24 Kasım 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
25 AĞUSTOS 2000 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başkan Prof. Dr. Kemal Gürüz'ün YÖK Genel Kurulu'nda aklanması yasal boşluğu gündeme getirdi Danıştay yohıkapandı Sorusturulmama kararına tepki 'YÖK Başkanı Kemal Gürüz zan altında' • Üniversite Öğretim Oyeleri Derneği Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin, Gürüz'e yönelik suçlamalann dogru olup olmadığırun, hakkında soruşturma açılarak gün ışığına çıkanlması gerektiğini kaydetti. • Erdin, tartışmalı 1982 Anayasası ile getirilen "baskıcı ve merkeziyetçi" YÖK'ün, sınırsız yetkilere sahip rektörlerin uygulamalan sonucu benzer suçlamalar altında kalmasının her zaman olası bulunduğunu savundu. Istanbu] Haber Scrvisi - Öğretim üyeleri, YÖK Genel Kurulu'nun, YÖK Başkanı Prof. Dr. Kemal Gürüz hakkında TBMM Araştınna Komisyonu'nun soruşturma istemini reddetmesine tepki gösterdı. Oniversite öğretim Oyelen Derneği Başkanı Prof. Dr. Kadir Erdin, YÖK Genel Kurulu karannın kendilerini şaşırtmadığını vurgulayarak Gürüz'ün soruşturmadan aklanma ftrsatını da alınan kararla kaçırdığını söyledi. Gürüz'e yönelik suçlamalann doğru olup olmadığının, hakkında soruşturma açılarak gün ışığına çıkanlması gerektığını kaydeden Prof. Dr. Erdin, tartışmalı 1982 Anayasası ile getirilen "baskıcı ve merkeziyetçi'' YÖK'ün, sınırsız yetkilere sahip rektörlerin uygulamalan sonucu benzer suçlamalar altında kalmasının her zaman olası bulunduğunu savundu. Erdin, YÖK gibi bir kurumun 21. yûzyılda üniversiteleri yönetmesinin artık kabul edilemeyeceğini vurgulayarak bu kurumun üniversiteler arası eşgüdümü . sağlayan bır kuruma dönüstürülmesi gerektiğini söyledi. > • Erdin, özei statülü üniversiteler oluşturulması talebınin de YÖK kurumunun tıkandığını gösterdiğini kaydederek yükseköğretım sısteminin revizyonuna yöneiik taröşmalann genış boyutta yapümasının yararh olacağını belirtti. Erdin, "YÖK sistemi iflas etmiştir. Sistemin yenkkn düzenienerek çağa uygun hale getiribnesi gerekir" görüşünü savundu. Eğitim-Sen Cenel Başkanı 'Eğitim gericiliğin kuşatmasında' MEHMET EMİN BERBER MARMARİS- Eğitim-Sen Genel Başkanı Alaattin Dinçer, yenı öğretim yılma sorunlarla girildiğini belirterek "Bügi, para karşıhğuida saülan bir meta haline dönüştürülmüş, iç ve dış mûşteri anlayışlan egemen kümmıştır. Bu eğjtirn-öğretim sistemi yozlaşmış. çürünıüş ve dinsel gericiliğin kuşatması alünda kalmışnr. Eğitim iaik öğeleri örseiemiş, biMmseUikten ve demokratik katüımdan uzak, defolu hale geüniştir" dedı. Marmaris'te Eğitim-Sen tlçe Temsilcileri Toplantısı'na katılan Alaattin Dinçer, Türkiye'deki eğitim sisteminm baskıcı, otoriter, yasakçı ve tek tip insan yetiştirmeyi amaçladığmı vurguladı. Dinçer, öğrencilerin yüzde 40'ınm şiddetle karşı karşıya kaldığını kaydederek "Sfetem bügiye ulaşmanın \ollarını senteze, anaüze ve deneye dayalı olarak öğretmekten çok, ezbere ve eiemeye, smaviara hazırianıaya dönök olarak işlemektedir. Sistem özgür dfişönceye ve üretmeye kapah, sorgulamayan, evet efendimci anlaytjı benimsemiş birevler yeüştirmektedir" diye konuştu. Türkiye'de 6-14 yaş grubunda her yüz çocuktan 30'unun tanm, sanayi ve sokaklarda çalıştığını, çalışan çocuklann yüzde 78'inin de okula devam etmediğini söyleyen Dinçer, 8 milyon çocuğun yoksulluk sının içinde yaşadıgına dikkat çekerek her yüz çocuktan 21 'inin okuma- yazma bilmediğini, yüz kız çocuğundan yüzde 29.7'sinin okula gitmediğini belirtti. 2000-2001 öğretim yılına başlarken ortalama başan oranının yüzde 30 olduğunu da vurgulayan Duıçer, okula başlayacak çocuk sayısuıuı 1.5 milyon, eğitim ve öğretime devam eden çocuk sayısınm 15 milyon, toplam okul sayısmın 62 bin ve eğitim çahşanlannm sayısınm da 630 bin olduğunu söyledi. Dinçer, okullaşma oranının ilkögretimde yüzde 86, ortaöğretimde yüzde 56 olduğunu, 9 milyon kadının okuma-yazma bilmediğini behrterek 600 bin çocuğun sokakta yaşadığını, 1 milyondan fazla çocuğun ise eğitim-öğretim haklondan yoksım bırakıldığını belirtti. ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) - TBMM Araştır- ma Komisyonu tarafindan 6 ayn dosya ile suçlanan YÖK Başkanı Prof. Dr. Ke- malGürüz'ün YÖK Yürüt- me Kurulu üyelerinin etkı- li olduğu genel kurulda ak- lanması yasal boşluğu da gündeme getirdi. 22 kışiden oluşan genel kurulda 8 yürütme kurulu üyesinin de Gürüz hakkın- daki oylamaya katılması, oylamanın adil ohnadığı kuşkulanna yol açtı. TB- MM Araştırma Komısyo- • Kemal Gürüz - Mustafa Gül kavgası eskiye dayanıyor. Profesörlük kadrosu vermediği için YÖK Başkanı Gürüz ile kavgalı olan eski Personel Dairesi Başkanı Gül, MHP milletvekili olduktan sonra TBMM Araştırma Komisyonu'nda Gürüz hakkında 6 ayn dosyadan soruşturulmasını istedi. nu'nda açılan soruşturma hğına da geçerek YÖK'ten sı, 2547 sayılı YÖK Yasa- dosyalan ise Gürüz'ün es- kı çalışma arkadaşı Perso- nel Dairesi Başkanı Doç. Dr. Mustafa Gül'e Kınkka- le Ünıversıtesı'nde profe- sörlük kadrosu vermemesi sonrasmda ortaya çıktı. Gül, MHP milletvekili ol- duktan sonra TBMM Araş- tırma Komisyonu başkan- getirdıği dosyalar ile Gü- rüz'e savaş açtı Milli Eği- timBakanı MetinBostano- oğln'nun başkanlığında toplanan YÖK Genel Ku- rulu'nun, Prof. Dr. Gürüz ve YÖK Yürütme Kurulu üyelerini TBMM Araştır- ma Komisyonu'nun soruş- turma raporundan aklama- sı'nın 53. maddesini yeni- den tartışmaya açtı. Genel kurulun karan sonrasmda Danıştay yolunun da ka- panması, yasal boşluğu or- taya koydu. Hukukçular, Gürüz hakkmdaki oylama- da YÖK Yürütme Kurulu üyelennin yer almaması ge- rektığını savundular. Gürüz hakkında TBMM Araştırma Komisyonu ku- rulmasına yol açan geliş- meler 2 yıl öncesine daya- nıyor. Araştırma Komisyo- nu Başkanı Gül, milletve- kili seçihneden önce YÖK Personel Dairesi Başkanı olarak görev yapıyordu. Kı- nkkale Üniversitesı'nde profesörlük kadrosu istemı Gürüz tarafindan reddedil- dıkten sonra istıfa eden Gül, 6 ayn dosyadan Gürüz ve YÖK Yürütme Kurulu üye- leri hakkında soruşturma açümasuu ıstemışti. İdİJH n&rPtîCİlprdpn varPİPmhp 7İVOrPt $*&** Yaşamı Destekleme Derneği'nin (ÇYDD), ÂUUU UgrenLUeruen gUZeiemiZe Ziyurei ç^aOe başlatöğı tt Biaınld0 ProjesT kapttinmda abağnldilU- tstsnbul'adawtetti- cflere gazetenin hazırlanış sürecitıi anlattüar. Gazetemizin flk yıilarmda yayımlanan sayüan ile Atarürk ve gazetemiz kuruculannın fotoğrafia- nnı büyük bir ilgiyk inceieyen öğrencfler, Genel Yaym Koordinatöriimüz Hikmet Çetinkaya, Yayın Kurulu Üyesi Şükrmn Soner ve yazanmız O- raJ ^«hflnr ile gÖrfişerek Güneydoğu Anadolu'da yaşadıklan sıkıntılan ve isteklerini dile getirdüer. Cumnurryet gwırtnini kendüerine yakın bulduklannı söyleyen öğrenciler, "Bnrada kendimizi evimizde gibi rahat hissettik" dediler. (Fotoğraf: VEDAT ARIK) Velilere bakanlık onayı olmayan kitaplar aldınlıyor. Bakanlık genelgesi uygulanmıyor Okullarda kitap kargaşası ANKARA (Cumhurtyet Büro- sn) - Okullann açıhnasına doğru geri sayun başlarken ders kitapla- n kargaşası yaşanmaya başladı. Millı Eğitim Bakanlığı'nın, Talim Terbiye Kurulu'nca onaylanan ve Tebliğler Dergisi'nde duyurulan ders kitaplannın dışında hiçbir ki- tabuı okutulmayacağı yönündeki önerisi, bırçok okul tarafindan dık- katealuımadı Okullaraasılanders kitaplan listesınde, Tebhğler Der- gisi'nde yer almayan kitaplara da yer verildi. Millı Eğınm Bakanlığı'nın 22 Haziran ve 15 Ağustos tanhlı uya- n genelgelen, pek çok okul tarafin- dandelındi. Bakanlığın, "Tebtiğler • Milli Eğitim Bakanlığı'nın, Talim Terbiye Kurulu'nca onaylanan ve Tebliğler Dergisi'nde duyurulan ders kitaplannın dışında hiçbir kitabın okutulmayacağı yönündeki önerisi, birçok okul tarafindan dikkate alrnmadı. Dergisi'nde yaynnlanmayan ders satmaya çalıştı. Örneğin Arhm Ya- khaplan ve eğitim araçlannın fl- köğretim okuDannda okutuhnaya- cağı, bireysei ve toplu etkinükler dersi için kitap aknmasımn isten- meyeceği'' yönündeki uyansı dik- kate alınmadı. Okullar, velilere bakanlık onayı olmayan kitaplan almayı dayattı. Bırçok okul da bakanlıkçaönenlen kitaplan ek broşürle poşet ıçıne alarak yüksek fıyatla öğrencıye yınevi'nce basılan Turizm4-5-6 6- 7-8 kitaplan, 502 bin liralık fıyat- lanna karşın 30 sayfalık "Türki- ye'ninTarihselveluristik Değerfe- ri" adlı broşürle birlıkte öğrenci- ye 1 milyon 157 bin 407 lira üze- nnden satılmaya çahşıldı. Veliler, Tebliğler Dergisi'ne uymayan okullar hakkında Milli Eğitım Ba- kanlığı'nı soruşturma açmaya ça- ğırdı. Ankara'da bakanlık onayı ol- mayan kitaplara yer veren listeyı hazırlayan okullar şöyle: "Sincan OsmanÜnvanaÜköğretimOkuhı, MafauçirtÜköğretimOkulu,Emir- ter tlköğretiın Okulu, Koç Üköğre- tim Okulu,UlubathHasan tlkögre- tim Okulu, Cemal Yflksel Üköğre- tim Okulu, Haa Bektaş Vefi Üköğ- retim Okulu, NArif Üköğretim Okulu, tstiklal Üköğretim Okuhı, Sincan 75. Yd Üköğretim Okulu, SincanGaznetiler Üköğretim Oku- hı, Etimesgut Şeyh Samfl Üköğre- tim Okulu, Zekrve GüduDuoğhı Ü- köğretimOkuhı,UhıbathHasanÜ- köğretimOkulu,Ahunyazıa Üköğ- retim Okulu, Eryaman Bahar Ö- köğretim OkuhL" "Son günler, son fırsatlar" Kanepeler, lcoltuk ve köşe takımları, ofurma grupları, TV kolhıklarında; iyafına 1 O taksît* 1 6 aya varan vade secenekleri • Nalcit ödemede % 1 4 indirim • Ücretsiz eve tesliıtı Son gün 27 Ağustos ' ı-^ponya. TC Sonayi Bokanlığı'nın 25 Mayıs 1994 tarihve 21940 sayılı Resmi Gazete de yayınlanan lebliğme uygundur Kampanya, 01 06.2CXX) tandınde boslcımış olup, urctim ve stot ınıkonlanyla sınıHıdır. Istıkbal, iırünlerı uzerinde, önceden belirhneltsizin değişiklik yapma ^akkıno «jhıpHr Utikbol AS O^H 14 Cod Nlo 1 3. 38070 Knyscri f^ Uıntn IJ.fK. IM n Î B 0 I O 0 361 5551 > k t istiKbal GENtŞ AÇI HİKMET BİLA İkiYatta Yeryüzüncte hiçbfr ordu, başını sonunu görme- den, hesabını-kitabını yapmadan bir harekâta gi- rişmez. Bütün askeri hesaplann sonunda da ba- şan vardır. Hesap tutmazsa, onun adı da yenilgi- dir. Bu gerçek, Türk ordusu için daha geçerli... Ta- rihte örnekleri çok. 28 Şubat'ın motoru Türk Silahlı Kuvvetleri'ydi. Sincan'da yürüyen tanklar da, sokaklara dökülen mityonlarca sivilin laikliğe bağlılık yürüyüşlen de Si- lahlı Kuvvetler'in ateşlemesiyle oldu. Sözü evirip çevirmenin gereğı yok. 28 Şubat'ta ordu yöneti- me müdahale etti. Bu o kadar güçlü bir müdahaleydi ki, 28 Şubat Kararlan'nı, 28 Şubat'ın hedefi olan Refah Partisi hükümeti bile imzalamak zorunda kaldı. Sonra Refah hükümetten uzaklaştınldı ve 28 Şubat Ka- rarian'nı uygulaması beklenen hükümetler kurul- du. 28 Şubat Kararlan uygulandı mı? Kör-topal yü- rüyen 8 yıllık eğitimin dışında, hayır. Peki, uygulanmayacak mı? . » Uygulanacak. Son Milli Güvenlik Kurulu toplantısında yerine getirilen ve getirilmeyen kararlar bir kez daha göz- den geçirildi. Bunlardan sadece bırfyle, devlete sızan irticai, yıkıcı ve bölücü akımlarla ilgıli MGK karannı bir kez daha hatırlatalım: "Devletin demokratik ve İaikyapısını yikmayı, üf- ke bütünlüğünü bozmayı hedefalan; irticai, yıkf- cı ve bölücü akımlann kamu kurvm ve kuruluşla- nna sızmasını önleyecek ve bu faaliyete kanşmış olan kamu görevlilerinin de süratle ayıklanmasırb sağlayacak her türlü düzenlemenin ivedilikle ya- pılması hususunda tam bir görüş birliğine vanlL mıştır." Cumhurbaşkanı ile Başbakan arasındaki sert tartışmalann sürdüğü günlerde ve ikisınin de yer aldığı Milli Güvenlik Kurulu'ndan çıkan bu karar, 28 Şubat sürecinin devam ettiğini gösteren ve önemli belge. j Siyaset çevrelerinde, iş çevrelerinde ve medya» da öyle bir hava oluştu ki, kimileri 28 Şubat süre^ cinin bittiğtne kendilerini iyice inandırmış durum- dalar. 28 Şubat döneminin iki generalinin emekli olmasını bile surecın bıtişı olarak göstererrier var. Sezer-Ecevit tartışmasının, ıki liderin kişisel farkî lılığı gibi algılanması da herhalde 28 Şubat süre* cinin sona erdiği düşüncesinden kaynaklanıyor. \ Keşke 28 Şubat kararlan uygulansaydı da, "sü\ reç" bitseydi. : Ama kararlar uygulanmadı, süreç de brtmedi. Bu gidışle bitmeyecek de... ; ••• İrticai, bölücü ve yıkıcı faaliyetlere kanşan me* muriann ayıklanması amacını güden kararname, 28 Şubat düzleminde tartışıldı ve büyük sarsınft yaşandı. Iki yanlıştan bir doğru çıkmadığı için de 28 Şubat'ın bir hükmü daha askıda kaldı. Iki yanlış dedik. Hükümetin yanlışı ile Cumhur- başkanı'nın yanlışı biraraya gelince, ortaya üçün- cü bir yanlış çıktı. Üçüncü yanlış ne kadar sürer, ne zaman ve ne büyüklükte birsarsıntıya yol açar.. belli degil. Kararname düellosundan sonra iki tarafta da hasarvar. Hükümetin boynundaki yafta: "Bu hükümet anayasaya aykın hareket etmiş, hukuksuzluk yapmışbr." Cumhurbaşkanı'nın boynundaki yafta: "Bu Cumhurbaşkanı rejim düşmanlannı yüreklen- dirrniştlr." Önümuzdeki haftalarda ve aylarda Türkiye'de- ki siyasetin ana çizgisini hertialde bu iki yafta be- lirieyecektir. Vetartışma, imzalayıp imzalamamak- tan çok, 28 Şubat'ın içeriğiyle ilgili olacaktır. Üs- telik sadece Cumhurbaşkanı ve hükümetin değil, parti gruplannın kimden yana olduğu da sorgula- nacaktır. - • • • Bu çatışmada askerin hangi tarafı tuttuğu tartı- şılıyor. Askerin son kararname krizinde taraf oldu- ğunu sanmıyoruz. Asker tavnnı koymuş: "Irtica- ya, bölücülûğe, yıkıcılığa izin verilmeyecek." Ka- rarname ile mi olur, kanun ile mi olur, o ıkinci de- recede önemli. Asıl önemli olan sonucun alınma- sı. Bir de mümkünse, "ivedi" olması... hikmetb(g ntv.com.tr Cenclik Akdere'de »uluşmaya MHP •rovokasyonu j LMİAKDAĞ MERSİN - Bergama'da 1998'de başlatüan ve ge- lenekselleştirümek ama- cıyla ikincisi 19 Ağus- tos'ta Silifke'nin Akdere beldesinde başlayan "Te- miz Bir Dfinya İçin Genç- Hk Buluşması'' etkuüıkle- ri sorunlu geçıyor. Akdere Belediyesi ile Genel-Iş Sendikası'nın katkılanyla Evrensel Kûltür Merkezi tarafindan organize edilen etkinlikler MHP'lilertara- findan provoke edilirken kamp sakınleri tedırguı. Türkiye'nin dört bır ta- rafindan gelen çoğunluğu üniversite öğrencüennden oluşan, bazı sanatçı ve bı- üm adamlannın da destek verdiği "Temiz Bir Düma İçin Gençlik Buluşma- a"nda, emniyet ilejandar- manın müdahalelen yü- zünden programlarda ak- saklıklar yaşanıyor. Kay- makam vejandarmanın tu- tumundan yakınan kamp düzenleme komitesı so- rumlulanndan İskender Bayhan, kampın bazı çev- reler tarafindan da provo1 - ke edihnek istendiğıni be- hrterek şunlan söyledi: "Biz Bergama'dan soıv- ra buraya bûyûk umutlar- la gelmiştik. Bergama'da yaşadığımız güzellikleri burada da .vaşamayi umu- yorduk. Ancak hayal kınk- uğuıa uğradık. Elektrik ve su kesintikri ile başlayan kamp, dışandan yapilan müdahaleler sonunda çe- kihnez birdurum aldL Bu- rada resmen psikoiojik bir baskı unsuru oluştu. Kamp başlangıcında tara- fimızdan istenen tüm for- maliteleri yerine getirdik. Yine debizden mantığa uy- mayan şeyler isteniyor. Bi- zim kimse\'le çanşmak gi- bi bir niyetimiz yok." Olaylardan büyük rahat- sızlık duyan Akdere'nin Cumhuriyet Halk Partilı Belediye Başkanı Duran Yaşar Akış. beldenin eko- nomik yönden çok sıkıntı- lı olduğunu, bu nedenle Gençlik Buluşması etkuı- lığıne çok önem vermele- nne karşıhk tatsızuklar ya- şandığmdan yakuıdı.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear