26 Haziran 2024 Çarşamba Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 4 OCAK 2001 PERŞEMBE HABERLER DtNYADA BUGUN ALt StRMEN Alafpanga Aile Resmi PARİS - Fransa'nın bundan önceki efsanevi Cumhurbaşkanı François Mitterrand'ın oğlu Je- an Christophe Mitterrand, Noel ve yılbaşını, 21 Aralık'ta girdiği hapishanede geçirdikten sonra, bir üst mahkemenin verdiği tahliye karanna kar- şın, henüz özgürlüğüne kavuşmuş değil. Bu kez "babam dedi ki" namıyla maruf, büyük mahdum, kendisi reddetti çıkmayı. Kardeşinin yaptığı açıklamaya göre, Madam Mitterrand'ın büyük oğlu, mahkemenin tutuksuz yapılması için şart koşulan 5 milyon frangı öde- meyi reddetmiş. Jean Christophe'un kardeşi, "ağabeyinin birçok dostunun bu parayı hemen ödemeye hazır olduğunu, ama kendisinin Yargıç Michel Roussin'/n yanlışını düzeltmek için kJm- seyi zarara sokmak istemediğini" söyiedi. Doğrusu, önceki gece geç saatlerde açıklanan 5 milyonfrankkarşılığında salıverme karan habe- rinden daha fazla, tutuklu mahdumun dün sa- bahki tutumu da herkesi şaşırttı. Oğul Mitterrand'ın tutuklanma nedeni, adının Angola'ya yapılan yasadışı silah ticaretine kartş- mış olması; sorgu yargıcının kanaatine göre, bu işten 1.8 mityon dolar da para almış. Jean Christophe Mitterrand da Isviçre'deki he- sabına bu miktann yatınldığını, ama bu paranın si- lah ticareti karşılığı olmadığını söylüyor. Şu anda o hesap da dondurulmuş durumda. ••• Fransız basınında da, kamuoyunda da, oğul Mitterrand'ın suçsuz olduğuna inananlar var. Ni- tekim, gözaltına alınmasının hemen ardından, Pi- erre Pean, Nouvelle Observateur'e yazdığı "Oğul Avı" başlıklı yazıda, alınan karann bir yargısız in- faz olduğunu ileri sürüyor ve siyasi kişilerin yakın- lanna karşı davranışlaria karalandığını söylüyor- du. Aynca savunma avukatının da, dosyada çok büyük usul hatalan olduğu savı, kimi başka hu- kukçular tarafından da desteklenmişti. Jean Christophe Mitterrand'ın suçluluğu ya da suçsuzluğu yargılama sonunda belli olacak. As- lında, silahlann Rusya'dan Angola'ya satışının ya- pılmış olması, sanığı destekleyenferi güçlendiri- yor. Ama aracı firmanın Fransız olması da bu ül- kenin yasalanna göre yargılanmanın mümkün ol- duğunu söyleyenlerinin savlannı destekler nitelik- te. Aslında olayın yargı ve suç bölümünü bir yana bıraksak da "babam dedi ki" namıyla maruf bü- yük mahdumun ilişkilerinin siyasal etik açısından hiç de doğru olmadığını, onun içeri tıkılmasına karşı çıkanlar da kabul ediyoriar. Üstelik olaya, sağın ağır toplanndan eski Içiş- leri Bakanı Michel Pasqua'nın oğlunun, Paribas Bankası'nın Elf Aquitan'ın petrol fırmasının da adt kanşmış durumda. Soruşturma ilerledikçe birçok karanlık ilişki göz- ter önüne serilecek gibi görünüyor. • • • Jean Christophe Mitterrand, 1986 -1992 yılla- n arasında, Cumhurbaşkanlığı'nın Afrika Işleri ile ilgili bölümünün başında görev yaptı. Dosyalara hâkim olamaması, konuları bilmemesine karşın bu göreve neden ve nasıl getirildiği, neden 6 yıl gibi bir süre burada tutulduğu sorusunun en iyi yanrtı kendisine takılan lakap: "Babam dedi ki." 1992 de, Elysee'deki görevinden aynlan "ba- bam dedi ki", ondan sonra, aracılık işlerine giriş- miş, adres defterini ve ilişkilerini kullanmış. İçeri girmesine neden olan ilişkisini ise ABD'nin Arizona Eyaleti'nde milyonerler semti Scotsda- le'de yaşayan silah taciri, dolar milyarderi Fran- sız vatandaşı Pierre Falcone ile kurmuş. Falcone Rus silahlannı Angola'ya satmış, 500 milyon dolarlık bu ticaret için de büyük mahdu- ma 1.8 milyon dolar vermiş ki, komisyon uzman- lan bunun komisyon değil, bahşiş olduğunu söy- lüyoriar. Bu arada da rakip Mitterrand ve Pasqua'nın mahdumlan, iş para olunca, iki liderin bir arada cahobitation formülüyle iktidarda olduklan 1986 - 88 yılları arasında, bir ticaret koalisyonu kuru- vermişler. Sevgili okurlar, bir Pardayan romanı kadar he- yecanlı ve çok karışık olan olay gün ışığına çıktık- ça, ama çıkarsa tabii ki, daha başka isimterdegö- receğiz. Daha da önemlisi, büyük devletlerin ve bu ara- da Fransa'nın dış politikasının kulisleriyle ilgili bir- çok nokta da aydınlanacak. Çünkü silah ticareti- nin öbür tarafında, Afrika'nın en büyük ve potan- siyel olarak dünyanın da önde gelen petrol ülke- si Angola'nın diktatörü Dos Santos var. Onun desteğini sağlayıp, Angola petrolünden arslan payını kapmak için, ne dolaplar döndüğü- nü zamanla belki öğreneceğiz; belki de olayın önemli bir bölümü yargılama aşamasında örtbas edilecek. Şimdilik söylebileceğimiz tek şey, "aile fotoğ- ra/y"nın salt alaturka olmadığı. "Aile fotoğrafı "r\\r\ alafrangası da var. ikinci kez basıldı TAYAD mühürlendi Istanbul Haber Servi- si - Tutuklu ve Hükümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD), ts- tanbul VaLiliği'nin kara- n doğrultusunda dün sa- at 15.00 sulannda polis tarafından mühürlendi. "Hayata Dönüş" ope- rasyonunun ardından TAYAD'ın Beyoğlu ts- tiklal Caddesi üzerinde bulunan şubesine gelen güvenlik güçleri, derne- ğin 2908 sayılı Dernekler Yasası'nın 48'inci mad- desinde belirtilen kanun ve tüzük hükümlerine aykın hareket ettiğini ile- ri sürerek içeride arama yapmışlarve tutuklu ve hükümlü yakınlannı gö- zaltına almışlardı. Bu gelişmelerin ardın- dan. güvenlik güçleri dün saat 15.00 sulannda Taksim'de bulunan TA- YAD'a yeniden geldiler. Taksim'de yapılan pro- testolann TAYAD tara- fuıdan organize edildiği- ni öne süren güvenlik güçleri, Istanbul Valili- ği'nce verilmiş ve Be- yoğlu 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce onan- mış "Adfi işlem neticesi- ne kadar faaliyetten men" karannı TAYAD yetkililerine tebliğ etti- ler. Tebliğin ardından derneğe giren güvenlik güçleri, içeride bulunan ölüm orucundaki tutuklu ve hükümlü yakınlannı dışan çıkardılar. F tipi cezaevlerine karşı siyasi tutuklu ve hükümlülerin başlattıklan ölüm orucu eylemi 77. gününe girdi 4 kadm ötthnimeşiğindeİSTANBUL/ÎZMİR (Cumhurij«t) - F tipi cezaevlerine karşı siyasi tutuklu ve hükümlülerin başlatnklan ölüm oru- cu eylemi 77. gününe, Tutuklu ve Hü- kümlü Aileleri Yardımlaşma Derneği (TAYAD) üyesi 4 annenin ölüm orucu eylemi ise 52. gününe ulaştı. Kütahya Cezaevi'nde bulunan 27 kadın tutuklu ve hükümlüden Işıl Eytem Bardak, Ay- şe Baştemur, Özfcm OveJek ve Fatma Ersoy'un durumunun kötüleştiği belir- tildi. tzmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Fatih Sürenkök, "Şu anda ölüm orucu ve açlık grevlerinin devam etme- si,zamanzaman müdahaleedilmesuur- lannagebnesi, mahkûmlarmreaksiyon- lanm daha da artonnakta, ohımsuz so- nuçlann çıkmasına neden olmaktadır" dedi. Omraniye Cezaevi'nden yaralı olarak Haydarpaşa Numune Hastane- si'ne kaldınlan ve burada yaşamını yi- tiren Rıza Püyraz, Cebeci Mezarlı- ğı'nda toprağa verildi. F tipi cezaevlerine karşı siyasi tutuk- lu ve hükümlülerin önce açlık grevi ola- rak başlattıklan, daha sonra ölüm oru- cuna dönüştürdükleri eylem sürüyor. Sivil toplum örgütleri, yaptıklan açık- lamalarda cezaevlerine yapılan operas- yonu eleştirerek "gerçeklerin açıklan- masnn" istediler. ÇHD Istanbul Şube- si tarafından yapılan yazılı açıklamada, F tipi cezaevlerinde işkence yapüdığı iddia edilerek "Bu operasyon, 'Hayata Dönüş' değil, imha ve vahşet operasyo- nudur" denildi. TAYAD'dan yapılan açıklamada da operasyonlar sırasında yaşamını yiti- Tutuklu ve hükümlü yakınları Köşk'ün kapısından uzaklaştırıldı Bekaroğlu, Sezer ile görüştü ANKARA (Cumhuriyet Bûrosu) - Cumhurbaşkanı AhmetNecdet Sezer, cezaevlerindeki ölüm oruçlany- la ilgili olarak dün TBMM Insan Haklan Inceleme Komisyonu üyesi Mehmet Bekaroğlu ve beraberinde- ki heyet ile görüştü. Sezer'in, Bekaroğlu, Istanbul Ba- rosu Başkanı Yücel Sayman ve Türk Tabipleri Birliği Merkez Konsey Başkan Yardımcısı Metin Bakkalcı ile yapüğı görüşme, basına kapah olarak yaklaşık yarım saat sürdü. Bekaroğlu, görüşmenin ardından gazeteci- lerin sorulan üzerine, Sezer'e cezaevlerinde süren ölüm oruçlan hakkında bilgi vermeye geldiklerini söy- ledi. Ölüm oruçlanna katılanlann sayısının giderek armğmı belirten Bekaroğlu, "Ürkûtûcû bir sessizhk var. Bunu kırmakgerektiğini SayınCıunhurbaşkanı'na üettik" diye konuştu. Başbakan BölentEcevit'in önce- ki gün yaptığı açıklamanın anımsatılması üzerine de Bekaroğlu, "Açıklamalar bunu ortadan kakhrmryor. Sessiziikle sorun çözûtanûyor. Çaba gösterilmesi gere- kryor" diye konuştu. Bu arada, dün akşam saatlerinde Çankaya Köş- kü'nün 5 No'lu kapısına gelen tutuklu ve hükümlü ya- kınlan, Cumhurbaşkanı Sezer ile görüşmek istediler. Koruma görevlileri ise randevusuz görüşmenin ola- naksız olduğunu söylediler. 15 kişilik heyetin ısrarcı olması üzerine polis ekipleri olay yerine gelerek tu- tuklu ve hükümlü yakınlannı bölgeden uzaklaştırdı. ren tutuklu ve hükümlüler ile askerle- rin otopsi raporlannın açıklanması is- tenildi. Açıklamada, "Operasyonlan yürütenjandarmakomutanlanve Ada- let Bakanhğı, otopsiler yapılmadan bu askerlerin tutuklu ve hükümlükree vu- rulduğunu bdirttüer" denildi. SES tarafından yapılan açıklamada ise yetkililer tarafından hekim ve sağ- lık emekçilerine ölüm orucundaki tu- tuklu ve hükümlülere zorla tedavi yap- malan için baskı uygulandığı belirtile- rek "Doktorlar, mesleki uygulamalan- nı siyasi ihtiyaçlara göre değfl, geçmiş- ten bugüne edinilnıiş tarihi deneyim ve evrenselıııestekUkeleriçerçevesindeyü- rütürler. Evrensel hekimlik Ukelerine göre mesleğini yürüten doktorlara ve örgürJerineyapılan basküan kmıyoruz" denildi. Suçduyurusu Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) Istanbul Şubesi üyesi avukatlar bugün, TAYAD üyesi aileler ise yann Sulta- nahmet Adliyesi'ne, Başbakan, ilgili bakanlıklar, operasyonda görevli jan- darma komutanlan ve diğer görevliler hakkında suç duyurusunda bulunacak- lar. IHD tstanbul Şubesi, ÇHD tstanbul Şubesi, Toplumsal Hukuk Araştırma- lan Vakfı (TOHAV). Türkiye Insan Haklan Vakfı (THİV) ve Sağlık Emek- çileri Sendikası'nın (SES) üyelerince oluşturulan bir heyet ise tutuklu ve hü- kümlülerin sağlık durumlarını gözle- mek ve F tipi cezaevlerini incelemek için Istanbul Cumhuriyet Başsavcısı Ferzan Çitidye başvuracak. ^Müdahale riskli' tzmir'de de bir grup tutuklu ve hü- kümlü yakını "her an ölüm haberi al- ma kaygısı yaşadıklannı" belirterek şu açıklamayı yaptı: "Çocuklanmızı biz deviete sağhklı olarak teslim ettik, öyle tesum almak isthoruz." Izmir Tabip Odası Başkanı Op. Dr. Fatih Sûrenkök de Ayşe Yddınm'ın A^atürk Eğitim Hastanesi'nde ölüm orucu eylemini sürdüren oğlu Banş Yıkhrun ile görüştüğünü söyledi. Ey- lemcilerin her geçen gün sağhklannın bozulduğuna dikkat çeken Sûrenkök, sözlerini şöyle sürdürdü: "Ölümveaç- hkgrevlerininde\ametnıesi, zamanza- man müdahale edilme sınırlanna gel- mesL mahkûmlarm reaksiyonlarını da- ha da artnrmakta, bu da olumsuz so- nuçlann çıkmasına neden olmaktadır. Sorunun çözümü için yeniden görüş- meler başlatılmah. yeni ölümler olma- dan sorun çözülmelidir." Poyraz toprağa verildi Cezaevlerine düzenlenen operas- yonlann ardından tutuklu bulunduğu Ümraniye Cezaevi'nden yaralı olarak Haydarpaşa Numune Hastanesi'ne kaldınlan ve burada yaşamını yitiren Rıza Poyraz, Cebeci Mezarlığfnda toprağa verildi. Gazi Cemevi'nin önünde toplanan yaklaşık 200 kişilik bir grup, çelenk ve pankartlarla Gazi Mahallesi'nin çıkışma doğru bir süre yürüdü. Daha sonra otobüslerle Cebe- ci Mezarlığı'na giden grup. PojTaz'ın cenazesini toprağa verdikten sonra da- ğıldı. Çankın Cezaevi'nde, ölüm orucun- dayaşamını yitiren HasanGüngörmez, Konya'da toprağa verildi. Güngör- mez'in cenazesi önceki gün Konya'ya getirildi ve dün Parsana Camii'nde kı- lman cenaze namazından sonra Musal- la Mezarlığı'nda toprağa verildi. Genei Maden Işçaeri Sendikası(GMİS) Yönetim Kurulu, "Zongutdak-Ankara BâytikYürüyüşü"nÜB, 10. yridönümüııde dünya emekçüerine ışık tutmaya devam ettiğjıi bikürdl 30Kaaml990'da48bin madenci, topiusözfeşme göruşmelerinin uyuş.mazhkla sonuclanması üzerine greve başlamtşlann. Madencfler, 59 gün süren Zonguidak direnişinin ardından Ankara'ya yfirümfişlerdL Genel Maden Işçfleri Sendikası oncülüğünde baştaolan yürüyüşe sendikalar, ayduüar, siyasi parti tansScfleri, sivil toplum örgürJerinden oluşan yaklaşık 100 bin idşjBk kitie destek vermişti Turgut Özal'm Cumhurbaşkanı, YddmmAkbuhıt'un Başbakan olduğu bu dönemde yapuan "Büyiik Ankara Yûrüyüşü", sendika ile hûkümeti karşı karşrya getirmişti. Turldye'nin en büyük işci harekeHerinden biri olaraktaribe geçen yürüyüşün anhndan Akbuhrt hûkümeti, Körfez Savaşı'nı bahane ederekgrevferi yasaklamışa. Ankara'da yapuan görüşmelerin sonunda, madendkrin yerüstündel5bin545 Kra olan günlük ûcretteri 43 bin 56 Bra, yeralönda isefairind6 ay için 50 bin Hra,Qdnci6ayiçinse64 bin Hra olarak Tepkiler Ecevit'e 'hayata dönüş'kartı Haber Merkezi - Izmir Barosu, Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Milletler ln- san Haklan Komisyoner- leri'ne başvuruda buluna- rak F tipi cezaevleri ile operasyon düzenlenen ce- zaevlçrinde incelemeler yapılması amacıyla heyet oluşturulmasmı istedi. ÖDP üyeleri, Başbakan Bülent Ecevit'e "Hayata Dönüş" operasyonunu eleştiren yılbaşı posta kart- lan gönderirken DSP Mil- letvekili Rıdvan Budak. Içişleri Bakanı Sadettin Tantan'ın soruna yalnızca polisiye anlayışla yaklaş- tığını ileri sürdü. DSP Istanbul Milletve- kili Budak, parlamentoda dün yaptığı yazılı açıkla- mada, F tipi cezaevlerin- de, bütün olumsuzluklara rağmen ortak yaşam alan- lanmn uluslararası düzey- deki uzmanlann da altmı çizdikleri bir ihtiyaç oldu- ğunu bildirdi. Terörle Mü- cadele Yasası'run 16. mad- desinin değiştirilmesi ge- rektiğini belirten Budak. "DevietFtipicezaevierinin mimarisinde ve idariyöne- timinde hukuki düzenle- meler yapacağı konusun- da sözvermiştir. De\1et%er- diği sözü çiğnemez, çiğne- memeüdir"* dedi. Ankara'da ÖDP II Baş- kanlığf ndan Kızılay Pos- tanesi'ne yürüyen bir grup. protesto ve tepkıleri- ni içeren posta kartlannı Başbakan Ecevit'e gön- derdi. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve HA- DEP'in de aralannda bu- lunduğu bazı gönüllü ku- ruluş ve siyasi partı temsil- cileri ise kendılerini tehdit ettiğini öne sürerek Anka- ra Valisi YahyaGür ve yar- dımcısı lsmail Özdemir hakkında suç du>iırusun- da bulundular. Izmir Barosu ise Avrupa Konseyi ve Birleşmiş Mil- letler lnsan Haklan Ko- misyonerleri'ne başvuru- da bulunarak cezacvlenn- de incelemeler yapılarak rapor hazırlanması ama- cıyla heyet oluşturulması- nı istedi. Izmir Barosu'nca Avrupa Konseyi'ne bağlı lnsan Haklan Komisyone- ri ile Birleşmiş Milletler'e bağlı lnsan Haklan Ko- misyoneri"ne yapılan 26 Arahk 2000 tarihlı "Acil Delegasyon Çağnsrnda, "Hayata Dönüş" adı ver- ilen operasyonlarda 28 tutuklu ve hükümlü ile 2 güvenlik görevlisinin öl- düğü belirtildi. Adalet ve îçişleri bakanlan F tipi cezaevierinin idari ve hukuki sorunlannı masaya yatırdı Cezae\i soruıûarı komisyona havaleANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, tçişleri Bakanı Sadettin Tantan ve Deviet Bakanı Faruk Bal cezaevleri- ne yönelik "Hayata Dönüş" operasyo- nunun ardmdan nakil yapılan F tipi ce- zaevlerinde yaşanan idari ve hukuki altyapı sorunlannı masaya yatırdı. Adalet Bakanı Türk, bakanlann dü- zenlemeler üzerinde mutabakat sağla- dığmı, çahşmalann yürütülmesi için komisyon oluşturulacağım bildirdi. Bakan Türk, 41 cezaevinde 1118 kişi- nin süresiz açlık grevi, 395 kişinin de ölüm orucu eylemini sürdûrdüğünü bildirdi. Içişleri Bakanı Sadettin Tan- tan'ın, Terörle Mücadele Yasası'mn 16. maddesinin değiştirilmesine iliş- kin çekincesinin sürdüğü öğrenildi. Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, yaklaşık 4.5 saat süren toplantıya ba- kanlann yanı sıra Jandarma Genel Ko- mutanlığı temsilcilerinin de katıldıgı- m bildirdi. Türk, toplantıda, TMY'nin 16. maddesinde değişiklik yapıhnası. infaz hâkimliği, ceza infaz kurumlan ve tutukevleri izleme kunıllan. ceza- evlerinde çalışan hükümlülere sosyal güvenlik olanağı getirilmesi, Cezaev- • Terörle Mücadele Yasası'nın "görüş olanağı ve haberleşmeyi sınırlayan" 16. maddesinin değiştirilmesi, infaz yargıçlığı ve izleme kurullan oluşturulmasına ilişkin yasal düzenlemelerin hızla çıkanlması konusunda uzlaşma sağlandı. leri ile Mahkeme Binalan Inşaatı Kar- şılığı Olarak Almacak Harçlar ve Mahkûmlara ödettirilecek Yiyecek Bedelleri Hakkında Kanun'da değişik- lik öngörentasarüann değerlendirildi- ğini kaydetti. Düzenlemelere dair, ilke olarak ge- reklilikler konusunda görüş birliğine vanldığını bildiren Türk, yön gösteri- ci unsurlan şöyle açıkladı: "Ceza in- faz kurumlan. insan haklannatam bir saygı anlayışı içinde yürütükcektir. Ce- za infaz kurumlan, insan haklanmn en yüksek düzeyde gerçekleştirildiği kurumlar olacakor. Bu amaçla gerek- li tedbhier ahnacak. gerekli kurumlar oluşrurulacakür. İkinci olarak, ceza in- faz kurumlaruun yeniden terör veya mafyaörgüüerininegemenlikkurabu- dikleriyeıierobnasuuönlemekiçin ge- rekli her rürlü tedbir ahnacak, düzen- lemeyapılacakur.tşteyenidüzenleme- ler, bu iki amacı en iyi bağdaştıracak bi- çimde hazuianacakar. Daha önce ba- kanbğnmzca hazuianan tasbüdar te- mel alınmak suretiyle. konuya bu iki il- ke çerçevesinde geniş bir perspektiften bakuacaknr.'' Çahşmalann yürütülmesi için çekir- değini Adalet ve Içişleri bakanhklan elemanlannın oluşturacağı bir komis- yon kurulacağını bildiren Türk, ko- misyona yüksek yargı organlan tem- silcileri, üniversite öğretim üyeleri ve uygulamacılann çağnlacağmı söyle- di. 1118 kişi açlık grevinde Türk, Ankara F Tipi Cezaevi'ne 335, Edirne'ye 348, Kocaeli'ye 340 ohnak üzere toplam 1023 tutuklu ve hükümlünün nakledildiğini bildirdi. Hayata Dönüş operasyonundan sonra, daha önce eylem yapan birçok kişinin eylemlerini sona erdirdiğini bildiren Türk. şu bilgileri verdi:"Ancak daha sonra da bu eylemkreson vermeyenle- re ek olarak bazılanmn açhk grevi ve ölüm orucuna başladığı görühnekte- dir. Böylece halen Ankara FtipiCeza- evi'nde 103 kişiölümorucu, 165 kişisü- resiz açlık grevi, Edirne F Tipi Ceza- evi'nde 99 kişi ölüm orucu, 192 kişi sü- resiz açlık grevi, Kocaeti F Tipi Ceza- evi'nde 28 kişi ölüm orucu, 159 kişi sü- resiz açhk grevi eylemi yapmaktadır. Türkiyeçapında toplam 41 cezaevinde 1118 kişi süresiz açhk grevi,395 kişi ise ölüm orucu eylemini sürdürmektedir. Ancak ölüm orucu veya açhkgrevinde olanlara, istekleri hannde tuz, şeker ve sulu besinler ile vitamin haplan veril- mektedir." Türk. tutuklu ve hükümlü ailelerine, u Bueykmlerinhiçbiryaran,hiçbiran- lamı yoktur. Bu eylemleri sürdüren gençler ülkeferine yararh insanlarohna şansına sahipler. Onun için bu eylem- lerin en kısa sürede sona erdirilmesi ve tutuklu olanlann bağunsız Türk yar- gısının adil kararlaruu beklemesi, hü- kümlü olanlannda cezalanmtamam- laması gereldr'' diye seslendi. Türk, eylemlerin sona erdirilmesi için demokratik kitle örgütlerinin ken- dilerine destek olmasını istedi. F tipi cezaevierinin planlanandan önce açılması nedeniyle aksaklıklar yaşandığına dikkat çeken Türk, "O ne- denlebaşlangıçta bazı aksaklıklarolur- sa da, bunlar y a tamamıy la giderilmiş- tir ya da giderümek üzeredir" dedi. Ölüm oruçlannı sürdüren mahkûm- lann bilinçlerinin kapanması duru- munda müdahale yapılıp yapılmaya- cağma ilişkin soru üzerine Türk, "Şim- di ölüm oruçlannın sürdürüldüğü ce- zaevlerimizde doktorlarunız. sağlık eldplerimiz görev başındadır. OzeUilde her üç Ftipicezaevinde doktorlanmız, sağlık ekiplerimiz 24 saat nöbettutmak- tadır. Durumu ağniaşanlarderhal has- taneyekakünlmaktadır" diye konuştu. Gazetecilerin "Içişleri ile Adalet bakanhklan arasındaki buzlar eridi diyebflir miyiz" sorusuna Türk, "Buz yoktu ki zaten. Basında sanıyorum, haber konusu olabilmesi için bir olayın ahşıhnışm dışmda bir nitelik taşunası aranmaktadır. Bu nedenle en basit söz- ler dahi bir anlaşmazhk ifadesi olarak değerlendirilmektedir. Biz aynu hükümette. ortaksorumluluktaşıyan i- \a bakamz" karşıhgını verdi.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear