17 Haziran 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 24 AĞUSTOS 2000 PERŞEMBE HABERLERIN DEVAMI Istanbul Edime Kocaeli Çanakkale Izmir Manısa Aydın Denizlı PB PB PB PB A A A A 32 36 35 34 35 38 39 37 Sınop Samsun Trabzon Gıresun Ankara Sıvas Zonguldak Y 27 Antalya Eskişehir PB 32 Siirt Konya PB 27 Van A 40 Kars Marmara'nın kuzeyı. Batı Karadenız kıyılan. Orta ve Doğu Karade- nız, Iç Anadolu'nun do- ğusu ile Doğu Anado- lu'nun kuzeyı parçalı çok bulutlu sağanak ve gok gurultülu sağanak yağışlı, dığer yerler az bulutlu ve açık geçecek Hava sıcaklığı yağış alan yerlerde bıraz aza- lacak, dığer yerlerde de- ğışıklık olmayacak. MERKE Oslo Helsınkı Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y Y Y A PB PB PB A 1b 17 16 24 22 21 21 25 Münih A 24 Zürih Bertin Budapeşte Madrid Viyana Belgrad Sofya Roma Atina A A A A A PB B A 25 29 32 28 34 29 32 37 B 26 Şam Moskova Aşkabat Astana Taşkent Bakû Bişkek Tiflis Kahire Y A A A B A Y A 21 37 22 35 32 32 33 35 A 38 Parçalı bulutlu k Çok bulutlu «MAAJ'' Karlı Sulu kar kGokpürüttülü GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafi 1. Sayfada Cumhurbaşkanı Sezer, anayasaya aykın buldu- ğu kararnameyi imzalamayacağını söylerken; hü- kümete, aynı içerikte bir yasayı -tabii anayasaya uy- gun biçimde- TBMM'den geçirmesini sürekli öner- di. Ne ki; 40 yıllık deneyimli siyasetçi Ecevit'in, ortak- lanyla görüştükten sonra açıkladığı karar, kişiliği ve siyasal kimliği adına hüzün vericL Rejim düşmanlannın devlete sızmasını önlemek ve sızanlan tasfiye etmek için, -onca direnmeden sonra- "yasa çıkarmayı" kabul etti. Bir zamanlann sivil demokrasi kahramanı Ecevit; Çankaya'nın imzasını sağlamak için yüksek düzey- deki ilgililere kararnamenin "askeıierin isteği" oldu- ğunu -ama herfırsatta- yineledi. Askerlere de, Çan- kaya'ya da sunduğu sözlü gerekçede ana malzeme olarak "kararname içeriğindeki biryasayı Meclisten geçiremeyeceğini" kullandı. Gelecegin olası gelişmelerini hesaba katmayan Ecevit, "devlete sızan bölücü terörü ve laiklik karşı- tı olanlan ayıklamak" amacındaki KHK'yi imzalama- yan Cumhurbaşkanı 'nı "rejim düşmanlannı yürek- lendirmekle" suçladı, hâlâ suçluyor. Peki ama; tasan TBMM'de kabul görmezse; Baş- bakan, kürsüyeçıkıp milletvekillerini "rejim düşman- lannı yüreklendirdiniz" diye suçlama cesaretini gös- terebilecek mi? Iki: Ecevit, sürekli imzayı reddeden Çankaya'nın kendini Anayasa Mahkemesi yerine koyduğunu söy- lerken: 27 KHK'yi geri çeviren geçmiş cumhurbaşkanla- nnı da kendilerini Yüksek Mahkeme yerine koyduk- lannı içeren anlamsız bir suçlamayla andığının ayır- dında değil. Ne yazık; Başbakan'ın bugünkü tutumu aklına de- ğil ağzına geleni söylediği gibi inanılması güç bir iz- tenim veriyor. Meraklı bir soru daha var: Ne oldu da Ecevit, gün- terce karşı çıktığı çözümü Meclis'e aktaran öneriyi *abul etti? - Yanıt: Krizi daha da boyutlandıracak görüşlerine iki ortağından destek bulamadığı için... Liderier toplantısında Mesut Yılmaz, görüşlerini paylaştığını söyleyerek Başbakan'ı hayli okşadıktan sonra; "bu aşamadan sopra krizi tırmandırmanın yanlış olacağına" işaret ediyor. Herkesin merakı başka MHP fideri Bahçeli ise, tartışmalann toplumda cepheleşmeye yol açtığını, tansiyonun giderek yük- seldiğini vurguluyor ve.. "tasanyı Meclis'ten geçir- mek için ortaklann bir bütün halinde hareket etme- lerini" öneriyor. Bu söylemlerin çevirisi; iki ortak, hırçınllğı sürdü- rerek devlet krizine dönüştürmeyi amaçlayan Ece- vit'i "yalnız bırakıyor". Başbakan, KHK'den vazgeçmek zorunda kalırken ne ki bir olasıiık güçleniyor: "Tek başına " Sezer'e kar- şı bulduğu herfırsatta "hasmane tutumunu" sürdür- mesi! Sonuçta, hem önemli bir siyasal girişimde yalnız kalıyor Ecevit; hem de kriz boyunca siyasal üslup- ta efendiliği Cumhurbaşkanı Sezer'e bırakıyor. Zorunlu olan bu irdelemeler yapılırken; dün göz- ler MGK toplantısına çevriliydi. Tabii, Kurul'da "memur sonınunun " hangi görüş- melere konu olduğu öncelikli merak konusuydu. Yayımlanan bildiri merakları ve kimi olumsuz bek- lentileri karşılayacak içerik ve nitelikte. Bildiri, MGK'nin; kamuda görevli ve sızması olası rejim düş- manlannın ayıklanmasını sağlayacak "her türlü dü- zenlemenin ivedilikle yapılmasında tam bir görüş birtiğine vardığını" açıklıyor. Bu ifadenin ilk yorumu; askerlerin, rejim düşman- lanna karşı alınacak önlemlerin yöntemiyle değil, bir an önce gerçekleşmesi ve hangi yöntemle olursa ol- sun sonucu ile doğrudan ilgilendiğini bir kez daha ortaya çıkarıyor. Bu ifadeler bir başka biçimde şöyle yorumlanabi- lir Askerterin MGK'de Çankaya-Başbakanlık arasın- daki anlamsız sürtüşmeyi yatıştıracak "bir denge görevi" yaptıkları söylenebilir. Kurul açıklaması KHK'nin özünde yer alan öge- lerde Cumhurbaşkanı-hükümet-askerler arasında birbirine zrt içerikte hiçbir görüş aynlığı olmadığını da gösteriyor. Bir bakıma bu ifadeler Başbakan'ın düne kadar Çankaya'ya yönelik haksız ve ne yazık ki "suçlama- lanna" bir çeşit yanıt olmuyor mu? Görünen manzara açık: MGK bildirisine göre devlet kurumlan normal çalışma düzeninde. Peki ama; Ecevit'in "devlet krizi" nerede? îçinde 143 yolcu bulıman uçak düştü Haber Merkezi - Kör- fez Havayollan'na (Gulf Air) ait Airbus A320 tipı yolcu uçağı, Bahreyn açıklannda Körfez sula- nna düştü. Kahire'den Bahreyn'e gitmekte olan yolcu uçağında 143 yolcu ve mürettebat bulunuyor- du. Air France'a ait Con- corde'un Paris yakınla- rında düşmesinin ardın- dan bu kez Körfez Hava- yollan'na (Gulf Air) ait Airbus A320 tipi yolcu uçağı, içinde 143 yolcu ve mürettebatıyla Körfez su- lanna düştü. Yolcu uçağı Kahire'den kalkışından sonra TSl 19.30'da radar ekranlarından kayboldu. Bahreyn hükümeti, uça- ğın Bahreyn'in 5-6 kilo- metre kuzeyinde, Bah- reyn'e inişe geçmeden kı- sa bir süre önce Körfez sulanna düştüğünü açık- ladı. Bahreyn televizyo- nu. uçağın, motorlanndan biri yandığı için düştüğü- nü duyurdu. Kazanm ardından kısa bir süre sonra Körfez Ha- vayollan'na ait uçağm en- kazına ulaşıldı. Yetkililer cesetlerin çıkanlmaya başlandığıru, uçağın ka- rakutusunu arama çalış- malannın da sürdüğünü bildirdi. Bu arada. Kahire Hava- alanı'nda açıklama yapan bir Gulf Air yetkilisi, uçakta 63 Mısır, 34 Bay- reyn ve 12 Suudi Arabis- tan yurttaşı bulunduğunu kaydetti. Yetkili, diğer ki- şilerin milliyetleri hak- kında ise aynntı vermedi. Öte yandan, Bah- reyn'de üslenen ABD De- niz Kuvvetleri helikopter- lerinin de kurtarma çalış- malanna katıldıklan bil- dirildi. 'Irticaya ödün verfliyor'• Baştarafi 1. Sayfada 58'inci Er Eğitim Tugayı Komu- tanlığı'ndan emekli olan Tuğge- neral Ali Rıza Selmanpakoğhı. uygulamaya tepki göstererek "tr- ticaya destek veren kaymakam- lar var. Bazüannın eşleri türban- h ve eşleri ile resmi resepsiyonla- ra kaalnuyorlar, bayanlarla toka- lasmryorlar. Bu ödünlerin sebebi nedh-" diye sordu. Selmanpakoğ- lu, aydınların irtica tehlikesini görememesinden de yakındı. 58'inci Er Eğitim Tugayı Ko- mutanlığı'ndaaçtığı "Atatürkçü- lük ve Çağdaşhk Okullan" ileta- nınan, görev yaptığı Burdur böl- gesinde irtica ile mücadelesi ne- deniyle şeriatçı basuı tarafindan hedef gösterilen Tuğgeneral Ali Rıza Selmanpakoğlu, emekli olurken kent halkı tarafından sev- gi gösterileriyle uğurlandı. Emekli Tuğgeneral Selmanpa- koğlu, sorulanmıza verdiği ya- nıtta. "Ben gktiyorum diye sevi- nenler ve benden korktuklarmı söyleyenler benden değil, Ata- tûrkçü düşünceden ve çağdaş gençlerden korksunlar" dedi. Selmanpakoğlu, Burdur halkı- nın çağdaşlığa bağlı olduğunu, ancak dışandan atamalarla gel- miş bürokratlar dahil irtica yan- lılannın da varlığını koruduğunu dile getirdi. Selmanpakoğlu, hü- kümetlerin irtica ile mücadele sı- rasındaki tutumunu da eleştirir- ken şunlan söyledi: "Başörtüsü konusunda irtkaya destek veren bir vaU yardımcısı- nın (Caner Yıldız) başka bir yere atanması çözüm müdür? İrtica- ya destek veren kaymakamlar da var. Kaymakamlardan bazüarv- nın eşleri türbanh ve eşleri ile res- mi resepsiyonlara kanlmıyoıiar. Kaymakamlar bayaniaria toka- laşmıyor. Gölhisar Kaymakamı A. Celal Öz de imam-hatiplilere başlannı açmaması konusunda destek vermişti. Eşi türbanım çt- karmamıştı. Ama bu kjşi, \ ali ya- pdabilmesi için İ ngiltere'ye kursa gönderilebiliyor. Halen kursta ol- masına karşın Gölhisar Kayma- kamı olarak da görünüyor. Bu ödünlerin sebebi nedir?" Imam-hatip okullannda tür- banla derslere girilmesinin ön- lenmesi için uğraş verilirken Bu- cak ve Gölhisar okullannda kar- şı eylem başlatıldığına dikkat çe- ken Selmanpakoğlu, "Bir Refah Partüi millervekili de bu eyleme destek veriyordu. Başlann açü- maması ve Milli Güvenlik dersle- rine güilmemesi konusunda öğ- rencilere akıl veriyordu" diye ko- nuştu. Ali Rıza Selmanpakoğlu, en büyük endişesini de şöyle sırala- dı: "Üniversite eğıtimi almış olan ban aydmlar tehükenin farkında değüler. 'Ne olacak. başörtüsü nedır, çocuğumu tarikatçı bir okula göndersem ne olur sankı' diye düşünen aydınlar. ülkenin içinde bulunduğu tehlike} i de gö- remiyorlar." : . . MGK'den 28 Şubat mesajı• Baştarafi 1. Sayfada nı Ahmet Necdet Sezer'in başkanlığmda Çankaya Köşkü'nde toplandı. KHK bunalımından son- ra ilk kez toplanan ve öğ- le yemeği arası ile birlik- te 5 saat süren toplantıda, memurlar kararnamesi- nin yanı sıra Kıbns'taki ekonomik ve sosyal geliş- meler ile organize suç ör- gütleriyle mücadele ile il- gili aylık değerlendirme- ler yapıldı. Toplantı sonrası hazır- lanan bildiride MGK Ge- nel Sekreteri Orgeneral Cumhur Asparuk'un ku- rula, 28 Şubat kararlan- run uygulama durumu hakkında bilgi sunduğu da ifade edildi. Bu durum, asker üyelerin, Çankaya- hükümet kavgasında "dengeü bir tavır izleye- rek" 28 Şubat sürecinden bu yana gerçekleşmeyen yasal düzenlemelerin altı- nı çizdiği şeklinde yo- rumlandı. Alınan bilgiye göre Cumhurbaşkanı Sezer, la- iklik konusundaki duyar- lıhğının bilindiğini belir- tirken, düzenlemenin ka- rarnameyle yapılmasını anayasaya aykın bulduğu görüşünü yineledi. MGK bildirisindeki devlette ir- tıcaı sızmalara karşı vur- gulanan "tam görüş birtt- ği" ifadesi de Cumhur- MGKbildirisi "Kurulun bu toplantısında: ülkege- neündeki güvenlik ve asaviş durumu fle bunu etkfleyen iç ve dış geüşmeler gözden geçirifanis, yasa dışı irticai, bö- lücü, yıkıcı terör örgütieri ve organi- ze suçörgütieriue karşı güveniik güç- ieri tarafindan yürütülen mücadeie- nin aylık değerlendirmesi yapümış, bilhassa bu mûcadelede; de\1etin de- mokratik ve laik yapısuıı yıkmayı, ül- ke bütünlüğûnü bozmayı hedef alan, irticai, yılaa ve bölücü akunlann ka- mu kurum ve kuruluslarına sızması- nıönleyecekvebu faalhctJere kanşmtş olan kamu görevUlerinin de süraüe ayıklanmasuu sağlayacak her türlü düzenlemenin ivedflikJeyapılmasıhu- susunda tam bir görüş birBğine vanl- mışnr. Toplantıda, Knzey Kıbns Türk Cumhuriyeti'nin srvasi, ekonomik ve sosyal sorunlan gözden geçirilmiş, Kıbns Türk halkının öncelikle ulusal dava etrannda birük ve beraberüği- nin ve refahmın güçlendüihnesi, siya- si ve ekonomik istikrann sağianması için aünması gereken tedbüierin bir eylem planına dönüştürülerek en kı- sa sürede uygulamaya konulması ve gerçeklestirümesinin sağianması ka- rarlasnrümıştır. Toplanüda aynca, dönemin önem arz eden ve Türkiye'nin güvenüğini yakından ilgilendiren poiitik geüşme- ler de gözden geçirilmistir. .Diğer yandan. halen işlemde bulu- nan MGK kararlarmın uy gulanma durumu hakkında MGK Ğenel Sek- reteri tarafindan kurula bilgi sumıl- moştaıf başkanı Sezer ile hükü- met arasmdaki görüş ay- nlığının irticai ve bölücü faaliyetlere katılmış me- murlann ayıklanması ko- nusunda değil, düzenle- menin KHK ile yapılma- sından kaynaklandığını bir kez daha ortaya koydu. Neler konuşuldu? MGK toplantısında MGK Genel Sekrete- ri'nin, 28 Şubat kararlan- oın uygulanması ile ilgili her ay yapöğı olağan su- numun ardından konu, son bunahm karamame- sine geldi. Bu konudaki çalışmalann yetersiz ol- duğundan yakınılmasına karşılık, Başbakan Ece- vit'in "Bizbukonulardan bazılannı KHK ile çözme-' ye çahştık, ama, büdiğiniz gibi oünadı" dediğı öğre- nildi. Bunun üzerine söz alan Cumhurbaşkanı Se- zer, "Doğnı söylüyorsu- nuz. Ancak bunun ana>a- saya a) kın olduğunu baş- tan beri söyledim. Ben bir hukuk adanuynn. Anaya- saya aykın bulduğum bir şeyi orrayiayamazdnn. Bfl- diğiniz gibi hükümete de bunlan aynntılı olarak ilettim ve kanun çıkard- masını tavsryeettim" dedi. MGK'nin asker üyeleri- nin de, "özünde kararna- menin içeriğh le ilgili hiç- bir ihtilaf ohnadığma gö- re bu dunımun MGK bil- dirisindeyer abnası'" önc- risi kabul gördü. Ecevit, dün akşam sa- atlerinde Başbakanlık'tan aynlırken gazetecilerin sorulanna yanıt verdi. MGK bildirisindeki *ivedi" sözcüğunün nasıl yorumlanması gerektiğı- ne ve TBMM'nin olağa- nüstü toplantıya çağnlıp çağnlmayacağına ilişkin soruya Ecevit, şu yanıtı verdi: "Hayır, Mecüs'i olağanüstü toplamay a ge- rek duymuyoruz. Çünkü eylül a>ı, miİletvekili \e ba- kanlann vatandaşlaria en genis temas etme olanağı sağladıgı bir ay dır. Onlar dinlencelerini de tamam- lamamışlardır. O bakım- dan eylül aymda milletve- külerini Ankara'ya çağu"- mayı doğnı bulmuyoruz." Ivedi sözcüğunün açıl- masının istenmesi üzerine Bülent Ecevit, "Öteden beri bir ivedilik görüyo- ruz. Laik, demokratik re- jime karşı hareketicrin ve bölücü hareketierin kamu yönetimine sızması karşı- sında alınacak tedbiıierin öncelikli tedbirler olduğu doğaldır. Bu konuda eK- mizden geleni yapacağız" diye konuştu. Ecevit,"Yeni bir karar- name şeklinde gitmesi söz konusu olabilir mi" soru- sunu, "Hayır, zannetmi- yorum" diye yanıtladı. Ecevit bugün Köşk'e çıkıyor Sezer, olağan görüşme kapsamında Ecevit'i bu- gün saat 15.30'da Cankaya Köşkü'nde kabul edecek. ^Zorunlıı' TBMM gecîkmesi ANKARA (Cumhuriyet Büro- su)- Hükümetin memurlarm işten atılmasını kolaylaştıran KHK ile aynı içerikte yasal düzenlemeyi TBMM'den geçirmesi için en az 2 ay daha beklemek gerekecek. TB- MM, 1 Ekim'de yeni yasama yılı- na başladığında öncelikle TBMM Başkanlığı seçimleri gerçekleşe- ceğinden, hükümetin istediği ta- san en iyi olasılıkla ekim sonun- da görüşülebilecek. 28 Şubat sürecinde gündeme getirilen tasanlar, Mesut Yılmaz imzasıyla TBMM'ye gönderilmiş, seçimlerde kadük olan bu tasanlar Başbakan BülentEcevittarafindan yeni yasama döneminde yenilen- mişti. Hükümet ortaklan, memur- lann işten atılmasını kolaylaştıra- cak düzenlemeyi gerçekleştirmek için ya TBMM'de bulunan tasan- lan yasalaştıracak ya da yeni tasa- n hazırlayacak. TBMM'de bu içe- rikte 4 tasan bulunduğuna dikkat çekilirken; hükümetin ayn ayn ta- sanlan yasalaştınnaya çahşmak yerine, bugün toplanacak Bakan- lar Kurulu'nda KHK içeriğini tek bir tasanya dönüştürüp TBMM'ye gönderebileceğine dikkat çekildi. TBMM 1 Ekim'de açıldığında TBMM Başkanlığı seçimi süreci başlayacak. 1 Ekim'de TBMM açıldıktan sonra başkan adaylan- nın başvurusu için 10 gün ara ve- rilecek. Daha sonra 10 gün için- de başkan seçiminin tamamlan- ması gerekiyor. Ardından komis- yonlar da yenileneceğinden TB- MM'nin yasa tasan ve önerilerini görüşmeye başlayabilmesi için ka- sım ayını bekleyeceğine dikkat çe- kildi. Hükümetin göndereceği ta- sannın Içişleri Komisyonu'ndaele ahnması umuluyor. Içtüzükgere- ği tasan veya önerilerin esas ko- misyonlara havale gününden baş- layarak en geç 45 gün içinde so- nuçlandınlması gerekiyor. Komis- yonlarda anayasaya aykınlık öner- geleri verilerek tasan ve önerilerin Anayasa Komisyonu'na gönderil- mesi yolu da açık bulunuyor. Ge- nel kurula sevk edilen komisyon raporu, 48 saat geçmeden görüşü- lemiyor. Ancak Danışma Kurulu bu sü- re geçmeden tasannın gündeme ahnması yönünde karar alabiliyor. G U N D E M MUSTAFA BALBAY B Baştarafi 1. Sayfada MM'deki mi? * Peşrevi kısa tutalım... Milli Güvenlik Kurulu dün 4.5 saat süren aylık olağan toplantısını yap- tı. 5 maddelik MGK bildirisinin birinci maddesin- de toplantıya katılanların listesi var. Ikinci mad- de gündemdeki konuyu içeriyor. 7 satıriık, tek cümlelik maddenin can alıcı bölümü şöyle: "...irticai, yıkıcı ve bölücü akımlann kamu ku- rum ve kuruluslarına sızmasını önleyecek ve bu faaliyetlere kanşmış olan kamu görevUlerinin de süratle ayıklanmasını sağlayacak her türlü dü- zenlemenin ivedilikle yapılması hususunda tam bir görüş birtiğine vanlmıştır." . ', Ne diyor? Tam görüş birliği! Cumhurbaşkanı, askerler ve hükümet almma- sı gereken önlemler konusunda uzlaşıyor... Bil- dirideki "ayıklama" sözcüğü de ilginç... Anlaşı- lan MGK üyeleri de Ecevit'in son dönemdeki üs- lubundan etkilendiler! Ecevit'in pazartesi ve salı günü kaleme aldığı (y)azılı açıklamalannın ardından sorun MGK ze- mininde dondurulmuş görünüyor. KHK krizi, MGK'deki Köşk-askerler-hükümet üçgeninin önümüzdeki dönemde nasıl bir den- geye oturabileceği konusunda da iyi bir dene- yim oldu. Hükümet ortaklarının kendi içindeki uyumu ise muhteşem... Ecevit, Köşk'le krizi örerken Devlet Bahçeli gelişmeleri yaylalardan izledi. Mesut Yılmaz da Türkiye'yi yurtdışında başa- rıyla temsil etti. Önceki gün de bir araya gelip şu kararı aldılar: Vuruşarak çekilelim! Yazılı açıklamada Çankaya'yı ağır dille eleşti- rip Çankaya'nın dediğini yaptılar, adresin Mec- lis olduğunu açıkladılar. Bu gelişmeler ışığında yapılan MGK'den görüş birliği çıktı. Görüş birli- ğinin anlamlı olabilmesi için konunun Meclis'e gelmesi ve yasalaşması gerekiyor. Olabilir mi? Elbette... Ancak bunun için IMF hükmünde bir kararlılık gerekiyor. Üç lider "Nz istiyoruz" deyip ısrar etseler, KHK rahatlıkla ya- saya dönüşür. Ama bunu yapariarsa oy kaybe- deceklerinı düşündükleri için kaçınıyorlar. Bu durumda soruyoruz: - Rejim düşmanlannı KHK krizi mi cesaretlen- dirir, yoksa liderierin Meclis'ten onlara yönelik bir yasanın çıkmayacağını söylemesi mi? j,ı Jarn^ziz Nesin'lik bir durum... 550 kişilikTB- MK/Tde 350 destekli hükümet feryat ecfryör, re- jim elden gidiyor diye. Feryadını sürdürüybr, re- jim düşmanlarına yönelik yasa çıkaramam diye... Bu ne feryat, bu ne iktidar turşusu... KHK'nin içeriği Kararnamenin biçimine yönelik kriz, içeriğine yönelik tartışmalann yapılamamasına neden ol- du. Tam üç yasa ve bir KHK'de değişiklik yapan 605 sayılı KHK taslağının içeriğinin aynca ele alınması gerekiyor. KHK, Türkiye'nin yüzyüze olduğu üç temel soruna bulaşmış devlet memur- larının atılmasını öngörüyor: Irticacılar, bölücüler, çeteler... Ancak hedef kitle bunlarla sınıriı değil. KHK'nin 4. paragrafını aynen aktaralım: "Yıkıcı veya bölücü veya cumhuriyetin nitelik- lerinden herhangi birisini değiştirmeye veya or- tadan kaldırmaya yönelik veya bunlara aykın ey- lem ve diğer faaliyetlerde bulunan veya bu su- retle kurumlann huzur, sükûn ve çalışma düze- ninibozan veya boykot, işgal, engelleme, işiya- vaşlatma, grev, toplu olarak göreve gelmemek gibi eylemlere katılan, bunlan tahrik ve teşvik e- den veya yardımda bulunanlar... istihdam edi- lemezler." Bu maddeye göre sabah çok hapşıran bir ki- şi işyerinin huzurunu bozduğu ve mikrop saçtı- ğı için işten atılabilir! Yukarıda saydığımız üç tehlikeyle mücadete- nin zorunluluğunu her sağduyulu kişi kabul edi- yor. Ancak hükümetin bu tehlikelerle mücade- leyi, toplumu sindirmek için kullanması kabul edilemez... Bu, parmaktaki yara için kolu kesmeye ben- zer... [email protected] :A Koalisyoıula KHK için TBMM korkusu başladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Çankaya ile hükümet arasında, memur- lann meslekten çıkanlmasını kolaylaş- tıran KHK restleşmesinde vanlan nok- tada gözler yeniden TBMM'ye çevrilir- ken; hükümetortaklan arasında fire he- saplan ve buna karşı olası önlemler tar- tışıhnaya başlandı. Bakanlar Kuru- lu'nun bugün yapılacak toplantısında TBMM'ye gönderilecek düzenlemenin ele alınması beklenirken ANAP ve MHP'de düzenlemeye karşı "muhauf sesler yükselmeye başladı. ANAP için- de düzenlemenin içeriğinin "yumuşa- ülmasr istemi ön plana çıkarken Baş- bakan Bülent Ecevit'in KHK konusun- daki ısrannın "kişisel ve duygusal" ol- duğu değerlendirilmesi yapıldı. Grup karan ahnmadıkça MHP içinde de fi- reler olacağı belirtilirken DSP kanadın- da "Bizde fire olmaz" görüşü dile geti- rildi. Memurlarm, meslekten çıkanlması- nı kolaylaştıran KHK taslağının 2. kez Çankaya'dan dönmesi üzerine düzenle- meyi "Meclis'e taşıma" karan alan hü- kümet ortağı partilerin liderleri, konu- yu bugün toplanacak Bakanlar Kuru- lu'nagötürecek. Bakanlar Kurulu"nun, hâlâ TBMM'de bekleyen aynı içerikte- ki 4 ayn tasan yerine Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafindan iade edilen KHK'deki düzenlemeleri tasan metni olarak düzenlemesi bekleniyor. Hükümetin. KHK'de öngörülen dü- zenlemeleri yasa olarak çıkarma kara- n alması üzerine de gözler hükümet or- tağı partilerin gruplanna çevrildi. DSP kanadında, düzenlemeye "tam destek" eğilimi belirirken özellikle ANAP için- de muhalif görüşler dile getirilmeye başladı. Hükümet ortaklannın tasan- nın görüşülmesi aşamasında "grup ka- ran ahna" yöntemi izleyebileceği be- lirtiliyor. ANAP Grup Başkanvekili Bejhan Aslan, tasan TBMM'ye geldiğinde de çok iyi incelenmesi gerektiğini belirte- rek "Çünkü çoksayıdaarkadasımız,bu ne getiriyor, ne götürüyor bOmiyor. O nedenle önce grubumuzda bunu enine boyuna tarOsmak zorundayız" dedi. KHK'nin içeriğine ilişkin de çekince- leri olduğunu belirten Aslan, ''Türki- ye'yi Kopenhag kriterlerinden geriye götürecek bir düzenlemeji doğru bul- mam. O nedenle bazı hükümler yumu- şaülabilir diye düşünüyorum. Örneğin, yargı yolu mutlaka ve daha bettrgin bi- çimdeaçıktutulmah. Birdekisilerm dü- şünce, inanç özgürlüğünü kısıtlayıcı dü- zenlemelere gidilmesi doğru değü Evet devfcti koruyacağız ama birej lerin hak ve özgüriüklerini de koruyucu düzenle- meöngörmeüyiz" dedi. Hükümetin, ye- ni düzenlemeyi hazırlarken Cumhur- başkanı Sezer'in iade gerekçelerini dik- kate alması ve hukukçularla yeniden çalışma yapmasını da öneren Aslan, Başbakan Bülent Ecevit'in KHK ko- nusundaki ısrarını da "bireysel ve duy- gusal" olarak nitelendirdi. Ecevit'in, Sezer'i cumhurbaşkanlığma kendisinin önerdiğini de anımsatan Aslan, "Sayın Ecevit, Cumhurbaşkanı'nın düşünce- lerine kanlmaj abilir ama bu kadar öv- düğü ve güvendiği bir insana bu kadar ağır ve serttepki göstermesini deyadır- gadım" dedi. ANAP Genel Başkan Yardımcısı Sa- Bh Yddınm ise hükümetin memurlarla ilgili düzenleme konusunda "başladığı yere döndüğünü" ifade etti. Bu düzen- lemenin yapılma yerinin TBMM oldu- ğunu, Cumhurbaşkanı Sezer'in baştan beri de aynı adresi gösterdiğıni belınen Yıldınm, "çok iyi tarnşıhnadan, konu- şulmadan" düzenlemenin Meclis'ten geçmesinin zor olduğunu da vurguladı. Kararnamenin içeriğine de itirazlar ol- duğunu ifade eden Yıldınm, şunlan söyledi: "Bir yandan demokratik hak veözgüriüklerine sahip vatandaştipi di- yeceksûıiz, bir yandan da memurları bunun dışında tutacaksınız. Ben o ne- denle bu düzenlemeyi Meclis'te herke- sin içine sindireceğini zannetmryorum. Bunu içine sindiremeyen çok sayıda ar- kadaşımız olacaknr." DSP'li Adalet Komisyonu Başkanı Emin Karaa."Bu iş keşke böyle sonuç- lanmasaydı. Ama madem oldu. şimdi yapuacak işMeclisin toplanüya çağrıl- maa. DSP'de sorun olmaz. Eğer MHP ve ANAP da böyle düşünüyorsa tasa- nnın genel kuruldan çıkanlması son derece kolav olur. Grup karan da ah- nabilir. Diğer iktidar kanadannda ay- kınlık sözkonusu olursa asıl o zaman kriz çıkar" dedi. DSP Ankara Miİlet- vekili Uluç Gürkan ise "Cumhurbaş- kanı ilehükümet arasındaki sorun baş- ka zeminde çözühneti. Yürütmenin Dd erki arasmdaki uzlaşmazhkta askerle- rin hakem dunımuna getirilmesi, MGK'nin istişareorganıolmak yerine, yürütmenin asli unsunı dunımuna gel- mesisonucunayolaçar.Bunayolacma- mak gerekir. Sorun TBMM'de çözü- lür" diye konuştu. MHP Kayseri Milletveküi ve Anaya- sa Komisyonu üyesi Sadık Yakut, KHK'nin yahıızca biçim olarak değil içerik olarak da anayasaya aykın oldu- ğunu belirterek dahiliye memurlan ile hâkimler ve savcılarla ile ilgili düzen- lemelerde netlik olmadığını söyledi. "Kanunsuz suç ve ceza olmaz" diyen Yakut. meslekten ihraç edilen hâkimle- re yargı yolunun da kapatıldığını be- lirtti. KHK ile somut bilgi ve belge ol- madan duyumlara dayalı olarak me- murlann meslekten atılmasmın öngö- rüldüğünü anlatan Yakut, bunun keyfı- liğe neden olacağmı vurguladı. KHK ile hâkimlerin bağımsızlığırun sona er- dirileceğini ileri süren Yakut, iktidar partilerinin grup karan alması duru- munda düzenlemeyi yasalaştırabilece- ğini belirtti.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear