Catalog

2 ^ NİSAN 2002 PAZABTESİ CUMHURİYET SAYFA kuftur(§ cumhuriyet.com.tr 15 Neşe Doster kitabmda dünyadaki tüm kadmlann yaşadığı fırtmalan ele alıyor aderidekederideortak" 1930 'lu yılara baktığımızda, Türkiye 'nin kadının seçme ve seçilme hakkına sahip olduğu erıder ülkelerden biri olduğunu görüyoruz. O devrimci lideriı bize verdiği hakJar daha sonra ya askıya aJındı. ya kad:rdar susturulmaya başlandı. Eğer Atatürk'ün başlattığı devrim sürdürülseydi, biz şu an bunlan konuşmuyor olacaktık." NEJNA ÇAIİDİS Meşe Doster. Bağlan Ya\ınları'ndan çı- kan 'Kadınlara Dair.. Akdda Kalanlar'da kadlının toplumda neer yaşadığını. verdiği savaşları, kimi zamaa da nasıl susturuldu- ğunu anlatıyor - Kitabuuz istatistili araştrmalara daya- h. I$u yöntemle kadınn hangi profilini orta- ya çıkannayı hedeflediniz? ISTEŞE DOSTER - Doğu doğumlu bır ka- dınım. Ezilen, horlanaı, kımiığı görmezlik- ten gelinen o toplumın içındenim. Ailemin belli bir yapısı ve keadi he}ecanım olma- saydı o ezilen, horlaaan kadınlardan biri olacaktım. Genelde. kadın müadelesının unutulmaz adlannı ve yiizlenni ınmak. anımsatmak, yaşamlannı aydınJanmaya \e aydınlatma- ya ayıranlann sınırsız sorumluluk anlayış- lannı anlatmak istedm. Saçları, kapama- dıldan için kazınan hemcınslerımizın dün- yasında. saçlanmızı sıvurarak gezmemizi borç lu olduklanmızı vjrgulamak ıstedim... Özelde ise kendi bölgemin, emeği ekmeğe dönüştüren, yoku var eden kadınlanna bor- cumu ödemek istedim.. Ortada somut kadın politikalan yok. 193O'lu yıJIara baktığımızda, Türkiye'nin kadının seçme ve seçilme hakkına sahip ol- duğu ender ülkelerden biri olduğunu görü- yoruz. O devrımci lidenn bize verdiği hak- lar daha sonra ya askıya alındı, ya kadınlar susturulmaya başlandı. Eğer Atarürk'ün başlattığı devnm sürdürülseydi, biz şu an bunlan konuşmuyor olacaktük. - Kadınlara neden baskı yapılryor sizce? DOSTER- Galiba kadınlardan bıraz kor- kuyorlar. Kadın, özellikle din baskısı olan toplumlarda görmezlikten gelinen bir var- lık 0nun düşünmesi, yargılaması, bir şey- len araştırması istenmez, çünkü ondan kor- kulur. Kadına bır kılıf biçilmıştır ve onun dışına çıkamaz. Nedir bu kılıf; yemek yap- mak, çocuklarla ılgilenmek... Ama sorma- yacak, sorgulamayacak, araştırmayacak, üretmeyecek ve konuşmayacak. Erkeğin, ne kadar eğıtimlı olursa olsun, kadmın önü- nü çok fazla açtığını düşünmüyonım. Gü- neydoğu'ya çok sık gidiyorum, o bölgede- ki kadının kimliği bir şekılde bastınlmış. Yeni yeni kabuğunu kırmaya çalışanlar, -si- vil toplum örgütleri, TV'ler de etkili oldu- bir şeyleri görmeye, yargılamaya başlayan- lar var, ama sayılan az olduğu için işleri çok zor. - Kitabuuza göre, kadmlann sorunlan tfim dünyada aynı. DOSTER -Kadınlann kaderi de kederi de ortak. Istatıshklergösteriyorki dayakyiyen 100 kadından 25 'i yüksek eğitimli ve yaşa- dıklannı garip karşılamıyor. Eğer eğirimli kadın dayağı garip karşılamıyorsa. eğitim- siz kadının dayağın insan haklanrun en bü- yük acısı olduğunu anlamasına imkân yok. Kadınlar önce insan olduklannı kabul etse- ler sorunlar bu kadar büyümezdı. Dayağın yaygın olduğu bir ülkede, eğer sığınma ev- leri üç bin yerine yalnızca yedi ise kadınla- nn kendilerine bir çözüm bulmaları gere- kiyor. - Her kesimden Tfirk kadınlannın ortak bir paydası var mı? DOSTER-Ezilmişlik. Eğitimli kadın da- yağı doğal karşılıyorsa, eğitimli erkek da- hi kadının ayağının yere basmasından hoş- nut değilse, bence Türk kadtnlannın ortak paydası erkek egemen toplumdaki o baskı- yı çok yüreklice kırmak isteği duymaması. - Türkrye'de feminiznı gerçek anlamda aJ- gıianıyormu? DOSTER - Türkiye dekı feminizm; er- keklerle kavga et, orîlarla düşman ol. Ben- ce feminizm anlaşılmıyor. Feminizm. er- kek düşmanlığı olarak göstenldı. Pek çok konuşma platformunda "Siz feminist misi- niz" dediler. Ben o anlamda feminist deği- lim, ama feministi kadın gibi düşünen, ka- dın sorunlan üstüne kafa yoran, çözüm yol- lan arayan biri olarak tanımlarsanız, ben oyum dedim. Neşe Doster Idtabıyia, kadın nıücadelesinin unutulmaz adla- nnı ve vüzlerini anmak. anımsatmak istediğini söyiüyor. eir Hansteen Jörgensten 'in yönettiği 'Yeni Vatan'göç, oöçmenlik, sürgün, yurdundan edilmeyi konu alanyetkin bir çalışma. Göçün soğuk yüzü ASUSELÇUK îsveç'ten Geir Hansteen Jörgenstenın yönettı- ği 'Vni Vatan' göç, göçmenlik, surgün, yurdundan edilneyi konu alan yetkın bır çalışma. Somalilı Ali w Iranlı Mesut, İsveç'teki sığınma kampuıdan kaçarak birlikte düşsel bır yolculuğa çıkaıiar. Yönetmenın olağanüsnı bır duyariıkla yansıttığı bu dramarık ko- medjie, îsveç gibi çağdaş bir ülkede bıle on yıllarda göçmenlenn ve sı- ğınnacılann ne gibi büyük sorunlar yaşaağına tanık oluyoruz Göç soru- nunta ışlendiği öteki ilginç çalışma da Cezayırlı kadnyazar-yönetmen Vamina Benguigui'nin 'İn- şallai Pazara" fılmı. Benguıguı bu trajikomik ça- hşmüinda bir sosyal drama el atıyor: Fransız hü- kumflnın îkinci Dünya Savaşı bitıminde ışe aldı- ğı Cczayirli erkeklerin aiklerinin Fransa'ya giriş ızınleıni ancak 1974'te vermesine... Üçüncü dün- ya ü&elerindeki kadınlamı zor yaşam koşullanru, 21 UIUSIARHR/ISI HIM nsııvmı MFİLM uyum sorunlannı, ırkçıhğı ve kültür çaöşmalannı, yönetmen şiirsel bir dokuyla irdeliyor. Iraniı yönetmen Afi Şah Hatami, "Banş Zama- nı Şarapnefler"de bir sınır kasabasında bır deli- kanlının ailesine bakmak amacıyla şarapnel parça- lannı toplamasını anlatır. Hatami. filminı şöyle ta- nımlıyor: "Filmimin kahramanlan acı veçaresiztikiçindesavastanartakalan- lan topia^anlar, çok tehlikeli bir iş ya- pnorlar. Savaşın arasız tükettiği bu in- sanlarm gözlegörülroeyen aalaruu gös- termeyi anıaçladun." Enda Wash'ın kendi oyunundan se- naryolaştırdığı, Kirsten Sheridan'ın yönettiği "Dis- koDomuzlan'', Irlanda'nınküçükbırmahallesin- de aynı anda doğan ikı genç insanın arkadaşhğı- nın gıderek tehlikeli bır saplantıya dönüşmesıni iş- lıyor. Sol Ayağun, Babam İçin, Boksör filmlerinın ünlü yönetmenı Jim Sheridan ın kızı Kirsten bu ilk çalışmasında ikı kışı arasındaki önyargısız ve ma- sum se\giyi yeryer imgelerle anlaönayı yeğlemış. Habip Aydoğdu'nun resimleri Avusturya'daki Galeri Sechzig'de Boşluğafirlatılan çığlık OZLEMALTUNOK Ankaralı ressam Habip Ay- doğdu, son dönem resimlennı 19 Mayıs'a dek Avusturya'nın Feldkrich kentındeki Galeri Sechzig'de sergilıyor. Bırkütüp- hane ve bir gaJenden oluşan mekânda Avusturyalı sanatçı- Iann yanı sıra Avrupa ülkele- rinden ve ABD'li çağdaş sanat- çılann yapıtlanna da yer verili- yor. Aydoğdu'nun sergisi Avru- pa Birlığı ve ABD dışındaki ül- kelerden seçilen ılk sergi ohna özelhğini taşıyor Resimlerinde günümüzün toplumuna, siyasi-ekonomik oluşumlara, insana fantastik bir gözle bakanAydoğdu, 11 Eylül sonrasında yurtdışında açtığ^ bu ilk sergısınde kültürel yakınlaş- manın öneminin daha da arttığını düşünüyor. "Yıllardır kaosu ve boşluğa firlaûlan insanın çığhğnu resmetmeveçahşn'orum, bunu slo- ganca sunnıadığun için de resmi okumasuıı bilenler vakalıyordu. Şimdi 11 E\1ül'ün de etkisiyle in- sanlann resünlerime daha farklı bakabilecekieriııe inanıyorum." GaJen Sechzig'in sahibı Gerold Hirn'le karşılaşmasını güzel bir rastlantı olarak tanımlayan sanat- çı, rastlantılara yön vermenin de Sanatçı, günümüz toplumuna, srvasi- ekonomik oluşumlara fantastik bir gözle bakryor. önemli olduğu kanısında. "Her zaman kendi dünvamızdan bes- lendim, ancak resmimin evTensel olduğuna da inandım. Yer,zaman, koşuflar farklı olsa da insan ilişki- lerindevetemel sorunlarda bü>iik benzerlikler var. Farkh yorumlar sadece bu evTenseldili zengnıleşti- rir" derken de yurtdışında sergi açmanın paylaşmak ve zengınkş- mek demek olduğunu söyiüyor. Habip Aydoğdu ile 1995 'te Ak- sanat'ta açüğı sergide tanışöktan sonra 1997'de bır Habip Aydoğ- du sergisi düzenleyen Mıllı Re- asürans Sanat Galerisi'nin yö- neticisi AmeüeEdgü de, Anka- ralı bir sanatçının Istanbul'da bile tanınmasının güç olduğu bir zamanda, Aydoğdu'nun Galeri Sechzıg"dekı sergısıni oldukça önemli buluyor. "Gakrinin adını öğrenince oldukça şaşırdım. Hirn, sanat- çılannı kendisi seçrvor, bir çizgi- si var ve onun dışına çıkmryor. Kafasuıda \ar olanı,ülkeierige- zerek anyor ve buluyor. Türki- ye de genç bir ülke,farklı sanat- çılarvar.Hirn debenimgibi keş- fettiHabip'i"diyor. Galen Sechzig'in küçük ama Avrupa'nın en önemli galerile- rınden biri olması, sahibı Ge- rold Hirn'in ilginç ve farklı bır çızgisı ounası, Aydoğdu için de referans noktalan olmuş. Özellik- le 11 Eylül'den sonra, güven his- sının Batı'da da kaybolması, bı- zım gıbı coğrafyalar için önemh Aydoğdu'ya göre. "Önümüzdeki>üzyılda bu coğ- rafyanın dünya sanat tarihinde çok önemB bir yeri olacağma ina- nıyonım. Ozgüvenimiz tanı oluş- tuğunda, o beürsizlik ortadan kalkoğında künliğimizi daha iyi orta\a ko\abileceğiz'* (Sergi 19Ma\ıs'a kadar Galeri Sechzig'de. www.him.cc) fstanbul Kültür ve Sanat Vakfı, 21. Uluslanarası Istanbul Film Festivali'nin gerçekleştirilmesinde destek sağlayan Atlas Sineması Mekân Sponsoru Max Factor'e teşekkür ediyor. MAXFACTOR • BEHİÇ AK www.internet.cep.iletişim.com /*» Behiç Ak'tan iletişımin şekil ( j ^ ve içerik değişimine dair, A | T vurdumduymazhğın sınırları t|J-3 hakkında en yeni karikatürler lletışım Yaymlan A Ş Klodfarer Caddesı lleoşun Han 7 34400 Gağaloğlu - istanüu! Tel (0212) 516 22 60-61-62 / Fax (0212) 516 12 58 lntem«t www.ıtet)atn com tr • ıletısım@ıletsım com tr OSETLE • IFSAK tarafından her ay düzenlenen 'Ayın Fotoğrafı Yanşması' sonuçlandı. Ilyas Göçmen'in seçiciliğiyle 'Siyah Beyaz Dalı'nda verilen üç başarı ödülünü, Ibrahim Ayşıl, Mıne Erakbaş ve Tolunay Timuçin aldılar. Ali Borovah'run seçiciliğiyle 'Saydam Dalı'nda ödül alaniar ise Sebahattin Özveren, A. Muhsın Divan ve Fehmi Içyer oldu. (Kültür Servisı) • Vhana Senfoni OrkestrasL 6-7 Mayıs tarihlerinde 'Bahar Konserieri'yk Lütfı Kırdar Kongre ve Sergi Sararn'nda istanbuOu müzikseveıierle buluşacak. AMisturya LiseBler Vakfi tarafuıdan düzenlenen konserierin iDdnde. orkestra, Johannes Brahms ve Gustav IVlabJer'in eserlerini, 7 Mayıs gûnfl gerçekleştireceği ildnci konserde ise Gustav Mahler'in Symphonie Nr.6a - mofl adh eserini sunacak. (KültürSenısı) (212 292 39 70) • Dünya Aktüel Kitabevi, 2 Mayıs tarihine dek Micheal Dickinson sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçı, Kaddafi, Bush, Ladin gibi hderlen, Özgürlük Heykeli'ni ve dünyada ünlü birçok sımgeyı alışıhruşuî dışındaki hallenyle bir araya getirerek oluşturduğu eserlerini Türkiye'de ilk kez sergiliyor. Hıcıv öğesinin ağır bastığı kolaj çahşmalanyla karşunıza çıkan Dickinson, oyunculuk, yönetmenlik ve yazarlıkla da ilgileniyor. (Kültür Servisi) (212 293 00 80) İSTANBUL FİLM FESTJVALİNDE BUCÜN • EMEK'te saat 10.30'da 'Zoriu Aşk', 13.30'da İnşallah Pazara', 16.00'da 'Bitmemiş Şarta', 19.00'da 'İnşaBah Pazara' ve 21.30'da 'Kanunsuzlar Meydanı' (0212293 8439) • ATLAS'ta saat 10.30'da 'Bir Avnasızın Postu İçin 1 . 13.30'da 'lnançh', 16.00'da 'YeniVfetan', 19.00'da 'lnançh' ve 21.30'da 'Tannlarm Derin Arzulan'. (0 212 252 85 76) • StNEPOP'ta saat 10.30'da •Ck-nn Gould Hakkmda Otuz İki_', 13.30'da 'Kralhğım' 16 OO'da 'Banş Zamanı ŞarapneDer', 19.00'da 'Effing' ve 21.30'da 'Yuvasızlar'. (021225111 76) • BEYOĞLU'nda saat 10.30'da 'Düs>rüu..+ Şatilla'nın Çocuklan', 13.30da'KBölgesi +Yaşam Mücadelesi', 16.00'da 'Nazım Hikmet(Ozan».+ Şiir_.), 19.00'da 'Nazun Hikmet Belgeseh' ve 21 30'da 'Bergama Der Ki + Su Damlasına^'. (021225132 40) • REXX'de saat 10.30'da 'UmbertoD.'. 13.30'da 'İnsan SevecenKğinin Sütü', 16.00'da 'Disko DomuzJan', 19.00'da 'Pekin Bisikleti've 21 30'da'Geçiş İzni'. (02163360112) KADINLARA DAİR ORAL ÇALIŞLAR 'Fr>al Sponsoru Kururrsal Sponsorîar www.istfest.org KOÇBAHK Bu ılar Cjmhurıyet Gazetesı'nın katkılarryla vavınlanmışiır -[RKCELL KIRŞEHtR SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Aşağıda cıns, mevkn ve mıktarlan yazılı ve tapuda Sıtkı Buber ve arkadaşlan adına kayıtlı taşınmazın ÎİK. hükümlen uyannca açık arltırma sureti ıle \e umum arasında Kırşehır Sulh Hukuk Mahkemesı Kalemı'nde 07.05 2002 gunü saat 09 30-09.45 arasında satışı yapılacaktır. Aynı gün ahcısı çıkmaz ve muhammen bedelin yüzde 75'inı doldurmaz ise a\nı yerde \e saatte 17 05.2002 tarihinde 2 satışı yapılacaktır. Bu satışta muhammen bedelin yüzde 40 ve satış masraflannı bufmak şartıyia en çok arttırana ıhale yapılacaktır Mahallesi:' Mevkii: Kındam Mah Cinsi: Ba| Ada parsel: 2994 ada 6 par Miktan: 557 m2 Tutan: 4 000 000.000 Saati: 09.30-09 45 1- Satış peşın para ıle olup talep halinde alıcıya 20 güne kadar kanunı mehil verilır. 2- Satışa ıştırak edeceklerden muhammen bedelin yüzde 20'si oranında temi- nat alınacaktır Paydaşlann payının bu bedelı karşılamaması halinde onlardan da temınat alınarak yûzde 20'ye ulaştınlacaktır. 3- Taşınmaz ımar planı içensınde aynk 3 kata mûsaadeli konut alanında kalmakta olup inşaat alanı 134 m2'dır. 4- Satışta damga resmı tellalıve ücreti, tapu masraflan ve yüzde 18 KD\' alıcıya aıt- tır 5- Şarrnamesı ılan tarihınden ıtıbaren açıktır Taşmmaz malıklennden Azim Demir'ın rüm araştırmalara rağmen adresı tespit edılemedığınden ılan volu ıle teblığıne karar verılmış olup. ışbu ılanın gazetede ya\ımlandığı tanhte teblıj edılmış sayılacağı daha fazla bılgı ıçın satı^ memurlu- ğunun 2002/10 satış nolu dosyasına müracaatlan ılanen teblığ olunur. 21 03 2002 Basın 23262 Oral Çalışlar "bir erkek olarak, kadın konusunun en çok erkekleri ilgilendirdiğim"' düşünerek kaleme aldığı kadın üzerıne yazılan için "Bu yazılar benim kadınlara dair düşüncelerimi ve gündelik olaylar karşısmdaki tepkilerimi ifade ediyor." ONURLUİNSAN, KORSANKİTAP OKUMAYIİÇİNE StNDlREMEZ. Bilim ve Edebiyat Escri Sahipleri Meslek Birliği (BESA.VI)