Catalog

SAYFA CUMHURİYET 22 NİSAN 2002 PAZARTES HABERLER Arash: f iirkiye iyi yönetflerniyop • ADANA <Cun»huriyet) -CHPılBaşkanlığında, partiye yeni katılan 250 kişinin üye kayıtlannın yapılması dolayısıyla düzenlenen törende. ülkeyi kriz ve kaostan kurtaracak tek partinin, siyasal oluşumun CHP olduğu belirtildi Genel Başkan Yardımcısı ve PM üyesi Oya Araslı, "Türkiye iyi yönetilmiyor. Halkın rahat olmasını ıstemeyenler var"' dedi. Araslı, "Kriz bitti deniliyor, ama bunu cebimizde ve mutfağımızda fark edemiyoruz"* diye konuştu. Rauf Denktaş Fransa'da • STRASBOURG (A\) - KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, bazı temasfarda bulunmak üzere dün Fransa'nın Strasbourg kentine geldı. Denktaş, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisı yetkilileri ve Avrupa Insan Haklan Mahkemesi Başkanı Luziusk Wildhaber ile görüşecek. 'Avrupa KJübü'nde Kıbns konulu bir konuşma yapacak olan Denktaş, 25 Nisan akşanu KKTC'ye dönecek. Aktaş'm imtiyaz] sona erdi • ANKARA (AJVKA) - Aktaş Elektrik'in, Istanbul Anadolu Yakası'nda 30 yıllığına elektrik üretimi. iletimi, dağıtunı ve ticaretiyle görevlendiri Imesine ilişkin imtiyaz sözleşmesinin iptali doğruJtusunda, görevlendirmeye ilişkin Bakanlar Kurulu karan da yürürlükten kaldırıldı. Bakanlar Kurulu'nun Resmi Gazete'de yayımlanan karan\Ia, aynı bölgede TEDAŞ'a ait dağıtım tesislennin işletme haklaruun Aktaş'a verilmesine ilişkin 1994 tarihli karar da iptal edildi. Bölgede elektrik dağıtım v e ticaretinin eskidem olduğu gibi TEDAS tarafından yapılma>ı kararlaştınldı. Ecevirin şîiri anıtoldu • GELİBOLU(AA)- Başbakan Bülent Ecevıt'in]998yıljnla yazdığı "Bir Sava_ş \rdı Destanı" adJı şiiri, Gelibolu Yanmadas'nda anıt oldu. Gelibolu Tarihi Milli Parkı içinde bulunan Kabatepe Sıvaş Müzesi'nin girişir»dla Simge Anıtı'nın bulunduğu granit panolara, serigrafî kskı olarak Tûrkçe ve tngilizce yazılan şil- anıtın açılışını, düzenlenen törenle Orman Bakanı Najn Çağan yaph. 1. Ordu'dan açıkJama Eaber Merkezi - 1 Komutanlığı Genel Sekreteri Kurmay y Siha Tanyeri, dün fc>i- gızetede yayımlanar 'Ordudan AB Kons-e-' bışlıkh haberin gençeı yınsıtmadığını bildbira. Tınyeri, yaptığı ya^ni acıklamada. "Avusfcuva /Özgün Tiroler Kais;rager Bındosu, konsolosl-udan aacılığıyla îstanbuXa ö:el bir konser verrsns isediklerini, konser^t Tirk ordusuna bir annağan olarak böteledikleri özel h»r narşın da yer alacagın bdirtnüşlerdir. Bu fcaîp yakili makamlarca Uoul ealmiş ve düzenlenteek eKinJığın daha ılgı «çedri hde getirümesi içiiL a Ktehteran Bölüğü w e çsŞdaş Türkiye'nin ^iz ah Sayın Fazıl Say pDgrama dahil edılataıştir" daıildı. . Mu Okuyan: Ameliyata en çok 1.5 ay süre verir hale gelmeye mecburuz ^pamazsak bedelini öderizÖZCANÖZGÜR MUĞLA - SSK hastanelerinin so- runlannın köklü çözümü için 8 ay sü- releri kaldığmı belirten Çahşma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Yaşar Oku- yan, "8 ayda anıeliyatiara en çok 1.5 ay süre verilir hale gelinecek ve polikü- niklerdeki kuyruklar tamamen kalka- cak. Yapamazsak, vapabilecek olan ge- Hr. Bu yıloı sonunda hedefleri yakala- yamazsak siyasi bedelini öderiz" dedi. Bakan Okuyan, TİSK Genel Başkanı Refîk Baydur'u da eleştirerek, îş Gü- venliği Yasası'nın mutlaka çıkacağuıı söyledi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Baka- nı Yaşar Okuyan, Muğla'nın yanı sıra Dalaman ve Fethiye SSK Hastanele- ri'nde incelemelerde bulundu. Bakan Okuyan, Dalaman SSK Has- tanesı'nett ISO 2001 BelgesTni verdi. Türkiye'de 1212 hastane bulunduğu- nu, bunlann 768'inin Sağlık Bakanlı- ğı'na, 130'unun SSK'ye, 46'sının as- keriyeye, 43'ünün üniversitelere ve 232 'sinin özel sektöre ait olduğunu be- lirtti. 'Çözemezsem çözen geBr' Bakan Okuyan, sözlerini şöyle sür- diirdü: "Bu hastanelerdeISO 2001 ka- lite belgesi olanlardan 23'ü SSK'ye, 14'ü askeriyeye, 8'i Sağhk Bakanlı- ğı'na, 2'si üniversitelere, 2'si de özel sektöre ait Bakanhğa başladığun za- man ortaya kojduğum hedefler önem- li ölçüde yakalandı. Geçen aralık ayın- da yeni hedefler betuiedik. Bu üç he- deften biri olarak, en az40 hastanemiz daha ISO belgesi alacak." Bakan Okuyan diğer 2 hedefi açık- larken de şunlan söyledi: "BütünTür- kiye'de amebyaâara 2 yıl sonrasma gün vçriByor. BizbusümiSSK'lerde 1.5aya indiriyoruz. Topu topu 8 ay sürem var. Bir yıl sonunda bu hedefleri yakalaya- mamışsak bunun bir siyasi bedeli ohır. Çözemezsem, çözen geür." Çalışma ve Sosyal Güvenlik Baka- nı Yaşar Okuyan, konuşması sırasın- da, TISK Genel Başkanı Refik Bay- durun, "SSK'deneyapmışlarki?''yö- nündeki sözüne "OnunderdiSSKde- ğfl, işgüvenliğiyasasT diyerek tepkı gös- terdi. 'Devlet soyguna zemin haarhyor' Okuyan, dün Konya'nın Akşehir il- çesindeki SSK Dispanseri"ni ziyareti sırasında da, sistemde sorunlar bulun- duğunu söyledi. Okuyan, "Memleke- tin sorunu asbnda parasızlık değU, pa- ranın çokluğudur. Alttan, üstten, yan- dan yiyiyonız, ama bir türlü bitireme- dik. Sistem sonınumuz var. Devlet öy- le hantaOaşmış ki hem soyuhnaya ze- min hazırhyor hem de seyirci kabyor" dedi. Okuyan, oy almak ıçin çıkanlan birtakım yasalar yüzünden 1999 Aralık ayında sosyal güvenlik sisteminin 7.9 katrilyon açık verdiğini belirtti. OL MECLÎS' TARTIŞTI Turkıye ıçın sosyalist seçenek tstanbul Haber Senisi - Türkiye Komünist Partisi'nin girişimiyle bilim adamlan, aydınlar, siyasetçiler, sanatçılar ve sendikacılann oluşturduğu Sol Meclis, dördüncü toplantısında "Türldye için sos>ahst seçenek" konusunu tartıştı. Sol Meclis üyeleri, NATO, Avrupa Birliği ve IMF'nin dayatmalan karşısında emekçi suııflann direnme ve örgütlenme olanaklannın artmasını saglamak amacıyla buluştuklannı ifade ettiler.Kadırga'daki Eminönü Belediyesi Kültür Merkezi'nde gerçekleşen dördüncü toplantıda konuşan Insan Haklan Derneği Kurucu Üyesi Haluk Gerger, çıg gibi büyüyen kapitalizmin milyarlara açlık ve sefalet dayattığını anlatarak "KapitaKzm üretki güçleri gefiştiriyor, buna karşın insanı da tahrip ediyor" dedi. 'Küresel programdan vazgeçilmeli' Prof. Dr. tzzettin Önder, Türkiye'ye borç yükü üzerinde hiçbir ödeme kolaylığı getirilmeden ekonomisinin serbestleştirilmesinin dayatıldığını ifade ederek "Sol MecKs, sermaye tabanına dayanmayan. halka dayanan bir siyasal örgüt otmak durumundadır" dedi. Araştırmacı Tevfik Çavdar konuşmasında, kalkınan ve büyüyen bir Türkiye'nin yaratılması ve krizden çıkabilmek için küresel kapitalizmin önerdiği programlardan vazgeçilmesi gereğini vurgulayarak, "Bu da sosyalist bir ekonomive geçişle mümkündür. Bunun için de fktisadi ve Sosyal Kalkmma Planı'nın hazırianması gerekmektedir" dedi. •Deviet yeniden yapüanmalı' Yazar Metin Çulhaoğlu da, "Devletin yeniden \ apılanmasuıı ve işçi sınınıun degişen yapısnu sentezlevecek şeldlde derinlikli çözümleme >apılmalı" görüşünü belirtti. Türkiye Komünist Partisi Genel Sekreteri Kemal Okuyan ise sosyalizm için yürütülen mücadelenin eleştirmekle yetinemeyecegini ifade ederek "Yarmı kazanabilmek için bugünün gerçekliğine dinamik ve emekçi suuflan örgütlevki müdahalelerde bulunmak durumundadır" dedi. SCÇlTfl 3 CHP Eminönü tlçe Örgütü'nün düzenlediği "EIEleTekBaşma İktidara" yemeginde CHP'Hler iktidar yemini etti. Laleli'deki Merit Otel'de önceld akşam düzenlenen yemekte konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Cemal Özdemir, seçim çahşmalannı başlattıklannı ifade ederek "fstanbuTda yapmış olduğumuz çahşmalarda haOamızın CHP'yi ödedigini gördük. İstanbuTda 1. parti olacağız. Türkiye'de CHP'nin 1. parti ohnası amacıyla iktidara idlRlenmiş dunundayız" diye konuştu. Geceyi düzenkyen CHP Eminönü İlçe Başkanı Mehmet AB İyimaya da Türkiye'de CHP'ye olan ihüyacın artüğını belirtti. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal da gönderdiği mesajda, u Görevimizi yerine getirip partimizi hak ettiğı yere iktidara taşryacağre" dedi. Eski tçişleri Bakanı Hasan Fehmi Güneş, eski İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen ve çok sayıda üyenin katıktağı gecede semah gmbunun gösterisi ügiyle izlendL (Fotoğraf: NEVZAT DÎNDAR) Güneydoğu'nun sorunlan iki günlük kampta ele alınacak SP çözümü Diyarbakır'da anyor DİYARBAKIR (Cum- huriyet Bürosu) - Saadet Partisi (SP) Genel Merkez yöneticileri ve bölge mil- letvekilleri, Güneydoğu sonınuna çözüm önerileri üretmek amacıyla Diyar- bakır'da iki günlük kampa girdi. Genel Başkan Yar- dımcısı MehmetBekaroğ- lu, bölgede 1978 yıhndan bu yana olaganüstü hal uy- gulanması nedeniyle 25 yaş altındakilerin normal hukukun ne anlama geldi- ğini bilmediklerini söyle- di. SP Genel Başkan Yar- dımcısı Mehmet Bekaroğ- lu, Grup Başkanvekili Ömer\«hbiHaapoğlu, Di- yarbakır, Batman, Şanlı- urfa ve Bingöl'den 7 mil- letvekili, bölgedeki 19 ken- tin il başkanlan ve siyasi işlerden sorumlu yöneti- cileri Diyarbakır Balkar Oteli'nde iki günlük kam- pa girdi. Rapor haarlanacak Güneydoğudaki sorun- lanrun tartışılacağı toplan- tıda kahhmcılann sunaca- yükşehir Belediyesi'nde verdiği "Özgürlük ve Emek" konulu konferans- ta bölgede 1978 yılından bu yana olaganüstü hal uy- gulandığına dikkat çekti. Bölgede 25 yaş altında- kilerin normal hukukun ne • SP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu, bölgede 1978 yılından beri uygulanan Olaganüstü Hal nedeniyle 25yaşın altındakilerin normal hukukun ne anlama geldiğini bilmediklerini belirtti. ğı öneriler bir rapor hali- ne getirilerek Genel Baş- kan RecaiKutan'a iletile- cek. SPTilerin raporu da- ha sonra kamuoyuna da açıklanacak. Mehmet Bekaroğlu ön- ceki akşam Diyarbakır Bü- olduğunu bilmediğini be- lirten Bekaroğlu, sözleri- ni şöyle sürdürdü: "Demokrasi ve insan haklannın kısıtiandığı böl- gede, halk bu uygulamala- n bizden daha iyi biliyor. 20 >tl önceki insanlarla bu- günkü insanlara bakügı- nuzzaman fakbük artnuş- ür. Çatışma ortamı nede- nhle köyler boşalnldı, in- sanlar göç etti, tanm bitti ve ekmek küçüldü. Bugün insanlarkendflerini güven- de hissetmhor. Birtopuım- da güvenlik yoksa hiçbir güzeflikten bahsedilemez." RTÜKYasası A\Tupa Birliği'ne gire- bilmek için anayasada ya- pılan değişiklıklerin Türki- ye 'yi daha da genye götür- düğünü savunan Bekaroğ- lu, yeni çıkanlacak RTÜK Yasası'nı da eleştirdi. Ye- ni yasanın basın kuruluşla- nnı tehdit ettiğini ve özgür- lüğü kısıtladığını vurgula- yan Bekaroğlu. büyük med- ya holdinglerinin ise yasa- nın çıkmasına ses çıkarma- dığına dikkat çekti. Gazeteci Aykut Küçükkaya'nın yazdığı 'Alnından Vururlar' yayımlandı Beyaz Ejıerji'nin romanı yazıldı İstanbulHaber Servisi - Kü- tüphaneye kapanıp bir konuy- la ilgili gazete taraması yapıl- dığında aynı zamanda "hafl- za tazekmesi" yapılır. Unu- tulanlar anımsanır, nasıl olup da o olaylan unuttuğuna şaşar insan. 2001 yıhgazetelerininman- şetlerinde "BeyazEnerjiOpe- rasyonu"na ilişkin gelişmeler geniş yer tuttu. Jandarma Ge- nel Komutanlığf nın Anka- ra'nın ortasında yolsuzluk ope- rasyonuna imza atması hem Başbakan Bülent Ecevit i hem de ANAP Genel Başkanı Me- sutYıhnaz'ı şaşırtmış, üstdü- zey bürokratlargözaltına alın- mış, Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi Savcısı TalatŞalk üzerinde baskı olduğunu hay- kırmış, MGK'de anayasa ki- tapçığı havalarda uçmuş, Ener- ji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Cumhur Ersümer istifa et- mek zorunda kalmıştı. 2001 yılınm sonlannda ise operas- yonda ne tutuklu sanık ve ne de DGM'de görülen "Beyaz Enerü" davası kalmışn. *^Vfan- frt" haberlerunutulmuştu. Ga- zeteci açısından haber verilmiş ve tüketilmişti, ama toplumun unuttuğu;"YolsuzlukOperas- yonu"ydu. Cumhuriyet Gazetesi Ha- ber Merkezi muhabirlerinden Aykut Küçükkaya, "Beyaz Enerji Operasyonu"nun 1.5 yıllık sürecini öykü tadında yazarak "dün yaşananlan" yeniden "anımsatti". Ajanslardan, Cumhuriyet Gazetesi'nin Ankara Büro- su'ndan ve diğer günlük ga- zetelerden operasyonla ilgili haberleri art arda sıralayan Küçükkaya, olaylann gelişimi- ni, kaynaklara dayanarak an- latırken bir yolsuzluk operas- yonunun medyaya yansıyış biçimini de bir haber merke- zi çalışanının titizliğiyle in- celedi; Beyaz Enerji Operas- yonu'nu raporlar, soruşturma- İar, siyasetçilerin tepkileriyle birlikte gün gün yazarak ade- ta bir roman haline getirdi. "AJnından ^ r u r l a r " yıllar sonra "neydi bu operasyon" di- ye düşündüğümüzde siyaset- çi-bürokrat-gazeteci-işadamı ilişkilerini görebileceğimiz bir çaîışma. Küçükkaya, kitabının adını ANAP'h bir milletvekilinin, "Bir gün o savcıyı da alnuı- dan vururiar" sözlerinden et- kilenerek "Alnmdan Vurur- lar" koymuş. Gazetemiz ya- zarlanndan Hikmet Çetinka- ja, "Anundan Vururlar''a yaz- dığı Önsöz'de şöyle diyor. "_. Beyaz Enerji Operasyo- nu 2001 yılına damgasuıı vur- muşru. Haberler hep unutuhır! Aykut, operasyonla sarsıl- mayan hükümette liderle ba- kan ilişkisine kulak kesihyor, soygun düzenindeki zincirin halkalannı bir bir ortaya ko- "Alan Yaymcıhk"ın yayım- ladığı kitapta gazetemiz çize- ri karikatürist Musa Kart'ın Beyaz Enerii Operasyonu'nu anlatan çizgileri de yer alıyor. Küçükkaya, "Çamurun Üzerinde Oturmak, Istifaya Lzanan Yol,Mesut Yıhnaz'dan Topyekûn Sav^ş, Tantan Dep- remi, Beyazdan Önce Bejaz- dan Sonra" başlıklan altında 5 bölümden oluşan kitabının sonunda ise okuyuculan iki metinle baş başa bırakıyor. Küçükkaya, "Metinfer" bö- lümünde hükümetin günde- mine yeniden oturan ve önü- müzdeki günlerde TBMM Ge- nel Kurulu'nda yeniden gö- rüşülecek RTÜK Yasası'nı 18 Haziran 2001 tarihinde TBMM'ye iade eden Cum- hurbaşkanı Ahmet Necdet Se- zer'in iade gerekçesinin önem- li bölümlerini içeren metin ile Mesut Yılmazın ulusal gü- venliği gündeme geriren söz- lerine Genelkurmay Başkan- lığı'mn 7 Ağustos 2001 tari- hinde verdiği yanıtın tam met- nine yer veriyor. 2000'Lİ YILLARDA ERDAL ATABEK Eleştirel Düşünce Egitimi... Sayın Ayşe Özyağcılar ile Sayın Hüseyin Sevay (Kansas Üniversitesi, ABD) "Eleştirel Düşünce Olma- yınca" başlıklı yazımıza değinen, konunun önemine katılan iletilergönderdiler. Sayın Sevay, "Eleştirel dü- şünce yaşamsal önemdedir, ama eğıtimı nasıl ol- malı" diye soruyor. Bu sorunun yanıtı elbette eğitim felsefesiyle, eğitim yöntembilimiyle uğraşan bilim ın- sanlarımız, öğretmenlerimiz tarafından verilecektir. Ancak bu sorunun yanıtı hepimizı de, düşünen bü- tün insanlanmızı da ilgilendirmektedir. Aslında, ben de eğitim yaşamımda kendi tutum ve davranışlany- la "eleştirel düşünce eğitimi"ne yakınlaşan öğret- menler tanıdım. Onlar, "öğretim ve eğitımln özünü kavramış öğretmenlerolarak öğrencilerini ezberleme- ye değil, düşunerek öğrenmeye yöneltirlerdi. Benım de ıçlerinde olduğum bir grup öğrencı, or- taokulda da (Gazıosmanpaşa Ortaokulu, Ortaköy), li- sede de (Kabataş Lısesi, Ortaköy) soru soran, söy- lenenlere bir biçimde farklı çıkışlar yaprnaya çahşan öğrencilerdik. Öğretmenlerimizin ne olgun, nice bil- ge olduklannı sonradan daha iyi anladık. Bizim say- gılı da olsa kimi zaman taşkın, gösterişçi, öğrencı ukalalığı ile kendini hem göstermeye hem de doyum aramaya yönelik tutumlanmızı olgunlukla karşılar, bi- zi kırmadan yanıtlariardı. Tutumlanmızı zaman zaman sevimsiz de olsa bilgi arayışı olarak yorumlarlardı. Gerçekten bilgi arayışı mıydı? Kimi zaman öyJey- di, kimi zaman da tam öğrenci ukalalığı. Ama biz çok sevinir, içimizden taşkın birsevinç duyardık. Kendi dü- şüncelerimizi de söylemek istemenin acemi arayış- lan olduğunu çok sonraları anlamıştım. "Eleştirel düşünce eğitimi" yapılabilir mi? Evet, yapılabılir, üstelik de hem öğrencı için hem de öğret- men için çok zevkli bir "bilgi keşfi ve icadı" olur. Na- sıl mı? Öncelikle, öğretmenin "öğretmekle yükümlü ve buna yetkili", öğrencinin ise "öğrenmekle yükümlü ve buna zorunlu" olduğu önkabulünden vazgeçmek gerekir. Bu denklem terkedılmelidır. Bunun yerine ye- ni birdenklem konulmalıdır: "Öğrenci, neden öğren- mek istediğini bilerek, nelen öğrenmek ıstediğine karar vererek kendisi öğrenecektır." öğrenmek için de öncelikle "soru sormayı öğrenecektır". "Ne için, neden, nasıl sorulannı soracak, yanıtlannı da kendi- si araştıracaktır." Matematiği böyle öğrenecektir. Geometriyı böyle öğrenecektır. Fiziği, kimyayı, biyolojiyı böyle öğrenecektir. Matematık ve fen bilimleri, dünyayı ve yaşamı man- tıksal dizgeyle, sayısal ölçümle öğrenmek demektir. Bunlan sosyal bilımler öğrencisi de, sanat öğrencile- ri de öğrenecektır. Tarihi, coğrafyayı bilmek dünyayı, insanlığı, kendi geçmişini öğrenmek demektir. Hepsinı de "ne için, neden, nasıl" sorularını sora- rak öğrenecektir. Kendisi öğrenecektir. Küçük öğrenci gruplan ku- racaklar, öğrenme projeleri yapacaklar, birbirlerini ta- mamlayarak öğreneceklerdir. Anadillerini çok iyi öğreneceklerdir. Şiirin, öykii- nün, romanın tadını alarak öğreneceklerdir. Kendi dil- lerinin ustalarını, dünyanın büyük yazarlannı tanıya- rak öğreneceklerdir. Güzel konuşmayı, güzel yazma- yı öğreneceklerdir. Felsefeyi, tadını alarak, düşünmenin ne olduğunu kavrayarak öğreneceklerdir. Toplumbilimı, insanbilimi (antropoloji), psikolojiyi merak ederek öğreneceklerdir. Müziği, resmi, sanat dallannı, estetiği, neanlatmak istediğini kavrayarak öğreneceklerdir. Spordan ne beklediklerini bilerek spor yapacaklardır. Hep soru soracaklar, araştıracaklar. bilgiyı ışleye- ceklerdir. Okullar büyük bilgi ışJıkleri olacaktır. Sınrfiarbilgi atöl- yeleri olacaktır. Bilgi keşfedilecek ve yaratılacaktır. öğretmenler, bilgiyı arayıp bulmanın yoi gösterici- leri olacaktır. Onlar her şeyi bilmekle yükümlü olma- yacak, neyi nasıl arayıp bulmak gerektiğinın işaret fe- nerlerı olacaklardır. Okullar sadece bdgi işliklerı olmayacaktır. "Duygusal zekâ eğitimi" ile öğrencilere "duygula- nnı tanıma, onlaıia başa çıkma, kendiniyönetme "nin yollannı bulduracaklardır. öğrenciler. kendilerini yö- netecek, yanlışlarını ve doğrularını tartışarak bula- caklardır. Temel ilke, kimsenin kımseyiyönetmemesi, herke- sin kendini yönetmeyi öğrenmesi olacaktır. "Eleştirel düşünce eğitimı"r\in tohumlarının Köy Enstitüleri modelinde atıldığını düşünüyorum. Köy Enstıtüleri, sadece köy çocuklarını hem kuramsal hem kılgısal plandayetiştirmekle kalmryor, "ezbehen- miş 6//o7"nin yerine "işlenerek özümsenmiş bilgi"y\ koymayı amaçlıyordu ki bu model gelecekte ülkenin eğitim modeli olacaktı. Köy Enstıtülerini kapatanlar kanımca ülkeyi yüz yıl geriye götürmüşlerdir. Köy Enstitüleri sadece yeni bir eğitim modeh de- ğıl, çağdaş değerleri bir bütün olarak simgeleyen atı- lım kurumlanydı. Oradan yetişenler, günümüzde de birer "değer simgesi" olarak o devrimcı düşünceyı aktarmayı sürdürüyorlar. "Eleştirel düşünce eğitimi". Hem de hiç gecikme- den. Geç kaldığımız bir günün on yıl demek olduğunu bilerek... e-mail: erdalatak ' superonline.com Öncelikli görüşülmesi önerilecek İdamı kaldıran yasa tasansı Meclis'te ANK\RA(Cumhuri- yetBürosu)- TBMM'nın açıhşının 82. yıldönümü, yann törenlerle lcutlana- cak. Meclis 23 Nisan ne- deniyle özel gündemle toplanacak. TBMM'dekikutlama- larsaat 09.00'da TBMM Başkanı Omertzgi ve be- raberindekilerin TBMM ön bahçesindeki Atatürk Anıtı 'na çelenk koyarak saygı duruşunda bulun- malan ile başlayacak. Tö- rene Bakanlar Kurufu üyeleri, TBMM Başkan- lık Divanı üyeleri, siya- si partilerin genel baş- kanlan, grup başkanve- killeri, milletvekilleri ile Meclis bürokratlan ka- nlacak. Bu arada iktidarparti- lerinin Danışma Kuru- lu'nu toplantıya çağıra- rak ölüm cezasının kal- dınlmasına ilişkin yasa tasansının genel kurulda öncelikle ele alınmasını önermesi bekleniyor. Önerinin benimsenmesi halinde, savaş ve çok ya- kın savaş tehdidi hallerin- de işlenmiş suçlar ile te- rör suçlan için öngörü- lenlerdışındaki ölüm ce- zalannı kaldıran yasa ta- sansı, genel kurulda bu hafta ele alınabilecek.