Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET
V
3 OCAK 2002 PERŞEMBE
2
• • • 4
OLAYLAR VE GORUŞLER olay.gorusCacumhuriyet.com.tr
EVET/HAYIR
OKTAY AKBAL
Devlet Malı Deniz mi?
Paraşüt, Yeşil Vadi, Balina, Kasırga, Kasırga
2, Kasırga 3, Kasırga 4, Bufalo, Fırtına, Akrep,
Matador, Hasat, Beyaz Perde, Beyaz Enerji,
Vurgun, BİT, Örümcek Ağı...
2000'den 2001 'e, ondan da 2OO2'ye hortum-
lamaolaylan belleğinizde mı? Yoksa unuttunuz
mu? Gerçi duruşmalar sürüyor, sanıklar hapis-
hanelerde, ama tam bir sonuç yok...
Gazetelerde listeler, sayılar, adlar! Hangi biri-
ni anmalı? Hepsi toplum gözünde ünlü insan-
lar. Zengin ınsanlar. Başarılı diye bilinen işa-
damlan...
Kimi usulsüz yollardan, kimi yurda kaçak şey-
lergetirerek, kimi Hazine arazilerıni satarak, ki-
mi kendi bankasını vurarak, kimi sahte belge kul-
lanarak, kimi yolsuzluktan, kimi zimmetıne pa-
ra geçirerek, kimi sahte belge surerek, kimi, ki-
mi, kimi!..
Içlerinden birkaçının devletten hortumladığı pa-
ranın miktarını versem mi?
Paraşüt'te 500 trilyon. Balina'da 750 trilyon.
Her bir Kasırga'da en az 750 trilyon. Matador'da
500 trilyon!..
Yukarda adı geçenlerin tümünden devtetin
alacaklan trilyonlan çok çok aşıp katrilyonlara
yükselen bir para!.. Katrilyon, kaç dolar eder?
Sayıları konuşturmasını bilirseniz, bir hesapla-
yın!...
El açmış IMF'den, Dünya Bankası'ndan do-
lar bekliyoruz! Bütün umudumuz, çıkar kapımız
orda!.. Biraz belimizi doğrultuyorsak bunu dı-
şardan aldığımızdolariara borçluyuz. Birgün o
birikmiş borçlan ödeyeceğimizi de unutmaya ça-
lışıyoruz!
Öte yandan devlet, hortumlanan tıilyontan, kat-
rilyonlan geri almaya niye kalkmaz? Daha tek
duruşmanın sona ermediğini ileri sürerler. O
zaman sormak gerekmez mi? Neden adalet
böylesine tembel? Devlet niye alacaklannı el-
de etmek çabasından uzak, nerdeyse umursa-
mazL
Çeteler, hortumcular DGM'den kurtuldu. Ağır
ceza mahkemeleri dosyalann hakkını elbet ve-
recektir. Gerçek suçlulan saptayıp cezalandıra-
caktır... Adalet yalnız DGM'lerde değil ağır ce-
za mahkemelerinde de yerini bulur, bulacaktır...
Sekiz on kışi aylardır oldukça rahat bir mahpus
yaşamı içinde!.. Ama o kişilerin cezalandırılma-
lanndan daha önemli hortumladıkları devlet pa-
rasının geri alınması olmamalı mı? Hem bunca
sıkıntı, darlık, yokluk bu hortumlamaolaylarının
doğal sonucu değil mi?
Alın kalemi ya da hesap makinesinı, vurun
dört beş katrilyonu bakın kaç dolar çıkar karşı-
nıza? IMF'den, Dünya Bankası'ndan bin birzor-
lukla elde edeceğimizi kendi hortumculanmız-
dan alsak çok daha doğru olmaz mı? Yoksa hor-
tumlanan paralar uçtu gitti mi? Yabancı banka-
lara, başka sağlam yerlere?
Yeni yılda da bu alanda gerekenler yapılma-
yacak mı? Yoksa "Devletin malı deniz, yeme-
yen domuz" mu?
OLAYYARATANKITAP
SESSİZ DARBE Q
Büyüklere Masallar • Küçüklere Gerçekler*7
Cüneyt ARCAYÜREK
"Sessiz Darbe", yakın
tarihımızde yaşanan; fakat
komuoyunca yeterince içyûzü
bilınmeyen 'bir olayı
1
, daha
doğrusu 'olayları', perde
arkası gerçek yûzleriyle
yansrtıyor. Elbette kı,
yadsınamaz gerçeklerin
anlatımında rol alanlann
başında, zamanın
Cumhurbaşkanı Süleyman
Demirel ve Başbakan Tansu
Çiller var Gelişen olaylarda
bir başka isim de öne çıkıyor:
Zamanın Genelkurmay
Başkanı Doğan Güreş.
Dizinin öteki kitapları
1. DEMOKRASİ DONEMECINDE ÜÇ ADAM (3.bs.) 8OOO000
2. BİR GIDEN - BİR GELEN - BİR BEKLEYEN (2 bs.) 8OOO000.
3. KRİZ DOĞURAN SAVAŞ (2.bs ) 9000ooo.
4. BEKLEYEN ADAMIN GERÇEKLEŞEN DÜŞÜ (3.bs.) 9000ooo •
5. ETEKÜ DEMOKRASİ (3.bs.) 9000ooo •
6. 'BABA'SININ KIZI (2.bs.) 9800ooo •
7. SESSİZ DARBE (2 bs ) 9800ooo
www.bilgiyayinevi.com.tr
BİLGİ YAY1NEVİ Meşrutiyet Cad 46AYenışehr- Ü6420 ANKARA
Tel (0-312) 434 49 98 - 434 49 99 Faks. (0-312) 431 77 58
BİLGİ DAĞfTIM Nariıbahçe Sok. No:17. Kat.1, Cağaloğlu - 34360/ISTANBUL
Tel (0-212) 522 52 01 - 520 02 59 Faks: (0-212) 527 41 19
BİLGİ KITABEVİ Sakarya Cac 8,'A Kızılay • 06420 ANKARA
Tel (0-312) 434 41 06 - 434 41 07 Faks: (0-312) 433 19 36
MUSTAFA BALBAY'DAN YENİ BİR
ARAŞTIRMA KİTABI!..
Bu kıtapta yer alan
konulann tümü
gerçektır Türkiye'nin
901ı yıllanna
damgasını vuran, banka
boşaltmalarından
küçük bir kesıtı
aktarmaktadır.
Demireller aılesinden
yeğen I. Yahya, 1970'li
yıllarda ise yeğen II.
Yahya, cepten para
harcamadan banka
sahıbı olup, kendi
bankasının ıçini
boşaltmaya gınşen bir
kışi olarak tarihtekı
yenm aldı
Mustafa BALBAY.
Y. Murat Demirel'in
eserlenni ızlemekle
kalmadı, yazdı. Sız
de okuyun...
H«A/UW fB1!)«19M» î7F*t «IM175JH
• * *
Hıale Yasası: Son Oneriler
M SERDAR Sayıştay Üyesi
G
ecikmiş olan
kamu iriale re-
formunda, son
noktaya gelin-
dıği ve birkaç
hafta içinde so-
nuçlanacağı gözlemlenmekte-
dir. Hemen belırtelım ki ulusla-
rarası kuruluşlann önenleri dı-
şında bu alandaki reform gerek-
sinimi ortada olup kamuoyu ta-
rafından da geniş kabul görmüş-
tür.
Kamuoyu tarafından o derece
kabul görmüştür ki, yapılan dü-
zenlemelerin içeriğine bakıl-
maksızın çıkanlacak yasalann
kamu ihalelerinde saydamhğı,
rekabeti, eşit muameleyi, güve-
nirliliği sağlayacağı; yolsuzluk
ve kayırmalan önJeyeceği, dev-
letten ihale alarak zenginleşme-
leri önleyeceği ve siyasetin fi-
nansmanında kullanılmayaca-
ğına tam bir inanç hâkim olmuş-
tur. Gerçekten yapılan düzenle-
melerin geneline bakıldığında,
reformıst bir yakJaşımın ege-
men olduğu anlaşılmaktadır.
Yapılan en önemli yapısal de-
ğişiklık, yapım işlerinde bırim fi-
yat analizlerine dayalı kamu za-
ranna sonuçlar yaratan bayın-
dırlık birim fıyat sisteminden
vazgeçilerek anahtartesürni gö-
türü bedel uygulamasuıa geçıl-
miş olmasıdır. tlke olarak ba-
ğımsız idari otoritelerin (BtO'lar)
hızla çoğalmasına karşı olmamı-
za karşın, bağımsız "Kamu İha-
le Kurumu" oluşturulması da
olumlu yapısal bir değişikliktir.
Tasanlardaki reformist yak-
laşımı zedeleyen hatta engelle-
yen en önemli zaaf, "iş arüşla-
n" konusundaki düzenlemedir.
Sözleşme bedelinin yüzde 50
oranını aşmayan ış artışlan için
ihale yapılmaksızın doğrudan
temin usulüyle ilk yüklenıcıye
yaptınlması öngörülmüştür. He-
men belirtelim ki, buradakı iş
artışı enflasyondan kaynakla-
nan artış değildir. Enflasyondan
doğan fiyat farkı ödemeleri ay-
nca yapılacaktır. Buradaki iş ar-
tışı, fiziki olan başlangıçta ön-
görülmeyen ek işlerdir. Bu oran
eskıden yüzde 30 ıdı. Ve bu yüz-
de 30 iş artışı ilk yükleniciye
veriliyor ve devlet zaranna so-
nuçlar doğuruyordu. Oran yüz-
de 50"ye yükseltılerek eskıden
daha genye gıdilmiş. rekabete,
eşitliğe, saydamlığa aykın düzen-
leme yapılmıştır. Üstelik, uygu-
lama projelerine. aynntılı iş ta-
nımlanna, mahal listelerine da-
yalı ihale uygulamasuıa geçildi-
ği bir ortamda yüzde 50'ye ka-
dar iş artışı kabul edilmesini an-
lamak mümkün değildir.
tlk tasanlarda bu oran taban
yüzde 20 olarak öngörülmüş.
Bakan onayıyla yüzde 50'ye,
Bakanlar Kurulu karanyla yüz-
de 100'e kadar olabileceğı be-
lirtihnışti. Bu kez hıçbir onaya
gerek kalmaksızın yüzde 50"ye
kadar iş artışı kabul edilmekte-
dir. Yeni düzenlemeler de göz
önüne ahndığmda bu oranın en
çok>üzde 10 olarak belirlenme-
sinin daha doğru olacağmı düşün-
mekteyiz.
Reformun olmazsa olmaz ko-
şulu olan yukarıdaki irdeleme
dışında aşağıdaki önerilerin de
dikkate alınmasımn gereğine
işaret etmek istiyoruz:
• Kapsam geniş tutulmasına
karşrn istisnalarla daraltılmıştır.
Istisna yerine belirtilen durum-
lar için özel düzenleme yapılma-
hdır.
• Kamu işlerinde, kaKteyi sağ-
layıcı garanti ısteme zorunlu ha-
le getirilmelidir. Her ne kadar ta-
sanlarda şartnamelere uygun ol-
mayan işler için özel düzenleme-
ler getirılmiş ise de garanti iste-
me konusunda bir belirleme yok-
tur. TSE standartlanna uygun
olma şartına da şartnamelerde
yer verihnesi zorunluluğu geti-
rilmelidir.
• thtiyaçlann kamu kurum-
lanndan sağlanması konusunda
özel düzenleme yoktur. Bugün
için kamu, mal ve hizmet üret-
tiğine ve DMO faaliyette oldu-
ğuna göre buna ilişkin düzenle-
me yapma gereği ortadadır.
• Sürekliliği nedenıyle ertesi
yıla taşabilecek yemek, temiz-
lik, taşıma ve sürekli mal ve hız-
met teminine yönelik yıh aşan
ihaleler yapılması için düzenle-
me yapılmahdır. Bugün için sa-
dece yapım işleri ile Silahlı Kuv-
vetler, okul, hastane ve cezaev-
lerinin yiyecek, donatım ihti-
yaçlan için yıh aşan ihale yapıl-
maktadır. Yukanda belirtilen ko-
nular için de yıh aşan ihale ya-
pılabihnelidir. Birden fazla yı-
la sarkan yatınm projelerine ilk
yıl için getirilen asgari ödenek
tutannın yüzde 10 olması yeter-
lı değildir. Oran yükseltilmeli-
dir.
• Açık teklifusulünde en avan-
tajlı teklifi veren son 3 istekli-
den * nihai tekfif" alınarak kamu
yaranna dönük düzenleme ya-
pılmahdır.
• Fiyat farkı ödemeleri için
ilke bazında düzenleme yapılma-
hdır.
• Kapsama ahnan KÎT'ler için
ticari ve sınai faaliyetin özelli-
ğine uygun kolaylaştıncı düzen-
lemeler yapıhnahdır.
Sıraladığımız bu önerilerle il-
gili olarak, Yaklaşım dergısüıin
Aralık 2001, 108 sayılı nüsha-
sında yayımlanan "Dıale Refor-
mu, Eİeştirilerve Oneriler'' baş-
lıklı makalemızde aynntılı açık-
lamalar yapıhnıştır.
Yukanda sıraladığımrz öneri-
lerin hepsine aynı derecede önem
vermekle birlikte, saydamhğın,
rekabetin, eşitliğin, kamu yara-
nnın, dolayısıyla reformun ol-
mazsa ohnaz koşulu, iş artışla-
n için getirilen yüzde 50 oranın
makul bir seviyeye çekibnesi ol-
duğunu ısrarla vurgulamak isti-
yoruz.
1927'lerin Afganistan'ı...
Lâmİa ONAT Emekli Yargıç
1
927-1928 yıllanna rast-
layan o dönemde. Eren-
köy Kız Lisesi orta kıs-
mında öğrenci idim. Mut-
lu bir Türkiye'de çocukluğumu-
zu ve gençliğimizi yaşıyorduk.
Şahlann, kralların, emirlerin,
Gazi Mustafa KemaJ'i zıyaret-
leriyle güzelleşen müstesna gün-
lerdi. Afganistan Kralı Amanul-
lah Han da eşleri Sayın Süreyya
AmanuDah ile birlikte 19 Mayıs
1928'de bu ziyaretleri gerçek-
leştiren devlet adamlan arasın-
da bulunuyordu. Afganistan iliş-
kileri de genç cumhuriyetin si-
yasal tarihinde gereken yerini
almışh. Bu doğrultuda, bir aile
toplantısında tammak onurunu
kazandığım Saym Kâzım Or-
bay başkanhğında, kurmay su-
baylardan oluşturulan bir aske-
ri kunıl, üç-dört yıl kadar kalmak
ve egitim çahşmalanna yardım-
cı ohnak amacıyla, zamanın
uçaklanndan biriyle Afganis-
tan'a gönderilmişti. Genç bir
kurmay subay olan Sayın Ha-
Knı Ismet Bey de (General Oruz)
kurulu oluşturan görevliler ara-
sında bulunuyordu. Aileler ise
çocuklanyla birlikte bu kurula
katılmak üzere bir gemi ile Hin-
distan'a doğru yol almışlardı.
Ancak, aradan kısa bir süre
geçmişti ki Afganistan'da bir
darbenin gerçekleştiği haberi
geldi. Amanullah Han iktidan
bırakmak zorunda kalmış ve dev-
letin geleceğini kendisine muha-
lefet eden gruplar ellerine ge-
çirmişlerdi. Bu nedenle büyük
umutlarla başlatılan Afgan ha-
reketi, daha ilk adımda yenilgi-
ye uğramış ve ülke tarihsel bir
sessizliğin ve çaresizliğin içine
yuvarlanmıştı. Askeri kurulu-
muz yine temin edilen bir uçak-
la ünlü Hindikuş Dağlan'nı aşa-
rak yurda ulaşmış, Pakistan'ın
Kuetta kentinde bekletilen aile-
ler de deniz yoluyla Türkiye'ye
dönmüşlerdi. Ve böylece Afga-
nistan devletine ve halkına, ay-
dınlık ve uygar günler vaat eden
bir kalkınma projesi de ne yazık
ki gerçekleşemeden yürürlük-
ten kaldınhnıştı. Ve sanınm o
tarihten sonra da Afgan toplumu,
içinde kavrulduklan acı ve ge-
leneksel koşullan hiç değiştire-
meden bugünlere ulaştı.
Afganistan'ın yaşadığı hüzün-
lü günleri kanıtlamaya yardım-
cı olacak başka bir gelişmeyi de
açıkladığım zaman sanınm bu
dost ülkenin neler kaybettiğini
anlamak güç olmayacaktır. Baş-
langıçta devletlerin doruklann-
da (zirvesinde) olaganüstü görüş-
meler ve yakınhklar devam eder-
ken Afganistan'ın tanınmış ai-
lelerine mensup on kadar genç
bayan da eğitimlerini Türkiye'de
tamamlamak üzere Istanbul'a
gönderilmiş ve onlara, küçük bir
sarayı oluşturan Erenköy Kız
Lisesi'nin üst katında güzel bir
oda verihnişti. Bu konuklanmı-
zın siyah saçlı, esmer tenli, cid-
di, sade ve soylu bir kişiliğe sa-
hip olduklarını anımsıyorum.
Onlarla, dil bihnezliğinden do-
layı görüşemiyorduk. Ancak ya-
kınhğımızı gülümseyerek ve se-
lamlaşarak ifade edebiliyorduk.
Ne yazık ki bu beraberlik ya-
kın bir tarihte sona erdi. Öğren-
cilerin, kısa bir süre içinde oku-
lu terk ederek memleketlerine
döndüklerini öğrendik. Cehalet,
dalâlet, siyaset hükmünü icra et-
miş, krallan Amanullah Han gi-
bi Afgan halkı da karşı hareke-
tin vurgununa yenik düşmüşler-
di. Şimdi artık, tarihten gelen
baskılar ve türlü acılarla, uygar-
lık çizgisine bir türlü ulaşama-
yan bu temiz, dürüst, dost ve
kardeş ülke halkımn, bütün kal-
bimizle, her güçlüğü aşma duy-
gusunu kaybetmeden zalün Ta-
leban'dan kurtulup aydınhk gün-
lere kavuşabilmesini diliyor, ya-
kın tarihteki örneklere bakarak
bu başanya mutlaka ulaşabile-
ceğini de aynca anımsatmak is-
tiyoruz.
KULTUM • SANAT (0212) 2*3 *9 7*
ıııtıı» ınııifnıı
GEMAIı RESlf REY
KONSER SAbONU OCAK 2002
KARTAL1. İŞ MAHKEMESİ'NDEN
İLAN
Esas No: 2000 234- Karar No: 200T499
Da\acı SSK Genel Müdürlügü tarafindan davalılar Şe-
nol Ya|ız \e lhlas Sıgorta A.Ş. alevhıne mahkememızde
açılmış bulunan rücuan alacak davasında, Mahkememi-
zin 2000 '234 Esas 2001 499 karar 16.10.2001 tarihli ka-
ramla davanın kabulü ile. 195 625.995.- TL. kurum ala-
cağından 137.875.995 - TL. iş görmezlık ödenegmin da-
valı sigorta yönünden 12.12.1999 tanhinden. diğer davalı
ıçın 26.11.1998 tanhinden 57.750.000.- TL. tedavı gide-
rinın davalı için 27.8.1999 tanhinden sıgorta şirketi için
12.12.1999 temerriit tarihınden ıtıbaren yasal faızleri. sı-
gorta şirketi yönünden polıçedekı lıtmt dahılmde olmak
üzere 91.862.000.- TL. masrafla birlikte müştereken ve
müteselsılen davalılardan alınıp davacıya venlmesıne,
19.562.000.- TL. vekâlet ücretının müştereken ve müte-
selsılen davalılardan alınıp davacı vekiline venlmesıne.
1.370.000.- TL. başvurma ve 10.564.000 TL. harcın
müştereken ve müteselsılen davalılardan alınmasına dair
yasa yolu açık olarak verilen karar davacı vekilinin >üzü-
ne karşı davalı vekilinin ve davalımn yokluğunda karar
venlmiş olup ışbu ilanın vavımından ıtıbaren 7 günlük
teblığ müddetı sonunda ışleyecek 8 günlük teblığ müdde-
tı sonuna kadar davalı Şenol Yagız"ın yasal yollara baş-
vurmasına. baş^'urmadığJ takdırde davalı yönünden kara-
nn kesınleşeceği hususu karar yenne geçmek üzere ila-
nen teblığ olunur. 6.12.2001. ' Basın:
7
9468
ANKARA 9. ASLİYE HUKUK HAKİMLİĞİ'NDEN
DosyaNo:2001 939
Kamulaştınlan taşınmazın bulunduğu yer Ankara. Venimahalle ilçesi, Susuz köyü.
Parsel No: 2869.
Vasfı Tarla.
Yüzölçümü: 76.375 m2
Malıkın adı \e soyadı: Rıfat Iskender. Şazıye Iskender. Nihat tskender. Şenfe tskender. Bedi-
ha Iskender, Muharrem Gündüz. Kamulaştırmay ı yapan idarenın adı ASKİ Genel Müdürlügü
Kamulaştırmanın ve belgelerın özetı Kamulaştınlan taşınmazın mülkıyetı için 7.000.000
TL.nı2'den. ırtıfak için 100.000 TL den kamulaştınlması. Kamulaştırmayı yapan davacı ıdare.
malıklenyle cınsı ve nıtelığı yukarda yazılı taşınmazın kamulaştırma bedehnın tespıtı ve tescılı
ıçın davacı ıdare tarafmdan mahkememizın 2001 939 esas sayısına dava açılmıştır. 2941 sayılı
Kamulaştırma Yasasfnın 10 maddesının 4 bendı uvannca ılan olunur 20.12 2001. Basın: 80289
ANKARA 28. ASLİYE HUKUK MAHKE-
MESt'NDEN
Esas No: 2001'304
Davacı Semih Kozan ile Muzaffer Hanım Kozan tarafin-
dan davalılar Yılmaz tnş Tur Paz tth. lhr. San. ve Tıc.
A.Ş. ile Ercan Yılmaz aleyhine mahkememızde. müvekkil-
lennin malıkı olduklan Ankara ilı. Y. Mahalle ılçesı. Çay-
>oiu 211 ada 4. 5 ,6 NoTu parseller ile 212 ada 5 No'lu par-
sel üzerine, kat karşılığı ınşaat yapmak üzere davalı şırket
ile anlaştıklarını. ancak davalı şirket ile dığer davalımn söz-
leşmede belınilen şartlara uvinamalan. ınşaatı hatalı ve ek-
sık yapmalanndan dolayı, ınşaatın eksık ve hatalı olduğu-
nun davacılann haklı nedenlerle sözleşmeyı feshettiklerının
tespıtı ile. davacılann sözleşmesmin feshınden doğan zarar-
larına ve sözleşmede öngörülen cezaı şartlar, tazmınatlar ve
kıra bedelleri ile eksık ve hatalı ımalatlann gıdenlmesı be-
dellerine mahsuben 1 000.000.000 TL "nın aîacağın doğdu-
ğu tanhten ıtıbaren faızi ile birlikte davalılardan tahsilıne
karar verilmesını talep ve dava etmışlerdır
Davalı Ercan Yılmaza dava dılekçesi ile duruşma günü
bıldınlen adresıne teblığ edılememış ve yapılan araştırma-
larda bu davalımn adresinın meçhul olduğu tespıt edilmiş
olup. davalı Ercan Yılmaz'a dava dılekçesi ile duruşma gü-
nünün 7201 sayılı T.Y 'nın 31 maddesı uyannca ılanen teb-
lığıne karar venldığınden. davalımn 12.2.2002 günü saat
10.30'da Ankara 28 Aslıye Hukuk Mahkemesı duruşma sa-
lonunda bızzat hazır bulunması veya kendısını bir vekille
temsıl ettirmesı, aksı takdırde HUMKnun 213. maddesı
uyannca davaya yokluklannda devam edılıp. karar verilece-
ği davalı Ercan S'ılmaz'a teblığ yenne kaım olmak üzere
ilanolunur. 24 12.2001. Basın 80288
PENCERE
Aşağılık Duygusu...
Aklımızı peynir ekmekle mi yedik, bira ve viskiy-
le mi içtik?..
Bir zorumuz olduğu kesin!..
Geçmiş ŞekerBayTamı'ndaTurizm Bakanı Mus-
tafa Taşar sözüm ona ne demişti:
- Mezdeke grubu Türkiye'nin imajını bozuyor,
peçelehni atsınlar!..
"Otelayısı" lakabıyla ün salan aslanTurizm Ba-
kanımız Mustafa Taşar böyle bir şey söylemedi-
ğini açıkladı; ama, sen gel de medyamıza laf an-
lat!.. O günden beri gazetelerde ve televizyonlar-
da Mezdeke taıtışması dallandı, budaklandı, ya-
yıldı, yıvıştı...
Mezdeke çıplak dans eden kızlardan oluşuyor,
göbek atıp kıvınyoriar, ilgi çeksin diye yüzlerine pe-
çe takıyoriar; eleştiriler üzerine kızlardan kimisi:
- Vatan için herşeyiyapanm, dedi. Türkiye'nin
imajı bozulmasın diye peçemi atanm...
Kimisi de:
- Olmaz, dedi, dünyayıkılsa peçemi çıkarmam,
yüzümü göstermem...
Medyada iş büyüdükçe büyüdü...
Medya ışini biliyor.
•
Peki, bu "Mezdeke" nereden geliyor?..
Mezdek'ten..
Mezdekîliğin kurucusu Mezdek, Isa'dan son-
ra 5'inci yüzyılda Iran'dayaşamış; öğretisi ilginç...
Diyorki:
- Insanlar arasındaki kıskançlık, çatışma, kav-
galann temelinde özel mülkiyet yatar; bu neden-
le her şey ortak olmalı...
Mezdekî kan akrtmaz..
Et yemez..
Din Iran'da yayılıyor; zamanın Şahı Kubat. iç-
lerinde Mezdek'in de bulunduğu Mezdekî ileri ge-
lenlerini sarayında yemeğe çağırıp tuzağa düşü-
rüyor, kılıçtan geçiriyor, kurtulanlar dağlara kaçı-
yorlar.
Mezdekîlik sapık bir din olarak algılanıyor...
Kadının yüzünde peçeyle çıplak göbek atıp kı-
vırması sapıklık mı?..
Eğlence dünyasında her sapıklık doğal karşıla-
nır; doğal olmayan, göbek atarken yüzünü örten
dansözün Türkiye'nin imajını yabancı turistlerin
gözünde bozup bozmayacağı konusunun günler-
ce, haftalarca medyada tartışılmasıdır.
•
Yüzünde peçeyle göbek atan çıplak Mezdeke
Türkiye için "kötü imaj" yaratıyor...
Peçeyi çıkaralım...
Yazeybek?..
Efenın burma bıyıklarıyla kuşağındaki saldırma
nasıl bir "imaj" oluşturur?..
Kılıç kalkan oyunu?..
Atalım kılıçla kalkanı, oyunculann eline gül ile ka-
ranfil verelim...
Avrupa'nın gözünde "kötü imaj"yaratmamak için
yapmayacağımız şey yok!..
Aşağılık duygusunun böylesini bilmem ki nasıl
yorumlamalı?..
•
Adamda "aşağılık duygusu" hastalık düzeyin-
deymiş, doktora başvurmuş...
Doktor muayene ettikten sonra, tanıyı koymuş:
- Sızde, demiş, aşağılık duygusu yok, siz dü-
pedüz aşağılıksınız.
E M R E K O N G A R
Küresel Terör
ve Türkiye
Küreselleşme,
Huntington, 11 Eylül
Prof. Emre Kongar bu
yapıtmda kureselleşmeyi,
kureselleşen terörü ve bu
ikisinin dünyayı ve Türkiye'yi
nasıl etkileyeceğini
irdeliyor.
R E M Z I K I T A B E V İ
T.C.
KÜLTÜR BAKANLIĞI
GÜZEL SANATLAR GENEL MÜDÜRLÜGÜ
İZMİR DEVLET SENFONİORKESTRASI
04 Ocak 2002 Cuma 20.30
05 Ocak 2002 Cumartesi 20.30
'Anomon Otel işbirliğiyle'
Şef: Naci ÖZGÜÇ
Solist: Idil BİRET
'Piyano-Devlet Sanatçısı'
Program:
M. Mussorgski Çıplak Dagda Bir Gece
N. K. Akses Orkestra Konçertosu
F. Liszt Ryano Konçertcsu No. 1
Bilet satış ve bilgi için:
İZDSO Gışe: 445 24 56, //en Kıtabevı Konak: 425 75 17
D&R ALSANCAK: 464 10 75. D&R Karşıyaka: 364 34 34
ACI KAYBIMIZ
Köy Enstitüsü âşığı ve dostu
Atatürkçü Düşünce Derneği Üyesi,
Emekli Kurmay Albay
BEDİR SEVİNÇ'i
kaybettik.
AİLESİ