Catalog

1ı KASIM 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Porson: Entoğan'a kantlama şansı • \ASHESGTO.N (AA) - /VBD'nın Ankara Bü)ükelçısi Robert Peason. AKP Genel Başcanı Recep Tayyıp Erd>ğan"ın. AKP'nin (Jinsl değil. demokratik ve mulafazalcâr bir parti niteiği taşıdığı yönünde defaîarca dile getirdıği sözlîri, iktidardaki uygılamalarla kanıtlama şansna sahip olacağını beliıtti. Pearson. ABD Dışijleri Bakanlığrnın haber sitesi Washington Dosyası'nda yayımlanan makılesinde. "Irak"ın karşı çıkrLası yüzünden kriz meydana gelırse, Türkiye'nin ekonomısınin altındaki güvenlik ağının komnması içın çalışacağız. çünkü biz Türkiye'nin ekonomik refaha en kısa sürede dönmesini istiyoruz'" dedi. Dokunı*nazH( kampanyası • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Bursa Tüketicıleri Koruma Derne|i(TÜKDER), milletvekili dokunulmazlığının "kürsü özgürlüğü'" ile sınırlandınlması için "Meclis suçlulann sığınağı olmamalıdır" başlıklı ımza kampanyası başlatıyor. TÜKDER Genel Başkanı Necati Yentürk. dolandıncılık. sahtekârlık, yolsuzluk gibı suçlardan yargılanırken milletvekili seçilen kişilerin dokunulmazlıkJannın bir an önce kaldınlması ve dokunulmazlığın "kürsü özgürlüğü'' ile sınırlandınlması içın bugün imza kampany ası başlatacaklannı söyledi. Başörtüsü tarbşması • BERLLN(AA)- Almanya"da Bremen eyalet meclisinin oturumunda Türk kökenli başörtülü bir Alman kadının öğretmenlık yapıp yapamayacağı konusu tartışıldı. Bremen eyalet hükümetındeki koalisyon ortaklan Sosyal Demokrat Parti (SPD) ile Hıristiyan Demokrat Bırlik Partisı (CDU) arasında tartışma konusu olan olay, Türk kökenli başörtülü bir Alman öğrencinin Bremerhaven kentindeki bir .Amerikan okuluna ögretmenlik stajı yapmak için alınmasından kaynaklandı. Bremen Eyaleti Eğitim Bakanı WilliLemke(SPD). "Ben yabancılann uyumunu istiyorum. Tartışmalar bölünmelere yol açar" dedi. Birlik 90 Yeşiller Partisi'ndenMathias Güldner de Lemke'nin görüşlerini sa\-undu. Hatay'daBSP operasyonu • ANTAKYA (AA) - DSP Hatay II Başkanı Rasim Acem ve Yönetım Kurulu'nun. Genel Merkez tarafından görevden alındığı bildinldi. DSP Genel Başkan Yardımcısı Rahşan Ecevıt ımzasıyla il teşkılatına göndenlen yazıda, Başkan ve Yönetim Kurulu'nun parti tüzüğü ve yönetmeliklerine aykın hareket ettiklen belirtildi. îl Başkanı Rasim Acem ve Yönetim Kurulu'nun parti tüzüğünün 49. maddesi hükmü gereğince işten el çektirilmesine karar verildiği bildirilen yazıda. "İl Başkanı ve Yönetim Kurulu'nun. tüzüğümüz ve yönetmeliklerimizin gereklenni yerine getirmedikleri. kararlara uymadıklan tespit edilmiştir" denildi. Cezaevindeki eski milletvekilleri yeniden yargılama karannm uygulanmasını istiyor DEP'lilerin umudu AKPMUSTAFAÇAKIR ANKARA - AKP yöneticı- lerinin cezaevinde bulunan es- ki DEP milletvekillerine iliş- kin açıklamalan, A\Tupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) yargılamalann yeni- lenmesine ilişkin karannı gün- deme getirdı. Eski DEP millet- vekillerinin avukatı Yusuf Ala- taş, AKP Genel Başkanı Re- cepTa\"yipErdoğan ile görüşe- ceğini belirterek "AİHM'nin yeniden yargılama karannın uygulanmasmıistiyonız" dedi. Erdoğan'm Roma gezisinde. konunun yeniden gündeme gel- • AKP yöneticileriyle görüşmeye hazırlanan DEP'lilerin avukatı Yusuf Alataş, "AİHM'nin yeniden yargılama karannın uygulanmasını istiyoruz" dedi. Eski DEP milletvekillerinin cezalan normal şartlarda Haziran 2005'te sona erecek. mesiyle DEP milletvekillerinin avukatı Yusuf Alataş, Anka- ra'da bir dizı görüşmede bulun- mayahazırlanıyor. Cumhurbaş- kanı Ahmet Necdet Sezer ile Başbakan BüJent Ecevit" e mek- tup gönderen Alataş, önümüz- dekı günlerde AKP Genel Mer- kezi'nde de konuyu dile getire- cek Alataş, Avrupa Konseyi'nin 30 Nisan 2002 "de Türkiye'den AtHM'nin karannın uygula- masını istediğinı anımsatarak şunlan söyledi: "Kararmuygu- lanıp uvgulanmadığını denet- ieme yetkisi konseye ait Eğer karar yerine getirilmezse Tür- kiye'nin konseyden çekilmesi tstenebür. Biz kararuygulanma- dığı gerekçesiyle ikinci bir baş- vuru yapmadık. Türkiye'nin konseyden çıkardmasmı istemi- yoruz." Kopenhag Zirvesi'nden ön- ce bu konuda adım atılması ge- rektiğini belirten Alataş, çaba- lann Türkiye-AB ilişkilerini güçlendireceğini dile getirdi. AKP'lilerin Avrupa'da gidecek- leri her ülkede önlerine bu ko- nunun getirileceğinı kaydeden Alataş, "Avnıpa tarafindan bu konu önşart olarak görülüyor. AİHM'nin verdiği karann uy- gulanması gerekryor" dedi. Yargüamaya engel Eski DEP milletvekillen Ley- la Zana, Hatip Dide, SeHm Sa- dak ile Orhan Doğan şu anda Ankara Ulucanlar Cezaevi 'nde bulunuyor. Yeniden yargılama yapılabilmesi için AB Uyum Yasası'nda değişiklik yapılma- sı gerekiyor. Çünkü düzenle- me yasanın yürürlüğe girme- sinden l yıl sonra AÎHM'ye açılacak davalan kapsıyor. Eski DEP milletvekillerinin yeniden yargılanabilmesi için yasanın yürürlüğe ilişkin bu maddesinin değiştirilmesi gere- kiyor. Eski milletvekillerinin cezası normal koşullarda Hazi- ran 2005'te sona erecek. Eski milletvekilJeri hakkmda AİHM, 17 Temmuz 2001 'de Türkiye'de adil yargılanmadıklan gerek- çesiyle "yeniden yargılama" karan verdi. GtRlŞtMLER BOŞA ÇIKTI Kürtçe kursa para engeü ANKARA (ANKA) - Kürt asıllı Türk vatandaşlannın anadillerini öğrenebilmeleri için yasal mevzuatın tamamlanmasına karşın, girişimciler halen kurs açma "riskTni göze alamıyor. Bu yönde ilk kez girişimde bulunan English Fast Yabancı Dil Okullan kurucusu Nazif LTgen'in ardından. hazırlıklanm yürüten Istanbul Kürt Enstitüsü Başkanı Hasan Kaya da niyetlerinden vazgeçme aşamasına geldi. Kaya, Kürtçe kurs açmak amacıyla iki aydır yürüttukleri • Kürt çalışmalann Enstitüsü tamamlandığını Başkanı kaydetti. Kaya, Araştırmalannı kursun agırlıklı olarak kursun maliyetini ekonomik yönden yükselten en kendini finanse edip önemli etmeyeceği yönünde unsurun ayn yoğunlaştırdıklannı bir dershane kaydeden Kaya, yapılanması Kürtçe kursun 300 şartından milyar liraya mal kaynaklandı olacağını söyledi. ğını söyledi. Açılacak kurslann maliyetini yükselten en önemli unsurun ayn bir dershane yapılanması şartından kaynaklandığını belirten Kaya, var olan bir dershane içinde yapılanmaya izin verilmesi durumunda maliyetin düşeceğini söyledi. Kaya. maliyetin yüksekliğinin yam sıra kursa gelebilecek durumda olanlarm sayısının da yetersiz olduğunu kaydetti. Genellikle yoksul insanlardan kurs için talep geldiğini anlatan Kaya, "Maddi durumu iyi olanlardan da talep var. ancak sayıs çok düşük. Zaman ileriedikçe kurs açma yönündeki niyetimiz azakb. Şu ana kadar Kürt siyasetçilerinden. HADEFK beledheierden destek görmedik'' dedi. Kaya, özel girişimciliğe bırakılan sektöre devletin el atması gerektiğini behrtti. Varşova'daki temaslan kapsamında Simitis ile bir araya gelen Baykal, Verfaeugen ile bir süre sohbet etti. (Fotoğraflar: AA) Blair, Smitis ve Verheugen'le görüşen CHP lideri destek istedi Baykal: AB kaytamyor VARŞOVA (AA) - CHP Genel Baş- kanı Deniz Baykal, AB çevTelerinin, Türkiye'nin önüne şimdiye kadar söy- lenmeyen Kıbns, Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası (AGSP) ve asker- siyil ilişkilerini getirdiklerini belirterek "Öyle anlaşürvor kiTürkiye sıkmbh bir döneme giriyor. Önümüzdeki günlerde Türkiye üzerinde ciddi pazarüklar ya- püacaknr. ciddi baskılar gelecektir ve Türkiye'nin işbirfigi içine girmesineyö- netik diptomatikzorianıalar yapılacak- ür" dedi. "Ük kez 'sizin rejiminizde asker-sivil ilişkileri kabul edılebilir den- ge içinde değil' denmeye başladığı gö- rülüyor. Bu kaygı verici birgeKşme'' di - ye konuşan Baykal, "Kamuoyunun bil- mesini istediğim nokta,bir kaytarma ha- vası var" dedi. Baykal, bu yaklaşımın pazarlık arayışının adımı olabileceği- ni ifade ederek "Buradanyolaçıkarak Kıbns sonuıunda Türkiye'nin olumhı değerlendirme yapması bekleyişi içine gjrecekkrdir" dıye konuştu. ABD BAŞKANI BUSH. S İ M İ T İ S İ ARADI ATtNA (AA) - Yunanıstan Başba- kanı KostasSimitis. ABD Başkanı Ge- orge Bush'un dün kendısini aradığı- nı ve Türkiye'nin üyelik müzakere- leri için tarih verilmesi konusunu gö- rüştüklerini bildirdi. Simitis, Avru- pa Sosyalistleri Partisi toplantısı için Varşova'daki temaslannı sürdüren Baykal, Avrupa Sosyalistleri Partisi üyesi olan partilerin Iiderlerinden Tür- kiye'ye AB üyeliği konusunda destek isterken Ingiltere Başbakanı Tony Bla- ir. Yunanıstan Başbakanı Kostas Simi- tis ve AB'nin genişlemeden sorumlu üyesi Günter Verheugen'le bir araya geldi. Baykal. toplanüda AB'ye aday ola- cak ülkelenn referandum yapıp yap- mamalan konusunun tartışıldığına dik- kan çekerek, "Tartşmalaryapdırken kıs- kandım. Çünkü, biz henüz böyle refe- randum yapma noktasmda degiliz. Tür- bulunduğu Varşova'da Yunan gaze- tecilere yaptığı açıklamada, kendisi- nin de Bush'a, Türkiye'ye tarih ve- rilmesi konusunun olumlu yönde ge- lişmesinin Türkiye'nin AB ile işbir- liğı konusundaki tutumuna da bağlı olduğunu behrttiğini kaydetti. Idye AB'ye üye olamazsa bu. burada oöıranlannkaranolacakar" dedi CHP liden karşısında oturan Verheugen'den söz ederek Tnıannı toplantıya kanlan sosyal demokrat arkadaşlanmız ve Ver- heugen,diğer partilerin de iknaedilme- si konusunda başanh ohırlar" diye ko- nuştu. Toplantı arasında Baykal ve Ver- heugen bir süre sohbet etti. Baykal, bir gazetecinin, "Verheugen'in iktidarailiş- kin bir endişesi var mı?" sorusu üzeri- ne şunlan söyledi "Kafasında sorular var. Söylenenleri esas almak lazım. Biz, Türkiye'de öyle yapryoruz."devîetin el atması gerektiğini behrtti. gireceklerdir" dıye konuştu. randum yapma noktaanda değitiz. Tür- Türkiye'de öyle j Askere gitmeyi kabul etmeyen Mehmet Bal tek tip elbise giymeyince hücre Vicdani retçi prangaya vuruldu cezası aldı • Bal'ın a\aıkatlan, müvekkilleri için Adli Tıp'tan vücudunda özellikle de ayaklannda darp izleri olduğuna dair rapor alırken sorumlular hakkında 13 Kasım'da savcılığa suç du^ıırusunda bulundu. ÖZLEM GÜVEMLİ Askere gitmeyi reddettiği için yaklaşık bir aydırhücrede tutulan MehmetBal'ın (27), ken- disine giydirilen "tek tip elbiseji" çıkarttığı gerekçesiyle ellerinden kelepçelendiği. "üst- lerinin" karşısında "hazır ola" geçmesi için de ayaklanna pranga vurulduğu iddia edildi. "Keyfi uygulamalan*' işkence kapsamın- da değerlendirdiklerini belirten Bal'ın avu- katlan, savcılığa suç duyurusunda bulunur- ken adli müşavirlik dosya kapsamında konuy- la ilgili yazı yazan gazeteci Yddınm Turker hakkında da dava açılmasını talep etti. Uşak'ta bir köyde çay ocağında çalışan vicdani retçi Mehmet Bal, 24 Ekim'de Mer- sin'deki birliğine giderek durumunu açıkla- dığı günden beri "hukuk dışı" uygulamala- ra maruz kaldı. Askeri elbiselen giymesi için verilenemirlerireddedenBal, psikiyatrikmu- ayeneden sonra tutuklanarak 6. Kolordu As- keri Cezaevi'negönderildi. Bal, cezaevımü- dürü Albay Durdu Solak'a vicdani retçi ol- duğunu ve cezaevındekı tek tip elbiseyi giy- meyeceğini söyledi. Bal, nöbetçi çavuşun gözetiminde, 5-6 askerin zoru ile giydirildi- ğini ve saçlannın traş edildiğini öne sürdü. Eîlerinden kelepçelenerek hücreye ahlan Bal, açlık grevini başladı. 4 gün boyunca ıki kişilik hücrede kelepçeli olarak tutulan Bal'ın ayaklanna da 1 Kasım'da eski demirlerden yapılmış pranga takıldı. Avukatlar, müvek- killeri için Adli Tıp'tan vücudunda özellik- le de ayaklannda darp izleri olduğuna dair rapor alırken sorumlular hakkında 13 Ka- sım'da savcılığa suç duyurusunda bulundu. DER STANDARD GAZETESİNİN AB YORUMU Türkiye'ye karşı yalancı politika yürütülüyor VİYANA/LONDRA (AA) -Avııstur- ya'nın sol eğilimli günlük gazetesi Der Standard'tayeralanbirhaberde, AB'ran Türkiye'ye yalancı bir politika yürüt- tüğü belirtildi. AJman Frankfurter All- gemeine gazetesi ise. AB Komisyonu Başkanı Romano Prodü'nin damşma- nı MfchadWfeninger'in, Türkiye'nin AB üyeliğine karşı çıktığını yazdı. AP'de muhafazakâr partilerin, AB 'nin Türkiye ile ihşkilenndeki "ezeliyalan- cı tutumundan vazgeçmesini istedikle- rini" yazan Der Standard gazetesi, "Av- rupa Halk Partisi'nin, gelecek hafta Strasbourg'ta yapılacak toplannsmda, Türkije'ye özel birortaknk statüsü ve- rümesi konusunda somutfikirterebaş- langıç olacak bir önergevermeye hazır- landığun" kaydetti. Ingiltere'de yayım- lanan The Economısfın yorumunda, Türkiye'nin üyeliği konusunda "işlerin Ankara'mn istediği gibi ilerlediğini" yazdı. Dergideki yorumda, "YıDarca Eurovision şarkı yanşmalanna kaulan veAvrupa Konseyi'ndeyer alan Türki- ye'nin hâlâ bir Â\Tupa ülkesi ohıp ol- madığını tartişmanın ne kadar doğru olduğu" sorusuna yanıt verilmeye ça- lışıldı. Fransız L'Express dergisi ise bu hafta yayımlanan sayısında. Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğini okuyuculan ara- sında tartşmayaaçn. Mektuplannın ço- ğunda, Fransızlann Türkiye'nin tam üyeliğine karşı çıktığı dikkat çekti. YARG1ÇTAN POLİSE AVRUPA BlRLlÖt DERSİ: Artık işkence olayı duymak istemiyoruz İZMİR(AA)-tzmir Asliye Ceza Hâ- kimi Fevzi Ojlupınar, işkencenin. AB'ye girişin en önemli anahtan ol- duğunu belirterek "AB'ye giremez- sek, işkence mesdesi vüzünden gireme- >iz" dedi. Izmır Emniyet Müdürlüğü'nde, Eği- tim Şube Müdürlüğü'nce düzenlenen "AB Kaühm Ortakhğı Belgesi Çerçe- vesinde Polis Mevzuatmda Meydana Gelen Değişildikler" konulu seminer yapddı. Oylupınar, seminerde, AB'nin en çok üzerinde durduğu konunun, "işkence, kötü muamele, haysiyet kı- ncı davramşlar" olduğunu belirtti. Emniyet müdür yardnncılan ve şube müdürlerine seslenen Oylupınar, şun- lan söyledi: "Halen polisten dayak yediğini söjieyen çok sa>ıda kişi yar- gıya başvımıyor. Sanık da emniyet ifa- desini, savcıbk ve hâkim önünde red- dediyor. Bu durumda emniyet ifade- leri bizim için de geçerli olmuyor. Ar- ukyargıolarak butür olaylan duymak istemiyoruz. Memurlanmzı bu konu- da eğitmeniz lazım." Değişiklikler dikkate alınsın Izmir Cumhuriyet Savcısı Orhan Albayrakda "arama kararlan, gözal- ü süresi, şüphelhe kimlik sorma" gi- bi konularda AB uyum yasalannda meydana gelen degişikliklerin dik- kate alınmasını istedi. POLİTİKA GU1\LUGU HİKMET ÇETİNKAYA Babalan da Ağlan... Gazete sayfalarına düşen bazı haberler içimi sızlatır, yüreğimde derin izler bırakır... Ağlamaklı olurum!.. Başım döner!.. Çekip gitmek isterim sessizce, rüzgâra kar- şı tek başıma bir deniz kıyısına... Yitip gitmiş bir evrende, alıç çiçeğinden taze- lenmiş sevinçleri yakalamak isterim... Umudun çığlığını, aşkın ve ölümün ağlatısın- da, sırsız bir yaşamı kucaklamaktır tek der- dim... Sırsız bir yaşamı kucaklamak isteyen adamın fotoğrafına baktım dün sabah uzun uzun... 1 Eylül 1997... Aradan beş yıl geçmiş... Bursa'da Zübeydehanım Doğumevi'nde eşi Halime Çınar, bir kız çocuğu dünyaya getirdi... Bebegin adını Esra koydular... Ama bebek aynı gece kayboldu doğumevin- de... Iki gün sonra Halime Çınar hastaneden çık- tı... Bebeği kim alıp götüımüştü? Halime, acıya dayanamadı ve dört gün son- ra yaşama gözlerini yumdu... Adnan Çınar tek başına kalmıştı... Yıllarca aradı Esra bebeği... Adnan yargıya başvurdu!.. Ama sonuç çıkmadı... Geçmiş zaman resimleriyle avunan genç adam kendini rüzgâra vurdu, acılarını unutmak için... Yaşam sürüyordu... Gece karanlığı içinde dolaşırken uzaktan duyulan türkülere teslim oldu, ölü kentlerin so- kaklarında ışık aramaya koyuldu... Belki o saatlerde bir gül dalı büyüyor ve kü- çük bir kız çocuğu ağlıyordu... Her çocuk ağlayışında kaybolan çocuğu Es- ra'yı, ölüme yenik düşen eşi Halime'yi anımsa- dı... Uykuların derinliğinde hüznün ırmak gibi akı- şını seyretti, darmadağın olmuş düşlerinde "Yal- nızlığım benim çoğul türkülerim" dedi... Esra beş yaşında olacaktı bugün... O çok ağladı!.. Bilir misiniz babalar da ağlar!.. • • • Içimden bir şeyler kopuyor o yaşamın de- rinliğine gömülen haberleri okuyunca... Vız geliyor güneşli sabahlar!.. Sonsuzluğun acısıyla uyananlar, çocuklarla, kuşlarla, ağaçlarla. çıçeklerle, çoğalan umut or- manlanyla, yeşil çayırlarla, karyüklü dağlaria, ova- laria, göllerle avunmuyorlar benim ülkemde... Kahroluyorum!.. Ali Sancak hasta çocuğuyla Sirkeci'de do- laşırken umudun kilidini açabilecek mi? Sirkeci'de bir simit alıp çocuğuna veriyor... Sabah ayazı dudaklannı kanatıyor Ali'nin... Kısık kısık konuşuyor: "Dün sabah trenle geldik Istanbul'a... Para- mızyok, Haydarpaşa Gan'nda kaldık..." Beş yaşında bir çocuk... Adını soruyorum... Hasan... Hasan böbrek hastası... Baba ve oğul... iki kişi... Bir kurtuluş umuduyla gelmişler Istanbul'a... Yaşama noktasındayım. güneş taşına bağ- lanmış bir ışık arıyorum... Sanki dilsiz bir çağlayan gibiyim... Ali'ye bakıyorum... Ali ağlıyor!.. Bir Istanbul geçiyor resimlerde. bir Istanbul Sir- keci Garı'nın önünde Ali'yle buluşuyor... • • • Babalar da ağlar bilir misiniz? Onların yüreklerinden esrik kuşlar havalanır!.. Büyüyen ve tedirgin ecten duyrnazlığında giz- lenmiş konuşmalardır onları ayakta tutan!.. Sevgınin görünmeyen yüzleridir babalar!.. Sevginin duvarı örülüyor... Gazetelerin iç sayfalarına sıkışmış o yaşamın sayfaları, kış güneşiyle birlikte kaybolacak ya- rın... Adnan, Ali, Ömer, Yusuf, Metin... Onlar baba!.. Ekmekleri taş gibi katı, yürekleri sımsıcak!.. Ama hiç belli etmezler!.. hikmet.cetinkayartcumhuriyet.com.tr Faks numaramız: 0212/ 513 90 98 Hikmet ÇETİNKAYA 68den 78e Sancılı Yıllar Kuşatılmış Sokaklar € ü n iz i / A Y ı n c ıL ı ıc Tel: 0212-51242 19 Faks: 512 11 72