23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CUMHURİYET 18HAZİRAN2002SAU D U N Y 4 V E T U R K Î Y E dishab@cumhuriyet.com.tr KAVŞAK OZGEN ACAR Türk Siyasası Amipleşiyor! TBMM'de, biri grup kuramamış, şedi parti var. Buna karşılık TBMM dışında eski ya da y e n ı kurulmuş • 5 siyasal partinin tabelası gü ndem- ce. Liste şöyle: TBMM'de grubu olan partiler: Adalet ve Kalkınma Partisi (Tay- jip Erdoğan) Anavatan Partisi (Mesut Yılmaz) Demokratik Sol Parti (Bülent Ece- Doğru Yol Partist (Tansu Çiller) Millıyetçi Hareket Partisi (Devlet Bahçeli) Saadet Partisi (Recai Kutan) TBMM'de grubu olmayan parti: Toplumcu Demokratik Parti (Se- ma Pişkinsüt) TBMM dışındaki partiler: Aydınlık Türkiye Partisi (Yıldırım Tuğrul Türkeş) Avrasya Partisi (Hüsnü Doğan) Bağımsız Cumhuriyet Hareketi Mümtaz Soysal) (Partileşiyor) Barış Partisi (Mehmet Eti) Büyük Birlik Partisi (Muhsin Ya- zıcıoğlu) Cumhuriyet Halk Partisi (Deniz Baykal) Değtşen Türkiye Partisi (Gökhan Çapoğlu) Demokrat Tür- kiye Partisi (Meh- met Ali Bayer) Emeğın Partisi ( Levent Tüzel) (Yakında Melih Gökçek) Halkın Demok- rasi Partisi (Ah- met Turan De- mir) Işçı Partisi (Do- ğu Perinçek) überal Demok- rat Parti (Besim Tibuk) Millet Partisi (Aykut Edibali) Ozgürlük ve Dayanışma Par- tisi (Ufuk Uras) Sosyal De- mokrat Halk Par- tisi (Murat Karayalçın) Bu listeye baktıktan sonra Eylül 1992'deCumhuriyet'te çıkan üstte- ki çizim bile, bölünmenin o günden bugüne ne hızlı geliştiğini ortaya ko- yuyor. Bugün bir seçim olsa, TBMM'de- ki koltuk kavgası için saptayabildi- ğimiz kadarı ile 22 parti yarışacak. Bir başka deyimle Türkiye'deki si- yasal partiler ister sağda, ister sol- da olsunlar bir amipleşrne süreci yaşıyoriar. Amipler bölüne bbtüne ço- ğalan tek hücreli ilkel yaratıklardır. Oysa siyasal partiler bir program çevresinde bütünleşerek demokra- tik gelişmenin temel dayanağını oluştururlar. Acaba Türk siyasası neden amip gibi bölünerek ilkelle- şiyor? Bu ilkel bölünmelerden son- ra Türk demokrasisi nde bir geliş- meden söz edilebilir mi? Bugün bir seçim olsa, ilk anda bu partilerin her birinin oylarının eşit dağılımlı bir seçim sonucu yarat- malan olasılığı akla geliyor. Her par- tinin yüzde5yöresinde biroy dağı- lırrn sağlaması durumunda ise 22 partinin tümünün de barajı aşama- yacağı gibi birfantezı doğuyor. Böy- lece seçımde hiçbir partinin TBMM'ye giremeyeceği, böyle bir seçim sonucunun ise onarılmaz bir kargaşa (kaos) yaratacağı anlamı- na geliyor. Türk demokrasisi böyle birfantezıye katlanabilir mi? Çeşitli kamuoyu araştırmaları, şu anda iktidardaki koalisyonun üç or- tağının da barajı aşamayacağını gös- teriyor. Bu olgu bile, bir önceki ger- çek ötesi fanteziyi doğrular bir veri ola- rak karşımıza çıkıyor. Bazı araştırma- larda ise yalnızca bir partinin barajı aşabileceği olasılığından söz edili- yor. Böyle bir durum ise Türkiye'de tek partili bir siyasal düzene dönü- şün tehlikeli çanlannı çaldınyor. He- le barajı aşan tek partinin köktenci bir parti olmasının yaratacağı sonuçla- n düşünmek bile istemıyoruz. 2002 Dünya Kupası'na katılan Türk Ulusal FutbolTakımı'nda uluslarara- sı arenada top koşturan yıldız oyun- cular var. Ama bu yıldızlar bir araya geldiklerinde kendilerinden bekle- nen "Biriikten güç doğar" ilkesini uy- gulamaktan uzak birtakım oyunu çı- karmadılar mı? Bu gözlem, siyasal parti yöneticileri için de geçerli değil mi? Çünkü her biri "Dediğim dedik öttürdüğüm düdük" diyerek takım oyunu oynamak istemiyoriar. Günü- müz lidertakımının demokrasinin ne demek olduğunu hâlâ öğrenemedik- lerı, halka saygı duymadıkları anlaşı- lıyor. Böyle olunca bu liderler ve kad- rolan halka demokrasıyı nasıl anla- tabilırler kı! Işin garip yanı iktidar olmak için karşıt partiler bile bir koalisyon çatı- sı altında, günümüzde solda DSP, sağda ANAP, sağın sağında MHP bir araya gelebiliyorlarsa, acaba neden sol kendi içinde ya da sağ kendi için- de bir program çerçevesinde bir par- ti çatısı altında bir koalisyon kuramı- yor? Bir yanda yatalak siyasacılar, seçim yrtire yitire başı döndüğü hal- de koltuğuna Japon tutkalı ile yapış- mış liderler, koşuyayeni başlamak is- teyen genç siyasacı adaylarına çel- me takan kadrolar... öte yanda se- çim ve siyasal parti yasalannın ba- yatlamış liderleri bir türlü pislikten kurtulmuyor. Türkiye'de son yanm yüzyıldaki tüm ekonomik bunalım- ların kökenine bakıldığında siyasal kokuşmuşluğun önemli etkilerinin varlığı görülmüyor mu? Türk halkı. ne yapıp yapıp seçim yitiren, programsız liderler ile 21. yy. gerçeklerinin gerisinde kalan kadro- ları eleyecek bir siyasal yapılanma- ya suratle gitmek zorundadır. Yoksa bugünkü lider kadrolan gelecek ku- şaklara daha nice ağır ekonomik faturalar bırakacaklardır. Bundan kuşku duyulmamalıdır. Türkiye eritme potası olamaz Osmanlı Imparatorluğu'nun bir "eritme potası" olduğu söylenir. Bu yargı yanlıştır. Osmanlı, ege- menlik kurduğu topraklardaki hal- kın dinine, inancına, diline, kültü- rüne, vergisini aldığı sürece say- gı gostermiştir. Eritme potası kav- ramı ile özdeşleşen "devşirme" sözcüğü yalnızca Yeniçeriler ve saraya alınan kadınlar için geçer- li olmuştur. Osmanlı zamanında etnik, din ve dil ayrılıklan bir eritme potası değil, bir salata kâsesi gibiydi. Domates domates, biber biber, salatalık salatalık, marul marul olarak korunmuştu. Osmanlıyı zengin kılan bu renklilikti. Osman- lı, hiçbir zaman domatesi, bibe- ri, salatalığı, marulu bir "blen- der"\e ezerek sarhoş kusmuğu benzeri bir toplum yaratmadı. Bunun en güzel ömeklerinden bi- rini kısa bir süre önce iki CD ola- rak piyasaya çıkan "Süryaniler" adlı müzik albümünde görüyoruz. Mardin ağırlıklı olarak dinsel, dil- sel ve etnik benliklerini günümü- ze değin koruyan Süryaniler, ken- di müziklerinden oluşan bu albüm- le Türkiye'nin kültürel zenginliğine önemli bir katkıda daha bulundu- lar. Albümdeki birinci CD'de din- sel, ikincisinde ise yerel halk mü- ziğine yer veriliyor. Her iki CD'de- ki melodiler Süryani dilinde söyle- niyor. Albümde Süryani tarihini, di- nini, dilini ve kültürünü Türkçe, In- gilizce, Fransızca ve Süryanice ta- nıtan bir kitapçık da var. Çok özenli hazırlanmış bu gü- zel albümü görüp dinledikten son- ra kendi kendime sordum: "Ne- den Kürtler de böyle bir albüm yapıp Türkiye'nin kültürel zen- ginliğine katkıda bulunmasınlar?" Beğenirseniz dinlersiniz, be- ğenmezseniz dinlemezsiniz. Gerçekten superonline.com Internet hizmetleri veren "superonline.com " hakkında uzunca bir süre önce bu köşede "superonline" mı, yoksa "superoffline" mı başhğıyla bir eleştiride bulunmuştum. Yazımın ardından kuruluşunyetkilileri telefonla arayıp aksamanın nedenlerini açık secik anlatmışlardı. Kendlerinin dışında oluşan olumsuz nedenleri gidermekte gecikmediler. "Superonline.com", bugün Türkiye'nin en iyi internet hizmeti veren kuruluşu oldu. Kuruluş, bununla da yetinmedi, pek çok uluslararası rakipten daha iyi, daha çeşitli hizmet veren, güvenilir bir yapılanmaya kavuştu. Bize de burada artık "Eğriye eğri, doğruya doğru" demek düşüyor. "^^J Milli Cephe milletvekili çıkaramadı, KomünistParti 21 koltuk kazandı t ransa'daI. JacquesdevriUĞURHÜKÜM PARİS - Fransa'da pazar günü yapı- lan genel seçimler, Cumhurbaşkanı Jacques Oıirac'ın başını çektiği "Uni- on pour la majorite presidentielle (UMP)/Cunıhurbaşkanhğı Çoğunhı- ğu için Birfik" hareketinin zaferiyle sonuçlandı. Mutlak çoğunluğu sağlayan UMP, başansınıbüyükçapta yüzde 39.03'lük birkatılmamaoranınaborçlu. Gerçek bir hezimet bekle- yen sol ise, Yeşil- • Ülke çapında gerçek bir yenilgiye uğrayan sol, başkent Paris'te 21 milletvekilliğinden 12'sini alarak 1997 seçimlerine oranla 3 koltuk daha kazandı. Fransız basını bu durumu "Paris sağa direniyor" şeklinde yorumladı. ler 3, Fransız Komünist Partisi (PCF) 21 ve Sosyalistler (radikal ve ılımlı sol) 140,toplam 164 milletvekili ile cid- di bir muhalefet cephesi kurabilecek. UMP 355, sağın Cumhurbaşkanı Jac- ques Chirac'ın baskısına rağmen ba- ğımsız kalmayı tercih e,den merkez sağ "Umon pour La democratie Fran- çaise (UDF)/Fransız Demokrasisi için Birlik Partisi'' hareketi 29 ve diğer merkez sağ 15 koltukla mutlak çoğun- luk olan 289'u fazlasıyla aşmış du- rumda. Meclisi oluşturan 577 milletveki- linden 58'i ilk turda seçilmişti. Fran- sa'daki tek bölgede çoğunluk esasına Elmek: oacar@ superonline.com Fax: 0312. 442 79 90 ÖNEMLİ ÎStMLER MECLİSE GtREMEDt Seçim sonuçlan Jacques Chirac'ın işlerinin kolaylaşacağına işaret edByor. Komünist Parti Başkanı Robert Hue, eski avrupa işlerinden sonımhı Bakan Pierre Moscovici ve eski tçişleri Bakanı Jean- Pierr Chevenement, miDetvekili olmak için gerekH ovu alamadılar. (Fotöğraf: AP) dayalı seçim sisteminden ötürü, aşın sağcı ve milliyetçi "Front National (FN)/Mi]M Cephe" hiç milletvekili çı- karamazken tümüyle yok olacağı id- dia edilen Fransız Komünist Partisi kazandığı 21 koltukla mecliste grup kurmaya hak kazanacak. Yeşiller grup kuramıyor 3 milletvekili çıkaran Yeşiller ise grup kurma barajı olan 20 koltuğa ulaşmaktan çok uzak kaldı. Ülke çapında gerçek bir yenilgiye uğ- rayan solun, başkent Paris'teki 21 mil- letvekilliğinden 12'sini ala- rak 1997 genel seçimlerine oranla 3 koltuk daha kazan- ması, Fransız basınında "Pa- ris sağa direniyor" şeklinde yorumlanıyor. Bu başan kısmen Paris 'in sosyalist Belediye Başkanı Bertrand Delanoe'nın çalış- ması, kısmen de Parislilerin se- çime katılma oranının yük- sek olmasıyla açıklanıyor: Yüzde 69.03.Curnhurbaşkan- lığı seçimlerinde solun par- çalanmasına neden olan *\hrttaşlar Hareketi" lideri, eski sosyalist bakanlardan Je- an-Pierre Che>enement ise 1973'ten beri milletvekili ol- duğu bölgeden seçilemeye- rek siyasi hayatına şimdilik nokta koyuyor. Yerel yönetimler, senato ve cumhurbaşkanhğından sonra millet meclisinde de çoğunlu- ğu ele geçiren De GauDe'cü geleneğın uzantısı Jacques Chirac, artık Fransa'da tek başına iktidar. £t ffîtnİt, tüm gücü elinde toplayan sağm "sorumluluklarının arttığını' vurguladı 4 Solun yeniden yapılanması gerek' Dış Haberier Servisi - Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'ın, iktidannı beş yıllık süre için sağlamlaştırdığı görüşünde birleşen Fransız basını, seçimle ilgili yaptığı değerlendirmelerde Chirac'ın gücünün ciddi biçimde arttığına da dikkat çekti. Fransa'nın saygın gazetelerinden Le Monde, "tüm gücü elinde tutan sağu arûk büyük sorumluluklar bekHj'or" yorumunu yaptı. Gazete, "Lionel Jospin'hı 21 • Fransız basınının seçimlerle ilgili değerlendirmelerinde yeni dönemde sağın elinde topladığı aşın güç üzerinde duruldu. Nisan'daki seçimlerde siyasi kariyerim sonlandınnası ve en son seçimlerde karşüaştığı yenilgi üzerine sol, arûk yeniden yapılanmaya grtmefi" diye yazdı. Oy vermeyenlerin oranı ytizde 39'u geçiyor Le Figaro gazetesi, "Fransa'yı değiştinnek için 5 yıl" başhklı haberinde, seçimlerde oy vermeyenlerin oranının yüzde 39'u geçtiğine dikkati çekti. Liberation gazetesi, "Vaatsiz bir 5 yü daha" başhğıyla manşetten verdiği haberinde, "Chirac'ın, dokunulmazhk hakkını ilk olarak kendine yöneltilen suçlamalan bertaraf etmek için kullandığı ve gelecek S yıl içinde de tüm güçleri elinde bulundunnaya devam edeceği" yorumunu yaptı. Gazete, daha önce bakanlık yapmış solun önemli isimleri Martine Aubr> - , Jean Pierre Chevenement Robert Hue, Dominique Vovnet ve Pierre Moscovici gibi isimlerin milletvekili bile seçihnediğine dikkat çekti. France Soir gazetesiyse. "Chirac ve Raffarin'in efleri arük serbest" başhğıyla manşetten duyurduğu haberde. sağın sol karşısında büyük bir zafer elde ettigini belirtti. Haberde, sağcı cumhurbaşkanının, sağcı başbakan ile ülkeyi artık istediği gibi yöneteceği ifade edildi. Le Parisien gazetesinın "Her şey çok mu fazla" başlıklı haberinde, sağın çok güçlü olduğu bir meclisin iş başmda olacağı, 15 milyon seçmenin oy kullanmadığı ve ülke genelinde sağın zaferine rağmen sol partilerin başkent Paris'te başanlı sonuçlar elde ettiği kaydedildi. VEFAT Canım babam MEHMET HÎKMET ÖZDER'İ Babalar Günü"nde (16.06.2002 Pazar) kaybettim. Acım sonsuz. Aziz naaşı 18.6.2002 Salı günü öğle namazından sonra Söğütlüçeşme Camii'nden uğurlanarak Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verilecektir. Allah rahmet eylesin. Nur içinde yatsın. Kızı Dr. AYŞE ÖZDER Not:Arzu edenlenn ÇEKİ'L l'aktl na bağışyapmaian nca olunur GÜMÜŞHANE ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo. 200068 KararNo: 2001 132 Davacı: Ce\Tiye Akyıldız (Gürbüz) - Şephane köyii - Gümüşhane V'ekili: Av. Alı Haydar Dereli - Atatürk Cad. No: 16 2-Gümüşhane Davalı: Hüseyın Ak\ıldiz - Gümüşhane Şephane köyü nüfusuna kayıtlı. Dava: Şiddetİı geçımsizlik nedenı ile boşanma. Davacı Cevrıye Akyıldız (Gürbüz) vekılı Av. Alı Haydar Dereli tarafından davalı Hüseyin Akjıldız aleyhıne mahkememize açılan dava sonuçlanmış olup; davanın ka- bulüne, Gümüşhane merkez Şephane köyü cılt No: 88, kütük sıra No: 31'de nüfusa kayıtlı Alı ve Behiye oglu 1959 d.lu Hüseyin Akyıldız ile Sarru ve Fatma kızı 1966 d.lu Cevrıye Akyıldız'ın boşanmalanna, müşterek çocuklar Özden. Emıne, Şavaş Ak- yıldız'ın velayetlerinın davacı anneye venlmesine. davalı babanın çocuklan ile ayn yerde oturduklan dikkate alınarak her yıl 1-30 Temmuz tanhJen arasrnda a>nca ra- mazan bayramı süresince çocuklannı yanına aldırarak görüşmesıne. tazminat ve na- faka talebinden feragat edildiğinden bu konuda karar venlmesine yer olmadığına ka- rar verilmış olup, davalı Hüseyin ,\kyıldız'ın adresı tüm araştırmalara rağmen tespit edilememiş, davalıya dava dılekçesı ile birlikte duruşma günü ve saatı ılanen tebliğ edilmiş olmakla mahkememizın kararının da ılanen tebliği gerektığinden 7201 SK'nın 28. ve diğer maddeleri gereğince ılamın tebliğıne. llan tarihinden ıtibaren 15 aün sonra teblıgat yapılmış sayılacağı ilan olunur. 06.05.2002 Basın: 29206 İLAMSIZ TAKİPLERDEİLANEN ÖDEME EMRİ TEBLİĞİ . BAYBUKTİCRAMÜDÜRLÜĞÜ'NDEN DosyaNo: 1999 231 Alacakh ve vekilı: T. Emlak Bankası A.Ş. Gen. Müd. Vek. Av. Ferhan ATAMAN. Av. Ece BALİ. Adresı: Emlak Işhanı Kat: 2 No: 11 - ERZURUM. Borçlu ve adresı: 1. Göktaşoğlu Tar. Ürn. Nak. Müt. ve Taş. Hız. Şan. Tic. Ltd. Şti. Özaylar Işhanı No: 48. K: 2 203 - BAYBURT. 2. Şaban GÖKTAY. Aynı adreste.. Cumhuriyet Cad. BAYBURT. 3. Bekır ÜREDİLER. Taner lşhanı. No: 72, Kat: 6'605 - İZMİR. Alacak tutan: 16.763.595.144.-TL. Borcun müstenıdı: 30.6.1997 tar. 4.000.000.000.- TL'lik. Genel Kredi Şöz. Baybun NoterliğYnın 8.2.1999 tar. 932 yevmiyelı kat. muacceliyet ihtaraamesı. yazılı alacağın 8.2.1999 gününden ıtıbaren o ol80 faızi. icra vek. ücreti harç ve gıderlen ile tahsılı. Yukanda yazılı borç sebebiyle adınıza gönderilen ödeme emn (49) bıla tebhğ gel- miş. zabıta tahkikatı sonuçsuz kalmış bu sebeple ödeme emrinin ılanen tebliğıne ka- rar venlmiştir. İş bu ödeme emrimn ilanı tarihinden itibaren borcu ve takip masraflanm 22 gün içinde ödemeniz, borcun tamamına veya bir kısmına veya alacaklının takıbat ıcrası hakkına bir itırazınız varsa. belge altındakı ımza size aıt değilse yine bu (22) gün içinde açıkca bildirmeniz. aksi halde esas belgemn sızden sadır sayılacağı. imzayı reddettığinız takdırde mercıı önünde yapılacak duruşmada hazır bulunmanız. buna uymazsanız vaki ıtırazınızın muvakkaten kaldınlacağı, senet veya borca ıtırazınızın yazılı veya sözlü olarak İcra Dairesı'ne 22 gün ıçmde bıldirmedığimz takdirde aynı müddet içinde 74'üncü madde gereğince mal beyanında bulunmanız. aksi halde ha- pisle tazyık olunacağınız, hıç mal beyanında bulunmaz veya hakıkate aykın beyanda bulunursanız hapısle cezalandınlacağınız. borç ödenmez veya itiraz edılmezse cebn icraya devam edıleceğı. takıbe ıtiraz ettığınız takdırde ıtıraz ile bırlıkte tebliğ gıderle- rıni ödemeniz, aksi halde itiraz etmemış sayılacağınız ılanen tebhğ olunur. 20.05.2002. Basın: 35137 ÇATALCA SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN Esas No: 2000 450 Davacı Fahriye Nalbant vekilı Av. Selma Gür tarafından davalılar Emine Özbölük vs. aleyhine mahkememizde açılan ızaleı şüyu davasının yapılan yargılaması sırasın- da verilen ara karan gereğince: Çatalca ilçesı. Kaleiçı Mah. 2 ada. 72 parsel sayılı ta- şınmazda 16 hisse sahibı bulunan Ayşe oğlu Kazım Yılmazçetın mirasçılanndan Mehmet evlatlan Nurten Dülek (Berber), Gülten Dülek (Sümer) ve Ca\ it Dülek'e da- va dılekçesı ve duruşma günü tebhğ edilememiş olup yapılan tüm araştırmalara rağ- men ise açık adreslen tespit edilememekle dava dılekçesı ve duruşma gününün ılanen tebliğıne karar venlmekle adı geçen davalılann duruşmanın bırakıldığı 05/072002 günü saat 10.50'de Ca talca Sulh Hukuk Mahkemesı'ne mahsus duruşma salonunda hazır bulunmalan, duruşmaya gelmeyip mazeret bildirmediklen veya kendilerinı bir vekıl ile temsil ettırmedıklen takdırde bundan böyle duruşmalartn HUMK'nın 509 ve 510. maddelen uyannca yokluklarında yapılacakları hususu ılanen tebhğ olunur. 09 05-2002 ' Basın: 36767 ARGUVAN KADASTRO MAHKEMESFNDEN EsasNo: 1999/4 Davacı Satı Köse tarafindan davalılar Tamam Tuna ve Meryem Tuna aley- hine mahkememizde açılan tespite itiraz ve tescil davasının yapılan açık yar- gılaması sırasında verilen ara karan uyannca; Davacı Arguvan ılçesi, Koyuncu köyü nüfusuna kayıtlı Bektaş ve Şamo'dan olma 1326 doğumlu Satı Köse'nin mirasçılan Aşur Köse (Perkteş), Hürü Kö- se (Erbil), ve Sadık Köse'nin tebligata yarar açık adreslen tüm zabıta araştır- malanna rağmen saptanamadığından davayı takip edip etmeyeceklerine dair ilanen teblıgat (duruşma gününü) yapılmış olup davayı takip etmediklerinden bu kez dosyadaki bilgi ve belgelerin taşınmaz başmda değerlendirilmesi amacıyla 23.7.2002 günü saat 13.00'ten itibaren mahallinde keşif yapılması- na, mahkeme heyeti yolluğu 35.750.000.- TL fen bilirkişi için 30.000.000.- TL tespit ve mahalli bilırkişiler için da\etiye gıderi 15.600.000.- TL araç gi- diş geliş ve bekleme ücreti 30.000.000.- TL olmak üzere toplam 111.35O.OOO- TL'nin en geç keşif gününe kadar adı geçen davacı mirasçılan tarafından mahkeme veznesine depo edilmesine venlen süre içerisinde keşif avansı yatınlmadığı takdirde davacı tarafın keşif delilinden vazgeçmiş sayıla- cağı ve gerekirse davanın reddine karar verileceği 7201 sayıiı Teblıgat Kanu- nu'nun 28, 29 ve 30 ve 31. maddeleri gereğince keşif gününün ilanen teb- liğıne karar venlmiştir. 16.5.2002 "Not: Duruşma günü 8.8.2002 günü saat 10.10'abırakılmıştır. Basın: 36171
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear