23 Aralık 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
-h SAYFA CUMHURİYET 28 EKİM 2001 PAZAR * 8 HABERLERİN DEVAMI G U N C E L CÜNEYT ARCAYÜREK U Baştarafı 1. Sayfada pışmasıyla dolar fıriadı, borsa inişe geçti. Dün "formüf" işledi. Avrupa Birliği maliye ba- kanlanndan 13 rnilyar dolarlık ek yardım alına- bifeceğine deginen bir iki satır haber gelir gel- mez.. Dolar 1 milyon 600'ün altına indi, borsa ise yüzde 6 yukarı çıktı. "Formûr işte, karşımızda: Bakanlar birbirini yesin, Türkiye hızla geriye yürümeyi sürdürsün, şu olsun bu olsun, ama tek bir olumsuz haber ne yazılsın ne de yayılsın. 0 zaman bakın görün; borsa sürekli yukarı, dolar sürekli aşağı! Neşe içinde yaşamayı alışkanlık haline geti- ren kırılgan doğalı para piyasalanmız; olumsuz, karamsar haberlerden haz etmiyor. Dolarda ve borsadaki iniş çıkışların günlük kronolojisine bakınız lütfen, gerçek bu. Zaten Türkiye'de olumsuz gidiş olup olmadı- ğını anlamak için günübirlik gazeteleri okuma- ya da gerek yok. Borsa, dolar siyasal hava ba- rometresi gibi. TV'lerden birini açınız; ekranın bir köşesinde genelde borsa kırmızı okla aşağıyı gösteriyorsa, aman Allah mutlaka ya bakanlar kavga etmiştir ya da Kemal Derviş'in patronu IMF'den veya AB topluluğundan ek yardım konusunda tatsız bir haber gelmiştir. ömeğin toplam 13 milyar ek yardım gelece- ği haberierinden sonra borsa ve dolarda bay- ram! Ama IMF'nin, yardımlann gerçekleşmesi için öne sürdüğü kimi koşulların başında gelen 150 bin (daha önceleri 250 bin diye duyuruldu) dev- let personelinin "tasfıye" edileceğine, bir o ka- darının da emekliye aynlacağına ilişkin haberler yaygın; nedense kimsenin kılı oynamıyor. Kemal (IMF) Derviş, devletin küçülmesini bu- yurdu ya; meger altında işsizler kervanına yeni binler katacak operasyon müjdesi yatıyormuş! CHP ekonorni bülteninin son sayısı Kemal Derviş'ten kimi inciler sıralamış: (Derviş; "Biz 2002'de enflasyon hedefi yüzde 40 olsun diyonjz, IMF ise yüzde 20'ye indirilme- si için ısraıiı; bir türtü anlaşamıyoruz." Bürten; "Oysa hükümet daha evvel 2002 yılı için tek ha- neli, yani yüzde 10'un altında enflasyon hedefi öngörmüştü.") Maşa politıkası Türkiye'yi ekonomik çöküntüden kurtarmak; "yeniden yenileşen dünya" koşullannda Avru- pa'nın gündeminde. Tabii milyar dotariarı içeren rakamlaria birlik- te kimi başka koşullar da! ömeğin NATO'yu her açıdan dilediği gibi kul- lanacak olan Avrupa Güvenlik ve Savunma Po- litikası (AGSP) ile kurulması öngörülen Avrupa ordusuna Türkiye'nin karşı çıkış/na tepkiler... ABD, 11 Eylül'den önce Türkiye'ye "dayat- mayı" yumuşatmasını önerirken şimdi AB ile mutlaka "uzlaşmamızı" istiyor. Başka yandan Kıbrıs sorununun çözümü için Batı baskısı giderek yoğunlaşıyor. Rauf Denk- taş'ın çağrısına karşın KKTC'ye gelmeyeceğini bildiren AB Komisyonu Başkanı Romano Pro- di, "Ada'da iki toplum arasında anlaşma olsun ya da olmasın; Kıbrıs Rum kesiminin AB'ye gi- recek ilk aday ülkeler arasında olacağını ve sü- recin başladığını" söylüyor. ABD, Afganistan'a egemen olacak bir hükü- met kurulmasında Türkiye'yi sürekli ön plana çıkarırken, Ankara'yı amaçlannda bir maşa gi- bi kullanmak istedigi izlenimini veren değerlen- dirmeler giderek çoğalıyor. örneğin The Guardian'ın uzun bir yazısında bu kanıyı doğrulayan şu satırlar: "ABD, Taliban 'ın yerine Batıyanlısı istikrariı bir hükümet kunılmasını sağlayıp Orta Asya ekono- mileriyle Pakistan arasında köprü oluşturabilir- se, yanlız terorizmi değil, Rusya ve Çin 'in ihtiras- larını da ezer. Afganistan (petrol ve doğalgaz zengini) Asya 'da Batı egemenliğinin anahtan ko- numunda." Darbeyle demokrasiden uzaklaştığını öne sü- rerek ikili sıcak ilişkileri soğuttuğumuz General Müşerref'ten son günlerde esirgemediğimiz muhabbet; sakın ABD'nin Orta Asya politikala- rının sonucu olmasın? Kaş haberleri (1) • Baştarafı Arka Sayfada Üç gün içerisinde yaklaşık sekiz okul zi- yareti yapıyoruz. Buna en çok memnun olan ço- cuklar. Hem dersler kaynıyor, hem de Nas- reddin Hoca'nın sakalı- nıa takma olduğunu biz- zat çekerek anlıyorlar. Bütün bu koşuştunna içinde ben de bir firsat bulup adını Jules Ver- ne' in DenizAltında Yir- mi Bin Fersah kitabın- daki insanın hayal ettiği ilk denizaltıdan alan Nautilus dahş teknesiy- le Kaş kıyılanna keşfe çıkıyorum. Bu arada bir müjde, dünyada dalış bölgesi olarak ilk elliye giren Kaş'ta dalış tekne- si sayısı bir düzineyi geçmiş. îki yıl içinde bu rakamın üçe katlanması bekleniyor. Bu da kentin yeniden düzenlenmesi demek, yani belediyeye çok iş düşüyor. Suyun altında neler mi var? Tam mavilikle- re dalmış giderken, ko- caman bir orfozla göz göze geliyorum. Çok büyük, bir an korkuyo- rum ama orfoz zararsız- dır, yanıbaşımdan çekip gidiyor ve ben yeşil-ma- vi denizde sadece bölge yatılı ilköğretim okulla- rırun bahçelehndeki sonsuz cümbüşü, Nas- reddin Hoca'nın sakalı- m çekiştirip sevinç çığ- hğı atan çocuklan görü- yorum. seyreyIe2002 (5 yahoo.com Trabzon muhabirimiz Abmet Şefik'in babası MEHMET MOLLAMEHMETOĞLU yaşama veda etti. Ailesi ve yakınlanna başsağlığı diliyoruz. CUMHURÎYET ÇALIŞANLARI Bir yaünm içîn 172 iıııza • Baştarafı 1. Sayfada rişimciliği "işkence" haline getirdiğini belirtti. TİSK tara- fından hazırlanan "Krizden çı- kış için zorunlu istikamet: Vergi ve Bürokrasi Reformla- rı" başlıklı raporda, Türki- ye'deki vergi ve bürokrasi sis- temi "çağdışı" olarak değer- lendirildi. Türk bürokrasisinde, yatınmcının "potansiyel suç- lu" olarak görûldüğüne dikkat çekilen raporda şu saptamalar yer aldı: • Devlet bûrokrasisinin, en- gelleyici etkisi açısından Türki- ye 50 ülke arasında 13. sırada bulunuyor. Bürokrasinin, yatı- nmlan engeüemesi açısından, Güney Afrika, Meksika, Ma- lezya, Portekiz gibi ülkeler Türkiye'nin gerisüıde bulunu- yor. • Işletme faaliyetine aynlan zamanın yüzde 20'si Türki- ye'de bürokratik işlemlere ayn- lıyor. Bu rakam, Orta ve Doğu Avrupa ülkelerinde yüzde 8, Latin Amerika ülkelerinde ise yüzde 4 orarunda bulunuyor. • Girişimcinin, bir yatınmı sonuçlandırabihnek için bü- rokraside 172 imzayı attırması gerekiyor. • Bir şirketin kuruluşu için gerekli olan formalite sayısı açısından Türkiye Avrupa ül- keleri arasında 1. sırada bulu- nuyor. Şirket kurabilmek için Türkiye'de 19 bürokratik işle- min tamamlanması gerekirken bu rakam, Almanya 'da 6'ya, In- giltere'de ise 1 'e düşüyor. • KDV geri ödemelerindeki süre, diğer ülkelerde ortalama 1 ay olurken Türkiye 'de 8 ayı bul- maktadır. • Türkiye'de, yatınmcı 720 gününü idari işlemlere ayırmak zorunda bırakılıyor. Bu işlem- ler, Singapur, Malezya, Meksi- ka, Polonya gibi ülkelerde ise en fazla 180 günde tamamlanı- yor. • Bir ticari markanın tescili için Türkiye'de 14 ay, Batı Av- rupa'da ise 6 ay gerekmektedir. Raporda, ABD, Yeni Zelan- da, Avustralya gibi ülkelerin 2002 yılında tüm kamu hizmet- lerini ve bürokratik işlemleri internet ve on-line yoluyla ve- receklerine de dikkat çekildi. Bu çalışmalarda, Türkiye'nin Afrika ülkeleri düzeyinde ol- duğuna işaret edilen raporda, bürokrasi reformuna acilen gi- rişiknesi gerektiği belirtildi. Türkiye'de bürokrasinin eko- nomiyi destekler hale gelmesi için diğer ülkelerden çok daha fazla çalışılması gerektiği kay- dedilen raporda, rasyonel ça- lışma ortamının sağlanması, bürokrasinin girişimciye bakı- şının değiştirihnesi, şirketlerin tüm işlemlerini tek bir büro ve tek bir işyeri numarası aracılı- ğıylayapabilmeleri istendi. Zo- runlu işlemlerin basitleştiril- mesi gerektiğine de dikkat çe- kilen raporda, ekonomik nite- likteki tüm işlemlerin 2004 yı- lına kadar elektronik ortama ta- şınmasj istemi de yer aldı. Raporda, yatınmcılar için di- ğer temel sorunun vergi oranla- n olduğuna da dikkat çekilerek asgari ücretin vergi kapsamı dı- şında bırakılması, gelir-kurum- lar vergilerinin ve SSK pirimle- rinin azaltılması istendi. Fatura yine çalışana ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Hükümet, Uluslararası Para Fo- nu'nun(TMF), 1 aydırver- mediği 3 milyar dolarhk kaynak dÜimiyle 13 mil- yar dolarlık ek kaynağı sağlayabümek için, halkı yoksullaşüracak ve işsiz bırakacak politikalan uy- gulamayı kabul ediyor. Devlet Bakanı Kemal Derviş'in VVashington'da- ki görüşmeleri çerçeve- sinde hazırladığı devletin küçültülmesi, Köy Hiz- metleri, Karayollan gibi kurumlann bazı birimle- rinin kapatılması, kamu çalışanlannın re'sen emekli edilmesi, KlT'ler- deki bazı personelin işten çıkanlması, mesai ve ikra- miye ödemelerinin kaldı- nlması gibi önlemler pa- ketinin liderler zinesinde görüşülmesi bekleniyor. IMF, en geç ekim ayı başında Türkiye'ye gön- derümesi gereken 3 mil- yar dolarlık kaynak dili- mini göndermeyerek bu önlemlerin kabul edilme- sini dayatıyor. Bu çerçevede 70 bin memur ve KlT'lerde çalı- şan işçilerin emekli edil- mesinin, KİT'lerdeki 40 bin işçinin kıdem tazmı- natlan ödenerek işten aül- malannın ve 40 bin me- murun da 2-5 yıl süreyle yan maaşla izne çıkanl- masının istendığı belırtı- liyor. Köy-Kent Proje- si'nin tanıtırru için Ordu Mesudiye'ye hareket et- meden önce Esenboğa Havaalanı'nda gazetecile- rin sorulannı yamtlayan Başbakan Bülent Ecevit, "IMF'nin ek kaynak için bazı ağır şartlar öne sürdüğü söyleniyor, bu konuda ne diyeceksiniz" sorusu üzerine, "Hayır, bana öyle bir haber gel- medi, gazetelerde oku- dum" dedi. Bu konunun liderler zirvesinde ne za- man ele alınacağı sorusu üzerine ise Ecevit, kendi- sinin tnazur görülmesini istedi. Ecevit, köykentle- rin son derece önemli ol- duğunu belirterek siyase- te girmek istemedığini söyledi. Dış kaynak arayışı çer- çevesinde îtalya'nın Sor- rento kentindeAvrupa Ya- tınm Bankası'mn foru- muna katılan, Avrupa Ha- zine ve Maüye Bakanlan Konseyi Başkanı olan Belçıka Maliye Bakanı Laurent Fabius'la görü- şen Devlet Bakanı Kemal Derviş, yann akşam Istan- bul'da önemli bir toplantı olacağını açıkladı. Top- lantı hakkında detaylı bil- gi vermeyen Derviş, res- mı kaynak talebinde bulu- nulan IMF'den 3-4 gün içinde yanıt alınacağını söyledi. Derviş'in bu açıklama- sına karşın ABD Hazine Bakanı Yardımcısı John Taylor, "Türldye ile IIVİF arasında görüşme- ler yapılıyor, ancak ön- ceden yapılan görüşme- lerden çıkan yardımın dışında başka ne kadar bir ekstra yardımın ya- pılacağını tahmin etniek için henüz erken" dedi. Yaklaşık 3 haftadır bek- leniyor olmasına karşın Türkiye'ye gelmeyen IMF heyetinin, yapacağı çalışmalarda ek kaynak- tan çok 3 milyar dolann serbest bırakılmasını ele alacağı belirtildi. Aynca Türkiye'nin ek kaynak için gelecek yıla ilişkin yeni bir niyet mektubuyla taahhütlerde bulunması- mn istenecegi de ifade edildi. Memur Sendikalan Konfederasyonu (Me- mur-Sen) Genel Başkanı Fatih Uğuriu, IMF'nin, ek kaynak için kamu çalı- şanlannın re'sen emekli edilmesi ve işten çıkanl- ması koşulunu öne sürme- sine sert tepki gösterdi. Uğuriu, yazılı açıklamay- la, 13 milyar dolar karşılı- ğında 150 bin kamu çalı- şamnın açlığa mahkûm edildiğini belirtti. Çah- şanlann ekonomik ve sos- yal haklannı gasp eden hükümetin bu uygulama- yı başlatması durumunda, işsiz ordusunun hızla ço- ğalacağuıı belirten Uğur- iu şöyle devam etti: "fçin- de bulunduğumuz eko- nomik darboğaza neden olanlar masum rolünü oynarlarken ağır fatura memura kesilmeye de- vam etmektedir. Hor- tumculan, Hazine'yi so- yanları, banka batıran- Jarı görmezden gelen, hatta hortumcuların DGM'de yargılanma- ması için elinden geleni yapan hükümet, açlık sınınnın da altında bir maaşla geçim savaşı ve- ren kamu çalışanına verdiği 3 kuruşu da çok gördü. Hükümet IM- F'nin kararlannı uygu- layıp 150 bin kişiyi çıka- racağına halkın sesini dinlesin. Aksi takdirde, bunun hesabını sandık başında ve meydanlar- da soracağımızı unut- masın." Ankara Sanayi Odası Başkanı Çağlayan: KDV'de indirim tüketimi canlandınr Türk sanayii taşeronlaşıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ankara Sanayi Odası (ASO) Başkanı Zsfer Çağlayan, reel sektörü kurtar- mak üzere hazırlıklan yapılan Istanbul yaklaşımındaki ko- şullara göre 30 fîrmanın kur- tanlacağını belirtirken, "O zaman adını 30 firma yakla- şunı koynn, bizi alet efme- yin" dedi. Dünya Bankası'mn tarif edihniş firmalan kurtar- mak üzere yapılacak gırişime para vermeyeceğini söyleyen Çağlayan, mali miladm uza- tılması değil, kaldınlmasının gündemde olduğunu bildirdi. Maliye Bakanlığı'mn enflas- yon muhasebesine ilişkin ola- rak çalışma yapacağıru belir- ten Çağlayan, Türk sanayiinin taşeronlaşmakta olduğuna dikkat çektı. AŞO Başkanı Çağlayan, önceki akşam Eko- nomi Muhabirleri Derneği Merkezi'nde dernek üyeleriy- le sohbet etti. Çağlayan'm ekonomide tartışılan konulara ilişkin görüşleri özetle şöyle: Enflasyon muhasebesi: Dolann fiktif artışından yüz- de 33 Kurumlar Vergisi verir- seniz, yaşayamazsınız. Enf- lasyondan anndırdıktan son- ra kur faria vergüendirihneli. IMF'yi ikna etmeleri gereki- yor. Maliye Bakanı Sümer O- ral, enflasyon muhasebesini istediğini söyledi, enflasyon muhasebesine geçilmesinde devletin vergi kaybma nğra- yacağını da dûşünüyor. Ver- gilerini aynen vermeye kalk- sa bir işletmenin yaşayacağı 3-5 yıldır. Faizlerin yüzde 70-80 oiduğu ortamda çaüş- tnayla o parayı kazanamaz- sın. Mali milat: Eğer kaldınl- mayacaksa. bir sıfir noktası koyalun, oradan geriye dönüş yapılmayacağını taahhüt edip o tarihten sonrasına bakalım. KDV'de indirim: KDV'de 5-6 puan indırimin fiyatlara yansunayacağmı sanmıyo- rum, tüketimi artıracağı kana- atindeyim. Hükümetin tere- düttü de KDV'yi üıdirsek de canlanma olur mu noktasın- da. KDV'de devlet seni beleş tahsildaryapmış. 3 aydeneye- lim, pahah bir deneme olmaz. Şu anda zaten hiç satış yok. Insanlann ahşveriş yapmama- sınm nedeni KDV değil. Ya yok, ya da insanJar harcamak- tan korkuyor. Reel sektöre kurtarma: 5 trilyon aktif, 15 müyon dolar ihracat... Bukriteriere uyan iş- yeri sayısı 30'u geçmiyor. Şimdi, ihracatta 15 milyon do- lar değil de 10 milyon dolar olsun gibi yaklaşımlar var. Sa- yı 40'a çıkar, 150'ye çıkmı- yor. En karlı bankalar çıkacak; alacağını şöyle veya böyle kurtaracak. O zaman senin KOBÎ'yle ilgin yok. Sen tali- mat verilnüş firmalan kurta- nyorsun, git kurtar. TOBB'de de böyle bir şeyde bu işin al- tında herkes kalır diye uyar- dun. Her önüne gelene devlet bu uygulamayı yapsm demiyo- rum. KOBÎ'ler için Varlık Yö- netim Şirketi deniyor. Netice- de böyle bir uyguiama yapı- yorsanız, eş zamanlı ohnalı. Ben bu işin uygulanabileceği kanaatinde değilim. TOBB adayhğı: Demokra- si olarak, delege bazında se- çim yapdmalı. Ama böyle bir kanun da kolay kolay çıkmaz. Seçime giderken, DenizTica- ret Odası üye vermezse Yöne- tim Kurulu için liste yapamı- yorsun. Antidemokrariklik burada başhyor. TOBB Baş- kanlığı benim nihai hedefim- dir. Siyasi hedefîm hiçbir şe- kilde yok. Ama ben başkanlı- ğa talibım demekyeterli değil. Şartlan görmek lazım. Eğer söylediğimiz sisteme cevap veren biri varsa, orada alterna- tif arayışına girilmez. Mevcut yönetimle ilgili şu anda bir şey söylemekmümkün değil. Fu- at Miras'ın istifasıyla yöne- tim 8'e 7 diye bölündü. Belki zaman içinde uzlaşma olacak. Bunun için martta falan ko- nuşmak da erken. Türk sanayii taşeronlaşı- yor: Istanbuî'da inşaatîarda kullanılan malzemenin yüzde 70'ini artık Türkler yapamı- yor. Bu Ankara'ya da gehne- ye başladı. Yabancı firmanın, libor, bilemedin libor+1 faiz, 60 ay vade olanağı var. Biz de Halk Bankası döviz üzerinden yüzde 17 faizle veriyor. Belçi- ka'dan camı, doğramayı pa- ketüyor gönderiyor. Bana di- yor ki, gel partner olalım, ama amelelürte partner olahm. Bir yapmam, iki yapmam diyor- sun, üçüncüde işsiz kalıyor- sun. Türk sanayii taşeronlaş- maya, organize sanayi amele bölgesi ohnaya başladı. Kli- ması, mobilyası dışandangel- meye başladı. Kriz terbiye ediyor: Hepi- miz gördük ki eski kârlılık oranlan bitti. 2-5 yılda zengin olayım hesabı yok. Krizin ter- biye edici yönleri var. En op- timal şekilde maliyet hesabı- na başlıyorsun. Bir işadamı- nın çek karnesinin karşıhksız çıkması kadar onur larıcı bir şey yoktur. Çalıştırdığı insana maaş veremeyeceğini gördü- ğü gün en zor iş. Karşdıklar yönetmenliği: Karşılıklar yönetmeliği (ban- kalann şirketlerin borçlarmı ödemeleri için baskıyı azalt- mak üzere, batık krediler için ayırması gereken karşılıklarda esneklik isteniyor) çıkmadığı için adarmn elınde iş var, ama bankayla yaka-paça oiduğu için hiçbir şey yapamıyor. Küresel eyleme destek çağrısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Ulus- lararası Hür îşçi Sendikalan Konfederasyo- nu (ICFTU), Türk-lş, Hak-Iş, DtSK ve KESK'ten 9 Kasım "Sendikalann Küresel Eylem Günü" etkinliklerine destek verme- sini istedi. Emek Platformu'nun desteği ile Ankara'da gerçekleştirilecek olan Küresel Eylem Günü için çalışmaîann başladığı bil- dirildi. ICFTU Genel Sekreteri BiB Jordan, Türk- tş, Hak-Iş, DÎSK ve KESK yöneticilerine gönderdiği mektupta, sendikalann küresel- leşmenin zararlannı durdurmak konusunda kararlı olduğunu vurguladı. Çalışanlann da- yaruşma ve adaletle desteklenen bir küresel- leşme istediklerini vurgulayan Jordan, şöyle devam etti: "Işçiler, 9 Kasım'da dünyanın çeşitli yerlerinde gerçekleştirecekleri ey- lemlerle 'îşçi haklannı ve iş güvenliğini hı- çe sayan küreselleşmeye hayır' diyecekler. Sizi de bu eyleme katılmaya ve işyeri ey- lemleriyle bu günü başanya dönüştürme- ye davet ediyorum. Mesajımızı en etküi bi- çimde duyurabilmek için, iş durdurma, kamuoynnu bilgilendirme ve medya des- tekli bir dizi eylem gerçekleştirilebilir." Türkiye'de de Emek Platformu'nun deste- ği ile gerçekleştirilecek olan sendikalann Kü- resel Eylem Günü etkinlikleri için çalışma- îann başladığı ve bu çerçevede Türk-Iş'e bağh sendikalann genel teşkilatlandırma sekreterlerinin30Ekim'de Ankara'da bir top- lantı yapacağı bildirildi. GUNDEM MLSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada kentlerden köylere dönüşün sağlanması. . Sağlıklı yerleşim yerleri inşa edilmesi. . Terk edilen tarım alanlarının yeniden kazanılma- sı. . Kooperatifçiliğin geliştirilmesi. Bu hedefler Türkiye'nin sorunlarına biraz sosyal yaklaşan her siyasi hareketin genel olarak kabul ede- ceği öngörüler. Notlara bakarken aklımızda IMF'nin Ecevit hükümetinden istedikleri vardı. llkbahardan bu yana her dilim için gündeme getirilen istekler lis- tesi bu kez daha ağır görünüyordu: . Devlet memuru sayısının 150 bin azattılması. . Tarımda doğrudan gelir dışında hiçbir destekle- me olmaması. . Devletin, tarımsal üretimin arttınlması için devre- ye girdiği alanlardan çekilmesi. Bu hedefler Köykent notlanyla çelişiyordu. Uçak- ta Ecevit'e sorduk: - Sayın Başbakan, 70'lerden beri düşünü kurdu- ğunuz Köykentlerin gelişmesi için çaba harcıyorsu- nuz. Ancak başında bulunduğunuz hükümetin IMF ile kurduğu ilişkiler devletin bu alanlardan çekilmesi- ni öngörüyor. IMF'nin son isteklerinin öncekilerden daha ağır oiduğu dikkati çekiyor. Bu bir çelişki değil mi? Ecevit gülümseyerek topu üzerinden attı: - IMF bazen kendisiyle de çelişiyor. Dünya Banka- sı ile IMF çelişiyor. Onlarla ilişkilerimizi elbette sürdü- receğiz. Ama Köykent projeleri yaşama geçerse önemli bir toplumsal dönüşüm sağlamış olacağız. Dünya Bankası Türkiye Temsilcisi Ajay Chibber da bizimle birlikte. Umarım projelere onlar da destek ve- recek. Ecevit, güncel gelişmelere ilişkin sorulanmıza ısrar- la "O konuya girmiyorum" sözlerini yineleyerek kar- şılık verdi. Köye dönüş Ecevit'in hükümette görünen yüzüyle doğru oran- tılı görünmeyen Köykent projesi alanında olup biten- lere geçelim. Ordu'nun Mesudiye ilçesine bağlı Çavdar köyü ile birlikte etrafındaki Yuvalı, Dayılı, Göçbeyli, llışar, Esat- lı, Türkköyü, Kışlacık ve Çardaklı köyleri kâğıt üzerin- de birieştirilmiş, ortak yaşam projeleri yapılmış. Bun- lann başında bir orman ürünleri işletmesi, sağlıkoca- ğı, içme suyu ve yol yatırımlan geliyor. Geçen yıl kâ- nün yaşama geçtiğini gördük, günlük yazımızı da Da- yılı köyündeki Orköy tesislerinde kaleme aldık. llkokul çağında Istanbul'a gitmiş, bu yıla kadar Sul- tanbeyli'de yaşayan Erhan Korkmaz'la sohbet edi- yoruz. Yıllarca inşaatîarda çalışmış, iş bulamaz hale gelince köye dönüşün yollannı aramış ve 7 kişilik ai- lesiyle dönmüş. "Bizimle birlikte 6 hane Sultanbey- li'den, Kadıköy'den göçünü toplayıp köye geri dön- dü" d'tyor. Devam ediyor: "Dönen hane sayısı 50'yi bulur. Ekmeğimizi bura- da kazanmanın yollannı anyoruz. Istanbul'dakiler bu projeler tamamlanır mı diye bizden haber bekliyor." Istanbul'daki Dayılı Köyü Geliştirme ve Güzelleş- tirme Derneği'nin Başkanı Alişan Yıldız da 30 yıl ara- dan sonra 3 yıl önce Dayılı köyündeki babasından kalma evini oturulabilir hale getirmiş. Dayılı köyünün nüfusu 650-700 civarında. Dayılı köyünden Istan- bul'a yerieşenlerin sayısı ise 4 binin üzerinde. Köy- kent projesi başlayınca proje kapsamındaki 9 köyün Istanbul'daki dernekleri her ay ortak toplantılar dü- zenleme karan almış. Toplantıların ana konusunu kö- ye dönüş yollan, dönünce yapılabilecek yatınmlar, çocuklann okuma olanakları oluşturuyormuş. Dayılı köyünü terk etmeyen Kazım Korkmaz ise yapılanlan yetersiz buluyor, geçmişi anmadan ede- miyor: "Eskiden herhanede 100-150 koyun vardı, şimdi 3'ü 5'i geçmiyor. Devletin verdikleri de taşıma suyla değirmen döndünveye benziyor." ankcum@ttnet.net.tr Özden: AB için ödün veremeyiz • ANKARA (Cumhuriyet Börosu) - Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Yekta Güngör Özden, dün Yenimahalle Atatürkçü Düşünce Derneği'nin düzenlediği "Türkiye Gündemi, Gelecegi" konulu panelde konuştu. Özden, Türkiye'nin AB'ye girme uğruna ulusal bağımsızlık ilkesinden ödün veremeyeceğini bildirdi. Müslüman ülkeler içindeJürkiye kadar laik bir ülkenin daha olmadığını aktaran Özden, "Çünkü onlann bir Atatürk'ü yok" dedi. Vural, masonlara AB'yi antattı • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - AB Genel Sekreteri Volkan Vural, dün yapılan panelde, Hür ve Kabul Edilmiş Masonlar Locası Derneği üyelerine Türkiye-AB ilişkilerini anlattı. Vural, Türkiye-AB ilişkilerinde hem içeriden hem de dışandan kaynaklanan zorluklar bulunduğunu belirterek önemli olanın en kısa sürede tam üyelik müzakerelerine başlamak olduğunu söyledi. AB için ekonomik ölçütlerin ikinci sırada geldiğini belirten Vural, Kopenhag siyasi kriterlerinin mutlaka kabul edilmesi gerektiğini kaydetti. Vural, Türkiye'nin jeostratejik konumu ve 15 yıl boyunca mücadele etmek zorunda kaldığı dış kaynaklı bölücü terörün müzakereleri zoriadığını kaydetti. Açıklama • Gazetemizde 25 Ekim 2001 tarihinde "Isfalt'tan pis kokular >iikseliyor" başlığıyla yayımlanan haberle ilgili olarak Istanbul Büyükşehir Belediyesi Basın Danışmanlığı bir açıklama yaptı. Açıklamada, Nurettin Sözen ve Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlıklan döneminde de Park ve Bahçeler Müdürlüğü tarafindan alınan mal ve hizmet ihalelerini zaman zaman belediye şirketlerinin kazandığı belirtilerek, "Paric ve Bahçeler Müdürlügıi tarafindan üıtiyaç duyulan fîdan alımı ve dikim işleri ihalesi yalnızca BlT'ler tarafindan alınmamıştır. îhtiyaç du>Tilan fıdanlar, şartnameler doğrultusunda zaman zaman Orman Bakanlığı'na bağlı Devlet Fidanlıklan'ndan da temin edilmiştir. Ihalelerin tamamı 2886 sayılı Devlet Ihale Kanunu'nun ilgili maddeleri çerçevesinde yapılmıştır" denildi. Cumhuriyet Bayramı'nda Cumhuriyet Mahallesi'nde Buluşalım Cumhuriyet 78 yaşında. 29 Ekim Pazartesi günü Cumhuriyet Bayramı'nı Cumhuriyet Mahallemizde kutlayalım. Pazartesi günü saat 10.00'da Çanta Beldesi Atatürk Alanı'nda düzenlenecek törene katıldıktan sonra Cumhuriyet Mahallemizde Eksen Yapı Şantiyesi'ndeki öğle yemeğinde birlikte olalım. YAPI C Yönetim Kurulu
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear