23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 2 NİSAN 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA ÇOCUK "TBMM Genel Kurulu 'nda toplanan Çocuk Parlamentosu 'nda küçükler sorunlarını dile getirdi ÇocukolmakçokzorANKAR4(Cumhuri\etBürosu)-23 Nisan LJlusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı kapsa- mında Çocuk Parlamentosu TBMM Genel ICurulu'nda toplandı. Parlamentoya her ilden milletvekili sayısı kadar katılan çocuklar. böl- gelerindeki sorunlan dile getirdi. Devlet Ba- kanı Hasan Gemici Türkiye'nın genç bir nü- ftısa sahip olduğunu belirterek bunun avanta- j a dönüştürülmesinın iyı bir eğitımle gerçek- leştirilebileceğını dile getirdi. Mıllı Eğıtım Bakanı Metin Bostanaoğhı da hükümetin 8 yıl- lık kesıntisiz temel eğıtimi modern olanakJa- n da içerecek şekilde Türkıye geneline yay- mayı amaçladığını söyledi. Birleşimin sonun- d a çocuk haklannı içeren sonuç bildirgesi oy- birliğiyle kabul edildi. 23 Nisan kutlamalan kapsamında dün TBMM'de Çocuk Parlamentosu toplandı TBMM Genel Kurulu'na her ılden milletve- kili sayısı kadar öğrenci geldi. TBMM Baş- kanı Omer tzgi'nin başlartığı birleşimde Bat- man Temsilcısi Sevgi Çağıney Parlamento Başkanhğı'na seçildi. Daha sonra kâtip üye- likler için de seçim yapıldı ve konuşmalara ge- çildi. Çağıney'ın söz vermesinin ardından konu- şan Devlet Bakanı Gemici, çocuk parlamen- tosuna eşit sayıda kız ve erkek davet edıldiği- ni belirterek 2002 yılı başında yürürlüğe gı- ren Medeni Yasa ile kadın ve erkekler arasın- da eşitliğin sağlandığını anımsattı. Büyükle- Parlamentodaki birleşim sırasında konuşmahnn uzun sürmesi bazı miniklerin uykusunu getirdL re de seslenen Gemici, aile planlaması uygu- lamasının yaygınlaşmasını, herkesın büyüte- bıleceği kadar çocuk yapmasını istedi. Ço- cuklan sevgiyle büyütmenin, onlan eğitmenin önemıne değinen Gemici, "'Bilmeliyiz ki sev- gbaz yetişen çocuklar aile vetophını için bir risk- tir" dıye konuştu. Daha sonra söz alan Milli Eğitim Bakanı Bos- tancıoğlu, 5 yıl önce uygulamaya konulan 8 yıllık kesintisiz temel eğitımle ülkenin her bölgesine modern eğitim anlayışını taşımayı amaçladıklannı dile getirdi. Çocuklar adına ilk sözü alan Şırnak Tem- silcisı Sami Sunar, konuşmasına "Biz çocuk olmanın çok zor olduğu bir ilden, Şırnak'tan, Şmıak çocuklann] temsüen buradavTz" dıye baş- ladı. Şırnak'ta, "Bütün çocuklar eşit haklara sahiptir" ilkesinden bahsetmenin zor olduğu- nu anlatan Sunar, bölgede çocuklann ancak oku- la başladıklan zaman nüfus cüzdanı aldıkla- nnı ve yaşadıklannı ispatlama olanağına ka- vuştuklannı \ıırguladı. 'Banş içinde bir dünya istiyorum' Şırnaklı çocukJann bahar aylannda çalışmak için Batı'ya götürüldüğünü belirten Sunar, 44 Yaz tatilinde diğer arkadaşlan kitap okuyup kendilerini geliştirirken Şırnakta çocuklar bah- çelerde, tarlalarda bildiklerini unutarak bir sonraki eğitim yıhna başlamaktadırlar" dedi. Bölgede insanlann 14-15 yaşlannda evlen- melennin âdet olduğunu anımsatan Sunar, "Hele bir de kız çocuğu ise hiç şansı yok. Bir kız miryarlarca başnk parası, babasuun yeni- den para görmesi demek. Kız çocuklannın değeri, aldıklan başlıkla ölçülüyor" diye ko- nuştu. Banş içinde bir dünya istediğini anlatan Su- nar, "Biz de, geleceğimiz bu çocuklar dhebfle- ceğûıiz kadar başanh, yaraücı, eğitimlL, bilinç- li ve kültürlü olmak istivoruz" dedi. UNICEF kriterleri Bölgeler arası eşitsizlik had safhada İstanbul Haber Servisi- Türkiye hâ- lâ en çok çocuğun öldüğü Avrupa ül- kesi konumunda. Türkiye'de kişi ba- şı ulusal geliri bin dolann altında olan Arnavutluk, Ermenistan, Makedonya gjbi ülkelerden bile daha çok çocuk ölü- yor. Türkiye 'de her bin çocuktan 48' i, 5 yaşına gelmeden yaşamını yitinyor. UNICEF knterlerine göre, Türkı- ye'nin sahip olduğu ulusal gelir gru- bunda oranın binde 30'u geçmemesı gerektiği belirtiliyor. Bölgeler arası eşitsizliğin de yoğun olduğu Türki- ye'de Doğu'da 12-23 aylık çocuklann ancak yüzde 23'ü. Batı'da yüzde 50'si tam aşılı. UNICEF'in "Dünya Çocukiannın Dunımu 1998 RaponTna göre, Tür- kiye'de doğan bebeklerin yüzde 8'i beslenme yetersizliğinden dolayı 2.5 kilogramdan daha zayıf doğarken beş yaşmdan küçük çocuklann yüzde 10'u da aynı nedenden dolayı normalden çok daha zayıf ve bodurluğun etkisinde kalıyor. Türkiye'deki çocuk ölümleri- nin en büyük nedeni olarak "Beslen- me yetersizliği" gösterilirken beslen- me yetersizliğinin en önemli etkeninin de çocuklarda zekâ geriliğine ve gu- atra yol açan"iyot eksiküğT olduğu belirtiliyor. Türkiye de her yıl doğan 1 milyon 358 bin bebeğin altıda bin lstanbul'da doğuyor. Cocuk isciler Çalışma yaşı 13 'e kadar iniyor tstanbul Haber Servisi- DİE'nin ve- rilerine göre, 1980 ile 1990 arasında Türkiye'de çocuk işçilerin sayısı iki ka- tına çıktı. 1980'de Türkiye'de 1 mil- yon 564 bin çocuk ışçi bulunurken 1990'da bu sayı 2 milyon 539 bine ulaştı. Bunun nedeni de özellikle 1980'lerde Türkiye'nin serbest piya- sa ekonomısine geçmesinden sonra gelir dilimleri arasındaki uçurumla- nn başlaması olarak göstenlıyor. Türkiye'de hukukı mevzuat açısın- dan çocuklann çalıştınlma yaşında bir sorun yok, ancak mevzuatın uygu- lanmasında sorun var. Türkiye"de Iş Ka- nunu'nun 67. maddesine göre, asga- n çalışma yaşı 15 olarak kabul edilir- ken hafıf işlerde bu yaş 13 olarak be- lırlenmiş. Bu düzenleme ILO'ya uy- gun, ancak Türkiye ILO'nun her işko- lunda 15 yaş sınınnı içeren 138 sayı- lı sözleşmesini imzalamadığından do- layı bu kanun, tüm işkollannı kapsa- mıyor. tş Kanunu'nun 5. maddesüıde tanm. esnaf ve sanatkârlar, ev hizmetleri gi- bi işkollan, 15 yaş sınınna "istisnai du- rumlar'' olarak gösterilmiş. Çocuk iş- çiliğinin önlenmesi için, Iş Kanu- nu'ndaki 15 yaş sınınna getirilen is- nsnalann kaldınlması, her işkoluna uygun yasal düzenlemelenn yapılma- sı ve bunlann uygulanması gerekiyor. Türkiye9 de çalışan her 100 hişiden 18'ini, 6-19yaşgrubu oluşturuyor Bayramlan varama...SAADET USLU Türkiye nüfusunun neredeyse ya- nsını oluşruran çocuklar. bir bay- rama daha buruk giriyor. Çocuklar, Türkiye'de \ r e dünyada nüfusunun önemli bir lcısmını oluşturmasına karşın sağlık, eğitim gibi en temel haklardan yararlanamıyor. sömürii- lüyor. Başta Istanbul olmak üzere Ankara, tzmir, Adana, Bursa gibi büyük kentlerde çocuklann bir bö- lümü tam gün ve sürekli olarak, bir bölümü okul dışı zamanlarda kü- çük sanayide ve sokakta güvence- siz olarak çalıştınhyor. Dünyanın tek çocuk bayramının kutlandığı ülkeınizde hâlâ pek çok çocuk bugününü yaşayamıyor. Tür- kıye'nın de imzaladığı Uluslarara- sı Çocuk Haklanna Dair Sözleş- me'de "18 yaşına kadar her insan çocuktur" denıliyor, ancak ülke- mizde binlerce çocuk, çocukluğu- • Çocuklar, Türkiye'de ve dünyada nüfusun önemli bir kısmını oluşturmasına karşın sağlık, eğitim gibi en temel haklardan yararlanamıyor. sömürülüyor. nu yaşayamadan iş hayatına atıh- yor. Çalışan çocuklann büyük çoğun- luğu kendi serbest seçimlerini ya- pabilecek konumda olmadıklann- dan kendi gelişimlerine zararlı ola- bilecek işlere itıliyor. Devlet tsta- tıstik Enstirüsü'nün (DtE) araştır- masına göre. Türkiye genelinde 6- 14 yaş grubunda ekonomik işler- de istıhdam edilen çocuklann yüz- de 68'i hane halkının ihtiyaçlanna katkıda bulunmak ıçın, yüzde 2 l'ı ailesinin isteğiyle, yüzde 6'sı mes- lek sahibi olmak amacıyla. yüzde 4'ü kendi ihtiyaçlannı karşılamak ve yüzde l'i ise diğer nedenlerden dolayı çahşıyor. Kırsal kesımler için vazgeçilmez bir önemi olan çocuk emeği, özellikle. tanm, sa- nayi, hizmet ve tıcaret sektörlerin- de. büyük bölümü kayıtsız işyerle- rinde kullanılıyor. DtE'nin araştır- masına göre, Türkiye genelinde ekonomik faalıyette bulunan ço- cuklann yüzde 79'u, ücretsiz aile işçisi olarak çahşıyor. Ekonomik işlerde ücretli ve yevmiyeli olarak çalışan çocuklann yüzde 78'i. haf- tada 40 saatin üzerinde, ücretsiz ai- le işçilerinin büyük bir bölümü ise 40 saatin altında çahşıyor. Güvenceden yoksunlar Çocuk emeğinın yoğun olarak sömürüldüğü ülkeler arasında bu- lunan Türkiye'de çalışan her 100 ki- şiden 18'ini, 6-19 yaş grubundaki çocuk ve gençler oluşturuyor. İstan- bul'da 0-18 yaş arası çocuk nüfu- su, yaklaşık 3 milyon 500 bin. Is- tanbul 'da her 4 çocuktan biri güven- cesiz olarak çahşıyor. lstanbul'da so- kaklarda yaşayan 170 çocuk Sos- yal Hizmetler II Müdürlüğü'nün merkezlerinde banndınlırken so- kaklarda çalışan 500 çocuğa çeşit- li merkezlerde kültürel ve sosyal hiz- met veriliyor. Sosyal Hizmetler II Müdürü Kahraman Eroğhı, aile- leri parçalanmış, sevgi görmemiş çocuklann özel ilgiye ihtiyaç duy- duklannı belirterek "Böyleçocuk- lan yedirip içirmek yetmez. Onla- n kazanmak için sos> ı aDeşıne olana- ğı da sunmak gerekiyor" dedi. So- kaklarda yaşayan ya da aileleriyle yaşamalanna karşın çalışmak zo- runda olan çocuklara son yıllarda gösterilen ilginin karşılığını alma- ya başladıklannı ifade eden Kah- raman Eroğlu. çocuklann okullar- daki başan oranlannda büyük ar- tışlar gözlendiğınin altını çizdı. ek J osyal Hizmetler İl Müdürlüğü'nün sokağın tehlikelerinden korumak için koruma altına aldığı çocuklar, diğer yaşıtlanna göre daha şansh görünüyorlar. Bevoğlu 75. Yü Çocuk ve Gençiik Merkezi'ne her gün kitap okumaya gelen 13 yaşındaki Ulviye Avağ "Birinci sınna kadar gidcbildim. Annem çalışnııyor. Babam öldükten sonra okula hiç gidemedim. Ama bu merkezde her akşam özel ders çahşıyorum" dijor. Çeşitli merkezlerde banndınlan çocuklar, bayramı eğlenme fırsatı olarak görüyor Biıılercesi sokaklarda dolaşıyor ÖZLEM GLTVTMLt lstanbul'da resmi kayıtlara göre 1500 çocuk koruma altında. Sokak- larda mendil, çiçek satan, trafikte arabalann camlannı silmeye çalı- şan, tıner bağımlısı çocuklar, II Sosyal Hizmetler Müdürlüğü'nün merkezlerinde rehabilite ediliyor ancak hâlâ sokaklarda sahipsiz do- laşan binlerce çocuk var. Çeşitli merkezlerde barındınlan. 10-12 kişilik aileleriyle 2 odalı e\'lerde ya- şamaya çalışan çocuklar her şeye karşın 23 Nisan Çocuk Bayramı'nı heyecanla bekliyorlar. Çünkü bay- ram onlar için "dışanya" çıkma, eğ- lenme fırsatı anlamına geliyor. Sosyal Hizmetler II Müdürlü- ğü'nün sokağın tehlikelennden ko- rumak için koruma altına aldığı çocuklar, diğer yaşıtlanna göre da- ha şansh görünüyorlar. Bir zaman- lar sokaklarda. caddelerde küçük yaşlanna aldırmadan çalışan, aile- lerinin ekonomik yükünü taşıma- ya çalışan çocuklar artık yannla- ra daha güvenle bakıyorlar. Be- yoğlu 75. Yıl Çocuk ve Gençiik Merkezi'ne her gün kitap okuma- ya gelen 13 yaşındaki Ulviye Avağ okula gitmiyor. 9 yaşında sokak- larda mendil satmaya başlayan ve 2 yıl çalışan Ulviye. "Birinci sını- fa kadar gidebildim. Annem çauş- mryor. Babam öldükten sonra oku- la hiç gidemedim. Ama bu mer- kezde her akşam özel ders çahşıyo- rum" diyor. Tarlabaşf nda 9 kar- deşiyle birlikte yaşayan Ulviye. İs- tanbul'u hiç sevmediğini söylü- yor. Ulviye'nin büyük hayallen yok. Olanaklannın farkında, büyük bir olgunlukla daha fazlasına sa- hip olamayacağını. elindekileny- le yetindiğini anlatıyor. Kız çocu- ğu olduğu için gezmesine izın ve- rilmemesinden yakınan Ulviye. gezme-eğlenme olanağı bulduğu için bayramlan çok seviyor. Ulvi- ye, okullardaki kutlamalan sev- mediğini, çünkü çok fazla ve uzun konuşmalar yapıldığını anlatarak *Ba>Tanı gelincesanki dümanın en muflu çocuğu oluyorum. Gönlüm- ce eğlenebiH\orum" diye konuşu- yor. Sabahat. ailesinden çekindiği için fotoğrafının çekilmesini iste- miyor. Yaşını sorduğumuzuda "Kimlikte 11, ama asbnda 13" di- yor. 5. sınıfta okuyan Sabahat. 9 yaşından 11 yaşına kadar sokak- larda mendil satmış. Tarlabaşf nda 2 odalı bir evde 11 kardeşi, anne ve babasıyla birlikte yaşıyor. Sa- bahat, çocuk bayramı ile ilgili ne hissetmesi gerektiğıni bilmediği- ni söylüyor ve bıkkın bir ifade ile "Seviniyorum herhalde. Bütün ço- cuklar sevindiğine göre..." diyor. inikler ayinde Gazkmir Beledi>esi'nin alonctsını düzenlediği "Gaziemir LTuslararası Çocuk Şenligi'ne kablmak için tzmir'e gelen Polonya ekibi Santa Maria Kilisesi'nde pazar a>inine kaokh. Kiliseye gelen 25 çocuk ve 14 yetişldnden oluşan Poloma grubu Peder Ezio Fıerh'nin dualanna esBk etti. (Fotoğraf: AA) Dünya çocuk haklanna dair tstanbul Haber Servisi - Birleşmiş Mületler Genel Kurulu, 20 Kasım 1989 tarihinde çocuğun, gerek dünyaya gelmeden önce gerekse sonrasında yasal açıdan ve diğer açılardan korunmasına ilişkin 54 maddelik bir sözleşmeyi kabul etti. Sözleşmede, çocuğun içinde yaşadığı toplumun kültürel değerlerine saygının önemi ve çocuk haklannın güvenceye alınmasında uluslararası işbirhğinin belırleyici rolü vurgulanarak devletin çocuğa yeterli dikkati ve desteği göstereceği belirtiliyor. Devletin çocuk üzerindeki yükümlülüklerinden birinin de aile ortamından yoksun olanlara uygun aile bulmak ya da alternarif kurumlar aracıhğıyla çocuğun bakımını sağlamak olduğunun ifade edildiği sözleşmede, çocuk suiistimalinin önlenmesi gerekliliği üzerinde duruluyor. Sözleşmedeki bazı hükümler şöyle: "Özürlü çocuk, sa>gınhk içinde eksiksiz ve onurtu bir yaşantı sürdürmek için özel bakım ve sosyal bütünleşmeye ka>ıışma hakkına sahiptir. Hiçbir çocuk işkenceye, zalimce davTamşlara ya da ceza> p a, yasadışı tutuklama>a tabi tutulma>acak ve keyfl biçimde özgürtüğünden yoksun bnrakdmayacaktır. Gözaİündaki çocuğa hukuki ve diğer gerekh' >^rdımlar sağlanacak ve çocuk ailesryie görüşebUecektir." Bugün dünya\a gelen her 100 çocuktan 4O'ı hiçbir şekilde nüfus kayıtlanna gecmevecek» Onlann geleceği yok tstanbul Haber Servisi - Dünyada 2.1 mih/ar çocuk yaşıyor ve her 4 çocuktan biri, gelirleri 1 dolann altında olan aılelerde aşın yoksulluk içinde. Her 12 çocuktan biri de çoğu önlenebilır nedenlerden dolayı 5 yaşına gelmeden ölüyor. Gelecekte de çocuklan çok parlak günler beklemiyor. Birleşmiş Milletler Çocuk Fonu'nun (UNICEF) hazırladığı "Biz Çocuklar" raporunda, günümüzde çocuklan bekleyen güçlükler saptandı. Istatistiklere göre dünyada her yıl yaklaşık 132 milyon çocuk dünyaya geliyor. Rapora göre, bugün dünyaya gelen her 100 çocuktan 4O'ı, hiçbir şekilde nüfus kayıtlanna geçmeyecek. Her yüz çocuktan 26'sı hastalıklara karşı aşılanma olanağı bulamayacak, 19'u temiz içme suyu imkânından yoksun kalacak. 100 çocuktan 9'u kız olmak üzere 17'si hiç okula gidemeyecek ve ilkokul birinci sınıfa başlayan her 100 çocuktan yalnızca 25'i beşinci sınıfa kadar okuyabilecek. UNTCEF Genel Direktörü Carol Beflamy de bütün bu sorunlann üstesinden gelecek kaynak ve bilgiye sahip olduklannı belirterek 8-10 Mayıs tarihleri arasında New York'ta yapılacak özel oturumda bu sorunlann gündeme geleceğını kaydetti. Bellamy, "Amacımız, çocuklara yaünm yapmanın bir numarah sorunüuhığumuz olduğu, çocuklara yaünm yapmanın ise yoksulluğu azaltmada, AIDS'i durdurmada ve çaöşmalardan kaçmmada kahcı tek strateji olabileceği konusunda dünya liderlerini ikna etmek" dedi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear