duşunme yontemı ıçınde nesnellık ve oznellık dengesını kur- mak gıbı bır ılke yoktur Tanhbılım kapsamındakı duşunme yontemı ıçın- de nesnellık ve oznellık dengesını kurmak gıbı bır yontem, ancak bıryazın, bır edebıyat turu olan, ta- nhsel roman, senaryo, tıyatro/oyunu, hıkâye, şıır duşunmesınde ve yaratısında kullanılabılecek bır yontemdır Ustelık; tarıhsel roman, senaryo, tıyat- ro/oyunu, hıkâye, şıır duşunmesı ve yaratması, tu- muyle oznel bır duşunce kapsamı ıçınde de ola- bılır Osmanlı Devletı donemınde tanhsel duşunme ve tanh yazımı vardır Fakat bu duşunme ve yazma "Tanhbılım" kapsamında değıldır "Tanhbılım" ol- gusu, duşuncesı, yazımı, oğretımı, oğrenımı; Tur- kıye Cumhunyetı Devletı donemınde, Atatürkun buyuk çabalan sonunda var olmuştur. "Turk Tanh Kurumu"nun, Ankara "Dıl/Ta- nh/Coğrafya" Fakultesı'nın, Istanbul Unıversıtesı Edebıyat Fakultesı'nın tum bolumlennın ve sonra açılan devlet unıversıtelerı tarıh bolumlennın ya- ytmladığı tarıh kıtaplan, çok az oznel sapmalar dı- şında, "Tanhbılım" kapsamında yazılmış kıtaplar- dır Bu yayınlann dışında kalan, kışıler veya ozel gı- nşımler tarafından yayımlanmış tum tanh kıtapla- nnın "Tanhbılım" kapsamındakı bılımsel nıtelıkle- n tartışmalıdır 1919'dan bu yana "Ataturk" duşmanı olan; sal- tanat/hılafet yandaşları. ırtıca/yobazlık/şenat yan- daşları, sıyasal duşunceye donuşen dınsel duşun- ce yandaşlan, etnık ve dınsel aynmcılık yandaşla- n, boluculuk ve bolucu orgut yandaşları, 1923'ten sonra "Turkıye Cumhunyetı Devletı" ve "Ataturk" duşmanı olan demokrası havarısı ıkıncı cumhurı- yetçıler, sağ ve sol gorunumlu kımı yazar/duşunur takımı, ad ve soyadlannın başında bulunan bılım- sel aşama gostergelerını bır kalkan gıbı kullanan kımı cahıller ve gafıller alayı, yazdıklan tarıhsel ro- manların, tanhsel senaryoların, tarıhsel şıırlenn, ta- nhsel yazıların gerekçelerını "Tanhbılım" kapsa- mında olmayan, doğruluğu şuphelı ve tartışmalı ta- nhlerde bulan kımı yazarlar tarafından, 1950'dan sonra oluşturulan "Resmı Tarıh" yalanı ve sozu, Turkıye'de çok zararlı ve tehlıkelı bır tur "Tanh Kı- tabı" yayıncılığı alanı oluşturmuştur Bu tur "Tanh Kıtabı" yayıncılığı, tumuyle başıboş bır alandır Turk Tarıh Kurumu. Ankara Dıl/Ta- nh/Coğrafya Fakultesı, Istanbul Unıversıtesı Ede- bıyet Fakultesı yayınlan kendı yapılan ıçınde yıllar- ca kendı kıtap ve makale yayınlannın bılımsel eleş- tırısını yapmıştır. Bu başıboş "Tanh/Kıtabı" yayın- lannı eleştıren bır duşunce olgusu veya alanı yok- tur. Bu tur kımı "Tanh/Kıtabı" yayıncılığınınbaşdüş- man hedefi açık veya ortulu bır bıçımde "Turkıye Cumhunyetı Devletı"'ve "Ataturk"\.ur Bu "Tanh/Kı- tabı" yayıncılığının en tehlıkelı bolumu, "Hatı- rat/Anı Kıtabı" bolumudur. Yazılı veya teybe oku- nup çozumu yapılmış hatırat/anı, tumuyle "oznel" bır duşuncedır ve kuşkulu bır belgedır "Tarıhbı- lım"\n bılımsel bılgı oluşturan yontemı ıçınde du- şunulmemış, araştınlıp, ıncelenmemış, doğruluğu ve belge nıtelığı kanıtsız/tanıtsız "oznel" duşun- cenın, tumuyle "nesnel" duşuncelerden ve bılım- sel bılgılerden oluşan "Tanhbılım" ıçınde yen yok- tur Tarıh ve Tarihbilim konusundakı bıldıklenmı ve duşuncelenmı yazmayı surdureceğım B U L M A C A SEDAT YAŞAYAN 1 / v r 1 2 3 4 5 6 7 8 1/ Van Go- lu'nde kuçuk bır ada II Bır Kimceyı oluş- turan bınmler- den her bın Gelın olacak kıza erkeğın verdığı para \a da armağan 3/ 6 Her bın başka -j perdede bır sıra kamış boğu- 8 mundan yapıl- „ mış duduk Neon elementının sım- gesı 4/ Uzennde tanı- tıcı bır yazı y a da resım bulunan levha 5/Des- tan Yankı 6/ Bır et- kınlığın geçıcı olarak . durdurulduğu sure Arap abecesınde bır harf II Bır anlatımda venlmek ıstenen oz Nıkelın sımeesı 8/ Uzakhk ışaretı Ya- 8 rarlanılan uygun ko- 9 şul 9/ Ale\ Tavlada "ıkı" sayısı VUKARIDAIV AŞAĞI\\: 1/ Buyuk tahta kepçe \'enne, odeme 2/ Zehır Ek-^ mek yapmak ıçın çeşıtlı tahıllann yasaca gerekli kan- şım oranı 3/ Eskı durumuna y a da ılk bıçımıne getınl- mış 4/ Argoda yolsuzca ya da zorla elde edılen mala venlenad 5/Sarpgeçıt Israıl'ın plaka ışaretı 6/In- leme, ınıltı "Lutfı — " Sınema yonetmenımız II "Içımde renkler uçuşur — yanar. yeşıl tutuşur" (B R Eyuboğlu) Romanya'nınparabınmı Çıplakvu- cut resmı 8/ Kabuğundan kının çıkanlan ağaç 9/ Bır i t>ru sozu Damarlı v e y an say dam bır taş
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear