25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
SAYFA CUMHURİYET 14 MAYIS 2000 PAZAR HABERLER DUIVYADA BUGÜN ALt SİRMEN GS Fırsat Kaçırdı Sevgili, Şimdi başlığa bakarak, sana Galatasaray'ın Iz- mir'de Altay karşısında bir beraberiik kopanp şam- piyonluğu garantiye alma fırsatını kaçırdığından söz edeceğimi sanma. Gerçi bir süredir San-Kırmızılılar'daki, çok yük- lü bir sezonun da yadsınamaz etkisiyle, belirii bir düşüşü gözlediğimi, bu gözlemimin beni önemli maçlar ya da maç açısından da oldukça endişe- lendirdiğini yadsıyamam. Ama her şeye karşın, mucize ötesi bir rastlantı olmaz ise Galatasaray ligi garantiledi ve büyükta- kımlann, düşüş demesek de duraklama trendine girdiklerinde dahi, en kiritik anlarda, büyük başa- nları yakalayabileceklerini de biliyorum. Ve biliyorum ki, Fatih Terim yönetimindeki Ga- latasaray artık büyük takımdır. Ama büyük kulüp olabildi mi, olabilecek mi? Zaten bugün üzerinde durmak istediğim de bu. Galatasaray üsesi'nden büyüğüm Atilla Alpö- ge, dün bu konuda uzun bir mektup faksladı ba- na. • • • Dilersen, A. Alpoge'nin gönderdiği mektubun bir bölümünü okuyarak olaya bakalım: "... Bir hafta önce Fransız televizyonunun en önemli kanallanndan birinin (daha doğnısu kamu elindeki iki kanalın, yani France - 2 ve France - 3 (kiF-2en çokizlenen kanallardanbiri)sporser- visi bir karar alıyor ve diyor ki, 'Önümüzdeki haf- talann en önemli sporolayı UEFA Kupası finali. Ta- kımlardan biri de Galatasaray. Bu takımı yansıtma- lıyız. Istanbul'a bazı çekimler yapması için birekip yollayalım.' Yapılacak çekimleri pazar akşamlan saat 18.30'da başlayan ve milyonlarca kişinin izlediği çok önemli ve popüler bir programda kullanmayı düşünüyorlar (Maçtan önceki pazar. yani 14 Ma- yıs'ta). Aynı malzemeyi başka açılardan da 12 ve 16 Mayıs'ta F - 3' ün yayınlannda değeriendire- cekler. Gerekli hazıhıklan yapıyorlar. kulübün olumlu yanıtını alınca da Türkiye'ye geliyohar. Daha önce de televizyon ekibi ön hazırfık yap- ma niyetiyle Internet'e giriyor ve karşılanna AGS'nin (Fransa 'daki demeğinizin) web sitesi çı- kıyor. Bu hazırlığı yapanlann gözleri faltaşı gibi açı- lıyor, öğreniyohar ki, spor kulübü var. evet ama, bir de lise var ve efendim bir de üniversite var. Da- ha ilginci bu lise 125 yılı aşkın süredir Fransızca eğitim yapıyor, Fransa 'nın da katkısıyla. Kulübü de bu lisenin öğrencileri kurmuş. Adamlann başı dö- nüyor. Yani Arsenal'in karşısına, Fransa ile belli ilişkisi olan bir kulüp çıkacak. Fransız seyirci için bundan güzel TV programı olabilir mi?..." • • • öykünün sonu ise Sevgili, o kadar hoş değil. Fransız TV ekibi geliyor, A.S. Yen'de Galatasaray - Kocaelispor maçını çekmek istiyor. Üstelik sta- da girdiklerinde şaşırıyorlar. Çünkü Türkiye gibi bir ülkede beklemedikleri kadar kadın ve çocuk se- yirci ile karşılaşıyor ve 'Bu kulübün taraftan hooli- gan değil' yargısına vanyor. Ama Kulüp, Tele-On ile olan anlaşması dolayı- sıyla buna izin vermiyor. Ekip çalışmayı yapıyor, elinde maç görüntüsü ol- madan dönüyor ve F - 2 kanalı pazar 18.30 prog- ramında olayın, okul vs. yani konusunda malze- me bol ve güzel olmasına karşın, maç görüntüsü az olduğu için yapımı yayımlamıyor. Şimdi bu konuda yöneticiler çok şey söyleyebi- lirter. Ama bu hatanın mazereti yok. Şu ya da bu bi- çimde bir çözüm bulunabilirdi. Üç gün sonra Galatasaray Kopenhag'da Arse- nal ile finali oynayacak.. yenebilir de yenilebilir de. Her iki halde de Cimbom'un büyük bir takım ol- duğu gerçeği degişmeyecek. Peki bu Galatasaray ne zaman, geçmişine ve bi- rikimine yaraşır büyük bir kulüp olacak? Sanınm asıl mesele bu. Aradan 7 yıl geçti Erdoğan'm katilleri hâlâ bulunamadı ANKARA (Cumhu- riyet Bürosu)-Eski Sa|- hk Bakanhğı Teftış Ku- rulu Başkan Yardımcısı Namık Erdoğan'ın ka- çınlarak öldürülmesi- nin üzerinden yedi yıl geçmesine karşın katil- leri bulunamadı. Sağhk Emekçileri Sendikası'ndan (SES) yapılan açıklamada, Er- doğan'ın eşine bile gös- termediği, çok gizli so- ruşturma dosyalannı koyduğu özel yapım şif- _reli çantasınm kaybol- duguna dikkat çekilerek "Bu olgu, Namık Erdo- ğan'ı öldürenlerin neyin peşinde okhığunu da or- taya kojTiyor" denildi. Açıklamada, ülkücü katil Haluk Kırcı'nın, _Abdullah Çatlı ile hir- -likte yurtdışından gelir ' gelmeyJjirsaglıkfirma- sı kurduklannı, Sağhk lıgı'ndan ihaleal- dıklannı Susurluk kaza- smdan sonra açıkladığı anımsatılarak şöyle de- rihli basın açıklamamız- dan sonra, firari Haluk Kırcı bir TV' kanahna telefon ederek Namık Erdoğan cinayetiyle ilgi- K kendisinin bir bağlan- üsı ohnadığuiL, ancak Ib- rahim Şanın ve arkadaş- lanyla ilgili olarak doğ- nı iz sürdüğümüzü açıklamak zorunda kal- niışti. Buna karşın Ha- luk Kırcı'nın > akalandı- ğında Namık Erdoğan cinayetiyle ilgili tek bir soruya bile muhatap ol- madıgını gördük." Namık Erdoğan'ın öldürülmesinden kısa bir süre önce, Sağhk Bakanhğı'na, Erdo- ğan'ın Kürt olduğu ve PKK'lilere yardım etti- ği, böyle birinin Teftiş Kıınıhı Raşkan YarHim- cılığı'na getirilemeye- ceği yönûnde mektup- "Bu olguya parmak basan 13 Mayıs 1997 ta- lar geldiği belirtilen açıklamada şöyle denil- di: "Dürûst bir bürok- rattı. Ve ölüm tehditleri- ne aldınş etmeden yol- suzluk dosyalarmm fize- rine cesaretle gidiyor- du." Şanlıurfa'nın Birecik ilçesinde bir komiseri şehit eden Vasat üyesi 10 sanık hakkında dava açıldı Savcı öKiııı cezasıistedi• Tutuklu sanıklardan Mehmet Murat Yürekli'nin "Yasadışı Vasat örgütü kökenli, terör amaçlı Türkiye Islami Cihat Hareketi örgütünün üyesi olduğu ve bu örgüt adına silahlı eylemlerde bulunduğu" gerekçesiyle ölüm cezasına çarptınlması istendi. DİYARBAKTR (Cumhuriyet Büro- su)- Şanlıurfa'nın Birecik ilçesinde gü- venlik güçleriyle girdikleri çatışmada komiser Ali Osman Sançalı'yı şehit e- den Mehmet Murat Yürekli'nin de ara- lannda bulunduğu 10 Hizbullahçı hak- kında dava açıldı. Iddianamede, şeriat düzeni kurmak amacıyla sürdürülen mücadeleye destek vermek için Afga- nistan üzerinden Çeçenistan'a gitme- ye çalışan sanıklann bunu başarama- yınca Türkiye'de "Islami Cihat Hare- keti" adlı silahlı gnibu oluşturduklan- na dikkat çekildi. Şanlıurfa'nın Birecik ilçesinde 31 Mart'taki operasyonda Terörle Müca- dele Büro Amiri Komiser Ali Osman Sançalı'yı şehit eden Hizbullah'ın Va- sat grubu üyesi 10 sanık hakkında Di- yarbakır DGM Savcıhğı'nca iddiana- me hazırlanarak dava açıldı. Tutuklu sanıklardan Mehmet Murat Yürek- li'nin "Yasadışı Vasat örgütü kökenli, terör amaçlı Türkiye İslami Cihat Ha- reketi örgütünün üyesiolduğu vebu ör- güt adına sflahlı eylemlerde bulundu- ğu" gerekçesiyle ölüm cezasına çarp- Sırnak'ta örgüt adına faaliyette bulunmakla suçlanıyorlar 70 kişiye Hizbullah davası DİYARBAKm (Cumhuriyet Bürosu) - Diyarbakır DGM'de Şımak kent merkezi ile çeşitli ilçelerinde Hizbullah adına faaliyet yürüttükleri gerekçesiyle toplam 70 kişi hakkında dava açıldı. Iddianamede, 1 sanık için idam, diğer sanıklar için de örgüt üyeliği suçlamasıyla 15 yıla kadar hapis cezası istendi. tddianameye göre 4 kişi, dosyadaki bir sanık tarafından kaçınldıklannı belirterek ilk kez bir Hizbullah eyleminde şikâyetçi oldular. Diyarbakır DGM Savcıhğı'nca, tınlması istendi. tddianamede. diğer tutuklu sanıklar Bahri Bozak, Abdullah Çetin, Mehmet Şah Yürekli, Salih Ars- lan, Abdullah Ferit Erkan, Hasan Yü- dınmdağı, Mehmet Özdalar ve Suat Temel ile tutuksuz sanık İbrahim Ha- lil Özbiber için de "örgüt üyesi olduk- lan" gerekçesiyle 12 yıl 6 aydan 15 yı- la kadar hapis cezası verilmesi gerek- tığı belırtildi. Mehmet Murat Yürekli'nin Bire- cik'teki Şuheda Khabevi sahibi Ahmet Bayraktar'ın telkinleri sonucu Vasat örgütüne kahldığı, daha sonra Gazian- Şırnak'ın kent merkezi ile îdil, Silopi, Cizre ilçelerinde Hizbullah adına faaliyet yürüttükleri gerekçesiyle 40'ı tutuklu toplam 70 sanık hakkında dava açıldı. Davanın ıddianamesinde Hüseyin VeBoğlu'nun öldürüldügü tstanbul Beykoz'daki operasyonda ele geçirilen örgütsel belgelerde sanıklann tamamının özgeçmiş raporlan ile örgütsel faaliyetleri hakkında bilgiler bulunduğu belirtüdi. tep'e giderek örgütün lideri olan Şah- merdan San ile evinde görüştüğü be- lirtilen iddianamede şöyle denildi: "Sanık, örgüt lideri Şahmerdan Sa- n huzurunda bağuuk yemini etmiş. Sa- nığa süahlanması konusunda silah al- ması söytenmiş, sanık ise bunun üzeri- ne kendisine ruhsath pompah av tüfeği satuı almıstır. Şahmerdan San, sanığa bulunduklan yer itibanv la yapılanma- lan gerektiğini söylemiş, bunun üzeri- ne sanık Birecik'e dönmüştür. Bu yapı- lanmanın liderliği hususunda sainğnı ağabeyi Mehmet Şah Yürekli ve Mu- Iddianamede, bir sanığa idam istenirken, tutuklu 39 sanık ile tutuksuz 30 sanık için de örgüt üyeliğinden 12 yıl 6 ay ile 15 yıl arasında değişen hapis cezası istendi. Adam kaçırdılar Diyarbakır Devlet Güvenlik Mahkemesı tarafından hazırlanan iddianamede, tutuklu sanıklardan Mehmet Şerif Aşkın'ın örgüte eleman kazandırmak amacıyla tebliğ faaliyetlerinde bulunduğu belirtüdi. hammet Akkuş arasında tarnşma çık- ması üzerine Muhammet Akkuş ken- dilerinden avrümışnr. Sanığın mensu- bu olduğu Vasat örgütü tarafından 1998yıünda Gaziantep'de kitap fuann- da bombalı e> lem gerçekleştirilmesi sı- rasındaörgütk ilişkisibir süre kopmuş- tur." İddianamede aynca Hizbullahçıla- nn sahte kimlik ve pasaport çıkartmak için kendi kardeşlerinin kimliklerini çaldıklan belirtildi. Vasat grubu adına Çeçenistan'da faaliyet göstermek iste- yen sanıklann, sımn geçemeyince Tür- kiye'de silahlı grup oluşturduklan ifa- de edilen iddianamede olay şöyle an- latıldı: "Sanık Mehmet Murat Yürekli, Bahri Bozak ve ibrahim Halil GezerTe büükte .\fganistan üzerinden Çeçe- nistan'a gitmek için karar vermişler- dir. Abdullah Çetin bu konuda kendi- lerine 250 nühon lira para yardumn- da bulunmuştur. Halil İbrahim Gezer, kardeşi Ömer Gezer'den habersiz künliğini alarak kendifotoğrannıya- ptştınp çıkardığı sahte kimlikle karde- şi adına pasaport alnıış, 26.11.1999 ta- rihinde Van'm Gürbulak Sınır Kapı- sı'ndan biriikte Iran üzerinden .Vfga- nistan'a gitmislerdir. Ancak Çeçenis- tan'a gjtmeleri mümkün ohnadığm- dan tekrar Birecik'e geri dönmüşler- dir. YürekK, tstanbul'da Ömer' kod adh Ahmet Demir ile görüşmüş, ken- disine Çeçenistan'a geçmenin müm- kün olmadığını anlatmıştır. Ahmet Demir sanığa buna benzer mücadele- nin Türkiye'de yapılması gerektiği tel- kininde bulunmuştur. Aynca sanıktan Cihat Hareketi ve silahlı mücadele için Birecik'ten adamlar bulmasuu iste- miştir. Daha sonra sanığın Birecik'te- ki evine gelen Ahmet Demir, Sezer Metin, Muhammet Ali ve Tahsin adlı sahıslarla biriikte Vasat örgütünün içinde Cihat felsefesine önem veren, amacı ülkemizdeki anayasaJ düzeni si- lah zonıyla yıkarak yerine şer-i esas- lara dayah bir devlet kurmak olan Türkiye'de 'İslami Cihat Hareketi' olarak tanımlanan örgütün ileriye yö- nelik faaliyet ve hedeflerini benıiemiş- lerdir." Aydınlanma ve Basın' paneli 'Aydmlanma savaşımı sürmeli' ANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Gazetemiz yazan Prof. Dr. ServerTa- nilli. bugün Türkiye'deki çelişmenin sivil- asker de- ğil, aydınlanmayı savunan güçlerle buna düşman güçler arasında olduğunu vurguladı. TÜYAP Ankara Kitap Fuan kapsamında düzen- lenen "Aydınlanma ve Ba- sın" konulu panel, Anka- rahlardan büyük ilgi gör- dü. Gazetemiz Yayın Ku- rulu Başkanı tlhan Selçuk. Server Tanilli. Ankara Temsılcımiz Mustafa Bal- bay ile Alpay Kabacah nın konuşmacı olarak katıldı- ğı ve çok sayıda kişinin ayakta izlediği paneli Ve- cihi Timuroğlu yönetti. Server Tanilli konuşma- sında, "akhn vebilimin ön- cülüğü r> nün aydınlanma ka\Tamı olduğunu vurgu- ladı. Tanilli. 1980'lerde başlayan rejimin, idealist değerleri sarsarak "ilerle- menin köşeyi dönme üzeri- ne kurulduğunu" açıkla- dığım belirtti. Gazetemiz Yayın Kuru- lu Başkam Ilhan Selçuk, aydınlanma savaşının sür- dürülmesi gerektiğini vur- guladı. Selçuk, medyanın "Islamcı" ve "bankacı" olarak ikiye aynldığıru söyledi. Selçuk, "Arnk Cumhurhet'in karşısında gazete yok, banka var. A- ma biz Cumhuriyet gaze- tesini yaşatacağız'' diye konuştu. Selçuk. "Her kim Atatürk'e karşı ise kim olursa olsun, o Türki- ye'nin akyhine olan bir adamdır. Türkiye halkunn aleyhine olan bir adam- dır" dedi. Alpay Kabacah. başlan- gıçtan bugüne kadar bası- nın gelişimini, matbaamn kuruluşunu ve yönetimin basına karşı olan tavnnı anlattı. Gazetemiz Ankara Temsilcisi Balbay da artık medya gücü değil, "gücje- rin medyası" olduğunu vurguladı. Balbay'ın "Tam bağunsızhğuu koru- >-an Cumhurhet gazetesi- ni bu medv a \aptsmdan ay- n rutuyorum" sözleri sa- londan büyük alkış aldı. Türkiye'nin nüfusu 35 milyon iken 7 milyon ga- zete okuru bulunduğunu, ancak bugün 63 milyon nüfus karşıhğında okur sa- yısmın yalnızca yaklaşık 4.3 milyon olduğunu be- lirten Balbay, eğitimin önemini vurguladı. İĞNELÎ FIRÇA ZAFER TEMOÇİN DYP Meral AkşenerH suçladı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - DYP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Ekinci, partide genel başkanlık söz- cülüğü yaptığı dönemdeki açıklamalan nedeniyle taz- minat ödemeye mahkûm edi- len DYP'li Meral Akşener'i eleştirdi. Akşener'in daha dikkatli olması gerektiğini belirten Ekinci, "Parti sözcü- leri zamanzaman bu nevi taz- minatlara muhatap olabUir- ler. Kendi bevanınla buna yol açarsanbundapartinin kusu- ruyoktur"dedi. Ekinci, par- ti genel merkezinde bir basın toplantısı düzenledi. Gazeteciler, Akşener'in bazı kişilerin telefon görüş- melerini açıkladığı gerekçe- siyle mahkeme tarafından ya- sal faiziyle biriikte 26 milyar lira tazminat cezasına çarptı- nldığım, partinin de yardım etmemesi nedeniyle bunu ödemekte güçlük çektiğini ammsattılar. Bunun üzerine Ekinci, "Gerek bizim parti, gerekse diğer parti sözcükri- nin basın toplantılan kendile- rini bağladığı gibi partivi de bağladığı için daha dikkatüol- malan gerekir" diye konuştu. Akşener'e yardımcı olundu- ğunu, kendisine teminat mek- tubu verildiğini iddia eden Ekinci, "Bu meselelerin gaze- te manşetlerine taşuunasını ve açıklama yapmasuu yadu-ga- dığımı ifade etnıek isti>orum. Bunu partisiyle paylaşsaydı daha şık olurdu" dedi. Görevinden azledilen eski Devlet Bakanı Sadi Somun- cuoğlu'nun "îhalelere çeteler kanştı" sözlerini anımsatan Hasan Ekinci, u Bu iddialar vahimdir ve korkunçtur. Bun- lan ortava kojan devietin ba- kanıdır. Savın Başbakan'a, Ecevit'e 'Ne yaptınız, Devlet Denetleme Kurulu'nu hare- kete geçirdiniz mi, Başbakan- lık Denetleme Kurulu'nu ha- rekete geçirdiniz mi? Hilton Oteli'nde kanlı baskın olmuş- tur. Bu konuda yapılan ne- dir?' diye soruyorum" diye konuştu. SlFIR NOKTASI /ORAL ÇALIŞLAR Çankaya Sezer frak giymek istemiyor ANKARA (ANKA) - Sade bir yaşam tarzıyla tanınan Ahmet Necdet Sezer'in, yemin törenin- de, önceki cumhurbaşkanlannın aksine frak giymek istemediği öğrenildi. Türkiye'nin 10. Cumhurbaş- kanı Ahmet Necdet Sezer, 16 Mayıs Salı günü saat 15.00'te TBMM'de ant içerek görevine başlayacak. Yemin töreni nede- niyle TBMM Başkanhğı bir di- zi önlem aldı. TBMM Genel Ku- rul Salonu'nda gerçekleştirile- cek yemin törenini izlemek üze- re devlet protokolüne, büyükel- çilere ve uluslararası kuruluşla- rın temsilcilerinin yani sıra her parti grubuna da 100'er davetiye verildi. Ahmet Necdet Sezer, yemin töreni için Meclis'e gelişinde, en yaşlı başkanvekili tarafından as- keri törenle karşılanacak. Cum- hurbaşkanı Sezer, ant içmek üze- re geldiğinde TBMM Başkanı Yddınm Akbulut oturumu aça- rak en yaşlı başkanvekili aracılı- gıyla Cumhurbaşkam'nı Genel Kurul Salonu'na davet edecek. Sezer, beraberindeki en yaşlı başkanvekiliyle biriikte hitabet kürsüsüne gelerek ant içecek, ar- dından Cumhurbaşkanlığı Sen- foni Orkestrası Istiklal Marşı'nı çalacak. Sezer, daha sonra yine beraberindeki en yaşlı başkanve- kiliyle Genel Kurul Salonu'ndan aynlacak. Yemin töreninin ardın- dan genel kurul, çalışmalanna sonverecek. 10. Cumhurbaşka- nı Ahmet Necdet Sezer'in daha önceki cumhurbaşkanlannın ak- sine, yemin töreninde frak giy- mek istemediği öğrenildi. oralcalislar@yahoo.com "Şeriat geliyor" korkutmalannın yükseldiği dönemlerde bile, Islamcı bir iktidann hiçbir zaman tam anla- mıyla Türkiye'ye egemen olamaya- cağını düşünüyorduk. Türkiye'nin gelişmişlik düzeyi, totaliter Islamcı bir iktidara izin vermezdi. 200 yıldtf demokratikleşme ve modernleşme yolunda mesafeler alan bu ülkede, çağdışı ideolojisiyle islamcı hareke- tin fazla bir şansı olamazdı. Islamın yükselişinde solun bir se- çenek olarak ezilmesi ve saf dışı edil- mesi önemli bir etkendi. Bir diğer et- ken ise, devlete yön veren anlayjşjn_ İslami bir araç olarak siyaset arena- smda kullanmasıydı. Komünizme, Siyasi îslamm Dönemeci sola ve demokrasi taleplerine karşı devlet, yıllarca islamcı hareketten Erbakan ve arkadaşlarının yıllar- ca siyaset sahnesinin etkili isimleri haline gelmesi de bu tercihlerin ürü- -nüydü.-Btrgürrbır tercthter Mctan paylaşmak isteyince yollar aynldı. is- lamcı hareketin yükselişi, önemli bir ekonomik gücü de arkasında topla- yınca kıyamet koptu. 28 Şubat'ı kış- kırtan önemli nedenlerden birisi Is- lamcıların giderek büyüyen ekono- mik gücüydü. • • • _ _ — _ _ - Fazilet Partisi kongresine, fslamcı JıarekeürLgeleceğiaçısındaAJaakt»^ ğımızda, bir siyasi dönüşümü göre- ^iliriz. Erbakan önderliğindeki geie- laşması, her köye bir cami yapılma- sı, Diyanet Işleri Başkanlıgı'nın en yüksek bütçeye sahip kurumlardan birisi haline gelmesi bir devlet terci- hiydi. neksel Islamcı hareket artık zamanı- nı tamamlıyor. Onlann, gerilerde kal- mış propaganda ve örgütlenme yön- temieriyle toplumda bir taban bul- mak giderek zorlaşıyor. 1999 seçim- lerinde Fazilet Partisi'nin bir önceki seçime göre yüzde 5'ten fazla oy kaybetmesi bu gelişmeyi gösteriyor. Bugün toplanan Fazilet Parti- si'ndekfbaşKânlTkyanşını kîm kâzâ- nırsa kazansın, bir dönemin sonuna geldiğimizi kabul etmeliyiz. islamcı siyasi hareket, değişen dünyanın bir parçası olmak için değişime zorlanı- yor. Bunun hem siyasi hem de eko- nomik nedenleri olduğu ortada. Anadolu'da, ciddi bir Islamcı ser- -4naye oluştu. KapitaUzmin- kuraMa- rıyla işteyen bir sistemtn içine gtren İslamcı burjuvazi4Jzerindo artık Er- bakan'ın "Batı taklitçileri" sözcük- lerinde ifadesini buian propaganda- odal bir ideolojiyi oturtmak mümkün değil. Erbakan ve arkadaşlarının sı- kıntısı buradan geliyor. Abdullah T5ÖT ve ârkadaşIarTnın gelecek vaat etmesi de bu gerçeğe dayanıyor. • • • Fazilet Partisi içindeki değişim is- teği, "Şenafge//yo/-"tehdidinedaya- lı iç politikanın değişmek zorunda ol- duğunun da işaretlerini veriyor. Mumcu cinayetine ilişkin ortaya çı- kantpuçtenda, "şeriattn" devlet için- de kollantp korunduğunu, t)u koru- ma kalktığifida ise şeriatçilann fazla nın etkili olması mümkün değil. Çün- kü, Anadolu Islamcı sermayesinin bir ayağı da Batı'da. Güçlerinin bir kısmını oradan alıyortar. Artık Anadolu kapitalistleşiyor; ka- pitalist bir ekonominin üzerine fe- bir kıymet-i harbiyeleri olmadığını jjözler önüne seriyor. ^ ^ . Pankart açan, afiş yapıştıran sol- cu gence DGM'lerde 20 sene ceza- lan uygun gören savcı ve hâkimler, şeriatçı katilleri acaba neden devie- te karşı suçlu görmeyip, dosyalannı sivil mahkemelere yolladılar? Şeriatı "devlete karşı suçlar" kapsamında görmeyen devlet koruması olma- saydı, siyasi Islamcı hareket bu ka- dar yaygınlaşabilir miydi? Bu koru- ma olmasaydı, sokaklarda çorap sa- tacak düzeyde bir yeteneğe sahip Rişiler, bu ülkenin en değerti aydın- lannı öldürüp sokaklarda ellerini kol- larını sallayarak dolaşabilirler miydi? • • • Fazilet Partisi kongresi, siyasi Is- lam üzerindeki devlet desteğinin kalktığı, artık Erbakan döneminin gi- derek kapandığı koşullarda gerçek- teştirifiyor. Önümüzdeki dönem de, siyasi islam da araziye ^orunda^katacak. Bunun işaretteri şimdiden görüyoruz. MHP dahiliHttun siyasi göetefy göetepg bi lslamcılar da demokrasi sorunuy- la yüz yüzeler. Bu sorun gelecek yıl- larda ANAP'tan Fazilet'e tüm parti- lerin karşısına tekrar tekrar dikilecek. Gidiş bu yönde. Direnenler silinip gidecekler.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear