01 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
TICASIM 2002 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER iDlis Akademisi öğrencileri Kitap okuma oranı düşüyor SÖZÇtZGİNİN Turhan Selçuk INKARA (ANKA) - P o s Akademisi Başkan- lıg n:rı öğrenciler hak- k r d a yaptırdığı anketle soı üç yılda öğrenciler aratnda kitap-gazete oku- ma^ranının yüzde 42 ge- rildiği saptandı. Boş za- malannda kahvehane ve birhaneye gidenlerin ya- n \ınya arttığı akademi- de.îğrencılerin dörtte bi- ri noral gecesı düzenlen- meini. teorik derslerin azatılmasını ıstiyor. lolis Akademisi Gü- verlik Bılimlen Fakülte- si İ>ğretım Üyesi Yrd. Do;. Dr. Yusuf Ankan ve öğEtim elemanı Nurettin Oztöketi, akademi öğren- cikrinin boş zamanlannı nasl değerlendirdiklerini sapamak amacıyla bir an- ketyaptı. 1999'da ilk üç sı- nıfaki 303 öğrenci ve 2W2 yılında binncı smıf- tak 60 öğrenciye tarama metodu ile uygulanan an- ket 21 sorudan oluştu. 1200 öğrenci arasından tesadüfı yöntemle seçilen bu öğrencilerin yüzde 85'i erkeklerden oluşru. Öğ- renciler, "Kankhğınızboş zaman faaHyetieri nedff?" sorusunu birden fazla ter- cihte bulunarak yanıtladı. Verilen yarutlann'*düşüıı- dürücü" olduğunu belir- ten Yrd. Doç. Dr. Yusuf Ankan'ın bu sonuçla ilgi- li değerlendirmesi şöyle: "Tabloya göre Polis Aka- demisi öğrencüerinin boş zamanlannda müzik din- leme oranlan 1999'da yüz- de 84.2, kitap ve gazete okuma oranı yüzde 77.2 ve spor yapanm diyenle- rin oranı yüzde 61.1 iken, 2002 yıbnda kitap gazete okuyanlann yüzde 34'e, sppr yapanlann ise yüzde 30'a geıilemesi çokdüşün- dürücüdür." Jeoloji Mühendisleri Odası, deprem vurgununun izlerinin silinemediğini vurguladı: Sosyal devlet görevini yapmadı Turisttasıvanminibus yuvariandışar İMRANLI (AA) - Sıvas'ın Imranlı ilçesinde, Rus, Moldavya ve Ukraynah turistleri taşıyan minibüsün şarampole yuvarlanması sonucu, 11 kişi yaralandı. Kazada yaralanan Natasha Ceben. Webyehko Shevchenko, Maiarana Losob, Elana Şişino, Olga Popova, Olene Makarenko ve Nebkorbekar Levskaya, Sıvas'taki çeşitli hastanelerde tedavi altma alındı. Diğer yaralılar ise ilk tedavilerinin ardından Yabancılar Şube Müdürlügu'ne götürüldü. Altan Öymen kitaplanm imzalıyor • tstanbul Haber Servisi - Eski CHP Genel Başkanı, gazeteci Altan Oymen bugün ve yann kitaplannı imzalıyor. Doğan Kitap tarafindan yayımlanan ve kısa bir sürede 5. baskıya ulaşan 'Bir Dönem, Bir Çocuk' adlı kitabıyla büyük ilgi uyandıran Oymen, bugün Ümraniye'deki înküap Kitapevi'nde saat 13.00- 15.00 arasında, yann da Acıbadem'deki Megavizyon Tepe Nautilus Ahşveriş Merkezi'nde aynı saatlerde düzenlenecek imza günlerinde okurlanyla buluşacak. karar 29 Kasım'tfa • tstanbul Haber Servisi - Karagümrük Spor Kulübü'ne düzenlenen ve 15 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan silahlı saldın olayını azmettirdiği iddiasıyla ülkücü mafya lideri Alaattin Çakıcı ve adamlannm yargılandiğı davada karar aşamasına gelüıdi. îstanbul 1 No'lu DGM'de dün görülen duruşmada mahkeme heyeti, duruşmayı karar vermek üzere 29 Kasım 2002 tarihine erteledi. Kuyumcu soygunu • tstanbul Haber Servisi - Gültepe'de Ergin Meydan'a ait Ergin Kuyumculuk adlı işyeri, iM kişi tarafindan soyuldu. Meydan'ın kafasına sert bir cisimle vurarak yaralayan ve bir miktar altını alan saldırganlar, siyah renkli bir otomobille olay yerinden uzaklaştı. Polis olayla ilgili üç kişiyi gözaltına aldı. tstanbul Haber Servisi-TMMOB Jeoloji Mühendisleri Odası yöneti- cıleri, deprem vurgununun izlerini sılemeyen "sosyal devletin", depre- mi bekleyen kentlerde de hıçbir şey yapmadığına dikkat çekerek mer- kezi ve yerel yönetimleri göreve ça- ğırdı. Jeoloji Mühendisleri Odası îstan- bul Şubesi, 12 Kasım 1999 Düzce Depremi'ni anma haftası nedeniy- le yazılı açıklama yaptı. Açıklama- da, depremde rnülkü zarar görenle- re birtakım aksaklıklar da olsa ka- lıcı konutlann verildiği belirtilerek mülkü olmayanlann sorunlarının çözümsüz kaldığı ifade edildi. Has- tanelerin hâlâ geçici yapılarda hiz- met verdiği. Bayındırhk tl Müdür- lüğü'nün bile onanlamadığı anlatı- larak başta îstanbul ve batı Marma- ra yerleşimlerinde olmak üzere dep- rem yıkımlannı azaltacak hiçbir ön- lem alınmadığı kaydedildi. Kamu binalannda yaygın bir ona- nm ve güçlendirmenin olmadığı. hastanelerin elden geçmediği, ko- nutlann güclendirilmesi için hâlâ bir çözüm bulunmadığı belirtilen açtkJamada. "Bu çabşmalara enşel olan mevzuatfar hâlâ düzehılmedi. îs- tanbul ve öteki kentler 3 yıl önce dep- reme ne denli hazırtıklı ise şimdi de durumlan aynı" denildi. 'Tlcaret konusu olmasın' Sosyal devletin toplumsal görev ve sorumluluklan savsakladığı öne sürülen açıklamaya şöyle devam edildi: "Devtetin yapamadığmı nedense başka ülkeler ve yabancı kurumJar yapryor. tstanbuTun deprem senar- yosunu Japonlaryapu. Marmara'da- ki bilimsel araştırmalar Avrupa ül- kelerinden sağlanan kaynak ve ola- naklarla yürütülüyor. Hastanelerin deprem riskini Kıalhaç'ın sağladı- ğı olanaklaıia araşürabUdik. Köprü ve viyadüklerin onannt ve güçJendi- rilmesi için Japonya'nın verdiği kre- di ile yapılacak. Deprem fuannın ikincisi açılmaya hazırianryor. Dep- reme karşı çataşmalar ticaret konu- su yapılmamalı." Güvenük fiıarında Skorsky gösterisi Medya Force Fuarcılık tarafindan 12 Kasım"da başlatılan "SOS 2002 Güvenli Yapı ve Afet Öncesi Hazıriık Fuan" kapsamında Müşterek Arama Kurtarma ve TahUye Tatbikaü ile SKORKSY gösterisi yapıldı. 12 Kasım depreminin Mİdöniimü nedeniyle düzenlenen ve 17 Kasım tarihine dek açık olacak fuarda. sigorta, finans. tetekomünikasyon, acfl tşıklandırma, sismik araştırma, sismik kapama vanalan, sismik izolasyon. arama kurtarma malzemeieri. ilk>ardım malzemeieri, yangın söndürme sistemleri sergilenrvor. (Fotograf:VEDATARIK) YÜKSEK MAHKEME, CİNSİYET AYRIMINA DAYALIBÎR AYKIRILIK BULMADI Soyadında erkeğe öncelikANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Anayasa Mahke- mesi, kadının kocasının so- yadını almasının cüısiyet ay- nmına dayanan bir farklılaş- ma yaratmadığıru vurguladı. Yüksek Mahkeme. "Yasako- yucunun aile soyadı olarak kocanm soyadma öncetik\w- mesi eşitfik ilkesine aykınhk oluşturmamaktadu-'' görü- şünü dile getirdi. Anayasa Mahkemesi, "Ka- dın, evİenmekle kocasının so- yadmı ahr" hükmünün iptal îsteminı29Eylül 1998'dered- detmişti. Karann gerekçesi dün Resmi Gazete'de yayım- landı. Kullanılanaileisminin kuşaktan kuşağa geçmesiyle aile birliğinin ve bütünlüğü- nün süreceğine işaret eden Yüksek Mahkeme, şu görüş- leri dile getirdi: "Aile biröği- ninsağlanmasıiçinvasakmu- cu eşlerden birisineöncelik ta- nunışbr. Kamu yaran. kamu düzeni ve kimi zonınluluklar s<nadınm kocadan geçmesi- nin tercih nedeni olduğunu göstermektedir. Kaldı ki iö- raz konusu kuraida aile ismi- nin sadece erkeğin soyadma bağlanacağı öngörülmemek- te, kadının başyurusu duru- munda kocamn soyadı ile bir- likte kızhk so\ adnu da kullan- ma olanağı bulunmaktadır." Kadının kocasının soyadını almasıyla cinsiyet aynmına dayanan bir farklılaşma yara- tıldığı savının da yerinde ol- madığını vurgulayan Yüksek Mahkeme, anayasanın 10. maddesindeki eşitüğin, her- kesın her yönden aynı kural- lara bağlı olacağı anlamuıa gelmeyeceğini belirtti. Oyçokluğu ile verilen ka- rara dönemin Anayasa Mah- kemesi Başkanı AhmetNec- det Sezer ile üye Samia Ak- buhıt da katıldı.Karara şim- diki Başkan Mustafa Bumin ile üyeler \aiçın Acargün ve Fuha KantareıoğJu muhalif kaldılar. Bumin, Acargün ve Kantarcıoğlu ortak gerekçe- lerinde, iptali istenen kura- lın kocayı kadın karşısmda üstün duruma getirdiğine işa- ret etriler. Devrek'te traflk terörü: 9 ölii, 26 yaralı İBRAHÎJVITIĞ DEVREK - Zonguldak'ın Devrek ilçe- sinde yolcu otobüsünün dereye uçması so- nucu meydana gelen kazada 9 kişi yaşamı- m yitirirken 26 kişi de yaralandı. tstanbul'dan Bartuı'a gitmekte olan Hü- seyta Kartal yönetimindeki 61DN 403 pla- kalı yolcu otobüsü, Devrek-Mengen Kara- yolu'nun 18. kilometresindeki Beldibi Ka- rasu mevkünde, yaklaşık 40 metre yüksek- ten dereye yuvarlandı. Sürücü Kartal ile ka- zada yanarak yaşamım yitiren 8 kişiden kimlikleri belirlenenlenn isimleri şöyle: Fatma Ertan (19), Yakup Ertan (22), He- kbne Akdoğan (52), Recep Öztürk (64). Recep Gunel (47) ve Durmuş Açıkgöz Yaralılar, Devrek ile Zonguldak'tald has- tanelerde tedavi altına alınırkenyarahlardan 23 'ü, tedavilerinin ardından taburcu edildi. Kazadan sonra otobüsün ikinci şoforü AbmetÇoiak gazetecilerinsorusuüzerine, muavin Umut Er de Emniyet yetkililerine verdiği ifadede, kazanın sürücününuyuma- sı nedeniyle meydana geldiğini iddia etri- ler. De\Tek Devlet Hastanesi'nde tedavi al- tına alınan yaralılardan Gülşen Akay şun- lan söyledi: "Ön kolrukta oturuyordum. Bir ara şoförün dalgm olduğunu fark ettim. O sırada aniden yuvarlanmaya başladuc Ben, kuılan ön camdan aoadım. Daha son- ra da yırvarlanan otobüsten kızım Sevinı'i veyarahbirkaçkişrvikurtarmayıbaşardım. Ardından da otobüs yanmaya başladı.'" tADEYE ONAY Zehirgemisi mahkeme karartyla gidecek ÎZMtR (Cumhurhet Ege Bürosu) - Zehirli atık taşıdığı halde Aliağa Gemi Söküm Tesisleri'ne getirilen Fransa'ya ait "Sea Beirut" adlı geminin mahkeme karanyla geri gönderilmesi kararlaştınldı. Izmir 2 No'lu Idare Mahkemesi, Çevre Bakanlığı'nın CEMSA adh şirkete ait geminin Fransa'ya iadesi kararını onayladı. Gemiyi bugüne kadar kabul ermeyen Fransız hükümetinin, Basel Anlaşması gereği karann ardından Sea Beirut'u kabul etmelde hükümlü olduğu bildirildi. 2001 yılı Mayıs ayında Fransa'dan Türkiye'ye getirilen ve Aliağa Gemi Söküm Tesisleri açıklannda geminin demirlememesi için eylem yapan Greenpeace üyeleri sonuca ulaştılar. ÇevTe Bakanlığı yaptığı araştırmalar sonucu asbest yüklü geminin Fransa'ya iadesini istedi. CEMSAN, bakanlığın istemini mahkemeye götürdü ve yürütmenin durdurulmasıru istedi. Ancak mahkeme bu istemi reddetti. Anta$malar devrede Fransa ise gemiyi almayı kabul etmedi. 7 aydan bu yana Aliağa Gemi Söküm Tesisleri'nde karaya çekilmiş halde duran geminin son mahkeme karannın ardından uluslararası anlaşmalar hükmünce gecikmeksizin Fransa'ya iadesi gerekiyor. Greenpeace Toksik Atık Ticareti Kampanya Sorumlusu Erdem Vardar, "Karar, Türkiye'ye giren yasadışı tehükeii aoldann durdurulması için acfl olarak harakete geçilmesi gerektiğini kanıtlamaktadır" dedi. ARAYIŞ TOKTAMIŞ ATEŞ Cumhuriyet-Res Publica Geçenlerde değerli bir okuaımdan, çok önem- sediğim bir mektup aldım. Sonu, hak etmediğim derecede "müitefit" noktalanan bu mektubu, siz değerli okurlarımla paylaşmam gerektiğini düşü- nüyorum. Zira; "Res Puplica"üak\ "Res"\, birtür "aidiyet eki" olarak biliyordum ve gerek yazılarım- da. gerekse konferanslarımda, bunu hep böyle açıkladım. Korkarım yanılmışım. Sayın Tuba Erkmen'in mektubunu aynen ya- yımlıyorum: Saygjdeğer Hocam, 2 Kasım 2002 Cumartesi tarihli yazınızda (ve geçmişteki bir başka yazınızda) okuduğum, "res publica" sözünün anlamı ile ilgili açıklamanızdaki bir yanlışlığı haddim olmayarak düzeltmek istiyo- rum. Latincedeki "res" sözcüğü, asla bir aidiyet eki vs. değildir. O, tamamen bağımsız ve isim türün- de bir sözcüktür. Anlamı ise "şey'dir; bildiğımiz "eş- ya" kelimesinin tekili olan "şey" gibi. "Publica" sözcüğü ise "halk" anlamına gelen bir isimdeğil, "haiksal", "kamusal" anlamına gelen bir sıfattır. "Respublica"dendiğinde, "publica"sıfa- tı, "res" adını nitelemektedır; ortaya çıkan anlam "kamusal şey" olmaktadır. "Res" sözcüğünü biraz daha çeviri serbestisi kul- lanarak çevirirsek, "söz konusu şey", "mesele", "ortada duran iş" vs.de dıyebiliriz; bunun yanına "publica"y\ da koyunca, kamusal iş", "topiumu ilgilendiren iş", "kamumeselesi", "halkın davası", gibi anlatımlara ulaşınz. Ancak, dediğim gibi bu an- latımlarserbest çevirilerdir. "Respublica"nm hiç- bir tartışmaya yer vermeyecek bire bir Türkçe çe- virisini anyorsak, bu, "^camusa/şey"dir. Görüldü- ğü gibi burada, iyelik, malik olma vb. anlamlarda bir aidiyet de söz konusu değildir; Türkçedeki "-sal" eki, "kamusal" sözcüğünü oluşturmamızı sağ- layarak "publica" sıfatına denk gelmektedir. özetle, sizin verdiğinız "halka ait olan" anlatımı, sadece "puö//ca"srfatınıniçindezatenvardır. "Res publica"nm tam değerini vermek için, "res" söz- cüğünün de değerini vermeli ve "kamusal şey" de- meliyiz. Son olarak, "res" sözcüğünün geçtığı tarihsel bir belgeyi örnek vermek istiyorum. Roma Impa- ratoru Augustus'un edimlerinin anlatıldığı ünlü ki- tabenin kısaadı, "Resgesfae"dir. "Gesfae", "ya- pılmış, yerıne getihlmiş" anlamına gelir; "res" ise burada yine "şey" anlamı taşır ve çoğuldur (çün- kü bu sözcüğün tekili ile çogulunun yazılışı aynı- dır); dolayısıyla kitabenin adı da "yapılmış olan şeyler" olmaktadır... Bu mektuptan önce; değerli öğretmenlerimızden, Sayın Ali Dündar aradı. Falih Rıfkı Atay'ın "Çan- kaya "sında, Cumhuriyet'in ilanıyla ilgili olarak ya- zılan bazı konuları aktardı. Çok eskiden, zevkle oku- muştum. Ama herhalde gençlıkten olacak, bende fazla iz bırakmamış ve aradan geçen uzun süre için- de unutmuşum. Sayın Dündar'ın anımsattığına göre; eğer Atatürk e kalsaymış, "republik" gibi- sinden bir sözcuk kullanılacakmış. Günümüzde, eski Sovyet cumhuriyetlerinden bazıları, "republika" adını rahatça kullanabildikle- rine göre, pekâlâ "Türkiye Republikası" da olabi- lirdi gibime geliyor. • • • Tüm bunlar bir yana; galiba önemli olan şey, "Cumhuriyet"\r\ "özünü "yitirmemek. Cumhuriye- timizın 3 temel direği: "Halk egemenliği", "Laik- lik" ve "Çağdaşlığa" toz kondurmamak... Bu, her şeyden önemli... AIDS hastasına tazminat Işıkgöz ailesi parasını istiyor ŞANLIÜRFA (AA) - Şanlıurfa'da, Kızılay Kan Merkezi'nden, 1996 yılında test edil- meden verilen kandan AIDS' e yakalanan Mü- zeyyen Işıkgözün eşi Se- dat [şıkgöz. Sağlık Ba- kanlığı'ndan kazandık- lan tazminatı istiyor. Işıkgöz ailesinin avu- katı Şehmis tnal. Mü- zeyyen Hamm'm, Şan- lıurfa Doğum Hastane- si'nde sezaryenle do- ğum yaptıgı sırada Kı- zılay Kan Merkezi'nden test edilmeden verilen kandan AIDS'e yaka- lanmasıyla Işıkgöz ai- lesinin yaşamının altüst olduğunu söyledi. Sağlık Bakanlığı ve Kızılay Genel Müdür- lüğü aleyhine açtıklan tazminat davasının bir- kaç ay önce sonuçlan- dığını ve kazandıklan tazminann yasal faiziy- lebirlikte 140milyarli- ra dolayında olduğunu belirten tnal. şöyle ko- nuştu: "Kızılay Genel Müdürtiiğü, payma dü- şen 70 milyar Kra karşı- hğında teminat mektu- bu verdL Ancak Sağhk Bakanhğu fairiyle bir- Kkte 70 milyar bra tuta- nndaki tazminatumzı halenödemedl Işıkgöz Ailesi zor durumda." Aktüel dergisindeki yazıları Ahmet Altan'a 2 davadan beraat tstanbul Haber Servi- si - Yazar Ahmet Altan Aktüel dergisinde farklı tarihlerde yayımlanan iki yazısıyla,TCK'ninl59. maddesindeki "Askeri güçleri tahkirve tezjifet- mek" suçunu işlediği id- diasıyla yargılandiğı iki davadan beraat etti. îstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki du- nışmada söz alan Altan, "Sankamış'tan Akde- niz'e" yazısında Sanka- mış'ta donarak ölen as- kerler ve Kıbns Banş Harekâtı'nda batan ge- mide ölenler için duy- duğu üzüntüyü dile ge- tirdiğini belirtti. Altan "Orada Gecekr" yazı- sında da Süopi'de kaybo- lan insanlar için hisset- riklerini anlarhğını be- hrtti. Savcı, her iki dava- da da verdiği mütalaada anayasanın 26. madde- sindeki "düşüncevegö- rüşlerini açıklama öz- gürlüğü" ve AB'ye uyum yasalan çerçeve- sinde TCK'nin 159. maddesinde yapılan de- ğişikliklergereğince Al- tan'uı beraahnı istedi. Yazar Ahmet Altan, duruşma çıkışında ga- zetecilere savcırun mü- talaasından dolayı ken- disine teşekkür ettiğini söyledi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear