Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
2 7 KASIM 2000 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
Tasan genel kurula indi, ancak hükümet 2 haftadır görüşmeyi erteliyor
ANAP, irtica yasasına direniyor
AYŞE SAYIN
ANKARA - Hükümet ortaklan, önce
ICHK olarak hazırlanan, ancak Çankaya
Köşkü'nden dönünce, TBMM'ye getiri-
len irticacı memurlara meslekten ihraç
yolunu açan yasa tasansı için "uyutma"
taktiği izliyor. Başbakan Bülent Ecevit'in,
"Mecbs açılır açıbnaz, ilk çıkanlacak ya-
sa" olarak açıkladığı tasan yaklaşık 2 haf-
tadır genel kurul gündeminde bulunma-
sına karşın iktidar milletvekillerinin di-
renci nedenıyle görüşülemiyor. Hükümet
ortaklannm pazartesı günü yapılması
planlanan danışma kurulu toplantısında
da TBMM Içtüzük değişikliğini gündeme
getireceği ıçin tasannm ancak bütçe gö-
rüşmelennden sonra gündeme geleceği-
ne işaret edıliyor. Düzenlemeye karşı çı-
kan ANAP yönetimi ise "pasif direniş"
karan aldı.
• trticacı memurlara meslekten ihracı öngören yasa
tasansına tepkili olan ANAP, tasarmın görüşmelerini
mümkün olduğunca erteleme ve pasif direniş yapma
karan aldı. ANAP tasan konusunda grup karan
almayarak milletvekillerini serbest bırakacak.
Hükümetin, Köşk engelıni aşamayınca,
yasa olarak çıkarma karan aldığı irticai,
bölücü faaliyetlere kanşan memur, söz-
leşmeli personel, yargı mensuplan ile da-
hiliye memurlannın meslekten çıkanlma-
sını öngören yasa tasansı, bu kez de TB-
MM dırenciyle karşılaştı. Tasanya, MHP
ve ANAP milletvekıllerinin tepkisini dik-
kate alan hükümet ortaklan, "aceleddav-
nuunama" karan aldı. Pazartesi günü
toplanması beklenen TBMM Danışma
Kunılu'nda da hükümet ortaklannın, TB-
MM îçtüzük değişikliğini gündeme al-
malan ve bütçe tasansının takvimini be-
lirlemeleri bekleniyor. Gelecek hafta da
genel kurulda görüşülemezse, tasannm
görüşmeleri bütçe sonrasına kalacak. An-
cak hükümet Şeker Bayramı'ndan önce af
yasasını çıkarmak istediği için, tasannm
yılbaşına kadar gündeme gelemeyebile-
ceği ifade edilıyor.
Pasif direniş
Tasanya baştan beri tepkili olan ve
suçlanan kamu görevlisine "savunma
hakkT tanınmasını isteyen ANAP ise bu
istemini ortaklanna kabul ettiremedi.
ANAP, bunun üzerine tasannın görüş-
melerini mümkün olduğunca geciktir-
me, genel kunıldaki görüşmeler sırasın-
da da "pasif direniş" karan aldı. Bu çer-
çevede ANAP, "grup karan" almayarak
milletvekillerini serbest bırakacak.
Hükümet ortaklannın tepkisini çek-
memek için de ANAP milletvekillerinin,
doğrudan "ret" oyu kullanmak yerine,
"oylamalara kaülmama" taktiği izleye-
ceği ifade edildi.
ANAP'h bir grup yönetici, başlangıç-
ta, suçlanan memura savunma hakkı ve-
rilmesi için önerge hazırlamayı düşün-
düklerini belirterek "Ancak, DSP, 'eğer
değişiklik olursa, bunu hükümet mese-
lesi yapanz' diyor. O nedetüe de önerge
vermektenvazgeçtik. Ancak,tasanya biz-
denolumluoyçıkmaz" görüşünü dile ge-
tirdi.
Kurultay hazırlığı
Baykal
karşıtlan
azledildi
• Zonguldak'ın ardından
Batman, Çankın ve
Kastamonu yönetimleri de
görevden düşürüldü.
ANKARA (Curo-
huriyet Bûrosu) -
CHP yönetimi, 30
Mayıs 2001 tarihin-
de yapılması tasarla-
nan olağan kurulta-
ym hazırlığına örgütten başladı. 30
Eylül kunıltayından beri görevden
düşürülen il örgütlerinin sayısı 12'e
yükseldi. Görevden düşürülen ör-
gütlere dönük "15günlûkdönemsel
toplannlann aksaükhğT gerekçesi-
ni "zorlama" olarak nıteleyen muha-
lifler ise Deniz Baykal'ı "tepedenyö-
netme" anlayışıyla aynlıklan derin-
leştirmekle suçladılar.
Geçen dönem AttanÖymen'e ya-
kınlaşan Zonguldak örgütünün ar-
dından Batman, Çankın ve Kasta-
monu ıl yönetimleri de görevden dü-
şürüldü.
CHP örgütünde son dönemde ya-
şanan istifa, görevden düşürme ve
atamalar parti tabanmda; bu geliş-
melerin basma "tasfiye" biçiminde
yansıması da parti yönetimınde ra-
hatsızlık yarattı. Istanbul ve Bursa
il başkanlan görevlennden istifa
ederken Izmir, Konya, Kütahya,
Şanlıurfa, Erzunım, Karabük ve
Zonguldak'ta il yönetimleri, yapı-
lan incelemeler sonucu "çahşma-
dıklan" gerekçesiyle düşürüldü.
MYK'nin son toplantısında da
Batman, Çankın ve Kastamonu il
yönetimleri aynı gerekçeyle görev-
den düşürüldü. Kırşehir'de de ince-
lemelerini sürdüren genel merkezin,
olağan kurultayı güvenceye almaya
çalıştığı ileri sürüldü. Parti kulisle-
rinde sonbahara ertelenebileceğı be-
lirtılen olağan kurultayın tanhi ko-
nusunda genel başkan Deniz Bay-
kal'ın mayıs ayını yeğlediğı öğrenil-
di. CHP Genel Başkan Yardımcısı
Eşref Erdem. örgüt birimlerindeki
işîemlere "görevden alma" değil
"görevin boşalmasT denebileceğini
savunarak "Biziın yapüğınuz du-
rum tesprtidir. Toplannlann düzen-
li yapıhp yapümadığuu tespit ediyo-
ruz" dedi.
CHP Genel Sekreter Yardımcısı
Algan Hacaloğlu da örgütlerin son 6
ayhk başan durumlannın değerlen-
dirildiğini, toplantılan 15 günde bir
gerçekleştirmeyen yönetimin görev-
den düşürüldüğünü anlattı.
tstiklal Marşı okunmadı. Kürtçe konuşan Alman parlamenteri hükümet Komısennın u\ansı üzerine dKan başkanı susturdu. Genel
başkanhğa yeniden adav olmayan Ahmet Turan Demir. "PKK'li silahlı güçlerin demokratik sürece kaülmalan" için genel afistedi.
HADEP'te Apo lehine sloganlar
535 oyun tamamını alarak partinin başma yeniden geçen Bozlak, bölücü
ve aynhkçı olmadıklannı belirterek "HADEP birliğin sembolüdür" dedi
ANKARA (Cumhuriyet Bü-
rosu) - Halkın Demokrası Par-
tisi'nin (HADEP) 4. Olağan
Kongresi 50 bin dolayında par-
tilinin katılımıyla gövde göste-
risine dönüştü. tstiklal Mar-
şı'nın okunmadığı kongrede
AbduDah Öcalan lehine slogan-
lar atılırken geçerli 535 oyun
tamamını alarak genel başkan-
lığa seçılen Murat Bozlak, HA-
DEP'in "bölücü ve aynhkçı ol-
madığuu" savundu. Alman par-
lamenter Feleknas Uca'nın
Kürtçe konuşması hükümet ko-
misen tarafından engellendi.
Kongre öncesi genel başkanlık
için hazırlanan 5 aday, Murat
Bozlak'ın liderliği için birleşe-
rek yanştan çekildi. Genel baş-
kanlığı sona eren Ahmet Turan
Demir Kürt sorunu için 21
maddelik "demokratik, banş-
çıl çözûm projesini" açıkladı.
Demir, "Genel ve aynmsız af
yasasryla PKK'li silahh güçle-
rin de demokratik sürece kan-
hmlan sağlanmahdır" dedi.
HADEP 4. Olağan Büyük
Kongresi dün Ahmet Taner
Kışlalı Spor Salonu'nda ger-
çekleştirildi. Anadolu'nun bir-
çok yennden gelen partıliler sa-
lon etrafında izdiham yaratır-
ken çoğunluğu san, kınruzı, ye-
şil afişler taşındı. Avrupa Bırlı-
ği-Katılun Ortaklığı Belgesi ile
gündeme gelen anadilde yayın,
idamın kaldmlması, demokra-
tikleşme gibi konular Kürtçe-
Türkçe taşınan dövızlerde yer
buldu. Kongrenin güvenliği
için 2 bini aşkın polis görev ya-
parken salon içinde ve dışmda
da yaklaşık 3 bin partıli görev-
lendirildi. Kongre salonu dışın-
da ve içinde sık sık Kürtçe tür-
küler çalındı. Partüilerin istem-
leri, salona asılan "Demokra-
tik cumhuriyet, Kürt sonınuna
demokratik çözüm, idama ha-
yır, idam cezası kaldınlsın, kö-
ye dönüş sağlansın, anadilde
Kongre divanının arkasına
büyük boy Türk bayrağı ile
HADEP yazılı birer bayrak
asıldı. HADEP yönetiminın
tartıştığı "Atatürk posteri asü-
ması" uygulamasına yer veril-
medi. Ancak Atatürk'ün Mayıs
1920 tarihinde Meclis kürsü-
sünde yaptığı not düşülen
"Efendiler, Meclis-i alimizi teş-
kil eden yalnız Türk değildir.
Yalnız Çerkez, yalnız Kürt, yal-
nız Laz değüdir" sözlerinın yer
aldığı afiş dikkat çekti.
"Yaşasın başkan Apo", "Se-
Yönetimin uyanlanna karşılık Apo
lehine sloganlann atıldığı kongrenin
güvenliği için 2 bini aşkın polis
görev yaparken, salon içi ve dışında
da yaklaşık 3 bin partili görevlendirildi.
eğitim hakkı, hücre tipi tecrit
uygulamalanna hayır, Türki-
ye'de demokrasi. kültüriere öz-
gûriük" pankartlanyla ifade
edildi.
Kongre salonuna giremeyen
kalabalığm ellerinde, Kürtçe
yazılı şu dövizler dikkat çekti:
"Ben insanım, benim dilim
vardır. Ben televizyonumu isti-
yorum. Anamın ak sürü gibi he-
lal dili vardır. Aynmsız genel af
istiyoruz."
lam sana, tmralı'ya bin selam,
Apo'ya özgürlük" şeklınde
Kürtçe sloganlara karşı divan
başkanlığınca "Partimizin be-
lirlemiş olduğu sloganlar dışın-
da slogan atmayalım" uyansı
yapıldı. Büyük kongrede, il
kongrelerinde olduğu gibi Is-
tiklal Marşı okunmadı. 6 adayın
yanşması beklenen kongre, bir
gün önce vanlan uzlaşma gere-
ğı Murat Bozlak'ın tek adaylı-
ğmda gerçekleştirildi. Ahmet
Turan Demir, Osman Özçetik,
Bahattin Günel, Kemal Peköz
ve Ahmet Türk adaylıktan vaz-
geçti. Parti Meclısi'ne kongre-
den önce yayılan haberlerde,
Öcalan'ın Imralı'dan avukatla-
n aracılığıyla mesaj gönderdi-
ği ve Ahmet Türk'ün genel baş-
kanlığa seçilmesini istediği id-
dıa edihnıştı. Istihbarat kaynak-
lanna dayanılarak verilen ha-
berde, Öcalan'ın "Ahmet
Türk'ü devtete daha yakın gör-
dûğü" savı yer ahnıştı.
Demir, genel başkanlığı bı-
raktığı kongrede "Kürt soru-
nuna çözüm projesini" anlattı.
Demokratıkleşmenın kaçınıl-
maz bir süreç dururnunda oldu-
ğunu bildiren Demir, Türki-
ye'nın en can ahcı sorununun
Kürt sorunu olduğunu, bunu
çözmeden ne iç banşı sağlama-
nın ne de demokrasiye geçme-
nin olanaklı olduğunu savundu.
Yapılan oylamada 567 dele-
ge oy kullandı. 32 oyun geçer-
siz sayıldığı oylama sonucunda
535 geçerli oyun tamamını alan
Murat Bozlak genel başkanlığa
seçildı. Genel başkanlığa seçi-
len Bozlak konuşmasında, HA-
DEP'in bölücü ve aynhkçı bir
parti olmadığını belirterek,
"HADEP, birtiğin ve beraberli-
ğin sembolüdür" dedi. Bozlak,
partısının af istemini de yi-
neledi.
IRMIKI AYDIN ENGtN aengin@donik.net.tr
Kimi inatçı Tırmık okurlan var.
Bir söz verip de tutmadınız mı
saniye sektirmez yakanıza yapı-
şır. Hiç acımaz, gözünün yaşına
bakmaz.
Birkaç kez "Bu pazartesi ve
her pazartesi elektronik mek-
tup, faks, PTT-mektubu olup
bana ulaşan okur tepkilerinden,
yargılanndan, eleştirilerinden,
katkılanndan birseçkiyapıp su-
nacağım" dedim.
llkinde unuttum, her günkü
gibi bir Tırmık yazdım ve tabii
fırçayı yedim. Sonra bir kez da-
ha anımsayıp ve anımsatıp söz
verdim. Gel gör ki açlık grevle-
ri, ölüm oruçları içimi kararttı,
hele okur tepkisi, katkısı bu
hafta beklesin" dedim ve... Ve
tabii gene fırçayı yedim.
Bu üçüncü duyuru. Ama yo-
ğurdu üfleyerek üçüncü: Bun-
dan böyle her pazartesi eğer
olağanüstü bir konu bindirme-
si çıkmazsa okurtepkilerini, kat-
kılarını, eleştirilerini öteki okur-
Bu Pazartesi de, Her Pazartesi de mi?
larla bölüşeceğim.
Buyrun.
**•
Borsayı konu alan bir Tırmık
yazıldı; borsanın düşüp dibe vu-
rur gibi olduğu, kimilerinin "Tür-
kiye ekonomisi ipten döndü"
diye içimize korkular saldığı
günlerde yayımlandı. Sonra da
okur tepkisi-katkısı yağdı.
Işte birkaçı:
"...borsa konusunda başka
bir şey de bilmenize gerek yok
zaten. Bu dûşüşü en büyük fı-
nans âlimlerimiz(!) bile açıkla-
yamazken, bir köşe yazısıyta işi
bitirdiniz. Saygılar."
Devrim Burçak
"... Ben ODTÜ işletme 3. sı-
nıföğrencisı birgencım Bu
maili 23 Kasım 2000 Perşemoe
tarihli 'Bu borsa niye düşer?' ya-
zısı ile ilgili olarakyazıyorum
Yazıyı dün akşam okudum. Ne-
den bilmiyorum kahkahalaria
güldüm kendi kendime. Herhal-
de sizin yazdıklarınızı okurken
kendimi gördüm de ondan.
Evet, bir işletme öğrencisi ol-
mama rağmen, bölümdeki bazı
arkadaşlanmın aksine borsadan
hiç mi hiç anlamıyorum. Sizin
yazdıklannız inanın benim de
hislerim. 'Dar bir bant', 'tepki
alımları', 'ulusal 100 endeksi'
benim de pek anlamadığım kav-
ramlar. Bir de siz söz etmemiş-
siniz ama 'direnç seviyesi' var!
Kim kime direniyor ben de an-
lamıyorum vallahi. Ama finans
dersım için bunlan daha iyi an-
lamam icap ediyor... Yazınız için
tekrar teşekkürler... Gerçekten
çokhoştu..."
ÖzgeGünay
"... Merhaba. Hayatımda ilk
kez bir borsa haberi okudum.
Ve çok mükemmel buldum.
Bundan böyle hep okuyaca-
ğım. Ama borsa ile ilgili bölü-
münden ben yine hiçbirşey an-
lamayacağım. İyi ki varsınız..."
Sema Güleçyüz
Bu seçkileri "bakın okurlar
beni ne biçim övüyor" demek
için aktarmadım. Kendimi Mo-
iiere'in Kibarlık Budalası'na
benzettim de ondan. Hani o
ölümsüz Moliere karakteri, gör-
gü öğretmenine "Vay canına..
ben meğer yıllardır nesir konu-
şuyormuşum da haberim yok-
muş" der ya. Benimki de o he-
sap. Bunlan okudum ve "Vay
be, ben meğer borsa konusun-
da birinci sınıf uzmanmışım da
haberim yokmuş" dedim.
Hani yani, sizin de gözünüz-
den kaçmasın...
• • •
Tabii okurdan hep övgü der-
leyemezsiniz. Hele bu ben
isem...
Kısacık bir e-mektup geldi.
Şöyle yazıyor:
"... Ben, Iskenderun'daki
Tayfur Sökmenoğlu ile görüş-
tüm. Ne kendisinin ne de eş
adı taşıyan kuzenlerinin
MHP'nin önde geleni olma-
dığını, aynca yaztnızdaki söz-
leri söylemediklerini bildirdi.
İyi çalışmalar."
M. Aydın Akça.
İçinde Tayfur Sökmenoğ-
lu adı geçen Tırmık'ları tara-
dım ve kıpkırmızı kesildim. 16
Kasım günü yayımlanan "Ka-
palı Kapılar Ardındaki Ge/e-
ceğimiz" başlıklı Avrupa Bir-
liği'ni konu alan Tırmık'ta,
MHP'den milletvekili seçilip
Meclise giren Murat Sökme-
noğlu'nun adını çalakalem
Tayfur Sökmenoğlu yazmı-
şım.
Ve tabii hak ettiğim fırçayı
da yemişim.
Oh olsun bana...
Safranbolu, RTÜK kararını
bekliyor
özel televizyonlardaki yarışma
programlan, hükümetin
"ekonomik istikrar programı"
dayatması altında ezim ezim
ezilen yurttaşlara "can simidi"
oldu. Devletten, patrondan
umudunu kesen yurttaş,
zenginleşme hayallerini "kişisel
sermayesi" olan "bilgi
birikimine" bağlamış durumda.
Ancak program yapımcılan
"bilgi bankalanndaki" bilgileri
yenilemiyor olacak ki, kimi
zaman vahim hatalar yapılıyor.
Işte bunlardan biri geçen ay
atv'deki "Ağıhığınca Altın" adlı
yanşma programında yaşandı.
13 Ekim tarihli programda,
yanşmacıya Safranbolu'nun
hangi ilin ilçesi olduğu soruldu.
Seçenekler arasında Zonguldak,
Sinop ve Amasya illeri yer
alırken doğru yanrtın Zonguldak
olduğu açıklandı. Oysa
Safranbolu, 1995 yılında il olan
Karabük'e bağlanmıştı. DYP
Karabük Milletvekili Mustafa
Eren de bu yanlışı "mesele"
yaptı ve Başbakan Bülent
Ecevit tarafından yanıtlanması
istemiyle bir soru önergesi
vererek "Reyting uğruna, yanlış
bilgilerie halkımızı yanlış
bilgilendiren bu medya
kunıluşuna RTÜK aracılığıyla bir
cezai müeyyide uygulamayı
düşünüyor musunuz" diye
sordu. Yanıt, Ecevit adına
Devlet Bakanı Rüştü Kâzım
Yücelen'den geldi. Ancak bu
yanıt da yanlış soru kadar
düşündürücüydü:
"Bilindiği gibi radyo ve
televizyonlardaki yayınlar
dolayısıyla müeyyide uygulama
yetkisi RTÜK'ündür.
Radyo ve Televizyonlann
Kuruluş ve Yayınlan Hakkmda
Kanunun 4. maddesinin 'h'
bendinde yer alan 'Türk milli
eğitiminin genel amaçlanna,
temel ilkelerine ve milli
kültürünün geliştirilmesi' ve V
bendinde yer alan 'Haber ve
olaylann çabuk ve doğru bir
şekilde sunulması' ilkeleh
doğnıltusunda 13 Ekim 2000
tarihinde yayınlanan yanşma
programı değeriendirilerek
rapor halinde üst kunıla
sunulacaktır."
Şımdı Safranbolu, "RTÜK
karanyla" Karabük'ün ilçesi
olmayı bekliyor...
'Aman liderler duymasın'
Diyalog Grubu'nun son
toplantısına, gazetemizin
Ankara Temsilcisi Mustafa
Balbay, Hürriyet Gazetesi
Ankara Temsilcisi Sedat Ergin
ile Sabah gazetesi yazan
Yavuz Donat katıldı.
Gazeteciler çeşitli konulardaki
görüşlerini aktardıktan sonra,
politikacılar konuşmaya
başladı. Söz döndü dolaştı,
parti içi demokrasi ve Itder
sultasına geldi. Parti
yönetimine aykırı düşünceleri
nedeniyle Anayasa Komisyonu
Başkanlığı görevinden
uzaklaştınlan ANAP'lı Ertuğrul
Yalçınbayır, "iki dudak arası
demo/cras;s/"nden yakındı.
Onay sözcükleri yükselirken
Diyalog Grubu Başkanı ANAP
Van Milletvekili Kamran inan
araya girdi: "Bu konuda
sözcükleri dikkatli kullanmak
/az/m..." Gülüşmeler
yükselirken Mehmet Ağar,
"Benim eteğimde taş yok. Sizi
düşünüyorum, aman dikkatli
olun" diye arkadaşlannı
uyardı. Toplantıda uzun uzun
memleket meseleleri ve çıkış
yolları konuşuldu. En radikal
çıkış önerisı de DYP'li Doğan
Güreş'ten geldi:
"Heryol devrim, demek
gerekiyor. Daha aktif olalım..."
Erbakan
olmasa...
FP'nin son grup toplantısında
yenilikçilerden Mustafa Baş ile
gelenekçi Ahmet Cemil Tunç
yan yana oturuyorlardı. Mustafa
Baş, yan sırada oturan
gazetecilere, "Niye bu kadar az
gazeteci var? Arkadaşlannız
nerede" diye sordu. Düşünceye
Özgürlük Platformu adına bir
grubun aynı saatlerde, kapatılan
RP'nin lideri Necmettin
Erbakan'ı ziyaret ettiğini
aktaran gazeteciler, orada
görevli olanların toplantıya
katılamadığını söyledi.
Ahmet Cemil Tunç'un "Gördün
mü bak, Hoca'yı tercih
ediyoriar" demesi üzerine
Mustafa Baş, "Ne seviniyorsun?
Parti senin de partin. Partiyi
değil Hoca'yı tercih ediyorlarsa
buna üzülmen lazım" diye
çıkıştı. Ahmet Cemil Tunç, "Parti
çok, ama Hoca bir tane"
karşılığını verince Mustafa Baş
altta kalmadı: - Hoca olmasa ne
yapacaksınız?
Anayasacının aşkı
Cumhurbaşkanının yetkiterini
sınırlayan tasan Anayasa
Komisyonu'nda görüşülûrken
muhalefet milletvekilleri kendi
aralannda çelişkiye düştü.
DYP'li Ayvaz Gökdemir, bir
madde konusunda kendisiyle
farklı düşünen aynı partiden
arkadaşi Ahmet lyimaya'ya
takılmadan geçemedi:
"lyimaya'nın aşkını da saygıyla
karşılıyorum. Ahmet Necdet
Sezer seçilirken oy vermedi
ama sonradan onun yetkilerini
savunun\en gösterdiği aşk
dikkatimi çekiyor. Herhalde
bu, meslektaş olmasından
geliyor."
Kazıkların bileşkesL
Hükümet, "son dakika"
operasyonuyla, 2 yıl önce
kaldırdığı "hayat standardı"na
göre vergilendirme sistemini geri
getirdi. Ek vergi yasasına
eklenen bir önergeyle
muhalefetin itirazlanna karşın
tasan yasalaştı. Ancak hükümet,
bu düzenlemeyi getirirken
iktidar milletvekillerini bile ikna
etmekte zorlandı. İktidar
milletvekilleri, bir sonraki
seçimlerde "listeye
konulmama", "partiden
dışlanma" tehdidi nedeniyle bu
yasaya kertıen destek vermek
zorunda kaldılar.
Müteahhit kökenli ANAP
Şanlıurfa Milletvekili Mehmet
Güneşde, "hayat standardı"
düzenlemesine "zorunlu" olarak
destek verdiğini gizlemedi:
"Ben şimdiye kadar bile bile,
bana kazık niteliğindeki çok
yasaya destek için el kaldırdım.
Genel başkana da bunu
söyledim. Onun için artık
alıştım, şimdi yine bana bir kazık
geliyor, ama ona da el
kaldıracağım..."
Türey Köse, Ayşe Sayın, Sebahat Karakoyun, Emine Kaplan, Bülent Sanoğlu
tbmm@cumhuriyetcom.tr