25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
^ ^ - • A Genel Yayın Yönetmenr Orhan Erinç g ^ m B ^ ^ ^ ^ H ^ B • Mftl%..#^^kİB • Genel YayınKoordınatörü. Hikmet V ^ 1 I F T 1 • • İ J r ^ | V f " l Çetinkaya • Yazıışlen Muduni İbra- ^ # 1 » M • • • • % * • • J ^ * * UmYıldız • SorumJu Müdür Fik- ret tlkiz # Haber Merkezı Müdüru Imrivaz Sahibi: Berin Nadi Hakan Kara Istıhbarat Ccngiz \ ıldınm • Ekonomı ÖzlemYüzak • Kultur Handan Şenköken • Spor Abdûlkadir \ ücelman 6 Vlakaleler Sımi Karaören 9 Duzeltme \bdullah V a/.ıcı • Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu • Bılgı-Belge Edibe Buğra • Yurt Haberlen Mehmet Faraç • Avnıpa Temsılcısı Gûra> Öz Yayın Kurulu llhan Selçuk (Başkan), Orhan Erinç. Hikmet Çetinka\a, Şükran Soner,tbrahim V tldız. Orhan Bursalı. Mustafa Balbav, Hakan Kara. Ankara Temsılcısı Mustafa Balbav Atatüık Bulvan No 125.Kal4,Bakanlıklar-AnkaraTel 4195020(7hat). Faks 4195027 • Izmır Temsılcısı Serdar Kızık. H Zıya Blv I352S 23Tel 441122ü. Faks 4419117•AdanaTemsıkısı Çetin Yiğenoğlu, Inonu Cd 119 S No 1 Kat l,Tel 363 12 11, Faks 363 12 15 Müessese Müduru İstün Akmen • Koordınatör Abmet Korulsan 0 Muhasebe Bülent Yener # ldare Hüsevin Gürer • Satış Fazi'let Kuza MEDV \ C: • Yonelım Kurulu Başkanı - Genel Mudur Gülbin Erduran 0 Koordınatör Reha Işıtman • Genel Mudürt ardımosr SndaÇoban Iel 514 07 51 - 5139580-5n»46O*l.Faks 5138463 la>ımlaı»n \t Basan: "lenı Gur» Haber Ajansı Ba^ın \e Ya>ıncılık A Ş Turtoıag.Cad î» 41 LağaİJğlu 34334 istanbul PK 246 - Sırkecı 34435 Istanbul Tel (0 2121 512 05 05 (20 tut) Faks (0 212)513 85 95 ww-vv.cumhuriyet.com.tr 2 ARALIK 2000 lmsak:5.31 Gûneş: 7.04 Ögle: 12.01 tkindı: 14.22 Akşam: 16.43 Yatsı: 18.11 22 KÖy Enstitüsü'nden 12'si Kültür Bakanlığı'nca koruma altına alınıp 'Cumhuriyetin Kültür Mirası' olarak tescil edildi Köy Enstitüleri 6 de\rnıı mirası' Sibipyalı top model • Haber Merkezi - Zeki Tnkonun kataloğuna poz veren Sibıryalı Tatıana Zavialova, geçen günlerde dünyaca ünlü bır kozmetik firmasıyla yaptığı anlaşmayla dünyanın en çok kazanan top modellen arasına girdı. 1.76 boyunda ve 87-60-90 cm ölçülerine sahip Zavialova, oldukça sıcakkanlı olarak tanınıy-or. Endeavour fırlaüldı • CAPE CANAVERAL (AA) - Uzay mekiği Endeavour yerel saatle 10.06'da(TSl 05.06) başanyla fırlatıldı. Gökyüzünü bir anda gündüzmüş gibi aydınlatarak havalanan Endeavour, taşıdığı 5 astronot ve güneş enerjisinden faydalanmak amacıyla tasarlanmış dev kanatlarıvla, uluslararası uzay istasyonu Alpha'ya doğru hızla yol almaya başladı. Jackson ve Nun'a ödiil • NEWYORK(AA)- ABD Başkanı Bill Clinton, eşi Hillary Rodham Clinton, ünlü şarkıcı Michael Jackson ve Ürdün Kraliçesi Nur, kansere karşı verilen mücadeleye katkılanndan dolayı ödül aldılar. Kan kansen, lenf tümörü ve benzeri kanserlerin araştınlmasına malı katkıda bulunan New York'taki G&P Kanser Vakfı tarafından verilen ödül, vakıf ıçın 4 milyon dolar (yaklaşık 2 triryon TL) toplanması amacıyla düzenlenen gecede venldi. Üçok'un sergisi bugün • Haber Merkezi- Ressam Tümay Başer Üçok'un retrospeklif resim sergisi bugün Ortaköy Kültür Merkezi nde açılıyor. Sergi 11 Aralık"a kadar gezılebilecck. • Mimarlar Odası'nın geçen yü yaptığı Köy Enstitüleri 'nin "ulusal miras" olarak koruma altına alınması yönündeki başvurusu üzerine harekete geçen Kültür Bakanlığı, Köy Enstitüleri'ni "Cumhuriyetin Kültür Mirası" olarak tescil etti. FİGENATALAY Cumhuriyet tarihimızın "en radikal çağdaşlaşma projesr olarak da değer- lendirilen 22 Köy Enstitüsü'nden 12'si, Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Var- lıklannı Koruma Kurullannca ''Cum- huriyetin Kültür Mirası" olarak tescil edildi. Tescilı > apılmayan Köy Enstitü- leri ile ilgili tespit çalışmalan sürüyor. Köy Enstitüleri'nin "ulusal miras" olarak koruma altına alınması yönün- deki ilk başvuruyu, 25 Mayıs 1999 ta- nhinde Mımarlar Odası Genel Başka- nı Oktay Ekinci yapmıştı. Mımarlar Odası, yüksek mımar Yıkbz Keskin" ın, "DevrimMimarisi olarak Köy Enstitü- leri: Devrim Mimarisinin Ontotojisine Giriş" başlıklı doktora çalışmasındaki saptamalardan hareketle, Türkiye'dekı 22 Köy Enstitüsü'nün ilgili koruma ku- rullannca irdelenmesini ve bunlann mevcut yapı ve arazileriyle birlikte ge- lecek kuşaklara da aktanlması için "Cumhuriyet Devrimi Kültür MinuT kimlıklenyle korunmaya alınmasını önerdi. Kültür Bakanlığı 'nin bu başvu- ruyu uygun bulmasının ardından Tür- kıye'deki tüm koruma kurullan, bölge- lennde bulunan Köy Enstitüleri'ni tes- pıt ve tescil kapsamına alarak binalannı "küJtûr varhgı'', arazilerinı de "koru- ma alanlan" olarak belirlemeye başla- dılar. Bu çalışmalann sonucu olarak bu- güne kadar 12 Köy Enstitüsü'ne ait bi- nalar, "Konınması Gerekli Taşınmaz Kültür VaruklarT olarak tescil edildi. Kültür Bakanlığı Kültür ve Tabiat Varlıklannı Koruma Genel Müdürlü- ğu yetkililen, tescil çalışmalanyla ilgi- li olarak şu bilgilen verdiler: "Yakuı tarihimizin kültürel tanıkla- n nitetiğinde, Cumhuriyet dönemi cağ- daş kültürel gelişmemizde önemli bir yeribuhmanve2863sayA yasanm6. mad- desigereğikonınmasıgerekli kühürvar- lığı kapsamına giren Köy Enstitüsü' binalannın birer kültürel varük olarak tespit ve tescil edilnıesi amacıyla genel müdürlüğümüzce bir çahşma başlatd- nuş ve Kültür veTabiat Varüklannı Ko- ruma Kurulu müdürlükleri tarafindan görev alanlannda Köy Enstitüsü bina- lannınbuhmupbuhınmadığı, varsa bun- lann tescilli olupolmadığı,tescfledilmiş iseler bugün kullanılıp kullanılmadığı, hangjfonksiyondadeğeriendirildiklcri tescil fişleri vb. bilgi ve betgeierin Uetil- mesi Koruma Kurulu müdürlüklerin- den istenmiştir. Tescili yapılmayan Köy Enstitüleriile ilgili tespit çalışmalan devam etmekte- dtn" 'İdeal kalkınma okuüarT Köy Enstıtülen'ne aıt kalıcı bınalar, 1940'lı yıllarda, ulusal mimarlık yanş- malan sonucu ortaya çıkan özgün pro- jelerle inşa edilmişlerdi. Yanşma şart- namesinde, mimarlann projesinı yapa- caklan enstitülerde bir süre yaşama ko- şulu getirilmiş, böylece, "yöresel ko- şullara ve çevreye uyumlu tasanmla- nn" gerçekleştirilmesi amaçlanmıştı. Ünlü ABD'lı eğitimcı John Dewey, Köy Enstitüleri'ni, u havaündeki okuî- lar" olarak değerlendımuş, UNESCO da Köy Enstitüleri'ni, gelişmekte olan ülkelere "idealkalkmmaokuilan" ola- rak önermişti. Kültür Bakanlığı'nca tescil edilip ko- ruma altına alınan Köy Enstitüleri şun- lar: Malatya-Akçadağ. Antalya-Aksu, Trabzon-Beşikdüzü. Adana-Düziçi, Van-Ernis, Kastamonu-Gölköy, Ispar- ta-Gönen, Konya-lvris, tzmir-Kızılçul- lu, Aydın-Ortaklar, Erzurum-Pulur, Kay- seri-Pazarören. Türkiye Sakatlar Konfederasyonu 'Özütiülerle ilgili yasalar uygulansuı' ANKARA (Cumhuri- yet Bûrosu)-Türkıye Sa- katlar Konfederasyo- nu'nun 3 Aralık Dünya Özürlüler Günü'nü ku- raylabelirlenen 20 millet- vekilinin özürlü olarak geçirmesi kampanyasıy- la ilgili tartışma sürerken Türkiye Sakatlar Konfe- derasyonu Başkanı Fa- ruk Oztimur, özürlüler- le ilgili yasal düzenleme- lerin uygulanmasını iste- di. öztimur, "tşYasası'nm 25. maddesi gereği perso- nel savısı 50'vi — — — geçen işyerte- rinde çalışan- Iannyüzde3'ü özüriüolmalı- dır" dedi. Öztimur, Cumhuriyet'in sorulanm ya- nrtlarken yüm yalnızca bir günü anımsan- mak isteme- • Öztimur, personel sayısı 50'yi geçen işyerlerinde çahşanlann yüzde 3'ünün özürlü olması gerektiğini anımsattt. diklerini belirterek özür- lülerin sosyal yaşamda karşı karşıya bulunduk- lan sorunlann, toplumun bilinçlenmesi ile aşılabi- leceğini söyledi. Verdik- leri mücadele sonucu hu- kukı açıdan büyük bir iler- leme sağlandığmı anım- satan Öztimur, bu yasal düzenlemelerin yeterin- ce uygulanmadığını da ifade etti. Öztimur şöyle konuştu: "Engelliler yasasının oluşturulması yönünde çalışmalar sürüyor. An- cak mevcut yasal tedbir- kr uygulanmnor. Yapı- lan düzenlemeler çerçe- vraÜKfc. 1998 vıhnda 1475 sayılı tş Yasasfnın 25. maddesi değiştirilerek personel sayısı 50'yi ge- çen işyerierinde istindam edilmesi gereken özüriü oranı v uzde 3'e çıkanldı. Bu maddenin ihlali du- nımunda uy gulanan 500 bin Türk Urası para ce- zası da gfinün sartlarma uygun olarak değiştiril- di Çahşma veSosyal Gü- venik Bakanhğı'nda ohış- rurulan bir fonla da top- lanan paralann özüriü- lerin istihdamında kulla- nılmasıamaç- landı. Fakat bugün bufon- da 88 miryar TürkUraa gi- bi komik bir rakam bulu- nuyor." Kurayla be- lirlenen 20 milletvekili- nin 3 Aralık Dünya Özür- lüler Günü'nü teknolojik yardımla özürlü olarak geçireceğini de kaydeden Öztimur, daha sonra bu vekillerin gözlemlerinin kıtaplaştınlacağını ıfade etti. Cumhurbaşkanı Ah- metNecdetSezer, Dünya Özürlüler Günü nedeniy- le Türkıye Sakatlar Kon- federasyonu Başkanı Fa- ruk Öztimur ve beraberin- deki heyetle görüştü. Öte yandan Fazilet Partisi, özürlülerin sorunlan ve alınacak önlemler konu- sunda TBMM Genel Ku- rulu'nda genel göriişme yapılması için önerge ver- dı. AmspaFüm Ödülleti Kültür Servisi - Avnıpa Birligi Ue Avnıpa ülkeferinin ulusal fîbn kurumlanmn desteğivie 19981de kunıian 'European Film Avvards'ı (Avrupa FBm ÖdüDeri) bu yıl kazananlar Paris'te vapdacak görkenui gala gecesinde açıklanacak. 23 ülke telev izvonunda canh olarak yav ımlanacak olan gala. Theatre National de Chaillot'da yapüacak. Bu ödülü eardı tutmayı ve Amerika'nın ünlü sinema ödülü Oscar'la yanşır hale getirmeyi amaçlayan Avrupa FUm Akademisi (EFA) bu yılki düzenİemenin de sonunlusu. EFA'da, çeşhü Avrupa iilkelerinde çoğu sinema ovuncusu bin kadar üye oulunuyor. Bu yüm ödüİlerine şu fümler v« oyuncular adav seçildi: En iyi Avrupa filmi: 'Bilrv EUiof (Stephan Daldn - tngiltere), 'Karannkta Dans' (Lars von Trier - Danimarka). 'Tavuklar Fırarda' (Feter Lord ve Nkk Park - tngütere), 'Le Gout des Autres' (Agnes Jaoul - Fransa), 'Harry, l n Ami Qui Vous du Bien" (Dominik Moll - Fransa), 'Pane e Tutipani' (Silvio Soldini - İtarya) ve 'lnançsızlar' (Uv Ullman - Isveç/Norvcç). En iyi Avrupah erkek oyuncu: Jamie Bell (Bilh Elliot), Bruno Ganz (Pane e Tullipani). Sergi Lopet (Harry~X Ingvar E Sigursson (Englarr Alheimsins - İ/Janda), Krzystof Siwczyk (VVojczek) ve Steilan Skargard (Aberdeen - NorveçX En iyi Avrupah kadm oyuncu: Bibiana Beglau (Die Stille nach dem Schuss - Alnıaııva), Björk (Karanukta Dans). Lena Endro (İnançsızlar), Sylvia Testud (La Captive - Fransa) ve Julie \\alters (Billy EUiot). Beş bin yıl önce parfüm üretilmiş Ege^nin en eski uygarhğı bulıındu • Bilim adamlan. Urla'da bulunan limanda yaptıklan sualtı ve çevre araştırmalannda elde ettikleri bulgularla Ege'de ilk medeniyetin varlığının günümüzden 5 bin yıl önceye uzandığını ortaya koydular. ANKARA(AA)-Bilim adamlan, Ege Bölgesi'run en eski isimsız uygarlığı- nı buldular. Ege'nın en es- ki medeniyetı olarak bili- nen lyonlardan da önce kurulan bu medeniyetı ya- şayanlar, şarabın yanı sı- ra parfüm bile üretmişler. Karakteristik özelliklerı henüz belirlenmediği için isimlendırilemeyen bu me- deniyetin varlığı, günü- müzden 5 bin yıl öncesi- ne uzanıyor. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih Coğrafya Fakül- tesi ön Asya Arkeolojisi Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hayat ErkanaL başkanhğında yürütülen ve Izmir'in Urla ilçesinde- kı Limantepe ve Mene- men'de yapılan sualtı ve yeryüzü arkeolojik kazıla- n hakkında bilgi verdi. Prof. Erkanal, 1985 yılın- da başlattıklan kazılarda, Ege Bölgesi'nde klasik medeniyetlerden önce her- hangı birmedeniyetin olup olmadığını araştırdıklan- nı belırttı. TÜBlTAK'ın yam sıra Amerika, Israil ve Yunanistan'dan çeşitli üni- versitelerin projelerıne destek verdiğini ifade eden Prof. Erkanal, kazılarda bugüne kadar önemli bul- gular elde ettiklerini söy- ledi. Limantepe'de 4 bin 500 yıl öncesine ait bir liman bulduklannı ve bu liman- da kazılan yoğunlaştırdık- lannı kaydeden Prof. Er- kanal, Batı Anadolu'da ya- şayan ilk medeniyetin lyonlar olarak bilindiğini, ancak elde edilen bulgu- lann bölgede lyonlardan da eski, günümüzden 5 bin yıl öncekı bır medeniye- tin varlığını ortaya koydu- ğunu kaydetti. Bulgulann sistemli bir şehircilik, güç- lü savunma sistemleri, ma- dene dayalı ekonomik sıs- tem ile dokumadan tan- ma üretici bır medeniye- tin varhğmı gösterdiğini belirten Prof. Erkanal, bu medenıyetin denizden iyi yararlandığınm, şarap ve zeytinyağı ürettiğinin an- laşıldığmı ifade etti. AIDSTi sayısı korkutuyor• Dünya Sağlık Örgürü'ne göre 2000 yılı sonunda dünyada HIV virüsü taşıyan ya da AIDS hastalığına yakalanan insan sayısı 36.1 milyona ulaşacak. AIDS hastalannın yüzde 70'inin Sahra altı Afiıka ülkelerinde yaşadığını belirten uzmanlar hastabğın Doğu Avrupa ülkelerinde hızla yayıldığına dikkat çekiyorlar. e-posta : tan @ prizma. net. tr Dış Haberier Servisi - ABD Başkanı Bill Clinton. Dünya AIDS Günü dola- yısıyla dün yaptığı konuşmada, AIDS virüsünün dünya güvenliğine büyük bir tehdit oluşturduğuna dikkat çeke- rek ABD'nin bu hastalığı yenmek için her türlü çabayı göstermeye devam ede- ceğini bildirdi. Clinton. "HIV virüsünün yayüması kürese) topluhığumuzda korkunç boyut- lara ulaşrı ve AIDS, ulusal ve uluslara- rası güv enlik için ciddi bir tehdit hafi- negeldi" dedı. Clinton, ABD'nın. has- talık yenılinceye kadar AIDS 'e karşı sa- vaşımı sürdüreceğini vurguladı. Dünya Sağlık Örgütü (WH0) ve BM'nin AIDS ajansına (UNATDS) gö- re, 2000 yılı içınde 5.3 milyon insan da- ha HTV virüsü kaptı. WHO ve UNA- IDS, 2000 yılı sonunda dünyadaki top- lam HTV virüsü taşıyan ya da AIDS has- talığına yakalanan insan sayısının 36. l milyona ulaşacağını tahmin ediyor. AIDS hastalanmn yüzde 70'inın Sah- ra altı Afrika ülkelerinde yaşadığı be- lirtilirken uzmanlar hastalığm Rusya başta ohnak üzere Doğu Avrupa ülke- lerinde hızla yayıldığına, Hindistan ve Çin'de de artış gösterdiğine dikkat çe- kiyorlar. Çin'de yayımlanan resmi China Da- ily gazetesınde yer alan makalede, res- mı rakamlara göre Çin'de 20 bin 711 AIDS 'li bulunduğu. ancak gerçek sayı- nın 500 bin cıvannda olduğu belirtildi. UNlCEF'in Çın temsilcisi Edvvin Judd. "Hastalık Çin'de hızla yayürvor. 4-5 yıl içinde ciddi önlemler ahnmazsa 10 yıl sonra 10 milyon HTV taşıyıcısı ya daAIDS'B olacak" dedı. İngütere'de yüzde 40 artış \ietnam, M> anmar ve Kamboçya'nın da hastalıktan en çok etkilenen Asya ül- keleri arasında bulunduğu bildiriliyor. 1 Aralık Dünya AIDS Günü'nde, hastalığm yayümasına ilişkin rakamla- rı açıklayan Ingiltere, ülkede AIDS olaylannda 3 yılda yüzde 40 oranında artış olduğunu belirtti. lngiltere'de halkın büyük bölümü hastalığı tanımazken AIDS'lilerin çoğu da hastalığa yakalandığmdan habersiz yaşıyor. Yetkililer, 2000 başında ülkede 20 bin 800 AIDS'li bulunduğunu, bu sayının yüzde 40 arüşla 2003 'te 29 bine çıkmasının beklendiğini kaydettiler. MESELA DEDIK ERDAL ATABEK Fe daha daha bihnem neyim- ciler... Her gün haberlerde görüyoruz, hayranlıkla izliyoruz. Birbirinin yolunda giden Türk bü- yüklen sanki 'amanbiziunutma- ym' dercesine gündeme gelip gi- diyorlar. Bir zaman televizyon- larda toplantılarla, yemeklerle, ödüllerle, fotoğraflarla görünü- yorlar, sonra da ortadan kaybolup dünyamn bir yerlerinde ortaya çı- kıyorlar. Bunlar 'KutsalGirişim- cilerüniz' olup her daim örnek gösterilenlerdir. Büyük babalan- mızın himayelerinde serpilip pa- lazlanırlar; amca, dayı koruma- smda işler yaparlar. Sonra da ba- kalım ne yaparlar? Clrişlmciler... dı üstünde 'girişirler'. Her yere girişir, her işe bulaşır, paraıun kokusunu alıp yol bulur- lar. Yaşklan görmüş geçirmiştir; iyice pişkin, çifte kavruhnuştur. Haklannda ne söylense aldır- mazlar, renk vermeyip bir ke- nara yazarlar. Her şeyi kendile- ri (ve yakınlan için) hak görür- ler, mubah sayarlar, el uzatmak- ta hiç duraksamazlar. Her du- rumda kendilerini suyun üze- Girişimciler-çıkışımcılar ve daha daha... A rinde rutacak bir şişme minder- leri vardır. Kendilerinden başka herkesi 'bana (ve yakınlaruna) ne menfaat sağlar' diye değer- lendirirler. Her işe 'benim bun- da çıkarım ne' diye bakarlar. Gençlerı ise küstah, pervasız, edepsizdirler. Çe\xelerini şirret- likle yıldınrlar. Bu görûntünün altında ise gücün kendilerinde ol- madığını bilmenin korkakhğı vardır. Parayı, iktidan, silahı bir arada tutmanm, işleri kıvurma- mn yolu olduğunu babalanndan, amcalanndan, dayılanndan öğ- renmişlerdir. Yaşlılan Mercedes arabaya bindiği halde gençleri cip meraklısıdır. Bunlar. yeni Türk büyükleridir. Çıkışımcılar... A [ e yaparsınız ki her girişin i V birdeçıkışıvardır. Zatenbir şey bir yere girip de çıkış deli- ğinı bulamazsa çok kötü şeyler olur. Onun için de her girişimci bir zaman sonra çıkışımcı olur. Ne var ki binbir tantanayla giri- len yerden sessiz sedasız çıkıver- mek pek kolay olmaz. Girişimin bir süre sonra modası geçer ya da daha uyanık bir girişimci ay- nı yerden süzülüverir. Bu du- rumda daha avanta bir durum ohnasa bile başka bir yere çıkı- şım yapmak gerekir. Gene dev- reye babalar, amcalar, dayılar gi- rer. Kân azalmayan bir başka de silahlı alanda tutmak daha da iyisi olur. Böyle çıkışımlar da bir süre idare eder. Ya etmezse? Kaçı$ımcılık ne güne duruyor?.. alana çıkışım yapılır. Genellik- le ticaretten siyasete ya da siya- setten ticarete çıkışım yapmak uygun sayılu-. En iyisi, aılenin bir kesimi sıyasette ise bir kesimi ti- carette olmalıdır. Bir kesimini Girişimcilik denizin sonuna geîirse, çıkışımcılık da pa- ra etmezse yol görünür tayfalar, gelsin bakalım 'kaçışımcıhk' Bu işlerin başlangıcı ütmek, arkası da uygun zamanda tüymektir. Akçeli işlerde kaçışuncıhk Ame- rika'ya doğru olur. Yeni Osman- lılar ise Avmpa'yı seçerler. Şim- dilik gündeme henüz Arjantin gelmemiştir. Aslındakimi kaçı- şımcılann Kolombiya'ya gitme- leri çok uygun görünür, ama ora- daki Medellin mafyası bizimki- lerden baskın çıkabilir. Neyse, onlara yer buhnak da bizim gö- revimiz değil. Bizim gibi 'bakı- şuncılar'ın görevi bu 'KutsalGi- rişimciler'e sermaye yapmalan için vergi ödemektir. Biz çalışıp çabalanz, yüce devletimiz de bizden alıp girişimcilere verir ki işler yürüsûn. Onlar çıksın kere- vete. biz bakalım Ecevit'e...
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear