02 Haziran 2024 Pazar Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
TKASIM2000SAU CUMHURİYET SAYFA i l U.K. [email protected] 15 Beyoğlu'nun doğusunda açüan tiyatro kapısı: IstanbulSanatMerkeû2. Kat Mahir GÜrtŞİray: Burada farklüılüann bir araya gelip, belki de uzlaşmadan tartışmasını, kendilerini geliştirmesini istiyoruz. şahlka Tekand: Bu beş tiyatronun bir arada varolmak üzere verdiği karar keşke Türkiye'de her alanda verilebilse.. Ahmet LevendOğlU: Birbirini etkileme yoluyla da daha cazip bir ortam oluşacaktır. Rekabet olursa ateşleyici bir unsur olacaktır. Şerlf Erol: Birkaç tiyatronun bir arada olması belki, azalmaya yüz tutan seyircinin ayağım bir mekâna alıştırmak için işlevsel olabiJir. MUStafa Avkiran: Aym mekam paylaşmak çok zor, ama çok keyiflL Yapılan işlerinfarkltlığı bu mekânı çok daha zenginleştirecek. Bir çatı altında beşi biryerde!MELTEMKERRAR Tarlabaşf nda bulunan îstanbul Sa- nat Merkezi, 30 Kasun'da 'İSM 2. Kat'ı açtı. TiyatroOyunevi ve 5. Sokak Tiyat- rosn'nun ev sahiphğı yaptığı mekânda aynca Bilsak Tiyatro Atöhesi, Tiyatro Stüdyosu ve Stüdyo Oyunculan bir ara- ya geliyor 'KM 2. Kat' farklı anlayışlardaki beş tiyatroyu aynı çatı altında toplayarak gerek tiyatrolar, gerekse izleyicı açısın- dan farklı bir tiyatro ortamı yaratmayı amaçhyor. Değişık anlayışlarda olma- lanna rağmen, hepsi çağdaş tiyatrodan ömekler sunan beş üyatro,'Beyoğhrnun doğusunda şeytanın bacağını kırmak için açdan bir kapt' olarak gördükleri me- kânda bırbınndcn bağımsız olarak oyun- lannı sahneleyecek. Mekâna ev sahiplıği yapan Mahir Günşiray, etkinlıklerini yaz aylanna ta- şımayı planladıklannı ve giderek ya- bancı tiyatrolan da aralanna katarak mekâna uluslararası bir nıtelık kazandır- mayı amaçladıklannı söylüyor - Böyle bir girişimde amaçladığınız Beydi? MAHİR GÜNŞİRAY (Tiyatro Oyu- nevi) - Tiyatro Oyunevi, 5. Sokak gıbı nyatrolardan bırçok sayıda var, ama hep- sı salonsuzluk ıçınde ya da şehnn bellı yerlennde parçalanmış şekilde duruyor- laT. Bu, aslında ilk başta onlann kendı kimlıklennı oluşturmada çok yararh ol- muştur, ama kimlikJerinı bozmadan ay- nı çatı altında oynandığında. farklı işle- rin aynı yerde olmasıyla aslında bekle- diğimiz, işlenn çarpışması ve bizım bun- lar üzerine tartışabılmemiz... Tiyatro Oyunevi olarak buraya davet ettığimiz bütün tiyatrolann tiyatro anlayışları ve yaptıklan ışle, bizim tiyatro anlayışı- mız ve yaptığımız ış arasında hiçbır bağ yok, taban tabana zıt olanlar var. Ama kısırhk varortamda, taruşma yok, buyüz- den herkes kendı kabuğunda yok olmak tehlikesinde. Burada farklıhklann bir araya gelip, belki de uzlaşmadan tartış- masını, kendilenni geliştirmesini istiyo- ruz. Aynca bu tiyatrolann bir araya gel- mesi izleyici açısından da büyük bir avantaj. - Bu mekânda bir araya gelen tiyatro- lann belli bir kimliği taşunalan açısuı- dan baküırsa. bir\andan da benzerözel- likleri olduğunu düşünüyor musunuz? GÜNŞtRAY - Bu tiyatrolann hepsı, çok uzun süre prova yaparak, çok kafa yorarak, kendilerine özgû işler yarat- mak isteyen tıyatrolar. Tiyatronun tüm bu kısır ortamı içinde, gişe kaygısı duy- maksızın yine de riyatro yaparak yaşa- mak isteyen tıyatrolar. - Birden fazlatiyatronunaynı mekân- da toplanması, Türkiye'de pek alışık ol- madığunız bir durum. ŞAHtKA TEKAND (Studıo Oyun- culan) - Buradakı olay, Türkiye'de bel- ki çok az gördüğümüz bir şey. ama yurt- dışında bızım gıbı çalışan tıyatrolann ta- mamı bu tarz merkezlerde toplanıyor- lar. Böyle bir girişim bu anlamda çok önemli. Beş tiyatronun çok farklı tiyat- ro yapmalan da aynca çok güzel bir şey. Çağdaş tiyatrodan ömekler sunuyorlar, ama anlayış olarak bırbırlerinden son derece farklılar Buna rağmen bu beş ti- yatronun bir arada var olmak üzere ver- diği karar keşke Türkiye'de her alanda verilebilse dıye düşünüyorum. - Birtiyatrocu vetiyatrosahibi olarak aynı mekânı başka uŞatrotaria payiaşma- nın ne gibi artılan var? TEKAND - Açıkçası bunun çok bü- yük artılan var. Sadece nıcelık anlamın- da, seyircinin sayısının artmasında de- ğıl, çünkü bütün bu tıyatrolar seyircıle- nne zaten ulaşıyorlar. Öncelikle hepünı- zin ulaştığı seyircı kıtlesı neredeyse ay- ruydı. Çünkü Türkiye'de bu seyirci kit- lesi çok yavaş büyür. Burada hoş olan şey, beş tiyatronun aynı mekânda top- lanması ve bu anlamda bir kültür mer- kezınin oluşması, sayılan belli olan, daha önceden yerleşık olan seyırcımiz- de belki bıraz daha merak uyanmasını ve sayısını artmasını sağlayacaktır. AHMET LEVENDOGLÜ (Tiyatro Bülent Erkmen'in Kumpanya için yaptığı çalışmalar sergileniyor 6 Afişler ve EHğer Şeyler'Kültür Senisi - Bülent Erkmen'in 'Afışler ve Diğer Şeyier'i Kumpanya'da sergileniyor. 'Afişler ve Diğer Şeyler' sergisi Bülent Erkmen'in tasanmcı olarak, Tiyatro Devran'dan bugüne, Kumpanya için yaptığı işkr'in bütününü kapsıyor. Sergi, Kumpanya oyunlan için yapümış afışlerin yanı sıra bu oyunlar için tasarlanmış broşür, bilet, kartpostal, davetiye, çıkartma, basın bülteni, küçük ilanlar, video film gibi işlerden oluşuyor. 'Diğer Şeyler'le, yapılan ama 'görühneyen' şeylerin kurumsal bir bütünlüğu sağlamadaki fark edilmeyen önemı vurgulanıyor. Erkmen, Kumpanya oyunlan için yaptığı afışlerin büyük bir bölümünde kullandığı el, ağız, yüz ve göz görüntülennın 'o' oyunlarda yer alan 'o' kişilere ait olma özelüğine dikkat çekiyor. Bu afışler o oyunlann metinlerinın değil, o zamanda o kişılerle gerçekleşen 'o oyunlann' afişleri. Sergide aynca 10 yıl sürecinde tasarlanmış, değişmiş, eklenmiş logolar ve kurumsal yapıyı oluşturan basılı malzemelerin tümü de yer alıyor. Kumpanya'nın 10. yılı kapsamında 'İSM 2. Kat' etkinlikleri içinde Kumpanya Sahnesı'nin fuayesinde açılan sergi sezon boyunca izlenebilir. WIM WENDERS'E\ BEKf İN FITM FESTtVAf J'NDEN Ö7FJ. TTIBİÖDÜLLÜ FİLMİ SIRLAR OTFT,î OÖ8TERİMDE AmerikadekorundahüzünUibtşarkı CUMHUR CANBAZOĞLU Wim VVenders'ın Berlin Film Festiva- li'nin açılışını yapmış, organizasyondan en iyi yönetmen dalında özel jün ödülü çıkarmış yapıü 'Sniar Oteli (The Milhon Dollar Hotel)' bu beklenmedik' başany- la, son on yılda kendini anlatmakta zor- lanmış biri için çok ilginç bir açılım ol- du. Son dönemde 'Buena Vista'nın se- vimli ihtiyarlanyla tarihe sıcacık bir bel- ge bırakan Wenders, bu kez de sistemin dışında kahnışlarla ilgili buruk bır masa- h yansıtıyor beyazperdeye. Avrupa sine- masınm en özgün isimlerinden olan ve ken- di yazdıkJannı çekmeyi seven Wenders, kameranın ardındaki bu yirminci serüve- ninde, ABD'nin farklı yüzünden çarpıcı bir fotoğrafı, kaybedenlerin, marjmalle- rin dünyasına yararlı son derece rafine ve güzel bir müzik eşliğinde getiriyor gün- deme. Ancak bu kez anlattığı bir başkasırnn, U2 grubunun lideri Bono'nun öyküsü. Los Angeles 2001 'den bir sahne; kulak- lannda cep telefonlanyla işadamlan. avu- katlar, bir dolu hırslı insan büyük işler çevirme peşinde. Sokaklarkalabalık; ya- şam çılgınca akıyor. Ancak karanlık inin- ce farklı bir gerçek kol gezmeye başlıyor kentte. İyi ve üretken yurttaslann yerine geceleyin farklı grup çüayor sahneye; fa- hişeler, hırsızlar, uyuşturucu satıcılan ve her alanda sistem karşısında kaybetmiş ga- ribanlar... Bunlann birlikte nefes aldıklan me- kânlardan biri de kentin taşrasında hızmet veren 'mutevazı' Million Dollar Hotel. Müşterilergenelükle birbirleriyle pek ala- kadar olmayan, köşelerinde yaşamayı ter- cih eden marjinal tipler. Her şey görülme- yen düzende akıp gidiyor; ta ki Izzy Gold- kiss'in (Tim Roth) damdan atlayıp intıhar edişine dek. Oteldekiler sıradan insanlar, ama Izzy bir zenginin oğlu; medya pat- ronu baba, Yahudilerin intihar etmeyece- ğini ileri sürerek intihann ardındaki ger- çeğin ortaya çıkanlmasını istiyor. Araştınnayı üstlenen FBI ajanı Skinner (Mel Gibson) işe Izzy'nin en iyi arkada- şı Tom Tom'dan (Jerenry Davies) yardım enders, bu kez de sistemin dışında kalmışlarla ilgili buruk bir masalı yansıtıyor beyazperdeye. ABD'nin farklı yüzünden çarpıcı bir fotoğrafı, kaybedenlerin, marjinallerin dünyasına yararlı son derece rafine ve güzel bir müzik eşliğinde getiriyor gündeme. alarak başlıyor. Tom Tom çocuk ruhlu bir yetişkin; otelde yaşayan genç fahışe Elo- ise'a (Milla Jovovich) âşık. Birçoİc araş- tırmayı bir ikı günde çözmesıyle ünlü de- dektif, bu kez zor durumda. Tanımadığı, psikolojisini bilemediği bir gerçeğin için- de görevde. Wenders, 'ParisTexas'tan 15 yıl sonra yine Amerika dekoru içinde hü- zünlü bir şarkı mınldamyor. Filminin tıp- leri. seksenlı yıllarda 'Reagan poütikala- n' sonucu sokakta kendi halıne bırakıl- mış milyonlann temsilcisi bir grup insan. Ancak daha ilk kareden, bu ilişkinın VVen- ders'ın olmadığı, yönetmenin o çok ke- yif veren şiirsel dilini kurmakta zorlan- dığı anlaşılıyor. Yer yer basit espriler, ken- di bölümlerinde iyi işlenen temalarm fıl- min bütünü içinde birbirinden kopuk hal- leri, bir usta işi füm izlemeye gelenleri hay- h' rahatsız edebilecek düzeyde. Polisiye üe aşk öyküsü arasma sıkışmış fılmin söz- süz bölümlerinde Wenders'ın bakışı şöy- le bır gözüküp kaybolurken diğer bölüm- lerde oyuncular yönetmene hiç yardımcı olamıyor. Bir otelin dört duvan içine hap- Stüdyosu) - Burada on yıldır devam eden, kendine özgü bir çizgı yakalamış bir çatı var. Şımdi bu çatıyı başka katı- lımlan da açarak daha zengın bır nok- taya getirmek ıstemeleri olumlu bır şey. Birbirini etkileme yoluyla da daha ca- zip bir ortam oluşacaktır - Aym mekânı paylaşmak olumlu bir rekabet ortamı getirecek mi sizce? LEVENDOĞLU - Rekabetin olum- lu yanı da var tabii kı. Öyle bir ateşle- me gücü de olacaktır. Ama burada bu- luşan insanlar birbırlerinı çok yakından tanıyan insanlar. Birbölümü eskı öğren- cim, bır bölümü geçmışte çeşitli alan- larda birlikte işler yaptığım insanlar, bu bakımdan da rekabet söz konusu olacak- sa o ateşleyici bir unsur olacaktır. -Böyle birgirişimtiyatroortamma ne- ler getirecek sizce? ŞERİF EROL (Bilsak Tiyatro Atöl- yesi) - Bırkaç tiyatronun bır arada olma- sı belki, artık azalmaya yüz tutan seyir- cinin ayağını bır mekâna alıştırmak için işlevsel olabilir. Dağınık faaliyet göster- diği için yeten kadar tanınmamış grup- lann bır arada tanınmasını daha kolay hale getırebılır. Bır de işın kulis tarafi- nı düşünürsek, arayış ıçınde olduklan ıçın biraz küçük kalan bu gruplann da, bır- birlerinden faydalanma, bir şeyler öğ- renme ve kendı estetik anlayışlannı ta- şuna, aktarabılme, örnek alma gibi fır- satlan olabilir diye düşünüyorum. Tiyat- ro seyircisıni kaybediyor derken sürek- li, bir yandan da tiyatro seyircisıni ye- niden tanımlıyor aslında. Bu seyircinin de kendisıne hıtap edecek tiyatrolan bir arada bulabilmesi büyük bir avantaj. MUSTAFA AVTORAN(5. Sokak Ti- yatrosu) - Yıllardır alternatif tıyatrolar üst başhğı altında toplayabileceğimiz tıyatrolann en büyük problemi bir me- kân problemiydi. Bu mekân ise, yıllar- dırbütüntiyatroculann içinde olmayı ar- zuladıklan bir mekândı. Tek olumsuz tarafı Beyoğlu'nun diğer tarafında oluşu, ama 11 yıldır Îstanbul Sanat Merkezi var ve Kumpanya on yıldır burada tiyatro ya- pıyor. Çok sayıda oyun bu- rada doğdu. Onun için bu hareketi ve bugüne kadar yapılanlan hiç küçümse- meden yan yana duran in- sanlann gücünün ne kadar büyük olduğunun farkma varmalıyız. Bu sefer başka bırşey tabiıki... Buhan No: 120-122 Be- yoğlu (254 96 96) Pekin Operası Fransa'da • PARİS (AFP) - Pekin Operası, Fransa'da perdelerini açıyor. Bir ay sürecek turlan çerçevesinde Fransa'da perde açan 'Ulusal Pekin Opera Evi', Chen Kaige'nın Cannes Festivali birincisi 'Farevvell to my Çoncubıne'yi sergiliyor. Grup 3 Kasım'da Pans'te repertuvanndaki yüzlerce oyundan bin olan 'The Woman Generals of Yang Family'yi sunduktan sonra Çenevre ve Monaco'ya gidecek. Masklar, müzik, dans, akrobasi ve kung-fuvari aksiyon sahneleriyle harmanlanmış olan 'The Women Generals of the Yang Family', 10. yüzyılda yabancılann istilasını kadınlannın öncülüğünde püskürtmeye çalışan, kuzeyli aristokrat bır aile olan Yang Hanedanı'nı anlatıyor. 200'den fazla aktör ve tasanmcıyla bırçok yazar ve tasanmcıyla çalışan Pekin Operası iki yüzyıldan bu yana varlığmı sürdürüyor ve Çin kültürünü dünyaya tanıtıyor. Operanın bir aylık turu Fransa'da şubat sonuna kadar geleneksel Çin müziğinin sergilendiği workshoplar ve sergilerle sürecek. Lülian Hellman'ın öyküsü • Kültür Senisi - Tiyatro Stüdyosu 'Lillian' adlı oyunu bu haftadan itibaren çarşamba ve cumartesi günleri saat 21.00'deîSM2. KAT'ta sahnelemeye başlıyor Lillian Hellman'ın özyaşamöyküsel yapıtlanna dayalı tek kişilik oyunun yazan William Luce, çevirmeni ve aynı zamanda yönetmeni ise Ahmet Levendoğlu, oyunda Lillian karakterini Aliye Uzunatağan canlandınyor. Lillian Hellman, 20. yy Amenkası'nın önde gelen oyun yazarlanndan, özyaşamını anlattığı anı kıtaplanyla 'en çok satan1 kitaplann yazan, sol eğilımli bir eylemci, siyasal örgütlenn destekçisi. Polisiye roman türünün öncüsü Dashiel Hammett'la sürdürdüğü çalkantılı aşksa Hellman'ın yaşamöyküsünün öteki ekseni. Tiyatro Stüdyosu, bugünkü dünyanın egemeni ABD'nin 20. yy'da içinden çıkardığı hem eylemci, hem yazar hem de kişilik olarak toplumda yer edinmiş Lillian Hellman'ın öyküsünü sahnelerimize taşıyor. 'Sanat ve İnanç' sempozyunuı I Kültür Senisi - Mımar Sınan Üniversitesi Türk Sanatı Tarihı Uygulama ve Araştırma Merkezi ile Sanat Tarihi Bölümü'nün düzenlediği 'Sanat ve İnanç' sempozyumu 13-15 Kasım tarihlen arasında gerçekleşecek. Sempozyumda ortaçağlardan modera topluma sanat ve inanç ilışkısi, farklı alanlar ve bakış açılan ile ele alınacak. Değişik dönemlerde din, mitos ve gelenek olarak sanatla ılişki içinde olan inanç kavramı, çeşitli üniversitelerden sanat tanhçilerinin yapacağı konuşmalarda resimdeki ikonografik aianlan, mımari düzenlemelen, mekân tasanmlannı, eşyalar arası lirurji ve örtük anlamlan ile ele alınacak. Sempozyum süresınce aynca 'Istanbul'da İnanç ve Mekân' adlı bir fotoğraf sergisi düzenlenecek. Etkinlikler üniversitenin Fındıklı'daki oditoryumunda gerçekleşecek. ASALONU • 15.00-17.00 Panel: 'Polisiye Roman ve Geüşimi' • 18.00-19.30 Panel: 'KüreseUeşme Sürecinde Toplum, Sanat ve Bire>' • 19.30-20.00 ÖdülTöreni: 'Dünya Kitap Ödül Töreni' BSALONU ' • J-- • 14.30-16.00 Panel: 'KüreseUeşme ve Ülkemizde Satranç Eğitimi' • 16.00-18.00 Panel: Sanatçı Haklannm Korunması ve Meslek Birlikleri' • 18.00-20.00 Panel: 'KüreseUeşme ve Özgüriük' sedılmış fılmde başrol ve tüm sihir biz- ce müzikte; diğer oyunculardan Jeremy Davies, daha önce Sean Penn için düşü- nülmüş rolünde, 'ForrestGump' ile 'Ra- in Man' arası bir tipi, biraz abartılı da ol- sa iyi oynuyor. Mel Gibson ise 'Robo- cop', 'Supennan', 'Frankenstein'den ız- ler taşıyan, karikatürize edilmiş tipleme- siyle farklı bir boyut getiriyor filmogra- fisine. Yapım notlan - Bono ile VV'enders arasmda özel bır dostluk var; U2'nun birkaç vıdeoklibini yöneten Wenders'a borcunu. onun 'Ber- hn Üzerinde Gökyüzü', 'Dünyanın Sonu- na Kadar' gibi filmlenne müzik yaza- rak ödeyen Bono, dostuna kafasındaki senaryoyu anlatmış. Dk etapta amacı Holly- wood'dâ böyle bir konuyu kımin çekece- ğıni sormakmış, ama Wenders'ın dedığı- ne göre gözlenyle 'Bu filmi senden baş- kası çekemez' der gibıymış. - İki dost, altı yıl boyunca, zaman za- man senaryo üzerinde tartışnyslar ve so- nunda kaba malzemeyi Nkrholas Klein'a teslım etmışler. Gündelığı çok yüksek olan Mel Gıbson'ı sette fazJa tutamadık- lan için onun bölümlerini 15 günde bitir- mişler. Çekımler, toplam altı hafta sürmüş. - Bono'nun öyküsü aslında 2050 yıhn- da geçıyormuş: ancak 'sanal bir otel' ya- ratmamn çok pahahya geleceğıni gören ekıp, öyküyü günümüze çekmeye mec- bur kalmış. - Bono ve Wenders ilginç bir otel bu- labilmek ıçın Los Angeles'ta çok gez- miş; ancak kafalanndaki binaya bir türlü rastlayamayınca 1917'den beri açık olan, eski adıyla The Millon Dollar Hotel, ye- nı tabelasıyla Frontıer Hotel 'ı seçmişler. Daha önce. U2'nun'WhenTheStreeteHa- ve No Name' adh parçalanrun klibi için bu otelin damını kullanan Bono, iki ya- pıt arasında bir gönderme yapmak da is- temiş. - Bono ve U2'nun beş yeni parçasmın yer aldığı filmin müzik albümü Türkiye pazannda da Universal etiketiyle uzun süredir satışta. Kasım Sall 2000, ,aat 18:30 Beyoğlu'nda Beyoğlu'nu Konuşmak Yöneten: Artun Cnsal Tasula Mubayacıoglu üdıgıdn)a Rum llinkulu rnıeLJı ögretnıeni UİyDBLU'JJüJJ ••'•'•'-.• J1İD2İJİ 3 ! İ i D UİJJJ raUZIRUSÖYUŞİlER Kasını Perşenıbe 2000, saat 18:30 Beyoğlu'nda Türk Tangosu Erdener Ko^*utürk Yapı Kredı Kultur Merkezi Sermet Çiftçı Kütüphanesi Istıklal Cad No 285. Kat 1, Beyoğlu KR KÜLTÜR SANAT YAY1NCIUK
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear