Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
2002 ÇARŞAMBA • • • • CUMHURİYET SAYFA
HABERLERIN DEVAMI 17
TURKİYE
Istsnoul B 20 Sinop
Ed îrne B 25 Samsun
B 15 Adana A 25
B 18
Ko •caelı B 22 Trabzon B 13
Çanakkaıe B 20 Giresun B 14
Izrnir Â" 24 Ankara B 21
Ma>.nisa A 25 Eskişehır B 21
Aycdır A 25 Konya B 20
Denızlı A 24 Sıvas B 17
Zonguldak B 17 Antalya A 24 Kars
Mersin
Diyarbakır
Şanlıurfa
Mardin
Siirt
Hakkâri
Van
A
B
B
B
B
B
Y
23
21
24
18
19
19
13
Doğu Karadenız'in
ıç kesınnlen ile Doğu
Anadolu'nun kuzey-
doğusu sağanak ya-
Jışlı, Marmara'nır ku-
zey batısı çok bulutiu,
dığer yerler parçalı ve
az bulutiu geçecek.
Hava sıcakltğı yurdun
guney ve batsında ar-
tarken dı§er bölgelen-
mizde onemlı bır deği-
şiklik olmayacak.
DIS MERKEZLER
Oslo
Helsinki
Stockholm
Londra
Amsterdam
Brüksel
Paris
Bonn
Y
Y
Y
Y
Y
Y
B
B
9
17
15
15
19
14
18
18
Münih B 14
Berlin
Budapeşte
Madrid
Viyana
Belgrad
Sofya
Roma
Atina
Zürih
Y
Y
PB
B
B
Y
B
B
PR
14
16
27
16
21
19
22
22
19
Moskova
Aşkabat
Astana
Taşkent
Bakû
Bişkek
Tiflis
Kahıre
Y
PB
r
Y
Y
Y
Y
A
19
19
14
18
16
17
13
27
Şam A 27
Taşkent
f * \ Parçalı bulutiu Sısl. / \ Çok biilutfu . Yagmuıiu ı Gok günjltülü
G r U N C E L CLNEYT ARCAYÜREK
• Baştarafı 1. Sayfada
A f yasası kadar, -belki de daha fazla- Ecevit ko-
nuş-uluyor.
C>rtakların dün söylediklerini bugün yadsıyan de-
meçleri irdeieniyor ve... Tabii Adalet Bakanı Hikmet
S a m i Türk yine başrolde!
Geçen cumartesi günü kapı önünde "afyasasını
(eşinin de) içine sindiremediğini" söyleyen Başbakan
Ecevit, pazartesi günü "Sezer'in veto ettiği yasaya
çar& aramakiçin" Bakanlar Kurulu'nu topladı ve...
Gördük ki; pazar gününü evinde istirahatla geçi-
ren Başbakanımız af yasasını 48 saatte "sindirmiş!".
Afiyet şeker olsun!
Gazeteciler Ecevit'le başlayan süpermodern baş-
bakanlık yönetimine bir türlü alışamadılar. Bir başba-
kanın bir gün önceki söylemlerinin tam tersi bir ka-
rarla bir gün sonra karşılarına çıkmalarındaki "erde-
mi" nedense "sindiremediler".
Örneğin Başbakan'ın kürsüde. Konuşmaya "Sa-
yın Başbakan" diye başlamasındaki (gaf değil) hik-
meti hâlâ anlamış, kavramış degiller.
Zihinsel ve bedensel özüryok davranışJannda Baş-
bakan'ın. örneğin, o toplantıdan bu toplantıya koş-
maktan yani -kimi gazetecilerin yazdığı gibi- yorgun-
luktan kaynaklanıyor gaflar. Sağlığı ile uğraşanlar bu
gerçeği neden anlamıyor?
Başbakanımız; af yasasını ancak 48 saatte sindi-
rebildiğini pazartesi günü o toplantıdan bu toplantı-
ya koştuktan sonra açıkladı. Bakanlar Kurulu yaptı,
liderferi bir araya getirdi. Sonra... Seçim hazırlıkları-
na göz atmak için koştu DSP Genel Merkezi'ne. Ka-
fası gelecek seçimlerde yüzde 10 barajın altına düş-
mekten nasıl kurtulacağını hesaplamaktan yorgun
düştüğü sırada; gazeteci pat diye soruyu ve ses al-
ma cihazını yüzüne doğrultuverdi.
Ama, (Allah nazardan saklasın, tu tu kırk bir kerre
maşallah) yılların deneyimli siyasetçisi bir başbaka-
nımız var. Ustelik "eski"gazeteci. Içinden gülmüştür,
beklediği, yanıtını saatler önce hazırladığı soruyu du-
yunca.
Soru da Demirel'in "Türkiye'de herbüyük olay üç
günde unutulur" dediği cinsten bir olayla ilgili: "'Af
yasasını içime sindiremiyorum' demiştiniz. Ancak Ba-
kanlar Kuoılu'nda yasanın aynen TBMM'ye gönde-
rilmesi karan çıktı" diyor.
Saflık pazara çıktı
Tabii Başbakan, genç gazetecinin saflığına gülüm-
seyerek bakıyor ve "Biliyorsunuz" diyor: "Bu konu-
larda iyi bir hukukçu olarakAdalet Bakanı H. S. Türk
aynntılı bilgi verdi ve 'kaygılarımızı büyük ölçüde gi-
dermiş' oldu." Ya! Işte böylece oldu da bitti maşal-
lah. Af yasası Sezer'e inat aynen yallah Çankaya
Köşkü'ne.
Başbakan, Bakan HST'yi övüyor ama; basına hid-
det ve şiddetle hücum eden HST, Ecevit olayına baş-
ka gözle bakryor. Ona göre, böyyük Türkiye'nin baş-
bakanı o talihsiz demeci, "medyanın etkisinde kala-
rak verdi".
Yeni bir düzenleme için Anayasa Mahkemesi'nin
tanıdığı 6 aylık süreyi son dakikaya kadar kullanma-
ma sorumluluğunu da yine Başbakanlık'a yüklüyor
HST.
Basın, "kendini savcı, hâkim ve infaz memuru ye-
rine koymamalıymış".
Rahşan Hanım'ın öncülüğündeki af yasalarının
topluTisal banşa katkısı olmadı. Suç ve ceza ilkele-
ri altüst edildi. Herkesin yaptığı yanına kâr kalıyor
yargısı topluma egemen oldu. Düzene başkaldırı, hu-
kuk tanımazlık gelişti. Af yasalan yarar yerine zarar
verdi
Gibi kimi yargıların, kanıların sorumlu hükümet için
beş paralık değeri yok!
Kırcı ve Ağca'nın "bir süre daha içerde kalacağı-
nı" scyleyen HST; yasalann kimilerini affetmesi, kimi
kişilei affetmemesi "ilkel bir davranıştır" diyor.
Başbakanlık'la Adalet Bakanlığı arası 300 metre.
Bir yasanın içeriğinden, birbirinden habersiz. Başba-
kan'la Bakan ayrı telden çalıyor. Bir ortak MHR Kır-
cı'yı toruduğu savlarından kurtulmak için; ANAR
AB'ye hoş görünmenin peşinde. Bu nasıl bir hükü-
met?
Geiiş özgürlükler ülkesi Türkiye; katillerin, soy-
guncJİarın, hortumculann, rüşvetçilerin, ırza geçen-
lerin ulkesi!
Neiükümet ama!
MH.Lİ PİYANCO CEKİLDİ
Milı Piyango çekilişrnde
araort rakamlan 1 ve 5 olarak
belirieîirken büyük tkramiyeyi
kazanaı numaranın son rakamı
da 1 otfuğu için, ıkramiyeyı ka-
zanan?üetin sahıbı 400 milyar
hralık Jevırli ifcramıyeyı de al-
maya ak kazandı. Büyük ikra-
mtyeykazanantalihli, 1 trilyon
lira ala;ak.
600 nllyar: 512021
60 miyar 34^055
10 mlyar: 213587
220809
24782- 503960
imllrar: 011138
01368 052616142185174781
17648-185631214753 274930
292S5 317399338223354971
360~6 365322 390882 400780
4j7g4.448165 464554468492
47222 482453 524571534721
60654 659365 669289 690480
69523
500 rifyon
00298 008550 025515 030563
04234051094059116077851
08134 083370087231 125541
12
7
50155220 159393 189428
19661 199005200106203347
20
7
"9.224499 232015234847
25050.268881 274162276274
292
S
4 296839 298241 300929
301-4^21753 327554 337392
34250-^57503 365571 366002
369?5-^85O59 396659418702
42280 427280 428126 430171
45628 465599 472545 473873
474-4 T8433 482960 487843
49396^09365 520023 526882
53163-534288 535705 540305
55953^64357 571623 574328
57523 •>08632 615305 617981
635*3 >387O2 641468 646507
647350 669865 689241 693421
200 mliyon
002370 010165 028373 029239
032912 032932 037660 056852
072972073710076461 083966
107653112280120141 132156
138663 147009 151024 153866
159409160826161197 161652
172360 178786180018 180379
185266187951190946196453
214933215503219664 220811
220914 242920248179 248539
249012 258501294529302092
310655 321470321601325214
330663 346911348036348266
349720 352350 361265 371508
373251400608404613 409291
414397 420453 425075 460493
470196474151475510488041
488734489250497847504083
513245 527457 530320 546128
547623 554148 561470564317
564600 566680 568137 570443
571702 575364 580303 589075
614889 626462 630559 640208
660457 660828 663774 664375
666670672550680483694011
50 mliyon
00027 02602 19212 25284
37769 49863 52005 52488
53040 69468 73003 77448
84618 93573
20 mllyon
1662 1859 5668 6143 6380
6599 6614 6808 6921 8378
8647 9036
15 mllyon
060 088 663 854 957
10 mllyon
51 65 70
Amortl
1 ve5
Kriz çalışanlann ücretlerini eritti• Arkası Sa. 17,Sü.l 'de
oranınuı 2001 yılının aynı dö-
neminde yüzde 10.6 gibi yüJc-
sek bir düzeye ulaştığına dikkat
çekildi. Merkez Bankası'nmra-
porunda, memur maaşlannın
enflasyon farkı nedeniyle veri-
len ek artışlara karşın geriledi-
ğine dikkat çekiliyor. Ortalama
net memur maaşının 2001'de
yüzde 3.8 gerilediği tahminine
yer verilen rapordaki verilere
göre Emekli Sandığı aylıklann-
da geçen yıl yüzde 4.4, SSK ay-
Iıklarında yüzde 2.3, Bağ- Kur
aylıklannda da yüzde 1 gerileme
yaşandı. Raporda, diğer ücret-
lere yönelik yapılan saptamalar
da şöyle:
- 2001 yılında ortalama net as-
gari ücretin reel olarak yüzde
13.8 oranında gerilediği tahmin
edilmektedir.
- tmalat sanayiinde saat başı-
na reel ücretler 2001 'de bir ön-
ceki yıla göre hem özel hem de
kamu kesimi kaynaklı olarak
yüzde 14.4 oranında gerilemiş-
tir. Firmalar, daralan talep ve
üretim koşullan karşısında istih-
dam ve çahşılan saat düzeyinde
azalrmaya giderek verimlilik
düzeylerini korumaya çalışmak-
tadırlar. Yıluı ikinci ve üçüncü 3
aylık dönemlerinde enflasyon-
daki artışa paralel olarak çahşı-
lan saat başına reel ücretlerdeki
gerileme hızlanmıştır.
Merkez Bankası'nın raporun-
da, DPT'nin reel ücret endeks-
leri tablosuna yer verildi. Bu en-
dekse göre, ücretlerin düzeyi
1994 için 100 kabul edıliyor.
Kamu işçi ücretlen 1995-1998
döneminde 100 birimin altında
seyrederken, seçim öncesi yapı-
lan toplusözleşmelerle 1999'da
103.8, 2000'de 111.1 oldu. An-
cak 2001 yıhnda 98.3'e düşrü.
Aynı dönemlerde özel kesünde-
ki işçi ücretlerinin çok daha
yüksek düzeylerde seyrettiği gö-
rülüyor. Memurlann net maaşı-
nın ise 1995 yılındaki 95.3 dü-
zeyi dışında hiç lOO'ün altına
inmediği saptamyor. Ancak
1999'da 123.1 'e ulaşan memur
maaşlan da, son 2 yılda yaşanan
gerilemeyle 2000'de önce 108.
7'ye, 2001'de 104.5'edüştü.Yıl-
lık ortalama net asgari ücret,
1999'da ulaştığı 154.9 düzeyin-
den2000'de 132.3, 2001'de de
114 düzeyine kadar geriledi.
Emekli aylıklanndaki en büyük
gerilemenin Emekli Sandığf na
bağh memur emekJilerinin ma-
aşlannda yaşandığı görülüyor.
Trabzon Domğu'nda barış rüzgârı
TRABZON (Cumhn-
riyet) - Cumhurbaşkanı
Ahmet Necdet Sezer,
Türkiye, Gürcistan ve
Azerbaycan'la terorizm
ve organize suçlarla mü-
cadelede işbirliğinin 11
Eylül olaylanrun ardın-
dan daha da önem kazan-
dığını söyledi. Işbirliği
arayışlannın bölgenin re-
fah ve istikranna katkı
sağlamayı amaçladığını
belirten Sezer, bu girişi-
min "ülkelere karşı de-
ğil, ülkelere açık" oldu-
ğunu ifade etti. Sezer, bir
sonraki zirvenin ise Tif-
lis'te gerçekleştirileceği-
ni belirtti.
Trabzon Zorlu Grand
Otel 'de 2 gün devam eden
zirve, üç ülke arasında
"Terorizm, Organize
Suçlar ve Diğer Onemli
Suçlaria Mücadele" an-
laşmasının imzalanması-
nın ardından, cumhurbaş-
kanlannın ortak basın
toplantısıyla sona erdi.
Sezer konuşmasında,
zirvenin Kafkasya'nın is-
tikrar ve ekonomik geliş-
mesine katkıda bulunma-
yı hedeflediğini vurgula-
dı. Zirvede bölgesel ve
uluslararası konularda
görüş alışverişinde bu-
lunduklannı ifade eden
Sezer, toplantılann dü-
zenli olarak yapılmasına
karar verdiklerini ve bir
sonrakinin Tiflis'te yapı-
lacağını belirtti.
Toplantı hiçbir
ülkeye karşı değil
Bakû-Tiflis-Ceyhan
petrol boru hattı ile Şah-
deniz dogalgaz projeleri-
ne ivme kazandınlması-
nı da görüştükJerini anla-
tan Sezer, üç ülke arasın-
daki görüşmeler ve işbir-
liğini arttırma çabalan-
nın, hiçbir üçüncü ülke ya
da gruba karşı yapılma-
dığını yineledi. Sezer,
yabancı bir gazetecinin
"Bukoalisyon,özeUikle
Rus basını tarafmdan
yakından izleniyor, gö-
rüşieriniz nelerdir" so-
rusu üzerine, toplantımn
"koalisyon" olarak nite-
lenmesini doğru bulma-
dığını belirtti.
Azerbaycan Cumhur-
başkanı Haydar Aliyev
de konuşmasında Şahde-
niz havzasında çok geniş
dogalgaz rezervleri bu-
lunduğuna dikkat çeke-
rek 2004 yılında doğalga-
zın Türkiye'ye, buradan
da Avrupa'ya aktanlaca-
ğını söyledi. Aliyev, ma-
yıs ayında düzenlenecek
NATO toplantılarında
Azeri, Türk ve Ermeni dı-
şişleri bakanlannın bir
araya geleceğinin anım-
satılması üzerine, "Er-
meni Silahlı Kuvvetle-
ri'nin Azerbaycan top-
raklarından çıkmasını
ve kamplarda yaşayan 1
milyonAzerinin toprak-
larına geri dönmesini
arzu ediyoruz. Bu gö-
rüşmeler bunlann sağ-
lanmasına yardımcı
olacaksa, bizim görüş-
melere irirazımız yok"
diye konuştu. Üç ülke
arasındaki ortak enerji
projelerinde sorunlar
olup olmadığına ilişkin
soru üzerine de Aliyev,
geçmişte çok önemli ve
büyük sorunlarla karşıla-
şıldığını, ancak bunlann
aşıldığını ifade etti.
Hayallerim
gerçekleşti
Gürcistan Cumhurbaş-
kanı Eduard Şevard-
nadze ise konuşmasında,
birkaç yıl önceki hayalle-
rinin gerçek olduğunu
belirtti. Gürcistan'ın iş-
birliğine ilişkin tüm taah-
hütlerini tereddütsüz ye-
rine getireceğini ifade e-
den Şevardnadze, teroriz-
mi besleyen kaynaklara
karşı ortak mücadele
edilmesi gerektiğini vur-
guladı.
Şevardnadze, Hazar'ın
statüsüyle ilgili bir soru-
ya "Biz Hazar'a uzak
kalıyoruz, ama Azer-
baycan'1 bu konuda
destekliyoruz" diye ya-
nıt verdi. Şevardnad-
ze'nin yanıtı, salondaki
Azeriler tarafından ahcış-
landı. Üç cumhurbaşka-
nı, basın toplantısından
sonra Atarürk Köşkü'nü
ziyaret ederek anı fotoğ-
rafi çektirdi. Konuk cum-
hurbaşkanlan, DSI misa-
firhanesinde Cumhur-
başkanj Ahmet Necdet
Sezer'in verdiği öğle ye-
meğine katıldıktan sonra
ülkelenne döndüler.
Erinç: Yasa yerel habercilige darbe
ANKAR.\ (Cumhu-
riyet Bürosu) - Internet
ve yerel habercilige dar-
be olarak nitelenen
TBMM'deki RTÜK Ya-
sası'mn yaşama geçiril-
mesinin ardından Dev let
Bakanı Yümaz Karako-
>unlu taraftndan hazırla-
nan yeni taslak tartışma-
ya açılacak. Türkiye Ga-
zeteciler Cemiyeti Baş-
kanı Orhan Erinç, "An-
laşdan 0 ki TBMM'deki
kabul edilen yasanın ar-
dından yeni bir tasarı
ile düzdrime gidilecek.
Ama 0 arada bü>ük so-
runlar yaşanacak" de-
di. TBMM'deki yasanm
geri çekilmeyeceğini
söyleyen Karakoyunlu,
"Bununla ilgili eleştiri-
lerimi hâlâ da koruyo-
rum" dedi. TBMM Baş-
kanı Ömer tzgi ise tasa-
nnın mümkün olduğu öl-
çüde düzeltilmeye çalışı-
lacağını kaydetti.
Türkiye Gazeteciler
Cemiyeti Başkanı
Orban Erinç ve Yöne-
tim Kurulu üyeleri, dün
önce Devlet Bakanı Yıl-
maz Karakoyunlu daha
sonra da TBMM Başka-
nı Ömer Izgi'yi ziyaret
ederek RTÜK Yasası ile
Tüketici Yasa Tasansı
hakkındaki şikâyetlerini
iletti. Erinç, gazetecilerin
TBMM'nin önemini bil-
diklerini belirterek
SP, engellemek için 60 önerge verecek
İktidar RTÜK'ü zorluyor
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - RTÜK Yasa Tasansı'nı TBMM
Genel Kurulu'ndan yeniden ve aynen
çıkarmak isteyen iktidan bugün zor-
lu bir mesai bekliyor. Muhalefet par-
tileri içtüzükteki tüm engelleme yol-
lannı kullanmak için hazırlık yapar-
ken iktidar içinden bazı millervekil-
leri de düzenlemeye tepki gösteriyor.
Hükümetin yeniden yasalaştırarak
anayasa gereği Cumhurbaşkanı Ah-
met Necdet Sezer'e onaylatmak is-
tediği düzenlemeye muhalefet parti-
lerinin tamamı karşı çıkıyor. SP grup
yönetimi, tasanyı engellemek için 60
değişiklik önergesi hazırladı. SP Ge-
nel Başkanı Recai Kutan. dün grup
toplantısında, yasanın engellenmesi
için millervekillerinin genel kurulda
tam kadro yer alması ve içtüzükten
kaynaklanan her türlü hakkın kulJa-
mlması talımatı verdi. Kutan, "Bu
yasayı engelleyelim. Yerel teJeviz-
yonların susturulması. ifade öz-
gürlüğü ve demokrasinin yok edil-
mesi, ülke zenginliklerinin birkaç
medya patronunun insafına bıra-
kılması anlamına gelen bu yasa
Meclis'ten geçmemelidir" dedi.
Asıl ilginç ve ibret verici olanın
basın özgüriüğunü katleden yasa kar-
şısında gazetecilerin suskun kalma-
sı olduğunu söyleyen Kutan, "Ulu-
sal medyanın tekelci sermaye ve di-
ğer merkezler tarafından kontrol
ediidiği günümüzde, ifade özgür-
lüğünfin tek nefes borusu yerel te-
levizyonlar da susturuluyor" gö-
rüşünü dile getirdi.
DYP de özellikle internetle ilgili
sınırlamalar ve yerel basına dönük
hükümler nedeniyle yasaya muhale-
fet ediyor. AKP grubunda ise yasayı
engellemeye dönük hazırhklar görü-
şülerek değişiklik önergeleri hazır-
landı.
RTÜK Yasası'nın olum-
suzluklanna dikkat çekti.
tntemet haberciliği ve
yerel medyanın bundan
körü etkileneceğini vur-
gulayan Erinç, promos-
yon ölçütünün kiiiltür ol-
maktan çıkanhp sadece
sayı ile sınırlandınlmak
istendiğini kaydetti.
Iki yasa hakkında
olumlu görüş belirtenle-
re rastlamadıklannı anla-
tan Erinç, "Anlaşılıyor
ki bu yasalar şimdi ge-
çirilecek. Diğer kısım-
lar sonra düzeltilmeye
çalışılacak.Ama bu ara-
da bir dönem yaşana-
cak. Sakıncalan gider-
me şansı olmayacak. Di-
leğimiz genel kurulda
gerekli düzeltmelerin
yapüması" diye konuş-
tu.
Karakoyunlu, Mec-
lis'teki yasanın "demok-
ratik ve uygar" olmadı-
ğını doğrulayarak "Bu
tasarı, benden önce ha-
zırlanmış. Ancak tasarı
geri çekilemez. TBM-
M'de görüşülecek. Ama
ben RTUK'ten sorum-
lu Devlet Bakanı olarak
tıpkı Basın Yasası'nda
olduğu gibi özgürlükçü,
aydın, sağlıklı ve liberal
bir anlayışı hâkim kıla-
cak yasa düzenlemesi
hazırladım. Daha sonra
tartışmaya açacağım"
dedi.
Türkiye'nin sağlıklı bır
RTÜK Yasası'na kavuş-
masını istediğini söyle-
yen Karakoyunlu, kendi
hazırlayacağı düzenle-
menin yasada değişiklik-
ler yapılmasını öngören
bir düzenleme olacağını
anlattı. Karakoyunlu,
Cumhurbaşkanı Ahmet
Necdet Sezer'in RTÜK
Yasası 'ru veto etmesinin
ardmdan Başbakan Bü-
lent Ecevit'in "Ben de
içime sindiremedim"
sözlerinin anunsatıhnası
üzerine, şunlan söyledi:
"Bu Sayın Başba-
kan'a soracağınız soru.
O yasa ile ilgili eleştiri-
lerim oldu, hâlâ da ko-
ruyorum. İçine sindir-
me başka bir deyim. Bu
hukuk düzenlemesine
karşı bazı eleştirilerin
olması başka bir şey"
dedi. Bakanlara baskı ya-
pıldığı yönündeld sorula-
n da yanıtlayan Karako-
yunlu, "Öyle bir durum
yok. Olabileceğine de
ihtimal vermiyorum"
dedi.
Okuyan: SSK'de kravatlılar çetesi var
ANTALYA (Cumhuriyet) -
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Ba-
kanı Yaşar Okuyan, SSK'de sarf
malzemeleri alımına ilişkin so-
ruşturmamn sürdürüldüğünü be-
lirterek "SSK'de kravatlılar çe-
tesi çok iyi örgürlenmiş" dedi.
400 bin kişinin haksız yere maaş
aldığına dikkat çeken Oku-
yan,"Çok kişinin başı ağrıya-
cak ve cezaevine girebilecek"
diye konuştu.
Antalya 'nın Side beldesinde
"SSK Bölge Hastaneleri Baş-
hekimleri ve tdarecileri" semi-
nerine katılan Bakan Okuyan,
toplantıya ara verildiğinde, gaze-
tecilere açıklamalarda bulundu.
Okuyan, SSKhastanelerindeki
sarf malzemeleri alımıyla ilgili
soruşturma süresince çok ilginç
olaylarla karşılaştıklannı ifade
ederek "SSK'de çıkar çevreleri,
kravatlılar çetesi, ya da soygun
çetesi çok iyi örgütlenmiş" de-
di.
Yıllarca sarf malzemelerinin
ihalesiz alınması nedeniyle tril-
yonlarca lira zarar edildiğıni voır-
gulayan Okuyan şöyle konuştu:
"Şimdi ihaleleri engellemeye
çalışıyorlar. Mal vermemeye, şu
anda piyasada 50 lira olan ma-
h 100 liradan satmaya ya da es-
ki fiyattan vermeye çalışıyor-
lar. Çok kişinin başı ağrıvacak.
thaleye fesat karıştıran ve yük-
sek fiyattan mal satanlann ba-
şı çok ağnyacak. Birçok kişiyi
cezaevlerinde görebileceğiz."
Bakan Okuyan, SSK'den sarf
malzemesi alımlanyla ilgili bel-
gelerin 1992 yıhndan bu yana
araştınlmaya başlandığını da be-
lirtti.
SSK ve Bağ-Kur'dan 400 bın
kişinin haksız yere maaş aldığı-
na dikkat çeken Okuyan, daha
önce Bağ-Kur'da 75 bın, SKK'de
89 bin kişinin maaşının kesildiği-
ni ancak, belgelerini verenlerin
maaşlannın tekrar ödendiğini an-
lattı. Haksız yere maaş alanlann
öncelikle sahte belge düzenledi-
ğini ve yasal boşluklardan yarar-
landığını belirten Okuyan şöyle
devam etti:
"Bağ-Kur üyesi olan bir si-
gortalının üniversiteye giden
çocuğuna 26 yaşına kadar ma-
aş bağlanıyor. Ancak, bunlar
takip edilmemiş, daha sonra
yapılan araştırmalarda böyle-
ce takip edilmeyen, üniversite-
>i bitirmiş yüzlerce kişi tespit
edilmiş. Bir de, eşinden mah-
keme karanyla boşanıp, baba-
sının maaşını alan, evliliğini de
nikâhsız sürdürenler var. Bun-
lar araştınlıyor."
Bağ-Kur ve SSK'den emekli
maaşı alanlardan "yaşam belge-
si" istediklenni bu nedenle de
uzun kuyruklar oluştuğunu ifade
eden Baİcan Okuyan, "Başka ça-
remiz de yok" dedi.
ingiltere Parlamentosu raporu.
HemAB
Hem Türkiye
önyargılı
LONDRA (AA) - Ingiltere Parlamentosu'nun
11 rnilletvekilinden oluşan Dış Ilişkiler
Komisyonu tarafından hazu"lanan 2001-2002
yılı Türkiye raporunda, "Türkiye bdlgesinde
ana güç olup, tslam dünyasındaki işleyen tek
laik demokrasidir" denıldı. Bu yıl altıncısı
yayımlanan 125 sayfalık raporun önsözünde,
Türkiye'nin AB üyeliği konusunda hem
AB'den hem de Türkiye'den kaynaklanan bazı
önyargılann bulunduğu belirtildi. Raporu
yazan milletvekilleri, bunlann aşılabilmesi için
kültürel, dini ve tarihi düşmanlıkJann bir yana
bırakılmasmı istediler. Raporda, yapılan birçok
yasal reforma karşın insan haklan alanında çok
az ilerleme kaydedildiği öne sürüldü ve
reformlann devam etmesi istendi. Raporda,
Türkiye'de askeri kesünin iç siyasetteki
rolünün olumsuz ohnadığı, ancak yine de
bunun AB üyehğiyle uyuşmadığı savımuldu.
AB'nin Türkiye'ye yaptığı yardımlara da
değinilen raporda, AB'nin diğer aday ülkelere
kıyasla Türkiye'ye çok daha az yardım yapöğı
tespitinde bulunuldu ve bu durumun gözden
geçirilmesi istendi.
AB kapısı açık tutulmalı
Raporun sonuç bölümünde, özellikle AB
üyeliği başta ohnak üzere çeşitli konularda şu
görüşe yer verildi: " Türkiye'nin AB'ye
girme arzulannın önünde, çok sayıda
potansiyel engel vardır. Bu engeller, insan
haklan, askerin rolü, Kıbns ve birçok yol
alınmasına rağmen ekonomidir. Türkiye
bazı ranatsız edici kararlar almak
zorundadır. Türkiye'nin üyeliği AB'ye fayda
getirecektir. Ingiliz hükümeti Türkiye'nin
AB üyeliği konusunda elinden gelen
yardımlan sürdürecektir. Bu süreç ne kadar
. uzun olursa olsun. AB kapısı Türkiye'ye
daima açık tutulmalıdır."
PKK ve DHKP-C terörist
Raporda yasadışı PKK ve DHKP-C
örgütlerinin Ingiltere tarafından terörist
örgütler olarak tanımlandığına dikkat
çekilirken "Bu konuda hiç kuşku yok"
denildi. Raporu yazan milletvekilleri,
Yunanistan ile Türkiye arasmdaki sorunlann
çözümü konusunda atılan adımlann olumlu
olduğuna dikkat çekerken Kıbns sorununa da
değindi. Raporda. "Kıbns konusundald
uyuşmazlık çözülse de çözülmese de
Kıbns'ın (Rum kesimi) 2002 Aralık ayında
Kopenhag'da toplanacak AB zinesinde
AB'ye üye olarak kabul edilmesi neredeyse
kaçınılmaz gibi göriinüyor. Bu siyasi bir
gerçektir ve Türkiye bunu görmelidir"
denildi.
James Rubin:
Reformları
kendiniz içinyapın
Ekonomi Servisi - Eski Beyaz Saray
Sözcüsü James Rubin, Türkiye'nin AB
tarafmdan belirlenen hoşgörü, insan haklan,
demokrasi, Kürt halkmın haklan gibi
hedeflere uymakta serbest olduğunu
söyleyerek "Türkiye huysuz bir ülke
olmaktan çıkıp kendi yararına, çıkarlan
doğrulrusunda AB'nin isteklerini yerine
getirmelidir"dedi. International Herald
Tribune ve Financial Times tarafından
düzenlenen "Türkiye'de Yatınm
Olanaklan" konulu uluslararası konferansta
konuşan James Rubin, "Türkiye'nin aynaya
bakıp 10-15 yıl sonra nerde olmak
istediğine karar vermesi gerektiğini"
söyledi. Rubin "Yasa yap uygulama, böyle
şey olmaz gerek yapısal reformlar gerekse
diğer atılımlar için Türkiye kendi için bir
şey yapmalıdır, AB'nin raporlannı yerine
getirmek için değil" şeklinde konuştu.
Afganistan operasyonuna ilişkin olarak
"ABD yemeği yapacak. Avrupa bulaşıklan
yıkayacak" benzetmesini yapan Rubin,
Türkiye'nin burada üstlendiği banş
elçiliğinin öneminin unurulduğuna dikkat
çekti. Rubin, Ortadoğu'da yaşanan olaylarda
Türkiye'nin srratejik bir konuma sahip
olduğunada işaret etti.
BAYINDIRBANK AŞ'den
D U Y U R U
"Bayındırbank AŞ'de Vadeli Mevduatı olan müşte-
rılenn dikkatıne;
Bankamız 01 Mayıs 2002 tarihinden itibaren vade-
li mevduat müşterilerinin hesaplarının vade sonunda
otomatik temdit edilmesi uygulamasına son verecek-
tir. Hesaplannı temdit etmek isteyen müşterilerimizin
bizzat şubelerimize başvurması gerekecektir."