Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
SAYFA CUMHURİYET 29 MART 2000 ÇARŞAMBA HABERLER însan Haklan Alt Komisyonu sorunu iki ayn raporu birleştirerek giderdi Ulucanlar raporunda çözüm Murat Bozlak'a bastn affı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM tnsan Haklan Alt Komisyonu'nda Ulucanlar Cezaevi'nde 10 tutuklunun ölümüyle sonuçlanan operasyonla ilgili rapor konusunda yaşanan kriz aşıldı. Alt komisyondaki görüş aynlıklan nedeniyle hazırlanan iki ayn rapor uzun tarhşmalann ardından birleştirildi. Kriz aşıküktan sonra Însan Haklan Komisyonu'na sunulan raporda operasyonla ilgili kuşkulara dikkat çekilirken güvenlik güçlerine ve cezaevi yönetimine yönelik suçlamalar yeraldı. Operasyonun "öncedenplanlandtğı" savına yer verilen raporda, ölüm sayısının yüksekliği ve duvariarda az sayıda kurşun izinin bulunması "hedef gözetilerek ateş edildiğT izlenimini yarattığı vurgulandı. Ulucanlar Cezaevi'nde 26 Eylül 1999 tarihinde gerçekleşhrilen operasyonun ardından inceleme yapmak üzere TBMM însan Haklan Komisyonu tarafından oluşturulan alt komisyon haftalardır devam eden rapor sorununu çözdü. Alt komisyonun DSP'li Başkanı Hasan Madt'in MHP'li üye Mehmet Nuri Tarhan rin hazırladığı kapsamlı raporun genel değerlendirme ve öneriler bölümü aynen alınırken DSP ve MHP'li üyelerin hazırladığı raporun birkaç sayfalık sonuç bölünjünün eklenmesiyle ortaya çıkan yeni rapor însan Haklan Komisyonu'na sunuldu. Ekleri ve tutanaklarla birlikte 400 sayfaya ulaşan raporda özetle şu görüşlere yer verildi: • Ulucanlar Cezaevi'nde silah kullanılmıştır. 10 ölü ve çoğu ateşli silahla olmak üzere 30 'un üzerinde yaralı olduğuna göre öldürme kastıyla ateş edilmiştir. Cezaevi yöneticileri ve Adalet Bakanlığı yetkilileri daha önce benzer eylemlerde sergiledikleri uzlaşıcı tavn sergilememişlerdir. Basına basküar sürüyor Yalova Valisi, esnafi "basmın yüzüne tükürme• Yapılan müdahale ye" çağuirken, Adalet Bakanı Türk de mafya hesaplaşmasından basuu amacını aşacak şekilde sorumlu tuttu Ya öbür basküar... ağır olmuştur. Olaylann cereyan ettiği koğuşlarda yapılan incelemede yoğun çatışma izine rastlanmamıştır. Duvariarda çok sayıda mermi izinin bulunmaması, hedef gözetilerek ateş edildiğini düşündürmektedir. • Cesetlerde ve yaralılardaki darp izleri olaylar sırasındaki arbedede olacak şekilde görünmemektedir. • Olaydan sonra yapılan aramalarda bulunduğu öne sürülen Kalaşnikof marka otomatik tüfek ilk aramada değil daha sonra ortaya çıkmıştır. Eğersözü edilen otomatik tüfek tutuklular tarafından kullanılmış olsaydı bu silahla güvenlik güçlerinın yaralanması gerekırdi. • Otopsi sırasında çekilen fotoğraflann komisyona ileülmemesi ve otopsiye avukatlann alınmaması 'ceseoerm durumu sakkndı' kuşkusunu doğurmuştur. • Bu operasyonda ölen ınsanlann can güvenliğinden devlet sorumludur. Devletin can güvenliğinden sorumlu olduğu insanlardan 10'unun ölmesi, çoğu ağır 30'a yakınının yaralanması müdahalenin ,, başansız olduğu izlenimi' ni vermektedir. • Cesetlerde ve yaralılarda arbede ve boguşma esnasında olması beklenenin ötesinde darp izleri bulunmaktadır. ile birlikte hazırladığı rapora komisyonun FP, ANAP ve DYP'li üyeleri karşı çıkarak ayn bir rapor hazırladılar. DSP ve MHP'li üyelerin hazırladığı dar kapsamlı ve güvenlik güçlerine yönelik yumuşak ifadelerin yer aldığı raporun aksine alternatif raporda operasyonla ilgili kuşkular aynntıh bir şekılde yer aldı. Rapor tartışmalan sürerken ara bir formül olarak iki raporun birleştiriknesi önerisi gündeme geldi ve bu aşamada bir imza krizi yaşandı. Imza krizinin aşılmasının ardından FP, ANAP ve DYP'li üyele GLOBALPOÜTIKOLTCR ERGIN YıLDıZOĞLU "YeniRusya "nın şimdi yeni, genç bir devlet başkanı var. Pazartesi yazımda, "Putin Kimdir" "Ne yapacak" sorulanna, Putin'in geçmişi hakkında fazla bir şey bilmeye gerek kalmadan da, Rusya'nın sosyo ekonomik koşullanna ve bunlann tarihsel arka planına bakarak cevap verilebileceğini vurgulamıştım. Yazıyı bitirirken ülke ekonomisinin işletilmesi, merkezi devletin güçlendirilmesi ve Rusya'nın uluslararası etkinliğinin restorasyonunun, Putin'in gündemini oluşturduğunu saptamıştım. Şimdi bu noktadan devam edecegim. Ekonominin işletilmesi, eskiyen üretim temelinin yenilenmesini, kriz boyutlanna ulaşan yoksullaşma egiliminin tersine çevrilmesini gerektiriyor. Rusya'nın iç güvenliği ve uluslararası ilişkileri açısından bakınca da, Putin'in deyişiyle "askeri sınai kompleksin yenilenmesi ve güçlendirilmesi" çok önemli. Ancak bunun için gerekli yeni yatınmlarsöz konusu olduğunda Rusya'nın önemli kaynak sorunlan var. Yatınmlar ve sosyal hizmetler için gerekli finansmanı üç kaynaktan elde etmek mümkün. Birincisi dış borç ve yabancı sermaye, ikincisi vergiler, üçüncüsü ihracat gelirierinin maksimizasyonu. Birinci kaynak, yabancı yatınmcılar borsaya dönmeye başlamış olsa da, henüz kısa dönemde kullanılabilir durumda değil. Uluslararası mali çevreler, şimdi bir bekleme dönemine giriyoriar. İkincisi, vergilerin artması, kimi siyasiidari adımlann atılmasına, kara ekonominin denetim altına alınmasına bağlı. Bunun yolu ise hem devletin denetiminin hem de Rusya'yı oluşturan bölgelerte merkez arasındaki kaynak akımının sağlanmasından, merkezi yönetimin güçlenmesinden geçiyor. Dördüncüsü, ihracat gelirleri açısından stratejik öneme sahip petrol, dogalgaz, alüminyum gibi sektörierde, mali disiplin açısından bankacılık sektöründe; siyasi istikrar açısından da medya sektöründe oligarklann (Siyasi ilişkileri sayesinde kamu işletmelerini yok pahasına ele geçirerek, devleti soyarak milyarder olmuş birkaç işadamı) gücünün kınlması gerekiyor. Bu oligarklar Rusya'yı oluşturan bölgelerdeki yerel gelirierin merkeze kaymasını engefleyen biretki de yaratarak merkezkaç basınçlan da güçlendiriyoriar (The Foreign Affaires: Putin's Plutocratic Problem Mart/Nisan 2000). Görüldüğü gibi ekonomik sorunlann çözülmesi, önemli siyasi aktörierin ya tasfiye edilmesini ya da bir şekilde denetim attına alınmasını gerektiriyor. Yerel valiler, Putin'in vali seçimlerini kaldırarak bunlan merkezden atama karannı kabul etmiş görünüyoriardı. Oligarklann tasfîyesi ise çok daha sorunlu. Bunlann büyük mali güçlerinin yanı sıra, medya üzerindeki denetimleri, mafya ilişkileri Putin için büyük sorun oluşturacak gibi görünüyor. Bu yüzden Putin'in eski SSCB egemen sınıfından ayakta kalmış iki güçlü fraksiyona, ordu ve KGB ^ a da devamı olan FSB) dayanmaya hazırfandığını görüyoruz. Putin, seçimlerden önce etrafını KGB kadrolanyla çevrelemeye başlamış (The Guardian 27/03), örgütlü suçfarla mücadelede bunlan kullanacağını açıklamıştı. Ancak, Putin'in "Bir smıfoiarak variıklanna son vereceğim" (The Times 27/03) dediği oligarklann bu iki fraksiyonun içinde de güçlü etkileri olduğu söyleniyor. Bu koşullarda Amerikan Intelijans analistleri, Putin'in, oligarklara karşı basınç oluşturmak için, halk arasında son 10 yılda biriken "sınrf nefretini" harekete geçirebileceğini düşünüyoriar. Ancak, böyle bir operasyonagirişmeden önce, Putin'in "anavatanın" kurtancısı rolünün daha belirginleşmesi gerekiyor. Bunun için ülke içinde birleştirici bir ideoloji ve ulusafcılığı güçlendirecek bir uluslararası ilişkiler/çelişkiler ortamının oluşması gerekli (Startfor 24/03). Bu açıdan, Putin'le Ortodoks kilisesi arasındaki yakın ilişkiler bir ipucu veriyor. Ama daha sinsi, tehlikeli işaretler de var; seçimlerden bir gün önce, oligark Bezerovski'nin TV kanalı ORT, Putin'in siyasi rakiplerini, Yahudilerle, eşcinsellerle ve yabancılarla ilişkilerine atıfla yıpratmaya çalıştı (New York Times 24/03). Ülke dışındaki bir tehdide karşı "milli biriik" sağlamaya gelince, gündemde çok karmaşık ve tehlikeli dinamikler var. Burada en uygun aday ABD. ABD ile Rusya arasında bugün üç sürtüşme noktası saptamak mümkün: NATO'nun doğuya doğru genişlemesi, ABD'nin yeni Ulusal Balistik Füze Savunma Kalkanı (UBFSK) projesi, HazarKafkas ve Orta Asya bölgelerindeki petrol kaynaklanyla boru hatları. Uluslararası strateji uzmanları, Rusya'nın UBFSK'ye kesinlikle karşı olduğunu, burada oluşacak birsürtüşmenin, ABD ile yeni birsoğuk savaşa karşı olan Avrupa ve özellikle de Almanya arasındaki ilişkilerini bozabileceğini söylüyoriar. Alman1 ya nın, ABD hegemonyasından bağımsızlaşmaya başlaması bu tür bir olasılık için uygun bir zemin oluşturuyor (İntemational Herald Tribune 28/03). HazarOrta Asya bölgesinde, IranRusya ve ÇinRusya boru hattı projelerinin, Gürcistan'ın tekrar Rusya'ya doğru eğilmeye başlamış olmasının ABD'nin bölgedeki stratejik çıkariannı şiddetletehdit etmeye başladığını söylemek mümkün. Putin "yasalann diktatöriüğünü" kurmaya söz vermişti. Dünyada en geniş yetkilere sahip bir devlet başkanı olarak Putin'in hangi yasalann diktatöriüğünü kuracağı sorusu bir yana, önünde aşması gereken muazzam engeller var. Ancak gerek Rusya elitinin iradesi, gerekse halkın ruh hali, gerekse de uluslararası ilişkilerin dinamikleri Putin'den yana gibi görünüyor. Düne kadar serbest piyasa öneren odaklann bugün "stratejik sanayiterde devletleştirmenyi (Foreign Affaires) "yatınm kaynaklannın devlet eliyle dağrölması"nı (Startfor) öneriyor olmalan da Putin açısından bir başka avantaj. Ancak, Sakharov'un kansının ''Putin güncelleştirilmiş bir Stalinizm kuracaktr" sözlerine kulak vermekte de fayda var. Yeni Rusya Yeni Başkan • ANKARA(AA)Ankara 1 No'lu DGM, eski HADEP Genel Başkanı Murat Bozlak ve kapatılan DEP'in eski Genel Başkanı Yaşar Kaya'ıun da aralannda buJunduğu 13 sanık hakkında "1993 yılında yayımlanan banş bildirisinden" dolayı verdiği 1 'er yıl hapis ve 100'er milyon lira ağır para cezasını, basın affmı öngören 4454 sayılı kanun uyannca erteledi. YÖK bugün toplanıyor Giindem irtica EBRUTOKTAR ANKARA Yükseköğretim Kurulu (YÖK) bugün yapacağı Yüksek Disiplin Kurulu toplantısında irticayı masaya yatıracak. Atatürk Üniversitesi Erzincan Ilahiyat Meslek Yüksekokulu'ndan Doç. Dr. Şadi Eren'in Nurcu olduğunu ve devlet arşivlerine Kırkıncı Hocacı Nurcu olarak geçtiğini belirleyen YÖK, söz konusu öğretim üyesinin anayasaya, cumhuriyetin temel niteliklerine, Cumhurbaşkanı Süfcyman Demirel'e ve Türk Silahlı Kuvvetleri'ne ağır hakaretlerde bulunduğu gerekçesiyle görevinden ihracını istedi. Kahramanmaraş Sütçü Imam Üniversitesi MühendislikMimarlık Fakültesi memuru Gulderen Asan'ın da ideolojik amaçlarla hareket ederek KılıkKıyafet Yönetmeliği'ne uymadığı gerekçesiyle kamu görevinden atılmasını öngördü. YÖK'ün bugün yapacağı disiplin kurulu toplantısında, irticacı olduğu saptanan öğretim üyeleriyle ilgili dosya incelenecek. Gündemin birinci maddesini oluşturan Erzincan Ilahiyat Meslek Yüksekokulu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Şadi Eren'in laikliğe aykın eylemleri aynntıh olarak ele alınacak. İĞNELÎFmÇA ZAFER TEMOÇİN • ANKARA > (Cumhuriyet Börosu) ABTürkiye Karma . Parlamento Komisyonu f Eşbaşkanı Daniel CohnBendit'in, cezaevindeki eski DEP milletvekili , Leyla Zana'yı ziyaret I etmesine "koşullu" , olarak izin verildi. AB ile ', Turkiye arasında yaşanan ! Zana krizi, Ankara'nın geri adım atması ile aşıldı. Vanlan uzlaşmaya göre, Daniel CohnBendit'in Leyla Zana'yı resmi sıfatı olmaksızın ziyaret edeceği öğrenildi. BendiTe Zana'yı ziyaret izni Tescilli Nurcu YÖKDenetlemeKurulu'nun hazırladığı raporun sonuç bölümünde Doç. Dr. Şadi Eren'in tescilli Nurcu olduğuna değınılerek şöyle denildi: "Eren'in deviet ar^vlerine laiklik karşıü bir cemaat olan Kırkıncı Hoca'cı Nurcu olarak gectiği, laiklik karşıncemaate en etkili biçimde katkıyı sağlayabilmek için Zübeyir Gündüzalp Vakfı adı alünda bir vakfin 16 kişilik kurucu heyetinde yer aldığı ve bu şekilde düşünen antilaik düşünceli öğrenci ve şahıslara maddi ve manevi katküarda bulunma çabası içinde olduğu beiirlenmiştir. Sanığın Cumhurbaşkanlığı makamına gönderdiği yazının içeriği ve beyanlan dikkate ahnarak akli dengesndn bozuk olduğu ya da son derece fanatik, dini kurallan hukuk kurallannın üstünde tuttuğu düşünülmelidir.'' • PREVCETON(AA)Dow Jones şirketi, geçen yrf yayımlarnaya başladığı fslami Endeks"ten sonra Çtt kez de, Müsluman yatınmcılara yol göstermek için tnternet üzerinden "îslami yatınm kursu" veriyor. Wall Street Journal gazetesinin yayımcısı olarak tanınan şirkete ait Dow Jones Üniversitesi tarafından hazırlanan "islami Yatırımın îlkeleri" adlı kursta, 4 tanınmış Islam hukuku uzmanının ilgili yatınmcılara hangi yatınmlann "mubah", hangilerinin "haram" olduğunu öğreteceği bildirildi. Islamf yatrım kursıı' tnsani Yardım Komitesi'nin deposuna düzenlenen baskında 3 kişi gözaltına alındı Şeriatçı yardımda da talayye 67 Nisan'da yapılacak Yurt Haberieri Servisi İslami çevrelerden sağladıklan yardımlan Adapazan'nda yandaşlanna dağıttıkları öne sürülen tnsani Yardım Komitesi üyelerinden 3 'ü gözaltına aluıdı. Komiteye ait depodaki çok sayıda yardun malzemesine el konuldu. Kurban bağışlan kapsanunda toplanan 81 ton etin, depremzedelere dağıtmıına başlandı. Adapazan'nda, bir ihban değerlendiren jandarma ekipleri, bölgede 8 aydır faaliyet gösteren tnsani Yardım Komitesi'nin, Beşköprü Mahallesi'ndeki deposuna baskın düzenledi. Depoda yapılan aramada, çok sayıda tekerlekli sandalye, koltuk değneği, beşik, oyuncak, battaniye, yastık, okul çantası ve çeşitli giysiler ele geçirildi. Depodan sorumlu olduklan belirlenen Naci Karabacak. Hasan Akgün ve Yusuf Akgün gözaltma almdı. Sanıklar, komitenin Sakarya sorumlusu diş hekımi Süleyman Günduz'den "yantan verüebinr" yazısı getiren depremzedelere gereksinimi olan malzemeleri verdiklerinı söyledi. Yetkililer, Gündüz'ün arandığını ve olayla ilgili soruşturmanın sürdürüldüğünü büdirdi. 17 Ağustos depreminden sonra, Adapazan Çark Mesire Yeri'nde kurduğu çadırdan el altından yardım dağıttığı iddia edilen Insani Yardım Komitesi'nin, yardım malzemelerini İslami kesimden sağlayarak kendi taraftarlanna dağıttığı öne sürülmüştü. Medyada kadın tartrçıldı • ADANA (Cumhuriyet Bfirosu) Türkiye Aile Sağlığı ve Planlaması Vakfı (TAP), Adana ve Şanlıurfa'da sürdürdüğü "Aile Sağlığı Konusunda Medya ile Destek Oluşturma Projesi" kapsamındaki etkinliklerini sürdürüyor. Proje Komisyonu Başkan Yardımcısı Hülya Akbaş'ın konuşmacı, kadın dernekleri temsilcilerinin konuk olarak katıldığı toplantıda, TAP Vakfı Genel Koordinatör Yardımcısı Nurcan Müftüoğlu, şiddetin, cinsellikle özdeşleştirildiğini vurguladı. • Adapazan'nda, bir ihban değerlendiren jandarma ekipleri, bölgede 8 aydır faaliyet gösteren tnsani Yardım Komitesi'nin Beşköprü Mahallesi'ndeki deposunu aradı. Arama sonunda, çok sayıda tekerlekli sandalye, koltuk değneği, beşik, oyuncak, battaniye, yastık, okul çantası ve çeşitli giysiler ele geçirildi. Depremzedeye kavurma Afet Bölge Koordinatör Valisi Kutluay Öktem, Türk Hava Kurumu ile Et ve Balık Kurumu Genel Müdürlüğü 'nün de katkılanyla başlatılan kampanyada, 81 ton et toplandığım söyledi. Et ve Balık Kurumu tesislerinde kavurmaya dönüştürülen 54 ton etin, 2 'şer kilo olarak paketlendiğini belirten Öktem, bu paketlerin, nisan ayı içinde kuru gıda yardmn ile birlikte Kocaeli, Sakarya ve Yalova'daki depremzedelere dağıtılacağını büdirdi. Kalan 27 ton etin Et ve Balık Kurumu'nun Sakarya tesislerinde korunduğunu vurgulayan Öktem, bu etlerin de Bolu ve Düzce'de Kızılay tarafından dağıtılan sıcak yemeklerde kul îstanburda yerel yönetim zirvesi ANKARA (Cumhuriyet Bfirosu) Içişleri Bakanı Sadettin Tantan, bakanlığın tarihi ve külturel varlıklan bilgisayar ortamında izleyeceğini, kontrol ederek sahip çıkacağını büdirdi. Tantan, tarihi yapdann restore edilip ortaya çıkanlmasının kentleşmedeki çarpık yerieşimi de önleyeceğini kaydetti. Tantan, 67 Nisan tarihlerinde Istanbul'da yapılacak Avrupa Konseyi 12. Yerel Yönetimlerden Sorumlu Bakanlar Konferansı'na ilişkin basın toplantısı düzenledi. Konferansa, konseye üye 41 ülkenin yerel yönetimlerden sorumlu bakanlan, gözlemci statüsüne sahip ülkelerin temsücileri, Parlamenterler Meclisi'nden, Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongresi'nden, AB ve OECD'den temsilci katilacak. "Vferel yönetim bakanlarının bir araya geünesiyle yerel yönetim sorunlannm belirlenmesi ve iyileştirilmesinin tartışılacağını belirten Tantan, bu toplantınm geçen yıl yapılmasının planlandığını, ancak deprem nedeniyle ertelendiğini kaydetti. Bir gazetecinin "Ankara'nın yoBan köstebekyuvasıgibLSonıınlular hakkında bir soruşturma açılacak mı?" sorusuna Tantan, yollann durumunun hem finans kaybına neden olduğunu hem de halkı rahatsız ettiğini belirterek, "KoouylaflgiMideal fikrin eeoşmesi için Içişleri Bakanlığı, Mahaüi Idareler Genel Müdürlüğü ve Baymdniık Bakanhğı De çahşma yürütmektedir" dedi. lanıhnaya başlandığını beürtfi. Kutluay öktem, "Bolu ve Düzce'de, her gün 25 bin 670 kişrv e sıcak vemek veriliyor. Bağışlanan etlerin tek bir gramı bile ziyan edümeden depremzedelere dağrtümış olacak" diye konuştu. Bolu Dağkent mevkiinde özürlü depremzedeler için BESTEHILFE tarafmdan yaptınlan ve 75 bin marka mal olan 8 adet 35 metrekarelik prefabrike konutlann anahtarlan, Bolu Valisi NusretMiroğhı, Belediye Başkanı Yüksel Ceytan, 2. Komando Tugay Komutanı Tuğgeneral Aydın Inağ tarafmdan teslim edildi. BESTEHILFE tarafmdan 100 bin marklık çek, Bolu Özürlüler Derneği Başkanı NebahatÖzer'e verilmişti. Dernek de, 75 bin markı prefabrike konutlar için harcadı. Geriye kalan 25 bin mark ise Bolu Özürlüler Demeği'nce başka faaliyetler için kullanılacak. Bolu Ü Kriz Merkezi'nde görevli Vali Yardımcısı Mustafa Yüdız, çadırkentlerde baharla birlikte salgm hastalıklarda artış beklediklerinibelirtti. Malîyecilerin ppotestosu İnanç turizmi için gelen heyet ilahi söyleyince polis müdahale etti • ANKARA (AA)KESK'e bağlı Büro Emekçileri Sendikası (BES) Ankara 1 ve 2 No'lu Şube yöneticileri ile sendika üyesi çalışanlar, Gelirler Genel Müdürlüğü önünde toplanarak vergi sistemini protesto ettiler. Burada bir basın açıklaması yapan BES Ankara 2 No'lu Şube Başkanı Yusuf Uyan, yeni getirilen vergilerin gelir dağılımını daha da bozacağını savunarak "Emekçiler üzerindeki vergi yükü azaltılmalı" dedi. Maliyeciler, 27 Mart2 Nisan tarihleri arasındaki "Vergi Haftası"nı kutlamayacak. UrfaMa Koreli turîsdere gözalü ÖZCANGÜNEŞ ŞAN1JURFA tnanç turizmi kapsamında Şanlıurfa'ya gelen 33 kişilik Kore heyeti, "Peygamberler diyan" olarak anılan kentte bir lahmacun salonunun çıkışında alkış çalıp ilahi söylemek isteyince gözaltına alındı. Yerel yönetimin içki yasağı uyguladığı, canlı müziğe bile izin vermeyerek sosyal yaşamı kısıtlamaya çalıştığı Şanlıurfa, uluslararası krize yol açacak bir skandala sahne oldu. tnanç turizmi kapsamında dün sabah uçakla Şanlıurfa'ya gelen 33 kişiden oluşan Koreli turistler, tarihi Harran ilçesini gezdikten sonra kente döndüler. Öğlen yemeğini yemek üzere Atatürk Bulvan'ndaki Sümer Lahmacun Salonu'na giden grup, buradan çıkışmda alkış çalarak ilahi söylemeye başladı. Lokantanm bitişiğindekı "ŞanhurfaGazeteciler Cemryeti önünde kalababk olduğu" şeklindeki bir duyum üzerine olay yerine giden polis, Koreli turistleri gözaltına aldı. Otobüste bir süre bekletildikten sonra salıverilen heyet, neye uğradığım şaşırdı. Emniyet yetkilileri, "olaym yanhş anlasılmadan kaynaklandığmı" belirterek turistlerden özür dilerken, CHP tl Başkam Halil Akü gözaltma sert tepki gösterdi. Olayı "Avrupa Birliği'ne aday olan Türkiye adına demokrasiye sürühnüş bir leke otarak" ni telendiren Akıl, şunlan söyledi: "Laik bir cumhurryette alkış çalıp ilahi söylemek suç saydamaz. Bu ayıbı kim temizlnecek? tnsanlar buraya gelip muthîluktan şarkı söylüyoriarsa kime ne zaran var? Taşkuîhk mı yapmışlar? CHP olarak olayı şiddetk kmıyoruz." tnanç turizmi kapsammda Türkiye'ye gelen ilk heyet olan Koreli Hıristiyan turistlerin, inamşlanna göre AzizPetrus'un yolunu izledikleri öğrenildi. Bu anlamda Hıristiyanlığm ilk kabul edildiği yer olan Urfa'dan yola çıktığına inanüan Aziz Petrus'un, daha sonra şimdiki Tarsus ve Kapadokya ile Yedi Kiliseler bölgesine, oradan da Kuşadası'na gittiği kabul ediliyor. Urfa'ya gelen 33 kişilik Koreli grubun da 11 gün sürecek turlannda bu rotayı izleyecekleri belirtildi. Sovaş'a kadın desteği Istanbul Haber Servisi tstanbul Kadın Kuruluşlan Birliği, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Viıral Savaş'ın laiklik konusundaki kaygılanna katıldıklannı belirterek, Savaş'm uyanlannı haklı gördüklerini ve desteklediklerini açıkladı. Birük Genel Koordinatörü Prof. Dr. Necla Arat tarafmdan yapılan açıklamada, ülkemizin laik yapısı ve bölünmez bütünlüğünün son 25 yıldır en çok saldınya uğrayan hedefler olduğu vurgulandı. Toplumun neredeyse, eğitimin bir tarikata bırakılmasını isteme noktasına getirilmek üzere yönlendirildiği, soluk alıp vermekle eşdeğerde olan laikliği koruyacak yasal ortamın ise daraltıla daraltıla adeta ortadan kaldınhnaya çalışıldığı kaydedildi.