Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
•4ŞUBAT 2002 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr
'Tüpk'iin en
büyiik düşmanr
• LONDRA
(Ajanslar) - Ingiliz
Financıal Times
gazetesinde, Türkiye
iU ilgili yapılan bir
değerlendirmede,
"Tiiık'ün genellikle en
büyük düşmanı
Ttrk'tür" görüşü
samnuldu. Gazetenin
Türidye temsilcisi
Leyla Boulton'un
yaptığı
değerlendirmede
"Kendi düşüncelerini
ortaya koymakta
beceriksiz olan
Türkkrin genellikle en
büyük düşmanı da
kendileri" ifadeleri
kullanıldı. Yazıda
AB'nin Türkiye'ye
karşı önyargılı olduğu
da belirtildi.
Başörtü
tartışması
• SİNGAPUR(AA)-
Singapur'da bazı kız
öğrencilerin okulda
başörtüsü takması
tartışma yarattı.
"Asya'nın Isviçre'si"
olarak nitelendirilen
ada devleti Sıngapur'da
dört ilkokul ögrencisi,
okullardaki başörtüsü
yasağını çiğnedi.
Yetkılilerin
müdahalesinden sonra
öğrencilerin ikisi
başörtüsünü çıkardı.
Pearl'in izi
bulunamıyor
• Dış Haberier Senisi
-Pakistan'da
köktendinci bir grubun
kaçırarak ölümle tehdit
ettiği ABD'li gazetecı
Daniel Pearl ile ilgili
somut bir bilgiye hâlâ
rastlanamadı. 11
gündür kayıp olan Wall
Street Journal
muhabirinin sağ
olabileceğine ilişkin
önceki gün gönderilen
elektronik mektubun
sahte olduğu anlaşıldı.
Istihbarat yetkilileri,
mektubun izini sürerek
Lahor'da 16 yaşında bir
gence ulaştılar. Genç,
mektubu kendisinin
yolladığını itiraf etti.
NATO GenelSekreteri: ABD'nin tek yanlı politikalarını engellemenin tek yolu bu
Avrupa'ya da silahgerekDış Haberier Servisi - NATO Genel
Sekreteri GeorgeRobertson. AvTupa ül-
kelerini, ABD'nin tek yanlı davranma
politikasını (unilateralism) engellemek
istiyorlarsa asken kapasitelerini geliş-
tirmeleri gerektiği yönünde uyardı. Ro-
bertson, ABD'ye de daha fazla tekno-
loji paylaşarak kendi ordularını inşa et-
meleri için Avrupalı müttefıklerine yar-
dım etme çağnsı yaptı. Robertson bun-
Iann gerçekleşmemesi durumunda
ABD'nin uluslararası alanda tek başı-
na hareket etmek zorunda kalacağını ya
da hiçbir adım atamayacağmı söyledi.
Genel Sekreter, ABD'nin, Avru-
pa'nın askeri yetersizliği konusunda-
ki eleştirilerinin hakJı olduğunu ve
ABD'nin tek yanlı davranma politika-
suıın kahcılaşmaması için diğer müt-
tefiklerin -Kanada ve Avrupahlann-
kriz yönetimi kapasitelerini geliştirme
• NATO'nun işlevinin yeniden tartışılmaya başlandığı
bir dönemde Genel Sekreter George Robertson,
ittifakın işlevli olmasının koşullannı sıraladı:
Avrupa silahlanacak, ABD yardım edecek.
Scharpingde ABD'yi, teknoloji trans-
feri konusunda çok çekimser davran-
dığı gerekçesiyle eleştirdi. Avrupa ül-
kelerinde de siyası kararhlığın yeter-
siz olduğunu sa\-unan Scharping, "ABD
üeAvrupa ülketeri arasmdaki askeri eşit-
sizügin giderilebilmesi için AÜantik'in
her iki yakasında da bir şeyler yapıl-
mah" diye konuştu.
Robertson konuşmasında, 11 Eylül
sonrası dönemde NATO'nun işlevsiz-
leştiği yönündeki eleştirilere de değin-
di "Soğuk Savaş'm bitiminde yönelti-
len eleştiriler hakh depdi, Körfez Sa-
vaşından sonraküer de» Bugünkü eJeş-
konusunda istekli olduklannı göster-
meleri gerektiğinı vurguladı.
'ABD teknolojiyi paylaşmah
1
Münih'te gerçekleştirilen ve 43 ül-
kenin katıldığı 38. Güvenlik Konfe-
ransı dün sona erdi. Konferansta konu-
şan NATO Genel Sekreteri, Avrupa'nın
"savunma" harcamalannı arttırması
ihtiyacının altıru çizerken ABD'nin de
daha fazla sorumluluk üstlenmesi ge-
rektiğinı kaydetti. Robertson, teknolo-
ji transferi ve işbirliği konulanndaki
kısıtlamaların kaldınlmasını istedi.
Almanya Savunma Bakanı Rudoif
tiriler de hakh değiL NATO terorizme
karşı mücadelede yalnızca bir taraf de-
ğfldir. Bu mücadeknin vazgeçilmez bir
parçasıdır" dıye konuşan Robertson, bu-
günkü en önernli sorunun Avrupa ve Ka-
nada'nın askeri gücünün modernize
edilmesi olduğunu belırtti. ABD'nin
Afganistan'a dönük saldınyı tek başı-
na gerçekleştirmesinden sonra siyasi yo-
rumcular, NATO'nun geleceğini sor-
gulamaya başlamışlardı.
Rusya, İraıTIa Irak'ı savundu
Konferansta konuşan Rusya Savun-
ma Bakanı Sergeyrvanov ise ABD'nin
suçladığı Iran ve Irak'ı savundu. İva-
nov, îran'ın uluslararası terorizme ka-
nştığına dair tek bir kanıt olmadığını
belirtirken Irak'la ilgili şüpheler için
de müfettişlerin bu ülkeye gitmesi ge-
rektiğini söyledi.
EDİOT AHARONOT:
Irak mayısta
vurulacak
Dış Haberier Servi-
si -ABD'li strateji uz-
manlannın Irak Devfet
Başkanı Saddam Hü-
seyin'in devrilmesi için
8 haftalık birplanı ABD
Başkanı GeorgeBush a
sunduklan bildirilirken
Irak operasyonunun
mayıs ayında başlaya-
cağı belirtildi.
Ingiltere'de yayımla-
nan Sunday Times ga-
zetesinde çıkan bir ha-
beregöre, Saddam Hü-
seyin'i devirmek ve ona
bağlı güçleri etkisiz ha-
le getirmek üzere ha-
zırlanmış olan planm
önceliklen arasında Hü-
seyin'in hava birlikle-
rinin etkisiz hale geti-
rilmesi bulunuyor.
Planda Irak'taki askeri
hedeflerin ağır bombar-
dıman altında tutulma-
sı ve askeri güçlerin Hü-
seyin'e karşı ayaklandı-
nlrnası gibi unsurlar da
bulunuyor. Sunday Ti-
mes, Israilli yetkilile-
rin Hüseyin'in ABD
saldınsma yanıt olarak
biyolojik ve kimyasal
silahlar kullanan inri-
har uçaklannı devreye
sokma olasıhğına diİc-
kat çektiklerini yazdı.
Yeşfl ışık yaküdı
Israil'de yayımlanan
Yediot Aharonot gaze-
tesinin haberine göre
ise ABD, Irak operas-
yonunu mayjs ayında
başlatacak. Haberde
Pentagon'a harekâtın
hazırlıklan için yeşil
ışık yakıldığı yazıldı.
Gazeteye göre,
ABD'li yetkililer, ulus-
lararası terorizmle mü-
cadelenin ikinci ayağı
çerçevesinde mayısta
Irak'ın vurulacağını Is-
rail'e bildirdiler. Isra-
illi askeri yetkililer de
Irak muhalefetiyle eş-
güdüm çahşmalanna
başladılar.
FOistin halkıyla
dayanışma için
uluslararası
girişimin üyeleri.
Ramaflahta
düzenedjkleri
evlçmlçrle İsrail'i
ertL
UTERS)
ŞAM (Ajanslar) - Sunye
Devlet Başkanı Beşir
Esad, "Ortadoğu'daadfl
ve global bansın. ancak İsraiTin 1967'de işgal ettiği
rüm Arap topraklanndan çekilmesi ve
FOistinlilerin kendi devletini kurma hakkına saygı
göstermesiyle" sağlanacağını belirtti. Şam'da
bulunan Yunanistan Cumhurbaşkanı Kostis
Şam veAtina birleşti Stefanopulos onuruna
verdığı yemekte konuşan
Esad, Israirin Golan'ndan
çekilmesini de istedi. Suriye'yi ziyaret eden ilk
Yunanistan Cumhurbaşkanı olan Stefanopulos da
Israil'in politikalannın, bölgenin tamamını ateşe
atmasından kaygı duyduklannı belirterek Israil'e
Golan Tepeleri'nden çekilmesi çağnsı yaptı.
BICAKSIRTI
EROL MANİSALI
'Elde Edilemeyen Doğru
Yanlıştır' Düşüncesi
Doğru Olamaz
Insanlann bazıları (ya da birçoğu) doğru bilinen şey
hiçbir zaman elde edilemiyorsa o zaman "bu doğru-
nun peşinde koşmak doğru olmaz" diye düşünürler.
• "Iş hayatında dürüst olmak ilkesi" için, görüyor-
sunuz, "doğruolan"işiniyürütemiyor, ayağı tökez-
liyor, o zaman bu ilke doğru değildir diye düşünen-
ler vardır. Bunlar "dürüst olanın, dürüst olmayanlar
içinde başansız" olduğunu görerek, kural dışılığı
esas olarak alırlar.
• Azınlıkta kalan, yalnız kalan başarısızlığa mah-
kûmdur diye bakarlar. Bu, uygulamada da böyle
olabilir. Ama uygulamada böyle oluyor diye, ulaşı-
lamayan "ilkenin veya kavramın"yanlış olduğu ke-
sinlikle söylenemez.
• Burada olay, ahlâki boyutu yanında, "bir se-
bep-sonuç ilişkisinde" düğümlenir. Sebep, kuraldı-
şılığın yaygın olmasıdır. Kuraldışılığın kesiksiz süre-
ceğini varsaymak gerekir. Bunun sonsuza kadarsü-
receğini varsaymak için toplumda erdem, onur, duy-
gu gibi insanı insan kılan değerterin,
- Hem tamamen yok olduğunu,
- Hem de sonsuza kadar geri gelmeyeceğini var-
saymak gerekir.
Kendimize nasıl açıklarız?
Bu varsayım yanlıştır. Bir insan veya birtoplum bu
varsayımla yaşayamaz. Her insanın doğasında ve-
ya hertoplumun içinde güzelın, iyinin. insancıl ola-
nın biraz bile olsun, bulunmadığını nasıl kabullene-
biliriz?
İyinin kötü karşısında "süreklı kaybedeceğinin
düşüncesini" insan kendi kendisine nasıl açıklaya-
bilir?
• Haklı olan kazanmaz güçlü olan kazanır. Güçlü
haksız da. kötü de olsa kazanır diye düşünmek "in-
sanlık dışılığı" kaçınılmaz birsonuç olarak kabullen-
mek olmaz mı? Insanoğlu bu "insanlık dışılığı'' nasıl
esas alabilir?
Her şeyi inkâr mı edelim?
Bu, kendi kendini "inkâr" olmaz mı? öyle ise ula-
şılamayan doğru yanlıştır tümcesi insanın kendini in-
kâr etmesinin bir itirafı olur.
Bir "insan olarak" da, insanın kendi kendisini in-
kâr etmemesi, edememesi gerekir.
• Everest'in tepesine hiçbir zaman tırmanamaya-
cağını çok iyi bilen "yeteneksiz" bir dağcının Eve-
rest'e tırmanma girişimı özünde güzel ve doğru bir
girişimdir.
Yarı yoldan geri dönmüş olsa bile denemiştir. Te-
peye kadar çıkamasa bile yarısını başarmıştır. Ay-
nen, geçmişte bazı kutup kâşiflerı gibi. Yarı yolda ka-
lanlar da, son noktaya ulaşanlar kadar bugün say-
gıy/a anılırlar.
"Hiçbir zaman elde edilemeyen doğru yanlıştır"
ifadesi pratikte doğru olsa bile insanlık açısından en
büyük yanlıştır. Eğer doğru olsaydı ne güzellik, ne
sanat, ne yaşama sevinci ve ne de insanlığın en
ufak bir kırıntısı günümüze kadar gelemezdi.
Ulaşamadığımız, ancak doğru bildiğimiz şeyleri terk
edersek geriye yalnızca, insanoğlunun vahşileşen düş-
leri ve büyüyen midesi kalır. Yani bir canavar.
Bütün bunları küreselleşme meselesi için dile ge-
tiriyorum. Dünyada küçük birazınlığın çıkan için in-
sanlığı ezip yok edecek vahşi bir düzen karşısında,
"neyapalım, elimizden bir şey gelmiyor" mu diye-
ceğiz? Yoksa insan olduğumuzu hatıriamak cesa-
retini mi göstereceğiz?..
2002 MAYIS DÖNEMİ KAMU PERSONELİ
YABAINCI DİL BİLGİSİ SE\tiE TESPİT SINAM (KPDS)
BAŞVURMA KOŞULLARINA İLİŞKİN BAZI AÇIKLAMALAR
1. ^'abancı dtl t.ızmınaiı almak ıste>en kamu personelı ile yatınm hızmetlerinde çalışmalan nedenıyle maktu yabancı dil tazminatından
vararlanmak isteyen teknık personelin yabancı dil bilaisi sevıyesinı belırlemek için yapılacak olan KAMU PERSONELI \ABANCI
DtL BtLGtSl SEVİYE TESPtT SINAVI. 657 sayıh Devlet Memurlan Kanunu'nun 213. maddesinden sonra gelen degışik ek mad-
desinegöre Malive Bakanlığı ile Devlet Personel Ba^kanlığı'nın. 26.6.1990 tanh ve 20560 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan tebli-
ğı ile 21.09. 1990 tarih ve 20642 sayılı Resmı Gazete'de yayımlanan "Kamu Personelı Yabancı Dil Bilgisı Sevıyesının Tespitıne
Dair Esaslar" uyannca Yükseköğretım Kurulu Öğrencı Seçme ve Yerleştırme Merkezı (ÖSYM) tarafından yürütiilecektir.
2. Sınav. 5 Mayıs 2002 tarihinde Ankara ve Lefkoşada. baş\uran aday sayısı fazla olduğu takdirde, uygun görülen dığer büyıik şehir-
ferde de j apılacaktır.
3. Sınava. yabancı dil tazminatından vararlanmak isteyen 657 sayılı Devlet Memurlan Kanunu (aylıklannı bu kanunun ek geçıcı madde-
lenne göre alanlar dahil). 926 sayılı Tûrk Sılahlı Kuv\etleri Personel Kanunu, 2802 sayılı Hâkim ve Savcılar Kanunu. 2914 sayılı
Yükseköğretım Personel Kanunu ve 3466 sayılı Uzman Jandarma Kanunu'na göre çalışmakta olanlar. kadrolar (carşılık göstenlmek
suretıyle sözleşmelı olarak çalışan personel ile 399 sayılı Kanun Hükmünde Karamame'nın 3 c maddesıne tabı sozleşmelı personel
katılabilir. Aynca. personelının yabancı dil bilgısi seviyesini tespıt etmek isteyen diğer kamu kurum ve kuruluşlannda çalışan perso-
nel de bu sınava katılabilir.
Yurtdışında Görevlendırilecek Memurlann Seçim Esaslanna Dair Yöneünelik'ın değışik 7. maddesı gereğınce, kamu kurum ve ku-
ruluşlarınca yurtdışı teşkılatında sürekli goreve atanacak memurlar ile diğer görevlilerin de bu sınava girmesi gerekmektedır
Kamu kurum ve kuruluşlannda 657 sayılı Devlet Memurian Kanunu'nun 4 B maddesine göre sözleşmeli statüde çalışacak:
a) Mûtercım veya tercümanlann işe başlatılabilmeleri ıçın dığer şartlar yanında yabancı dil bilgilerinın asgan lBI düzey inde,
b) Çozümlevıcı ve programcılann ise işe başlatılabılmeleri için diğer sartlar yanında yabancı dil bılgilerinin asgari (Dl düzeyınde ol-
ması gerekmektedır. Bu nedenle. halen bu görevlerde çalışmakta olanlardan yabancı dil bilgisı seviyesini tespit ettirmek isteyenler
ile söz konusu görev lerde çalışmak üzere kamu kurum ve kuruluşlanna başvoıruda bulunma arzusunda olan fakülte veya vüksekokul
mezunlarının bu sınava katılmaları mümkün bulunmaktadır.
Aynca 1996 yılında Yükseköğretim Kurumu yıırtdışına lisansüstü öğrenim görmek üzere öğrenci gönderirken adaylann KPDSden
(Almanca. Fransızca veya Ingılizceı en az40 puan almalannı. 1999 yılında ise araştırma görev lısi kadrosuna atanmak suretıyle yurti-
çınde lısansiıstü eğıtim vaptırmak için KPDSden en az 60 puan almalannı şart koşmuştur. Bu koşullann daha sonrakı dönemJerde
de uvguianmava konulup konulmayacağı bilinmemekle bırlıkte Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı'na (LES) girmek isteyen adaylann
KPÖS\e gırmeye karar venrken bu durumu da göz önünde tutmalan yararlanna olacaktır. Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetme-
lığı'nin 2. maddesi de LES'ten başvurulan programın puan türünde en az 45 puan alınmasını öngörmektedır.
Araştırma görevlısi seçme ve atama ışlemlennde yabancı dil yeterlık sınavı yenne KPDS sonuçlannın kullanılması olanağı bulundu-
ğundan, Yükseköğjerim Kurulu"nun 16 4 1997 tarih ve 97.13.1034 sayılı karan uyannca lısans programlannın son sınıfında veya
son smıftan bir önceki sınıfta okuyan ögrencıler de bu sınav a gırebıleceklerdir.
Yükseköğretım Kurulu. Kuzey Kıbns Türk Cumhuriyetı dışındakı yurtdışı ünıversitelennın tngıliz Dilı ve Edebiyatı. Amenkan Kül-
türü ve Edebiyatı. Fransız Dili ve Edebiyatı. Alman Diii ve Edebiyatı programlanndan ve Almanca, Fransızca. Ingılizce Öğretmenli-
ği ile bu dıllenn Mütercim- Tercümanlık programlanndan mezun olan TC uyruklu öğrencilerin alacaklan dıplomalann denklık ış-
lemlerinin a) mezun olunan program. yükseköğretım kurumunun bulunduğu ülkenın anadilinden farklı ise başvuru sahıbının
KPDSden en az ""0 puan alması koşuluyla yapılmasına. b) mezun olunan program o ü'lkenin anadıli ile aynı ise alınan dıplomaya
doğrudan denklık verilmesine karar vermişrir. Bu şartlan tasıyarak Y^ükseköğretım Kurulu'na denklik işlemlen için başvuranlara
KPDS'ye gırebılmeleri için bir yazı verılmektedır
Herhangi bir kurumda çalışmamakla birlikte yabancı dil bilgisi seviyesini tespit ettirmek isteyen fakülte veya vüksekokul mezunlan
ile ünıversıtelerce kendılennden KPDS puanı istenen öğrenciler de bu sınava kanlabilır.
4. Sınav. Almanca, Arapça. Bulgarca. Çince. Danca (Danısh Dilı). Farsça. Fransızca. Hollandaca (Dutch Dilı). tngilizce. trlandaca. Is-
panyolca. ltalyanca. Lehçe. Macarca. Portekizce, Rumence. Rusça. Sırpça ve Yıınancadan > apılacaktır Ancak yatınm hizmetlerinde
çalışmalan nedenıyle maktu yabancı dil tazminatından yararlanmak isteyen teknik personel yalnız Almanca, Fransızca ya da lngılız-
ceden suıava girebıleceklerdır
5. Başvurular 4 Şubat - 15 Şubat 2002 tarihleri arasında yapılacaktır.
6. BaşvTjrmak isteyen adaylar önce. valilUderin il ve ilçelerde kurduklan bürolar ile üniversite rektörlüklerinden. başvuru ve sınav ücretıni
ödemek üzere Banka Belgesı'nı temin edecekler ve bu belgeyle 25 000.000.-TL \alıracaklar; daha sonra ücretin yatırıldığını gösteren
Banka Belgesi'nın ÖS\'M kuponunu bu bürolara veya Cnıversıte Rektörlüklenne vererek Başvıırma Belgesı ve Kılavuz alacaklardır.
7. Adaylar. BaşvTirma belgelenne son altı ay içinde çekilmış. başı açık bir fotoğraf yapıştırarak kılavuzda belırtilen kurallara göre dol-
durduktan sonra halen bir kurumda çalışmakta olanlar. bu belgeyı kurumunun en üst amır veya onun göreviendireceğı yetkılilere
onaylattıracaklar. Lisansüstü Eğıtımi Gırış Sınavı'na (LES) girmek isteyenJerden. bu sınavın yapıldığı tarihten itibaren bir yıl içinde
bir lisans programından mezun olabilecek durumda olup KPDS'ye başvuranlar ile bir lisans programının son sınıfında veya son sı-
nıftan bir önceki sınıfta okuyanlar ise onayı kendi ünıversıtelerine yaptıracaklardır. Adaylar onaylattıklan Başvıırma belgelerini en
geç 15 Şubat 2002 tarihıne kadar kendilerıne en yakın llllçe Millı Eğitim Müdürlükleri veya Üniversite Rektörlüklerine teslım
edeceklerdir. Başı açık fotoğraf yapıştırmayan veya fotoğraf yenni boş bırakan adaylann Başvurma belgeleri teslım alınmayacaktır.
KKTC'den baş\r
uracak adaylar ise başvuru süresı içinde "Bedrettın Demırel Cad. No: 101 Leflcoşa- KKTC" adresindekı ÖSYM Tem-
silcılığı'nden başvuru \e sınav ücretini ödemek üzere Banka Belgesı temın edecekler \e ilgili hesaba bu belge ile 25.000. 000.-TL yah-
racaklardır. Başvurma belgelenni kılavuzda belirtilen kurallara göre doldurduktan sonra en geç 15 Şubat 2002 tarihinde yukanda adresi
veriien ÖSYM Temsılcilığı'ne teslım edeceklerdir.
8. Başvurma belgelenne TC kimlık numaraları da yazılıp kodlanacağından, adaylann bu numarayı şimdiden Nüfus Idareleri'nden öğ-
renmelen yararlarına olacaktır.
9. Başvıırusu veya sınavı geçersiz sayılan ya da herhangi bir nedenle sınava gırmeyen adaylann ücretleri geri venlmeyecektir.
10. Posta ile merkezimize gönderilen başvurular kabul edılmeyecektir.
ÖSV M Başkanhğı
Basın: 4706
Toplam 500 milletvekili Dünya Kongresi Fonunu'nda bir araya geldi
Ekonomik terorizm bitsinEkonomi Senisi -
a
Başka bir
dünyamümkün" sloganıyla top-
lanan 2. Dünya Sosyal Foru-
mu'nda, ABD Başkanı George
W. Bush ıın terörle mücadele
savaşında Irak, Iran ve Kuzey
Kore'yi hedef olarak gösterme-
si, 500'ü aşkın millervekilinin
söz birliğı ettiği güçlü bir mu-
halefetle karşılandı.
Toplam 40 ülkedeki 1155 mil-
lervekilinin 500"ü, Porto Aleg-
re'deki Sosyal Forum'un alt et-
kinliği Dünya Kongresel Foru-
mu'nda bir araya geldi.
Fonımun sonuç bildirgesinde,
Bush yönetiminin "Şeytan Üç-
geni" olarak ifade ettiği Irak,
Iran ve Kuzey Kore'ye uyanda
bulunma karan alması eleştiri-
• Porto Alegre'de ABD Başkanı George
Bush'un Irak, Iran ve Kuzey Kore'ye yönelik
saldırgan tutumu, "Savaş çözüm değil"
cevabıyla karşılandı.
lerek "Askeri bir operasyonun
terorizmi durdurması mümkün
değiJdirvvsavaş,dümaprobfem-
lerinin çözüm yolu olamaz" ifa-
desine yer verildi.
Bu arada, The Economist der-
gisinin bu haftaki sayısmda da
ABD Başkanı George W.
Bush'un "Bir şeytan üçgeni,
dünya barışım tehdit ediyor"
ifadesi ele almdı. Bush'un ko-
nuşmasının, eski ABD ba^kan-
lanndan Ronald Reagan'ın Sov-
yetler Birliği 'ne yönelttiği "bir
şeytan imparatorluğu" sözleri-
ne benzediği belirtilen maka-
lede, her iki ifadenin de
ABD'nin dış politikada takına-
cağı net bir tavnn göstergesi ol-
duğu söylendi.
Makalede, "(Bush) Askeri ya
da başka bir yöntemin kullanıl-
masından bağımsız olarak bu
üç ülke>isflahsıdandirmaya ka-
rarfa olduğunu bUdirmiştir" de-
nildi.
Dünya Sosyal Forumu'nda,
"'Ekonomik Terorizm" başhğı
altmda düzenlenen iki gün sü-
reli panellerde de artan yoksul-
luk ve eşitsiz gelir dağılımı ele
alındı.
Nobel Banş Ödülü sahibi Ar-
jantinli Adotfo Perez Esquhel'in
katılımcı olduğu panellerin ar-
dından okunan bildiride. IMF,
Dünya Bankası, çokuluslu fı-
nans gruplan ve şirketler ile
Kuzey Yanküre ülkeleri, Gü-
ney Yanküre'deki ülkelerde ya-
şanan yoksullaşmanın ve Ar-
jantin benzeri krizlerin sorum-
lusu olarak gösterildi.
Forum delegeleri. bu kurum-
lann. yoksul ülkelere kaybet-
tırdikleri refah düzeyini maddi
olarak geri vermek zorunda ol-
duğunu bildirdi.
Dünya Ekonomik Forumu'na katılan liderler zengin ülkelere çağnda bulundu
Bencfl davranmaya son verinDış Haberier Servisi -
Dünya Ekonomik Foru-
mu'na kaülan liderler, zen-
gin ülkelere "bencfl" dav-
ranmaya son verme çağn-
sı yaparken New York so-
kaklanna çıkan binlerce
kişi, şirketlerin açgözlü-
lüğünü protesto eylemle-
rini dün de sürdürdü.
Zengin ülkelerin, yok-
sul ülkelerin kalkınmasına
nasıl yardım edebileceği
konusunda düzenlenenpa-
nallere katılan isimler ara-
sında Microsoft'un kuru-
cusu Bfll Gates de vardı.
Multimilyarder Gates, yok-
sul ülkelerde özellikle sağ-
lığa yatınm yapüması ge-
rektiğini söyledi. Gates,
kendi \aknnın AIDS için
50 milyon dolar bağışladı-
ğını da açıkladı. Ekonomi
dünyasının liderleri, top-
lantılarda, ABD'nin koru-
macı politikalannın kal-
kınmakta olan ülkelere za-
rar verdiği eleştirisini yö-
nelttiler. Dünya ekonomi-
si konulu sabah oturumun-
da, Uluslararası Para Fo-
nu'nun (IMF) Icra Direk-
törü Horst Köhler,
ABD'nin tanm ve tekstil
sanayiini tarifeler ve dev-
let sübvansiyonlanyla ucuz
yabancı mallardan koru-
masını açıkça eleştirdi.
Köhler, bu tür politikala-
nn yoksul ülkelerin glo-
bal ekonomiye tam katılı-
mını engellediğıni belir-
terek "kalkuımakta olan
EFSANE devam ediyor!
TÜM GAZETE BAYlLERİNDE
pazar sağlamalrviz, yoksıA
dünyadaki sektörleri çar-
pıtan ve mahveden süb-
ill'i, bu ülkelere daha faz-
la yardunda bulunulması
konusunda ycterince ikna
eOnekiçin" İcendisiyle bir-
likte ilkbaharda Afrika'ya
gideceğini belirtti. Ünlü
rock şarkıcısı Bono. "Af-
rika ülketeri bugün. 2. Dün-
va Savaşı'ndan \çni çıknuş
vansiyoıılann aşamah kal-
dmfanası buna dahildir"
dedi. Avrupa Birliği'nin
(AB) de tanm sübvansi-
yonlannda büyük indirim-
lere direndiğini ve bu po-
litikalann da değişmesi-
nin zorunlu olduğunu kay-
deden Köhler. "Küresel-
kşmenüı herkesiçintşteme-
sindegerçekten ciddi ohın-
sa, gelişmiş ülkeler işleri
süregddiği gibi yapama-
yacaklanıu idrak etmeli"
dedi. Hindistan Maliye Ba-
kanı Yasfmant Sinha da
Avrupa ülkeleri kadar kö-
tü bir durumdadır. ABD,
o dönemde SSCBVe kar-
şı mücadele edebilmeleri
için bu ülkelere yaptığı
Marshaflyardunını bugün
Afrika ülkelerine yapma-
hdır" dedi. Forumun dü-
zenlendiği Waldorf-Asto-
ABD ve AB'nin çelik it-
halatına koyduğu kısıt-
lamaların Hint çelik sa-
nayiine zarar verdiğini
bildirdi.
Dünya Ekonomik Fbru-
mu'na katılan rock grubu
U2 'nun ünlü solisti Bono,
sokaktaki göstericilerin
kaygılannı içeriye en çok
yansıtan isim oldu. Afiîka
ülkelerine "MarshaByar-
dımı" yapdmasını öneren
Bono. "gezegenin en etki-
Bkişflerindenbiri obnABD
HazineBakanıPaul O'Ne-
ria Oteb'nin dışında binler-
ce gösterici, global kapita-
lizm aleyhine yüksek ses-
le, ancak, banşçı yöntem-
lerle, ABD'nin dış politi-
kası, bunun terorizmi bes-
lemede muhtemel rolü ve
küreselleşmeyi yüzünü
eleştirdi.