Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
19 NİSAN 2001 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
H J J v U l ı UIVİJ. / ekonomi(5 cumhuriyetcom.t 13
ŞİRKETLERDEN
• V-BOOM, cep
telefonlu yaşanun
zorluklanna karşı sesi,
ses tellerinden alıp karşı
tarafa aktarma
özelliğine sahip serbest
konuşma cihazını
Avrupa'yla aynı anda
piyasaya sürdü. 25
dolara satılan araç,
kalabalık ve gürültülü
ortamlarda ses ulaştırma
sorununa da çözüm
getiriyor.
• NOVARTIS'm,
insüline bağunlı
oimayan diyabet tipinin
tedavisinde kullamlacak
yeni bir ilaç sınıfinın ilk
üyesi olan Staıüx,
Avrupa
Komisyonu'ndan onay
akfa. StariLv, kandaki
gükoz düzeyine duyarlı
ve hipogüsemiye yol
açma riski düşük.
• PENTI, Italya'dan
ithal ettiği "Lovable
Garden" serisi ile bahar
tazeliğini bayanlann
bedenine taşımayı
hedeflıyor. Koleksiyon,
bey-a&zemın üzenne
san çiçekli, yeşil zemin
üzerine mavi çiçekli,
açık mavi üzerine
sıklemen çiçekli
desenlerden oluşuyor.
• MEXX,pozHif,
çtğdaş ve özgür
düşünceyi temsil eden
flkbahar koleksiyonu
ürünJerryle. kadînJann
fmıinel yanlannı açığa
ç&annayı hedefliyor.
Güneş gözlükleri ve
kemerler gibi
aksesuvariar ile de Mexx
ürürderi, kadına kendi
nodasuu yaratma firsaü
smuyor.
• VISA, kredi
kırtlanndaki
sjhtekârlığı önlemek
içın yeni bir teknoloji
gliştirdi. Manyetik
bantlı kartlann yerini
jeni teknoloji ile
ûetilmiş chip kartlann
aacağı ve tüm kartlann
2)04 yılına kadar
Ağiştirileceği belirtildi.
|PREMAMAN,bu
tfld ilkbahar-yaz
Ueksiyonu üe anne
daylarma doğal, rahat,
onlı çizgüeri üe estetik
lr bakış açısı sunuyor.
me adaylan dizahı
eskler, kısa pantolonlar
ihemmodayıtakip
decekler hem de yaa
nhat geçirecekkr.
Türkiye'deki fabrikalannı kapatan şirketler, üretimlerini diğer ülkelere kaydınyor
YerKiireticikaçıyorFATMAKOŞAR
Dış ticaret açıgı ile cari dö-
viz açığı giderek büyüyen
Türkiye, sürdürdüğü istikrar-
sız ekonomi politikalan nede-
niyle ûretimini de elden kaçır-
ma tehlikesiyle karşı karşıya.
Türkiye'nin lokomotif sek-
törü tekstilde faaliyet göste-
ren, aralannda Zorlu Gru-
bu'nun da bulunduğu ortala-
ma 17 firma, daha önceki yıl-
larda yatınmlannı Bulgaris-
tan'a kaydınrken şubat ayın-
da Türk-Bulgar Iş Konseyi ta-
rafından düzenlenen ve Bul-
garistan'a yatınm olanaklan-
nın araştınldığı toplantıya
toplam 31 şirket katılarak iş
bağlantılan kunnaya çalıştı.
Bu firmalar arasında Mithat
1
• Hem ekonomik kriz hem de yüksek maliyetler, tekstil
ve inşaat sektörü başta olmak üzere yerli firrnalann
yatınmlannı Bulgaristan başta olmak üzere işgücünün
ucuz olduğu komşu ülkelere kaydırmasına yol açıyor.
Giyün, Sufi Tekstil, Tureks,
Janine Giyün, RiteksAkrilik,
Zorlu Dış Ticaret-Korteks,
Aksu Iplik, Kölük Iplik, Dok-
San Dokuma, SDY Tekstil,
Erteks Tekstil, Teksis Tekstil,
Intermod şirketleri yer aldı.
Türkmenjstan'a gittiİer
Sektörün önde gelen üreti-
cilerinden bazılan, Çahk
Grubu gibi Türkmenistan
başta olmak üzere değişik ül-
kelerde yatınm yapıyorlar.
Tekstilde orta ölçekli ola-
rak tanımlanabilecek firma-
lann yanı sıra büyükler de
arayış içindeler. Ortalama
1100 kişinin çalışhğı ve yakın
bir zamanda çalışanlarının
büyük kısmını ücretsiz izne
çıkaran UKİ de yurtdışında
fizibilite çalışmalannı sürdü-
rüyor. UKÎ Yönetim Kurulu
Başkanı Turan Sangülle, her
firma gibi Doğu Bloku ülke-
leriru araştırdıklannı belirte-
rek "Herkes çok zorda kakb-
ğj içtn kaçıyor. Yakın ülkeler-
de elektriğin birim fiyaü 4
sent, bizde ise 9 cent Hatta 13
sentevarabüıyor''dedi. Sade-
ce "mali kesime baküdığuıı"
dile getiren Turan Sangülle,
IMF'yle yapılan stand-by
doğrultusunda ekonomik is-
tikrar programının yasama
geçirildiği 9 Aralık 1999'da
üretün ve ihracatın unutuldu-
ğunu ifade ederek Türkiye 'de
sosyal sigorta vergilerinin ve
işçilik maliyetlerinin yüksek
olmasından yakındı.
"Bu sıcağa kar mıdayanır"
diyen Turan Sangülle, Türki-
ye'de üretıme dönük önlemler
alınmadığına, hatta bu alana
hiç kafa yorulmadığına işaret
etti. Üretimlerini sürdürdük-
lerini, şu anda somut bir ka-
rar almadıklannı dile getiren
Sangülle, koşullann düzel-
memesi halinde ise fizibilite
çahşmalanndan elde edilecek
verilere göre çok sayıda fir-
manın yaptığı gibi 'taşınabi-
kceklerini' kaydetti.
İnşaat tıkandı
Kamu yatınmlannın dur-
ması ve ödemelerin aksama-
sı inşaat sektöründeki işleri
bıçak gibi keserken kaynak
bulabilen firmalar yurtdışına
yöneliyor. TÎMSE Başkanı
SamiSan, "tnsanlarkannla-
nnı doyurabUecekkri yere gi-
dfyorlar" derken Türk Müte-
ahhitler Birliği Başkanı Ka-
dir Sever, Orta Asya ülkele-
rinde, Nijerya'da, Ürdün'de
ve dahapek çok ülkede iş ola-
nağı araşürdıklannı söyledi.
Borç faizleri, 115 Keban Barajı etti
H
Faiz ödemelerine aktarılan
parayla bugünkü koşullarda
115 Keban Barajı
yapılabileceğine, 470 milyon
öğrenciye burs verilebileceğine,
Izmir KörfezVnin 212 kez
temizlenebileceğine ve 85 milyon
insana bir yıl boyunca asgari
ücret ödenebileceğine
dikkat çekildL
YUSUFÖZKAN
IZMtR-Türkiye'nin 1980 sonrasmda
iç ve dış borç faizlerine ödediği
rakamların "ekonomide ulusal
bağunsızfağın yitirilmesine" yol açacak
boyuta ulaştığı vurgulandı. Faiz
ödemelerine aktanlan parayla
bugünkü koşullarda 115 Keban Barajı
yapılabileceğine, 470 milyon
öğrenciye burs verilebileceğine, Izmir
Körfezi'nin 212 kez
temizlenebileceğine ve 85 milyon
insana bir yıl boyunca asgari ücret
ödenebileceğine dikkat çekildi.
19 yılda bûtçe açığı 9.4 kat artfa
Izmir Ticaret Borsası (İZTB) Iktisat
Müşavın Yard. Doç. Dr. Yaşar
Uysal'ın 1980'den bu yana olan borç
faiz ödemeleriyle ilgili yaptığı
araştırmaya göre. Türkiye
ekonomısinde 1980-1999 döneminde
dolar bazında GSMH'de 2.6 kat,
konsolide bütçe gelirlennde 3.6 kat,
gıderlerinde 4.5 kat, bütçe açığında ise
9.4 kat artış yaşadı. Bu durum,
arastırmada "Gehr arttşının
GSMH'den fazla obnası vergi
toplamada beliıii bir başanyı ortaya
koyarken harcamalardaki aröşm
büyüklüğü de savurganhğa işaret
etmektedjr" şeklinde yorumlandı.
Araştırmada borçlanma politikalannın
altematif maliyetleriyle ilgili çarpıcı
örnekler de şu şekilde sıralandı:
"1980 yıhnda ödenen iç ve dış borç
faizi ile 56 uçak (F-16) ya da 937.6 bin
bügisayar saün alınabilir; 113 hastane,
4537 okul ve 0.8 Keban Barajı
yapılabilirken bu rakamlar 2000
yıhnda 1192 uçak, 19.8 milyon
bilgisayar, 2384 hastane, 96 bin okul,
16 Keban Barajı'na yûksebniştir. Bu
veriler hem borç faizlerindeki reel
arûşı, hem de bunlann reel aiternatif
mafiyetini açıkça ortaya koymaktadır.
Dönem bütününde ödenen faizieıie
neleryapılabileceğine baküğnnızda,
durumun vahameti çok daha behYgin
olarak anlaşıbnaktadır. Nitekim 1980-
2000 döneminde yapıian toplam faiz
ödemeleriyle; 8475 uçak, 141 milyon
bügisayar saün alınabUir, 16 bin 950
hastane, 683 bin okul 115 Keban
Barajı yapbnlabüirdi. Aynca bu faizler
ile 470 milyon öğrenciye burs
verilebilir, Izmir Körfezi 212 kez
temizlenebttir, 85 milyon insana bir yıl
boyunca asgari ücret ödenebitirdi."
'Savurganlık Ekonomisi' çalışmasının miman, araştırmasını 15 günde bitirdiğini söyledi
Bvmahım kayıtsızhk derinleştirdi
NtTELtKLt İŞSİZLER ÇOĞALD1
Avrupa'da teknoloji
sektörü sarsılıyor
BRÜKSEL (AA) - Bab
Avrupa ülkelerinde faali-
yet gösteren ve teknoloji
üreten çokuluslu şirketle-
rin yaşadıklan krizin, ''ye-
ni bir sosyal kültürden"
kaynaklandığı, AB'de is-
tihdam verilerinin son 3
ayda hiçbir gelişme gös-
termediği açıklandı.
AB ekonomistleri, küre-
sel rekabetin neden olduğu
zorluklann ve büyüme hı-
zının durmasmın, AB ül-
kelerinde, teknoloji sektö-
riinde "birfirbnayaratbğı-
nı", geçen sonbaharda
başlayan bu firtınanın on
binlerce kişiyi işsizliğe sü-
rüklediğini belirttiler.
Internet kanallan teçhi-
zatı üreten Cisco şirketinin
8 bin 500 kişiyi işten çıka-
racağını açıklamasından
sonra, Kodak şirketinin 3
bin 500, Texas Instruments
şirketinin 2 bin kişilik per-
sonel kısıtlamasına gide-
cekleri duyuruldu.
Hollandah Philips'in ise
2001'in ilk 3 ayında kâr
oramnın yüzde 90 gerile-
mesi ve borsa hisselerinin
yüzde 10 değer kaybetme-
si üzerine, 220 bin kişilik
personelinin 7 bin kadan-
nın işine son vereceği ifa-
de ediliyor.
Isveçli Ericsson'ın da
personelde yüzde 30 kısıt-
lamaya giderek 30 bin ki-
şinin işine son vereceği
sendikacılar tarafindan
söyleniyor.
Belçika'nın BBL banka-
sı ekonomistlerinden Peter
Vandan Houte, basına
yaptığı değerlendirmede,
ABD'den sonra Avrupa'da
da teknoloji sektörünün
hız kaybetmesinin doğal
olduğunu belirterek istih-
dam pazarının istikrar kay-
bedecegini, yaşanan kriz-
ler çerçevesinde işten çı-
karma ve işe alma hareket-
lerinin, piyasa ihtiyaçlan-
na göre artacağını belirti-
yor. Uzmanlar, özellikle
bügisayar ve telekomüni-
kasyon tüketiminde, geçen
yıl sonundan itibaren bü-
yük birdurgunluk başladı-
ğını ifade ediyorlar.
Ceneral Motors üretimi durdururken Fordun açılış yaptığına dikkat çekildi
Yabancı basınFordfabrikasına ilgili
Ekonomi Servisi- Financial Times
gazetesi, Ford şirketinin Türkiye'de
650 milyon dolarlık yeni fabrikasının
açılışının, General Motors'un Tür-
kiye'deki üretimine son vereceği haf-
taya rastlamasmm ilginç bir çelişki
oluşturduğuna dikkat çekti.
Gazetenin Companies & Markets
ekinin manşetinde yer alan haberde,
Ford'un Izmit'te açacağı fabrikanın
küresel üretimin merkezi olacağı be-
lirtilirken General Motors'un Tür-
kiye'deki montaj tesislerini bu ay
içinde kapatmayı planladığı arum-
satıldı. General Motors'un. Avrupa
çapında geçen yıhn son 4 ayında 463
milyon dolarlık kaybına karşın Tür-
kiye'de 90-100 milyon dolarlık kâr
açıkladığı, ancak Opel'in satışlann-
daki hızlı düşüş nedeniyle Izmit'te-
ki fabrikasmı kapatma karan aldığı
ifade edildi.
'Türk hfikumeti memnun*
Dünyanın ikinci büyük otomobil
üreticisi olan şirketin kuracağı fab-
rikarun 4 bin kişiye iş olanağı sağla-
yacağı belirtilen haberde, yan sana-
yi için de dolaylı olarak 16 bin kişi-
nin ıstihdamına olanak sağlayacağı,
bu nedenle Türk ekonomisinin sıkın-
tıda olduğu şu dönemde hükümet ta-
rafindan memnuniyetle karşılanaca-
ğı belirtildi.
Ford Motor Company Genel Mü-
dürü Jac Nasser'in yann yapacağı
açılış törenine Başbakan Bülent Ece-
vh'in de katılmasının beklendıği kay-
dedilen haberde, fabrikanın açılışı-
nın, 1999'da yaşanan ve 18 milyon
dolarlık ek bir maliyet getiren dep-
rem nedeniyle geciktiği ifade edildi.
Ekonomi Servisi -
Devletin son on yıl-
da 195 milyar 200
milyon dolan ho-
vardaca çöpe attiğı-
nı ortaya koyan "Sa-
vurganhkEkonomisi
n
araştırmasının
miman Faruk Tfirkoğlu, savurganh-
ğı devlet kadrolannın demokratik ve
şeffaf çalışmamasrna bağladı.
15 günlük bir çalışmayla ortaya
koyduğu araştırma için en çok Sayış-
tay'ın 2000 yılı raporu, DPT'nin ar-
şivi, yıllık ekonomik raporlar ve
OECD'nin Türkiyeraporlanndanya-
rarlandığını anlatan Türkoğlu, çalış-
mayı Maraş Ticaret Odası Başkanı
Mehmet Balduk'un isteği üzerine
yaptığını hatırlattı.
Gelişmekte olan ülkelerin son 10
yılda yalnızbir kez kriz ya dadurgun-
luk yaşamasına karşın, Türkiye'nin
iki kriz, iki de durgunluk yılı yaşama-
sı sonucunda bu noktaya gelindiğine
dikkat Türkoğlu, kayıtsızlığın krizi
derinleştirdiğini vurguladı.
"OECD'nm 1994 yıh Türkiye rapo-
runda, tanm kesimine verildiği belir-
tilen her üç dolarhk destekleme har-
camasırun ancak bir dolanmn çiftçi-
nin eKne gectiği yazıyor'' diyen Tür-
koğlu, tanmda uygulanan destekle-
me politikalannın da eşitsizliğe yol
açtığını dile getirdi.
30 yılda 10 program
Türkiye'de son 30 yılda 10 istikrar
programından çark edildiğine de dik-
kat çeken Türkoğlu, kamuoyunun
doğal olarak yeni programa da kuş-
kuyla yaklaştığım ifade etti.
Raporda, savurganlık ekonomisin-
de en büyük payı, iç borçlanmadan
kaynaklanan faiz gelirine ödenen 95
milyar dolann oluşturduğuna dikkat
çekiliyor.
Fazladan ödenen iç borç faizine 8.6
milyar dolar ödenirken politik ve ül-
ke riski nedeniyle fazladan ödenen
dış borç faizine 6.5 milyar gitti. Ge-
ciken kamu yatınmlannın bakımına
6.8 milyar dolar harcanırken KİT'le-
rin borçlanma gereksinimlerine de
32.2 milyar dolar harcandı.
ÎŞÇtNİV EVRENİNDEN
ŞÜKBAN SONER
Paylaşım savaşlan, asıl pasta küçüldüğünde bü-
yür. Değirmenin suyunun sorulmadığı dönemlerde
ranttan bire on kazananlan, vurgunlan, vergi kaçak-
lannı duyanlar genellikle hafif bir gülümseme ile kar-
şjlar, kendilerine düşebilecek küçük payiarla avunur-
lardı. Ortalıkta paylaşılacak bir şeyler kalmadığında
işler sarpa sanyor. Hele de verilmiş olanı geriye al-
mak söz konusu olduğunda kavga boyutlanıyor.
Boyutlannın ne kadar büyük olduğu henüz algı-
lanmamış kriz sonrası acımasız paylaşım, daha doğ-
rusu kazanılmış, kullanılan haklardan kesme savaş-
lan, Türkiye'de solun kelimenin tam anlamı ile tüm-
den örgütsüz kaldığı, sözünün kulak arkası edildiği
bir süreçte yapılıyor.
CHP için ekonomik paketin ne ölçüde sosyal, in-
sandan yana uygulanacağı ikinci planda. CHP yö-
netiminin kafasındaki öncelikli sorun, partiden ko-
panlann yeni bir parti kurma girişimleri ile vuajlma-
mak. Parlamento dışındaki diğer sol partilerin zaten
güçleri ne? Üstelik onlann da hem birbirieri ile hem
de içlerindeki kavgalarla boğuşmaktan, kamuoyu
oluşturacak, krizde kitlelerden yana ağıriık koyacak
halleri yok.
Geriye bir Emek Platformu kalıyor. Orda da uzun
bir sürecin ürünü, içten içe erime yaşanmakta. En
büyük gücü oluşturması gereken işçi sendikalan ve
konfederasyonlann sorunlarmın görünen boyutu
durmadan işçi atılması, özelleştirmeler, zorunlu
emeklilikJer, sendikasızlaştrma ile büyük üye kayıp-
lan... Asıl kriz ortamı ile işyerlerindeki sindirme, ka-
zanılmış haklan yok sayma, sadece ikramiye, fazla
mesainin ortadan kalkması değil, çıkanlmama kar-
şılığı ücretleri düşünme ile gelen işin bir yılgınlık bo-
yutu var ki.. Toplumu salgın, bulaşıcı hastalık gibi
sarmış bulunuyor.
Sonrası çaresizliğin öfkesi, yönlenememiş, bilinç-
lenememiş patlamalar, esnaf eylemlerinde çarpıcı
biçimde yaşadıklanmız oluyor. Solsuz paylaşım sa-
vaşlannda, sağ siyasal örgütlenmeler birbirlerine
karşı gardlannı alıyorlar. Krizden çıkışta, kimlerden,
kazanılmış, kullanılan haklardan yeni paylaralınaca-
ğı buna göre belırleniyor.
Türkiye öncelikle borç veren dış güçlere; koşulla-
n, kurallan belirleyen ABD-Dünya Bankası-IMF'ye
tam teslim. Ama parlamento içindeki, hele de ikti-
dardaki sağ siyasi partilerin, kitleter diye bir sorun-
lan da var elbet. Iktidarda olmayanlann, iktidarda
iken yaptıklan ve yapacaklannı eleştırebilmek elbet-
te kolaylaşıyor. FP ve DYP'nin öfke içindeki kitlele-
rin, hele de sokağa dökülenlerin gönlünü alacak çı-
kışlar yapması, esnafın, köylünün oylarının DYP,
FP'ye kayma riski, koalisyon ortaklannı, en çok da
MHP'yi sıkıştınyor.
Başta MHP, hükümet dış kaynaklı reçeteler, eko-
nomik krizden kurtuluş paketinde yalpalamaya baş-
lıyorlar. Esnafa, çiftçiye ödün adı altında kamuya
yük bindiğinde, açık büyüdüğünde borsa, sermaye
cepheleri bas bas bağınyorlar. Derviş'in ekonomik
krizden çıkış paketinin delindiğinden yakınıyorlar.
Zaten umut bağlanan dış kaynaklar da paketlerini
deldirmemekte kararlı. "Uygulamayı görmedenpa-
rayok" diyerek uygulattıklan reçetelerin bedelinden
en ucuza sıyımianın yolunu, gerekçelerini yaratıyor-
lar. Dayatmaya gelince şahin kesilenler, para verme-
ye gelince çamura yatıyoriar.
Bankalann geometrik dizeleıie katlandığı anlaşı-
lan finans açıklan için istediklen, Turk Lırası hesap-
lannın dövize çevrilmesi türiinden operasyonlann,
kamuya ürkütücü boyutlarda ek yük getireceği he-
saplanıyor.
BankaJann bastırdığı çözüme, sanayi yatınmcıla-
n karşı çıkıyor. Onlar dunnuş yatınmlan harekete ge-
çirecek kaynak isterken kolayca sokağa atıverdik-
leri işçileri gerekçe yaparak vergi indirimleri, muafi-
yetler, özel kaynaklar bekliyoriar. Bu arada ekono-
mik maliyetle uzaktan yakından ilişkisi olmayan, iş
güvencesi getinmek hak getire, sadece ve sadece,
"kör kör parmağım gözüne" sendikaya girmiş işçi-
nin işten atılmasını önlemeye çalışan yasa çıkarsa,
"Kazan kaldınnz" diye de tehditte bulunuyorlar.
Bu iş ne kadar kolay ve ucuzsa.. işveren örgütle-
ri, bir tek sendikal güvence yasası için bile, gemile-
ri yakacaklan, hükümet ve ekonomik paketi destek-
lemekten vazgeçecekleri tehdidini savurabiliyoriar-
sa.. hükümetin dizginleri tümden ellerinde demek-
tir.
Bu arada yurtdışındaki işçilerimizin mark gönder-
meleri için, şimdi bankalar için ödediğimizden gü-
vence isteniyor. Turizmciler, umut bağlanan turizm
gelirieri için bir dizi koşul sıralıyoriar. Bir yandan ga-
liba en haklı vergide semere bağlanmış başta çalı-
şanlar, vergisini ödeyenlere yeni vergi yükünün gel-
memesi savunulurken diğer yandan en haksız ne-
rede ise hiç vergi alınmayan rant gelirieri, servetler,
kayrt dışının üzerine gidilmesi gündeme gelemiyor.
Sermaye cephesi, medya avuçlannın içinde, ka-
muoyunu da yönlendirerek haklan gasp edilecekle-
rin emekçiler olması, kendilerinin sıyırtmalan için,
örgütleri, profesörleri ile seferber olmuşlar. Dertleri
emekçinin soyulması ile çözülemeyecek bir büyük
kriz karşısında, aralanndaki paylaşım kavgasında,
kendilerini sıyırtmak, başkalanna yüklemek üzerine
hükümeti çekiştirmekteler. Hükümet bir o yana bir
bu yana yalpalamakta...
sukransoner@yahoo.com
Lufthansa uçuş
sayısını arttırdı
Ekonomi Servisi -
Alman Lufthansa Ha-
vayollan'nrn Türkiye
Genel Müdürü Ofer
Kisch, Türkiye'nin çe-
şitli kentlerine gerçek-
leştirilen uçuşlardaki
doluluk oranından son
derece memnun ol-
duklannı söyle-
di. Kisch,
Avusturya
Havayollan'nın
Türkiye Genel Müdü-
rü Ernst Leitner ile
birlikte düzenlediği
basın toplantısında,
2001 yaz tarifesiyle
Ankara-Münih hattın-
dagünde 2 direkt sefer
başlatıldığını açıkladı.
Yaz tarifesinde, An-
kara, lstanbul ve Iz-
mir'den Münih'e haf-
tada her gün 2'şer se-^
fer düzenlendiğini bil-
diren Kisch, Türki-
ye'den sadece Münih
kentine haftada 35 se-
fer düzenleyen Luft-
hansa'nın,bu
hatta en çok
bağlantı su-
nan havayolu şir-
keti konumunda oldu-
ğunu kaydetti.
Şirketin 2001 yılı
ocak-şubat aylannda
taşıdığı yolcu sayısın-
da"yüzde 7.8 oranında
artış kaydedildiği
ifade edildi.